Katalog

SAYFA CUMHURİYET 25 EYLÜL 2003 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbdl Edırne Kocaetı Çanakkae Izmir Manısa Aydın Denizl PB PB PB PB A B B B 23 26 25 24 29 29 33 31 Sinop PB 22 Zongüdak PB 21 Antalya Samsun Trabzon Gıresun Ankara Eskışehir Konya Sıvas PB PB PB B B B B 21 23 23 26 24 26 24 A 33 Kars Adana Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardın Siırt Hakkâri Van A A A A A A B B 33 31 32 34 30 32 26 22 B 18 Yurdun kuzey ke- sımlerı parçalı çok bulutlu, diğer yerler azbulutluveaçıkge- çecek. Hava sıcakiı- ğı kuzeybatı kesım- lerde bıraz azalacak, dığer yerlerde önem- lı bır değışıklık olma- yacak. Ruzgâr kuzey ve doğu yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette esecek. DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Bruksel Parıs Bonn Y Y Y B B B B B 18 16 17 20 19 20 20 17 Münıh B 19 Zürıh Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına B B B B Y Y Y A 18 21 29 19 18 21 25 28 B 19 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre B A B B Y Y Y A 16 16 10 25 20 8 12 31 A 32 «Tairan Parçalı btılutiu ! Sısl ^ BUILIU buütlu Yağmurtu ; Sulu kar i Gok gu"u(tulu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafi 1. Sayfada işlemıeri yerine getirmeyi sağlamak zorunda. Görünen köy kılavuz istemiyor. PKK-KADEK ko- nusunda Türkıye'yı tatmın edecek adımlar atmıyor, ne ki, hükümet ABD'nin isteğine uyarak Irak'a as- ker gönderme hazırlığında. Irak polıtikasındaki tezadı kanıtlayabilmek için Dışişleri Bakanı Gül'ün New York'ta Reuters haber ajansına verdiği demece bir göz atmak yeter de ar- tar bile. Bakan.ABD'den "somuteylembeklediklerini"y\- neliyor ve "Türkiye'nin terör örgûtü militanlanna karşı harekete geçilmesi yönündeki talebine AB- D'den gelen 'yanıtın tatmin edicı olmadığını', ko- nunun VVashington tarafından daha fazla ciddiye alınması gerektiğini vurguluyor". • • • Karar almakta gecikmenin nedeninı de açıklıyor Gül; aylardır konuşulan, Türk medyasında hemen her gün çarşaf çarşaf yazılan "koşullanmızla ilgili sorulan iki hafta önce ABD'ye yönelttiğimizi", ya- nıtlarını "bugünlerdealacağımızı" ve buna göre hü- kümetin "biriki hafta içinde karar vereceğini" söy- lüyor. Ya hükümet ABD'nin sorularımıza vereceğı ya- nıtları üç aşağı beş yukan biliyor. Ya da yanıtlar nasıl ve ne olursa olsun asker gön- dermeye kararh. • • • Bu durum, bağımsız Türkiye'nin yeri geldığinde ABD'ye söylemesı gereken "Aydın havasını" yan- sıtmıyor. Bu hava, bu gidişat "dışanda" VVashington'ı memnun edecek davranışlarla "içeride" ABD des- teğini sağlayarak, dilediğim gibi at oynatayım ha- vası. Asker göndermeye karşı çıkmak iktidar nezdin- de ayıpların en büyüğü. Hatta bir suç, hatta ve hat- ta agır bir suçlamayı hak edecek ölçüde bir suç! TÜSİAD aylar sonra savaşa ABD yanında girme- yı isteyen görüşünden 180 derece çark ederek, asker göndermeye karşı çıktı. Dönmek, döneklik ülkemizde olağandır. Dönek- liğin kitabını yazanlar var, askeri övmeyi meslek edınen dünkü solcu bugünkü rahata acıkmış, kimi kel yazarlar var. Dün Islam Cumhurıyeti özlemi ıle yanıp tutuşan, bugün Başbakan koltuğunda otu- ranlar var. Var oğlu var. Dönekler saymakla bitmez. Üstelik böylelerinin bugünkü konumları övgülere layık görülürken TÜ- SlAD'ın geriye attığı adım neden fırtınalar koparı- yor? Gariptir ki; basın ahlak yasasına uymayı amaç edinmesine, daha önemlisi kendi mesleki ahlak kurallarını ilan etmesine karşın; bünyesinde terbi- yesiz, saldırgan köşeleri banndıran bir gazetenin, Dışişleri Bakanı Gül'ün New York'agıderken uçak- ta yazılmaması kaydı ile söylediklerini yazması çe- şitli yorum ve tepkilere yol açtı. Bakan demiş ki; "Arkasında (TÜSlAD'ın) Türkiye dışında güçler olduğunu düşünûyorum". Şimdi dört bır yandan kim bu "dış güçler" soru- sunayanıtaranıyor. Sovyetler'in çökmesinden ön- ceki yıllar olsa, suçlama kolayyy. Komünistler, Moskova dersin olur biter. Şimdi ne halt edecek- sin. Aşağı tükürsen sakal, yukan tükürsen bıyık. Bi- zimkiler kalmış iki arada bir derede. ABD'yle AB'yi kırmayan dökmeyen idari maslahatçı bir dış poli- tika yürütmeye çalışıyorlar. Dışişleri Bakanı da veciz bir ifadeyle TÜSlAD'ı kim kışkırttı diye soruyor ve karanlıkları aydınlığa çıkaran yanıtı kendi veriyor: "Bırakın, bunlan da biz bilelim." Onlar her şeyi biliyor ya yeterlı: Tezatları, halkı aydınlatmak adına dış güçlerin desteğinı araştırmak, sorgulamak kımin haddine! sağlık Bakanlığı'nda böcek' Cihazlar dinlemeye elverişli değil ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Içişlen Ba- kanlığı, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın makam odasında bulunan 3 adet dınleme cihazının dinle- meye elverişli olmadığını bildirdi. Sağlık Bakam Ak- dağ'ın makam odasında bulunan dinleme cihazla- nnın incelenmesi tamam- landı. AçıkJamada, bu nedenle cihazın Sağlık Bakanı'nın makamının güvenliğini tehdit edecek özellikJeri taşımadığı ka- naatine vanldığı vurgu- landı. Akdağ. Içişleri Bakan- Iığı'nın konuyla ilgili üç adet cihaz bulunduğuna ilışkin birraporhazırladı- ğını, bunlardan bırinin vvalkman kulaklığının bir parçası, bınnın ses al- mayla ilişkisı olmayan bir cihaz, diğerinin ise ses alabilecek ama bulundu- ğu durumda ses almaya müsait olmayan bir cihaz olduğunu söyledi. Uzanlar hakkında bir dava daha tstanbul Haber Servi- si - Adabank'ın otomas- yon işlemlerini yürûten MerkezYatınm ve Ticaret AŞ'de bazı back-up'lann kaybolmasma ilişkın Ke- mal Uzan'ın da aralann- da bulunduğu 7 kişi hak- kında dava açıldı. Şişli Cumhuriyet Sav- cılığı, Adabank'a atanan yeni yönetimin, bankanın otomasyon ve bilgi işlem- lerini yürüten Merkez Ya- tınm'dan 1993 ıle 1996 yıllan arasındaki bazı back-up'lann kaybolma- sına ilişkin yaptığı suç du- yurusu üzenne şirketin eski yönetıci ve yetkilıle- ri hakkında başlattığı so- ruşturmayı tamamladı. Iddianamede, Kemal Uzan ile şirketin eski yö- neticileri olan Haİcan Uzan, Bahattın Uzan, Az- mi Y ümaz. Suat Gusina- li, Selahattin Bal ve Mustafa Akar'ın, 2 ile 8'er yıl arasında hapis ve para cezalanna çarptınl- malan istendi. AKP'nin 'Al Baraka' bııluşması AYKLT KÜÇÜKKAYA Hazine"den sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın "Isla- mi sermayeyi ülkeye çekmek için Türkiye koşullarına öz- gü bir modeli yaşanıa geçire- ceğiz" açıklamasını yaptığı Dubai'de gözlerden kaçan bir görüşme gerçekleştirildi. 19801i yıllarda"faizsiz finans kurumu" Al Baraka Türk'te yollan kesişen AKP hükümeti- nin Malıye Bakanı Kemal l nakıtan ile Dallah Al Baraka Grubu yöneticileri AKP lideri. Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan'la buluştu. Erdoğan ve Unakıtan'ın ka- tıldığı "Al Baraka" görüşme- sınde dikkat çeken isim kuşku- suz Dallah Al Baraka Grubu Başkanı Şeyh Salih Kamel'di Malıye Bakanı Unakıtan ile AKP iktidanyla birlikte Kamu Bankalan Ortak Yönetim Ku- rulu Başkanlığına getirilen M. Zeki Sayının çok yakından ta- nıdığı bu isimle dostluklan yıl- lar öncesıne dayanıyor. Örümcek Ağı Operasyo- nu"nda Al Baraka Türk'ün yö- neticısi olarak sıkça adı geçen Maliye Bakanı Unakıtan, Tur- gut Ozal hükümetinin verdiği ızınle(16Aralık 1983'teSuudi finans kuruluşlanyla ilgili dü- zenlemeler çıkanldı) 1980'li yıllarda Türkiye'de faaliyet göstermeye başlayan bu özel finans kurumunun yönetim ku- rulu üyesiydi. M. Zeki Sayın da yine aynı finans kuruluşunda "denetçilik" görevinde bulu- nuyordu. Işte aynı dönemde Al Baraka Türk Özel Finans Kurumu'nun Başkanı Dubaide Erdoğanla Unakıtanın bir araya geldiği Şeyh Salih Kamel'den başkası değildi. Şeyh Salih Kamel da- ha sonra Dallah Al Baraka Gru- bu Başkanlığf na kadar yüksel- di. Erdoğan-Unakıtan görüş- mesınde Al Baraka yöneticile- rinin AKP hükümetine; "uy- gun projeler olması halinde kaynak getirebileceklerini" ilettikleri bildirilıyor. Babacan ne demişti? "İslami bonoya yeni kılıf" olarak nitelendirilen tahvılin hazırlıklannın Hazine'de sür- diiğünü belirten Babacan, hü- kümetin İslami sermayeyi Tür- kiye'ye çekmek için faizsiz borç senedı olarak kabul edi- len "sukuk"unTürkiye koşul- lanna özgü bir modelinı yaşa- ma geçireceğini söylemişti. Babacan. bu model için Du- bai'de çok sayıda banka ve fi- nans kuruluşuyla buluşurken; AKP lideri ve Maliye Baka- nı'nın Al Baraka ile görüşmesi dıkkatlen hazırlıklan süren bu model üzerinde topluyor. Unakıtanın "kriz nedeniy- le vergisini ödemekte zorla- nan mükelleflere kolaylık sağlamak" amacıyla hazırla- dığı Vergi Banşı Yasası'ndan yöneticilik yaptığı Al Baraka Türk nedeniyle yararlandığı or- taya çıkmıştı. Unakıtan'ın yö- neticilik yaptığı bu kurum da- ha sonra kambıyo affından da yararlandı. Ihracat bedellerinı Türki- ye'ye getirmeyen şirketlere yö- nelik getirilen kambiyo affın- dan yararlanan Al Baraka'nın 873 bin 840 dolarlık taahhüdü- nü yerine getirmediği saptan- mıştı. Orman Yasası'na hayır menlerin yansına yakınının, AKP'nin seçim öncesi vaatlerinin hiçbirini yerine getirme- diğini düşündüğü ve hükümetin ekonomi politikasını da başansız bulduğu belirlendi. OLASI BİR GENEL SEÇİM PARTİ TERCİHLERİ GP DYP DEHAP MHP Dı§er ORMAN VASFINI KAYBETMİŞ ARAZİLER Rkrim yok-Cevap yok % 1 M Yasanın çtkması için EVET cryu verirdim %aai isi ta ^ n r'ın 25 ld" ^ o n a r tarafından yapılan araştırmada, Genç Parti'nin oy oranının gittikçe arttığı, seç- gerçekleştirdiği araştır- mada, Genç Parti'nin (GP) oy oranını gittikçe arttırdığı, seçmenlerin yansma yakını AKP'nin seçimden öncesindeki vaatlerinin hiçbirini ye- rine getirmediği, hükü- metin ekonomi politika- sını da başansız bulduğu belirlendi. Sonar Şirketi, 25 ilde, il merkezlennde yer alan ilçeler ve bu illere bağlı 66 köyde 2 bin 19 kişi ile görüşerek "Türkiye Siyasal Gündemi" adlı bir araştırma yap- lteanmç*mamaapçin HAYR oyu verirdim tı. Hükümetin başan değerlendirmesi göz önüne alınarak seçmenlere "olası bir ge- nel seçimde parti tercihleri" sorulan araştırmaya göre seçmenlerine yüzde 33.17 si AKP'ye, yüzde 22.87'si CHP'ye, yüzde 13.53'ü GP'ye, yüzde 9.94'ü DYP'ye, yüzde 7.87'si DEHAP'a ve yüz- de 5.40'ı ise MHP'ye oy vereceğini söy- ledi. DYP'nin 4. parti olarak barajı geçme- si durumunda AKP'nin çoğunluğu sağla- ması ve tek başına iktidar olmasının müm- kün olmayacağı vurgulanan araştırmada, seçmenlerin yüzde 44.1'i AKP'nin seçim öncesindeki vaatlerinin hiçbirini yerine getirmediğini ifade etti. Yüzde 20.2'si hükümetin vaatlerinı ye- rine getirdiğini düşünürken yüzde 30.1 'i hükümetin vaatlerinı yerine getirmesi için vaktin erken olduğunu kaydetti. Araştır- maya katılanlann yüzde 53.5'i hükümetin ekonomi politikasını başansız bulurken yüzde 39.7'si başanh buluyor. Yüzde 6.8'nin ise bu konuda fikri yok. Yine seç- menlerin yüzde 62.3'ü hükümetin, IM- F'nin ekonomi politikalannı uygulaması- na karşı çıkarken yüzde 24.2'si de hükü- metin IMF'nin politikalannı uygulaması- nı onaylıyor. Araştırmaya katılanlann yüzde 54.5'i "Orman vasfını kaybetmiş alanlarla ilgili kamuoyunda '2B yasası' olarak bilinen ve Cumhurbaşkanı tara- fından reddedilen Orman Yasası hak- kında halk oylaması yapıldıği takdirde vasava evet mi voksa havır nıı ovu verir- diniz" sonısuna "hayır" oyu verecekle- rini belirtiyor. Yüzde 30.1 'i "evet" oyu vereceğini ifade ederken yüzde 15.4'ünün bu konuda fikri yok. Yine araştırmaya katılanlann yüzde 72.5'iTürkiye'nin Irak'a asker gönderme- sine karşı çıkarken yüzde 61.9'u Kuzey Irak'taki durum karşısında AKP hüküme- tinin gerekli tedbirleri almadığını düşünü- yor. Siyasi partilerin 3 Kasım 2002 resmi seçim sonuçlanna göre aldıklan oy oran- lan şöyle: AKP: Yüzde 34.2 CHP: Yüzde 19.4 DYP: Yüzde 9.5 MHP: Yüzde 8.3 GP: Yüzde 7.2 DEHAP: Yüzde 6.2 Çiniciler'e ODTÜ'den özel ödülANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Ortadoğu Teknik Oniversitesi (ODTÜ) Senatosu, Altuğ ve Beh- ruz Çinici'ye mımarlık mesleğine yaptıklan katkılar, ODTÜ yerleşke- sinin planlanmasında ve mimari ta- sanmındakı öncülükleri nedeniyle Senato Özel Ödülü verdi. Behruz Çinici. törende yaptığı ko- nuşmada "Mimarlık benim için yanm asırbk geçmişi banndıran uzun bir yolda. eserlerimle bütün- leşen bir hayattır. Bu süreçde ya- ratılan mekânlar artık benim ay- nlmaz parçalanmdır" dedi. "OD- TÜ eğitim-öğretim kalitesinin dünyaca bilinen şöhreti yanında, işgal ettiği yeryüzü mekânında fi- ziksel varlığıyla da tanınır" diye konuşan Çinici, u Doğası,yaratılan ekolojik değerleriyle ulusal, kül- türel bir varlık. bilinı ve sanatla yeşeren bir sevgi, bir saygı ovası- dır" diye konuştu. İTÜ Mimarlık Fakültesi'nden mezun olan Behruz ve Altuğ Çinici çifti. 1960 yılında evlendi. Çiftın ödül aldıklan ya da projesini yaphklann eserlerin çoğu genellıkle kent ölçeğinde. TBMM Çamii meydan'ıbadetkitaplık pro- jesini de Behruz Çinici yaptı. TB- MM milletvekilleri sitesinı planla- yarak uygulamasını yönetti. TBMM Çamii projesı ile Ağa Han Mimarlık Ödülü aldı. 1984 Simavi, 1986 tş Bankası Kent ve Mimarlık, 1991 Türkiye Prefabrik Bırlığı ödül- lerini kazandı. Libya ve Suudi Arabıstan için de saray ve otel projeleri. toplu konut siteleri, tatil köyleri projelen hazır- ladılar. Behruz Çinici, 1993 yılında Baş- bakan Başdanışmanlığı'na atandı ve büyükelçilik unvanı aldı. Altuğ ve Behruz Çinici. Çelik Gülersoy doğum gününde anıldı Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Yönetim Kurulu (TTOK) Başkanı Çelik Gülersoy, doğumunun 73. yıldönümünde sevdiği dostlan tarafından Yeşil Ev'de düzenlenen konserle anıldı. tstanbul'un tarihi dokusunu korumak, kenti bir külrür merkezi haline getirmek için yaşamını ortaya koyan ve geçen tcmmuzda ölen Gülersoy, önceki akşam Sultanahmet'teki Yeşil Ev'de dostlannı bir ara>a getirdi. Anma gecesine Gülersoy'un ağabevi Fikret Gülersoy, Çelik Gülersoy Vakfı Başkanı Dr. Arhan Apak. TTOK Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Epikmen, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız, TGC Başkanı, yazarımız Orhan Erinç, gazeteciJer Secati Doğru, Melih Aşık'ın da aralarında bulunduğu gazeteci dostlan ve sanat dünyasından çok sayıda davetli katıldı. Gecede şef Emre Aracı yönetimindeki Istanbul Oda Okesrrası ve solist keman sanatçısı Hakan Şensoy Gülersoy'un sevdiği İstanbul konulu parçalan seslendirdi. Anma gecesi verilen açık büfe yemekle sona erdi. (ÖZGÜR BURAK ÖZTÜRK) GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada ortaya koydular. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, üniversitelerin işlevinden uzaklaştınlma- ması gerektiğini vurguladı, aksi halde aydınlanma çabalarının kesintiye uğrayacağı uyarısında bu- lundu. Ege Üniversıtesi Rektörü Prof. Dr. Ülkü Bayın- dır YÖK taslağına gönderme yaptı: "Taslakbu haliyle çıkarsa üniversitelerin büyükza- rar göreceği açıktır. Bu taslak üniversitelerin siya- sallaştınlmasını amaçlıyor. Türkiye'nin ciddibireği- tim reformuna ihtiyacı var ama, üniversitelerin bu- günden daha da geriye gitmesini hiçbihmiz isteme- Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Alıcı'nın mesajları da netti: "Ünıversiteler siyasallaştınlmaya çalışılıyor. Biz eğitimle meşgul olacağız. Temel hedefimiz aklı ve bilimi temsil eden Atatürkçü düşünceyi Türkiye ge- nelinde korumaktır." Cumhuriyet Üniversıtesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Koçoğlu.akademikyılaçılışındaYÖKtaslağınıdu- varlan yıkılmaya başlamış binayı badana yapmaya benzetti: "Tasannın btrbaşka amacının da üniversitede tür- banı serbest bırakmak ve imam hatip lisesi mezun- lanmn her fakülteye girmesine olanak sağlayacak düzenlemeler olduğu anlaşılmaktadır. Birzamanlar imam hatip liselerini 'arka bahçeleri' olarak gören zihniyetin devam ettiğini üzülerek izliyoruz ama, bu- nu izlemekle kalacağımız da sanılmamalıdır." Cumhurbaşkanının ve üç rektörün degeriendir- melerı, üniversitelerin daha ileri gitmesini sağla- mak, gerıcileştırilmesinı önlemek bakımından bü- yük önem taşıyor. Ancak bilimsel eğıtım, iyi üniver- site, sadece Sezer'in, sadece rektörlerin sorunu değil. Tüm toplumun, AKP'nin eğitimi siyasallaştır- masına, geriye götürmesıne karşı durması gereki- yor. 'Çirkin' karşılık! Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, rektörlerin gö- rüşlerıne Kastamonu'dan karşılık verdi. Orman ürünleriyle ilgili bir fabrikanın açılışında konuşan Erdoğan, ormanla üniversite arasında pek fark gör- medığinden olsa gerek rektörlere buradan karşılık verdi: "Bu ülkenin şu andaki hükümetini en çirkin şekil- de, edebe sığmayacak şekilde eleştirme yetkisini kendinde gören rektörlervar. Üniyersiteyiyöneten- leren büyük siyaseti yapıyorlar. Üniversite öğretim üyeleri partilerin üst kurullannda görev alabildikle- rine göre, bu siyasetle iç içe girmek değil midir?" Bu sözlerin hangisini düzeltmeli? Her şeyden önce Erdoğan'ın beğenmediğı gö- rüşler için şık olmayan benzetmelerden vazgeç- mesı gerekiyor. Yargıtay Başkanı'nın görüşünü be- ğenmedi "çirkin" dedi. Rektörlerin görüşünü be- ğenmiyor, "edebe sığmaz" diyor! Erdoğan'ın top- lumla yüz yüze geldiği toplantılarda, sevmedıği pankartlarla, hükümetin yapamadığı vaatlerle ilgili tepkisıni de biliyoruz! AKP hükümeti, Türkiye'de "başbakanlık sistemi" oturtmaya çahşıyor. Zaten yetkilerin çoğu başba- kanda, eksik olanları da yasayla tamamlamak isti- yor. YÖK Yasası başta olmak üzere son dönemde ısıtılmakta olan taslakların çoğunun özünde bu var. Erdoğan ve onu taklit eden AKP'lilerin toplumla uzlaşmadan anladıkları şu: Bizim görüşlerımize ne kadar yaklaşırsanız, sizin- le o kadar uyuşmuş oluruz. Aksi halde, külahları de- ğişiriz... Bunun adı uzlaşma değil, buzlaşma olur! Ülkeye faydası olmadığı gibı AKP'ye de olmaz. [email protected] Demokrat kaymakamlar pasifgörevegetirildi ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Içişleri Bakanlığı, kapsamlı bır kararnameyle. kayma- kam ve vali yardımcıla- nnın yerlerini değiştirdi. Demokratik kişilikleriy- le tanınan kimi kayma- kamlar, "pasif görev" nıtelığındeki vali yar- dımcılıklanna atandı. 28 Şubat döneminde sıkça gündeme gelen Sincan Kaymakamı Şeref Sarı- çiftçi. Edirne Vali Yar- dımcılığı'na atandı. Sincan'a, Burhaniye Kaymakamı Ertan Yük- sel getirildi. Şile Kayma- kamı Kenan Öten ise Aydın Vali Yardımcıh- ğfnda görevlendirilir- ken Sultanbeyli Kayma- kamı Hüseyin Eren de Bergama Kaymakamlı- ğı'na atandı. Tire Kay- makamı Vural Demir- taş ise Trabzon Vali Yar- dımcılığı'na getirildi. tçişleri Bakanlığı'nın merkez ve taşra teşkila- tında yaptığı atamalarda •'kadrolaşma'" çabalan- nın belirleyici olduğu id- dia edildi. Bazı kaymakam ve va- li yardımcılıklannın ata- malan şöyle: Içişleri Bakanlığı Mü- şavirlıği'ne Idari ve Ma- li tşler Daire Başkanı Süleyman Tomas. Nü- fus ve Vatandaşlık tşleri Genel Müdür Yardımcı- lığı'na Yenişehir Kayma- kamı Fatih Şahin. 1dan ve Mali tşler Daire Baş- kanlığı'na Fenzlı Kay- makamı Mükerrem Ün- lüer, Nüfus ve Vatandaş- lık tşleri Genel Müdürlü- ğü Daire Başkanlığı'na Sarayköy Kaymakamı Mustafa Döner. Perso- nel Daire Başkanlığı'na Kalecik Kaymakamı Namık Demir. Personel Genel Müdürlüğü Daire Başkanlığı'na Söğütlü Kaymakamı Yusuf Mayda, Kaçakçıhk, h- tihbarat, Hareket ve Bil- gi Toplama Dairesi Baş- kanlığı Şube Müdürlü- ğü'ne tncesu Kaymaka- mı tlhan Turgut atandı. Şube müdürü Haül Ser- dar Cevheroğlu ise Ma- latya-Yeşil\ r urt Kayma- kamlığı'na getirildi. Sultanbeyli Kayma- kamlığı'na Fatsa Kay- makamı Kaya Çıtak. Tuzla Kaymakamlığı'na Kocaeli Vali Yardımcısı Fahri Keser. Maltepe Kaymakamlığı'na Kon- ya Vali Yardımcısı Nuri Ziya Türkdoğan, Şile Kaymakamlığı'na Eski- şehirVaji Yardımcısı Er- doğan Ülker, Bahkesir- Gönen Kaymakamlı- ğı'na tstanbul Vali Yar- dımcısı Saim Eskioğlu, Eminönü Kaymakamlı- ğı "na Düzce Vali Yardım- cısı Sabit Kava atandı.