13 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK 2004 SALI 14 LJ J\ kuttur@cumhuriyet.com.tr Bülent Ortaçgil, ortalarda görünmese de yeni şarkılar yapmayı, söylemeyi sürdürüyor Tteğişnıezsem ben olamam ki' • "Popüler müzik büyük savları, büyük iddialan olmayan, müziğin dilini pek az ve çoğunluğun beğeneceği şekilde kullanan, ticaretin yasalanyla yoğrulmuş bir işkoludur. Müzik sanatını temsil ettiğine inanmıyorum. Olsa olsa küçük bazı noktalan uyuşmaktadır. Hoş; klasik müzik de önü açık, ciddi, anlaşılır durumda değil ve küçük bir eliti ilgilendiriyor." nın yaşayıp yaşamayacağı buna bağlıdır. Türkrye'de farkh müzikal dönemlere tanıklık etmiş biri olarak, bugünü nasü değerlendiriyorsunuz? ORTAÇGİLGenel birşey söylersek; bazılan kendini başkalanyla ölçerek tanımlar. Yani şu ne kadar kötü, şunlar ne kadar berbat çahyorlar, bu da böyle mi söylenir.. gibi. Bazılan da kendi işlerini yaparken, kendi ölçekleri kendileridir. Bu tarz insanlara büyük ve doğru değerlendirmeler yaptıramazsınız. 'Müziğin ne olduğunu ve insanın ne denli müzikal olduğunu ortaya çıkarmak için, bir toplumda müziği Idmin dinlediğini, kimin ç ^ dığuu, söyledigini ve bunun nedenini sormanuz gerekir' diyor John Blacking. Sizin yonımunuz nedir? ORTAÇGİL" Önce şurada anlaşalım. Popüler müzik büyük savlan, büyük iddialan olmayan, müziğin dilini pek az ve çoğunluğun beğeneceği şekilde kullanan, ticaretin yasalanyla yoğrulmuş bir iş koludur. Müzik sanatını temsil ettiğine inanmıyorum. Olsa olsa küçük bazı noktalan uyuşmaktadır. Onun için büyük adamlann söylediği şeyleri popüler müziğe uyarlamayalım. Hoş; klasık müzik de önü açık, ciddi, anlaşılır durumda değil ve küçük bir eliti ilgilendiriyor. Otuz yıl önce 'Ama ben değişmezsem ben olamam ki'yi, 80'lerde 'Mutlaka değişmem gerek'i söylediniz. Kendi değişiminizl, yaşadığunız toplum değişiminin içinde nerede görüyorsunuz? ORTAÇGİL Evet, zaman geçıyor. Bireyler, toplumlardan daha çabuk değişiyor. Bu 'değişim' sözcüğü de biraz sinir bir şey! Her değişim olumlu bir hali tanımlamaz. Aslolan dönüşüm, gelişim olmalı değil mi? Yani otuz yıl önce izlenen TV programlan ile bugünü karşılaştınn, evet bir değişim var! Otuz yıl az zaman değiL. ORTAÇGİL Evet, 74ten bu yana tam 30 yıl geçti. Bu sürede değişmeyen tek şey şarkı üslubum, şarkıya bakışım. Geriye kalan her şey değişti. ru gidiyorum. Son çahşmaıuz Ada Müzik'ten çıkan 'Gece Yalanlan' her zamanld gibi Erkan Oğur, Gürol Ağırbaş, Bald Duyarlar, Cem Aksel'le birfikte yapAlUŞ. 1998\kkİ pıhpnaıııy 'Lİght' ile karşdaşünrsak daha içe dönük bir çahşma olmuş ORTAÇGİL Kim bilir? Bana öyle gelmiyor. Daha doğrusu ben her zaman içe doğru biriyim. (İçe kapanık demeyelim.) Hep böyleydi, herhalde hep böyle olacak. Bu son albümle 10. çahşma oluyor. Peki, Ortaçgil severleriönümüzdeki ydlarda neler beklivor? Ve hep gece adamı obnayı sürdürecek msiniz? ORTAÇGtL Yine şarkı yazacagım. Benim işim bu. Birikince albüm yayımlayacağım. Tabii ki, dinleyenler olduğu sürece. Ben gerçekten gece adamı mıyım? Nereden çıkanyorsunuz? YAZIODASI SEÜMİLERİ Nisa Serezli'yi Haörlamak (3) Tatlı Kaçık'ın hangisiydi, annemle biriikte seyretmiştik. Annemin hıçkıra hıçkıra ağladığını hatırlıyorum. Sonra hastalık geldi, annem de bir tatlı kaçık olup çıktı. Hastalığı ilerledikçe her şey keder vericiydi. Yüzüne bakardım, bir çocuğu andınrdı. Nedense hep Tatlı Kaçık'ta ağlayan annem gözümün önüne gelirdi. Nisa Hanım alçakgönüllüydü: Seyirciyi sadece güldürdüğünü, bu yüzden sevildiğini sanıyordu. Bir röportajında okumuştum: "Seyirci gülmedi mi, anlanm ki yürümeyen bir şey var." İlk üç sıradaki seyirciyi göz hapsinde tutarmış. Salonun genel havasını öyle yakalarmış. Her oyunda sil baştan bir dünya yaratırmış. "llle gülmelerini mi istiyorsunuz" diye sormuştum. "Evet, ille gülmelerini. Çünkü toplumca o kadar az gülüyoruz ki. O kadar çok sıkıntı, üzüntü var ki. llle gülmelerini istiyorvm. Gülerierse biraz mutlu olacaklar gibi geliyor bana..." O zaman annemi, annemin ağlayışını hatıriatmıştım. "...Sizin sahneden yansıttığınız, ama hayatta karşımıza çıkmayan şefkate ağlıyordu." Sevgili Nisa Hanım adeta utanmıştı. Şimdi düşünüyorum da, bu soy oyunculara ne kadar çok ihtiyacımız var. Sevgi aşılıyordu hepsi de. Yaşamın çekilmezliklerine yeniden umutlar serperlerdi. "Sevgi Tapınağı" adlı yazımda şöyle yazmışım: "Artık hiçbir sevginiz, sevinciniz, özleminiz, insanca duygunuz kalmamışsa, kara mizahın uçunımuna yuvahanmak üzereyseniz ve bütün bunlardan yakınıyor, yenilenmek, tazelenmek istiyorsanız mutlaka Nisa Serezli'ye koşun." 1980'ler... Hipokrat'ın bırsözünü anmışım: "Ve bazı hastaltklar vardır ki, yalnızca hekimin şefkati iyileştirebilir." Kendisi Vıctor'un ölümü için ağlayan sahnedeki kadın da öylesi mucizeler yaratırdı. Nisa Serezli uzunca bir süre TRT'deki Hanımlar Sizin Için'de rol aldı. Televizyon ona elbette başka bir seyirci, izleyici kazandırmıştır. Tiyatroya adım atmamış, atamamış kişiler tanıyordu onu artık. Hanımlar Sizin Için'in bir köşesınde ben de Aydın Boysan'la söyleşiyordum. Daha doğrusu Aydın Bey'in tatlı söyleşisini dinlerdim. Çekimler sırasında Nisa Hanım'la karşılaştırdık. Seyrek karşılaşmalardı. Biraz yorgun görürdüm. Sonra Hanımlar Sizin İçin ekibinden aynlıpTokat'a gitti. Askerliğim sırasında, Nezihe Araz, bütün ekip hep biriikte beni ziyarete gelmeyi çok istedi. Bazı bölümler Tokat'ta çekilecekti. Fakat bu gerçekleşmedi. Tokat'tan dönüşüm sonbahardı. Nisa Hanım'a Şişli'de rastladım. Ayaküstü konuştuk. Tiyatrolann gitgide daha kötü koşullara sürüklendiğini söyledi. Yorgunluğuna endişe eşlik ediyordu. Sonra kalp krizi. Aylar sonra yine sokakta, yine Şişli'de karşılaştık. Bir akrabasıyla biriikte yürüyordu. O, hayat dolu insandan geriye ürkek ve bitkin bir kadın... Istemediğiniz halde 'yalan konuşursunuz'. Ben de öyle yaptım: Çok iyi gördüğümü, sahnede onu görmeyı çok özlediğimizi falan söyledim. özlemim elbette yalan değildi. Ama onu sahnede göremeyeceğimizi hissediyordum. Son görüşümmüş. Tılsımı bugüne kadar sürdü. Büyük banş istekleriyle kavrulduğum zaman; sahnedeki usta, 'r'leri hafrf yuta yuta konuşmaya koyulur, gözlerinden iyilik fışkınr, bunlara daima alkış sesleri kanşır. BETÜLMEMtŞ Onu ilk 'Anlamsız' adh kırk beşliğiyle tanıdık. 1974'te 'Benimle Ojııar mısın?' dedi ve son olarak 20*03'te 'Gece Yalanlan'... Bülent Ortaçgil; insanın yeryüzündeki hallerini anlattığı, inadına umutlu, metropol yalnızhğmda, gülümseyen şarkılanyla müzikseverleri günümüzün karmaşasından sıyıran, ama ortalarda pek görünmeyen bir müzik adamı. Dinlerken kayıtsız kalınamayan, kendımizden ve yaşadığımız yeryüzünden bir parça bulduğumuz çahşmalan günümüzün sanal yakınlıklanndan çok uzakta... Biz yıne onun deyimiyle şimdilik 'Oyuna Devam' diyoruz. 'Bülent Ortaçgil şarkılan' hep, yeryüzünde tutunamamış ama ashnda bu durumu da pek önemsememiş; lasaca, tanımlar yapan ama tanımlamalan somuta indirgemekten hoşlanmayan türde... mi sizce? BÜLENT ORTAÇGİL Herşeyi bildiğini sanan, insanın her durumunu çözümlemiş, bireyleri figüran konumuna koyan sözde bilgeleri pek sevmem. Ne var ki her ideoloji de o savla ortaya çıkar. Dünya tamamen bilinmez değil tabii ki, ama ben virgülleri noktalara hep tercih etmışimdir. Büyülü anlar Bir şarkmın, ilk bestelediğiniz zamanld haliyle dinleyicikre sunulan hali arasında çok fark oluyor mu? Hiç beklemediğiniz bir sonuçla karşüaşünız mı? ORTAÇGİL Evet, çok farklıdır. Ben şarkılann kabasını yaptıktan sonra demlenmeye bırakınm. Birkaç ay kendime söyler, çapaklannı temizler, prozodik hatalannı yontar, kendi sansürümden geçiririm. Sonra başkalanna çalanm. Bir şarkının başkasına ilk söylendiği an, büyülü bir andır ve şarkı Cece adamı mıyım? tstanbulMarmaris hattmda yaşamak size düşünsel anlamda üretim mi sağbyor, yoksa bu bir kaçış mı? ORTAÇGtL Her ıkisı de. tstanbul' un artık baş edilmesi zor ritmiyle buralarda yaşanarak öğrenilen sesizlik ve ona bağlı ritimsizlik iki aşın ucu temsil ediyor. Hangisini ne kadar özlersem o kadar çok ona doğ Tiyatro sanatçısı Almula Merter özel tiyatrolara devlet yardımının dağılımmı eleştiriyor 6 Çjgır Sahne' sessizliğini bozdu ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ 'NDE AYLİN ESER 'Çığır Sahne' kuruculan Almula Merter ve babası Ferdi Merter, 'Özel Tiyatrolara Devlet Desteği Değerlendirme Kurulu'ndan alamadıklan yardım konusunda sorduğum sorulan yanıtladılar. 'Özel Tiyatrolara Devlet Desteği'nden yararlanmakiçin neler yapünız? ALMULA MERTERDevlet yardımı için hazırladığımız dosyalan, Özel Tiyatrolara Devlet Desteği Değerlendirme Kurulu'na hazırlayıp verdik. 12 oyun yapıyoruz, aynca çocuk oyunlanmız da var diyerek ortak bir bütçe istedik. Ama yardım alamadık. Her türlü saldırıya maruz kaldık Yardım alamama nedeniniz size göre neydi? ALMULA MERTER Bu tiyatronun 'porno', sansasyon tiyatrosu olduğu söylendi. Benden hep 'bu kadın' diye söz edildi. Geçen yıl "Siz yeni tiyatrosunuz, yardım alamazsınız" dendi. Ama bizim gibi yeni olan birçok tiyatroya ödenek verildi. Bugüne kadar sessiz kalıp neden şimdi konuşuyorsunuz? ALMULA MERTER Bugüne kadar sesimizi çıkartmadık, çünkü bugüne kadar her türlü saldınya maruz kaldık. En çok ve en doğru işleri yapan tiyatro olarak böyle bir yardımdan dışlanmamız artık bize de söz söyleme sırasının geldiğini gösterdi. 2 yıldan beri özel tiyatro yapıyoruz. Tiyatrolann sorgulanması gerektiğini, dönen oyunlann ortaya çıkartılmasını, o paralar nerelere gidiyor, insanlar nasıl bütçelerini dolduruyorlar, aydınlatılmasını istiyoruz. Çünkü biz iş yapıyor, ama para alamıyoruz. İnsanlar çok güzel küplerini dolduruyorlar ve üstelik yanlışlıklarla dolduruyorlar. J3u konu ileT ılgili gerekli do X^evlet yardımı için hazırladığımız dosyalan, Özel Tiyatrolara Devlet Desteği Değerlendirme Kurulu'na hazırlayıp verdik. 12 oyun yapıyoruz, aynca çocuk oyunlanmız da var diyerek ortak bir bütçe istedik. Ama yardım alamadık.(...) Kurulda yardım alanlann olması yanlış. Dışandan, bu işin uzmanı kişilerin kurulda görev alması ve tiyatrolan gezerek karar vermeleri daha yerinde olacaktır." Almula Merter babası ve çahşma arkadaşı Ferdi Merter ile. kümanlar da elimizde bulunuyor. Sizce yeni bir kurul mu oluşturubnah? ALMULA MERTER Kurulda yardım alanlann olması yanlış. Dışandan, bu işin uzmanı kişilerin kurulda görev alması ve tiyatrolan gezerek karar vermeleri daha yerinde olacaktır. Geçen yıl AKPoyrazoğlu 'Oscar' adlı oyuna 40 milyarlık bütçe aldı. Ama oyunu Kenterler sergiledi. Hadi Çaman da 'Son Perde' adlı bir oyun yazdığını söyleyerek yaklaşık 40 milyarlık bütçe aldı. Öyle bir oyun olmadığı için Cahit Atay'ın 'Internet Aşklan' adlı oyununu, 'Son Perde' ,adı altında ortaya çıkardı. Peki, sizden ne istiyorlar? Geçnıişte yaşanan bir şeyler mi var? ALMULA MERTER Tiyatromuzun iş yapması.. işte bizden korkulma nedeni. Öyle sponsorlar var ki, onlarla görüşmeye gittiğimde "aman bümem ldm duymasm" dıyorlar. Bu kadar adından korkulan bir tiyatroyuz işte. FERDİMERTER İnsanlar iki şeyden çok korkarlar. Bir, utandıklan geçmişlerinin bilinmesinden; iki, kendi bulunduklan alana daha güçlü bir oyuncunun girmesinden. Bizde ikisi de var. Bugün bizim tiyatromuza 'porno' diyenler, zamanında hangi porno filmlerde oynadılar, hepsinin afiş 'Emrah ile Selvihan hn dünya ilkgösterimi Kültür Senisi Istanbul Devlet Opera ve Balesi bugün saat 20.00'de Atatürk Kültür Merkezı'nde 'Emrah ile Sehihan' balesinin dünya ilkgösterimi gerçekleştirecek. MÖ 9. yüzyılda Urartular tarafindan kurulan Arzaşku'dan günümüzdeki adıyla Erciş bir aşk öyküsünün anlatıldığı yapınn bestecisi Çetin Işıközlü 14 yıl sahnelenmeyi bekleyen 'Emrah ile Sehihan' balesinin koreografisini ise Rus sanatçı YuMana Malkhasyants üstleniyor. Librettosu Çetin Işıközlü ve Gennady Malkhasyants tarafindan yazılan yapıtın orkestra şefliğını Elşad Bagirov yapıyor. Geniş bir dansçı kadrosuyla sahnelenecek olan balenin dekor ve kostümleri Dimitri Çerbatçi'ye, ışık tasanmı Ahmet Deme'ye ait. 'Emrah ile Sehihan' balesi 522 Ocak, 2 Şubat, 212 Mart, 627 Nisan tarihlerinde tekrar izleyiciyle buluşacak. (0 212 251 56 00) KÜLTÜR • SANAT öneriler Sergi / Serdar Tekbaşoğlu Heykel Sergisi, Evin Sanat Galerisi. Emre Bivar konseri • Kültür Servisi Emre Elivar (piyano) ve Onur Özkaya (kontrbas) yann 19.30'da Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall'de konser verecek. Konserde sanatçılar Ludwig van Beethoven'in 'Dıabelli'nin Bir Valsi Üzerine 33 Çeşitleme' op. 120 (piyano), 'Handel'in Bir Teması Uzerine 12 Çeşitleme' (kontrbas ve piyano), Frantisek Hertl'ın 'Sonata'sı (kontrbas ve piyano), Miloslav Gajdos'un 'Invocation'ı (kontrbas), Reinhold Gh'ere'nin 'Intermezzo ve Tarantella'sını (kontrbas ve piyano) seslendirecekler. Proje4L yeniden açılıyor • Kültür Servisi Çağdaş ve güncel sanatta daha uzun soluklu ve etkili olabilmek üzere kapanan Proje4L Güncel Sanat Müzesi, 25 Aralık'ta kapılannı aynı yerinde yeniden açıyor. ilk olarak, yerli ve yabancı sanatçılann yapıtlanndan oluşan Elgiz Koleksiyonu sergilenecek. Sergide, Abdurrahman Özoprak'tan Tracey Emin'e, Ergin Çavuşoğlu'ndan Barbara Kruger'e, her kuşaktan 57 çağdaş sanatçının toplam 86 işi yer alıyor. Proje4L, çağdaş Türk sanatçılarını dünyaca ünlü yabancı sanatçıİarla bir araya getirerek yan yana sergilemeyi hedefliyor. Bu çerçevede, galeri alanının uzantısı olan camlı alan, "Artvarium" adıyla bir tasan odasına dönüştürülerek süreli tasanlar için sanatçılann kullanımına sunulacak. Artvarium'daki ilk tasan, Gülsün Karamustafa'nın 2000'de Kopenhag'da sergilenen "Fragmanlan Fragmanlanmak" adlı yerleştirmesi. Proje4L çarşamba, perşembe, cuma günleri 10.00 19.00; cumartesi 10.00 16.00 arası; diğer günlerde randevuyla ziyarete açık; giriş ise ücretli. (0 212 281 51 50) PSSr leri, belgeleri elimde. Sermayemlz yok... Açıklamalannızdan sonra oiumlu ya da olumsuz beldentüeriniz nelerdir? ALMULA MERTER Gerekirse biz bu işi sokakta da yapanz. Parasız kalsak da ki, sıkıntımız zaten var, tiyatro yapmayı sürdüreceğiz. FERDİ MERTER Bizim sermayemiz yok. Biz gücümüzle ve inancımızla girdik işe. Şu anda tiyatroyu kapatsak, 45 sanatçı açıkta kalacak. Bu arkadaşlanmız için para çok önemli. Bundan daha önemli olansa, böylesine çalışan, doğru iş yapmak isteyen ve yıllannı tiyatroya vermiş bir kişiyle arkadaşlannın yok sayılması... tiyatrotem BllYSft KKAL ÜBÜ 21 Aralık Salı / Saat:20.30 (Atfred Jany'nın Ubu Roı' adlı oyunundan bir uyarlama) Oyun Atölyesi Dr. Esat Işık Cad No15 Moda Kadıköy Tel:0216.345 39 39 katkılanyla www ttyatrotem com tiyatrooyunevı JOâ. JOIMNNEMI BBO COnJMM VMCTBIIUNİI GÛKfİIUY O M ÜA MAHIR GÛNŞİRAY, A Ç MMUCI, L Y C IR YA **** ^ T , , .1 HMUUlHİUİ,GÛVaHKE,ÛNUH)TOUN ' p l y . V »neöDenOduluJ U Aralık Cuma Saat: 20.00 25 Araük C.tesı Saat: 18.30 İSH 2. KAT Tırtalusı Bulvan No: 120122, Beyo$lu Rezervasyon 0212 25* 96 9 i KREDI KARTI GECERÜDİR. www.tivatrooyun6vi.com 1 J SON fEFESİ E F E S Pilsen'in kültür ve sanata katkıları artarak sürecek. • İŞ SANAT'ta 20.00'de The Rat Pack Trio & İstanbul Supersand konseri. (0 212 316 10 83) • CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU'nda 19.30'da Mostar Sevdah Reunion konseri. (0 212 232 98 30) • YAPIKREDİ SERMET ÇtFTER SALONU'nda 18.30'da 'Avrupa'ya Doğru Aktörter, Olasıhklar, Süreçler Ekonomik Açıdan Türkiye Kararlannın Değerlendirümesi' konulu 'salı toplantısı'. Yöneten: Fuat Keyman. Konuşmacı: Senm Somçağ. (0 212 252 47 00)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle