23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22EKİM2004CUMA CUMHURİYET SAYFA dishab(a cumhuriyet.com.tr 11 TiİPk işçi ABDlilere sığındı • Haber Merkezi - Irak'ın Beled kentinde ka^ııak işçısi olarak çalışırken rehin alınan Osmaniyeli işçi Abdurrahman Yıldınm'ın, Iraklılann elinden kurtularak ABD'lilere sığındığı bildinldi. Yıldırım'ın ailesi Abdurrahman Yıldınm"ın kendilerini telefonJa arayarak kaçtığını ve ABD asker- lerine sığındığını aktardığını söyledi. Abdurrahman Yıldınm'ın halen bir hastanede tedavi gördüğü, iki güne kadar ülkeye döneceği bildiril- dı. Bush,'O'kayıp öngörmüş • WASHINGTON (AA)-ABD'de muhafazakâr kesimin sözcülennden din adamı Pat Robertson, Irak Savaşı öncesinde Başkan George Bush'u. çok kayıp verilebileceği yönünde uyardığını, ancak Bush'un, "Hiç kayıp vermeyeceğiz" dediğini öne sürdü. Öte yandan, tngiliz casus romanlan yazan John le Carre (73), "tüm dünyada nefret edilen" Başkan George Bush'u kınayarak ABDlilere "Sevilen Amerika'yı geri verin" diye seslendi. Soğuk Savaş'ın teorisyeni öldü • VVASHESGTON (AA) - Soğuk Savaş'ın teorisyeni. ABD'nin eski Sa\Tinma Bakan Yardımcısı Paul Nitze, geçen salı günü 97 yaşında öldü. Nitze, 195O'li yıllann başında, o dönemde gizli bir belge olan ve SSCB'yi ABD'nin bir numaraİı düşmanı haline getirerek, komünizmin önüne set çekilmesini savunarak Soğuk Savaş doktrinini tanımlayan NSC 68 direktifinin ortaya çıkanlması için çalışmıştı. Yunan silahları Hollanda'dan • AMSTERDAM (AA) - Hollanda, geçen yıl 1 milyar 150 milyon Euro tutannda silah dış satımı gerçekleştirdi. Bu mik- tann bir önceki yıla göreyüzde 100'ün üzerinde bir artışı ifade ettiği bıldirildi. Ekonomi Bakanlığı'nın verilenne göre, iki yıl önce 450 milyon Euro dolayında bulunan silah ihracatının artmasında, ABD ve Yunanistan'a yapılan satışlar etkili oldu. Yunanistan geçen yıl Hollanda'dan 431 milyon Euro tutannda askeri araç gereç ve silah satın aldı. Hollanda'nın geçen yıl Türkiye'ye sattığı askeri malzemenin rutan ise 75 milyon Euro oldu. Israil Iran'ı suçladı VtYANA (AA) - Israil Cumhurbaşkanı Moşe Katsav, "Batı Şeria'dan kaynaklanan terörün ardında İran'ın bulunduğunu" öne sürdü. Katsav, Avusturya'nın APA ajansına yaptığı açıkla- [ mada, "Iran terorizm ' alanında çok aktif, Batı • Şeria'dan kaynaklanan , terorizmin yüzde 60 ile 70'i iran'ın finanse ! ettiği Hizbullah'tan 1 kaynaklanıyor. tran'ın "îsrail ve Avrupa için ; bir tehlike ı oluşturduğunu" j söyleyen Katsav, "tran, • neden 3 bin kilometre I menzillı fiizelere ihtiyaç duyuyor. Iran sadece , totalıter bir devlet j değil, aynca , Ortadoğu'daki teröre ve 1 nluslararası terorizme ı deştek veriyor" dedi. Irak'ta yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre ilk seçimde ikinci bir Iran doğacak i İslamcı komşu• Bugün seçim yapılsa devlet başkanlığına Şii Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi lideri Abdülaziz el Hakim gelecek. Halkın yüzde 54'ü, oy kullanırken Şii lider Sistani'nin işaretine bakacak. DışHaberlerServisi- Irak'ta- ki bir kamuoyu yoklamasına göre bugün başkanlık seçimi yapılması durumunda, Şii Irak îslam Devrimi Yüksek Konse- yi (IlDYK) lıderi Abdülaziz el Hakiın seçimi kazanacak. ABD'de yayımlanan USA Today gazetesi. demokrasınin gelişmesi için çahşan Ulusla- rarası Cumhuriyet Enstitüsü ta- rafindan yaptınlan araştırma- ya dayanarak, Iraklılann bu- günkü Başbakan tyad Allavi yerine El Hakim'e oy verecek- leri görüşünü dile getırdikleri- ni yazdı. Sonuçlan gelecek ay yayımlanacak olan araştırma. Avustralyalı rehlne, kaçıranlara Itak verdl Dış Haberler Senisi - Iraklı direnişçıler tarafından rehin alınan ve bir gün içinde bırakılan A\'ustralyalı bir gazeteci, Ingiliz ve ABD'li rehinelerin infaz edilmesinin "anlaşıhr" olduğunu söyledi. Avustralyalı gazeteci John Martinkus geçen cumartesi sabahı kaçınlarak 24 saat kadar rehin tutulmuş, kendisini kaçıranlann internete bakarak "ABD için değil serbest çahşan bir gazeteci" olduğunu doğrulamalanmn ardrndan bırakılmıştı. Martinkus, Sydney'e vardıktan sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, direnişçılerin Ingılız Kenneth Bij^ey ve 2 ABD'li rehineyi öldürmesının bir nedeni olduğunu söyleyerek "Bu insanlar aptal değü. Bir mücadele veriyorlar, ama bunn vahşke yapmıyorlar. İnsanlan biünçsiz bir şekilde öldürmüyoriar. Beni öldürmeleri için bir neden yoktu" dedi. Irak'ta adı en çok bilinen siya- si kişilikler arasında radikal Şii lider Mukteda el Sadr'ın yüz- de 88 ile önde olduğunu, onu yüzde 86 ile Allavi'nin izledi- ğini de ortaya koydu. Yoklamaya göre, dindar bir adaya oy vermek isteyenlerin yüzde 54'ü, Irak'taki en büyük dıni otorite olan Şii Büyük Aye- tullah Ah'el Sistani'nin talima- tına uymaya hazır olduğunu söyledi. Araşhrma, Iraklılann yüzde 45'inin ülkenin "yanbş yöne doğnı ilerlediğine'' inandığını da ortaya koydu. Deneklerin yüzde 63 "ü buna gerekçe ola- rak güvenliğin sağlanamama- sını gösterdi. Yoklamaya katılanlann hep- si de ilk kaygılannın güvenlik olduğunu behrtti. Bunun yanı sıra katılımcılann yüzde 80'i ekonomiyi, yüzde 58'i yaşam kalitesini, yüzde 38'i politika- yı başlıca kaygılar arasında say- dı. Iraklılann yüzde 33'ü, so- runlann kaynağının ABD ön- cülüğündeki işgal güçleri, yüz- de 32'si ise yabancı savaşçılar olduğunu belirtti. 24 Eylül-4 Ekim arasmda yapılan araştır- maya 2 bin Iraklı katıldı. İntihar saldınian Öte yandan, Samarra'da ön- ceki akşam bir Amerikan kon- voyu geçerken bomba yüklü iki araçla aynı anda düzenlenen intihar saldınlannda aralann- da çocuklann da bulunduğu 10 sivıl öldü. Samarra Hastanesi yetkili- leri, çifte intihar saldınsında üçü çocuk. üçü kaduı olmak üzere 10 sivilin yaşamını yi- tirdiğini bildirdi. Saldında, 11 Amerikan askeri ve 3 Iraklı da yaralandı. Bağdat'ta dün havaalanı ça- lışanlannı işe taşıyan bir oto- büse düzenlenen saldında 4 ki- şi öldü. Bir havaalanı görevli- si. 25 kişıyi taşıyan otobüsün, kentın dışındaki bir mahallede silahlı saldınya uğradığını, olay- da birçok kişinin yaralandığı- nı söyledi. Bağdat'ta 2 ulusal muhafiz- la bir kadın öldürüldü. tngiltere, ABD'nin tngiliz askerlerinin Basra'dan Bağ- dat'ın güneyüıe kaydınlması yönündeki talebini kabul etti. Savunma Bakanı GeoffHoon, Basra'daki 850 askerin Bağ- dat'ın güneyindeki illere ko- nuşlandınlacağmı bildirdi. In- giliz askerlerinin direnişin yo- ğun olduğu Iskenderiye, Lati- fiye ya da Mahmudiye gibi kentlere konuşlanabileceği be- lirtildi. Irak'ta şiddetin artmasına ABD'nin yanlış tntumunun yol açtığmı söyledi TalabanTden siirpriz çıkış Japonyada su baskınlan yüzünden mahsur kalan pek çok Idşi helikopterie kurtanldı. (Fotoğraf: REUTERS) Japonya'yı 'Kertenkele' vurdu Dış HaberlerSenisi -Ja- ponya'yı etkısi altına alan ve son 20 yılın en şiddet- lisı olduğu behrtilen 'Toka- ge (Kertenkele)' tayfunu, 66 kişinin ölümüne neden oldu. Japon yetkilıler, tay- ftınun yol açtığı toprak kay- malan ve seller nedenıyle hâlâ 22 kişinin kayıp oldu- ğunu, bu kişılere yönelik arama kurtarma çalışma- lannın sürdüğünü açıkladı. Polis, Tokage tayfunu- nun yol açtığı şiddeth ya- ğışın hava ve kara trafiği- ni engellediğini. bınlerce kişiyi elektriksiz bıraktığı- m ve toprak kaymalanna yol açtığını kaydetti. Tay- fun nedeniyle 650 uçuşun iptal edildiği. 52 bin evin elektriksiz kaldığı, 117 bin kişımnse tahliye edildiği belırtıldi. Tokage tayfununun, baş- kent Tokyo'nun etrafında etkili olduktan sonra Pasi- fık Okyanusu'na doğru yo- luna devam etmesinin ve tropik firtınaya dönüşme- sinin tahmin edildiği kay- dedildi. Dün sabah erken saat- lerde Pasifık'e doğru hare- ket eden Tokage, bu yıl Ja- ponya'yı etkisi altına alan 10'uncu tayfun oldu. Ja- ponya'da, can kaybının en yüksek olduğu son tayfun 1982 yılında görülmüş, bu afette 95 kişi hayatını kay- betmiş ya da kaybolmuştu. Ülkede bu ay başında çıkan Ma-on tayfununda 6 kişi, bundan bir hafta önce çı- kan Mearitayfununda da 22 kişi ölmüştü. Meteoroloji yetkilileri Tokage'nın beraberinde ge- tirdiği yağış ve rüzgârlann Japonya'nın tümünde ve uzun bir süre etkili olma- sının beklendiğini belırte- rek bu ölçekte bir kasırga- nın çok seyrek görüldüğü- nü söyledıler. Çin 'degrizufadası Dış Haberier Senisi - Çin'in orta kesimindeki Henan eyaletine bağlı Şinmi kentindeki Daping kömür ocağında meydana gelen grizu patlamasında 60 kişinin öldüğü. 88 kişinin kayıp olduğu bildirildi. Yeni Çin Haber Ajansı'nın haberine göre, önceki gece yerel saatle 22.47'de meydana gelen patlama sırasında ocakta 400'den fazla işçi bulunuyordu. 200 kadar işçi patlamadan sonra kaçmayı başardı. Olay yerine gönderilen kurtarma ekipleri 60 işçinin cesedini çıkardılar. Olayın nedeninin araştınldığı ve kurtarma çalışmalannın sürdürüldüğü olay yennde ölü sayısının artmasından şüphe edildiği bildirildi. Çin'de resmi makamlann verdiği rakamlara göre son 9 ay içinde kazalarda hayatını kaybedenlerin sayısının 100 bine ulaştığı belirtiliyor. • Uzun süredir ABD'nin yanında yer alan Kürdistan Yurtseverler Birliği lideri, bu kez bu ülkenin Iraklılara kötü muamelesi ve Ebu Garib'deki işkence gibi 'aptalca' uygulamalannı eleştirdi. Dış Haberler Senisi - Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) liden CelalTalabani, Irak'ta şiddetin artmasmdan ABD ve müttefiklerini sorumlu tuttu. Talabani, Mısır'da yayımlanan El Ahram gazetesıne verdiği demeçte, "Bu ciddi örmanışın arkasuıda, Amerika'nın yanhşlan ve koalisyon güçierinin Irakhlara dönük aptalca davranışlan bulunuyor" dedi. Hiç kimsenin, Amerikan birliklerinin Irak vatandaşlanna işkence etmesini ve onlan aşağılamasını kabul edemeyeceğini belirten Talabani. "Irakhlan yere yaûnp, postaDarmı kafalannın ve boyunlaruun üzerine koyuyorlar. Buna bir de Ebu Garib'deki korkunç şeyieri eklevin" diye konuştu. Talabani'nin bu değerlendırmelerinin, bugüne dek geçicı hükümete bu kadar yakın olan bir üst düzey yetkilinin yaptığı en ağır eleştiriler olduğuna dikkat çekiliyor. Celal Talabani, aynca. partisinin bir parçası olduğu geçici hükümetin, mevcut durumda olabilecek en uygun tercih olduğunu ve ülkenin bazı kesimlerinde otorite kazanmaya başladığım söyledi. KYB lideri, hükümetin, seçim konusunda Iraklılann desteğini sağlayabilecek bir politika belirlediğı takdirde, seçimlerin zamanında yapılabileceğıni belirtti. ABD Dışışlen Bakan Yardımcısı Rkhard Armitage'ın, Irak Kürdistan Demokrat Partisı (IKDP) yetkılısi Neçinan Barzani ile görüştüğü bildirildi. Armitage''dan Kürt liderlere övgü ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Dışişlen Bakam CoHn P0weD'dan sonra bakanlığın iki numaralı ismi olan Rıchard Armitageın. Neçirvan Barzani ile 19 Ekim'de görüştüğü kaydedıldı Açıklamada Barzani'den, "Kürdistan bölgesel hükümetinden Neçirvan Barzani" olarak bahsedildi. ABD Dışişleri Bakanlığı'nm açıklamasmda, görüşmede Irak'ın siyasi geçiş süreci, son güvenlik durumu. bölgesel konular ve federal, demokratik, birleşik ve refah içinde bir Irak yönündeki ortak amaç konusununda konuşulduğu belirtildı. Bakan Yardımcısı Armitage'ın, Barzani"ye, Irak'ın yeniden yapılandınlması çabalannda Iraklı Kürt liderlerin yaptıklannı takdirle karşıladıklaruıı ifade ettiği ve ABD'nin ocak ayındaki seçimlerle Irak'm yeniden yapılanması çabalarına desteğini teyit ettiği kaydedildi. MURATtLEM Atina'da kadınlar için genelev ATtSA - Yunanistan'daki erkekler, cinsellik anlamında geçen günlerde bir ilke imza attılar. Özel Alfa televizyonunun verdiği habere göre, dünyanın ilk resmi erkekler genelevi başkent Atina'da açıldı. Ülkenin en ünlü jigolosunun girişimiyle açılan erkekler genelevinde ilk aşamada dört erkeğin çalıştığı belirtildi. Açılışın ilk günü eşleri ve sevgilileriyle cinsel tatminsizlik yaşayan kadmlann doldurduğu genelevin büyük ilgi görmesi herkesi şaşkınlığa düşürdü. Atina'da kadınlann çalıştığı genelevlere giden erkekler istedikleri kadınla beraber olma karşılığmda 10 Euro öderken erkekler genelevine giden kadmlar erkeklerle en düşük 50 Euro karşılığmda beraber olabiliyorlar. Genelev sahibinin televizyon kanalına verdiği bilgiye göre, cinsel tatminsizlik yaşayan kadınlar için işyerlerinde özel seanslar da düzenlenebiliyor. Bu durumda ücretin arttığını belirten genelev sahibi, kendini güçlü hisseden. sağuklı, ççkici her erkeğin kimlik göstererek genelevde çalışabileceğini belirtti. Açılıştan kısa bir süre sonra işyerindeki erkeklerin verimliliğinin düştüğüne dikkat çeken işveren, bu durumdan şikâyetçi olan kadınlan memnun edebihnek için hemen yedek işçilerin göreve başladıklannı ifade etti. Yunanistan'da, özellikle Balkan ülkelerinden kaçınlan ya da kendi istekleriyle kente gelen kadmlann çalıştığı onlarca genelev ve randevu evi bulunuyor. Erkekler ise ilk kez bu alanda kendilerini göstererek karşı cinse yönelik büyük başan (!) e]de ettiler. BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI AB'ye Yaklaşınken Uzaklaşmak.. AB, o zamanki adı ile AvrupaTopluluklan (AT) 1989 yılında Türkiye' nin tam üyelik başvurusunu reddet- mişti. Hem de doğru dürüst bir gerekçe gösterme- den. Avrupa kalkıp da, "Soğuk savaş bitti, ben şim- di Avrupa Birleşik Devletleri'ni kurmaya başlıyo- rum; seni içine almayacağım" diyemezdi tabii. Brükset'in Türkiye'yi içine almama kararına ya- nrt Başbakan Özal'dan geldi. Hem de hiç vakit ge- çirmeden, "hayır" karannın çıktığı gün; "Avrupa içi- ne almasa da Gümrük Biıiiği'ne gireceğiz" dedi. Bu, "Nikâhyapmasa da kumalığı kabul ediyoruz" anlamına gelıyordu. 6 Mart 1995'te Gümrük Birliği imzalanırken de, Türkiye'nin değil ama "bizim taraftakilerin" niyeti aynı idi. Soğuk savaş bitmişti. Birilerinin dediği gi- bi: "Türkiye, Türkler tarafından idare edilmeyecek kadar önemli bir ülkeydi!" Idaresi Batı'ya bırakıl- malıydı... Aslında özal, 1991 'de George Bush ile telafı et- meye çalıştı. Eğer Genelkurmay Başkanı Torum- tay istifa etmese ve ordu tepki göstermeseydi sü- reç 1991 'de başlamış olacaktı. 6 Mart 1995'te iş, Avrupa üzerinden yürütülmeye başlandı. Türkiye "Batı kapitalizmine" bu yolla bağlanıyordu. Işte ABD bu nedenle, Türkiye'nin "AB'ye bağ- lanmasınt" var gücüyle destekliyordu. özal'ın 1991 'de yapamadığını 6 Mart 1995 belgesi yapa- caktı. "Nikâhsız birliktelik" Türkiye'yi Batı'nın hi- mayesi (mandası) altına sokuyordu. En "temiz ve başağnsızyol", hem de sıfır maliyetle sağlanıyor- du. Sessiz darbe süreci başlatılmıştı. Yugoslavya gibi bombalamaya hiç gerek duyulmayacaktı. Irak'taki gibi dünyaya rezil olma riski de yoktu. Batı, iki Türkiye'den birini yanına alarak birtaş- la iki kuş vuruyordu. Ancak yanına aldığı Türkiye bazı sermaye çevrelerinden başka bir şey değildi. Nikâhsız beraberliği sürdürmek için "siyasi Islamın ve bölücülerin de" devreye sokulması gerekiyor- du. 1995-2004 sürecinde bunlar da safha safha gerçekleştirildi. Türk halkının çok büyük bir bölü- mü bu gelişmelerin farkında değildi. Çünkü son on yıldır medyada tam bir karartma uygulanıyor. Benzerken farklılaşmak... Türkiye, Avrupa'ya benzediğini zannederken farklılaşıyor. Avrupa'nın yaptıklarından çok dedik- lerini yapıyor. Dediklerini yaparken de ilginç bir bi- çimde ona benzemek yerine Avrupa'dan uzakla- şıyor. - Bireysel (ve bireyci) haklan geliştirilirken top- lumsal (vetoplumcu) haklan gelıştiremediği için 'Av- rupa'ya hiç benzemeyen duruma geliyor'. Me- murun grev hakkı yokken bireyin AlHM'ye başvur- ması sağlanıyor. - Avrupa'da devletin (ve kamunun) milli gelirden aldığı ve yeniden dağıttığı oran çok yüksek oldu- ğu halde, Türkiye'de giderek azaltılıyor. AB'deki güç- lü sosyal devlet yerine Türkiye'de, "tamamen kü- çültülmüş ve güçsüzleştirilmiş bir devlet yapısı" oluşuyor. - Avrupa kendi ulusal sanayiini güçlendirip dı- şanya karşı korurken Türkiye'de yönetimler aksi- ni yapıyorlar. Yabancı (ve Avrupalı) şirketler Türki- ye pazarında gelişirken yerli şirketler geriliyor. - AB kendi tanmınadestekverip korurken bizim- kiler korumuyor, desteği azaltıyorlar: Haksız reka- betin kucağına itiyorlar. - AB, (AB'ci) politikalaria dış pazarlarda etkinli- ğini arttınrken Tün<iye "AB ile kurduğu tekyanlı iliş- kilerie" çokuluslu şirketlerin arka bahçesi duru- muna geliyor. AB'nin dış ticaret politikalarını son yıllarda incelediğimiz zaman dışa karşı korumacı- lığın, özellikle "tarife dışı engeller kullanılarak" art- tınldığını görüyoruz. Türkiye'de ise tersi yapılıyor. AB ve dünya ile dış ticaret açığımızın sürekli ar- tış eğilimi göstermesi, bu "tersyönlü ilişkilerin" so- nucudur. Bazı çevreler "Türkiye'nin AB'ye yakın- laştınldığını söylerken" gerçekte Türkiye, AB'nin sahip olduğu özelliklerden hızla uzaklaşmaktadır. AB'ye benzememekte, sadece onun denetimi al- tına sokulmaktadır. 1989 yıllannda atılan düğümlere, AKP iktidan ile yeni bir boyut eklenmiştir. AKP iktidannın Brüksel'in (ve ABD'nin) talep ve dayatmaları karşısındaki za- aflan 3 Kasım 2002'den sonra ilişkilere yeni bir boyut kazandırdı. Süreç, daha da derinleşti ve Tür- kiye üzerindeki ipotekler arttı. Aralık ayında AB doruğu, llerleme Raporu yönün- de karar alacak ve Türkiye'nin "nikâhsız bihikteli- ği" sonu olmayan bir tünelin içine sokulacaktır. Türkiye bu tünelin içinde "Aynştınlacak ve hima- ye düzeni süreklilik kazanacaktır": Eğer işler mev- cut seyri içinde yürürse... Zaten 1989'dan beri belirli çevreter tarafından dü- şünülen ve uygulanmakta olan bu değil miydi? Hem de halka hiçbir şekilde sorulmadan... www.istanbul.edu.tr/llctisat/emanisalt Castro korkuttu Dış Haberler Senisi - Küba Devlet Başkanı Fî- del Castro, Santa Cla- ra'da bir mezuniyet töre- ninde yaptığı konuşma- dan sonra düştü. Hemen kendini topar- layan Castro, Kübalıla- ra iyi olduğu konusunda teminat vererek espnler yapmaya başladı. Hükümet açıklamasında, Castro'nun sol dizi ve sağ kolund^jkınk oldu- ğu bildirildi. Castro'nun genel sağhk durumunun ve moralinin iyi olduğu vurgulandı. Sanat eğitmenlerinin mezuniyet törenindeki konuşmasının ardından düşen Castro, daha son- ra 30 bin kişiden düştü- ğü için özür diledi. Cast- ro dızinde ve kolunda kınk olabileceğini be- lirtti, "Ama tek parça olarak kaküm" dedı^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle