Katalog

SAYFA CUMHURİYET 20 NİSAN 2004 SALI SAGLIK Nilgiin Keçecioğlu ve Levent Yücetin, Antalya'da organ nakli konusunda büyük başan sağladı Onlann işihayatistemekŞULE KOKTURK Organ bağışı koordinatörleri sos- yal hizmetler uzmanı Nilgün Keçeci- oğlu ve Dr. Levent Yücetin, hastanın beyın ölümü gerçekleştiğüıde aileyi yanlanna ahp ölenin organlannı is- tiyor. Bu en zor, en acılı anınızda bi- rinın yakınmızın organlannı ısteme- sı ınsana itici gelse de onlar bunu başka insanlann hayatını kurtarmak için yapıyorlar. Akdeniz Üniversite- si Organ Naklı Eğitim, Araştırma ve Uygulama Merkezı Organ Nakli Ko- ordinatörleri Keçecioğlu ve Yücetin ikilisı, 2003 yılında Antatya'da görüş- tükleri kişilerin yüzde 60'ından or- gan bağışı ızni aldı. Sosyal hızmet uzmanı Nilgün Ke- çecioğlu, bu verilerin ashnda Türk in- sanının organ bağışını reddetmediği- ni gösterdiğini belirtiyor. Eğitim ve çaba ıle bağışın arttınlabileceğinı ıfa- de eden Keçecioğlu,a Ancak, bu bizim içinyeteriideğU, çünkü organ bekleyen MX @\ T! B m. UHBBlM • Türkiye'de birkaç yıl öncesine kadar yılhk organ bağışı oranı milyonda 0.6"ydı. Organ bağışı koordinatörlüğü çalışmalan sonrasında bu oran milyonda 1.2'ye çıktı. Akdeniz Üniversitesi Organ Nakli Eğitim, Araştırma ve Uygulama Merkezi'nden organ nakli koordinatörleri Keçecioğlu ve Yücetin ikilisi, 2003 yılında Antalya'da görüştükleri kişilerin yüzde 60'ından organ bağışı izni aldı. hasta sayıs çok fazia" diyor. Beyin ölümü tanısı konulduktan sonra devreye girdıklerinı dıle getiren Keçecioğlu. •*Hayatınıkaybetmiş,an- cak organlan başkalanna hayat vere- bilecek olan kayıplan kazanca dönüş- türüp inanlann yaşamasını sağlamak için köprii görevigörüyonız. tnsanlaıta organ nakli için doğnı bflgivererek,doğ- ru ve yararh karar vermeleri için des- tek oluyoniAonlardan izin alnıaya ça- lışıyonız" diye konuşuyor. Yoğun bakım servıslerınin önünde bekledıklen anda, hasta yakınlannın organ bağışını akıllanna getirmeleri için çalıştıklannı dile getiren Keçe- cioğlu, "Hasta vakınlan yoğun bakım önünde beklerken asılnuş organ ba- ğışı afişlerini görmekri ya da hasta- nede organ nakli olmuş kişiler ve va- kınlan 3egörüşmesionlan organ nak- line haarlryor. Beyin ölümü olduktan sonra aüe>i en uygun ortamada\etet- meniz gerekivor, rahat güvende his- sedecekleri, o acılı anlannda biraz da- ha derin nefes alıp kafalannı toplaya- caklan düzgün bir ortama abyonız. İkinci olarak kendinıia tanıoyoruz; sadece bir köprü görevi gördüğümü- zü. organbekleyen kişi ile hiçbir bağ- FELÇ BELÎRTİSİ OLABÎLÎR Bacak vekohlaki uyuşmalara dikkat tstanbul Haber Servisi - Türkiye'de yılda yaklaşık 100 bin kişi beyin-damar hastalıklan nedeniyle hastanelere başvuruyor. Ağırlıklı olarak erkeklerde görülen hastalık toplum tarafından yeterince önemsenmiyor. Uzmanlar, kol ve bacakta aynı anda meydana gelen ve en az 15-20 dakika süren uyuşmarun, beyin- damar hastalıklannın ön belirtisi olduğunu bildirdiler. Acıbadem Sağlık Grubu'nun, Harvard Medical International ile yaptığı işbirliği çerçevesinde ilk kez düzenlediği "Acıbadem-Harvard Tıp Günleri", Ceylan Otel'de başladı. Düzenlenen toplantıda konuşan, Acıbadem Hastanesi Kozyatağı Nöroloji Şefi Prof. Dr. Yasef Ozsarfati, bu hastalığı geçırenlerde daha sonra araba kullanamama ya da yardımsız yürüyememe gibi sorunlann ortaya çıkabüdiğine işaret ederek 3 saat içınde bır sağlık kuruluşuna başvurulmasırun hem ölüm hem de bu tür sorunlann görülme nskini azalttığını kaydettı. Sigara beynin düşmanı Beyin-damar hastalıklan nedeniyle Türkiye'de yılda 100 bın kişinin hastanelere başvurduğunu anlatan Özsarfati, risk faktörlenni de "sigara, yüksek tansiyon. diyabet, yüksek kolesterol ve obezfte" olarak sıraladı. ÎLETÎŞtM EKSÎKLÎĞÎNE ÇÖZÜM Gençpsikologlar platform kıırdıı ŞULEKOKTURK Genç psikolojik danışmanlar, Türkiye'deki meslektaşlan arasındaki ıletişım eksikliği, yeni bilgilerin izlenmesi ve özgün projeler üretme eksikliğini fark ederek yepyeni bir oluşum içine gırdi. "Psikolojik Danışmanlar Platfonnu" (PDP) adı altında toplanan genç psikologlar, bu eksiklıkleri gıdererek psikolojiye yeni bir nefes getırmeyi amaçlıyor. Grup, Tükiye'nin heryerinde psikolojik danışmanlık ve rehberlik alanında teorik ve pratik çalışmalar yapan meslektaşlannı tanıştırmayı, bilgi, birikim ve tecrübelerini paylaşmayı ve birlikte özgün çalışmalar ortaya çıkarmayı hedefliyorlar. Genç psikologlann en önemlı problemi ise teorik bilgilerle ilgili pratik çaİışmalann bulunamaması. PDP kurucu üyelerinden Murat Dinçer. üniversitede aldıklan eğitimin teorik ağırlıkh olduğunu belirterek "Uzmanlaşma deneme yanüma yoluyla oluyor. Ancak, biz nesne üzerinde çahşmıyonız, insanla çahşıyoruz. Bunun ise sonuçlan çok iyi oünayabüir'' diyor. 10 yıl öncesinin bilgileri ile çalışmalanndan yakınan Mehmet Dinç ise "Çocuklara çevreyi algılanıa ile ilgili olarak yapılan tesderde soba ile ilgili sorular var. Oysa bugünkü çocuk soba görmemiş ki onun ne olduğunu algılasın" diye konuşuyor. Fatih Aydın insanlann topluma ve kendine yabancılaştığı günümüzde psikolojik danışmanlığın zorluklanna değinirken, kuruculardan Hakan Çetin madde bağımlılığı ve bağımhhkla mücadele, ergenlik psikolojisi ve aile iletişimi. okulöncesi ve ilköğretımde rehberlık özel eğitim ve sorunlan gibi konularda seminerler düzenlemeyı ve çalışma yapmayı amaçladıklanru söyledi. lantumz olmadıgını anlaüyoruz. Or- gan bağışuun hiçbir şekilde karşıhğı olmadığuu, bunun sadecehayatbağı- şıolduğunu açıkhyoruzr 'şeklinde ko- nuşuyor. Eğitim eksikliği Organ nakli koordinatörü Dr. Le- vent Yücetin ise Türk insanının eği- tim eksikliği nedeniyle organ bağış- lamadığına dikkati çekerek şöyle di- yor: "Bu, insanın yardını etme içgüdü- sü ile ilgili bir şey. Türk insanına doğ- ru bilgi veriürse beklediğimizden da- ha çok destek aldığımızı görüyoruz." Türkiye'de birkaç yıl öncesine ka- dar yıllık organ bağışı oranının mil- yonda 0.6 olduğunu anlatan Yücetin şöyle devam etti: "Akdeniz Üniver- sitesi ekibi işe başladıktan sonra bu oran 1.2'yeçddı. ABD'de milyonda 15- 16 olan bağış oram, AB ülkderinde miryonda 13-14. Antalya'da ise bu oran mflyonda 17'ye çıko." Gürün 'de doktor sevinci Srvas'ın Gürün ilçesinde, iki yd önce açüan devlet hastanesinin, doktor olmaması nedeniyle kuilanıunayan ametiyathanesinde, iki uzman doktorun göreve başlamasıyia birlikte. son bir ayda 30'u aşkın cerrahi müdahalede bulunuldu. Hastaneye rotasyon usulü ile geçici olarak görevtendirUen 2 uzman doktorun geunesiyle birlikte, çeşitii cerrahi müdahalelerin yanı sıra, safra kesesi,fitık,guatr gibi ameliyatiar vapılnıaya başlandı. Genel cerrah tbrahim Elverdi ve kadın doğum u/nıanı Mete Çağlar'ın, U merkezlerine uzak olan Gürün'de geçici olarak verdikleri hizmet süresinde çok sayıda ametiyat gerçekleştirdikr. (Fotoğraf:AA; 17 MAYISTA BAŞLIYOR Diş heldınleri kongrede buhışacak tstanbul Haber Servisi - Türk Diş Hekimleri Birliği tarafından düzenlenen 11. Uluslararası Diş Hekimliği Kongresi, Lütfı Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda l7-22Mayıs —" tanhleri arasmda yapılacak. Kongre Bilimsel Komisyon Başkanı Prof. Dr. Korkut Demirel, meslektaşlannı kongreye katılmaya davet ederek "Diş hekimleri arasmda olması gereken rekabetin bilgi rekabeti olduğu düşünüldüğünde, yetkin bir diş hekimi için kongrenin önenıi daha da anlaşüabUir" dedi. Diş hekimliği ile ilgili bilgilerin dinamikliğine dikkati çeken Demirel, mezuniyet sonrası eğitimin amacının, bu dinamizmi diş ARTIK SES DE CERDİRİLİYOR Tîtrek sesler için cerrahi çözüm • Türk Diş Hekimleri Birliği'nce düzenlenen 11. Uluslararası Diş Hekimliği Kongresi, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda yapılacak. hekimlerine yansıtmak olduğunu ifade etti. Demirel kongrede, "implant, diş ve ağız estetiği, görüntüleme sistemleri, reçine esash dolgu materyaDerindeki son gelişmeler ve değişen uygulama alanlarudiş hekimliği ve genel tıp uygulamalan arasındaki geçişler, enfeksiyon, çocuk saglığının konınması ve ağız tümörlerT gibi konulann tartışılacağmı açıkladı. Istanbul Dişhekimleri Odası Başkanı Rifat Yüzbaşıoğlu da kongreye çok sayıda yerli ve yabancı bilim adamının katılacağını ve diş hekimliği ile igili son gelişmeleri ele alacaklannı sövledi. PHILEDELPHIA(AA)- Almruzdaki ve yüzünüzdeki kınşıklıklan giderdikten, karnınızdaki yağlan aldırdıktan ve gerdanınızı gerdirdikten sonra yaşınızı ele verecek bir şey hâlâ var: Sesiniz. Estetik ameliyatlardan sonrakı veni ve genç gorunumune "titrek" sesinin hiç mı hiç u>Tnadığını düşünenler için de yapılacak bir şey var: "Ses gerdirme". Amerikan Estetik Cerrahlar Birliğı'nden Dr. Leroj Young, ses için estetik ameliyatın yeni olmadıgını, şımdi daha yaygın olarak bıhnmeye başladığını söyledi. Estetıkçiler, diğer organlar gibi ses tellerinin de, yaşam boyunca yıprandığını ve yaşı ele verdiğini belirtiyor. Gratude • Ses gerdirme ameliyatlannda, boyunda bir yank açılarak teller birbirine yaklaştınlıyor Hastanesi'nden Dr. Robert Thayer Sataloflf. bazı insanlann yüz gerdirme için 15 bın dolar verdikten sonra ağızlannı açar açmaz 75 yaşındaki bir kişinin sesini çıkardığını ıfade etti. "Ses gerdinne"de, boyunda bir yank açılarak içeri gınlmek suretiyle teller birbirine yaklaştınlıyor ya ya da ses tellerine da ses tellerinin 'kollajen' türünden maddeler enjekte edilivor. gençlikteki esnekliğıni yeniden sağlamak için yağ ve "koüajen" türünden maddeler enjekte edilivor. Satallof, bu tür işlemlenn daha çok ses tellerinin hasar görmesine yol açan hastalık ya da kaza geçirenlerde uygulandığını ve ameliyat sonrası hastalann seslerinin iyi çıktığının farkına vardığını kaydetti. Bu kez tüp bebek için geldiler Daha önce tatil için birçok kez Antalya'ya gelen İngiliz Khan çifti. bu kez de tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olmak için Antarya'yı tercih etti. Antalya'daki özel bir tüp bebek merkezine başvuran 8 \ilhk evü Easar Khan (39) ve Nazmeen Khan (36) çifti, İngiltere'de dört kez tedavi gördükleruü. ancak bebek sahibi olamadıklannı belirterek internetten yapbklan incelemelerde Antaha'daki merkezden i>i sonuçlar ahndığuu gördüklerini, bu nedenle de Antalva'yı tercih ettiklerini bildirdiler. (AA) SALI ORHAN BURSALI Neyi Tercih? KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Bey'in, oğluna yo- lu açmak niyeti yok. Ashnda iki Denktaş karşı kar- şıya bulunuyor. Serdar Bey, nasılsa evet oyu çı- kacağının rahathğı ıçinde, babasınasaygıdan, or- tadaymış gibi duruyor. Rauf Bey ise öyle anlaşılı- yor ki, en azından beş gün daha, mümkün olan en çok sayıda ret oyunun çıkması için çahşacak. Ret oylanna yüzde 40'ları aştırırsa, Kıbns'ta "ba- şarılı bir geri çekilişe" mi imza atacak, yoksa or- taya çıkacak yeni koşullara göre, kendine yeni mü- cadele alanı mı yaratmak niyetinde, doğrusu bil- miyoruz. Şüphesiz, herkesin siyaset yapmak, en temel in- sani hakkı. Kimsenin de Rauf Bey'den köşesine çe- kilmesinı istemeye hakkı yok. Buna ancak kendi- si karar verebilir. Ama, sürdüreceğı politikanın niteliği ve içeriği ko- nusunda elberte herkesin söz hakkı var... özellikle, Türkiye'yi, Kıbns'ı, bu iki ülke ve mil- letin geleceğini ve kuracağı ilişkileri yakından ilgi- lendiriyorsa... Denktaş'ın dünkü açıklamalanna baktım. Bu so- runun yanıtını aradım. Konuşmalarının içeriğinı şiddetlendirmiş, dozu- nu arttırmış; neredeyse Türkiye'yi, Kıbns'ı satmak- la suçluyor... Denktaş'ın retoriği, acaba giderek Genelkurmay'ı da içine alıyor mu? Ama yukarıdaki sorunun esas yanıtını, Nokta dergisınde buldum. Denktaş, "yeni mücahrt ha- reketine" soyunabileceğinin işaretini veriyor. Kıbns'taki propagandasının tçeriğiyle tutarlı bir yanıt! • • • Denktaş'ın bu tutumunu sürdürmesi, şüphesiz Kıbns'ta hertürlü barış girişimini torpilleyici nitelik taşıyacaktır. Birieşik devlet kurulsa bile! Belırli bir aşamadan sonra Kıbns'ta gerekli olan, şüphesiz, karşılıkiı güvenin inşası, ırkçı-milliyetçi- liği körüklemekten kaçınmak; Türklerin anlaşma- lardan veya yeni durumdan doğan haklannı ulusal ve uluslararası planda, akılla, hukukla, dayanışma ile haklılıkla savunmak değil midir? Denktaş, bugünkü tutumunu, referandumdan sonra da sürdürürse, bundan kimin kazançlı çıka- cağını merak ederim. Kıbns'ta, Türkiye-Yunanistan ve Türkiye-Rum kesimı arasmda gerekli olan, yeni bir işbirliği dö- nemini geliştirmektir. • • • Denktaş ve Türkiye'de bir kesim "Kıbns'ın sa- tılmak istertdiği" kanısında. Ama, oğul Denktaş, Kıbns' ın büyük kesimi ve geri kalan Türkiye ile Ge- nelkurmay, aynı görüşte değıl. Bu olgu, en azından, Kıbns konusunda tarafla- rın tercih ettikleri retoriği yeniden gözden geçirme- lerini gerektirecek önemdedir! Kıbns için o zaman neden kan döküldüğü so- rusu soruluyor. Türkiye'nin anlaşmalardan doğan hakkını ve Kıb- ns Türklerini korumak için, tabıi ki... Anlaşmalar, bu durumdaTürkiye'ye, Türk kesimini ilhak hakkı mı veriyordu... Bunca yıldır bir oldu-bitti yaratılamadı ve bu il- hak başarılamadı! BM'nin kararlan, Türkiye'nin en yakın dostlan, it- tifaklan, işbirliği yaptığı ve yapacağı bütün ulusla- rarası kururn ve kuruluşlann tutumu ortadadır. Kurulan KKTC'nin durumu da! O halde, bugün bu ilhakı isteyenler, Kıbns Ba- nş Harekâtı'nın ashnda. banş değil, ilhak hare- katı olduğu düşüncesıni savunanlar ve bu ne- denle bugünkü anlaşmayı, "Türk toprağının satıl- ması", "Toprak kaybı" vb. gibi gören ve değer- lendirenlerin hepsi, şimdi geçmişte bu ilhakı ba- şaramayanlarasormalıdır, neden başaramadınız di- ye! Belki bir kısmımız bu soruyu tamamen kendine sormalı ve kendini sorumlu tutmalıdır! Solculara gelince; onlann şüphesiz işgal altında- ki vatanlannın en kararlı savunuculan olduğu, ta- rihsel bir olgudur. Ama, "vatan savunması "nın ötesindeki "so/cu- luğun" milliyetçi niteliğinin ve içeriğinin nerelere va- rabileceğinin tarihsel negatıf örneği olarak da "Vu- goslav komünisti" Miloşeviç'i düşünmekte ve tar- tışmaktayararvar... • • • Annan anlaşması, şüphesiz bızler için "En iyisi" değildir! Eleştirilecek çok yönü vardır, zorluklan vardır... Herşeyden önce KıbrıslıTürk kesimin kar- şısında, gönlünde hep ilhakı taşımış Rumlar var- dır! Bu sorunu Türkler değil, Rumlar çıkarmıştır vb... Ama bunlann pek çoğu Rumlar için de geçerli! Neyi tercih edeceğiz? Savaşı, kışkırtmayı, kin duygulannı keskinleştir- meyi mi? Yoksa herkesi bekleyen büyük zortuklann üste- sinden gelmeyi, dostluğu ve işbirliğini geliştirerek anlaşmanın olumsuz yönlerini olumluya çevirme- ye çalışmayı, yeni açılacak dönemi Türkiye ve Yu- nanistan'ın yararlanacağı bir verimliliğe dönüştür- meyi mi? Birincisinin bir şey kazandıracağını iddia etmek mümkün değil... Ikincisini denemekten başka birseçeneğe ise akıl, kolay yer veremiyor... obursali(S cumhuriyet.com.tr. Btnrimı (0216)3363170-3471849-34548271 ruRizM DE 30 nı 4 GEZİ BİR ARADAİ BAP ANTAKYA KLİKYA EGRİDİR KESIN HAREKET 4 • 6 TAKSIT / 1-10 Mayıs (9 gece-10 tam gûn) Nevçehlr • Gaziantep • Nemrut • Atatürk Barajı Urta (Balıkl, Gûl Halülrahmajı Can») Hanan Mardİn^Ulu Camıt-Kasımıye Medresesı-Tanhı Çarşı-Taşe^ter-DarûLzaferan KılısesO HaSanKeyf - Antakya (Sln Pıer Kmsesı - Mozaık Mûzesı - Harbıye Şelaıesı Belen - iskentterun - Adana • Mersin - SilitVe Kalesi • Göksu Vadisı - Altın Apa Barajı • Beyşehir - Eğirdir ve Kovada Gölleri • Isparta - Afyon - istanbul Açık öüfe kahvaltı - Akşam yemeklen - 50 nın uzennde doğa güzellığı ye tanhı eser 4 * ve 3*'lı kalne otellerde konaklama-oelırtılen çok zengın gezı programı-âzel otoöüste ulaşım dahıl 840.000.000.TL. 4 Taksit X 210.000.000.TL. Peşın odeme ve grup mdırm 6 Taksit X 150.000.000.TL. AMASRA-BARTIN-İNKUMU-SAFRANBOLU-YÖRÜKKÖYÜ 3-SMayıs/1-3Haziran 2 gece-3 gun Kah.atı Akşam yemekıen Gezıle» Ulaşım dahrt 245.000.000.TL. AYVALIK - BOZCAAOA • ÇANAKKALE - GELİBOLU Milli Parkl - TEKİRDAĞ 13-16 Mayıs 3 getx-i tam gün Açık DOfe katMltı-AKşam yemeHm,gelte< ulaşım daM 295.000.000.TL GÜNLÜK TURLAB ffmertı Polenezköy 25 Nısan-9 ve 22 Maye 48JOO.000.TL M a ş u k i y e - S a p a n c a 2-30 Mayıs 4 6 . 0 0 0 . 0 0 0 . T L . Mudanya-Trllya-Kurşunlu '6 Mavıs 58.000.000.TL Şile-Ağva 23 Mavıs-19 Hazıran 60.000.000.TL Cumalıkazık-Seyidabad Şelalesl 29 Mayıs 59 / 63.000.000.TL. Kerpe-Kefken-Kandıra 13 Hazı-an 58.000.000TL.