23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KASIM 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA JİfJvUilI_JİTJ_I. ekonomi(§cumhuriyet.com.tr 13 Fiyat artışlannın ekim ayında ortaya çıkardığı tablo, enflasyon hedefinde soru işaretleri yarattı Pahahfak pusuda bekByor IŞÇEMNEVRENINDEN ŞÜKRAN SONER • 2005'teki yüzde 8'lik enflasyon hedefi ile bütçe ve dış ticaret açığını fınanse etme tercihi arasında kalan hükümet, bir yandan memura gelecek yıl için yüzde 10.7 zam önerirken diğer yandan rekor petrol fiyatlan nedeniyle KlT ürünlerine yüzde 18 zam yapmaya hazırlanıyor. Ekooomi Servisi - Bütçe ve cari açı- ğı ÖTV artışlanna bağh zamlarla ka- patmaya çalışan hükümeti 2005 'te de zorlu bir süreç bekliyor. Geçen ay enf- lasyonda yaşanan soğuk duş etkisinin iyi analiz edilmesi gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, gelecOek yıl yüzde 8'lik enflasyon hedefini tutturmak için hükümetin açıklan finanse etme ile IMF'ye sunulan program hedefleri ara- sında sıkışacagının alnnı çiziyorlar. Hazine'nin yılın ilk 10 ayrna ilişkin sonuçlar da nakıt dengesinin tutturul- masının zor olduğunu gösteriyor. Bu süre içinde Hazine 27 katrilyon liralık nakit açığı verirken, yılın ilİc 9 ayında cari işlemlerde 10 6 milyar dolarlık, HÜKÜMET ENFLASYON İLE IMF ARASINA SIKIÇTI 1\ 1 Bu yılın ilk 9 ayı itibartyla 10 milyar dolan geçen cari açığı ÖTVartışlanyla 'frerûemeyeçalışan hükümetin 2ÖO5yıh içindeplanladığı zamlar, enflasyon hedefini aştı. Hükümet biryandan enflasyonu düşürmeye çalıştyor, biryandan da IMFprogramım tutturabilmek ve nakit açığını kısmak için sıhştıkça zamyaparak fiyat artışlarını körüklüyor. Otomotivden sonra, beyaz eşya başta olmak üzereyeni ÖTVartışlan gündemde. KÎT'ler içinprogramlanan yüzde 18'likgelirartışı, gelecek yıl da zam politikasınm devam edeceğini gösteriyor. IMFpmgramınmfatumsı ağırlaşryor. 2 | Ekim ayı enflasyonu, fasılan talepte en ufak bir artışın, pusuda bekleyen fiyatlan harekete geçirdiğini gösterdi. Ramazan ayının etkisiyle gıda harcamalannın artmasıfiyatlaradayansırken ekimde yumurtanm toptanfiyatı yüzde 32, perakendefiyatı iseyüzde 35.8 arttı. Okulların açılmasıyla artan giyim harcamalan ekim ayında dafiyatlarayansırken bayan gömleği ve bluzuyüzde 54.6 artışla geçen ayın enfazla cepyakan ürünü oldu. Kışın yaklaşması soba veyaht harcamalannı yüzde 7.5 ileyüzde 18 arasında arttırdı. Bu, fiyat artışlannın firsat kolladığını gösteriyor. Gelecekyıl için yüzde 8 'lik enflasyon hedefi koyan hükümetin önündeki en temel risklerden birinipetrolfiyatlanoluşturuyor. 2004 'teyüzde 70 artarak 50 dolara çıkan hampetrolfiyatlan, biryandan Türkiye'nin petrol vepetrol ürünleri ithalatının faturasım büyütürken diğeryandan ÖTVartışlan yoluyla mazot, benzinfıyatlanna dayansıdı. Ekimde mazot ve benzinfiyatlanyüzde 7.6 arttı. 1 Toptan fiyatlarla aylık artış Bayan gömleğı ve bluzu Bai (5TT Yumurta _jf X, Domates ' v> \ Marul S,l_j/), 0 1. Hamur kağıt rw t ""' / Sobalar, katalrtık soba Kat katoriferlen - f ^ Çelık teller j r ^ u Kuru fasülye V _ _ ^ ' 54.6 38.6 32 23.4 19.2 18 173 14.9 12.9 12 Perakende fiyatlarla aylık artış Yumurta Kuru fasülye ı— Erkek kazağı ^ 2 Pattcan W J Domates Erkek ceketj jf Takım elbıse B Bayan ayakkabısı J - Tayyor w : Mazot * WF 18.4 17i = M 10.5 = 9 10.1 Z^£ 9.6 - ^ 7.6 dış ticarette ise 25.4 milyar dolarlık açık verildi. Bunlar potansiyel zam- lann da habercisı olarak yorumlanıyor. Hükümetin, kamu çalışanlannın üc- ret ve aylıklannı hedeflenen enflasyon rakamJanna göre belirlemesi, çalışan- lann gelecek yıl da ıstikrar programı- nın tüm yükünü sırtlayacağını gösteri- yor. Gelecek yıl da faiz dışı fazla he- defini tutturmak için yatınmlan kısıp faiz ödemelerine agırlık verecek olan hükümet, yüzde 8'lik TÜFE hedefine karşın petrol fiyatlannın seyrine bağlı olarak KİT ürünlerine en az yüzde 18 zam yapacak. DERVİŞ UYARD1 'Sıcakpara bela oldu' ANKARA (ANKA) - CHP Istanbul Milletvekili Kemal Derviş, hükümetin ve IMF'nin örilem almaması nedeniyle ekonominin sıcak para nskı altında olduğunu belirterek ekim ayı enflasyonunun yüksek çıkmasında da bunun etkili olduğunu kaydetti. CNN Türk'te "Eğrisi Doğnısu" adlı programa katılan Derviş, ekonomide son 1 yılda yaşanan büyümenin tabana yayılan bir refahı beraberinde getirmediğini kaydetti. Derviş, "Yoksul vatandaş kendi yaşammda fazla bir değişikük y-aşamadL Bunun en önemB nedenlerinden bir tanesi istihdamın artmaması" dedi. Kemal Derviş, ekonomideki ikinci önemli konunun ise tanm sektörü olduğunu, sektöre devlet desteğinin sağlanması gerektiğini kaydetti. Ortalık fena kanşabilir Son bir yılda ekonomiye giren sıcak para oranının fazlalığına dikkat çeken Derviş, 2003 yılının ortalannda hükümeti uyardığını anımsatarak "Küçük güvenKk önlemleri, bankalaruı denetimi gibi caydmcı yöntemlerle sıcak paraya karşı mücadele edUebihrdi. Buna hem IMF karşı çıku, henı de hükümet 'Piyasaya kanşmayız' söylemryie karşı çıkn. Bu sıcakpara başımıza bela oldu. Tahminen 15 milyar dolar kadar bir sıcak para girdi o dönemde Türidye'ye" diye konuştu. Deniş, sıcak paranın aniden ekonomiden çıkış yapma olasıhğı bulunduğunu belirterek "Ortanğı fena kanşonr, inşaDah pat diye gftmez. Ancak şu anda gttmesi için bir neden yok" dedi. DANIŞTAY REDDETTÎ Demirbankhn Fon 'a devrine iptal ANKARA (AA) - Danıştay 10. Dairesi, Demirbank'ın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devrine ilişkin Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu'nun (BDDK) karannı iptal etti. Danıştay 10. Dairesi, Demirbank'ın TMSF'ye devrine ilişkin karann iptal istemini daha önce reddetmişti. Bu karann temyiz incelemesini yapan Danıştay Idari Dava Daireleri Genel Kurulu, 10. Daire'nin karannı esastan bozmuştu. 10. Daire, dosyayı bugün yeniden görüştü. Genel kurulun verdiği karar 10. Daire'yi bağladığı için BDDK'nin Demirbank'ın Fon'a devrine ilişkin karan iptal edildi. BDDK, Demirbank'ın 6 Aralık 2000'de TMSF'ye devrine karar vermişti. Fon da Demirbank'ı 350 milyon dolara HSBC'ye satmıştı. Öte yandan mevcut hukuki durumun muhatabı olmadıklannı belirteren HSBC Bank AŞ "Müşterilerimiz açtsından endişe edilecek bir durum bulunmamaktadır" açıklamasın ıyaptı. Enflasyonda hedef yüzde 8 KİT'lere zam yüzde 18 Ekonomi Servisi - Ekonomık prog- ram kapsamında 2005'te yüzde 8 olması hedeflenen enflasyon raka- mına karşın, KİT ürünlerine petrol fiyatlannın da seyrine bağlı olarak gelecek yıl en azından yüzde 18 zam yapılması öngörülüyor. Faiz dışı fazla açısından gelirleri kritik öneme sahip bulunan KlT'lerin ürettikleri mal ve hizmetlere gele- cek yıl yüzde 18 oranında zam ya- pılması hedeflendi. Özellikle ham petrol ve doğalgaz fiyatlannın yüksek seyretmesinin KİT siste- mınin mal ve hizmet üretim mali- yetlerini önemli ölçüde arttırması bekleniyor. Özelleştirme kapsa- mmdakiler de dahil KİT sistemi- nin 2005 yılına ilişkin finansman dengesi kapsamında, söz konusu kunıluşlann 2005 yılındaki mal ve hizmet satış hasılatının bu yıla göre yüzde 18.1 oranında arttınla- rak 93.8 katrilyon liraya kadar yükseltilmesi öngörüldü. Dünya piyasalannın gündemindeki en önemli gün 10 Kasım Dolar, Chirac'ı korkuttu• lOKasım'da ABD'de yapılacak toplantıda FED'in faiz arttırması bekleniyor. Aynı gün açıklanacak dış ticaret ve bütçe açığı verilerinin de Euro/dolar paritesine yön vereceği belirtiliyor. Ekonomi Servisi - Dolann Euro karşısındaki düşüşün- den endişe duyan Fransa Devlet Başkanı JacquesChi- rac, Avrupalı liderleri bu ko- nuda önlem almaya çağırdı. AB zirvesi çıkışında ko- nuşan Chirac, "A paritedeki yükselişi dikkate alma konu- sunda ciddi tavsiyele-j re ihu'yaeı var. Bıınu j yapacak olan da Avru-^ pa Merkez Bankasfdır"" 1 dedi. Euro, dolar karşısında 9 ayın en yüksek seviyesine yükselmiş, parite de 1.2870 seviyesine kadar çıkmıştı. Euro'nun dolar karşısında değer kazanması, AB' nin ih- racat performasını olumsuz etkiliyor ve Avrupalı ihracat- çılan, rekabet açısından zor duruma düşürüyor. Büyüme ile ilgili sorunlar yaşayan AB'nin Euro dolar paritesin- deki artışla daha da zor duru- ma düştüğünü kaydeden Fransa Devlet Başkanı Jacques Chirac'ın zirvedeki "Avrupa ve Türkiye arasında aynhğa neden otaıayan yeterince güçlü bir bağm kurulması gerekH" sözleri, Türkiye'de dolann 1 milyon 466 bin liraya yüksehnesine neden oldu. (Fotoğraf: AP) Raymond James Menkul De- ğerler Baş Ekonomisti Öz- gür Altuğ, "Diğer yandan ABD ekonomisine de bak- mak lazım. Şu anki durum Euro'nun daha da değer ka- zanacağuıa işaret ediyor, çün- kü ABD ekonooüsi çok güç- lü değfl. Dışticaretindeaçık var. Bütçe açığı da fazla" di- ye konuştu. ABD başkanlık seçimlerinden sonra gözlerin yine ekonomiye çevrileceği- ni belirten Altuğ, özellikle 10 Kasım'ın çok önemli bir ta- riholduğunusöyledi. lOKa- sım'da yapılacak olan Açık Piyasa Işlemleri Komitesi toplantısında FED'in 0.25 puanlık faiz arttırması bekle- niyor. Aynca, o tarihte ABD'nin dış ticaret rakamla- n ve bütçe açığı açıklanacak. Eğer, ABD'nin dış ticaret açığında daralma, bütçe açı- ğında iyileşme olursa parite- de düşüş yaşanabileceğini belirten Altuğ, "Şu anda trendi behrlemek zor. Ancak aksi olursa, Euro/dolar pari- tesi 130 seviyelerini zorlaya- biür" dedi. 15 gün evvel AB ihracatçılannın parite nede- niyle zorlandıklannı açıkla- dıklannı ve Merkez Banka- sı'nın da dolar alarak müda- hale ettiğini anrmsatan Al- tuğ, paritede iyileşme olmaz- sa yine dolar alımı yapıla- bileceğini belirtti. Yıllar önce DuPont tarafindan Türkiye'deyapılmasıplanlanan yatınm Uzakdoğu 'ya kaçmıştı 'Ar-Ge'yi Çin'e kaptırmayacağız' URETIMDE İTALYA'YI CEÇTİK Son yıllann en önemli buluşu olarak nitelendirilen Black Lycra (siyah lycra) ile kumaş üretmeyi ilk önce Türk firmalannm başardığım kaydeden Ciçek, "Dünyanm en saygm fuan olan Premier Vîsion'da ahcılara ilk gösterilen kumaşlar Türk dokumacüar tarafindan üretüdi. Mensa, Özbucak, Kipaş, Yünsa, Bahariye, Akın Tekstil, Can Teksti] bu firmalann başında geüyor" diye konuştu. Ciçek, Itarya'nın Black Lycra'h kumaş üretimine daha yeni başladığım belirtti. • Avrupa'da üretim alamnda Italya'dan sonra Türkiye'nin geldiğini belirten Ayfun Çiçek, "Türkiye, yakın gelecekte INVISTA'nın Avrupa'daki en büyük lycra'h kumaş üretim üssü olma yolunda emin adımlarla ilerliyor" dedi. Lahana Turşusu Dünkü medyamızda yine hak ettiği yeri alama- mış attı çizilmesi gereken iki haber vardı ki.. Erdo- ğan Hükümeti'nin yürüdüğü yola ilişkin,"Bu neper- hiz, bu ne lahana turşusu" dedirten cinsinden. Ha- ni, değişmiş, şeriatçı kimlikten kopup çağdaşlığa yönelmiş AKP iktidarı ile AB yolunda yürünmekte olduğuna inanmak isteyen sermayemiz, solda ge- çinen kimi aydınlanmız, büyük medyamızın düşle- rini yıkacak, tokat etkisi yapacak çarpıcılıkta. CMUK tasarısında öngörülen, kadın mahkûma kadın doktor koşulu" zinanın bir farklı yansıması. Hasta kafaların hastalıklı yaklaşımlannın ucunun nerelere kadar gidebıleceğine, uzmanlık meslek ör- gütü TTB ve odalarınca yeterince açıklık getirilme- ye çalışıldı. Doktorlan potansiyel sapık olarak gö- ren anlayışın hasta haklanna, anayasaya aykırı ol- duğunu, bu türden yaklaşımlann hertürsağlık hiz- metinde cinsel aynma gidilmesi yolunu açacağını bir kez daha vurgulamakla yetinelim. Ya Islami özel Sektör Geliştirilmesi ile ilgili anlaş- maya ne demeli? islam ülkelerindeki ticari işletme- lerin dayanışmasına yönelik bir anlaşma niteliğinin çok ilerisinde. Şeriat hukuku ilkelerini esas almış ti- cari yapılanmayla yine şeriata dayalı denetim çark- lan içindeki bir dayanışmayı öngörüyor. Gerçeğin kamuoyundan saklanması maksath mı bilinemez, anlaşmanın Türkçe çevirisinde (şeri) kavramı (Isla- mi) olarak yazılmış. Elbette serbest piyasa düzeni içinde, AB üyeli- ğine aday olmaya çalışan Türkiye çizgisiyle ters yönde bir gıdişe adım atılması kastı, durumu açık- lamakta hafif kalıyor. Laik Türkiye Cumhuriyeti ana- yasa ilkeleriyle çatıştığını söylemenin de fazlaca bir anlamı yok, çünkü sonuçta Meclis'ten onay alınır- sa iç hukukumuza girecek bu uluslararası anlaşma, yine anayasamızın AB'ye uyum yasa değişikliği çerçevesinde orijinal yazılımıyla iç hukukumuzun üstünde olacak. Yani anayasamıza aykınlığı bile id- dia edilemeyeceğinden, şeriat hukukunu temel al- mış tüm hükümleri aynen iç hukukumuzun üstün- de geçerii olacak. Bu uluslararası anlaşmanın iç hukukumuza ay- kın tüm hükümlerine, Dışişleri bürokratlannın (ana- yasa ve iç hukukumuza aykınlık nedeniyle) çekin- ce koymuş olmalarının bir değeri yok. Başbakan Erdoğan 1 ın doğrudan iradesiyle bu uyanlar yok sayılarak söz konusu yasa Meclis'e kadar gelmiş bulunuyor. Sahi serbest piyasa düzeni, liberal eko- nomiyle yüzde yüz çelişen bu anlaşma için, söz ko- nusu gerçekler de ortaya çıktıktan sonra büyük sermayemizle büyük medyamız, yıldız kalemleri ne buyuruyoriar? • • • Bu arada başta Başbakan Erdoğan ve eşinin ra- mazanın ilk günlerinde medyamızda öne çıkan fo- toğraf kareleri, sosyal devlet sorumluluğunun yeri- ne sadaka düzeninin kutsanması, ramazan çadır- lannda iftar, yoksul evlere yiyecek yardımı muhab- betleri.. tersine işlemeye başlayan kamuoyu ile azalmış görülse de seçmene, tabana selam stra- tejisinde bir değişikük, hız kesme söz konusu de- Başbakan Erdoğan talimatla ramazan boyunca milletvekilleri ve parti yönetim kadrolarının, beledi- yelerin, çadırlarda iftariayardım kampanyalannı ak- satmaksızın yürütmelerini istiyor. Her konuda eleş- tiriye tahammülsüz, fren tutmayan öfkesi ve kim- liğiyle AKP grubunda, parti yönetim organları toplantılannda, talimatlannı yeterince yerine ge- tiımeyen milletvekilleri ile parti yönetim kad- rolarını azarlıyor. Son günlerde Başbakan Erdoğan mı da- ha öfkeli, medyamız mı bu türden haberieri at- layamaz oldu ya da partililer mi daha dayanık- sızlaştılar? Başbakan'ın öfkesine hedef olan, şikâyet eden vatandaş, eleştiri yapan sivil top- lum sözcülerinden sonra AKP'li yöneticiler, millet- vekilleri, hatta bakanlann çocuklargibi azariandık- ları haberieri çoğaldı gibi. Baksanıza azarianmaya dayanamayan kimi AKP milletvekilleri protesto ni- teliğinde toplantı bile terk eder oldular. Sayın Başbakan'ın fren tutmayan öfkesi, başına buyruk, tek başına, ani karar verme eğilimi özel ya- şam alanıyla sınııiı kalsa yakınlanna, dostlanna "sa- bır" demekle yetinebiliriz. Ama ne yazık ki iktidara geldikleri günden bu yana devletin yönetimine de önemli yansımaları oluyor. SSK hastanelerinden, şeriat hukukunun ticari düzene taşınması niteliğin- deki Islami özel Sermayenin Geliştirilmesi Kurumu anlaşmasının Meclis'ten geçirilmesi yasasına kadar her konuda son karan veren tek lider kimliği söz ko- nusu olunca kaygılanmız büyüyor. Doğrusu her gün bilgisayar ağında gelen, iktidara geldikleri günden bu yana en önemli uluslararası görüşmelerde, Dı- şişleri'nin devreden çıkanldığı, pazarlıklann resmi kayıtlarda yer almadığı, Erdoğan ve yakın çevresi- nin özel görüşmelerine bırakıldığı yolundaki bilgi- ler, uyanlar bu işin vahametini arttınyor.. soner@cumhuriyet.com.tr Ekonomi Servisi - Eryaf üre- ticisi INVISTA'nın, daha önce çatısı altında bulunduğu, yapıl- ması planlanan 100-150 mil- yon dolarlık yatırımı Çin'e kaptıran Türkiye, şimdi IN- VISTA'mn Ar-Ge üssü ohna yolunda ilerliyor. INVISTA Ortadoğu, Afrika ve Türkiye Bölge Direktörü Ayfun Çiçek, düzenlediği basın toplantısında, DuPont Texti- le&Interiors olarak kurulan şirketin, geçen yıl INVISTA adını aldığmı ve bu yıl ABD'nin en büyük petrokim- ya kuruluşlanndan KOCH In- dustries'e satıldığmı bildirdi. Türkiye'de üretimlerinin ol- madığuıı, ancak 4-5 yıl önce DuPont çatısı altındayken üre- tim tesisi açılmasının düşünül- düğünü ifade eden Ciçek, şun- lan kaydetti: "Çin 2000 yiOannda 25 bin ton elastan iplik tüketirken 2003 sonunda bu rakam 60 bin tona çıkn. Çin'deki büyümenin çok hızh ohnasmdan dolayı se- çim hakkıTürkive yerineÇin'e kuOanıldL" 23 laboratuvar var Türkiye'nin Ar-Ge üssü ola- rak gündeme gehnesinin söz konusu olduğunu, ancak bu- nun için takvime alınmış bir çalışmamn bulunmadığım be- lirten Çiçek, "Dünyada 23 la- boratuvar var. Çin'de Ar-Ge üssü yok, ama onlara kapüra- pagımiTi zannetmiyorum" di- ye konuştu. Çiçek, A\Tupa'da üretim alannıda Italya'dan son- ra Türkiye'nin geldiğini belir- terek "Türkiye, yakm gelecek- te EVVISTA'nm Avrupa'daki en büyük lycra'h kumaş üre- tim üssü ohna yolunda emin adunlarla üertiyor'' dedi. Şirketin 2010 hedefinin, glo- bal ölçekte rekabet edebilen bir eryaf üreticisi olmanın ötesin- de, giyim ve tekstil endüstrisi alanrnda sürekli buluşlanyla adrndan söz ettiren, dünyamn yenilikçi firmalanndan biri ko- numunda bulunmak olduğu- nu belirten Çiçek, ham- madde üreten bir şir- ket olmalanna karşın en çok tanınan tekstil şirketleri arasında yer aldıklanm kaydetti. Türkiye 'de elastan markası Lycra'nuı bir numara olduğu- nu belirten Ayfun Çiçek, Lycra mar- kasını kullanma- dıklan üriinlerine Lycra yazanlan önce uyardıklan- nı, taklidin devam etmesi halinde de perakendecileri mahkemeye vereceklerini söyledi. Denizciler taleplerini sıraladı 'Yerli armatöre yüzde 15 fiyat avantajı' ANKARA(Cumhuri- yet Bürosu) - TOBB De- niz Ticaret Odalan Kon- sey Toplantısı'nda kamu kuruluşlannın yurtdışın- dan ithal ettikleri malla- nn taşınmasında yerli ar- matöre yüzde 15 fiyat avantajı sağlanması is- tendi. TOBB'un önceki gün yapılan Deniz Ticaret Odalan Konsey Toplan- tısı'nın ardından yayım- lanan ortak bildiride şu talepler sıralandı: • Uzun bürokratik iş- lemler yatınmcıyı bez- diriyor. Örneğin bir ma- rina yatınmının başla- ması için 16 ayn onay mekanizması ve 21 nüs- halı projelere gerek du- yuluyor. Bu da 5 yıl sü- rüyor, yatınm en erken 7 yılda tamamlanabilıyor. Bürokrasi giderilmeli. • Kamu Inale Yasa- sı'nın 63. maddesine gö- re, aynı ihaleye yerli ve- ya yabancılann talip ol- ması durumunda, yerli istekli lehine yüzde 15'e kadar fiyat avantajı uy- gulanmalı (veya aynı fi- yatlann verilmesi halin- de Türk gemisinin tercih edilmesi) yönünde Ba- kanlar Kurulu karan çı- kanlmalı. • Yatlann limana geli- şinde liman, gümrük, polis gibi ayn ayn otori- telerle değil, tek bir oto- riteyle muhatap olunma- h. • Gemi inşasında amortisman oranımn yüzde 20'den yüzde 5.5'e indirilmesi de bu sanayiyi olumsuz yönde etkileyecektir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle