23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
«NİSAN 2004 SALI CUMHURİYET SAYFA DIZI 9 Enflasyontekhane faturasıbeşhane... Ekonomide Yalancı Bahap "Petrol-lş Raporu" Mustafa SÖNMEZ 1 L -y ygulanmakta olan ekonomık programın ba- şansından ve bunun en büyük göstergesinin de enflasyondaki yavaşlama olmasından söz ediliyor. f Enflasyondaki yavaşlama ile birlikte faizle- rin düştüğü. dövız kurlanndaki artışın dur- duğu, hatta genlediğı, ekonomik büyümenın ıhra- cata dönük sürdüğü. iyileşmenin ekonomide bahar hav ası yarattıği savunuluyor. Bu tablo, IMF programının bir başansı olarak tak- dim ediliyor. Bütün bunlar ne kadar doğru? Görün- tüdeki "bahar" hav asına karşılık gerçek hayatta bir iyileşme var mı? Evlere yansıyan bir bahar hava- sı mı, yoksa sürmekte olan bir karakış mı° Objek- tifbir analizle. göstergeler neyı ortaya koyuyor? Her gelişmenin arka yüzünde ne yatıyor? ENFLASYONDAN BAŞLAYALIM... Hem rüketici enflasyonu yani TÜFE, hem de toptan eşya fiyatlan yani TEFE'nin yavaşladıgı doğru. 2003 yılında rüketici fiyatlanndaki artış yüzde 18.4'te kaldı. 2002'de yüzde 30'a yakındı. 200 Tde ise yüzde 68.5 idı. TEFE ise 2003 "te yüzde 14'e inerken 2O02'de yüz- de 31'e, 200l'de ise yüzde 89'a yakındı. Enflas- yondaki yavaşlamada 5 faktör rol oynadı: # Reel ücretkr. maaşlar. emekli geürleri gerile- dL Reel ücretler gerileyince, ürün maüvetleri, dola- yısıyla fıj atlara yansıması da azaldL Reel maaşlar ve emekli maaşlannın gerüemesi, devletin harcama- lannı azalttı. # Reel gelirlerin azalması tanmda da sürdü. Gı- da ve tanm grubu fıyatlannda hissedilir bir düşüş gö- rüldü. Bu da fiyatlann temposunu yavaşlattı. # Tanm ve tanm dışındaki reel gelirlerin azalma- SL, iç takbi düşürdü. tç talep yavaşlayınca frvatlar- daki arüş da geriledi, İç talebi oluşturan aüe harca- malan, devletin tüketim ve yatmnı harcanıalan ile özel kesim yaünmlan hep geriledi. Böylece, gerile- yen iç talep, içerideki fiyatlann da arOşını frenledi # Dövizdekı tırmanış yavaşlatıldı. 2002'de or- talama 1 milyon 512 bın TL olan döviz kuru, 2003'te ortalama 1 milyon 500 bin TLde tutuldu. Özellikle akaryakıt ve enerji ile dayanıklı tüketim fiyatları, bu ucuzlatılmış dövizden olumlu etki- lendı. Ithalattaki patlamaya karşın üretim için it- hal edilen hammadde, yan mamul madde fiyatla- rı, bu sayede daha ucuza mal edildi. Bu da fiyat- ları geriletici bir etki yarattı. 0 Kamu kuruluşlannın ürettiği ya da ithal etti- ği, enerji başta olmak üzere kamu mal ve hizmetie- rinin fiyatlan düşük tutulunca, bunlan girdi olarak kullanan özel sektörde ürün malryetleri, dolayısıy- la fr>atlar da yavaşladı. KİT'lerin ileride maii bu- nalını yaşamalanna yol açacakbu uygulama ile ka- mu mal ve hizmetlerininfiyatlan,özel sektör fıyat- lannın gerisinde kaldı. * İÇ TALEPTE DARALMA Enflasyonun yavaşlamasında en önemli etken, iç tüketimde zoraki daralma oldu. Ailelerin tüketimi anlamına gelen "özel tüketim harcamalan", devle- tin tüketim ve yatınm harcamalan ile özel sektö- rün yatınm harcamalan, toplam ıç tüketi- mi oluşturur. Bu alt başlıklardan oluşan iç tüketim. kriz yılı 2001 'de, bir önceki yıla göre reel olarak yüzde 14 gerilemişti. Nüfusunheryıl 1 milyon dolayında art- masına karşın (2004 tahmini nüfus 71 milyon 789 bin) 2002 ve 2003'te ulaştığı sevıye. kriz öncesıni yani 2000'deki tüke- tim seviyesini yakalayamadı ve 2003 tü- ketimi, 2000'inhâlâ reel olarak yüzde 10 altındaydı. 1987 fiyatlanyla son 4 yılın 9 aylık tüketim harcamalan dikkate alınır- sa, 2000"de 93.1 trilyon TL olan tüketimin izleyen iki yıl 80 trilyon TL dolayına in- diği ve 2003 'te ise ancak 83 trilyon TL'ye çıktığı görülür. Hane halkı harcamalannda 2000 düze- yine 2003 'te de ulaşılamazken özel sek- tör yatınmlannda önemli bir gerileme ol- duğu dikkati çekiyor. Zaten 2000 öncesin- de de gerilemiş bulunan devletin yatınm harcamalan, bu dönemde iyice geriledi. Devletin tüketim harcamalannm da 2000 seviyesini yakalayamadığı görülüyor. • İFLASLAR Iç talepteki gerileme, iç pazara dönük üretim yapan birçok firmayı dış talebe, dış pazara, ya- ni ihracata zorlarken buna imkânı olmayanlar, da- raltılan iç pazarda ayakta kalma mücadelesi ver- dı. Özellikle perakende ticaret sektöründe siftah yapamayan bir dizi şirket, esnaf kepenklerini ka- Karikatör: MUSAKART Y avaşlayan enflasyonda en önemli etken, iç tüketimde zoraki daralma. Hane halkı harcamalannda 2000 düzeyine 2003 'tede ulaşılamazken özel sektör yatınmlannda önemli bir gerileme yaşandı. Zaten 2000 öncesinde de gerilemiş bulunan devletin yatınm harcamalan. bu dönemde iyice geriledi... CECİNEBİLMEK İCİN GIDA TÜKETİM KALIPLARI DA DEGISTİ İç tüketime ürpanürkiye nüfusu her yıl yüzde 1.6 dolayında artıyor ve 2000'de 67.8 milyon olan nüfusun 2004 'te 7 2 milyonu bulması bekleniyor. Bu, dörtyılda nü'fusa 4 milyon kişinin eklenmesi dem'ek. Nüfustaki bu artışa karşın, ailelerin tüketim harcaması, 1987fiyatları ile 2000 yılında 62 trilyon TL iken 2003 yılında 60.1 trilyona geriledi. Bu, kişi başına 1987 fiyatlanyla 913 bin TL olan tüketimin 2003 yılında 850 bin TL'ye inmesi, yani dörtyılda yüzde 7 dolayında azalması demek. Ailelere giren gelirin, alım gücünün düşmesi, aileleri bütçe harcamalan konusunda da yeni düzenlemelere zorladu Gıda harcamalan, bütçeden daha öncelikli ve daha çok payı almaya başladı ve aile bütçesinin ancak yüzde 3 7-38 'i ile mutfak harcamalan karşılanır oldu. Kriz ö'ncesi mutfağa bütçenin yüzde 36'sıyetiyordu. Ailelerde, mutlak ve nisbi yoksullaşma, harcamalann kısılmasına yol açarken aile bütçesinden en az tasarrufyine de gıda harcamalan için yapılıyor. Aileler, diğer harcamalarından kısarak mutfak bütçelerini denkleştiriyorlar. Genelde özel tüketim harcamalan 2001 'de, 2000'e göre yüzde 9 azalırken gıda harcamalannda azalma yüzde 3.4'te kaldu Aileler, büyümeye geçilen 2002'de de eski tüketim güçlerine kavuşamadılar ve 2002 'nin ilk yarısında da gıda tüketim harcamalan, 20017 ancak binde T aştı ama 2000'deki düzeyinin yüzde 3 gerisinde kaldu Ancak 2003 'ün ilk 9 ayında, önceki iki yılın aynı dönemini geçen boyutta gıda harcaması yaşandı. Gıda harcamalannm aile bütçesi içindeki yeri deyüzde 38 'e çıktı. Aileler, geçinebilmek için gıda tüketim kalıplannda da değişikliğe gittiler. Proteinli besinlerin yerini daha çok beslenme değeri düşük karbonhidratlı yiyecekler alırken özellikle çocuklar ve gençler için çok gerekli kalsiyum içeren süt ve sütlü ürünleri tüketmek güçleşti. Ailelerin kriz koşullannda temelde erteledikleriya da almaktan vazgeçtikleri tüketim malları beyaz eşya ve otomobil gibi dayanıklı mallar oldu. 2000 yılı 100 kabııl edildiğinde krizde bu mallann satışlan 67'ye indi ve 2002'de depek değişmedi 2003 'te ise ancak 7 r 'ye çıktı. Aile bütçelerinde, kriz öncesinde yüzde 15 'likyer tutan yan dayanıklı ve dayanıksız tüketim mallanna talep eski seviyesine dönmedi. 2001 'de, 2000 'e göre sabitfiyatlarla yüzde 9 azalan bu tür mallara talep, 2002 yılında dapek canlanmadu Dokuz aylık dönemler itibanyla 2000 'de 100 olan harcamalar 2001 'de 8Z8'e düştü, 2003'te ise ancak 89.2'ye çıkabildi Ailelerde, mutlak ve nispi yoksullaşma, harcamalann kısılmasına yol açarken en az tasarruf yine de gıda harcamaları için yapılıyor. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) padı. DlE verilerine göre, "şirket" statüsünde olan işyerlerinin kapanması 2000"den itibaren artarak sür- dü. 20O0'de 1887 şirket kapanmışken bu sayı 2001 de 2464"e çıktı. Kapanan şirket sayısı 2002 "de 3667'yi. 2003'tede5000'ibuldu. "Şirket" statüsünde olmayan küçük işyerlennin yaprak dökümü daha hızlı oldu. 2000 yılında 12 bin dolayında işyeri kapanmışken 2001 yılında 13 bin 707 işyeri kepenklerini indirdi. İşyerlerinin kapan- ması, 'ekonomiiyileşti' iddialannın sürdüğü izleyen ıkı yıl da devam ettı. 2002 "de yaklaşık 15 bın, 2003 yılında da 12 bin 500 işyeri piyasaya havlu attı. İş- yen kapanan birçok esnaf ve girişimci ile birlikte bu kuruluşlarda çalışan işçiler de işsiz kaldılar. Yarın: Krizden çıkmanın faturası: Yoksullaştırma 0 Iç pazarın kuruması, iflaslar, Q Reel gelirlerin azalması, yoksulluk, © Yatınmlann durması, yoğun işsizlik, 0 TL'nin aşırı değerli tutularak yeni bir krize çanak tutulması, © Ihracat için yoğun emek sömürü- sü, kamu mal ve hizmetlerinin ucuza sunulmasından doğan toplumsal maliyet. Tehlikeli bir oyun: Dövize çıpa nflasyonu yavaş.latmada etki- H lı olan en önemli araçlardan bın de Türk Lırasf nın deeer kazanması, dolann artışının yavaşlatılması oldu. Bunun için Merkez Bankası dövız rezervlenni sürekli arttırarak düşü- şü besledı. Nisan ayında 1 mılyon 650 bin TL dolayında seyreden dolar, aralık sonlanna doğru 1 milyon 350 bin TL dolaylanna genledi. Türk Lirası'nın değer kazanma- sının etkıleri en açık \ e güçlü şekıl- de Toptan Eşya Fiyatlan Endek- sı'nde görüldü. Toptan Eşya Fiyat- lan/mayıs-ağustos dönemınde üst üste beş ay boyunca düştü ve bu dönemde fiyatlar bınkımlı olarak yüzde 3.2 genledı. ENERJI FÎYATLARI TEFE'nin eylül-aralık dönemı ar- tışı da sınırh kaldı. TEFE'dekı bu ge- lişmelerde mevsımsel koşullann et- kısıyle duşen tanm fiyatlannın ve fiyatlan kura göre otomatik olarak ayarlanan akaryakıt ürünlennın kat- kısı önemli olmakla birlikte, malıyet- lerdeki düşüş, özel imalat sanayii fi- yatlannı da aşa- ğı çeken bir et- ki yaptı. Döviz kurun- daki gelışmele- nn TÜFE'dekı etkısi ise en be- lirgin olarak akaryakıt ve enerji fiyatlan ile dayanıklı tü- ketim mallanfi- yatlannda gö- rüldü. Enerji fi- yatlannın düşük düzeylerde sey- retmesinde dö- \ iz kurunun ya- ni sıra özellikle elektrik sektö- ründe üretımın yüksekmaüyet- İi kaynaklardan daha düşük ma- liyetli kaynak- larakaydınlma- sı da etkılı oldu. Dayanıklı tü- ketim mallan fi- yatlan ise, tanh- sel ortalamala- nn oldukça al- tında kaldı. Genellikle ithal ya da it- hal ikamesi mallan içeren ve oto- mobil, elektrikli ve elektnksiz ev aletleri ile eğlence ve kültür araçla- nndan oluşan bu grupta fiyatlar yüz- de 3.1 oranında düştü. Bu gelişme- de. döviz kurundaki gerilemeden do- layı fiyat a\antajı elde eden ithal ürünlerle rekabet edebılmek için fi- yatlann düşürülmesı de etkilı oldu. • İTHAL MALLARA TALEP Dö\ izdekı düşüş, ithal mallannın yerlı para cınsınden fiyatında azal- ma ortaya çıkardı, ithal mallanna olan talep arttı. Talepteki artışa bağ- lı olarak ithal mallann döviz cinsin- den fiyatı da yükseldi ve dış ticaret hadleri aleyhe döndü. Dövizdeki düşüş sadece ithal mal- lannın fiyatını aşağıya çekerek enf- lasyon oranının kontrol altına alın- masını sağlayıcı bir etkı yaratmakla kalmadı. Özellikle Türkiye gibi do- larize olmuş ekonomilerde fiyatı do- lar cınsinden izlenen mal ve hizmet- lerin fıyatlannda da benzer etki ya- ratır ve yarattı da. Döviz kurunun düşürülmesi sure- ısassDo IE3.1S00 SBHSOOO K tiyle enflasyon oranında meydana gelen azahnalann geçici olduğu ve özellikle cari ışlemler dengesı üze- nnde oluşan baskı sonucunda dövı- ze olan talebi kaçınılmaz olarak art- tırdığı ve döviz kurunun yükselme- sinden sonra enflasyon oranını da arttırdığının unutulmaması gerekir. F A İ Z CİDERLERİ... Duşük kur polıtikasının önemli sonuçlanndan bınsi de yerlı para bi- rimi cınsinden gerçekleştirilen faız giderlennı azalrması... 2003 yılı ıçın 65.5 katnlyon lira olarak öngörülen faız harcamalannm 59.5 karrilyon- da kalması, yani sağlanan 6 katriryon liralık tasarrufun kaynağı kurdaki düşüş tür. İç borç stokunun yaklaşık yüzde 30'u döviz cınsinden ya da dövize en- dekslı borçlardan oluşmaktadır. Söz konusu borçlann fatzlen de döviz cınsinden hesaplanmaktadır. Dövız kurunun. örneğin dolann. TL karşısındaki değeri düştükçe do- lar cınsinden \eya dolara endeksli borçlann faızlennin TL karşılıklan da düşüş göstermektedir. Dığer taraf- tan benzer bir tasarruf dış borç faiz öde- meleri için de geçerlidir. Dış borç faız öde- melen de. ay- nen ıç borç sto- kundakı döviz cinsinden ya da dövize endeks- li borçlarda ol- duğu gibi döviz olarak öden- mektedir. Kurdaki dü- şüşe bağh ola- rak ekonomıde- ki canlılık art- makta ve milli gelirbüyümek- tedır. Bunun nedeni ithal mallannın fıya- nnınucuzlama- sıyla birhkte, it- hal mallannın ticaret hacmi- nın artması, bü- yüyen ıthalatın sonucu olarak ithal vergilerindekı vükseliştir. KiŞİ BAŞINA MİLLİ GELİR Dolar cinsinden kışı başına düşen milli gelir, kurdaki gerileme ile ay- nı oranda artıyor. Ancak bu artış re- el değil fiktif... Eğer kişi başına dü- şen milli gelir 4.8 milyar lira ise do- lann kunTl .600.000 f L olduğunda, bunun dolar karşıhğı 3.000 dolara tekabül eder. TL cinsinden milli ge- lirde herhangi bir artış olmadığı hal- de dolann 1.400.000 TL'ye düşme- si halinde, dolar cinsinden kışı başı- na düşen milli gelir 3.000 dolardan 3.428 dolara çıkar. Düşük kur polıtikasının yukanda sayılan olumlu sonuçlan, ekonomi- yi düşük kura mahkûm ediyor, bağım- lı hale getiriyor. Zira, kurdaki herhangi bir neden- le yükseliş söz konusu olduğunda pembe tablo kararmaya başlıyor. Ku- run yükselmesı enflasyon oranını arttınyor, faiz ödemelerini büyütü- yor, ekonominin ithal boyutunun iş- lem hacmini daraltıyor ve döviz cin- sinden kişi başına düşen milli geliri küçültüyor. urda herhangi bir nedenle yükseliş olduğunda pembe tablo kararmaya başlıyor. Kurun yükselmesi enflasyon oranını arttınyor, faiz ödemelerini büyütüyor ve döviz cinsinden kişi başma düşen milli geliri küçültüyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle