24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 AĞUSTOS 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA LJİ& H i \ İ 3 l ! j \ L J l j i \ dishab<5 cumhuriyet.com.tr 11 Hz. Ali türbesine düzenlenen kanlı saldında IİDYK lideri El Hakim'le birlikte çok sayıda kişi öldü Necefte Şiilerkatledildi Irak'm Necef kentindeki Hz. Ali türbesinin önünde iki bomba yüklü iki aracın patlaması sonucu önde gelen Şii liderlerden El Hakim yaşamını yitirdi. Yüze yakın kişinin öldüğü, 229 kişinin yaralandığı korkunç saldınyı üstlenen olmazken Saddam yanlılanndan rakip Şii gruplara kadar herkes suçlanıyor. Dış Haberier Servisi - Irak'ın Şii kenti Necef te, Hz. Ali cami ve tür- besine bomba yüklü araçlarla düzen- lenen saldında, Iran destekli Irak Is- lam Devrimi Yüksek Konseyi'nin (IİDYK) lideri Ayetullah Muham- med Bekir £1 Hakim ıle birlikte ılk belirlemeleregöre85 kişi öldü, 229'u dayaralandı. Kentteki hastanelerin yöneticilen. AFP ajansınayaptıklan açıklamada, olayda en az 85 kişinin öldüğünü, 100'ü ağır olmak üzere 229 yaralı bulunduğunu belirtti. Amerikan ve Ingiliz işgal güçlerinin düze- ni sağlayamadığı ve her geçen gün kargaşa- nın büyüdüğü ülkedeki bu son saldınnın du- rumu iyice gerginleştireceği bildiriliyor. Sal- dında türbenin kapısı, bir restoran ve dükkân- lar yıkılırken enkaz altında çok sayıda kişi kal- dı. Binlerce Şii, enkaz altında kalanlan çıkar- maya çahştı. Şiilerin kutsal kenti Necef teki kan- lı saldında yaşamını yıtiren önde gelen Şii li- der El Hakim, cuma namazının ardından bir ko- nuşma yaptı. Şii lider konuşmasını bitirip tür- beden aynlırken patlama gerçekleşti. ItDYK'nin Londra'daki temsilcisi Hamid Ba- yati, El Hakim'i hedef alan saldınnın Şii hi- ziplerin işi olamayacağını söyledi. Bayati, EL HAKİM 7 SALD1RIDAN KURTULMUŞTU TÜRBE KAN GÖLÜ - Muhammed El Hakiıtı'in konımasuun aracına yerieştirilen bombanm patlamasıyia ortalık kan gölüne döndü. (Fotoğraf: REUTERS) Son 23 yıl içinde 7 suikasttan kurtulup dün Necef te öldürülen Irak Islam De\Tİmi Yüksek Konseyi (IİDYK) Başkanı Ayetullah Muhammed Bekir El Hakim, Saddam Hüseyin rejiminin de\Tİlmesinin ardından mayısta, 1980'den beri sürgünde yaşadığı Iran'dan ülkesine dönmüştü. El Hakim'i, Saddam Hüseyin'e karşı mücadelesi nedeniyle "Irak'ın Humeymsi" olarak gören Şiiler, "Saddam dönemindeki baskılan tersine çevirecek umut" olarak da kabul ediyordu. 64 yaşındaki ıhmlı siyasetçi, işgal güçlerinin çekilmesini istiyor, ancak ABD ve Ingiltere'yle işbirüğinden de geri kalmıyordu. Köktendinciliğe karşı çıkan ve özgür seçim yapılmasını savunan El Hakim, "Aşın uçiarda bir devlet istemiyoruz. Aradığımız, bağımsız, adil ve özgür bir İslamdır" demişti. 1955-1970 arasında Şii dünyasının ruhani liderliğini yapmış olan Ayetullah Muhsin El Hakim' in oğlu El Hakim, 1980'de, yoldaşı Ayetullah Muhammed Bekir EISadr'ın.Baas rejimince öldürülmesinin ardından Iran'a kaçh. El Hakim, 1982'de IİDYK'yi, ardından da eski Irak rejimine karşı eylemler düzenleyen 10-15 bin savaşçıya sahip Bedir Tugayı'nı kurdu. 1983 'te Irak polisi, ailesinden 125 kışiyi tutukladı, bunlann 29'unu öldürdü. Kardeşi SeyidMehdi Hakim, Saddam'ın ajanlannca 1988"de Sudan'da öldürüldü. "Saldın, uzaktan kumandalı patlayıcüar gibi yeni yöntenüer ya da intihar saldınsı düzenle- yen Saddam Hüseyin yandaşlan veya bir baş- ka radikal grubun eylemi olabifir'" dedı. Bayati, Irak halkının, teröristlerden ve terör eylemleri düzenleyenlerden intikam alacağını belirtti. Saldında, 2 bomba yüklü aracın kulla- nıldığı kaydedildi. El Hakim'in yeğeni Muh- sin Hakim, Hakim ve maiyetinin, cuma nama- zı sona erdikten sonra camiden aynldığını ve araçlanna doğru yürüdükleri sırada arkalann- dakı 2 aracın infilak ettiğini bildirdi. Muhsin Hakim, Necef teki saldında 20 ki- şinin öldüğünü belirtti. IİDYK sözcülerin- den Said Heysem, konseyin örgütlü silahlı kanadı Bedir tugayından bir kamyon dolusu savaşçının Necef e gitmek üzere Bağdat'tan yola çıktığını söyledi. İld kişi yakalandı Geçici Hükümet Konseyi'nin üyesi, Irak Ulu- sal Kongresi lideri Ahmed Çelebi, Necef teki saldınnın. ülkede mezhep aynlığı yaratmaya çalışan Saddam Hüseyin yandaşlannın işi ol- duğunu öne sürdü. El Cezire televizyonu sal- dınyla ilgili olarak 2 kişinin yakalandığını ve Amerikan güçlerine teslım edildiğini kaydetti. Saldınyı kimin düzenlediği henüz bilinmez- ken ülkedeki Şiiler arasında ışgale ilişkin gö- rüş aynlıklan bulunuyor. Özellikle kutsal kent Necef te Şii gruplar arasında iktidar savaşı- mı yaşanıyor. IİDYK, rakip Şii lider Mukte- da El Sadr tarafmdan işgale karşı çıkmamak- la suçlanıyor. IİDYK, geçici hükümet konse- yinde de yer alıyor. Geçen salı El Hakim'in amcası Muhammed Said El Hakim e düzen- lenen saldında Şii lider hafif yaralanmıştı. itDYK, saldından El Sadrı sorumlu tutmuş- tu. Büyükgergirüikyaşanankenttesaldınlanmn ardından Şiiler protesto gösterileri yaparken kente Irak polısinin bile giremediği bildirildi. Eylemcüer, işgalin derhal son bulmasını iste- di. ABD ve Ingiltere. saldınyı sert bir dille kı- nadı. Irak'ta Şiiler, 24 milyon nüfusun yüzde 60'ını oluşturuyor. '// LtDER EL SADR: Birliğinizi işgalci sayanz Dış Haberier Servisi - Irak'taki en büyük Şii grubun temsilcisi Mukteda El Sadr, ülkeye gelmeleri durumunda Türk askerini işgalci sayacaklan uyansında bulundu. El Sadr, Necef'te NTV'nin sorulannı yanıtladı. ABD işgalini kabul ermediklerini söyleyen El Sadr, geçici yönetimi destekleyen diğer Şii gruplan de eleştirdi. Şii lider, "Geçici yönetimi kabul etmiyoruz çünkü Irak halkını temsil etmiyor" dedi. Sokaklarda atılan "tslam devleti istiyoruz" sloganlanyla ilgili yorum yapmaktan kaçınan El Sadr, işgal sona erene dek Irak yönetimiyle ilgili hiçbir şey söylemeyeceklerini, yönetim şeklinin işgalden sonra halk tarafindan belirleneceğini söyledi. Türk askeri konusunda da sert mesajlar veren El Sadr, "Türk askerini de işgalci sayanz" dedi. AKANGÜL: Karor heyete bağlı KONYÂ (Cumhuriyet) - Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı AbduDah GüL Irak'a asker gönderme konusunda, bölgedeki heyetin dönmesinin ardından değerlendırme yapılacağını belirtti. Gül. Başbakanlık Dış llişkiler Başdanışmanı Ahmet Davutoğhı'nun trafik kazasında ölen babası Mehmet Duran Davutoğhı'nun Konya'daki cenazesi öncesinde gazetecilerle konuştu. Bakan Gül, "Kerkük ve Bağdat'ta hastane yapünyoruz. Milletvekillerimiz de heyetie birlikte bölgede" dedi. Milletvekillerinin özellikle araştırma için gitmediğini ifade eden Gül, şöyle konuştu: "Amaçlan bu değildi. Ancak, gjtmişken görüşmeler yapûlar. Vekillerimizin izlenimleri değeriendirikcek. Asker gönderme konusunda görüşmeler yapan heyetimiz var. Heyet dönünce değertendirme yapacağtz." 30 Ağustos resepsiyonuna katılan Myers ve Wolfowitz'den Ankara'ya mesaj: ABD, Türk askerini beldiyor • Amerikan yönetimi Türkiye'nin istikrar gücüne katıhmının diğer Müslüman ülkeleri de harekete geçireceğini belirtirken, Almanya Dışişleri Bakanı Fischer de, Müslüman ülkelere BM çatısı altında Irak'ın istikrarına katkıda bulunma çağrısı yaptı. Ehş Haberier Servisi-Irak ta Sad- dam Hüseyin rejiminı devirdikten sonra istediği ıstikran bir türlü sağ- layamayan ABD'nin, Türkiye'nin Irak'a asker göndermesi konusun- da baskısını arttırdığı gözleniyor. Washington'daki Türk Silahlı Kuvvetler Ataşeliği'nin 30 Ağus- tos Zafer Bayramı vesilesiyle dü- zenlediği resepsiyona katılan ABD Savunma Bakan Yardımcı- sı Paul Wblfowitz ve Genelkur- may Başkanı Orgeneral Rkhard Myers. Türkiye'ye sıcak mesaj- lar verdiler. Myers, "Irak'ta ke- sinükleTürkaskerrvle çalışmakis- teriz, ancak karar Türkiye'niıı" derken, Wolfowitz, Türkiye ile ABD'nin Irak'm başansına aynı yaklaşımla baktığım söyledi. Orgeneral Myers, Irak'taki tehlike- lere işaret ederek, durumun iyileşti- rilmesine uluslararası katkı sağlan- masuıın önemini vurguladı. Myers, Türk-Amerikan ilişkilerinin gelece- ğini nasıl gördüğünün sorulması üze- rine de. "Ülkelerimiz arasmda uzun bir zamandır stratejik bir ortakhk mevcut Ben. iüşldlerimizin geleceği- ni çok iyi görüyorum" dedi. Wolfo- BARIŞ EYLEMİNE GÖZALTI - Küresel Bans. ve Adalet Koalisyonu. ABD'nin Ankara BüyükelçUiği önünde protesto gösterisi düzenledL Gmp. "Amerikan emperyaBzmine hayır*". "ABD askeri olmayacağız*', "Kerkük Türkleri için buradayız'* sloganlan atü. Poiisin müdahalesi üzerine eylemciler kendilerini yere atü. 11 kişi gözatana ahndı, 4 eylemci de ABD Büyükelçisi Eric Edelman'a mektup ikmıegiıişiminde bulundu. İplerie birbirine bağh 4 kişi. ağızlarına "ABD adakti" v^zan etiketkryapıştırdL (Fotoğraf: SERDARÖZSOY) witz de gazetecilere kısa açıklama- sında. "Türkiye, Irak'm başanya ulaşması gerektigi konusunda, ABD ile aynı iradeyi pajiaşrjor" dedi. ABD Kongresi'nin en önemli isimlerinden Senato Dış llişkiler Komitesi Başkanı Senatör Richard Lugar ise Irak'taki İstikrar Gücü'ne Türk askerlerinin katılımının mut- laka sağlanması gerektiğini söyle- di. Kısa bir süre önce Türkiye"yi ziyaret eden Lugar, "Türkiye, baş- ka Müslüman ülkelerin de katıurru- nı sağla>acaktır" dedi. Irak'taki Amerikan ku\"vetlerinin komutanı General John Abizaid de, Irak'ta daha çok ABD askerine ihti- yaç olmadığını sa\unarak, Türkiye ve Pakistan gibi ülkelerin katkı yap- masını istedi. Fischer'den çağn Abizaid, "Türkiye vePakistan'da- ki styasi aktörlerin, Irak'ta ABD'nin piyonu olmayacaklarma.tersine ora- da uluslararası topluluk adına rol üst- leneceklerine inanmalan «erektiği- ni" belirtti. Irak sa\aşına karşı çı- kan ülkelerden Ahnanya'run Dışiş- leri Bakanı Joschka Fischer de Müs- lüman ülkeleri Irak konusunda ha- rekete geçmeye çağırdı. Irak' ın şu anda içinde bulunduğu durumu öngördükleri için Saddam Hüseyin yönetiminin devrilmesine karşı çıktıklannı vurgulayan Fisc- her, "Irak'ta yönetim bir an önce Irakhlara bırakümalı ve Müslüman ülkelerin istikrar çabalanna katkı- da bulunması sağlanmalı. Bu da an- cak BM çatısı altuıda gerçekleştiri- lebifir" dedi. Irak'ın öncelîkli isteği yardım EBRUTOKTAR ANKARA-Genelkurmay Başkanlığı ve Dışiş- leri Bakanhğı yetkililerinden oluşan heyetin, Irak'ta cemaat ve aşiret önderleriyle yaptığı görüşmeler- de, halkın öncelikli talebinin yardun olduğu or- taya çıkıyor. 5 gün daha Irak'ta kalacak olan he- yetin Türkiye'ye gönderdiği ön raporlarda Irak hal- kının Türkiye'den asker talebi konusunda farklı görüşlerde olduğu ortaya konurken öncelikli ta- lebin su, okul ve hastane yardımında odaklandı- ğı vurgulandı. Irak Geçici Yönetim Konseyi ise aralannda Ahmet Çelebi ve Türkmen temsilcı Songül Çabuk'un yer aldığı 5 kişilik bir heyetle Ankara'da temaslarda bulunacak. Görüş farklıhklan var Heyetin yaptığı ilk görüşmelerde, Irak halkı- nın Türk askerinin Irak'a gönderilmesi konusun- da görüş farklılıklan içinde olduğu görüldü. Özel- likle Kürt ve Şii cemaat ve aşiretleri Türk aske- rinin bölgeye gelişinin daha da kargaşa yarataca- ğı görüşünü savomdu. Ancak Sünni gruplar, Türk askerinin bölgeye gönderilmesinin istikrar sağ- lanmasında etkili olacağmı ifade etti. Sünni kesim, bölgeyi yakmdan tanıyan Türk as- kerinin Müslüman ınançlannı da dikkate alarak Irak halkı ile çok daha sağlıklı iletişim kurabile- ceğini dile getirdi. Raporlarda, Türk askerinin Irak'a gönderilmesi konusunda Ankara'nın karar verebileceği veriler ortaya konamadı. Türk heye- tinin tüm cemaat \e aşiret önderlenyle yaptığı görüşmede, temel talep ınsani yardım konusun- da odaklandı. Iraklılar, Türkiye "den bölgeye okul ve hastane yapmasım, sağlık yardımında bulun- masını istedi ve su talebinde bulundu. AÇIKÇA ŞÜKRÜ SİNA GUREL 3OAğustos'tan11Eylüre, Meşruiyet ve Demokrasi Bugün 30 Ağustos. Yalnız 1922'de Türk ulusu- nun ordusunun, «rihteki ilk başarılı emperya- lizm karşıtı mücade'eyi. işgalcileri kesin yenil- giye uğratarak sonuçlandırmasının yıldönümün- de kutladığımızZa'erBayramı niteliğıyle değil, ay- nı zamanda bugün dünyanın, bölgemizin ve ül- kemizin içine dü$ürüldüğü durumla ilgili sağ- ladığı düşünme fırsatı ıçın de önemli bugün... Türk Ordusu, yalnızca ulusu işgal ve esaretten kurtarmakla kalmamış, aynı zamanda Türk ulus devletinin kurumlannın oluşumunda başat ro- lü üstlenerek meşruiyete sahip bir devlet ya- pısının oluşmasmı da sağlamıştır. Zaten Silah- lı Kuvvetlerimizin, başka ordulara benzemez biçim- de Türk siyasal tanh ve yaşamında özgün bir yeri olmasının kaynağı da budur. Bunun için, saygın komutanlanmızın çeşitli vesilelerie bugüne ve geleceğe ilişkin uyanlarda bulunmalannı yadır- gatma gayretleri içinde olanlar, dünyaya baş- kalannın -yeni emperyalistlerin- gözlüğü ile bakmamızı isteyen "hizmetliler"öir. Bu "hizmetliler", kavramları da istedikleri gibi tersyüz edip dünyaya, Türkiye'ye ve geleceği- mize alabildiğine "şaşı" bakmamızı isterler. Or- negin, her gün "AB ölçütleri" ve "demokrasi" ya- zılan yazıp bu ölçütleri, "azınlık haklan" (sanki Tür- kiye'de, Lozan'da tanımlananların dışında azınlık varmış gibi), "inanç özgürtüğü" (sanki Türkiye'de yok- muşgibi), "MGK'ninyetkilerininkısılması"gibi ko- nulardan ibaret sayarlar. AKP iktidarının sorumlu- lan -baştaTayyip Erdoğan- işçiyi, işsizi, çrftçiyi, me- muru her Allah'ın günü azarlayıp horlayarak, sen- dika sorumlulannı "içeri almaya" kadar işi ileri gö- türerek kendi demokrasi ve AB ölçütleri anlayışını sergiledikçe, Tayyip'lere verdikleri destek de artar... Bu "hizmetliler" grubunun bazı üyeleri, işi o kadar ileri götürebilirler ki, soldan sağa ulusal duyariılığa sahip olanlann birlikte hareket ede- rek sergiledikleri bir ortak tutumu bile, toplu- mu kamplara bölmeye yönelik bir "provokas- yon"olarak nitelemeye bile kalkışabilirier. "Pro- vokasyon"siyaset dılınde, "Kıtleleriamaçlannın dı- şında eylem ve tutumlara yöneltmek" demek ol- duğu için ve bunun da "provokatörter" eliyle ya- pılması gerektiğinden, böylece ortaya çıkan asıl "pro- vokatör" de vardır, asıl "provokasyon" da oluşmuş- tur. Böylece, "provokasyon var" dîye diye asıl pro- vokasyonu gerçekleştirip, "demokrasi" diye di- ye de asıl demokrasinin, "demokratik meşruiyetln köküne kibrit suyu ekilmesini sağlarlar. Oysa, demokrasi ve meşruiyet son derece "kı- rılgan" kavramlardır. En çabuk da, sayısal ço- ğunluk zorbalığını demokrasi diye yutturmak isteyen demagoglann elinde kınlırlar. Böyle ör- nekler, dünya ve Türkiye siyasal tarihinde bulabi- leceğimiz örneklerdir... Dünkü "Pencere"sinde llhan Selçuk her za- manki yalınlığıyla yazıyordu: Bu Meclis, Türk seç- meninin yalnızca yüzde 41 'inin oylarıyla oluşturu- lan ve yüzde 59'unun iradesinin yansımadığı bir si- yasal yapıdır. Kayıtlı seçmenin yalnızca yüzde 25'inin oyuyla Meclis'te yüzde 66'lık bir çoğunluk ele geçiren AKP'nin baş sorumlusu her gün "hal- kın iradesi"nder\ söz ederek dolaşmakta, toplumun her kesimini horlayıp bütün kurumları kendisine ta- bi kılmayı kendisine hak görmektedir. Demokrasimizi bu noktaya nasıl sürüklettığimız ayrı bir konu ama, şımdi asıl yapmamız gereken ileriye bakmak. Üstelik şimdi bugünkü siyasal ya- pının meşru kalıcılığını belirleyecek bir kilometreta- şı önümüzde duruyor: 11 Eylül'de Yargıtay'ın ka- rara bağlayacağı dosya belirieyici olacak. Eğer Yargıtay, Ankara ikinci Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği karan onaylarsa, 3 Kasım seçimlerinde ve- rilen oylann dağılımı yeniden düzenlenecek. AKP gibi -onun kadar olmasa da- milletvekili yitirecek olan CHP sessiz... 30 Ağustos gününden 11 Eylül'e bakılınca şu gö- rülüyor. Belki de 2002'de iç ve dış oldubittiler- le Türk siyaset manzarasını halkın iradesini aşarak niyeti belli olmayan bir iktidarla ve "uyumlu" bir muhalefetle oluşturan süreç, ulus devletimizin sağlam kurumlannın başlıcalann- dan biri olan Yargıtay eliyle bir "düzeltme" sü- recine girecek... Zaten "meşn7/yef"telaşında olanlann herfırsat- ta hedef aldıklan da bu sağlam cumhuriyet kurum- lan değil mi? MİLLETVEKİLLERİ IRAK'TAN DÖNDÜ: Asker BM çatısı altında gitsin ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Irak'ta incelemelerde bulunan AKP Bahkesir Millet- vekili TurhanÇömez\e Trabzon Milletvekih CevdetErdöl, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a izlenimlennı aktardı. Çömez, Irak halkının Türk askerini BM çatı- sı altında ya da özerk biçimde istediğini be- lirterek, "Türk askerj, ABD'den anndınlm^ bölgede olmazsa ciddj sonınlar>r aşarurw dedı Çömez ve Erdöl, Erdc- ğan ve Dışişleri Bakar.ı AbduDah Gül'e izlenırr- lerini aktardı. Iraklı sivil inisiyatı- fin ilk başlarda ABD as - kerlerinin gelişi ile bir- likte Saddam dönem- nin izlerinin silineceğ.- ni ve baskıcı kalıntılan.T biteceğini düşündükk- rini, ancak bunun ger- çekleşmedığıni \urgi- layan Çömez. şu görü - leri dile getirdi. "Bubel. lentiler gerçekleşmeyu- ce haHan ivke gerginleş- tiğini ve öfkekrini orta- \"a ko> duklannı gördük. Can ve mal gü^enu'ği yok, büyük fakirieşme \ar. İnsanlann ümitleri ünütsizüğe. beklentikri öfkeye dönüşmüş." Çö- mez. şöyle konuştu: "Herkes, 'Türk askeri özerk olarak gelsin. BM şemsıyesi altmda ya da kendine aıt bir bırhk ola- rak gelsin. İşgal güçle- ri ile ortak olmasın. Yok- sa tepki onlara da dö- nebilir' dh'orlar." Çömez. şöyle devam etti: "Önce sosyolojik yapryı ohışturmah, hal- kın gönlünü kazanma- II İşadamlan ve yardım kuruluşlan ileorada bu- lunmah. Halkla bir ge- nel konsensus sağlaya- rak orada bulunmaİLT En büyük korkusunun proNokasyon olduğunu söyleyen Çömez, "Türk askeri ABD'den arındı- nhnış bir böJgedeotanah. Yoksa büyük sıkıntı olur" dedı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle