Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
I MART 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
17
Sezer: "Tiirban
üstünden siyaset
vapmayuı.'
AÂrbuna uyar,
allındiin siyaset
Eiektronik posta: denizsom@cumhuriyet.com.tr www.öenizsom,com Tel: Û.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- ABD, PKK sözünö
tutmamış...
"Niye tutmasın: koruma
aftındatutuyorya!"
Vergilik
Kökçe: "Çevre1
temizlik vergisi, S«J
faturası ile
alıncığına göre emlak
vergisi, elektrik
faturasryla; gelir vergisi,
telefon faturasıyla;
motoıiu taşrt vergisi de
doğalgaz faturasıyla
alınsın ki Arap saçına
dönmüş vergi sistemi
iyice sarpa sarsın!"
Sevgi Arslan: "ABD'nin
bin bir yalanla masum
insanlan bombalayarak
Irak'a demokrasi
f
getireceğine
inandıklannı
yazabilenler 10yıl
sonra da 'Ben
Amerika'ya körükörürıe
inanmışım. Bu
yazdıklanm sadece
beni bağlar' diyebilir.
Tersine
Hamza Saykan:
"Ailesinin istemediği bir
kızla evienen Şerafettin
Palabıyık, aile
meciisinin aldığı bir
kararla töre cinayetine
kurbart gitti. Alınan
bilgiye göre
Şerafettin'in infazını kız
kardeşleri Safire ve
Şerife'nin birlikte
gerçekleştirdikleri
öğrenildi."
ıllardır devlet dairelerinde, yurttaşlara hiçbir
hizmetsunulmadan o kurumun adına kurul-
muş vakfı ya da dernek kanalıyla haraç alı-
nıyor. Bu işin miman Turgut Özal'dı. işi o ka-
dar büyüktüler ki örneğin, ederi beş kuruş bile etme-
yen tek sayfalık bir pasaport başvuaı formu için po-
lisin bilmem nesini güçlendirme vakfına on milyon-
larca lira bağış toplamaya başladılar.
AKP hükümeti 29 Ocak'ta çıkardığı "dernek ve va-
kıflann kamu kurum ve kuruluşlan ile ilişkileri hakkın-
da yasa" ile haraç düzenini kendince yeni bir düze-
ne soktu. Bundan böyle güya kamu kurumları adına
kurulmuş dernek ve vakıflar vatandaştan bağış top-
layamayacak. Bu yasanın ne işe yaradığını en başta
polisin bilmem ne vakfındaki haraçlardan görüp an-
layacağız. Ancak uygulamaya geçilmeden anlaşılan
bir gerçek var ki, o da bu yasanın temel hedefi yurt-
taşlan haraçtan kurtarmak değil küttürü yok etmek;
kısa süre içinde birilerine peşkeş çekilmek istenen
Müzeler
müzeleri bir an önce satış kıvamına getirmek.
Cumhuriyet'te Özgen Acar önceki gün yazdı. Bu
yasayla müze derneklerine de bağış toplama yasa-
ğı getiriliyor. Küttür ve Turizm Bakanı Erkan Mum-
cu'nun müzelerin işletmesini özel şirketlere devret-
me planı böylece yürüriüğe konmuş oluyor. Çünkü,
büyük, küçük bütün müzelerin temizliğinden, perso-
neline kadar bir çok gereksinimi, müze dernekleri ka-
nalıyla yürütülüyordu. Şimdi bu kanal kapatılıyor.
Ancak buradabaşkabir"hinlik" sözkonusu... Mü-
ze dernekleri, müzeyi gezen kişilerden herhangi bir
şekilde bağış toplamıyordu.
Müze derneklerinin geliri, müze ortamında açılan
küçük birimlerde, başta kitap olmak üzere kültür ve
sanat ürünleri satışından saglanıyordu.
Yani, birilerinin çok meraklı olduğu serbest piyasa
ekonomisi uygulanıyordu. Bir ürün satılıyor, kazanı-
lan para ile de müzenin gereksinimleri karşılanıyor-
du.
AKP hükümetinin çıkardığı yasa ile müze dernek-
lerinin, müze ortamında çalışmasına da yasak geti-
riliyor. Dernek birimleri müze dışına çıkmak zorunda
bırakılıyor,
Topkapı Sarayı Müzesi. Ayasofya Müzesi. Anado-
lu Medeniyetleri Müzesi. Antalya Müzesi. Aspendos.
Efes. Bunların hepsinde, devletin gönderdiği maaş
dışında verilen hizmetlerin hemen hepsi müze der-
neklerinin satış yoluyla elde ettiği gelirden saglanıyor-
du. Bu dernekler müze ortamından çıkartılınca her-
hangi bir ürün satamayacaklar ve müzelerin ayakta
durması için "özelleştirme" kaçmılmaz olacak; ya-
bancilardan teklifler alınacak! Hesap bu kadar basit.
Kültürünü bile satan bir ulus olduk. Türkiye, kendi
kültürüne bu kadar yabancı bir iktidar görmemişti.
SESSİZSEDASIZ(!)
Bodrum ve CHP'nin yetkili karar organı
CHP Parti Meclisi, 22 Şubat'taki
toplantısında Bodrum belediye baş-
kanlığı için eski milletvekillerinden Mu-
sa Gökbel'i aday gösteriyor. Gökbel'in
yetki belgesi özel kurye ile 24Şubat'ta
CHP Muğla ll Başkanlığı'na ulaşıyor.
Bu arada Bodrum Belediye Başka-
nı Mazlum Ağan, CHP'den aday
gösterilmediğini görünce DSP'den a-
day olduğunu açıklıyor.
Fakat bu sırada CHP Muğla ll Baş-
kanlığı'na Ankara'dan CHP Genel
Başkan Yardımcısı Oğuz Noyan imza-
lı bir faks mesajı geliyor ve mesajda
Parti Meclisi'nce aday gösterilen Mu-
sa Gökbel'e yetki belgesinin verilme-
mesi isteniyor, Gökbel'in yerine Maz-
lum Ağan'ın aday gösterildiği bildirili-
yor. Ağan'ın yetki belgesi de zaman
yeterii olmadığı için kurye yerine faks
yoluyla Muğla II Başkanlığı'na iletiliyor.
CHP'nin Bodrum Belediye Başkan
adayı olarak, llçe Seçim Kurulu'na D-
SP'den aday olacağını açıklayan Mu-
sa Ağan'ın adı bildiriliyor. Musa Gök-
bel de CHP'den istifa edip bağımsız
aday oluyor.
Siyasette olur böyle vakalar...
Seçmen gerçeği sandıkta yakalar!
Ancak ortada merak edilen bir so-
ru var: "Musa Gökbel'in adaytık kara-
nnın alındığı 22 Şubattan, listelerin ve-
' rildiği günün akşamına kadar, CHP
Parti Meclisi yeniden toplanmadığına
göre, Gökbel'in yerine Ağan'ı partinin
hangi yetkili organı aday gösterdi?"
Yüksek Yerilim Hattı
Her şeyi hükümet kontrolündeki
medyadan bekleme: Kendi
yalakalığını kendin yap!
erdincutku' yahoo.com
^Çoğalacagtz Daha'
Çoğalmabyız Daha
DENtZBANOGLU
Duyarlı, yurtsever insanlan-
mız ülkemizde neler olduğu-
nun farkında. En azından ben
böyle düşünmek istiyorum. Ve
eğer gerçekten farkındaysa,
28 Mart yerel seçimlerinde,
geçen dönemdeki "adamsen-
deci" tavrından kurtulup sil-
kinmeli.yaşadığı, soluk aldığı,
gelecek günlere yetiştirdiği
çocuklannın doğup büyümek-
te olduğu bu topraklann ger-
çek sahibi olmak istiyorsa,
sandık başına giderek mutla-
ka oyunu kullanmalıdır. Ve kul-
lanacağı "oy" da mutlaka ve
mutlaka, "utanmadan hâlâ
Cumhuhyeti, devrimlerini,
Atatürk'ü, Lozan'ı, ulusçulu-
ğu tartışan; demokrasi adına
şeriatı, insan haklan adına bö-
lücûlüğü, Avrupa Birliği adına
toprak bölünmüşlüğünü" sa-
vunan kendini bilmez bir ikti-
dar partisinin adaylanna karşı
"keskin bir kılıç" gibi kullan-
malıdır. Yoksa ülkemiz adım
adım değil, hızla ve hepimizin
gözlerinin önünde, belki de bir
daha geri dönüşü olmayacak
"bir çöküşe" sürükleyen AKP
icadı 'demokratik dikta'nm
esiri olacaktır.
Evet o 'demokratik dikta' ki,
yüzde 25'lik bir azınlikla ço-
ğunluğa hükmetmekte, koca
bir ulusu felakete sürükleyen
yasalan sorumsuzca çıkara-
bilmektedir.
Muhalefetsiz bir Meclis'te,
astığım astık kestiğim kestik
örneği, ülkenin topraklarını,
kamu kurum ve kuruluşlannı
"özelleştirme, küreselleşme,
yenileşme, gelişim" perdesi
arkasında yabancılara pazar-
lamaktadır,
En utantlası olan ise görsel
veyazılı medyanın, biryandan
aş-iş derdine düşmüş kitlele-
ri, popstar-televole kültürsüz-
lüğtı ile afyonlarken diğer yan-
dan AB-ABD-AKP işbirliğine
ortak olmasıdır.
"8Ü işin sonu neye varacak
diye" gerçek yurtseverierin
uykulannı kaçıran böylesine iç
karartan, bunaltan bir ortam-
da, Attilâ llhanın televizyon
programlannda "vurguladığı"
halkın sağduyusu inanılmaz
bir devinim içindedir. Sonsuz
bir umut kıvılcımıyla etrafına
ışık yaymaya çoktan başlamış
olan "ulusalcı" hareketler ina-
nılmaz bir hızla toparlanmak-
tadır. Ve bu toparlanma, "Ca-
nım AKP de iyi işler yapıyor"
diyebilen aymazlara rağmen..
emperyalizmin 21 'inci yüzyıl-
daki adı olan küreseüeşmeyi,
değişimle, gerçek ulusçuluğu
aşın milliyetçilikle kanştıran ki-
mi sözde Atatürkçü sivil top-
lum kuruluşlannın karşı çık-
malarına rağmen.. iktidar,
medya, iş dünyası üçlüsünün
büyük sermaye ile el ele vere-
rek "Süyük Ortadoğu Proje-
s/"nin destekçisi olmasına
rağmen "ulusal hareket" adı
altında başlamıştır. Şimdi bu
erdemlı hareketin beklentisi
çoğalmak, çoğalmak ve daha
çoğalmaktır. Deniz tükenmiş,
kara görünmüştür... Söz tü-
kenmiş, eylem görünmüştür...
Kazanılan devrimleri geliştire-
cek, daha ileriye taşıyacak
gençlerimizin, yurtseverlerimi-
zin bu ulusalcı harekete katıl-
ması, yurtseverlik, vatanse-
veıiik görevidir.
Değerli ozan Fazıl Hüsnü
Dağlarca nın dizelerinde ol-
duğu gibi:
Ben Atatürk,
Derim ki;
Ellerinizde, bilginin, özgür-
lüğün ışığı
Avuçlannız doğmak üzere
olan bir çağa uzanmış
Bir evren kardeşliğinde
Çoğalacaksınız daha...
Evetonlarbeklesinler... Ço-
ğalacağızdaha...
KİM KİME DUM DU1VIA BEHÎÇAK behicakc turk.net
ÇtZGİLİK KÂMİL msARicı kamilmasaraci ı mynet.com
HARBt SEMÎH POROY semihporoyff yahoo.com
HAYAT EPİK TtYATROSU MVSTAFA
BAKIRKÖY1. AİLE MAHKEMESİ
HÂKtVILİĞrNDEN
EsasNo:2003 571
Davacı: Nurdan Seyhan-Vekili: Av. Yılmaz Gülşen
Davalı: Salih Seyhan
Aksaray Cad. Birlik Han 3/4 LalelL Istanbul
Dava: Boşanma.-Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan
başanma davasının yapılan açık duruşması uyarınca:
Davalı Salih Seyhan'ın belirtilen adreslenne dava dilekçesinın
fcbliğ edilemedıği, adres araştırmasında da adı geçenin adresınin
lulunamadığı 7201 sayılı kanunun 28-29 maddeleri hükmüne bina-
«ı dava dılekçestnin ilanen tebliğine karar venlmiştir.
Davahnın 11.06.2004 günü saat 09.40'da mahkememızde hazır
«Iması. belli edilen gün ve saatte gelmesı veya kendısini bir vekil
le temsil ettirmesi. gelmediği veya mazeret bildirmediğı. delil de
braz etmediği takdirde HUMK'nun 213-377. maddeleri uyannca
'argılamanın yokluğunda yapılacaâı ve hüküm kurulacağı. dava di-
ekçesinin tebliği yenne geçerli olmak üzere ilanen duyurulur.
tşbu ilan yayımlandığı tanhten itıbaren 15 gün sonra tebliğ yapıl-
tuş sayılacaktır. Basm: 104Q3
IRAK'TA ONAYLANAN
GECÎCİ ANAYASA0AN
TÜRKİYE
. RAHATSIZMIS !..
•TH.AK SECtCİ
ANAYASAST'...
BIZIM KAFAYA DA
BU NASİP OLDU!.
TARİHTE BLGLN MÜMTAZ ARIKAN 11 Mart ırtttc.mumtaz-arikan .com
F. u/. Murnau
188S- 1331
BAKIRKÖY 3. AÎLE M\HKEMESİ'NDEN
2003 1277
Sivas, Dıvriği Uzunbağ. C: 123, H: 4'te kayıtlı AJi Rıza ve Güla-
rar'dan olma 1975 d.lu Yılmaz Erdoğanın hacir altına alınarak
kendisme vasi tayin edilen aynı yerde kayıtlı Musa Satı'dan olma
1952 d.lu babası Alı Rıza Erdoğanın vasılik görevinin devamına
k,ırar venlmiştir. İlan olunur. Basın: 10436
ILK VAMPİR FILMININ YöNETMGNL.
1931 'DE BUGÜN, ÛNLÜ ALMAN Ff'LM YÖNETMENİ FüıEC^fCH '
V<LH£LAA MUENAU, B/K leAZA GOHUCU KAUFO&NIYA 'OA ÖLMÜŞ-
TÜ. OTOMO8İLİYLE SÜGAT YAPAGKEH YOCPAM[ÇrfiMlf VG SAfl-
MI ÇARPA&AK BeyiN KAMAMAS/ GEÇİ£Mİ$Tİ. I. DÜMYA SAI/A-
ÇI'MA SAI/AŞ PILOTU OLARAK KATILAN MURNAU, DAHA
ALMAN PROPAGANDA PRLMLGTSJ V&PAIAYA G/&ŞMIŞ, SU
ONUN SıNBMA KA&RS&ıKıN BAÇLANS'C OLAAUÇTU.
•HŞAVUeuMCU "(BKSPItESYONtGr^ SİNEMA
EN ÖNEMLJ ÜYELE&IN&EU SAYILAfJ YÖNETMEN, IUC
VAMPI/e &İLMİ OIAN "VAUPte NOSFE&ATU" Y(J İ3ZZ
Y/UNPA rAAtAMLAMIŞrt- BU ARADA "SOH GüLEN* VE
"FAUST" &İB( YANKILAR UYAMOIfZAN X4PtTZAR DA
oeADA , "ŞAPAK'fSuNfHGE} ADLI ÖNEMLİ FILMrNı
7
DUZ ÇtZGİ
ÜMİT ZİLELİ
'Vatan MefluımıT
Genç, şıkgiyimli adam işaret parmağını şiddetlesal-
layarak bağınrken sinirden titriyordu:
- Yalan söylüyorsunuz!..
Konferans salonunda patlayan bu sesin ardından
tüm başlar, kendisini kaybetmesine ramak kalan kişi-
ye döndü... 0 hâlâ sesinin ulaşabileceğı en yüksek per-
deyi arayarak o iki sözcüğü yineliyordu... İşaret parma-
ğınm hakaretedercesine uzandığı konuşmacı bendim!..
Beyefendinin öfke nöbetine tutulmasına neden olan
sözlerim ise şunlardı:
- Dünyanın hiçbir demokratik ve çağdaş ülke-
sinde bir başbakan, o makama geldikten sonra ti-
caret yapmaz. Böyle bir durum zaten bu tür ülke-
lehn çoğunda yasalarla engellenmiştir. Ama
önemli olan yasalar da değil, ahlaki tutumdur. A-
ma bizim başbakanımız o makama geldikten son-
ra da bir gazoz dağıtım şirketine ortak oldu.
Şık giyimli genç adam işte bu sözlerime alınmış, be-
ni yalancılıkla suçluyordu... Ortaya koyduğu gerekçe ise
şuydu:
- Ben degazete okuyorum!. Böyle birhaberoku-
madım!. Üstelik Tayyip Bey, daha geçen gün bir
söyleşide şirketlerini başbakan olmadan çok ön-
ce kurduğunu söyledi...
Genç adam bu sözlerinin üzerine salondan yükse-
len kahkahalar karşısında önce şaşırdı, tedirgin oldu,
sonra soru dolu gözlerie bana döndü. Önce hangi ga-
zeteyi okuduğunu sordum, sonra yanıtladım:
- Yanılıyorsunuz!. Okuduğunuz o çok satan ga-
zete o haberi yazdı. Yanılmıyorsam 27. sayfastn-
da tek sûtun olarak verdi. Demek ki dikkatli bir
okuyucu değilmişsiniz, gözünüzden kaçmışü! Tay-
yip Bey'in yaptığı söyleşide söylediği sözlere ge-
fince; koskoca başbakan yalan söylemiş demeye
dilim varmıyor, unutmuş olsa gerekü! Recep Tay-
yip Erdoğan, 2003 Aralık ayında Cola Turka pazar-
lamak üzere kurulan Yeni Doğan AŞ"ye yüzde 12
ile ortak olmuştur.
Genç, şık giyimli adam özür dilediü!
Utanç verici teslimiyet
CHP, AKP iktidannın medyayı ekonomik baskı ve
sansürieteslim aldığı gerekçesiyleTBMM'de genel gö-
rüşme açılmasını istedi...
- Yalan mı?!..
Yukarıdaki içimi sızlatan örnek, tek başınaTürk med-
yasının ezici çoğunluğunun iktidara yamandığını gös-
termiyor mu?.. Çok değil, on yıl önce SHP'li kadın ba-
kanı bakanlığın bütçesinden çıçek gönderdiği için man-
şetleretaşıyıp istifayazorlayan şanlı medyamız, bugün
tüccar başbakanın şirketinı ıç sayfalarda kaybetme be-
cerisini gösteriyorsa iş bitmiştir!..
Şayet bu medya, 100 bin emekçinin Ankara'da yap-
tığı eylemi geçiştirmek için olağanüstü gayret gösteri-
yorsa, yurdun dört bir yanından yola çıkan binlerce
farklı ideolojiden insanın, Denktaş'ı görkemli karşıla-
ma törenini "statüko" şeklinde karikatürteştiriyorsa,
demokratik k'rtle örgütlerinin olağanüstü katılımlı "3
Devrim Yasası"panelint komutanlan hedefgösterme-
ye indirgiyorsa CHP, bu utanç verici teslimiyeti Mec-
lis'e taşımakta sonuna dek haklıdır...
- Ancak bu görüşmeyapıisa bile bu medyada yer al-
mayacaktır!..
Teslim olmanın ötesi!..
Ancak, teslim olmakla işbirlikçi olmak arasındaki in-
ce çizgıye dikkat etmek gerek...
Medyadayer alan işbirlikçi takım, teslim olmanın çok
ötesine geçmiş durumda. Bunlardan birinin yanm say-
falık köşesinde üç gün önce şöyle bir başlık vardr.
- AKPye vur, gerisini hiç düşünmef!)
Kutlamak gerek, lafı hiç gevelememişti:
- Bende mi bir acayiplik var acaba? Algılama
yeteneğim mi köreldi? Nasıl oluyor da çevremde-
ki birçok kimsenin "büyük tehlike" olarak algıla-
dığt gelişmeleri değil de bu "büyük tehlike"ye kar-
şı gösterilen tepkiyi daha tehlikeli buluyorum?.
Tabii, bu acı acı gülümseten "yandaşlık" ilanının ya-
nında, niçın "dönek" olduğunu uzun uzun anlatan,
yurtseverliğin modasınm geçtiğini bilimsel verilerle açık-
layan, başbakanın maaşının kendisinin maaşmdan az
olmasını neredeyse gözyaşlanyla karşılayan iliştirilmiş
köşe sahipleri de mevcutü!
Bunlan okurken aklıma sevgili Mustafa Balbay'ın
pazartesi günkü yazısı geldi:
- Geçen gün bir arkadaşımla konuşuyoruz. Bir
yerde kızdı, "Ben bunu yapana vatan haini derim"
dedi... Görüşüne katılmadım... Bir kişiye vatan ha-
ini demek için, önce onda vatan mefhumu o/ma-
sı gerekir!..
E-posta: umrtzilelifnttnet.neLtr
BULMACA SEDAT YAŞAYA*
1 2 3 4 5 6 7 8
SOLDANSAĞA:
1/Genişkenar-
lıveyüksek bir
şapka. II Silıs
grubundan de-
ğerli bir mine-
ral... Mevlevi
dervişlerinin
dönerek yap-
tıklan ayin. 3/
Şaka. Yüz
metre kare tu-
tannda alan öl-
çüsü birimi. 4/
Gördek bahğına veri-
len bir başka ad... Ça-
nakkale Boğazı'nda.
pek çok deniz kazası-
nın meydana geldıği
burun. 5/ Avrupa'ya
özgü, kısa öykülühalk
şarkısı. 6/ Ergene-
kon'dan çıkışlannda
Göktürklere yol gös-
terdiğine inanılan dişi
kurt. 7/ Renyum
elementinin simgesı... Yiğit. kahraman... Sulakyer. 8/
"Patagonyatavşam" da denüen ve Güney ,\merika"da
yaşayan kemirgen hay\ an... Birleşik bır şeyi oluşturan
yaluıç şeylerden her biri. 9/ Güney Anadolu'da yaşa-
yan Türkmenler arasında yaygın olan ve "ınzva'" da
denilen telli bir çalgı.
YUKARIDAN AŞAĞI\ A:
1/Venezuella'mn para birimi. 2/İncevedüzgün doknn-
muşpamuWubirkumaş...Gökyüzü.3/"'—^Tekin":Ya-
zanmız... Utanç duyma. 4/ Düğme deliği... Sarhoş ya
da külhanbeyi bağırması. 5/ Üç bentten olusan bir Ba-
tı şiiri türü 61 "'Orhan —•": Oyun yazanmız. 7/Birno-
ta... Orta Avrupa"daki dağs\rası... Dere,çay. 8/Budizm
ınanışında şeytan... Bir tümceyi oluşturan binmlerden
ierbiri. 9/Düzeasız. gelİ5İgÜ7el ış