23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 OCAK 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA J İ i J v U I ı U I V J J . ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 ŞÎRKETLER • DIESELde 10 Ocak-15 Şubat arası yizde 50 "ye varan indirim var. Indirimlere Dıesel'in 2004 ilkbahar yaz kreasyonundakı ürünlen de dahil. • KİĞILI bayramda müşterilerine yüzde 6O'a varan oranda indirim ftrsatı sunacak. • VVENSA, PVC kapı, pencere ve panjurda, 12 Şubat a kadar sürecek bayram kampanyası kapsamında 2002 fîyatlan üzerinden ikınci bir indinm daha uygulayacak. • DAMAT-TVVEEN bayram alışverişinde yüzde 50 indirimin yanı sıra YVorldcard, İdeaL, Finans, Bonus ve Advantage Card sahiplerine taksitli ıhşverişlerde yüzde 40 ndirim imkânı sunuvor. • AKMERKEZ, »mestr tatili boyunca 24 Ocak-8 Şubat arihlen arasında (ocuklara özel aktiviteler düzenliyor. • HERRY, bayramda müşterilerine yüzde TD'e varan indirimlerle ûrünlerini satışa suıacak. • LCVVAIKIKI rnüşterilerine 12 Ocak- 15 Şubat tarihlen a'asında Wbrldcard"la yıpılan alışverişlerde 6 tiksit olanağı sunuyor. • DESA. bayram ahşverişinde rnüşterflerine yüzde 40'a varan indirim ve taksit olanağı sağbyor. Erdoğan, Türkiye'de yatınm yapan ABD'li şirketlerin sorunlanna çözüm sözü verdi Cargill istediğini aldıYVÂSHEVGTON (Cumhuriyet) - ABD'li yatınmcılar, Başbakan Recep Tayyç Erdoğan ın ABD zıyaretinden ıs- tedikleri sonucu elde ettiler. Erdoğan ile görüşen Cargill ve Motorola başkanlan, Türldye'deki yatınmlanna ılişkin sorun- lannın çözüleceği sözü aldı. Erdoğan, Beyaz Saray'daki temaslan- nın ardından arka arkaya Motorola ve Cargiirin yöneticileriyle bir araya geldi. Cargill, görüşmede 1997'den beri Bur- sa'da mısır bazlı nişasta üreterek 90 mil- • ABD'li şirketler istediğini elde ederken nitelikli sanayi bölgelerine ayakkabı, tekstil ve deri sektörünün alınmasını isteyen Türk işadamlan, bu konuda ABD'den beklentilerine karşılık bulamadı. yon dolarhk yatınm yaptığına dikkat çek- ti. Ancak şirketin yeru yatınmlannı güç- leştiren hukukı davalarla karşı karşıya kaldıklannı belirten Cargill yöneticisi. Türkiye'nin glıkoz ve fruktozdaki yüzde 10'luk kotayı kaldırmasını istedi. Tanm arazisine yatınm yaptıklan gerekçesıyle kendılerine dört ayn dava açıldığını savu- nan Cargill yöneticisi, aksi halde 80 mil- yon dolarlık ihracata dönük yatınmlannı Türkiye'den çekeceklerini savundu. Er- doğan, göriiştüğü Motorola'nın yönetici- lerine de Uzaıüar'ın 2.9 milyar dolarlık borçlan konusunda çözüm sözü verdi. Başbakan Erdoğan'ın ziyaretine yakla- şık 160 kişilık bır grupla katılan Türk işa- damlan ise ABD'de umduğunu bulama- dı. Erdoğan, Bush ile olan göruşmesinde Türkiye'de kurulması planlanan nitelik- li sanayi bölgelerinde üretilecek ürünle- re ABD'ye giriş uygulaması tanıyacak mevzuata tekstil, ayakkabı ve deri sektö- rünün de dahil edilmesını istedi. Buna yanaşmayan ABD Başkanı Bush, nitelik- li sanayi bölgelerinin kurulmasına sıcak baktıklannı, ancak tekstil, ayakkabı ve giysinın bu bölgelere dahil edilemeye- ceğini söyledi. Cargill'in istediği gibi mısır şurubu kotasmın kaldınlması yerli üretimi bitirecek Pancar iireticisi isyanda• Hükümetin tutumu, 26 şeker fabrikasında ve üretimde çalışan yaklaşık 2 milyon kişinin kaderini belirleyecek. YTJSLTÖZKAN İZMİR - Başbakan Recep Tayyip Er- doğan'ın ABD gezısınde sözünü ver- diği mısır şurubu kotalannın kaldınl- ması istemı, yerli şekerpancan üreti- cilerinı vuracak. Cargill yöneticilen mısırdan elde edilen şekere. AB ül- kelerinde uygulanan kotanın yüzde 2 olmasına karşın Türkiye'de bu oranın yüzde 15'ten de yukarı çıkanlmasını istıyor. Cargill, sıvı şeker üretıminde halen yürürlükteki 351 bin tonluk kotanın 160 binini lcullanıyor. Erdo- ğan'ın Bush'un kotalan yükseltme- kaldırma istemini yerine getirmesi durumunda, Türkıye'deki 26 şeker fabrikasında ve üretimde çalışan yaklaşık 2 milyon kışinın yeni du- rumdan olumsuz etkileneceğı vurgu- lanıyor. Incirlıova Ziraat Odası Baş- kanı thsan Ayaydın. şu noktalara dik- kat çekti: • Ankarada 'dünya fiyatianndan mallanmz] saûn' diyorlar ama mazot. ilaç. gübre dünya fiyatlanndan değil. ı/ Mazotun üzerine yüzde 280 özel tüketim vergisı konuyor Devlet, tüm bunlann üstüne aynca yüzde 18 KDV alıyor. Mazotun litresı 522 bın lirayken Türk çiftçısi 1 milyon 400 bin liraya alıyor. Biz 1 litre sütü 320 bin liraya satıyoruz. 4 litre süt sataca- ğız ki 1 litre mazot alabilelim. Ayaydın, "Avrupa organik tanma dö- nüyor. Bunlar ise bize hâlâ suni şeyler satmaya çalışıyor. Tütün fabrikalannı Türkiye'de kurdular ama bizim tütü- nü işlemiyorlar. Amerika'dan ithal eder duruma geldik" dıye konuştu. İfe - M l :,'"•<*f \Kv> •'.•••". i - ' - . ^ î J S İ ' ^* mgmm. Mısırdan üretilen şekere kota arttınmına gidilmesi. hem yerti mısır üreticisini hem de 26 şeker fabrikasında ve üretimde çalışan yaklaşık 2 milyon kişiyi olumsuz etkikyeeek. Şekerpancan tabanfıyatı 98 bin 300 lira Yasa bahanefiyatşahane Ekonomi Servisi - Hükümet. ilk kez şe- kerpancannın fiyatını henüz ekim yapıl- madan açıkladı. Pek çok çe\Tenin "Şeker Yasası çıkü, artık fiyadar ekim yapılma- dan önce açıklanacak. Hükümet de gere- ğiniyapti"görüşünü savunduğu tavn üre- tici farklı yorumladı. Geçen yıl 88 bin lira olan fiyat bu yıl yüzde I2'lik artışla 98 bin lira olarak açıklandı. Üretici, Başbakan Tayyip Er- doğan'ın, ABD'ye gitmeden yaptığı bu açıklamayı, Cargill'e verilen sözlerin tu- tulması yolunda atılan bir adım olarak gördü. Söz konusu fiyatlar için Şekerpancan Üreticıleri Birliği Başkanı, "Açıidanan ft- yadar güle oynaya ahnmış fiyatiar değil, umanm Başbakan seçim meydanlannda CargüTi değü, üreticiye verdiği sözJeri tu- tar" açıklamasını yaparken başka üretici- ler de söz konusu fîyatlann 350 bin üreti- ciyi zor durumda bırakhğını dile getirdı. Tanm ve Hayvancılık Şendikalan Gı- rişim Komitesi Sözcüsü Abduttah Aysu da Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ABD ge- zisinde üç önemli pazarlık konusunun bulunduğuna, bunlann Kerkük, Kıbns ve Cargill olduğuna dikkat çekerek, söz ko- nusu fiyatlarla pancar ekim alanlannm daraltılmasının hedeflendiğini belirtti. Türkiye artık ithalatçı ABD pamukta da dayaisyor^ ABD, Tüıkiye'nin stratejik ürünlennden pamuk konusunda da ödün istiyor. Türk tekstil sektörü için vazgeçilmez bir öneme sahip pamuk üretimi her geçen gün gerilerken, uygulanan yanhş politi- kalann yanı sıra özellikle ABD'nın uy- gun koşullu GSM kredileri, tekstilcilen ithal pamuğa yöneltıyor. Bir zamanlar pamuk üretiminde ilk sırada yer alan Türkiye, bugün 6. sıraya geriledı. Üste- lik dünyanın en fazla dışandan pamuk alan ülİcesi. Tekstil sanayiinin yıllık pa- muk gereksinimi yaklaşık l .6 milyon ton. Yerli üretim ise bunun l milyon to- nunu karşılayabiliyor. 500-600 bin ton- luk gereksinim ise ABD, Çın, Mısır ve Yunanistan gibi üretimde önde gelen ülkelerden saglanıyor ve pamuk ithalatı için her yıl yurtdışına yaklaşık 750-800 milyon dolar kaynak aktanlıyor. Türki- ye ithalaö ABD'nin GSM kredileriyle desteklemesinden ötürü sürekli artış gösterdı. TARİŞ venlerine göre, 2002- 2003 sezonunda ABD üreticisine orta- lama 49.5, Yunanistan 202.8, Ispanya 246.9 sent destek yaparken, Türkiye'de bu rakam sadece 12.5 sent. Cargill, "pamuk ülkesi" Türkiye ye "Hohen- berg" ve "Rafli Brotiıers'' pamuklan satıyor. TARİŞ Pamuk Birliği Başkanı Cavit Ancın, tehlikeli sürece "dur" de- mek için hükümetin ABD ve AB'deki gibi üreticisine sağlıklı pnm sistemini uygulaması gerekriğini söylüyor. AYDINLIK İÇİN YUKTTAŞ GİRİŞİMİNİ DESTEKLEME DERNEĞİ GENEL KÜRIL TOPLANTISINA DA\ ET VE TÜZÜk DEĞİŞİKLİĞİ TASARISIMN İLAMDIR [eraegnmzın Oiagan Genel kunıl loplantıs a$a£ıdakı günder, görüîmd Lzer? 20 ^jbat 2W4 Cumi gûnü saat MOO'le Gazetccı Erol Deraek Sc- bk. Hinıf Han. \ o ] ] 5 BcvoŞlu. tsunbu] adrcsmdeia demek mcrkczmde yapılacaicnr ^ acriı çogunh^un sağlanaraaması halınde ıkmcı toplantı 2» $ı^a20C4Cumanesı gürü saai I4nö"tea\Ti]adffste>'apılacakttr Demeğımi2ü\e!cnnm topian^akanJmasnuncaedenz Sa>gılanmızii A^DINLİK İ Ç ^ VİRTTAŞ GÎRİŞMÎM DESTEKLEMr DER\EĞİ ^ Ö N E T t M M R U l CtNDEM: \çı««^e \-nlcIama 2 Dıvar ba^kaaı. ba*İLan\ el: ı\ e üop >evimı 3 \ ootam kmılu galı>nu rapon, ıle denetJeme kunılu raporuoun a>ü a 4 \ öattm v? deoetım laıruljntn ıbTsi 5\aa yöneam kurulu % c ^adinı loi'JİuaiD seçımt 6 fahnum hûtçcmn görü^hne<ı \e coaT.lamaa 7 Yöoeom kunılu urafından hzzniansn demek ına tûzüğû udıi iasan>ırun k 8Dılek\eıemeraııJer WR>EK A>4 T Î Z İ G L T\ÛİL T\S,\RISİ: tSÛRKLİ Krvtaf Mıdde 1 \ laiar ik bu ATH Tuzük hükümlen uvannca vrâetıirndt \t ana; ılefezmeıkomılan doânıfuısında çabşmaJar vipmak ûzerc " V>d»)ık Ipı \ nrttt^ Girip- •fıi DestetJMK Der»gı" admda bır DERSlK kiBOİmıtjtur Vbtfel \ ınJır ıfc % \na ^ûzûi hûkûrrJeı uvannca yönetıİınek ve amaç ıfe hmnel komıian doinıltusunda çahşnEİar vapmak üzere *Banş Gtri^aıiıı Dessriüeme D ğ i " jdında b r d d b l ESKİHUİ Dmeğın anıacı. deınokraük- (3ğda5. şetlâfbrr bukuJı de\ Ien )çınfeaJı>«gösteren Avdınhk !çın Ynttaş GınjıiK ıe \ ^ g re calu lekmk \e aır her iooınk j'ardun. de^ek vetmek. onlann calı^nalanm koü>iaşOnna)a >öndıl ha türıj ysrthm .e hızmetler ıta etme*. faajı>eî jürüt- md tır \mx; \t Hurod Ksaulan Deneğm anacı. • Savaşçı ve mihtansi polıîikaiarra ûlkede ve r y ş • SrmaL ıdeolopk, ekooomık tüD sorua ve anJa^iaaziıklann -.ıddet yğnfenüenne b^ııruimadan çczümeTebıJı t Savaş lcarşftbârun stratejık >% takük aedenkıİe depL ban; bijiı basma ıibanı ve ıhâkı bır deeer ve am^ nidugı K,UI • Badograkndakı çabalann esaidBinlâ ^e kabcı hlınmasj. guçioımebi ve kurumsaJhş^ıası acaci) ^ icuruUr \ e ontıne • SaraşH) w teröfün ^mebıde vacan D&fcnfenn börun bo)utlan) U b\ıanmas ıçtn çjîışnglar yaptlması. • Sonınlanr ve anh$mazlıklann. sjddet ba^TinıJmadaD çözûınieoebıtDiesı tçic al»mof yöncmkrgehşünlmesı. • Banşa % e s a ^ ılışkıo îcmcl kzvrm ' c tenmfenu yandea araşüniroaa. dennJeşanlmesL anlam açıkht: •- e ortakJığ ğ t Uhsaİ ve ohısİararası rued>-a tete.tnace çspıtüaa gızkocn gerçekkrie ügılı do^n ve bağımsc tslalemnenın sa|tannasL bu bılgıleno v • BJRŞ ve sıhhsıztfflmB toflusaniaJü anştmaalaîD lof^amnası, arçnloanesı. yvm çabşmalmB czeainJme^ı w Ban^ Ensatûsü turuJmfc] için • Üfeddü çeşöJj banî bareketİen. jHnşnnkn çahaJan arasuıda birflcöşanağ] lamılması. • Dığer ûlkrienn banş hardetlen> le ^etijim ^e ıkşfcj sagbrjması. • Sml toptoun banşla ügıL ^lömin gûçlendıninıesı. kanmoyunıiD ılgısının çeblnıesı. Jc-ktıc. sıvı] ^hmıun kcotya bolımım oUcak sa^iavacak hçmie gfffamtojmST ıçin çaftşıJınaii. • Orgûn vev^ıneötan proeraınknnuı savış, ş«klet dûşnanhk aşıla>-an koDiılarfan veiçenkicBanodintmasıbedeOennı ko\ar "B\RlŞGÎRl$tMİ' ie -e Senzer aıtetiklda dı|er snıl gmşımlere mah. ıdcmi \t aır ber kocuda yardım. desiek vennek. odmn çahjnıalannj koü>lâşürna>a vooehk beı rûriu >aıdur »e tuzmetten ıfe tmtk. faaJjyet >urüuiıel:"to ESKİH.UJ Deneğn Cebrien M d * 2 2 g gehrien aşa^da göslm!mı?ır H l Gın> Cöeotîsı Bırdefavaöaii LIITBİ. uzere İKr çalışma dönenıj bütçesındeüvejĞekabuledıİefl ıheler IÇID öneöriiler ödentıdır 22 YıflıkOdent: üytkt ivinberçahşnBbuıcesnıdeöneörûkn^û^lıgınde.amı iûreHoceödoiBKM ZLIUTLU ödentı ott-penazytllık "600OOJ • hradır « 3 Hertüiu)a>"tn ıtvnznşı,. saLşian ı-eEo^anu (emaL tesmp al vego^ten ıle benzcn düzenknEİerdep elde edılen K.ırier " 4 rfer rurukosuflu va da koşdsuz bacıs. ia>ıyet vç vanJnnlar " 5 Ortakl tiır. ıktisadı ıjfccme er )CİR\ ı^letımesı ve vardnnlasma sarjdıemclan sa|lanacak gefırier. - 6 Dıger fdnier Deraek sJvas partkrden. r^-ı .a da .ş*ctn seadüalanndan \e kanu kurumu aıte. gcıdek] roftlek mnjıu^İanadan henangı bu nacktı vardım bbaJ ederoeve- stı pbı. tçiîien BakarJığı"nın ım. olmadan ı±$ öfkelerdekı gerçd \e tüzel kışılerdec vardım alamaz ıtM H \Li >neğiB Ctlnien H d d 2 2 Gırt; ödero^ Btr ûe^va. öıpı oimai üzere \xr çafısma daoenıı bûtçeiindc ûveiıfe lubu] edilen ırjsiff KUÎ öngâriüen odentıdır hllıkOdeırı L-.elern;în herçaii5inabülıçe<mdeöngörQJer%eutelı5ındeı.anıı •.üre^ınceödenme5l zcruniu ^Jentı olup en azyılhk 60 000 OOU • Heriurlö n*m ^pnangoiaîışıan jeioplano, lenbil fesuval ıe gösîen ıle benzer ciuzenlemelerden elde edıİec gehrler, Her türlu L^ullu va ja Lo^ul^u/ ba^ış. vası\et ve jardımbt. Ortaüjkis:. 'kiısadı ijletnıeler loUİ ışletılmfti \e vardmiasnîa s lırle' TMMOB, Erdoğan-Cargill buluşmasına tepki gösterdi: Tutanaldaraçıklansın'ANKARA (CumhumttBürosu)- Türk Mühendis ve Mimar Odalan Birliği (TMMOB) Başkanı KayaGü- venç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın Ül- ker'in de ortağı yapay tatlandıncı firması Cargill ile yaptığı gö- rüşmenin tutanaklannı kamuoyuna açıklamasını istedi. Kaya Güvenç, "\apa> tadandıncı üreten Pendik Nişasta'ya Cargill ve Ülker firmalan ortakûr. Yapay tat- landıncıyı CargüTden saün alan Co- la Tiırka. LTkertarafindan üretilmek- tedir. Cola Turka'run İstanbul'daki dagıümınm kimler tarafindan yapü- dığı iseherkestarafindan bilinmekte- dir" diye konuştu. Cola Turka'nın İs- tanbul'daki dağıtımım Başbakan Er- doğan'ın firması yapıyor. AKP hükümetüıin, yasalara ve yargı kararlanna aykın olarak faali- yetini sürdüren Cargill firmasını kurtarmaya yönelik planı son aşa- maya girdi. Hükümet, Amerika gezisi öncesi, tanm arazisine yatınm yaptığı için faaliyeti yasak- lanan Cargill'i kurtaracak bir yasa taslağı hazırladı. Yargı kararları yok sayılıyor Taslakta. Cargill firmasının bulun- duğu alanın Bakanlar Kurulu tarafin- dan "özel endüstri böl^sj" ilan edil- mesinin yolu açılıyor. "Onay ve nuisadan abnmış yab- nmlann tüm izin, onay ve ruhsaaan, geçersiz kıtannuş olması durumunda dahiyenflenir" ibaresiyle de yargı ka- rarlan yok sayılıyor. Yasa taslağı he- nüz Meclis'e yollanmadı. TMMOB Başkanı Güvenç, yaptı- ğı yazılı açıklamada. ABD'li Cargill firmasının. özel bir düzenleme yapı- larak yargı karanndan kurtanlacağı- nı belirterek şu görüşlere yer verdi: "ABD ve AB ülkelerinde nişasta bazlı şekerier için toplam şeker üre- timinin \1izde 2'si kadar bir kota uy- gulanıyor. Türkiye'de bu kota Şeker Yasası ile yüzde 10 olarak beürlendi ve kotaji yüzde 50'ye kadar artür- ma ya da azaltma yetkisi ise Bakan- lar kurulu'na verildi. Bakanlar Ku- rulu bu kotayı yüzde 15"e çıkanfa. Ancak bu, Cargill ve diğer firmala- n tatmin etmedi. Bunun daha da artünlacağı yönünde duyumlar al- maktayız." Kaynakpaketini değerlendiren bürokratlar itirafetti ABD IMFnm tubnnlanııı etkîliyor HACER BOYAaOĞLU ANKARA - Ekonomi bürokrasisi. IMF'nin kaynak paketi konusun- daki ta%'nmn Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan'ın ABD gezisi son- rasında netleşeceğini be- lirtiyor. Üst düzey bürokratlar. "EVIF'de en biiyiik oy hakkı ABD'de. Bu ne- denle. IMF'nin tutumu- nu ABD betirleyecek" id- dıasını da yüksek sesle dile getirmeye başladı. Kaynak paketiyle ilgi- li alternatifli çalışmalar yaptıklannı vurgulayan bürokratlar, "thracatçı- nın ödediği KDV ve ilaçta KDV in- dirimi. illerde as- ^ garivergiuygula-* masına gecilme- si" gibi önlemle- rin üzerinde çalışıl- dığını belirtıyor. Bürok- ratlann verdiği bilgiye göre, bu önlemlerin ge- tıreceğj gelir miktarının hesaplanmasının ardın- dan: halen kapatılama- yan açığı gidermek için zam ve vergi artışı uy- gulamasına gidilecek. IMF ele$tlrlsi Öte yandan üst düzey bürokratlar; IMF'nin kaynak paketinde ısrarcı olup olmayacağına Erdo- ğan'ın ABD gezisinin ardından belli olacağını savundu. IMF'nin ABD'den etkilenen bir kıırum olduğunu ^ ^ u^gu- layan bürokratlar, "ABD, bu geziden sonra IMF'ye 'Tavır yumuşat- ması' için telkinde bulu- nursa durum farklı olur" görüşünü belirti- yor. Türkiye'ye gelen IMF'li yetkililerin de ba- zı toplantılarda bu duru- mu kabullenip "EVIF'de en yüksek oy gücii ABD'de. Bu nedenle et- kflenmemizdoğal" dedı- ği öğrenildı. İŞÇMNEVTIEMNDEN ŞÜKRAN SONER SSKliye İlaç Yok Yeni yılla birlikte SSK sorunlannı çözdükleri şo- vunu yapan AKP iktidannın iki sorumlu bakanına yönelik bu köşeden yazılanlara yanıt yok. Bu ara- da SSK'liler için tedavi olabilme, ilaç alma sorunu giderek dev boyutlarla büyüyor. SSK'liler artık ilaç- lannı alamaz noktadalar. Saatler, günler süren çilenin sonunda ilaçlannı alabilme noktasına gelen hastalar "reçetenizde yazan ilaçlann ne kendisi ne de benzeri var" şo- ku ile karşı karşıya kalıyoriar. Bu öyle bir ikı kalem ilaç için olan bir durum da değil. Tedavilerin ana kalemleri, en önemli ilaçlann önemli çoğunluğu yok. Daha önceki yazılanmda kaldığım yerden, dene- yimlerimden yola çıkarak durumun vahameti hak- kında okurlara bir fikir vermek istiyorum... Yazboz tahtası olarak değiştirilen kararlarla de- ğiştirilen heyet raporlannı yeniden çıkarabilme sa- vaşımım sayısını bilemedigim gel gitler. kuyruklar- da yitirilmiş anımsayamadığım saatler sonunda 1.5 ayı geçti. Bu arada anne ve babamın bitmış ilaçlan için babamın emekli maaşının yaklaşık 5 ka- tına ulaşan bir para özel eczanelere gitti. Sonun- da iki hastamın bir kısım ilaçlan için elimde kapı gi- bi dört heyet raporu ile yeniden ilaç alabilme sa- vaşımına girdim.. Bu işlerde uzmanlaşmış, yol yordam öğrenmiş biri olarak, arada dost doktoriar dayanışmasında, heyet raporiarına dayalı reçetelerimın ılaçlarının yazımı, polikliniklerden onayı bir 4-5 saatimi daha aldı. Ertesi sabah erken saatte fotokopilen bile ha- zır, sadece eczane kuyruğu ile başlayan son çile turundaydım. Saat 8.30 gibi ilk numara sıra kuy- ruğuna gırmişken eczanede ilaç alma sıram 11 sonrası gelmişti. Korktuğum gıbı tedavinin en önemli ve en pahalı ilaçlanndan iki kalem yoktu. Açıklama yapılmadığı için tevekkülle evine dö- nen çoğunluk hastasahibi gibi davranmayıp, ilaç- sız kalmayı kader olarak kabul etmediğimden, Va- kıf Gureba SSK'nin eczanesi beni ilaçlann biri için Güngören, diğeri için Samatya SSK'ye yönlendir- di. Tabii olmayan ilaçlar için yeniden reçete yazı- mı, poliklinik onayı, başhekimlik onayı gibi akıl al- maz işlemler gerekti. Bütün öğleden sonramı alan ikinci Samatya ec- zane kuyruk çilesi sonunda bir kalem ilacımı ala- bildim. Diğeri ertesi sabaha kaldı. Güngören'in çok altlannda bir emekli SSK'linin kolay kolay ulaşa- mayacağı uzaklıktaki üçüncü ilaç çilesi kuyruğun- da beklemem 5 saatten fazlasını aldı. Yeni bir şok- la, güya ilacın olduğu bilinerek sevk edildiğim bu hastanede de adı geçen ilacın olmadığını öğren- dim. Adı geçen ilacı, araya bayram tatili gireceği için başka SSK kurumlannda saatler sürecek kuy- ruk, bekleme çilesinin ardından bulmayı denemem gerekiyor. Benimle birlikte sıra bekleyen bir şeker hastası, üç ay önceki raporuna dayalı ılaçları için günlerce uğraştıktan sonra eczane kapısında "yok"\a kar- şılaştığını anlatıyor. "Inşallah bu kez vardır" diye dua ederken, olmayan tedavisınin ana ilaçlan için başka eczaneye de yönlendirılmediğinı, böyle bir hakkı olduğunu bilmedtğini, zaten eczacının dok- toruna göndermesınin ardından doktorunun da çaresiz sustuğunu söylüyor. Parası olmadığı için üç ay en önemli ilaçlannı hiç alamamış. Allahtan oku- ma yazması bile olmadığı için şeker tedavisinin ana ilaçlannı almamanın bedelini de bilmiyor. Za- ten kuyruklar sonunda ilaçlarının olmadığını öğre- nen hastalann çoğunluğu kadercı.. ilaçsız evlerine dönüveriyoriar. Genel duruma ilişkin gözlemlerim, hastalarla, doktoriaria konuşmalanmdan çıkan sonuç, heyet raporiannın yeni uygulamalara göre alınabilmesi haftalardan aylara uzanabiliyor. Galiba hastaya çi- le şampiyonluğunda Vakıf Gureba SSK başta, kü- çükler olumlu.. avantajlı. İlaç kuyruklannda dispanserfer en düzenli, bü- yük hastaneler krizde. Ancak dispanserierde çok az ilaç kalemi var. Daha çok ilaç kalemı bulunan en büyük hastanelerde bile ortalama reçetelere yazılmış ilaçlann üçte birinden fazlası yok. Konuş- tuğum birçok SSK eczane baş eczacılan bu genel durumu doğruladılar. Sürekli ilaç kalemleri değiş- mek üzere reçetelere yazılanlann en az üçte biri yok oluyormuş. Eczacılara göre bunun en önemli nedenlerinden biri, ilaç alımı için ihaleye çıkılması. Biten kalemin yeniden alınması 40 günlük bir zaman dilimini ge- rekli kılıyormuş. Neden düzenlenemediğini ben pek anlayamadım. Ihalesiz alımlarda yolsuzlukla- rın kolaylaşacağını, neşter operasyonunu falan anımsattığımda, yolsuzlukların kaynağında tıbbi malzemenin olduğunu, o konuda alımların tek el- den bile yapılmasının doğru olabileceğini, ancak ilaçta yolsuzluğa meydan verilmeyecek yol bulu- nabileceğini söylüyorlar. Meslek örgütlerinin desteğinde, bakanlar ve hü- kümet sorumluluğunda çözüm çoktan bulunabi- lirdi değil mi? Şeytan dürtüyor, "Acaba SSK has- talannın olmayan ilaç kalemlerinden SSK'nin ta- sarufetmesi gibi insanlık dışı birpolitika mı uygu- lanıyor" sorusu uzun zamandır kafama takılıyor. Sorumlu bakanlıklar kadar işin sahıbi olması ge- reken sendikaların, SSK yönetiminde taraf olan Türk-lş'in seyirci kalmakla, bu insanlık dışı uygu- lamada, işkencede hiç suçları yok mu?.. soner@cumhuriyetcorn.tr TekstilcHer Çin'e karşı birleşti • Ekonomi Senisi - Türk ve ABD tekstil ve konfeksiyon endüstrilerinin en önemli kurumlan, kotalann kalkacağı 2005 sonrasmda. Çın tehlikesine karşı ortak hareket etme karan aldı. İHKTB Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, DTÖ'ye yazılacak ortak mektupla, Çin'e uygulanan kotalann 2005 sonrasmda da devam etmesinin isteneceğinı belirtti. Yaşar Holding'den gıda atılımı • İZMÎR (A.4) - Yaşar Holdıng Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Kalpaklıoğlu, gıda sektörünün Türkiye'de ve dünyada hızla büyüdüğüne işaret ederek, gıda ürünlerine ve hazır yemek çeşitlerine önem vereceklerini belirtti. Tek adam şirketinden, takım çalışmasına döndüklerini belirten Kalpaklıoğlu, Pınar'ın. şubat ayında üç çeşit çikolata, mart ayında da meyveli yoğurdu piyasaya sunacağını belirtti. t
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle