Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 TEMMUZ 2003 SALI 8 Istanbul HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Y 25 Sinop Y 27 Edirne Y 28 Samsun Y 29 Kocaeli Y 25 Trabzon Y 23 Çanakkale B 28 Giresun Izmir B 30 Ankara Y 24 Y 27 Manisa Aydın _B 34 Eskışehir Y 26 B 30B 3 3 Konya Denizli B 31 Sıvas Y 25 Zonguldak Y 22 Antalya A 32 Kars Adana Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siırt Hakkâri Van A A B B B B B B 32 30 38 39 36 36 31 30 Y 24 Yurdun kuzey ke- sımlen parçalı, yer yer çok bulutlu, Marma- ra'nın kuzey ve doğu- su, Karadeniz ile Iç ve Doğu Anadolu'nun ku- zeyi sağanak ve gok- gûrültülü sağanak ya- gışlı, diğeryerler az bu- lutlu ve açık geçeceK. Hava sıcaklığı azalma- ya devam edecek. DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y B B B B B B B 22 26 25 25 23 23 28 25 Münih B 28 Zürih Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina B B B B B B B B 2b 27 34 26 27 22 28 32 B 26 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y A Y B B Y Y B 24 39 25 33 33 28 24 35 B 38 Taşkent Açık P a r î a İ 1 b L I U t u •-. BJ -tij ^ Çok aulutlu ı Yagnurtu > Gok gürdltulu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada 60 saate yakın gözaltında tutulan askerlerimiz, - Genelkurmay izin verirse- konuştuklarında Amerikan küstahlığının, edepsizliğinin boyutiarını açıklayabilir- lerama... -Ecevit'in tanımlamasıyla- "dünyadan haberi ol- mayan" RTE, Amerikan dostluğuna sığınarak olayın örtbas edilmesine çaba gösterirse, Süleymaniye ola- yının gerçek nedenleri ortaya çıkmayabılir. Nedenleri bugün bilinmeyen olayda sadece Ame- rika ve askerleri yok. Işgalci Amerika'ya kuyruk sal- layan Kuzey Iraklı aşiretlerin peşmergeleri de var. Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon, kısa bir analizle 11 subay olayina ışıktuttu. "Bu çirkin ola- yın" diyor: "Bölgede bulunan 'birilerinin kişisel kaprislerini' tatmin etmek, 'anlamsız güç gösterisinde bulunmak' ya da bölgedeki 'bazı gruplarla birlikte hazırlanmak- ta olan' bir senaryonun parçasını o/uşturma gayret- lehnden kaynaklandığı kanaatindeyim." Orgenera! Tolon ad vermiyor; ancak, kişisel kap- ris sahibi kişinin Türk askerinin Kuzey Irak'taki var- lığını bir türlü sindiremeyen, bir süre önce 12 Türk askerıni enterne eden, "Kürt muhibbi" Kuzey Irak'ta- ki egemen güç Albay Billy Mayville olabilir. Amerikalı albayın işbirliği içinde olduğunu soyle- diği "bölgedeki bazı gruplann" Kürt aşiretleri oldu- ğu da gün gibi aşikâr. • • • Medya durumu "Kriz noktalandı-Kriz artık çözül- dü-Kriz aşıldı-Kriz donduruldu-Kriz sona erdi" cüm- lesiyle başlayan haberlerle duyurdu. Oysa, kriz sona ermedi. Askerlerimizin serbest bı- rakılmasıyla olsa olsa krizin bırinci bölümü kapandı. Tezkere olayı ile limoni olan, düzelmeye yüz tut- tuğu söylenen Türkiye-ABD ilişkilerindeki olumsuz düzey giderek daha derinleşti. Türkiye şapkayı önüne koymalı; ABD ile ilişkileri, dış siyaset dahil, hemen her alandaki genel yörün- gesini gözden geçirme zamanının artık geldiği bilin- ciyle geleceğe hazırlanmalı. Aysbergin su altında kalan büyük parçası gibi; baskınla başlayan, talanadönüşen seyir izleyen ola- yın gerçek nedenleri henüz ortaya çıkmadı. Çıkacak mı? Zaman gösterecek! Olası nedenlere gelince; Türkiye'nin 3 bin 800 as- kerini çekerek Kuzey Irak'la ilgisini tümüyle kesme- si, Türkmenleri desteklemekten, eğitmekten, koru- maktan vazgeçmesi ve PKK/KADEK sorununu ABD doğrultusunda çözmesi isteniyor. • • • Bu noktada temel bir soru gündeme geliyon Işbaşında olan hükümet tezkereden sonraki ge- lişmeleri, son olayın ışığında irdeleyerek ABD ile iliş- kileri yeni bir yörüngeye oturtabilecek nitelik ve içe- rikte bir hükümet midir? Soruya olumlu yanıt vermek olanaksız. • * • - Bakın neden: Türkiye'yi sarsan olayın alacağı bi- çim ve varılacak yeni önemli sonuçların tartışıldığı saatlerde RTE, Süleymaniye'deki vahim olayı sıra- dan "bir sonın" diye karşıladı. Samsun'a giderken "birsorun var diye devletin diğer işlerinin durmaya- cağını" söyledi. Devletin durmayacak işi de krizin do- ruk noktasına çıktığı saatlerde baraj açmak, içme- suyu töreninde bulunmak! Dışişleri Bakanı Gül de Kayseri'ye gitti. Devletin durmayacak işleri Kayseri'de mantı yemek! Ikilinin devlet adamlığmdan nasipleri bu kadar! ABD'ye nota verildiğini soran gazeteciyi RTE, "Bu müzik notası değil. Aklınıza her estiğinde verilmez" diye yanıtladı. Suriye'ye veririz ama ABD'ye gelin- ce.. nota vermek yürek istiyor. Oysa durum, -Ecevit'in dediği gibi- "Başbakan'ın gördüğünden ve gösterdiğinden de daha ciddi." Bir nota verilecekse bundan daha ağır bir durum ola- maz. RTE, Cheney'ye "ilişkilerimiz bozulur haaa!" de- yince ABD askerlerimizi salıverdi derlerse sakın şa- şırmayın. Serde Kasımpaşalılık var! Kri zm •• w AYHAN ŞÎMŞEK ANKARA - ABD'nin 11 Türk askerinı serbest bırakması, Anka- ra- Washington hattında gerginliği sona erdıremedi. ABD yönetimi- nin. ortak bir mekanizma oluştu- rularak Kuzey Iraktaki "tüm Türk askeri faaliyetlerinin ince- lenmesini" istediği, Ankara'nın bu talepten rahatsız olduğu öne sürüldü. Hükümet ise, ABD'nin baskısı karşısında ortak mekaniz- ma oluşturulması için görüşmele- rin başlamasını kabul etti. Ankara'dan dün bölgeye gıden üst düzey diplomat ve asken yet- kililerle bölgedeki ABD'li karşıt- lannın oluşturacağı. bu sabah ilk toplantısını yapacak komisyonun iki işlevi olacak. tlk olarak 11 as- kerin gözaltına alınmasına neden olan iddialar ile sorumlular tespit edilecek. Komisyonun ikinci ve asıl işlevi, "istenmeyen olayların bir daha yaşanmaması için" or- tak bir mekanizmanın zeminini hazırlamak olacak. Dışişleri Bakanlığı, Türk özel timinin serbest bırakılmasını sağ- ladıktan sonra, kapıda bekleyen daha büyük bir krizi göğüsleye- bilmek için çalışıyor. ABD'nin beklenmeyen hareketi ve ardından gerilimi tırmandırmasını değer- lendiren yetkililer. bunun Kuzey I- rak'ta Türkiye'ye yönelik yeni bir politikanın ilk adımlan olduğunu düşünüyor. Washington'm, "is- tenmeyen olaylann bir daha ya- şanmaması amacıyla" masaya orurulduğunda. "Kuzey Irakta- Hovagücüne tazekan ASELSAN, tamamen Türk mühendislerin gelişrirdiği sis- temlerle modernize ettiği Ka- ra Şahin. Kobra ve Süper Kobra belikopterlerini TSK'ye tesiim etmeye başla- yacak. Modernizasyon proje- sinde yapılan çalışmalar ve ASELSAN'ın Mikroelekrro- nik, Güdüm ve Elektro-optik grubu dün basına tanıtıldı. Proje kapsamında toplam 49 helikoptere her hava koşulun- da konumunu belirleme ve hedef takip yeteneği kazandı- nldı. Helikopterler. havadan havaya ve havadan yere gö- rüntü ve ses aktanmı sağlaya- bilecek. (Fotoğraf: AA) Bülent Arınç, Pearson'a veda yemeği verdi CHP'ye gensoru mesajı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - TBMM Başkanı Bülent Arınç, Irak'takı gelişmeler karşı- sında yetersiz kaldığı için hüküme- te dönüktepkılen değerlendinrken "Meclis'te bu konunun görüşül- mcsi mümkün değildir. Muhale- fet partileri ihtiyaç duyuyorsa gereğini yaparlar" dedi. Bülent Annç, eşi Münevver Arınç ile ABD Büyükelçısı Ro- bert Pearson'a TBMM Başkanhk Konutu'nda veda yemeği verdi. Annç davetin ardından yaptığı açıklamada, Türkiye-ABD dostlu- ğunun bundan sonra da en iyi şe- kilde devam etmesi gerektigini ifa- de ettığini söyledi. Annç, Irak'ta- ki olayın ıkilı ilişkileri gölgeleme- mesı için acıl önlemler ahnması gerektigini belirtti.Son olayda hü- kümetm yetersiz kaldığına ilışkın eleştınlenn anunsatılması üzerine Annç. "Hükümet elinden geleni yapmıştır.Aklıselimden de uzak- laşmamak gerekir. Bu bir siyasi rant sağlayacak olay değildir, is- tismarı yapılmamalıdır" dedi. Annç, "Meclis'te bu konunun görüşülmesi mümkün değildir. Muhalefet partileri ihtiyaç du- yuyorlarsa gereğini yaparlar" sözleriyle. muhalefete "gensoru" yolunu işaret etti. ü kapıdaaradan geçen 48 saat boyunca as- kerlerin serbest bırakılmasmı sağ- lamamalan. bilinçli bir politika- nın uygulandığı yorumlanna ne- den oldu. Askerlerin 60 saat son- ra serbest bırakılması sonrasmda da ABD'den resmi bir açıklama >apılmaması ve özür dilenmeme- si. bu görüşün ağırlık kazanması- na neden oldu. ABD'nin oyalama taktiklerine başvunnası da, Ankara üzerinde baskıyı arttırmaya çalıştığı şek- linde yonımlanıyor. ABD yöneti- mi, bir >andan gerilimi yumuşat- mayarak hükümeti güç bir duru- ma sokarken dığer yandan olay ve tüm iddialann soruşturulması için ortak bir mekanizma kurulmasını önerdı. Ancak önerilen ortak ko- misyon Türkiye'nin istediği gibi. yalnız 11 Türk askerinin gözaltı- na alınmasını soruşturacak komis- yon olmayacak. Komisyonun asıl işlevi. ABD'nin istediği gibi, "is- tenmeyen olaylann bir daha ya- şanmaması için" ortak bir meka- nizmanın zeminini hazırlamak olacak. ABD ne istiyor? ABD kaynaklan, bir süredir böl- gedeki Türk varlığından duydukla- n rahatsızlığı hissettirirken "Tür- kiye'nin bölgede çok fazla başı- na buyruk olduğu" göriişünü öne sürüyorlardı. ABD'li yetkililer. Türk Silahlı Kuwetlen'nin (TSK) bölgedeki bağımsız faalivetlerin- den, Türkmenler ile ilışkilerinden rahatsız olduklannı gızlemi>orlar. Washington'ın son baskınla. bir yandan bölgedeki tek kontrolün kendısinde olması gerektigini, di- ğer yandan da Türk askerlerinin bölgedeki varlığını istemediğini açıkhkla gösterdiği düşünülüyor. ki tüm Türk askeri faaliyetleri- nin incelenmesi, Türkmenlere destek politikasının gözden ge- çirilmesi, Kürt gruplann rolü ve PKK-KADEK" gibi konularda baskı oluşturacağı beklentisi An- kara'>i rahatsız ediyor. Baskın münferit olay değil Olaym muhasebesine başlayan .Ankara'da öne çıkan görüş, Türk askerlerine dönük baskımn "münferit bir olay olmadığı" şeklinde. ABD'li yetkililer. olayın yaşandığı cuma günü ilk temas- larda olaydan bılgi sahibi olma- dıklannı, münfent olayın kendi- lerini de şaşırttığını dile getirmiş- ti. Yapılan birçok üst düzey temas- ta da benzer yamtlar alındı. .An- cak ABD'li üst düzev vetkililerin Operasyon ile Bayık'a saldırı aynı gün gerçekleşti Irak'ta anlamlı rastlantı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Süle\Tnaniye'dekı Türk özel kuvvetlerine yönelik operasyon ile KADEK'in üst düzey militanlan arasında yer alan Cemil Bayık'a yönelik saldınnın aynı gün meyda- na gelmesi dikkat çekti. ABD'nin kendi işgali altındaki bölgede Ba- yık'a karşı saldınyı organize ettir- dikleri gerekçesiyleTürk özel kuv- vetlerine yönelik operasyon yapma- lan üzerinde duruluyor. ABD'nin, KADEK'e yönelik taleplerini Ba- yık aracılığıyla örgüte ilettiği, bu kapsamda son dönemde 2 kampın boşaltüdığı öğrenildi. Iran'daüslen- miş olan bazı KADEK militanlan- nm da. bu ülke askerlerinin konuş- lanması konusunda ABD'ye bilgi aktardığı ileri sürüldü. tstihbarat çe\Teleri, ABD operasyonu ile Ba- yık'ın aynı gün saldınya uğraması- nın "anlamlı" olduğunu dile geti- riyor. ABD'nin. K.\DEK'le ılgili konularda muhatap olarakBayık'ı kabul ettiğun, bölgenın boşaltılma- sı konusunda da birkaç kez görüş- menin gerçekleştiğine dikkat çeki- lıyor. ABD'li subaylann Bayık ile görüşmelerinin ardından K. Irak'ta- ki iki kampın boşaltıldığı, burada- ki militanlann bir kısmının Türki- ye kırsalına. bir kısmının da lran ta- rafına geçtiği büiniyor. GÖZÜM SETRETLE / IŞIL ÖZGENTÜRK Ayhrı Tatil Önerileri • Baştarafı Arka Sayfada melisiniz. Önce eskı fotoğraflan duzenleyerek işe başlayın. "V'ay ca- nına şu kadına bakın, ben o za- manlar ne kadar güzelmişün." İş- te aradığmız cümle, fotoğraflar böyledır, size kendinizi anımsatır. yaşammızı yeniden gözden geçir- menızi sağlar ve ınanın yaşadığınız hayat ansızın size öylesine zengın. öylesine yoğun gözükür ki, gözle- riniz dolar ve yüzünüzde sıcak bir gülümseme ağlamaya başlarsınız. Bitmedi, ansızın eski aşklarınızı anımsarsımz. Ve ışte o zaman hiç üşenmeyip aklınızdaki bir telefonu çevirin. Hayat şaşırtıcı sürprizlerle doludur. Bir bakarsınız tanıdık bir ses size merhaba diyor. O da yaşlan- mış, o da başka aşklardan geçmiş ve hissedersiniz. ikiniz de birbirinizı özlemişsiniz. O zaman bir akşam yemeğinde karar kılın. Ve gidin. tnanın. bu akşam yemeği sizi bir haftalık bir tatilden daha genç kıla- caktır. Daha güvenli, daha mutlu kı- lacaktır. Öneriler birbiri ardmdan geliyor. Ev bahsinde biraz duralım. Yapa- cak hiçbir şey yok. Ev temizlendi. fotoğraflar düzenlendi.. şimdi ne olacak? İşte işin püf noktası bura- da; siz bir zamanlar resim yapardı- nız ya da kâğıtlan kesip olağanüs- tü kolajlar yapmıştınız. ne oldu si- ze? Neden bu çok sevdiğiniz iş epeydir sizden uzak. Bakın tam za- manı. karışan görü^en yok. telefon- lar çalmıyor, sokaklar kavruluyor, hemen ışe koyulun. Evin en senn köşesini seçin ve eski, unutulmuş ^ıkınuıızı yer.nden çıkann, biraz bekleyin ve düşünün. Ve bir süre sonra usul usul yeni- den başlayın. Mutlaka bir sergi aç- mak zorunda değilsimz, ama bir ipucu vereyim, kırkından sonra res- me. heykele. takı yapımına başla- mış çok dostum var benim. Aynen böyle başlamışlar, sıcak bir yaz gü- nü canlan sıkılırken. Kolay gelsin. Önerilerim bıttı sanıyorsunuz de- ğil mi° Hayır yeni başhyor. Hadi kalkın bir Boğaz vapunına atlayın ve Anadolukavağı'na gidin. Yanı- nızda bınlenrun olması şart değil. Tek başınıza, sanki tstanbul'a az önce inmiş bir gezgin gibi. Hiçbir bağlantınız yok. evde bekleyeniniz yok. dolaşın. İnsanlara bakın ve on- lann her biri için bir hikâye uydu- run kendinize. Bir oyun bu, kaptı- nn kendinizi. az sonra size önemli bir haberim olacak. Efendim bu tür oyunlar beynin kapasitesini arttınyormuş. Unutkan- lığa, bunamaya karşı doktorlar şim- di böyle oyunlar öneriyorlar. Valla- hı çok akla yatkın. insanın hem dü- şünce hem hayal gücü ajıu oranda çalışıyor. Beyninize bu iyiliği sık sık yapın; özellikle tek başınıza olduğu- nuzda, hem can sıkıntınız geçer hem bir iki yaş daha gençleşirsiniz. Tabii bütün bu önerilerimi uygu- larken. ansızın telefon zili çalar ve bir dostunuz sizi denize ya da dağa çıkmak için çağınrsa, hemen ama hemen bavulunuzu toplayın ve yo- la düşün. Ben öyle bir telefon bek- lıyorum. kulağım telefonda. SeyreyleisiK" yahoo.com IsilözgenturkCa lsuperonline.com Özkök: Onur meselemiz• Baştarafı 1. Sayfada Orgeneral Özkök şunlan söyledi: ABD askerlerini dostça karşı- lami$tlk: ABD'nin bağımsızlık günü 4Temmuz'da, Süleymaniye kentinde 100 kişilik bir ABD bırliği, Kerküklü mahal- li personelin de katılımıyla özel tim bü- romuzu kuşatmış ve zorla içeri girme te- şebbüsünde bulunmus.tur. Askerlerimiz, dost bir ülkenin askerleri ne şekilde kar- şılanması gerekiyorsa. karşılayarak ken- dilennı ıçeriye buyur ermişlerdir. Yapılanlar kabul edilemez: İçeriye girdikten sonra maalesef nedeni- ni anlayamadığımız ve kabul edemedi- ğimiz şekilde personelimiz görevlerini yapmaktanalıkonulmuşlar. içerideki bir- çok malzeme tahnp edilmiş ve bir kısım malzeme de alınmıştır. Daha sonra per- sonelimizi, bize söylendiğine göre bura- dan, bir istihbaratı araştırmak için sorgu- lanmak üzere Kerkük'e, oradan Bağ- dat'a göndermişlerdir. ABD İle en büyük bunalımı- miZ: Bu olay, maalesef ifade etmek ge- rekir ki Türk ve Amerikan silahlı kuvvet- leri arasındaki en büyük güven bunalımı- nı yaratmıştır ve bir kriz haline gelmiş- tir. Bir istihbarat ahnabilir, bir problem olabilir, fakat bunun hallinin bu şekilde olmamasını dilerdim. Çünkü biz Ameri- kan Silahlı Kuvvetleri'yle Kore'den be- ri çeşitli yerlerde omuz omuza savaştık ve omuz omuza görev icra ettik. Böyle bir şey varsa eğer bu- istihbarat gibi, bi- ze söylemelerini ve bunun beraberce ta- kip edilmesini beklerdik. Ama anlaya- madığımız bazı sebeplerden bu şekilde cereyan etmemıştır Umarım ABD polltikası değil- 'GÖZALTININ NEDENt RAHATSIZ EDİCÎ FAALlYETLER' Boucher:Türktarafinıbügttenârdik VVASHINGTON / ANKARA (Cumhuriyet) - ABD Dışişleri Bakan- lığı Sözcüsü Richard Boucher, Kuzey Irak'taTürk askerlennın gözaltına alın- masının, "bu askerlerin kanşmış ola- bileceği bazı rahatsız edici faaiiyet- lere Uişkin haberlerden" kaynakîan- dığmı söyledi. Boucher düzenlediği basın toplantı- smda, Türk askerlerinin kanştığı iddia edilen "rahatsız edici faaliyetlerin" neler olduğu sorusu üzerine bu konuda Türk tarafinı bilgilendirdiklerini belir- terek "ABD,Türkiye askeri, sivil yet- kililer ortak bir soruşturma yürdte- cekler" dedi.Türk askerleriyle birlikte tutuklanan bazı sivillere kötü muame- le yapıldığı iddialanna karşılık Bouc- her, bu meselenin, askeri yetkililerle konuşulması gerektigini söyledi. Pearson'dan sfirpriz ziyaret ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ro- bert Pearson ise 11 Türk askerinin gö- zaltına ahnmasıyla gerilen Türk-Ame- rikan ilişkilerini yumuşatrnak için gün boyu Genelkurmay, Dışişleri ve Meclis arasında mekik dokudu. Pearson' ın sürpriz bir şekilde Dışişleri Bakanlı- ğı'na gitmesi de dikkat çekti. dil": Bunun, Amerikan veya bir Ameri- kan Silahlı Kuvvetleri politikası olduğu- nu zannermiyorum. Ama öte yandan, te- mas ettiğimiz kişilerin seviyelerinin yük- sekliği ve olayın bu sabah sona ermesı- ne kadar geçen sürenin uzunluğu dikka- te aluıdığında, bunun sadece mahalli bir olay olarak değerlendirilmesinde de bü- >iik güçlük çektiğimi ifade etmek istiyo- rum. ABD'nin gerekçelerl yerslz: Bu birliklerimiz uzun süredir oradaydı- lar. Yerleri yazılı olarak ABD'ye bildiril- miştir. Operasyonlan da koordinasyon içinde icra edilmıştir. Bu birliklerimizin orada bulunduğu günden bugüne kadar ne oradaki Kürt gruplarla ne de Ameri- kalılarla, Irak harekâtından sonra büyük bir problem yaşanmarmştır. Askerleri- miz bugün (dün) saat 07.00'de görev yer- lerine dönmüşler ve görevlennın başına geçmişlerdir. ABD kadar, ulusal onu- rumuz da önemli: Tabıi biz Türk-Amerikan ilişkilerine ve Türk ve Amerikan Silahlı Kuvvet- leri'nin ilişkilerine büyük önem veriyoruz. Her ikisinin de iki ülke- nin menfaatlarına bü>ük katkısı olduğuna inanıyoruz. Ama bu iliş- kilerin önemi kadar önemli olan bir şey daha vardır, o da milli onu- rumuz ve Türk Silahlı Kuvvetle- ri'nin onurudur. Bu iki unsurun dengesı içerisinde problem, yann- dan itibaren başlayacak müşterek bir araştırma grubunda ele alına- caktır. Umanm işler yolunda gide- cek ve bu ilişkilerde milli gururu- muzun en güzel dengesi sağlana- caktır. Tabii bu durumda en büyük görev Amerikalı muhataplanmıza düşmektedir. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada 2002 sonbahannda, ABD Türkiye'den istedik- lerini sıraladığında, güvenlik güçleri operasyon sonrası neler olur, sorusuna yanıt arıyordu. Iç tar- tışmalardan bir kesit şöyleydi: - ABD, Saddam yönetimini devireceğini söylü- yor. Ama devirdikten sonra nasıl bir yapı getirece- ğini söylemiyor. "En çok tam demokrasiden söz ediyortar. Bir diktatörü devirdikten sonra kısa sürede demokra- sinin tüm kurumlannı oluşturmak, hele hele dış zortamayla bunu yapmak olanaksız. Bu vitrinsel söz, gerçekçideğil..." - Kuzey Irak'taki hedeflerini de bizimle açıkça paylaşmıyorlar. Hem oraya girmemizi istemiyor- lar, hem bizim her türlü lojistik desteği vermemizi istiyorlar... Bütün bunlann üstüne, orada bizim iç güvenliğimizi tehdit edecek bir yapı oluşabilece- ği şüphesini gidermiyorlar! "Şu anda Irak'ta kısıtlı bir gücümüz var. Diyelim ki bu gücü koruduk. Bölgedeki yerel güçlerle kar- şı karşıya gelme olasılığımız nedir? Bunun deva- mında ABD ile de karşı karşıya gelme durumumuz olabilir mi?" - Bu çok ciddi bir durum olur. "Evet ciddi ama, tümüyle göz ardı edemeyiz..." - Evet, göz ardı edemeyiz. Böyle bir şey çok bü- yük bir planın parçası olabilir! 'Süleymaniye cami değildir' Diyalog yöntemiyle özetlemeye çalıştığımız bu iç değerlendirmenin güncelliğini koruduğu söyle- nebilir! ABD'nin, Irak'ın kuzeyinde dışavurduğu politi- kası, kendince önemli hedefleri içerebilirama, ev- rensel değerleraçısından bakıldığında ciddi çeliş- kiler içeriyor. Her şeyden önce bir zıtlığın altını çi- zelim: ABD, biri 12 Haziran günü olmak üzere bölge- deki terör örgütü kamplannda yarı resmi görüş- meler yapıyor. Onlara öneriler getiriyor, güvence- ler veriyor. Muhatap alarak bir bakıma kurumlaş- tırıyor. Bunun yanında bölgenin önemli kentlerin- den Süleymaniye'de görevi, geliş nedeni belli Türk subaylanna, onlarla birlikte gözaltına alınanların deyimiyle Taliban muamelesi yapıyor! feröristle demokratik işbirliği... Türk askerine ve Türkmenlere terörist muame- lesi... Kabul edilemez bir durum... Buna karşı elbette öfkeyle kalkalım, madem öy- le işte böyle deyip kendimize de zarar verecek tepkiler gösterelim demiyoruz... Ancak olaya bu önemde yaklaşılması gerektigini vurguluyoruz. Şimdi olayla ilgili bir komisyon kurulacak, araş- tırma-soruşturma yapacak! Olayı kim yaptı? Amerikalılar... Kim soruşturacak? Bir komisyon... Komisyonun bir tarafı Türkiye, öteki tarafı kim? Aynı Amerikalılar... Bu durumda bölgedeki Amerikalılar toplanıp so- racaklar: - Arkadaşlar biz bu olayı niye yaptık? İşin kara mizahı bir yana, kurulacak komisyo- nun, olayı soruşturmaktan çok Türkiye'nin bölge- deki durumunu soruşturmaya yönelebileceğine ilişkin ipuçlan var. Krizi atlattım havasındaki An- kara, bunun arkasından gelebileceklere hazır mı? öyle görünmüyor! Erdoğan'a sorsak: - Süleymaniye krizinin ayrıntılarına girer misi- niz? Yanıt verir: - Süleymaniye dediğiniz sadece cami değildir, girerken çok dikkatli olmak gerekir! [email protected] HÜKÜMET TEBRİK BEKLÎYOR Bakan Çiçek: Çekilmeyeceğiz ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - AKP hükü- meti, Türk askerlerinin ABD askerleri tarafından gözaltına ahnmasıyla baş- layan süreçte, gerçekçi ve ayağı yere basan bir poli- tika izlediğinı savundu. Adalet Bakanı ve Hükü- met Sözcüsü Cemil Çi- çek, hükümetin sonuç al- BABACAN CEZİSİNİ ERTELEDİ ANK.4RA (Cum- huriyet Bürosu) ABD'yle yaşanan as- keri gerginlık siyasete de yansımaya başladı. Devlet Bakanı Ali Ba- bacan. bugün başlama- sı gereken ABD ziyare- tini süresiz erteledı. Er- telemeye gerekçe ola- rak "yuıtiçindeki yo- ğun ekonomik günde- mi" gösterilirken Ba- bacan'ın temaslarda bulunmak üzere İsviç- re'de bulunması dikkat çekti. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ise özelleştirme çahşmala- nnı anlarmak için bu- gün AP^'ve gidiyor. dığuu ve muhalefetin hü- kümeti kutlaması gerekti- gini söyledi. Çiçek, Türk askerinin Kuzey Irak'tan çekilmesi yönünde ABD'- den herhangi bir talep gel- mediğini belırtır- ken'*Türk askerinin ora- da bulunmasını gerekti- recek sebepler ortadan kalkmamıştır. Sebep or- tadan kalkmayınca böy- le bir talep de söz konu- su değil" diye konuştu. Bakanlar Kurulu'nun dünkü toplantısında da gö- zaltı olayı görüşüldü. Top- lantı sonrasuıda açıklama yapan Çiçek iktidarlann görevinin "gerçekçi, so- ğukkanlı. sorumlu, so- nuç alıcı ve ayağı yere ba- san girişimlerle konu\Ti değerlendirme ve sonuç almak" olduğunu kayde- ederek hükümetin de bunu yaptığmı ve sonuç aldığı- nı söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün ABD Baş- kan Yardımcısı Dick Che- ney ile gözaltı olayıyla il- gıli olarak yenıden görüş- tü. Cheney, Erdoğan'a ola- yın araştınlarak en kısa za- manda açıkhğa kavuştu- rulması için çaba gösterile- ceği sözü verdi.