Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 OCAK 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
dishab(ö cumhuriyet.com.tr 11
Japon vekiller
kavga etti
• Dış Haberier Servisî -
Japonya'da muhalif mil-
lervekilleri, hükümetin
Irak'a gönderilen Japon
askerlerinin güvenliğini
sağlama konusundaki
politikalannı
eleştirdiler. Japon
parlamentosunda
konuyla ilgili
tartışmalar sürerken
kavga çıktı. Juniçıro
Koizumrnin
liderliğindeki koalisyon
hükümetinin Irak'a
asker gönderme
karan da muhalif
milletvekillerinin ağır
eleştirilerine ve sert
tepkılenne neden
olmuştu.
Tiirkçe Kıbrıs
tıaritası
• LEFKOŞA(A\)-
Kıbns Rum yönetimi
İçişleri Bakanı Andreas
Hnstu, Türkçe adlarla
hazırlanan yeni Kıbns
hantasının dağıtımına
başlandığını açıkiadı.
Hristu, Türkçe
hantalann bakanlığının
gınşimi ve Rum turizm
örgütü ile Rum tapu ve
kadastro dairesinin
işbirliğiyle
hazırlandığını söyledi.
Türkçe Kıbns
hantasındaki yer
ısimlerinin, 1974'ten
önce Kıbnslı Türkler
tarafından kullanılan
şekliyle verildiği
belirtildi.
Castro: İşgale
kanşı savaşırım
• HAVANA(AA)-
Kûba Devlet Başkanı
Fidel Castro, ABD'nın
ilkesini işgal etmesi
ıalinde, "savaşarak
Meceğini" söyledi.
Tastro, Havana'da
oplanan serbest ticaret
tarşıtlanna hitaben
/aptığı konuşmada,
"Nasıl öleceğim önemli
değil. Ancak kesin olan
Hr şey varsa. o da
\BD'nin bizi işgal
etmesi halinde savaşarak
cleceğimdir" dedi.
ABD Avpupa'daki
isleri azaltıyor
I WASHINGTON
(\A) - ABD Dışişlen
Bakanı Colin Powell,
Avrupa'daki üs ve
&ker sayısını azaltma
nyetinde olduklannı
ymeledi. NATO Genel
Sekreteri Jaap de Hoop
Scheffer ile görüşen
rbwell, Avrupa'daki üs
v; asker sayısının
geleceğine, NATO
ııüttefikleri, AB ve
Rusya ile fikir
ajşvenşinde bulunarak
kırar vereceklerini
belirtti.
Hollanda
biiyükelçiliği'ne
roket
ILAHEY (AA) -
Biğdat'ta dün akşam
ıreydana gelen
siddetli patlamanın,
Hollanda
Bûyükelçiliği'ne roket
jidınsı olduğu
bıldirildi. Hollanda
Dşişleri Bakanlığı
«zcüsü, yaptığı açıkla-
mda, büyükelçiliğin
»ief alındığı saldında
jlen ya da yaralanan
:lmadığını söyledi.
3ınaya iki roket
ıtLdığını belirten
yzcü. alevler içindeki
?mada hiç kimsenin
?utunmaması
sayesinde saldında
ölen ya da yaralanan
oimadığını kaydetti.
Erdoğan, 'ver-kurtulcu' politika izledikleri eleştirilerini 'saçmalık' olarak niteledi AÇIKÇA
'Kıbns'tatopkarşı tarafta'EBRUTOKTAR
WASHEVGTON - Başbakan Recep
TavyipErdoğan. ABD ile Irakınkuze-
yüide PKK-KADEK'e karşı ortak bir
operasyon düzenlenmesinin söz konu-
su oimadığını, ancak Başkan George
Bush ile görüşmesinde ABD'nın terör
örgütüne karşı kesin tavnnı gördükle-
rini söyledi. Erdoğan, dün ABD ziya-
retini izleyen gazetecileri "muhabirîer,
köşeyazarlan, televizyon temsflcileri" ol-
mak üzere ayn ayn kabul etti. Erdoğan,
ABD ziyareti. Irak, Kıbns ve ekonomik
konulardaki gelişmeleri değerlendirdi.
Başbakan, gezisinin en önemli madde-
leri Irak ve Kıbns'ta başanlı olup olma-
dığına ılişkin soruya net yanıt vermek-
ten kaçındı. Erdoğan. şöyle konuştu:
•4
BirdaJdkaya_.90dakikadahabit-
medi. Gelişmeler ryi, olumlu, bunu
diyebilirim. Stratejik ortak olarak
ABD ile atüğımE adınüar noktasın-
da, Dışişleri Bakantığı Müsteşan, Dı-
şişleri Bakanı ve şahsımla attığım
adımlar böylece planladığımız şekil-
de devam ettirilmiş oluyor. Bakın bit-
miş oluyor demiyorum. Bundan son-
ra da bu süreç devam edecek." Erdo-
ğan"ın Irak. Kıbns, ABD ile ilişkıler ko-
nusunda verdiği mesajlar şöyle:
Irak: ABD ile terörle ortak müca-
deledeki anlayış birliği hususunda
bizim Topluma Kazandırma Yasa-
sı'ndaki çok önemli hedeflerinden
biri Mahmuriye (Mahmur Mülteci
Kampı) kamplanydı. Bu konudaki
anlaşmayı dışişleri bakanlıklanmız
yapmış durumda. Bu anlaşma yapıl-
dı ve somut adım da böylece atılmış
oldu. Irak'ta özellikle KONGRA-
GEL'in terör örgütü sayılması, bu-
• Erdoğan, gazetecilerle sohbetinde Mahmur Kampı'nı
yanlışlıkla Mahmuriye diye ifade ederken henüz Bakanlar
Kurulu'na gelmemiş anlaşmayı da olmuş gibi gösterdi.
nun oradan açıklanmış olması aynca
önem arz ediyor. Bunun da adımı atıl-
mış oldu. Bundan sonraki süreç için.
bu konuda kesin bir tavır içinde olduk-
lannı gördüm... Terör örgütlerine to-
lerans tanımak mümkün değil...
Kıbns, laiklik ve EV1F...
Kıbns: Endişem, Yunanistan seçim-
leri nedeniyle bu konunun geriye atıl-
ması... Biz "Rumlan ikna edin, onlar
hangi adımı aüyorsa biz onlardan bir
adım daha fazla atacağız" dıyoruz.
KKTC'de ve bizde kanaat birliği oluş-
ru... Yunanistan "dakı seçimlerden dola-
yı erteleme olursa bu artık bizım soru-
numuz değil. Seçimse mesele bizde de
28 Mart'ta seçim var. Yunanistan seçim-
leri bahane olamaz. Kıbns'ta top karşı
tarafta. Bazılan ver-kurtul politikası di-
yor. Neyin ver kurrulu? Verelim de
kurtulalım mı? Böyle saçmalık olur
mu? Bunlar prim yapmaya çalışıyor-
Iar. Çözümsüzlüğün Türkiye'ye ve
Kuzey Kıbnslılara yarar sağlamadığı-
nı görerek bu adımlan artık. Aynca
kızıştırmaya gerek yok. Derdimiz üzüm
yemek. Bağcıyı dövmek değil.
Başbakan,
basuun
sondanm
yanıtladL (AA)
Laiklik: Din ve vicdan özgürlüğü. la-
iklik tanımı konusunda ABD'de Ang-
lo-Sakson yaklaşımı var. Benim üzerin-
de en fazla durduğum konu şu; 1982 ge-
rekçeli anayasası tam uygulansa bir-
çok sorunun halledileceğini düşünüyo-
rum. Parti programımızdaki laiklik ta-
nımı 1982 gerekçeli anayasasından alın-
dı. Düşünce ve ifade hürriyeri noktasın-
da en ufak bir tartışma yok. Bütün din-
lere eşit uzaklıktayız. Şu andaki sıkın-
tı, özetanayasanın içindeki filancamad-
deden falancayı alarak getirilen yorum-
lar. Sıkıntı bu...
EVIF: IMF ile yeni bir stand-by an-
laşmasına gerek olup oimadığını. 2004
sonuna kadar göreceğiz. 0 geldiğimiz
noktayı gördükten sonra değişiklik ya-
pacağız. Bundan sonraki süreci hangi
maddeler üzerinde sürdüreceğiz, bunu
konuşacağız. Bunun da değerlendir-
mesini yıl ortasında yapacağız. Bunu.
IMF ile değerlendireceğiz, ona göre
2005 "te hangi yol haritasını takip ede-
ceğimizi belirleyeceğiz. Ama şu anki
grafik bizi aldatmasın, şımartmasın.
Mütevazı olacagız. Kararlıhklaüzen-
ne gideceğiz. Başanlı olmaya mecbu-
ruz demiyorum, mahkûmuz diyorum.
Ne gerekiyorsa yapacağız.
ABD iletezkere krizi: Biz unuttuk, git-
ti... Konuşmuyonız bunlan artık. Dün
dünde kaldı. Bugün ne yapabıliriz, ya-
nn için, biz bunu konuşuyoruz.
thaleler ve nitclikli sanayi bölgeleri:
Bu konulardaki talebımizı Başkan Ge-
orge Bush ve Başkan Yardımcısı Dick
Cheney e ilettim. 7 Şubat'ta TOBB
Başkanı Rifat Hisarcıktaoğlu başkan-
lığındakı heyet Irak'a gidiyor. Bir KO-
Bİ işbırliğı olacak. Böylece Irak'ta ilk
fiili adımı atmış oluyoruz.
Colin Powell'a göre Kuzey Irak'ta örgüte ilkbahardan önce müdahale edilmeyecek
GüL, PKK'ye
karşı operasyon istediWASHEVGTON (Cum hu-
riyet)-PKK'nin siyası uzantı-
sı Demokratik Çözüm Parti-
si'nin Irak'taki bürolanna Baş-
bakan Recep Tayyip Erdoğan'ın
Washington ziyareti sırasında
baskın yapan ABD, PKK-KA-
DEK'e asken operasyon ko-
nusunda ise somut tarih ver-
mekten kaçuııyor. Bu durum
Dışişleri Bakanı Abdullah
Gül'ün öncekı gün ABD Dışiş-
leri Bakanı CoBn Powefl ile yap-
tığı görüşmede de ortaya çık-
tı. Povvell, bahardan önce ope-
rasyon olmayacağını söyleye-
rek "Uygun zamanda hareke-
tegeçeceğiz" demekle yetindi.
• Dışişleri Bakanı "Halkımız artık somut adımlar istiyor" görüşünü iletti.
ilkbahardan önce operasyon olmayacağını söyleyen ABD Dışişleri Bakanı ise
"uygun zamanda harekete geçeceklerinin" belirtti.
Başbakan Recep Tayyip Er-
Doğan'ın Başkan George W.
Bush ile görüşmesinde Kerkük
ve Türkmenler başta olmak
üzere ele alınamayan konular.
Powell-Gül buluşmasında ma-
sayayatınldı. Irak'ın siyasi bir-
liği ve toprak bütünlüğünün
korunması gerektiğini belirten
Gül, Kerkük'ün Kürt kenti ol-
duğunu sa\unan Kürtleri eleş-
tirerek "Doğal kaynaklar tüm
Irak'a ait olmak Kerkük me-
selesi bundan sonra bizim için
çokönemir dedı. Kerkük tekı
Türkmenlere de işaret eden
Gül, "Türkmenler oranın bir
parçası. Türkmenleri kontrol-
lü şekilde orada kullanmak is-
temhoruz. Bugüne kadar hiç
dikkate alınmadılar
7
" dedi.
Ortadoğu'nun Arap-lsrail sa-
vaşından sonra yeni bir krizi
kaldıramayacağını belirten Gül,
"Bölge ülkeleri rahatsız. Etnik,
dini > a da başka bir çizgide fe-
deraİ yapı çok >anhş olur" uya-
nsı yâpfı. PKK-fC^DEK v
:
ar-
lığına da işaret eden, Mahmur
Kampı'nın kapatılması için an-
laşma hazırlandığını kaydeden
Gül, ancak bunun yeterli oi-
madığını dile getirdi.
Gûzel laflar...
ABD'nın bölgedekı terör ör-
gütlerine izin vermeyeceği söz-
lerinin somut adımlara dönüş-
türülmesı gerektiğini söyleyen
Gül. "Güzel laflar, ama artık
halkımız somut adımlar isti-
yor" dedi. Türkmenlerin geçi-
ci yönetimde yeterince temsil
edilmediklerini ifade eden Gül,
"Türkmenlerin hak ettikleri
oranda yönetimde yer alması
için sağlam temsil lazun" dedi.
Powell. Gül'ün eleştirileri
üzerine "Sözlernıizin baalan-
na yanıt vereyim" dedi. Po-
vvell, Irak'ta demokratik yö-
netim istedikleri için yerel yö-
neticiler seçtiklerini, bunun et-
kili temsilin yolunu açtığını
düşündüklerini aktardı.
Colin Powell, Irak'ın toprak
bütünlüğünden yana oldukla-
nnı, bu konudaki düşüncele-
rinin Türkiye'den farklı oima-
dığını vurguladı.
H/RDOĞAN'INDİNİ TERÖR TANIMI:
Din üzerinden siyaset ve
ticaret terörüyaratır
VVASHIVGTON (Cumhuriyet)
- Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan, dün Washington'daki
son resmi programında ABD-
Türk Dernekleri
Asamblesi'nin (ATAA)
toplantısına katıldı. Erdoğan,
İslam'ın teröre sıfat
yapılmasının o dinin
mensuplannı üzeceğini
vurgulayarak. "Din üzerinden
ideolojik siyaset ve ticaret
yapanlar dinci terörü
yaratu-lar" dedi. Burada,
Ermenilerden
yeni manevra
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ABD'li sigorta şirkeri New York
Life Insurance'ın 1915
olaylannda ölen Ermenilerin
mirasçılanna tazminat ödemeyi
kabul etmesinin arkasında Ermeni
diasporasının yeni bir manevrası
olduğu ortaya çıktı. Şirkerin
ödeyeceği belirtilen 20 milyon
dolar tazminat için diasporadan
etkin kişiler de\Teye girmiş
bulunuyor. Tazminatlann
finansmanının bizzat diasporadan
sağlanacağı öne sürülürken bu
şekilde diğer .ABD'li ve Fransız
sigorta şirketleri için emsal
uygulama yaratılmak istendiği
belirtiliyor. Diasporanın planımn
gerçekleşmesi durumunda,
sigorta şirketleri tazminatlar için
Osmanlı devletinin mirasçısı
olarak Türkiye'den tazminat
talebinde bulunabilecek.
.ABD'de yaşayan Türklere de
seslenen Erdoğan, "Asosyal
olma>ın, çünkü bu tipler yer,
içer, yatar. Bu ülkenin
değeıierini paylaşın. Ama
asimilasyonu kastetmrvonun,
entegre olun diyorum" dedi.
Erdoğan, Washington'daki
programının ardından
Boston'a geçti. Burada oğlu
Bilal Erdoğan'ın öğrenim
gördüğu Harvard
Universitesi'nde Ortadoğu
üzerine konferans veren
Erdoğan "ın, bugün Bayram
tatilini geçirmek üzere
yurda döneceği öğrenildi.
Erdoğan'ı ABD'ye getiren
uçak ise Bakanlar
işadamlan ve gazetecilerle
birlikte dün Türkiye'ye
hareket etti.
Atatürk övgûsüne alkış
Erdoğan dün de
Washington"da ATAA'nın
toplantısına katıldı. Bu
toplantıya Azerbaycan'ın
Yurtdışı Işlerinden Sorumlu
Bakanı Nazun İbrahimov,
Türkiye Cumhunyeti'ni
kuran Atatürk'e büyük
övgüler içeren bir konuşma
yaptı. Bu konuşmanın
salondakiler tarafından
uzun süre alkışlanması
dikkat çekti. ATTA Başkanı
Ercüment Kıhç, ABD
Başkanı Georga Bush ile
Başkan Yardımcısı Dick
Cheney'e seslenerek ABD
yurttaşı Türkler'in
toplantılanna katılmalan
çağnsında bulundu.
Papadopulos boşluklan Annan'ın doldurmasına karşı
Rum lideryokuşa sürüyor
ELÇL\PO\TUZLAR
BRL"KSEL-Güney Kıb-
ns Rum Yönetimi Lideri Ta-
sos Papadopulos, Kıbns so-
rununun çözüm sürecinde,
Birleşmiş Milletler (BM)
Genel Sekreteri Kofî An-
nan'ın anlaşma sağlanama-
yan konularda boşluklan dol-
durmasının söz konusu ola-
mayacağını açıkiadı.
Avrupa Komisyonu Baş-
kanı Ronıano Prodi ile dün
Brüksel'de görüşen Papado-
pulos, Kıbns sorununun çö-
zümü için müzakere masa-
sına önkoşulsuz oturmaya
hazır olduklannı savundu.
Başbakan Recep Tayyip Er-
• A\Tupa Komisyonu Başkanı Prodi ile bir araya
gelen Papadopulos, Başbakan Erdoğan'ın Annan'ın
hiçbir koşulunu kabul etmediğini ileri sürdü.
doğan'ın Annan'ın hiçbir karşıçıkanPapadopulos, An-
nan' ın en kısa zamanda gö-
rüşmelere başlama çağnsı
yapacağını sözlerine ekledi.
Prodi ise Komısyon'un 1
Mayıs'tan önce Kıbns"ta çö-
züme ulaşılması için her tür-
lü maddi ve teknik yardıma
hazır olduğunu söyledi. Ko-
misyon'un bir arabuluculuk
görevi bulunmadığının altı-
nı çizen Prodi, Kıbns'ta çö-
züme ulaşılmasına yönelik
koşulunu kabul etmediğini
iddia eden Papadopulos, 1
Mayıs tanhine kadar kesin-
likle sonına çözüm bulmak
istediklerini dile getirdi.
Referandum takvbnine
karşı çıktı
Annan'a müzakere süre-
ciyle ilgili olarak kendi gö-
rüş ve önerilerinı ilettikle-
rini belirten Papadopulos,
önerilerin ne olduğu konu-
sunda açıklama yapmadı.
Referandum takvimine de
ŞÜKRÜ SİNA GÜREL
Erdoğan'ınV
DH1, Bush'unv
Hoşluk1arı ve Annan'ın
'Boşluk'ları
Tayyip Erdoğan bayram tatilini Kalifomiya'da geçir-
mekten vazgeçmış, bugünlerde yurda dönecekmiş. Za-
ten Başbakan'ın ABD'de şimdıye kadar yaptıklan bizi il-
gilendiriyor. Şimdi bize -biiinenler çerçevesinde- bu ge-
ziyi degeriendirmek düşüyor. Tabii şimdiye kadar gizle-
nenler daha sonra ortaya çıkınca, asıl resim tamamla-
nacaktır. Geziyı özetlemek için yukandaki başlık, sanı-
nm uygundur. Tayyip Erdoğan'ın, dahageziyeçıkrnadan
önce belli olan "dil-düşünce" bağ gevşekliğini dışarda
tutarsak gezide öne çıkanlar "hoşluklar ve "boşluklar
olmuştur...
Şimdi anımsayalım: Tayyip Erdoğan, ABD gezısine
çıkmadan önce hangi gelişmeler yaşanmıştı ve bu ge-
ziden amaçlananlar nelerdi? Türk Hükümeti, tezkere
ve "çuvallama"dan sonra, Erdoğan'ın bu gezisini, bir
yandan ABD ile ilişkileri normalleştirecek, öte yan-
dan da Türkiye'nin Kıbns'la ilgili ryi niyetini ortaya ko-
yacak bir fırsat olarak görüyordu. ABD tarafı ise Irak'la
ilgili olarak zaten pek ne yaptığını bilmediğı için ve Tür-
kiye'ye hiçbir biçimde Kuzey Irak'ta ginşım olanağı sağ-
lamak niyetinde olmadığı için Erdoğan-Bush görüşme-
sinde Irak konusunun ciddiyet ve ağırlıkla ele alınması-
nı istemiyordu. ABO'nin asıl istediği, Türkiye'nin Kıb-
ns konusunda Annan Planı'na uygun davranacağı gü-
vencesini Tayyip Erdoğan'dan almak, karşılığında
da kendisine iç politika malzemesi olarak sunabile-
ceği "Bush'la yakınhk" görüntüsü vermekti. Hangi
amaçlar, kimin amaçlan gerçekleşti dersinız?
Işte bunun için daha geziye haarlanma döneminde ABD
sözcülüğü yapan gazeteciler ve kimi kime karşı temsil
eftıği pek belli olmayan aracılarla Tayyip Erdoğan'a
ABD'nin mesajlan iletilmışti: "Gel, ama Irak konusunu aç-
ma; Kıbns'ta da Annan 'ın istediği koşullarla göriışme-
yı kabul et."
Tayyip Erdoğan ise geziye çıkmadan önce ikilemler ya-
şadığını belli eden ve ıkilemlerin sıkıntısını ve kafa kan-
şıklığını gızleyemeyen bir konumdaydı. Özellikle Kıbns
konusunda. Çünkü, Erdoğan ve Gül, başından beri "An-
nan Planı ternelinde müzakere edebiliriz" diyerek Denk-
taş'ı hedef alarak belki kendı iktidariannı Batılılann gö-
zünde devletin öteki kurumlanndan ayn yere koydur-
muşlardı ama, artık iş cıddiye binmek üzereydi. Üstelik,
Cumhurbaşkanı'nın, MGK'de temsil edilen öteki ku-
rumlann, Meclis'te temsil edilen ve edilmeyen mu-
halefetin tutumlan, hatta AKP'nin kendi içindeki fark-
lı seslerin yükselmeye başlaması. eğer Kıbns konu-
sunda olmadık sözleri verecek olursa AKP iktkdan-
nın bırakınız Türkiye'yi, kendisini bile "kurtaramaya-
cağını" belli ediyordu.
Böyle "idare" edilemeyecekti. içeride bir "uyum"
sağlanmalıydı ve bu yapılmaya çalışıldı. En sonun-
da da MGK toplantısında "devletpolitikası" çerçeve-
si çizildi ve Erdoğan bunu çantasına koyarak önce
Annan'la sonra da Bush ile görüşmeye gitti. Gitti de
ne oldu?
Annan'la Erdoğan arasındaki görüşmeden sonra, BM
Genel Sekreteri hemen bir açıklama yapmadı ama. da-
ha sonra Brüksel'de -AB yöneticileriyie, Papandreu yla
Papadopulos la ve telefonla uzun denemelerden son-
ra kendisine ulasabilen Povvell'la fikir paylaştıktan son-
ra- çok konuştu. Erdoğan ise görüşmede söyledikleri-
nin Annan'ı pek memnun ettiğıni, hemen kapının önün-
de açıklarken bir de şu "arabulucu" işini çıkardı.
Annan'ın açıklamalanndan şunu çıkartabiliyoruz: Ge-
nel Sekreter ya Türk Başbakam'nın kendisine söy-
lediklerinden hiçbir şey anlamamıştır veya Tayyip
Erdoğan, Annan'a, Ankara'da devlet politikası ola-
rak oluşturulan çerçeveyie ilgisi olmayan söztersarf
etmiştir. Ikisinden biri. Acaba hangisi?
Erdoğan'ın yanlış anlatma ve yanlış anlaşılma "eğili-
mi" içinde olduğunu daha önce de yazmıştık. Bunun en
belirgin ömeği şu "arabuluculuk" işinde yaşandı. Erdo-
ğan'ı Annan, Gül'ü de Powell, neredeyse tersleyerek "dü-
zelttıler". Üstelik, yolculuğa çıkmadan önce Ankara'da
"ancak bir mutabakat olursa referanduma gidilir" diyen
Erdoğan, Davos'a ve Vaşington'a vannca başka bir
fikirmi edindi de şimdi Annan o yüzden "anlaşamaz-
sanız boşluklan ben doldururum, referanduma gidece-
ğinizi şimdiden kabul edin" diyebiliyor? Hani "karakol-
da doğru söyler, mahkemede şaşınr" örneği...
Erdoğan'ın ABD gezisinin bir "diplomasi hahkası" ol-
duğunu söylemek için bın dereden su getirmeye çalışan-
larla dolu basınımız. Bunlann doruğuna dün Yeni Şafak
çıktı, "Vücut Dili Diplomasisi" manşetini atarak! Bu ko-
nuda yorumu, bu "/ş"ten anlayanlara bırakıyoruz. Şim-
dilik görebikjiğimiz, Erdoğan'ın ABD'de hiçbir sonuç
alamadığı ve Türkiye'nin temel dış politika konula-
nnda ve iktisadi ilişkilerinde ne kendisine ne de mu-
hataplanmtza bir arpa boyu bile ilerteme sağlayama-
dığı. Aslında, Erdoğan'ın Katolik ve Musevi çevrelerile
Nakşibendi Şeyhi ve Osmanlı "veliahtı"y\a olan temas-
lannın amaç ve yararını bilemediğimiz için haksızlık edi-
yor olabiliriz. Ama bu, "en// kitap"\a, tarikatla ve hane-
danla temasın yararlannı kestiremiyor olmamızdandır...
Sonuçta, bu gezi, dünyaya şirin gözükmek için
daha epeyce yol katetmek zorunda olan Başkan
Bush'un, Tayyip ve Bayan Erdoğan çiftine Oval Ofis'te
yaptığı hoşluklarla anımsanacak. Birde gelmiş geç-
miş en talihsiz Birleşmiş Millet Genel Sekreteri'nin
-dünyanın objektif koşullannı kastediyorum- kendi
"boşluklan"na bakmadan, hâlâ "boşluklan ben doldu-
rayım" diye ısrar edebilmesiyle...
ssinagurel@cumhuriyet com.tr
Temaslar Amerikan basımnda
ABD 'den karışık mesajlar
AB hukuku çerçe\esinde ge-
reklı düzenlemelerin yapı-
lacağını \aırguladı.
Dı^ Haberler Servisi -
ABD ve Batı A\Tupa ba-
sını, Başbakan Tayyip
Erdoğan'ın Washington
zıyaretini Irak ve Kıbns
açısından değerlendirdi.
Amerikan New York
Times gazetesi, Kürtle-
rin >eni Irak'taki rolle-
ri konusunda ABD'den
taahhüt arayan Türki-
ye'nin "kanşık bir me-
saj" aldığını öne sürdü.
Gazete, ABD Dışişleri
Bakanı CoBn Poweü'ın
Türk liderlere Kürtlerin
Kuzey Irak'taki petrol
kaynaklarının kontro-
lünden vazgeçmek zo-
runda kalacaklannı söy-
ledığini belirtti. ABD'li
yetkililenn Kürt bölge-
sinin 1991 'den ben va-
rarlandığı tam özerkliğin
sürmesinin pek beklen-
meyeceğinı de söyledik-
leri aktanlan haberde.
Erdoğan'ın Kerkük pet-
rol kaynaklan gelirleri-
nin merkezi hükümete
gitmesini sağlamak için
baskı yaptığı, Powell'ın
da mutabık olduğu ifa-
de edıldi.
Washington Times,
Bush'un 8.5 milyar do-
larlık kredi ile Türki-
ye'nin K. Irak'a operas-
yonlardan sakınması-
m sağlamak için önem-
li bir koz olarak kulla-
nabileceğinı savunur-
ken Türkiye'nin henüz
bu yönde bir taahhüt-
te bulunmadığını da
vazdı.