25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA DUMADABUGUN ALİSİRMEN Stat Cinayetine Nasıl Yaklaşmalı? Elli küsur yıl önce, rnaç biteli saatler olduğu halde Inönü Stadfndan, Mühürdar'da denize inen sokaktaki evine bir türlü dönmemiş olan oğ- lunun telaşıyla karakola koşan öğretmen hanım, benim annemdi. 0 gün stattan Karaköy'e kadar yürüyerek gitti- ğimden eve geç dönmiiştürn. Annemin, gecikmem üzerine başıma bir şey geldiğinden korkup karakola koşmasının nedeni buydu. Oysa o sıraJarda, statlar bugünkü cehennemin yanında, cennetti adeta. Annemin elli küsur yıl önce, benim için korktu- ğu akıbet, önceki gün aynı yerde Cihan Aktaş'ın başına geldi ve Beşiktaş-Çaykur Rizespor maçı- nın ilk devresinde 16 ya-şındaki delikanlı, bıçakla- narak öldürüldü. Statlar ve çevreleri, rıatta maç günlerinde bü- tün bir kent, artık cehennemdir. Türkiye'ye özgü değil bu olay, derece derece bütün dünyaya egemen. Unutmayalım, statları cehenneme çeviren holigan akımı Türkiye'de de- ğil, futbolun anavatanı Ingiltere'de doğdu, etkisi- ni çevreye de yaymaya ve birçok ülkede can al- maya başladı. • •*•• Holiganizmin, gelir dağılırnı uçurumunun, işsiz- likle kol kola dalga dalga büyüdüğü Teatcher döneminde Ingiltere'de patlak vermiş olması bile salt kendi başına olayın sosyoekonomik yanına eğilinmesini zorunlu kılıyordu ve öyle de yapıldı. Sosyoekonomik sorıınlarm futboldaki yansı- malan, araştırmalara, tezlere, yeni yazılacak ki- taplara konu oluşturacak geniş kapsamlı bir so- rundur. Ancak burada bir tek noktayı belirtmekle yetin- mek gerek. Sosyal sorunlann salt polisıye önlemlerle çö- zülmesi olanaksızdır. Futbol ve tribün olgusuna sosyal gerçekler açı- sından yaklaşmak zorunludur, ama acaba Cihan Aktaş'ın ölümüne satt bu açıdan eğilmek yeterii midir? Tribünlere yansıyan toplumsal sorunlann bu- günden yarına çözülerneyeceği, hatta bunların zamanla daha da artacağı gerçeğinden yola çı- karak "Eh, ne yapalım bu böyle!" demek son derecede yanlış. Olaya polisiye açıdan da eğilmek zorundayız. Statlar ve çevrelerinde alınması gereken ön- lemler yıllardır alınmıyor. Her yıl futbol sezonu başlarken bir ölüm haberi gelecek diye korkuyo- ruz. Bu sütunlarda bile bu korku kaç kez dile ge- tirildi. • • • Devlet gerekli polisiye önlemleri almıyor. Hele taşra kentlerinde, mülki amir başta olmak üzere, güvenlik güçleri tarafgir ve gevşek davranıyoriar. Kulüpler, mafya ve tribünlerdeki uzantısıyla iç içe yaşıyorlar ve kimi yöneticiler (azınlıkta da de- ğiller) mafya ve uzantılanyla ilişkiden menfaat umuyor, güç alıyorlar. Gerçeğin bu yanını göz önünde bulundurunca, "Bu olay Beşiktaş camiasına mal edilemez" di- yen kimi Beşiktaşlı yöneticilere şu yanıtı cesaret- le vermeliyiz: - Bal gibi edilebilir üstadırn; camıanızın mafya ile ilişkileri ortaya çıkmadı mı? Ama kimsenin hakkını yemeyelim. Bugün maf- ya ile ilişkileri olmayan bir kulüp bulamazsınız. Mafya ve tribündeki uzantılanyla, küçük tribün mafyacıkları, kulüplere el aman dedirtiyorlar. Ama bozuk yapıda kimse bunlara karşı koyamı- yor, koymak istedikleri zaman da kendi yönetim- leri içinden tepki görüyoriar. Devlet gerekli önlemleri almıyor. Cihan Aktaş'ın öldürülmesinden, bir önceki Beşiktaş-Ankara B.Belediyespor maçında, yine aynı Inönü Stadı'nda, bir başka kişi bıçakla yara- lanıp kan kaybından ölmekten son anda kurtarıl- madı mı? Bu uyan üzerine yetkililer harekete mi geçtiler? Ne gezer! Işte sonuç ortada. Bir de özel güvenlik gücü konusu var. Kulüplerden globalleşme modasına uyularak kendi özel güvenlik birimlerini oluşturmalan iste- niyor. Beşiktaş statta asayişi ve can güvenliğini sağ- layacak kendi güvenlik gücünü oluşturmaya baş- lıyor. Gelen haberlere göre, bu yeni işi üstlenmeye talip olan iki grup öne çıkıyor: Günay Çakıcı ve Erdal Kara grupları. Günay Çakıcı kim? Erdal Kara kim? Erdal Bey'in lakabı ne?.. Tribünün bugünkü hali sosyal bir sorundur, evet. Ama Cihan'ın ölümüne önce polisiye açı- dan eğilmek gerek. Çünkü eğer gerekli polisiye önlemler alınsaydı, Cihan, bugün hâlâ yaşıyor olacaktı. asirmen@cumhuriyetcom.tr 1 polis yaralandı. 6 gözaltı PKK müitanının cenazesindegerginlik DİYARRAKIR(Cum- huriyet Bürosu) - Bat- man'ın Beşiri ilçesi kır- salında düzenlenen ope- rasyonlarda öldürülen PKK/KONGRA-GEL militanının cenaze töre- ninde gerginlik yaşandı. Diyarbakır'daki cenaze töreninde çıkan olaylar- da l polis yaralandı, 6 kişi gözaltına alındı. 19 Kasım'da Gundor Yaylası'nda güvenlik güçleriyle girdiği çatış- mada öldürülen 2 mili- tandan Kulp nüfusuna kayıthtdrisUlaş'ın(21) cenazesi, önceki gece geç saatlerde Batman'da ai- lesine teslim edildi. Ulaş'ın cenazösi topra- ğa verilmek üzere Diyar- bakır'a götürüldü. Diyarbakır'da cenaze törenine ailesi ve yakın- lannın yanı sıra DEHAP ve ÎHD yöneticileri de katıldı. Mardinkapı sem- tinde Hazret-i Ömer Ca- mii'ndekı törenin ardın- dan cenaze yoğun gü- venlik önlemleri altında gömüldü. Grupdağılır- ken bir polis aracı taş- landı. Aracın camlan kı- nhrken, bir polis yara- landı. Olaylarda Meb- met Yavuz, Serhat Ço- lak, MehmetÖlmez. Ab- duDah Kıhç, Necdet Ya- yık ve soyadı öğrenile- meyen İdris adlı bir kişi gözaltına alındı. 'Okul ihalelerindeki yolsuzluk yargıya gitmeli' CHP'li Gazalcı'dan Çelik'e istifa çağnsıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Denizli Milletvekilî Mustafa Ga- zalcı, Kamu Ihale Kurulu (KİK) raporunda okul ihalelenyle ilgili usul- süzlüklerin belirlendi- ğine dikkat çekerken, Milli Egjtim Bakanı Hû- seyin Çeük'i istifaya ça- ğırdı. Gazalcı, "Eğerhu- kuk devleti işleyecekse zaman geçiribneden olay yargıva götürülmetidir" dedı." CHP'li Gazalcı, Baş- bakan Recep Tayyip Er- doğan'ın yanıtlaması is- temiyle verdiği soru önergesinde 450 trilyon liralık 135 okulun yapı- mıyla ilgili ihalede kural- lara uyulmadığının KlK raporuyla saptandığına dikkat çekti. 'Yasa tanımıyor' Gazalcı, Erdoğan'a "Bu ihaleleriptal mi edi- lecek, yoksa yenilenecek midir? Anayasanının 112. maddesi,'Başbakan, bakanlann görevlerinin ı anayasa ve kanunlara uy- '' gun olarak yerine getiril- mesini gozetmek ve dü- zeltici önlemler almak- la yükümlüdür' dediğine göre, bu konuda ne yap- mayı düşünüyorsunuz? ! Konuyu yargıya götüre- cek misiniz" sorulannı yöneltti. Gazalcı, yaptığı yazı- lı açıklamada da KlK Başkanı Şener Akkay- nak'ın ihaledeki usul- süzlükle ilgili raporunu Başbakanlık'a gönder- diğine dikkat çekti. Ga- zalcı, "Şimdi görev Baş- bakanlıkın. Devletin bir kurumundausulsüzlük, kayırmaoldu- ğunu bir devletkurumu inceieme sonu- LsHP'HGazalcı, Başbakan Erdoğan 'ın Kamu Ihale Kurumu 'nun raporu konusundane yapacağını sordu ve MilliEğitim Bakanı Çelik'in uygulamalanyla kuml, yasa tanımadanpartizanca kadmlaştığını belirtti. cunda bildiriyor. Eğer hukuk devleti işleyecekse zaman geçirilmeden olay yargıya götürülmelidir" dedi. Gazalcı, şunlan kaydetti: "Milli Eğitim Bakanı Hüseyin ÇeHk görevin- den aynlmabdır. Bakan, uygulamalanyla kural, yasa tanımadan parti- zanca kadrolaşmıştır. Binlerce eğitim yöneti- cisi yerinden edilmiştir. Bakanlığa tanınan 76. madde yetkisi'kamu ya- ran ve hizmet gerekle- ri' gerekçesiyle sürgün için kuHanılmışür. Hak- sızhklan mahkeme ka- ranyla durduranlann karârlannauyulmamış- ör. Kararlar önce uygu- lanmış, sonra ayıu kişi- ler yeniden sürülmüş- tür. Sürgün \e kadroiaş- malar, öğretim birliği içinde verilen laik ve bi- limsel eğitimi bozmuş- tur. Ancak 135 okulun yapımrvla ilgili ihalede- ki usulsüzlük arük sak- lanamamıştır. Hatan\emevzuataay- km olarakyapüdığıKİk tarafindan belgelenmiş- tir. Bu acı gerçeği şimdi- ' yekadaroiduğugjbiçar- pıtmak. örtmek inandı- ncı olmayacakar. Bu du- rum AKP'nin yurttaş- lann katkısı>1aokul yap- tırma ve eğitime katkı kampanyasmıda yarala- yacaktır. Yurttaşlar MEB'e okul yapımıyla ilgili verilen paralanmn çarçur edildiğini ya da ihalelerin pahalı bir bi- çimdeyandaşlannav«ril- diğini görünce katkı yap- maktan vazgeçeceklerdir. Yani bakanuı tutumu, AKP'nin eğitim felsefesine de aykındır." IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR Mustafa Sangül Olayı... Mustafa Sarıgül'ün CHP genel başkanlığına aday olmasıyla birlikte başlayan sürecin nerede duracağını şimdiden kestirmek çok zor. Deniz Baykal liderliğindeki CHP yönetimi, yerel seçimlerde en yüksek oy yüz- desini yakalayan bir belediye başka- nını, "yolsuzluk iddiasıyla" kesin ih- raç talebiyle disiplin kuruluna sevk etti. Yani biz seni partiden atıyoruz dedi. Gerekçesinin de "yolsuzluk" olduğunu söyledi. CHP yönetiminin bu tutumu, top- lumun büyük çoğunluğu tarafindan güven verici bulunmadı. Sebebini uzun boylu anlatmaya gerek yok. Baykal'a rakip çıkınca, bu gerekçele- rin öne sürüldüğü inancı toplumda yerleşmiş durumda. O dosyanın için- de ne olup bittiğinden çok, Baykal yönetiminin tavrı eleştiriliyor. Herkes şunu söylüyor "Şimdiye kadar nere- deydiniz?" CHP yönetimine karşı bir mücade- le başlatan Mustafa Sarıgül'ün önemli bir kitle desteğine sahip oldu- ğu, yapılan mitinglerden anlaşılıyor. Kitleler içinde gelişen eğilim, CHP yönetiminin iddiasına itibar etmek yerine Sangül'ü desteklemek yönün- de. Toplumdaki bu desteğin nedeni belli değil mi? Deniz Baykal yöneti- mindeki CHP'nin bugünkü durumu- nu beğenmiyorlar. Beğenmedikleri için de muhalefette olmasına rağ- men, CHP'ye yönelmiyorlar. 3 Kasım 2002 seçimlerinden bu yana iki yıl geçti. Normal olarak, bu kadar çok siyasi ve ekonomik sorunlarla yüz yüze olan AKP'nin kitle desteğini az da olsa yitirmesi ve muhalefet partisi olarak CHP'nin ise oylannı arttırması gerekiyordu. Olmadı. Kamuoyu yok- lamalan CHP'nin kitleler nezdindeki itibarının artmak bir yana.. eksildiğini gösteriyor. Bu yazılan okuyan Baykal taraftan CHP'lilerin öfkeleneceğini biliyorum. Medyanın, Baykal aleyhinde çalıştı- ğını söyleyecekler ve başarısızlığın nedenini başkalarının sırtına yükle- meyi tercih edecekler. Olabilir, bunun insani bir tarafı olduğunu düşünüyo- rum. Medyaya kızsınlar, bizlere de kızsınlar. Ancak unutmasınlar ki, hal- kın oylannı medya hemen hiç etkile- yemiyor. 3 Kasım seçimlerinden ön- ce medyanın önemli bir ağırlığı AKP'ye karşı CHP'nin yanında değil miydi? Bunun bir etkisi olmadığını gördük. Toplumda Deniz Baykal yönetimin- deki CHP'ye karşı olan güvensizlik sürüyor. Sarıgül'ün yükselişinin temel nedenlerinden birisi bu. Ikincisi, Mustafa Sangül, zamanlamasını doğru yaptığı bir çıkış içine girdi. Tepkilileri kendi etrafında toplamayı sürdürüyor. ••• Soldaki siyasi mücadelelerde, siyasi ve ideolojik tercihler önemlidir. Musta- fa Sarıgül, şimdi birikmiş bir tepkiyi örgütlüyor. Ancak, bu yeterii değil. Mutlaka, Deniz Baykal yönetimindeki CHP'nin başansızlığının temel neden- lerini doğru saptamalıdır ve ona uy- gun yeni siyaset önerileriyie toplumun karşısına çıkmalıdır. örneğin AB, Kürt sorunu, Kıbns so- runu, hak ve özgüriükler, çalışanlann örgütlenme özgürlüğü gibi birçok te- mel konuda açık ve net siyasetler or- taya koymalıdır. Bu konularda Deniz Baykal'dan farklı olarak ne söylüyor, onun ifade edilmesi gerekiyor. Çünkü bu mücadele, sonuç olarak sosyal demokratlar arası bir mücadele. San- gül, CHP'yi hangi siyasi hedefler için- de iktidara taşımayı düşünüyor, top- lum bunu merak edecektir. Sırf tepkiyi örgütleyerek parti içi mü- cadele yürütülemez. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım. Nedir bunlar, doğru- su ben de merak ediyorum. Sarı- gül'ün çıkış noktası toplumsal beklen- tilere denk düşüyor. Ancak, iş burada bitmiyor. Ülkenin temel konulan konu- sunda Sarıgül'ün bir programla ortaya çıkmasının zamanı geldi. Bülent Ecevit'in, Ismet Inönü gibi bir efsaneye karşı mücadeleye girişti- ğinde, o günün koşullarında çok te- mel bazı yeni siyaset önerileri vardı. örneğin, halkçılık bunlardan birisiydi. CHP'nin, bürokratik katı devletçi yapı- sına karşı, "özgürlükçü" bir söylemi önüne hedef olarak koymuştu. Sangül, bu konularda neler düşünü- yor? CHP, Türkiye'nin demokratikleş- me mücadelesinde geçmiş yıllarda önemli bir rol oynadı. Ancak, son yıl- larda bu konuda bir tutukluk yaşadığı da bir gerçek. "Değişim", "modern- leşme" projelerinde hep geriden gi- den bir tutum içinde. Deniz Baykal'ın AB'ye uyum yasaları çıkarılırken gös- terdiği şu tepki hafızalarda duruyor: "Vefer artık, ha bire uyum yasası çı- kanp duruyoruz. Daha fazlasını iste- miyoruz" türünden sözleri, AB konu- sunda da CHP'yi nötralize etmedi mi? Evet, CHP içindeki mücadele artık siyaset ve program temeli üzerinden yapılacak bir döneme girdi. Taraflar- dan bunu beklemek hakkımız. Ger- çekten nedir aynlığın temel siyasi ne- denleri? İki taraftan da bunu bekliyo- ruz... "Öğretmenler Gününüz Kutlu Olsun..." Öğrenci Merkezli EĞİTİM SETİ *T""" B « 7 k "; ! Öğrenci Merk.zli Aıle-Okul E gıtim. Birlikteliği Coklu Zekâ Efiitim - ÛJretimde Teknoloji.. Materyal Kullanımı - Öflretimde Planlama-Ölçme Stratejiler Nitelikli Sınıf Stressiz Eğitim Ortamı Özel Öğretim UyguiamaJan Öğretmenin Mevzuat El Kitabı Oöretim Faalıyetlerinde Yöntem - Teknik Etkinlikler Yetkin - Ideal Vizyoner Öğretmen Muhteva Oerslsri lcin Özel Öğretim Uygulamaları Öğretmenin Gücü Eğitim - öğretimda Planlama-Ölçme Stratejiler Öğrenci Merkezli Epmin İlke ve Esasları, Eğitimde Çoklu Zeka Uygulamalan, Ûğrencileri Tanıma Teknikleri, Testler, Rehberlik Uygulamaları, Öğretmenin Bireysel Kariyer planlaması, Derslere Göre Özel Öğretim Yöntemleri, Uygulamah Eğitim İçin Oersliklerin Dözeni, Okulda Karakter ve Oeğerler Eğitimi. MEB Eğitinde Çağı Yakalama-20000 Projesi, Öğretmenin Hakları ve ödevieri... ...ve ÖNE Projesine 6ore Hazırlanmış Birçok Konu... Türkiye Genelinde Ücretsiz Tanıtım Hattı:(0312) 496 27 10 f&ÇAK •:.>MA AûSîSi. Bıriıh Mh. ?. Co. 81. Sk. 18/A Çankaya / ANKARA MSoyad Tckfon 6SM Adres Ankara izmır cankays (312) 496.27.10(pbx) Montrö/KOÇAK: (232) 441.13.39 Ktzılay (312) 430.11.98 Şirinyer/NESA: (232) 438.33.43 Sıhhiye/EYLOl A.Ş. (312) 430.05.50 Buca/BAHÇE Paz.: (232) 452.42.18 Dışkapı (312) 342.23.17(pbx) Kahramanlar/ELİTLER: (232) 463.26.60 Adana KOÇAK: (322) 352.35.20 istanbul TUAL: (532) 434.97.18(^1) Meckjiyeköy / Özatıimı (0212)286.19.69-274.62.20 KldKlb-LefKoşe Koçak (0392) 223ö5.8«
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle