19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-T-I2 N&LN2O0* PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DİZİ _rrr Timur'un eşi BibiHanım hnyaptırdığı türbe aşk öyküsüyle ünlü Mimar, sultana gönlünükaptırmış I Registan Meydanı'nda üç medrese bir arada... Bibi Hanım Türbesi ve Medresesi. Semerkant'ta kalıntılann ismi farklı olsa da mimari özellikleri aynı. Kentin tarihi yerlerini gezerken hep aynı yeri geziyormuş sanırsımz. Registan Meydanı'nın karşısmda bulunan Bibi Hanım Türbesi ve Medresesi, Özbeklere göre aşkın gücünü temsil ediyor. R egistan Meydanı'nın tam karşısmda Timur'un eşi adına yapılmış Bibi Hanım Türbesi ile medresesi bulunuyor. Aslında Semerkant'taki kalıntılann ismi farklı olsa da mimari özelliği ve süslemeleri biıbirinin aynı. Sanki hep aynı yeri geziyormuş izlenimine kapılıyorsunuz. Timur, Yılduım Beyazrt'la savaşmak için Ankara üzerine yürüdüğünde eşi Bibi Hanım. büyük bir medrese yapılması için kollan sıvamış. Amacı, eşine Ankara seferi dönüşünde sürpriz yapmakmış. 0 nedenle Timur seferden dönmeden medreseyi bitirecek eli çabuk bir mimar arayışına girmış. Sonunda medreseyi Bibi Hanım'ın istediği zamanda tamamlayacağına dair söz veren bir mimar bulunmuş. Ilk zamanlar medrese inşaah hızla sürerken birdenbıre mimarın işi yavaştan aldığını fark eden Bibi Hanım bunun nedenini aramaya koyulmuş. Birileri Bibi Hanım'ın kulağına, "Bu mimar size âşık. O nedenk stri daha uzun süre görmek için işi ağırdan ahyor" diye fısıldamışlar. Bibi Hanım miman çağırarak işin neden yavaş gittiğini sormuş. Mimar da Bibi Hanım'ın kulağına fısıldananlan doğnılamış. Bunun üzerine Bibi Hanım, haremdeki güzel kızlan toplayarak mimardan istediğini seçmesini ancak karşıhgında da işini söz verdiği tarihte bitirmesini istemiş. Mimar, "Benim Aksak Timur'un büyülü ülkesı |^ÖZBEKİSTAN istediğiın sizsiniz. Yanağınızdan bir kez öpersem söz verdiğiiîi gibi medreseyi çabucak bitiririnr demiş. Bibi Hanım, miman ikna etmek için çareler aramaya başlamış. Yumurtalan farklı renge boyatarak mimann yanına varmış. "Bak mimarbaşı, bunlann hepsininrengifarklı anıa içi aynı. tşte kadınlar da böyledir. Dışandan farklı görünseier de sonuçta kadın kadındır. Gd inat etme de bu kadınlardan birini seç, ben de vereyim" demiş. Ancak mimar kolay pes edecek biri değil. O da bir tasa şarap diğer tasa da su doldurarak Bibi Hanım'a uzatmış. "Bakın bunlann ildsi de srvı, ama birini içince sermest ohırsunuz, diğerinde hiçbir şey ohnaz" diyen mimar ille de Bibi Hanım diye tutturmuş. Bibi Hanım sonuçta mimann kendisini öpmesine izin vermiş ancak bir koşulla.. Bibi Hanım yanağının üzerindeld elini öpmesine izin verebilecegini, mimann bununla yetinmesini istemiş. Mimar da çaresiz bu teklifi kabul ederek Bibi Hanım'ın yanağının üzerindeki elini öperek işe koyulmuş ve medreseyi bitirmiş. Ancak Timur seferden dönünce birileri hükümdann kulağına olup biteni fısıldamış. Öfkeden kuduran Emir Timur, mimann katlini istemiş. Bunu haber alan mimar, medresenin yüksek kulelerinden birine çıkarak kendisini boşluğa bırakmış. Söylenceye göre mimar aşağı düşüp ölmemiş, zira bir kuş gibi kanatlanarak uçup gitmiş. Özbekler bu söylenceyle aşkın gücünü ifade ediyorlar. Semerkant, ülkenin en eski dört kentinden biri. Üç medreseli Registan Meydanı çini işlemelerle süslü Gözkamaştırarıeserler Y engiyul ve Cinaz'ı geçtikten son- ra birdenbire karşımıza bir sınır ka- pısı ve görevli polislerçıktı. Geçen araçlardan bazılannı durdurup pa- saport kontrolü yapıyorlardı. Me- ğer Cinaz'dan sonra karayolu bir sü- re Kazakistan topraklanndan geçiyormuş. Göre\ li polisler de Kazak polısleriymiş. Pasaport kontrolünün yapıldığı Cınaz'dan Cızzah'a kadar ıssız yollardan geçtik. Sa- dece bizım Güneydoğu'dakı küçük mezra- lara benzer köyler ve yol boyunca pamuk yüklü trakiörlerden başka bir şey görmedık. Yol boyunca dinlenme tesisi bulmak ciddi bir sorun. Evlerin hemen hepsı bahçeye konan ke- re\etler ve bir iki tahtamasa ıle lokantaya dönüştürülmüş. Ellennde beyaz bir havlu ya da bez parçastnı sallayarak müşteri top- lamaya çalışıyorlar. Masa örtüsü olarak çoğunlukla kırmızı ya da pembe renkli kadife kumaş kullanıhyor. Bu örtünün üzerine bakarak bir önceki müş- terinın ne yediğini kestırmek pek zor değil. Bir yandan yemek yerken öte yandan sinek- lerle mücadele etmek zorundasınız. Peçe- te olarak da çoğunlukla bez parçalan geri- rilıyor masaya. ULUĞBEY RASATHANESİ Özbekistan'ın en eskı ve tanhi dört şeh- rinden biri Semerkant. Diğer üçü Buhara. Hiva ve Harezm. Semerkant'taki ilk dura- ğımız Uluğbey Rasathanesİ. Tîmur'un to- runu olan Uluğbey 1394 yılında doğmuş. Dedesi Timur"un ölümünden sonra tahta geçen babası Şahruh Mirza, imparatorlu- ğun başkentini Herafa taşır. Uluğbey de Se- merkant'ın hükümdan olur. Semerkant'ta kırk yıl hüküm süren Uluğ- bey'in 1420 yılında yaptırdığı rasathanenin kalıntılan tkınci Dünya Savaşı sırasında ya- pılan arkeolojik çalışmalar sırasmda orta- ya çıkanlmış. Onanm görerek ziyarete açı- lan rasathanenin yanı başmda da bir Uluğ- bey Müzesı oluşturulmuş. Rasathanede yap- tığı çalışmalarla bir yılın 365 gün 6 saat 9 dakika, 6 saniye olduğunu hesaplayan Uluğ- bey "in yalnızca 58 saniye yanıldığı ortaya çıkıyor. RuS TİPİ EVLER Şehrin her bir mahallesi ayn bir özelliğe sahip. Bazı mahallelerde daha önce Taş- kent'in varoşlannda ve köylerde gördüğü- müz bahçeli kerpiç evler göze çarparken bazı mahalleler ruğladan yapıhnış Rus tipi evlerden oluşmuş. Merkezde ise beş yıl- dızlı oteller, kamu binalan ve geniş bulvar- lar, biraz ilerideki tarihi Registan Meyda- nı'ndaki yapılarla bir tezat oluşturuyor. Registan Meydanı'ndaki eserler gerçek- ten göz kamaştınyor. Üç medresenin bulun- duğu meydanda çinili işlemeler karşısmda insanın nutku tutuluyor. Registan Meyda- nı'nda Uluğbey, Tillekari ve Şirdar (Aslan- h) medreseleri üçgen oluşturacak şekilde in- şa ediüniş. Üçü de birbirinin neredeyse ay- nısı. Büyük bir çini kapıdan girince iç av- luda iki İcatlı küçük odalar sıra sıra dizilmiş. Bu odalar ancak bir hoca ve iki öğrencinin sığabileceği boyutta. Timur, medreseleri kurmak için Özbe- ı , Semerkant'taki halk pazannda bizim eski tanıdıklara rastladık. Cizlavet lastik ayakkabılar ile naylon gömlekler burada hâlâ revaçta. Pazar tezgâhlannda kadınlar çoğunlukta... Yine Semerkant, ağaç işlemeciliğiyle de ünlü. Tarihi medreselere ağaç oymacılığını yapan usta, kendi el emeği kapısının önünde... kistan'ın değişik bölgelerinde yer arayışı- na girmiş. Timur, rurubetsiz ve havadar bir yere kurmak istediği medreselen için bir- çok yerde açık havada etlen çengellere asıp beklemelerini emretmiş. Bir süre sonra et- leri kontrol etmişler. Bugünkü Registan Meydanı'nda etlerin çürümediği görülün- ce Timur, medreselerin buraya yapılması- nı istemiş. Meydanda üç medreseden Tillekari Med- resesi "nin içi altın işlemelerle bezeli. tran'ın saldınsı sırasında altınlar duvarlardan ka- zınarak çalınmış. Ancak kazınan yerlerde- ki süslemelerin izi belli. Özbek hükümeti şimdi bu medreseleri aslına uygun bir şe- kilde restore ettiriyor. AĞAÇ OYMACIUÖI HER YERDE Semerkant ve Buhara'daki tarihi eserle- rin kapılanndaki ağaç oymacılığı ve işleme- ciliği dikkatimizi çekiyor. Bu oymalan Se- merkant'taki bir ustanın yaptığını kaldığı- mız pansiyonun sahibinden öğreniyoruz. Pansiyon sahibi bizi bu ustaya götürürken önce Ozbekıstan Cumhurbaşkanı İslam Ke- rimov'un doğduğu mahalleyı gezdiriyor. Kerimov'un doğduğu evi tavaf ettikten son- ra ustanın evine vanyoruz. KoNUKSEVER BİR HALK Aslmda bizi o sokağa saldıktan sonra us- tamn evini bulmak zor değil. Zıra kendi evinin kapısı da ustanın hünerini göstere- cek kadar muhteşem işlemelerle kaplı. Bah- çe kapısı bir avluya açıhyor. Avluda e\in ha- nımlan oturmuş kışlık için kurutmalık pat- hcanlan oyup iplere asıyorlar. Beklenme- yen konuklar karşısmda hemen ortalıgı top- layıp bizi içeri buyur ediyorlar. Özbekistan halkı gerçekten çok konuksever. Hangi ka- pıyı çalsan büyük bir mutlulukla içeri bu- yur ediyor, ikramlarda bulunuyorlar. Registan Meydanı'nın yanındaki cadde- de pazar kurulmuş. Pazarda yiyecek, giye- cek ve bir evin ihtiyacı olabilecek her şey tezgâhlarda sergileniyor. Pazarda dolaşırken kasetçilerden Can- dan Erçetin ve İbrahim Tathsesin sesleri yükseliyor. Pazardaki tezgâhlann başında satıcı olarak çoğunlukla kadınlar var. Tez- gâhlann üzerinde eski tanıdıklara rastlıyo- ruz. Cizlavet lastik ayakkabılar, naylon göm- lekler, sentetik kumaşlar. Özbek kadınlan daha çok parlak kadife ve kutmu kumaşla- ra ilgi gösteriyor. Semerkant ve Buhara Özbekistan'ın en önemli iki şehri. Ancak Tacikler bu iki şe- hir üzerinde hak iddia ediyorlar. Bunun ge- lecekte Taciklerle Özbekler arasında sürtüş- melere neden ohnasmdan korkuluyor. B İ T T İ Buhara lehçesi tümüyle farklı S ahih-i Buhari adlı yapıtıyla, Sünnı Müslümanlarca şenat hukukunun Kuran'dan sonra gelen kaynağı olarak kabul gören İmam Buhari' nın türbesi de Semerkant sınırlan ıçinde. tmam Buhari 810 yılında Buhara'da dünyaya gelmiş. Küçük yaşlardan ıtıbaren hadis ezberlemeye başhyor. 16 yaşında hadis toplamak için Mekke'ye gidiyor. Yaşamı boyunca Mekke'den Kahire'ye, Merv'den Nişabur'a kadar büyük bir coğraryada hadis peşinde dolanıp duruyor. Bu yolculuklar sonunda 600 bin kadar hadis topluyor. Bunlann arasından uydurma olanlan ayıklayarak doğruluğundan emin oldugu 7275 tanesını kıtabına alıyor. Son yıllannda Nişabur'dan aynlarak Buhara'ya geliyor. Buhara valisinin çocuklanna özel ders vermeyı reddedince, Buhara'dan aynlmak zonında kalıyor. Semerkanfa giderken Hartank'ta 870 yılında ölüyor. Semerkant'tan Buhari Türbesi'ne gitmek üzere yola çıktığımızda mihmandanmız yoldaki bir ıhtıyara nasıl gideceğimizi sordu. İhtıyar elını sallayarak "İbğru git, tostoğru gh" deyince Taşkentli şoför ve mihmandar kahkahayla gülmeye başladılar. Meğer Semerkant ve Buhara'nın lehçesi Taşkentlilerinkinden farklıymış. Gülme nedeni bu farklıhk. Buhara lehçesinin tümüyle farklı olduğunu öğrendik. Farsça, Peştu ve Türkçe kanşrmı bir dil. Buhari'nın türbesi yakın zamanda inşa edilmiş ve tümüyle Semerkant'taki diğer tanhı eserlenn mimari tarzı kullanıhnış. Açık hava müzesi Hiva kenti % % zbekistan'ın Semerkant'tan sonra açık hava 0 müzesi sayılabilecek iki kenti daha var. Biri Buhara diğeri ise Hiva. Eskı yapılann ağırlıkta olduğu Hiva'da yeni sayılabilecek yapı hemen hemen yok. Saray. medrese \ e kerpiç evlen ıle ünlü. Buhara'da ise çok sayıda türbe ve medrese bulunuyor. En ünlüsü 1300'lerde yaşayan Bahaeddin Buhari ya da Şaln Nakşibendi'nin türbesi. Nakşibendiler için çok önemli olan bu türbe, 1993'te kendisi de Nakşibendi tarikatının mensubu olan Turgut Ozal tarafından ziyaret edıldi. Özal, ziyareti sırasında türbenin onanmı için yüklü miktarda bağışta da bulunmuştu. Şah-ı Nakşibendi'nin türbesi Buhara'ya 5 km. uzaklıkta Kasr-ı Arifan'da bulunuyor. Buhara"da Nakşibendi'nin türbesi dışında 16. yüzyılda yapılan Mir Arap ve Dört Minareli Medrese, 17. yüzyılda yapılan Nadir Dhan Bey Medresesi bulunuyor. Bu medreseler de Semerkant "takiler gibi çini ve mozaiklerle süslü. Renkler aradan beş asır geçmesine karşın solmamış. Buhara"da görülebilecek ilginç yerlerden biri de Mir Alim Han Sarayı. Sarayın bahçesinde 15. yüzyılda yaşamış Nasrettin Hoca'nın heykeli var. Tabıi Özbekler Nasrettin Hoca'mn Anadolu'da değil Buhara'da yaşadığını iddia ediyorlar. Bütün bu tarihi eserler gösteriyor ki, bizdeki ülkücü ve siyasal Islamcılann dillerine yıllarca persenk olan "Sovyet mezaKmi" ya da "Konıünistkrin İslam düşmanhğı" hikâye. Böyle bir düşmanlık ve mezalim var idiyse bu eserler nasıl olup da böyle ayakta kalabilmiş?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle