21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7 ŞUBAT 2004 CUMARTESİ HABERLER DUN1ADABUGUN ALİ SİRMEN Profesöpün Feryadı Cumhuriyet okurları, dostum yüksek mühen- dis Prof. Dr. Mete Tapan'ı gazetemizde çıkan yazılarından tanırlar. Nurettin Sözen döneminde Istanbul Beledi- yesi'nde danışmanlık da yapan Tapan, son Kon- ya faciası üzerine, herkesten umudu kesmiş, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e bir mektupla başvurmaya karar vermiş. Mektubunu yazarken okudum. Sayın Cumhur- başkanı'nagönderdiktensonradayayımlamak için izin istedim. Yazdıkları, deprem olsun olmasın, benzer fa- ciaların tekrarının önlenmesi açısından önem taşıdığından aktarıyorum: "Sayın Cumhurbaşkanım, Konya felaketinden sonra, son çare oiarak si- ze bu mektubu yazmaya karar verdim. Izninizle, sağduyunuza güveniyorum. Bugü- ne dek çeşitli vesilelerle ülkemizdeki çarpıkya- pılaşmayı dile getirmiş ve özellikle de kalitesiz yapı yapmaya bir son verilmesi gerektiği üze- rinde durmuştum. Maalesef ne yerel ne de merkezi yönetimle- rin bu konuda yeterli önlemler almadığı, Kon- ya olayı ile birkez daha ortaya çıktı. Aynca kul- lanıcılann bilinçsizliği, 'Bizim binaya bir şey ol- maz' diyerek sorunu geçiştirmesi gelecekte ül- kemizde daha büyük faciaların olmasına ne- den olacaktır. ••• Yalnız depremden korkmak yeterli olmamak- tadır. Depreme dayanıklı inşaat için de her tür- lü önlemi almak gerekir. Aynca ister deprem ris- ki yüksek olan, isterse olmayan bölgelerde ya- pıların fen ve sağlık koşullarına göre inşa edil- mesi sağlanmalıdır. Yine üzehnde durulması gereken en önemli husus, mevcut yapılann in- celenmesi ve gerekiyorsa yıkılma olasılığı olan yapılann güçlendirilmesidir. Bugün ülke nüfusunun yaklaşık altıda birinin yaşadığı Istanbul'da yapılann bir bölümü kaçak yapıldığı, birbölümü kalitesiz üretildikleri, bir bö- lümü de ömürlerini doldurdukları için fen ve sağlık koşulları sağlamaz. Bir dizi yapının teme- li korozyonla karşı karşıyadır. Yine birçok yapı deprem riski büyük olan zeminde, gerekli ön- lemler alınmadan inşa edilmiştir. Bu gözlemim yalnız Istanbul için değil, ülkemizin diğerkent- leri için de geçerlidir. • • • Sayın Cumhurbaşkanım, Aşağıdaki önlemlerin alınması için, gerekli desteğinizi bekliyorum. - Kaçak inşaat yapanların ağır cezada yargı- lanmalan için gerekliyasal değişikliğin yapılma- sı, - Mevcut yapılann, fen ve sağlık koşulları yö- nünden üniversitelerin de katkısı alınarak yerel ve merkezi yönetimlerce ortaklaşa kullanıcıla- ra maddi külfet yüklemeksizin irdelenmesi, - Kat Mülkiyeti Yasası'nın değiştirilmesi, - Tüm imar planlannın deprem riski göz önü- ne alınarak yeniden gözden geçirilmeleri, - İnşaat ile ilgili denetimlerin daha ciddi ya- pılması için gerekli yasal önlemlerin alınması ve denetimlerin inşaat süresince, yoğun birprog- ram dahilinde yapılması, - Kullanıcıların inşaat konusu ile ilgili oiarak eğitilmeleri için kurs ve eğitim programlannın düzenlenmesi, - Irdeleme sonucunda güçlendirilmesi gere- ken yapılann devletçe kredi sağlanarak takviye edilmesi, - Müteahhitlik mesleğinin uygulanması ile il- gili gerekli yasal önlemlerin alınması. Yukanda değindiğim noktalann tartışılıp so- nuçlandınlması için acilen imareylemlerinıyön- lendirecek ve denetleyecekyetkili bir 'İmar Kon- seyi'n/n kurulması gerekmektedir. fnsan yaşamının, ülkemizde de en az, geliş- miş ülkelerdeki kadar önemli olduğunu kanıt- lamanız için, yukanda sayılan önlemler alınma- lıdır. Kuşkusuz bu önlemlerin alınmalan, yaşa- ma geçirilmeleri uzun birzaman alacaktır. An- cakbu önlemleri almazsak, hepimiz 'insanlığa' olan görevimizi yapmamış olacağız. En derin saygılarımla. Prof. Dr. Mete Tapan Istanbul Teknik Üniversitesi." Mete Tapan'a bir dostum dayanamayıp sor- du: - Bu mektubu Cumhurbaşkanı yerine Başba- kan ve TBMM Başkanı'na gönderseydin daha yerinde olmaz mıydı? Mete Tapan gülerek yanıtladı: - Kendisi de kaçak inşaat sahibi olan Başba- kan ile durmadan imar afları çıkaran, hâlâ ge- rekli yasal düzenlemeleri yapmak için parmağı- nı bile kıpırdatmayan yasamanın başkanının bu çağrının gereğini yapacaklarına ben inanamı- yorum, sen inanıyor musun? Ceza infaz kurumları Yükselmede usul ve esoslar belirlendi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Ceza infaz kurumlan ve tutukevle- ri ile Personel Eğitim Meıkezleri Kanunu gere- ğince kurulan eğitim merkezlerinde görevli personelin görevde yük- selmelerine ilişkin usul ve esaslar belirlendi. Gö- revde yükselecek perso- nelin, atanabilme koşul- lannı taşıması, son sicil notunun olumlu ve 3 yıl- lık sivil notu ortalaması- nın en az 76 olması ge- rekiyor. Resmi Gazete'de ya- yımlanarak yürürlüğe gi- ren yönetmehğe göre per- sonel, hizmet gruplan ve alt hizmet gruplan arasın- dald geçişlerde de görev- de yükselme ve sınavına tabi turulacak. Görevde yükselme eğı- timine alınacak memur- lann sınav kurulunca ata- ma yapılacak boş kadro sayısının iki katını geçe- meyeceği belirtilen yö- nermelık. eğıtimlerin en az 75 saat olması koşu- lunu getiriyor. Sınavda 100 üzerınden 70 puan alanlann başanlı sayıla- cağı yönetmeliğe göre, başanlı olanlar 3 ay için- de boş kadrolara atana- cakJar. Eve dönüş yasası çıkarsa Kandil Dağı'ndaki 5 bin PKK'linin teslim olmalannın sağlanacağını bildirmişti ABD sözünütutmadıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - PKK KADEK'in Kuzey Irak'takı var- lığına son verme gerekçesiyle çıkan- lan Topluma Kazandırma Yasası'nın 6 aylık yürürlük süresi dün sona erdi. ABD yasanın çıkanlması durumunda Kandil Dağı'nda bulunan yaklaşık 5 bin PKK üyesinin bölgeden çıkanlarak Türkiye'ye teslim olmalannın sağlana- cağı yönündeki vaadini ise yerine ge- tirmedi. ABD'nin sözünü tutmaması, örgütün de genel af istemi nedeniyle yasadan beklenen amaç sağlanama- yınca, düzenleme şeriatçı örgütlerin üyelerine yaradı. Toplam 3 bin 412 ör- güt üyesinin başvurduğu ve 1873 'ünün serbest bırakıldığı yasadan yararlanmak • Topluma Kazandırma Yasası'nın 6 aylık yürürlük süresi dün sona erdi. ABD'nin sözünü tutmaması. örgütün de genel af istemi nedeniyle yasadan beklenen sağlanamayınca, düzenleme şeriatçı örgüt üyelerine yaradı. için başvuran 661 şeriatçı Hızbullah üyesinden 389'u tahliye edildı Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcü- sü Ramazan Er, düzenlediği basın top- lantısında, Topluma Kazandırma Ya- sası'nın benzerlerinin 1985,1988,1990, 1992, 1995, 1999 ve 2003 yıllannda olmak üzere 7 kez çıkanldığını anım- satrı. Er, daha önce çıkanlan 6 Pişman- lık Yasası'ndan yararlanmak için 4 bin 429 kişinin başvurduğunu, ancak 832 kişinin yararlandığını bildirdi. Er, yasanın emnıyetı tatmin edıp et- medıği yönündeki soru üzenne, "Geç- mişte çıkanlan yasalardan toplamın yüzde 18'i yararlanmış, son yasadan ise yüzde 60 oranmda yararlanma söz konusu" diye karşılık verdı. Resmı verilere göre, yasadan yarar- lanmak üzere cezaevinden başMiru ya- pan PKK KADEK üyesı 1264 kışıden 462 si tahliye edildi, Teslim olan 254 örgüt üyesinden 201 'inin serbest kal- dığı bildırildi. Şeriatçı Hizbullah örgütünün baş- vuran 661 üyesinden 389'u tahliye edildi. Teslim olan 34"? yasadışı Hiz- bullah üyesinden 302 "sı ise serbest bı- rakıldı. Yasadan yararlanmak için ya- sadışı DHKP C örgütünden cezaevin- de bulunan 138 kişi başvurdu. Bu ki- şılerden 37 sı tahliye edilırkengüven- lik güçlerine teslim olan 13 kişiden 12 'si serbest kaldı. Yasadışı TKP ML- TtKKO örgütünden, cezaevinden baş- vuran 64 kişiden 33 'ü, teslim olan 4 ki- şinin tamamı serbest kaldı. Yasadışı ÎBDA C örgütünden ise cezaevinden 31 kişi başvurdu. Bu kişilerden 5'i tah- liye edildi. Sürenin bitimiyle birlikte gözler ye- niden Irak'taki Âmerikan birliklerine çevrildi. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK). ABD'li yetkililerle yaptıklan her gö- rüşmede, PKKKongra-Gel'e karşı as- keri önlemlerin alınması için istekle- rini iletiyor. Irak'ın kuzeyindeki geliş- meler ve bu bölgede bulunan Türk bir- liklerinin ABD birlikleriyle eşgüdü- münü sağlamak amacıyla tümgeneral düzeyinde oluşturulan görüşme me- kanizması da sık sık bu doğrultuda iş- letiliyor. İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Eğitim-Sen hükümete yüklendi 'Amaçları eğitimi gericileştirmek' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, AKP iktidan ehy- le tüm kamusal alanlarda uygulama altına alınan özelleştirmeci polıtıkala- nn en çarpıcı sonuçlanrun eğitim alarunda görüldü- günü belirterek "Siyasal iktidann girişimlerinin özünü özel okullan des- teklemek, kadrokşmakve eğitimi daha da gericileş- tirmek oluşturmuştur" dedı. Eğitim-Sen'in evsahip- liğini yaptığı "4. Demok- ratik Eğitim Kurultayı Ha- nrbkToplannsr dün Baş- kent Öğretmeneu'nde başladı. Toplanh öncesin- de basın açıklaması ya- pan Dinçer, eğitim sıste- mini eşitsizlik ve adalet- sizlıklerin belirlediğını söyledi. Dınçer, yaklaşık 200 bin öğretmen, 135 bin derslik açığı bulunduğu- nu, bu açıklan kapatmak için 50 bin öğretmen ata- ması, 40 bin derslik yapıl- ması gerektiğını, ancak iktidann "kıhnı kıpırdat- madığınr aktardı. AKP'nıngörevegeldı- ğı günden bu yana özel okullan desteklemek için vanru yoğunu ortaya koy- duğunu dıle geriren Din- çer, şöylededi: "Tatim Terbiye Kuru- lu'ndan başlayıp en ücra köşedeki okulun müdürü- ne kadarAKP \anhsv ırk- çı-gerici kadrolaşma ya- şamyorsa, Başfoakan Erdo- ğan hak ara>an emekçile- re karşı'Kasımpaşalı' ta\- n gösteriyorsa, yoksulhık sınınnın 15 milyan aşüğı bir ülkede eğitim emekçi- leri ortalama 700 milyon aylık alıyorsa, sistemin mağdurlan yani, öğrenci- ler, öğretmenler, veHler ve eğitim çakşanlannın eğinm sürecine müdahil obna, sü- reci betirleme zamanı gei- miş demektir." Maliye müfettişleri hazırladıklan raporda Kamu Yönetimi Temel Yasası Tasansı'nın sakıncalannı sıraladı Yolsuzhdda mücadeleye darbeİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Maliye müfettişle- ri, Kamu Yönetimi Temel Yasa Tasansf nın öngördü- ğü müfettişlik kurumunun kaldınlmasına tepki göster- diler. Maliye müfettişleri, bu durumun yolsuzluklarla mü- cadeleye büyük bir dar- be indireceğini vurgula- yarak, denetim yapacak kişilerin siyasilerin gü- dümünde olacağına dik- kat çektiler. Maliye müfettişleri, Kamu Yönetimi Temel •""- Yasası ile ilgili görüşlerine yer veren bir rapor hazırla- dı. Raporda, tasanda öngö- rülen denetim sistemiyle teftiş kurullannın ortadan kaldınlıp, denetim işlevinin bağımsız oiarak çahşan mü- fettişler yerine amir-memur ilişkisi içinde bulunan yö- neticiler ve bunlara bağlı iç denetçiler tarafından yapıl- maya başlanacağını \ıırgu- ladılar Teftiş kurullannın ortadan kaldınlmasının beraberinde birçok sorunu da getırece- ğine değinilen raporda şu • Raporda, "Atanmalanndaki sürecin doğal bir sonucu oiarak iç denetçilerin siyasal iktidarlann etkisinden uzak, bağımsız ve yansız denetim yapmalan mümkün değildir" denildi. ruluşun müfettişierin işlerine müdahale etmesi, enıir ve ta- Bmatvermesi mümkün değil- dir. Müfettişlik kurumunun kakhnlması,yolsuziukla mü- cadeleye de büyiik bir darbe üıdirecektir. Atanmalannda- ki sürecin doğal bir sonucu _ ^ _ _ oiarak iç denet- çilerin siyasal ik- tidarlann eddsin- denuzak,bağım- 9z\%>unsızdene- tim yapmalan mümkün değil- dir." görüşlere yer verildi : u Üçlü kararname ile ata- nan müfettişleryerine getirü- mesi düşünülen iç denetçiler, üst yöneticflertarafindan ata- nacak ve doğal oiarak onlar tarafindan görevden alınabi- leceklerdir. Mevcut durum- da herhangi bir kişi veya ku- Raporda, Türkiye'de yüz- de 40-70 arasmda değişen oranlarda kayıt dışı ekonomi- nin varlığı anımsatılarak, böyle bir ortamda perfor- mans denetimi uygulaması- na geçmenin de "yalan için- de yanhş aramak" olacağı kaydedildi. TAYAD'hlarAB'yi protesto etti Taksim'deki Avnıpa BirHği (AB) Bügi Merkea'nin önünde F tipi cezaevlerindeki tecrit uygulamalaruu protesto etmek amacıyla gösteri yapmak isteyen 40^1 aşkm tutuklu yaknu gözaltına ahndı. Istiklai Caddesi üzerinde "F tipi cezaevierini destekleyen Avnıpa, ölnmlerden sorumludur" yazüı biküri dağıtan Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD) üyeleri teker teker yerlerde sürüklenerek gözalöna alındı. Ayıu dakikalarda İnönü Caddesi üzerindeki AB Bilgi Merkezi önünde toplanan yaklaşık 20 gösterici de dövükrek gözalöna ahndı. (Fotoğraf: VEDAT ARTK) IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Sovyetlerin yıkılmasıyla, dünya ABD egemenliğinde tek kutuplu bir dün- ya haline dönüştü. Sovyetlerin yıkıl- ması, çok geniş çevrelerde bir rahat- lama ve dünyanın özgürlüğe daha yakınlaşması oiarak yorumlandı. On- lara göre Sovyetler'in yıkılmasıyla dünya daha güvenli ve daha zengin olacaktı. Moskova metrosunda dün patla- yan bombalar, Yeni Dünya Düzeni'nin son halini resmediyor. Birkaç gün ön- ce de buna benzer bombalar Kuzey Irak'ta iki Kürt partisinin genel mer- kezinde patlamıştı. Israil'de ise sürek- li bu bombalar pathyor. 11 Eylül'de New York'taki saldırılar aslında işle- rin nerelere geldiğini gösteriyordu. 11 Eylül sonrası ABD Başkanı Bush veçevresindeki şahinleryeni birstra- teji belirlediler: Teröre karşı mücade- le. Bu amaçla önce israil'de Sha- ron'a kayıtsız şartsız destek verildi. Sonra Afganistan işgal edildi. En önemli hedef ise Saddam'ın yıkıl- Bombalar Arasmda Yeni Dünya Düzeni masıydı. Bütün bunların sonunda ne oldu? Dünya eskisinden daha gü- venli hale mi geldi? Tersi bir gelişmeyle yüz yüze oldu- ğumuz bir gerçek. İşgal altındaki Fi- listin topraklarındaçekilen acılarsü- rekli terör üretiyor. Israil saldırgan bir siyaset izleyerek bizzat devlet eliyle terör uyguluyor. Irak, tam anlamıyla terör üretim merkezi haline geldi. Irak'ın işgal edilmesini savunanlar, bu işgale karşı çıkanlan, "Saddam yanlısı olmak"\a suçluyorlardı. So- nunda Saddam yıkıldı, ona bağlı re- jim de yok edildi. Irak, şimdi daha güvenli ve istikrar- lı bir ülke mi oldu? Denebilir ki, bir sü- re sonra o hale gelecek? Görünen o kı, Irak'ta kazanın kapağı Saddam'ın devrılmesiyle açıldı. Şiiler, Sünniler ve Kürtler üç önemli ve ayn unsur oiarak siyaset sahnesinde yerlerini aldılar. Irak, şimdi etnik ve mezhebe dayalı bir bölünme ile yüz yüze. Ye- niden birleşik bir Irak yaratmak o ka- dar kolay olmayacak. Belki de iç sa- vaşlar gündeme gelecek. Tabii bütün bu kargaşanın en bü- yük faturasını Türkiye gibi komşu ül- kelerödemeyedevam edecek. El-Ka- ide uzantılı Istanbul'daki patlamala- rın önemli üslerinden birisinin Irak ol- duğu görülüyor. istanbul bombacıla- rından birisinin Irak'taki intihar eyle- mine katıldığı iddiası, Irak'taki kar- gaşanın bizi ne kadar yakından etki- lediği gerçeğinin son örneği. Daha ba- şımıza ne gibi felaketler gelecek onu da bilemiyoruz. • •• ABD yönetimine egemen olan şa- hinlerin, global düşman oiarak "îerör'ü belirlemesi yeni sonuçlar doğurdu. "Terör"ün üretim kaynakları oiarak Müslüman ülkeler öne çıktılar. "Me- deniyetlerÇatışması" anlayışının bir uzantısı oiarak bir yanda ABD ön- derliğindeki "uygarBatı", öte yanda Müslüman dünyası içinde oluşan "^e- röristler" ayrımı getirilip dayatıldı. Böyle bir tez tamamen hayali bir denklem üzerine kurulamazdı. Böy- le bir çatışmayı kürekleyecek bir or- tam zaten uzun zamandır Müslüman ülkelerde hazır hale gelmişti. Pakis- tan, Afganistan, Israil (Filistin) çare- siz insanların "terör"e doğru itildiğı alanlar haline geldi. Üstelik bu ülke- lerin yönetimleri uzun süre Batı'nın ko- ruması ve kollaması altındaydılar(Ha- len de öyle değil mi?). Bu da işin il- ginç ve dikkat çekici olan boyutuy- du. Yeni Dünya Düzeni, dünyanın bir gerçeği. Dünya, Sovyetler'in yıkılma- sıyia yeni bir döneme girdi. Ancak sanıldığı gibi bu yeni düzen, insanlı- ğın çoğunluğu için daha mutlu bir sonuç yaratmadı. Sovyetler'i yeni- den geri getirmek mümkün değil. Bu kadar gelişmiş teknolojik ilerlemeyi durdurmak da mümkün değil. Ge- rekli de değil. Teknoloji, insanlığın ge- lişmesinin bir ürünü. Bu yeni dünya üzerinde haksızlığı nasıl önleyece- ğiz, eşitsizliği nasıl durduracağız, iş- te şimdi ezilenlerin dünyası bunun peşinde. • • • Dünyanın ezilenleriyle, haksızlığa uğrayanlanyla yeni bir dünya yarat- mak mümkündür. Bu arayış, belki geçmişten farklı dinamikler ortaya çı- kanyor. Geçmişin bakışıyla 1970'le- rin ölçülerine takılıp kalarak bugünü anlamak ve yeni şeyler yaratmak mümkün değil. Yeni Dünya Düzeni kendi içinden kendi karşıtını da ya- ratarak çözülecek ve belki yeni baş- ka dünyalar kurmak mümkün ola- caktır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle