Katalog

SAYFA CUMHURİYET + 9 ARALIK 2004 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Felluce'de Ölüm... Felluce'de, Kadir Gecesi ölüm, din derslerini zorunlu yapan kafalan uyarmış mıdır acaba? Anayasanın 24. maddesinde çocuklanmızın geleceğini ipotek altına alan o karanlık maddeyi hâlâ orada bırakacak mıyız? Şeriatçı dayatmalar hâlâ sürecek mi? Kadir Gecesi, Felluce'de ölüm kusan Hıristiyan, bilinci bilemeye yetmeyecek mi? lerindeki ölüm gülücüğü, Amerikan insanının ne değin acımasız ve insanlık düşmanı olduğunu gösteriyor. Sagbkh beyin Beden, kas gücü yüksek insanı gelişurmek için eğitilmemeli, insancıl duyarlığın, canlıyı koruma bilincinin inceltilip güçlendirilmesi amacıyla eğitilmelidir. Bedenimizle düşünmeyi öğrenmemiz önemlidir. Benliğin güzel, bencilliğin çirkin olduğunu bedene öğretemeyen beyin saynlıdır. Sağhklı beyın, tüm insanlarla "duygudaş" olmaya çaba gösterir. Kuşkusuz, tüm insanlann özdeş duygulan ve düşünceleri taşıması beklenemez, ama bedeni beyin taranndan yönetilen insan, başka insanlarla "duygudaşhk" kurmanın yollannı arar ve bulur. Bir bölüşümdür bu. Amerikalı. duygudaşlık ha77inı bilemıyor. "Bakın, silahım yok, yaralryıııı'' diyen altmış dört yaşında bir Arap'ı öldürebiliyor ve öldürdükten sonra da: "Direnişçidir, silahsız <rfmas önemü değü" dıyebıliyor. O, dünya egemenhğini sağlayacak kas gücü yüksek, beyin gücü saynlı insan olarak yetiştiriliyor. Amerikah senatörlerle "insan haklannT savunanlar, hâlâ, Atatürkçülüğü, özgürlükçü yönetimin engelı sayıyorlar mı? Gerçekten merak ediyorum. Kuvai Milliye'nin tek bir eri, ellerini kaldıran bir savaşçıyı bile öldürmemıştir. Felluce'de, Kadir Gecesi ölüm, din derslerini zorunlu yapan kafalan uyarmış mıdır acaba? Anayasanın 24. maddesinde çocuklanmızın geleceğini ipotek alnna alan o karanlık maddeyi hâlâ orada bırakacak mıyız? Şeriatçı dayatmalar hâlâ sürecek mi? Kadir Gecesi, Felluce'de ölüm kusan Hıristiyan, bilinci bilemeye yetmeyecek mi? KARTAL3.AİLE MAHKEMESİ HÂKÎMLİĞl'NDEN EsasNo: 1996/45KararNo: 1996/416 Davacı Emine Gündoğdu tarafından davalı Erol Gündoğdu aleyhine açılan boşanma davasının yapılan duruşmasında; Gerekçesı dosyada mevcut kararda belırtıldıgı üzere: 1. Erzıncan ıli Merkez ilçesı, Yeşilçat köyü 175 02 cılt, 8 sayfa. 49 kütük sıra numarasında kayıth davacı ile davalının MJC.'nun 134, 138, 150. maddelen uyannca birbınnden boşanmalanna. 2. tlam harcı peşınen alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına. 3. Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 02.07.1996 tarihinde karar verilmiş olup, adresı meçhul kalıp zabıtaca da adıes tespıtı yapılmış ancak adresi tespıt edilememıştir. llanen tebligat yapılan davalı Hüseyın Arslanbuga'ya karar tebligı yenne geçerlı olmak üzere ilan tarihınden ıtibaren 8 gün sonra karann tebliğ edılmış sayılacağı 15 gün içinde itiraz etmezse hükmün kesinleşecegı ilanen şerholunur. 25.11.2004. Basın: 55892 PENCERE Kıbrıs'ta Bir Adaıtı "Giritlilernasılkurtuldularbiliyormusunuz? Bir gece hep birtikte ayaklandılar ve Türkleri katlettiler. Bizim elimize de Kıbrıs Turklerini katletmek fırsatı geçti, ama liderlerimiz her şeyi berbat ettiler. "(To Periodiko dergisi, Temmuz 1993) 17 Aralık'a 8 gün kaldı. Bilmem siz bu günü heyecanla bekleyenlerden misiniz? Yoksa, herhangi bir gün mü diyorsunuz? Brüksel'detoplanacaklar, konuşacaklar, tartışacaklar, sonunda ne çıkacak? Kırk yıldır beklediğimiz amaca kavuşacak mıyız? Avaıpa Birliği'nin bir üyesi olmak on yıl, yirmi yıl sonraya mı kalacak? Yoksa tüm umutlar suya mı düşecek? Şimdiden başladılar, Rum Kıbns'ı tanı: Rum papazın uluslararası etkinligini benimse; Kürdistan'ı tanı! Ermeni kıyımını kabul et, Ege'de Yunan isteklerini sineye çek; Azınlıklara özgürlük ver!.. 17 Aralık bir dönüm yeri mi olacak, kırk yıllık beklentilerimizin iflası mı? Şu günlerde ilginç bir kitap yayımlandı. Yanm yüzyıldır çözülmeyen düğümü en gerçekçi biçimde gözier önüne seren bir kitap; Kıbns'ın elli yıllık savaşçısı Rauf Denktaş bizlere, daha çok genç kuşaklara sesleniyor. Girit meselesi 69 yılda tamamlandı. Kıbns meselesinin 49. ytlındayız. Aynı hedefe doğrv hiç şaşmadan hiç taviz vermeden yürüyorlar? Biliniz ki kilise değişmemiştir. Makarios 'tan bu yana müzakere ettiğim her lider, Kipriyanu, Vasiliyu, Klerides, Papadopulos, Makarios'tan zerre kadar aynlmamışlardır." Hükümetlergeldi geçti. Başbakanlar. Anlaşmalar... Hepsi boşa gitti. Kim kimi aldattı. Dostluk barış havalan kimden yana esti! Bunca çaba, iyi niyet, kötü niyet... Kıbns'ta gerçek bir barışın, gerçek bir dostluğun kurulmasını sağlayamadı. Nedeni de açık. Inatçı, tek yanlı tutum!.. Yunanistan'ın tarih boyunca hep kazanmak, hep topraklannı büyütmek, gelecekte bir gün Ege'yi, Anadolu'yu, belki de Istanbul'u ele geçirmek hayalleri sürüp gitti! Yakın tarihten ders almayı bilemediler? Hep bir şeyler kazanmak, birkaç adım daha ileriemekti amaçlan... Bugün de Avrupa Birliği maskesi altında aynı yolda yürüyorlar. Ama karşılartnda bir adam var, seksen yaşında dimdik savaşımını sürdürüyor. Zaman zaman umut kınklığına düşsek de, zaman zaman "Kıbns'ta ne oluyor, onsuz yaşayamaz mıyız" diyenlerimiz çıksa da, nerdeyse yanm yüzyıldır bu adam tek başına hem Kıbns Turklerini hem de bizleri, bizTürkiye Turklerini, yüreklendiriyor, göreve çağırıyor... "Kıbns Girit Olmasın "nda (Remzi Kitabevi Yayını) konuyu ta baştan alarak günümüze getiriyor... Tüm ayrıntısıyla!.. Bildiğimiz şeyler, hep okuduğumuz, hep yaşadığımız, ama zaman zaman unuttuğumuz, unutmak istediğimiz, banşçı sözlerle, iyi niyetle aldatmacalarla... "Bunlan bil ve 'Bu banş, dünya ile bütünleşme, AB' diyerek sen, sakın ola kendini kandırma. Atalannın kemiklerini sızlatma. Senden sonra gelecek nesilleri Girit misali, Kıbns'ta yok olmaya mahkum etme! Rumun bir siyaseti vardır. Yüz yıldan fazladır bu siyasetten vazgeçmemiştir. Aynı yolda yürümektedir." Seksen yaşında Kıbnsh bir banş savaşçısı bizlere işte böyle sesleniyor!.. Bir uyan, bir anımsatma, bir tarih dersi... İZMİR CUMHURİYET OKURLAR1 AYDINLlGl PAYLAŞMAK VE BÜYÜTMEK tÇÎN BlR ARAYA GELlYORUZ. SEN GELMEZSES BtR EKSİĞtZ. Yer : Konak Kültür Merkezı Alsancak Tarih : 10 Aralık 2004 Saat: 18.30 Tarihsel Belgenin Güncel Değeri... Hepimiz başta Enver Paşa olmak üzere Ittihatçı tayfasının Osmanlı'yı durduk yerde Birinci Dünya Savaşı macerasına sürüklediğini bilir ve söyleriz değil mi?.. öyleyse Mustafa Kemal Paşa'nın 24 Nisan 1920'de Meclis'te yaptığı konuşmaya bir göz atalım... • Atatürk Meclis kürsüsünden diyor ki: "Birinci Dünya Savaşı'na katılmamak elbette son derecede istenir bir tutumdu. Fakat bu savaşa katılmamayı sağlayacak maddi olanaklanmızyoktu. Çünkü Birinci Dünya Savaşı'na katılmamak silahlı bir tarafsızlığı, yani Boğazlar'ın (İstanbul ve Çanakkale) kapalı tutulmasını gerektiriyordu. Halbuki vatanımızın coğrafyası, Istanbul'un stratejik konumu, Rusların ItilafDevletleri (Ingiltere ve yandaşlan) yanında yeralması, bizim bu savaşta tarafsız kalmamıza asla uygun değildi. Bunlardan başka silahlı bir tarafsızlığı sürdürmek için paramız, silahımız, silah sanayimiz, özetle gerekli olan savaş araç ve gereçlerimiz yoktu. özellikle Ingilizlerin savaş gemisi yaptırmak için ödediğimiz paralan geri vermemesi bir yana, Ingiltere ısmarladığımız gemilerimizi bize vermedi; milletin dişinden tırnağından arttırarak biriktirdiği yedi milyon lirayı gasp etti. ItilafDevletleri, savaş ilanıyla biıiikte, bizim savaşa girmemizden dört ay önce Osmanlı Devleti zaranna bir Ermenistan Cumhuriyeti kurulmasına karar vermiş olduklannı açıkladılar. Savaştan sonra Bolşevikler, Çariık Rusyası 'nın savaş öncesi yaptığı gizli anlaşmalan yayımladılar. Bu anlaşmalara göre İstanbul Çariık Rusyası'na verilmişti. Tüm bu açık kanıt ve tanıtlar bizim Birinci Dünya Savaşı'na Itilaf Devletlerikarşıtı olarakgirmemizin kaçınılmaz olduğunu göstermektedir. Savaşa girmemizi bir hıyanet olarak düşünmek ve büyük bir milleti dört beş kişinin oyuncağı olarak nitelemek yanlıştır." • Mustafa Kemal Paşa, Meclis kürsüsünden bir tarih dersi vermiş, Ittihatçıları suçlamak kolaycılığına kaçmamış, bir de ortaya ilginç bir soru atmış: Bir ülke ulusal gücünü yaratmadan banş içinde yaşayabilir mi?.. ABD'nin kuyruğunda Irak savaşına katılmaktan kıl payı kurtulduk; ama, Ortadoğu'da savaşın alevleri ortalığı sarıyor; diyorlar ki: " Bu 'Üçüncü Dünya Savaşı'd/r " Kendimizi koruyabilecek miyiz?.. Rusya Federasyonu lideri Vladimir Putin'inTürkiye ziyareti bu bakımdan dünya ölçeginde bir önem taşıyor. ABD'nin laik Cumhuriyetimiz için neler düşündüğünü bilemiyoruz; AB'nin Türkiye'ye dönük siyaseti de soru işaretlerini taşıyor; kendimizi güvencede sayabiliyor muyuz? Ne yazık ki "ulusal gücümüzü" yeterince yaratamadık; gözümüz ille de dışarda; AB'ye dönük umutlara bel bağlamış, başka hiçbir şey düşünemiyoruz... Kendine güveni olmayan birülkenin güvencesi olabilir mi? Vecihi TtMUROĞLU adir Gecesi, İslam dünyasının tüm ülkelerinde, eller göğe açılmış, yürekler arındınlmış, tüm Müslümanlar, yüce Rablerinin Irak'a ve tüm dünyaya banş sağlaması için dua ediyorlar. Bütün melekler ve Cebrail, Müslümanlann her ışini görmeye, yere inmişlerdir. Tann, işkilsiz, bu gece indirmiş Kuran'ı Müslümanlar için. "Inna anzeinahu fi levieti'l kadir." buyuruyor Allah. Bin aydan hayırlı bu gecede, Kııran inmiştir. Bundan hayırh ne olabilir? "Sdamühi hatta ma'tia'I fecr." (Esenliktir bu gece, şafak sökene dek.) diye buyuruyor kullanna Rab. (Kadir suresi, ayet 1,5.) Tann'nın Elçısı, bu gecenin tapınmayla geçirilmesini salık vermiştir. Bu gece, yeryüzüne inen melekler ve Cebrail, işleri düzeltecektir, insanlara yarar sağlayacaktır. Felluce'de, Kadır Gecesi, altmış dört yaşında bir Müslüman Iraklı, camiye sığınmış. Yaralı ve umarsız. Amerikan Ordusu'nun bir eri, silahsız ve yaralı Müslüman Iraklıyı dünyanın gözleri önünde öldürüyor. Allah'ın Cebrail'i ve melekleri, insanların ışlerinı çözümlesinler diye yeryüzündeler. ABD'li er, Cebrail'in yerine işinı görüyor. Ve tüm Müslümanlar, ellen göğe açılmış dua ediyorlar. Gücün Tann'da olmadığını. bilimde olduğunu anlayamıyorlar. Bay Recep Tayyip Erdoğan. hâlâ. "Cumhumeti nasıl İslamlaşü K diye çalımlar aöyor. Bir gözü Bush'ta, öbür gözü Avrupa Birliği'nde. ismetPaşa'nın *Bü>ükde\1etierleişbirnği\*panlar, vahşi hay\ anlarla aynı kafese ginneyi göze ahr." sözünü, günümüzün ünlü Amerikalı varoluşçuruhbılimcisı RoDoMay, bilimsel olarak kanıtüyor. Rollo May, "Amerikan ulusu" diyor, "uygar diye binnen uluslann içinde en yabanıl (vahşi) otanıdır. Öktürme oranımız. Avnıpa uluslanna bakarak. üç Ua on kat (e\aletlerin oranlannı düşünüyor) daha çoktur. Bu yahanılhğın köklü nedeni, kabtçısı olduğumuz serüvenci önculerin yabanılhğıdır.'' (Rollo May, The Courage and Create, p. 42. 1973 New York). Serüvenci ruh, yeni bir coşku arar. Yeni topraklan, yeni denizleri, yeni iklimleri, yeni insanlan tanıma istemi, serüvenci ruhun hazzıdır. Yeni ülkelerde karşılaşacaklan olaylar, dayanıkh bir bedeni ve beyne yüklenmiş bir yürekhliği gereknrir. Günümüzün her Amerikan yurttaşı, emperyalist ruhun taşıyıcısıdır. Irak'ta bir Amerikan eri öldüğünde kıyameti koparan Amerikan kamuoyu, camide öldürülen günahsız Arap'ın. sokaklarda çürüyen Arap çocuklannın, kadınlann acısını duymuyor. Amerikan asken, yabanıl bir ruhla eğitümiştir. Gariplenn hapishanelerinde. camilerde, Felluce sokaklannda, Frrat ve Dicle kıyılannda acımasızca öldürülen Iraklı çocuklarla kadınlann yüz 7. ULUSLARARASI SJNEMATARİH BULUŞMASI FİLM FESTİVALİ ÖTEKİ TARİH 1017 ARALIK 2004 tursok TOMÜYE SINEMA VE Aumovısua KULrURVAKFI U IşıkSaçan Apollon için Yarışıyor 10 Film Uzun metraj yarışma filmleri: GÜNDEM *CUMOKılkeler\eamaçlar * Geçen a> ne vaptık? * Ne yapmaln ız? * Irak'ta olanİara karşı başlatılan uluslararası kampanyaya destek Izmir CUMOK. temsilcıleri Şadi AŞIROĞLU 0 532 692 76 08 Arsin DEMİR 0 533 411 67 16 J«ck & Lt«s John Greyson un "Proteus" fıtmınden Babam Rua Alguem 5555 Böyle Binlerce Rüya Herkese Karşı Jamesin KudüsYolculuğu Nehir Kıyısı OR(Hazinem) Proteus Vadedilmiş Topraklar Varşova Yasmin Kultür Merkezlerindeki gösterimler ücretsizdir. Majestik 1 ve 2 salonlarındaki gösterimlerde; Öğrenci: 3 milyon TL, Tam: 4 milyon TL.dir MAJESTİK 1/2 BEYOĞLU FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZI ALMAN KÜLTÜR MERKEZİ İTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ TÜRSAK 102121 244 52 51 102121 251 67 70 102121 251 84 81 www.tursak.org.tr FESTtVAL KURUMA1. SKMSOftU METRO Group SAHİBUMDBM SATIUK Bolu'nun vahşi çam ormanlan içinde 11.000 metrekare tapulu alan üzerine kunüu dağ evi ve modern tavuk üretim çiftliği Tel: 0 533 458 78 35 www.satilikciftlik.com "SAN FRANCISCO MANİFESTOSITNUN 20. YILI KÜÇÜKÇEKMECE 1. AİLE MAHKEMESt'NDEN SEDAT KESKİN'E İLANEN TEBLİGAT Esas No: 2003 1193Karar No: 2004/2447 Mahkememizın 07.10.2004 tarihlı taran ile Konya Ereğli Türbe Mh. C: 29 H: 62'de nüfusa kayıth Mehmet ve Nejla oğlu 14.04.1976 doğumlu Sedat Keskın ile ayru yer nüfiısuna kayıth Ömer ve Seher bzı 1980 dogumlu Hanım Keskin'in; aile birhğınin temehnden sarsılması nedeni ile boşanmalanna ve taraflann müşterek çocuklan 23.05.2000 dogumlu Cansu Keskın'ın velayetinin anneye verihnesine karar verilmiştir. Daha önce dunışma gunünü bıldirir açıklamalı dava dilekçesi de davalıya ilanen teblıg edıhniş oldugundan bu ilanın yayınlanmasından ıtibaren 15 gün sonra gerekçeli karar davalı Sedat Keskin'e teblig edıhniş sayılacağı ve bunu takip eden 15 gün içensınde karan temyiz edebılecegı aksı halde boşanma karannın kesınleşecegi davalı Sedat Keskin'e ilanen teblig olunur. 24.11.2004. Basın: 55854 176milyar TL. DÜNYACA ÜNLÜ SANAT TARİHÇİLERİ İSTANBUL'DA Bedri Baykam'ın San Francisco Modern Sanat Müzesi'nde Batılı ülkeleri Modern Sanat Tarihi'ni bir "oldu bittiye getirip üretmekle" suçlayarak dağıttığı protesto manifestosunun üzerinden 20 yıl geçti... Bu süreçte neler yaşandı? Batı'nın ön yargıları ne kadar kırıldı? Küratörlerin egemenliğine geçirilmek istenen sanat dünyasında genç sanatçılar ne kadar kalıcı bir yer edinebiliyorlar? Katkılanyla İSTANBUL SANAT MÜZESİ VAKFI Edvvard Lucie Smith, Carmelo Strano, Babak Tavassoli, Iliko Zautashvili, Gordana AndelicGalic, Kim Levin, Byoung Park, Patrick Wright, Denys Zacharopoulos, Elisabeth Couturier, Tomur Atagök, Bedri Baykam, Şahin Yenişehirlioğlu, Hüsamettin Koçan, Ali Akay, Balkan Naci İslimyeli, Levent Çalıkoğlu ve Denizhan Özer iki gün boyunca 5 oturumda tartışıyor. BİRLESİk REHBERLKK Tl R1ZVI KURBAN BAYRAM ve YILBAŞI KÜLTÜR GEZİLERİPROGRAMI; 30 Arahk2 Ocak: Kapadokv^'nın gülen yüziL 1423 Ocak: tran (Tahran, Tebriz, Isfahan, Şiraz) 1523 Ocak: Yemen (San'a, ThuUa, Marip, Shibanu..) 1623 Ocak: Endülüs (Madrid, Sevffla, Granada) 1923 Ocak: Tarsus'tan Halep'e. 1922 Ocak: Anadolu Tannça Şehirierine bir gezL 1922 Ocak: Thjya, Assos, Bergama, AllionoL. 2125 Ocak: Ermenistan (Erivan, Ecmiadzin, Sevan.) Tel: (0212) 252 65 787980 www.kutturgezUeri.com / [email protected] önce desen vardı... . güzel sanatlar f akültelerinin ilgili bölümlerine hazırlanmok, . kendinizi desen konusunda geliştirmek, • yaşamınıza boyut katmak, istiyorsanız... hafta içi ve hafta sonu grupları ile gün içerisinde veya akşam saatlerinde gerçekleştirilen İSTANBUL BİLGİIMVERSİTESİ 10 ARALIK 2004 MAHKEME SALONU 11 ARALIK 2004 BS1 ANFİSİ 10:00 18:00 11: 00 16:30 İstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampüsü desen çalışmalarımıza sizleri bekliyoruz. Duyuru Ali Tartıan 02.12.2004 tarihi itibari ile İstanbul Ticaret Evi Buıtıanettin Ars HalefiAli Tarhan Kollektif Şirketi ve Arta Yangın Söndürme Malzemeleri Sanayi veTicaret ümited Şirketi'ndeki ortaklıklarından aynlmıştır. Bu şirketlerle kuruluşlanndan bugüne (02.12.2004) ve bugünden sonrasına ilişkin hiçbir maddi ve hukuki ilgisi kalmamıştır. Bankalara, vergi dairelerine, kamu kurum ve kuruluşlan ile üçüncü şahıslara duyurulur. ayrınttlı bilgiyi vakf ımızdan edinebılirsiniz. (Katılım Ücretsizdir.) munuîuSîilf'11" rARAŞTIRMACI Pans Caddesı No: 14 Kavaklıdere Ankara Tel: (0312) 417 77 20 pbx Faks:(0312)417 57 46 epostaumag@umag org.tr www.umag.org.tr