Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22EKİM2004CUMA CUMHURİYET SAYFA
dishab(a cumhuriyet.com.tr 11
TiİPk işçi
ABDlilere
sığındı
• Haber Merkezi -
Irak'ın Beled kentinde
ka^ııak işçısi olarak
çalışırken rehin alınan
Osmaniyeli işçi
Abdurrahman
Yıldınm'ın, Iraklılann
elinden kurtularak
ABD'lilere sığındığı
bildinldi. Yıldırım'ın
ailesi Abdurrahman
Yıldınm"ın kendilerini
telefonJa arayarak
kaçtığını ve ABD asker-
lerine sığındığını
aktardığını söyledi.
Abdurrahman
Yıldınm'ın halen bir
hastanede tedavi
gördüğü, iki güne kadar
ülkeye döneceği bildiril-
dı.
Bush,'O'kayıp
öngörmüş
• WASHINGTON
(AA)-ABD'de
muhafazakâr kesimin
sözcülennden din adamı
Pat Robertson, Irak
Savaşı öncesinde
Başkan George Bush'u.
çok kayıp verilebileceği
yönünde uyardığını,
ancak Bush'un, "Hiç
kayıp vermeyeceğiz"
dediğini öne sürdü. Öte
yandan, tngiliz casus
romanlan yazan John le
Carre (73), "tüm
dünyada nefret edilen"
Başkan George Bush'u
kınayarak ABDlilere
"Sevilen Amerika'yı
geri verin" diye
seslendi.
Soğuk Savaş'ın
teorisyeni öldü
• VVASHESGTON
(AA) - Soğuk Savaş'ın
teorisyeni. ABD'nin
eski Sa\Tinma Bakan
Yardımcısı Paul Nitze,
geçen salı günü 97
yaşında öldü. Nitze,
195O'li yıllann başında,
o dönemde gizli bir
belge olan ve SSCB'yi
ABD'nin bir numaraİı
düşmanı haline
getirerek, komünizmin
önüne set çekilmesini
savunarak Soğuk Savaş
doktrinini tanımlayan
NSC 68 direktifinin
ortaya çıkanlması için
çalışmıştı.
Yunan silahları
Hollanda'dan
• AMSTERDAM (AA)
- Hollanda, geçen yıl 1
milyar 150 milyon Euro
tutannda silah dış satımı
gerçekleştirdi. Bu mik-
tann bir önceki yıla
göreyüzde 100'ün
üzerinde bir artışı ifade
ettiği bıldirildi.
Ekonomi Bakanlığı'nın
verilenne göre, iki yıl
önce 450 milyon Euro
dolayında bulunan silah
ihracatının artmasında,
ABD ve Yunanistan'a
yapılan satışlar etkili
oldu. Yunanistan geçen
yıl Hollanda'dan 431
milyon Euro tutannda
askeri araç gereç ve
silah satın aldı.
Hollanda'nın geçen yıl
Türkiye'ye sattığı askeri
malzemenin rutan ise
75 milyon Euro oldu.
Israil Iran'ı
suçladı
VtYANA (AA) -
Israil Cumhurbaşkanı
Moşe Katsav, "Batı
Şeria'dan kaynaklanan
terörün ardında İran'ın
bulunduğunu" öne
sürdü. Katsav,
Avusturya'nın APA
ajansına yaptığı açıkla-
[ mada, "Iran terorizm
' alanında çok aktif, Batı
• Şeria'dan kaynaklanan
, terorizmin yüzde 60 ile
70'i iran'ın finanse
! ettiği Hizbullah'tan
1
kaynaklanıyor. tran'ın
"îsrail ve Avrupa için
; bir tehlike
ı oluşturduğunu"
j söyleyen Katsav, "tran,
• neden 3 bin kilometre
I menzillı fiizelere ihtiyaç
duyuyor. Iran sadece
, totalıter bir devlet
j değil, aynca
, Ortadoğu'daki teröre ve
1
nluslararası terorizme
ı deştek veriyor" dedi.
Irak'ta yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre ilk seçimde ikinci bir Iran doğacak
i İslamcı komşu• Bugün seçim yapılsa
devlet başkanlığına Şii
Irak İslam Devrimi
Yüksek Konseyi lideri
Abdülaziz el Hakim
gelecek. Halkın yüzde
54'ü, oy kullanırken
Şii lider Sistani'nin
işaretine bakacak.
DışHaberlerServisi- Irak'ta-
ki bir kamuoyu yoklamasına
göre bugün başkanlık seçimi
yapılması durumunda, Şii Irak
îslam Devrimi Yüksek Konse-
yi (IlDYK) lıderi Abdülaziz el
Hakiın seçimi kazanacak.
ABD'de yayımlanan USA
Today gazetesi. demokrasınin
gelişmesi için çahşan Ulusla-
rarası Cumhuriyet Enstitüsü ta-
rafindan yaptınlan araştırma-
ya dayanarak, Iraklılann bu-
günkü Başbakan tyad Allavi
yerine El Hakim'e oy verecek-
leri görüşünü dile getırdikleri-
ni yazdı. Sonuçlan gelecek ay
yayımlanacak olan araştırma.
Avustralyalı rehlne, kaçıranlara Itak verdl
Dış Haberler Senisi - Iraklı direnişçıler
tarafından rehin alınan ve bir gün içinde
bırakılan A\'ustralyalı bir gazeteci, Ingiliz
ve ABD'li rehinelerin infaz edilmesinin
"anlaşıhr" olduğunu söyledi. Avustralyalı
gazeteci John Martinkus geçen cumartesi
sabahı kaçınlarak 24 saat kadar rehin
tutulmuş, kendisini kaçıranlann internete
bakarak "ABD için değil serbest çahşan bir
gazeteci" olduğunu doğrulamalanmn
ardrndan bırakılmıştı.
Martinkus, Sydney'e vardıktan sonra
gazetecilere yaptığı açıklamada,
direnişçılerin Ingılız Kenneth Bij^ey ve 2
ABD'li rehineyi öldürmesının bir nedeni
olduğunu söyleyerek "Bu insanlar aptal
değü. Bir mücadele veriyorlar, ama bunn
vahşke yapmıyorlar. İnsanlan biünçsiz bir
şekilde öldürmüyoriar. Beni öldürmeleri
için bir neden yoktu" dedi.
Irak'ta adı en çok bilinen siya-
si kişilikler arasında radikal Şii
lider Mukteda el Sadr'ın yüz-
de 88 ile önde olduğunu, onu
yüzde 86 ile Allavi'nin izledi-
ğini de ortaya koydu.
Yoklamaya göre, dindar bir
adaya oy vermek isteyenlerin
yüzde 54'ü, Irak'taki en büyük
dıni otorite olan Şii Büyük Aye-
tullah Ah'el Sistani'nin talima-
tına uymaya hazır olduğunu
söyledi.
Araşhrma, Iraklılann yüzde
45'inin ülkenin "yanbş yöne
doğnı ilerlediğine'' inandığını
da ortaya koydu. Deneklerin
yüzde 63 "ü buna gerekçe ola-
rak güvenliğin sağlanamama-
sını gösterdi.
Yoklamaya katılanlann hep-
si de ilk kaygılannın güvenlik
olduğunu behrtti. Bunun yanı
sıra katılımcılann yüzde 80'i
ekonomiyi, yüzde 58'i yaşam
kalitesini, yüzde 38'i politika-
yı başlıca kaygılar arasında say-
dı. Iraklılann yüzde 33'ü, so-
runlann kaynağının ABD ön-
cülüğündeki işgal güçleri, yüz-
de 32'si ise yabancı savaşçılar
olduğunu belirtti. 24 Eylül-4
Ekim arasmda yapılan araştır-
maya 2 bin Iraklı katıldı.
İntihar saldınian
Öte yandan, Samarra'da ön-
ceki akşam bir Amerikan kon-
voyu geçerken bomba yüklü
iki araçla aynı anda düzenlenen
intihar saldınlannda aralann-
da çocuklann da bulunduğu 10
sivıl öldü.
Samarra Hastanesi yetkili-
leri, çifte intihar saldınsında
üçü çocuk. üçü kaduı olmak
üzere 10 sivilin yaşamını yi-
tirdiğini bildirdi. Saldında, 11
Amerikan askeri ve 3 Iraklı da
yaralandı.
Bağdat'ta dün havaalanı ça-
lışanlannı işe taşıyan bir oto-
büse düzenlenen saldında 4 ki-
şi öldü. Bir havaalanı görevli-
si. 25 kişıyi taşıyan otobüsün,
kentın dışındaki bir mahallede
silahlı saldınya uğradığını, olay-
da birçok kişinin yaralandığı-
nı söyledi.
Bağdat'ta 2 ulusal muhafiz-
la bir kadın öldürüldü.
tngiltere, ABD'nin tngiliz
askerlerinin Basra'dan Bağ-
dat'ın güneyüıe kaydınlması
yönündeki talebini kabul etti.
Savunma Bakanı GeoffHoon,
Basra'daki 850 askerin Bağ-
dat'ın güneyindeki illere ko-
nuşlandınlacağmı bildirdi. In-
giliz askerlerinin direnişin yo-
ğun olduğu Iskenderiye, Lati-
fiye ya da Mahmudiye gibi
kentlere konuşlanabileceği be-
lirtildi.
Irak'ta şiddetin artmasına ABD'nin yanlış tntumunun yol açtığmı söyledi
TalabanTden siirpriz çıkış
Japonyada su baskınlan yüzünden mahsur kalan pek çok Idşi helikopterie kurtanldı. (Fotoğraf: REUTERS)
Japonya'yı 'Kertenkele' vurdu
Dış HaberlerSenisi -Ja-
ponya'yı etkısi altına alan
ve son 20 yılın en şiddet-
lisı olduğu behrtilen 'Toka-
ge (Kertenkele)' tayfunu,
66 kişinin ölümüne neden
oldu. Japon yetkilıler, tay-
ftınun yol açtığı toprak kay-
malan ve seller nedenıyle
hâlâ 22 kişinin kayıp oldu-
ğunu, bu kişılere yönelik
arama kurtarma çalışma-
lannın sürdüğünü açıkladı.
Polis, Tokage tayfunu-
nun yol açtığı şiddeth ya-
ğışın hava ve kara trafiği-
ni engellediğini. bınlerce
kişiyi elektriksiz bıraktığı-
m ve toprak kaymalanna
yol açtığını kaydetti. Tay-
fun nedeniyle 650 uçuşun
iptal edildiği. 52 bin evin
elektriksiz kaldığı, 117 bin
kişımnse tahliye edildiği
belırtıldi.
Tokage tayfununun, baş-
kent Tokyo'nun etrafında
etkili olduktan sonra Pasi-
fık Okyanusu'na doğru yo-
luna devam etmesinin ve
tropik firtınaya dönüşme-
sinin tahmin edildiği kay-
dedildi.
Dün sabah erken saat-
lerde Pasifık'e doğru hare-
ket eden Tokage, bu yıl Ja-
ponya'yı etkisi altına alan
10'uncu tayfun oldu. Ja-
ponya'da, can kaybının en
yüksek olduğu son tayfun
1982 yılında görülmüş, bu
afette 95 kişi hayatını kay-
betmiş ya da kaybolmuştu.
Ülkede bu ay başında çıkan
Ma-on tayfununda 6 kişi,
bundan bir hafta önce çı-
kan Mearitayfununda da 22
kişi ölmüştü.
Meteoroloji yetkilileri
Tokage'nın beraberinde ge-
tirdiği yağış ve rüzgârlann
Japonya'nın tümünde ve
uzun bir süre etkili olma-
sının beklendiğini belırte-
rek bu ölçekte bir kasırga-
nın çok seyrek görüldüğü-
nü söyledıler.
Çin 'degrizufadası
Dış Haberier Senisi - Çin'in orta
kesimindeki Henan eyaletine bağlı
Şinmi kentindeki Daping kömür
ocağında meydana gelen grizu
patlamasında 60 kişinin öldüğü. 88
kişinin kayıp olduğu bildirildi.
Yeni Çin Haber Ajansı'nın haberine
göre, önceki gece yerel saatle 22.47'de
meydana gelen patlama sırasında
ocakta 400'den fazla işçi
bulunuyordu. 200 kadar işçi
patlamadan sonra kaçmayı başardı.
Olay yerine gönderilen kurtarma
ekipleri 60 işçinin cesedini çıkardılar.
Olayın nedeninin araştınldığı ve
kurtarma çalışmalannın sürdürüldüğü
olay yennde ölü sayısının artmasından
şüphe edildiği bildirildi.
Çin'de resmi makamlann verdiği
rakamlara göre son 9 ay içinde
kazalarda hayatını kaybedenlerin
sayısının 100 bine ulaştığı belirtiliyor.
• Uzun süredir ABD'nin yanında yer
alan Kürdistan Yurtseverler Birliği
lideri, bu kez bu ülkenin Iraklılara kötü
muamelesi ve Ebu Garib'deki işkence
gibi 'aptalca' uygulamalannı eleştirdi.
Dış Haberler Senisi - Kürdistan Yurtseverler
Birliği (KYB) liden CelalTalabani, Irak'ta
şiddetin artmasmdan ABD ve müttefiklerini
sorumlu tuttu. Talabani, Mısır'da yayımlanan
El Ahram gazetesıne verdiği demeçte, "Bu
ciddi örmanışın arkasuıda, Amerika'nın
yanhşlan ve koalisyon güçierinin Irakhlara
dönük aptalca davranışlan bulunuyor" dedi.
Hiç kimsenin, Amerikan birliklerinin Irak
vatandaşlanna işkence etmesini ve onlan
aşağılamasını kabul edemeyeceğini belirten
Talabani. "Irakhlan yere yaûnp, postaDarmı
kafalannın ve boyunlaruun üzerine
koyuyorlar. Buna bir de Ebu Garib'deki
korkunç şeyieri eklevin" diye konuştu.
Talabani'nin bu değerlendırmelerinin,
bugüne dek geçicı hükümete bu kadar yakın
olan bir üst düzey yetkilinin yaptığı en ağır
eleştiriler olduğuna dikkat çekiliyor.
Celal Talabani, aynca. partisinin bir parçası
olduğu geçici hükümetin, mevcut durumda
olabilecek en uygun tercih olduğunu ve
ülkenin bazı kesimlerinde otorite kazanmaya
başladığım söyledi.
KYB lideri, hükümetin, seçim konusunda
Iraklılann desteğini sağlayabilecek bir
politika belirlediğı takdirde, seçimlerin
zamanında yapılabileceğıni belirtti.
ABD Dışışlen Bakan Yardımcısı
Rkhard Armitage'ın, Irak Kürdistan
Demokrat Partisı (IKDP) yetkılısi
Neçinan Barzani ile görüştüğü bildirildi.
Armitage''dan Kürt liderlere övgü
ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan
açıklamada, Dışişlen Bakam CoHn
P0weD'dan sonra bakanlığın iki numaralı
ismi olan Rıchard Armitageın. Neçirvan
Barzani ile 19 Ekim'de görüştüğü
kaydedıldı Açıklamada Barzani'den,
"Kürdistan bölgesel hükümetinden Neçirvan
Barzani" olarak bahsedildi. ABD Dışişleri
Bakanlığı'nm açıklamasmda, görüşmede
Irak'ın siyasi geçiş süreci, son güvenlik
durumu. bölgesel konular ve federal,
demokratik, birleşik ve refah içinde
bir Irak yönündeki ortak amaç konusununda
konuşulduğu belirtildı. Bakan Yardımcısı
Armitage'ın, Barzani"ye, Irak'ın
yeniden yapılandınlması çabalannda
Iraklı Kürt liderlerin yaptıklannı takdirle
karşıladıklaruıı ifade ettiği ve
ABD'nin ocak ayındaki seçimlerle
Irak'm yeniden yapılanması
çabalarına desteğini teyit ettiği kaydedildi.
MURATtLEM
Atina'da
kadınlar
için
genelev
ATtSA - Yunanistan'daki erkekler,
cinsellik anlamında geçen günlerde bir
ilke imza attılar. Özel Alfa
televizyonunun verdiği habere göre,
dünyanın ilk resmi erkekler genelevi
başkent Atina'da açıldı. Ülkenin en ünlü
jigolosunun girişimiyle açılan erkekler
genelevinde ilk aşamada dört erkeğin
çalıştığı belirtildi. Açılışın ilk günü
eşleri ve sevgilileriyle cinsel
tatminsizlik yaşayan kadmlann
doldurduğu genelevin büyük ilgi
görmesi herkesi şaşkınlığa düşürdü.
Atina'da kadınlann çalıştığı genelevlere
giden erkekler istedikleri kadınla
beraber olma karşılığmda 10 Euro
öderken erkekler genelevine giden
kadmlar erkeklerle en düşük 50 Euro
karşılığmda beraber olabiliyorlar.
Genelev sahibinin televizyon kanalına
verdiği bilgiye göre, cinsel tatminsizlik
yaşayan kadınlar için işyerlerinde özel
seanslar da düzenlenebiliyor. Bu
durumda ücretin arttığını belirten
genelev sahibi, kendini güçlü hisseden.
sağuklı, ççkici her erkeğin kimlik
göstererek genelevde çalışabileceğini
belirtti. Açılıştan kısa bir süre sonra
işyerindeki erkeklerin verimliliğinin
düştüğüne dikkat çeken işveren, bu
durumdan şikâyetçi olan kadınlan
memnun edebihnek için hemen yedek
işçilerin göreve başladıklannı ifade etti.
Yunanistan'da, özellikle Balkan
ülkelerinden kaçınlan ya da kendi
istekleriyle kente gelen kadmlann
çalıştığı onlarca genelev ve randevu evi
bulunuyor. Erkekler ise ilk kez bu
alanda kendilerini göstererek karşı cinse
yönelik büyük başan (!) e]de ettiler.
BIÇAK SIRTI
EROL MANİSALI
AB'ye Yaklaşınken
Uzaklaşmak..
AB, o zamanki adı ile AvrupaTopluluklan (AT) 1989
yılında Türkiye' nin tam üyelik başvurusunu reddet-
mişti. Hem de doğru dürüst bir gerekçe gösterme-
den. Avrupa kalkıp da, "Soğuk savaş bitti, ben şim-
di Avrupa Birleşik Devletleri'ni kurmaya başlıyo-
rum; seni içine almayacağım" diyemezdi tabii.
Brükset'in Türkiye'yi içine almama kararına ya-
nrt Başbakan Özal'dan geldi. Hem de hiç vakit ge-
çirmeden, "hayır" karannın çıktığı gün; "Avrupa içi-
ne almasa da Gümrük Biıiiği'ne gireceğiz" dedi.
Bu, "Nikâhyapmasa da kumalığı kabul ediyoruz"
anlamına gelıyordu.
6 Mart 1995'te Gümrük Birliği imzalanırken de,
Türkiye'nin değil ama "bizim taraftakilerin" niyeti
aynı idi. Soğuk savaş bitmişti. Birilerinin dediği gi-
bi: "Türkiye, Türkler tarafından idare edilmeyecek
kadar önemli bir ülkeydi!" Idaresi Batı'ya bırakıl-
malıydı...
Aslında özal, 1991 'de George Bush ile telafı et-
meye çalıştı. Eğer Genelkurmay Başkanı Torum-
tay istifa etmese ve ordu tepki göstermeseydi sü-
reç 1991 'de başlamış olacaktı. 6 Mart 1995'te iş,
Avrupa üzerinden yürütülmeye başlandı. Türkiye
"Batı kapitalizmine" bu yolla bağlanıyordu.
Işte ABD bu nedenle, Türkiye'nin "AB'ye bağ-
lanmasınt" var gücüyle destekliyordu. özal'ın
1991 'de yapamadığını 6 Mart 1995 belgesi yapa-
caktı. "Nikâhsız birliktelik" Türkiye'yi Batı'nın hi-
mayesi (mandası) altına sokuyordu. En "temiz ve
başağnsızyol", hem de sıfır maliyetle sağlanıyor-
du. Sessiz darbe süreci başlatılmıştı. Yugoslavya
gibi bombalamaya hiç gerek duyulmayacaktı.
Irak'taki gibi dünyaya rezil olma riski de yoktu.
Batı, iki Türkiye'den birini yanına alarak birtaş-
la iki kuş vuruyordu. Ancak yanına aldığı Türkiye
bazı sermaye çevrelerinden başka bir şey değildi.
Nikâhsız beraberliği sürdürmek için "siyasi Islamın
ve bölücülerin de" devreye sokulması gerekiyor-
du. 1995-2004 sürecinde bunlar da safha safha
gerçekleştirildi. Türk halkının çok büyük bir bölü-
mü bu gelişmelerin farkında değildi. Çünkü son on
yıldır medyada tam bir karartma uygulanıyor.
Benzerken farklılaşmak...
Türkiye, Avrupa'ya benzediğini zannederken
farklılaşıyor. Avrupa'nın yaptıklarından çok dedik-
lerini yapıyor. Dediklerini yaparken de ilginç bir bi-
çimde ona benzemek yerine Avrupa'dan uzakla-
şıyor.
- Bireysel (ve bireyci) haklan geliştirilirken top-
lumsal (vetoplumcu) haklan gelıştiremediği için 'Av-
rupa'ya hiç benzemeyen duruma geliyor'. Me-
murun grev hakkı yokken bireyin AlHM'ye başvur-
ması sağlanıyor.
- Avrupa'da devletin (ve kamunun) milli gelirden
aldığı ve yeniden dağıttığı oran çok yüksek oldu-
ğu halde, Türkiye'de giderek azaltılıyor. AB'deki güç-
lü sosyal devlet yerine Türkiye'de, "tamamen kü-
çültülmüş ve güçsüzleştirilmiş bir devlet yapısı"
oluşuyor.
- Avrupa kendi ulusal sanayiini güçlendirip dı-
şanya karşı korurken Türkiye'de yönetimler aksi-
ni yapıyorlar. Yabancı (ve Avrupalı) şirketler Türki-
ye pazarında gelişirken yerli şirketler geriliyor.
- AB kendi tanmınadestekverip korurken bizim-
kiler korumuyor, desteği azaltıyorlar: Haksız reka-
betin kucağına itiyorlar.
- AB, (AB'ci) politikalaria dış pazarlarda etkinli-
ğini arttınrken Tün<iye "AB ile kurduğu tekyanlı iliş-
kilerie" çokuluslu şirketlerin arka bahçesi duru-
muna geliyor. AB'nin dış ticaret politikalarını son
yıllarda incelediğimiz zaman dışa karşı korumacı-
lığın, özellikle "tarife dışı engeller kullanılarak" art-
tınldığını görüyoruz. Türkiye'de ise tersi yapılıyor.
AB ve dünya ile dış ticaret açığımızın sürekli ar-
tış eğilimi göstermesi, bu "tersyönlü ilişkilerin" so-
nucudur. Bazı çevreler "Türkiye'nin AB'ye yakın-
laştınldığını söylerken" gerçekte Türkiye, AB'nin
sahip olduğu özelliklerden hızla uzaklaşmaktadır.
AB'ye benzememekte, sadece onun denetimi al-
tına sokulmaktadır.
1989 yıllannda atılan düğümlere, AKP iktidan ile
yeni bir boyut eklenmiştir. AKP iktidannın Brüksel'in
(ve ABD'nin) talep ve dayatmaları karşısındaki za-
aflan 3 Kasım 2002'den sonra ilişkilere yeni bir
boyut kazandırdı. Süreç, daha da derinleşti ve Tür-
kiye üzerindeki ipotekler arttı.
Aralık ayında AB doruğu, llerleme Raporu yönün-
de karar alacak ve Türkiye'nin "nikâhsız bihikteli-
ği" sonu olmayan bir tünelin içine sokulacaktır.
Türkiye bu tünelin içinde "Aynştınlacak ve hima-
ye düzeni süreklilik kazanacaktır": Eğer işler mev-
cut seyri içinde yürürse...
Zaten 1989'dan beri belirli çevreter tarafından dü-
şünülen ve uygulanmakta olan bu değil miydi?
Hem de halka hiçbir şekilde sorulmadan...
www.istanbul.edu.tr/llctisat/emanisalt
Castro korkuttu
Dış Haberler Senisi -
Küba Devlet Başkanı Fî-
del Castro, Santa Cla-
ra'da bir mezuniyet töre-
ninde yaptığı konuşma-
dan sonra düştü.
Hemen kendini topar-
layan Castro, Kübalıla-
ra iyi olduğu konusunda
teminat vererek espnler
yapmaya başladı.
Hükümet açıklamasında,
Castro'nun sol dizi ve
sağ kolund^jkınk oldu-
ğu bildirildi. Castro'nun
genel sağhk durumunun
ve moralinin iyi olduğu
vurgulandı.
Sanat eğitmenlerinin
mezuniyet törenindeki
konuşmasının ardından
düşen Castro, daha son-
ra 30 bin kişiden düştü-
ğü için özür diledi. Cast-
ro dızinde ve kolunda
kınk olabileceğini be-
lirtti, "Ama tek parça
olarak kaküm" dedı^