Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 HAZİRAN 2003 SALI
18 SPOR spor(Ş cumhuriyet.com.tr
Brezilya ile 2-2 berabere kalan Ulusal Takım, FIFA Konfederasyon Kupası'nda yan finalist oldu
Bu kezsambayı bizyaptıkTürkiye: 2 - Brezilya: 2
STAT: Geoffro\ Guıchard (St Etienne)
HAKEMLER: Markus Merk (6) (Almanya). Gennady Krasyuk (6)
(Rusya). Nelson Cano (6) (Paraguay)
TÜRKtYE: Rüştü (8), Fatıh (6). Alpay (4), Bülent (8). Ergün (4)
(dk 73 tbrahım Toraman 5), Gökdeniz (7), Volkan (3) (dk 36 Okan
Yılmaz 7) (dk. 88 Serkan), Selçuk (7). tbrahım Üzülmez (6). Yıldı-
ray (7), Tuncay (7)
BREZİLYA: Dıda 14). Lucio (6). Juan (5), Emerson (5). Gilberto
(5) (dk 72Kkber4). Rıcardinho<5) (dk 63Alex4), Kleberson (6).
Maurinho (5), llan (4) (dk. 62 Cıl 4). Adrıano (6). Ronaldinho (6)
GOLLER: Dk. 23 Adriano. dk 53 Gökdeniz, dk. 80 Okan Yılmaz,
dk. 90+3 Alex
SARIKARTLAR: Gilberto, Lucıo, Ale.x. Rüştü, KIRMIZIKART:
Dk, 90+4 Ronaldinho (Brezilya), TOPLA OYNAMA: Brezilya
(%55) Türh\e (°t>45), KORNER: Brezilya (8), Türkiye (1)
FİKRETDOĞAN
ST. ETİENNE - 6. FIFA Konfe-
derasyon Kupası (B) Grubu'ndakı
son maçında ulusal takım. Brezil-
ya'yla 2-2 berabere kalınca yan fi-
nalde Fransa'nın rakıbı oldu.
Brezilya maça hızlı, ulusal takım
ise kontrollü başladı. 7. dakıkada
Ronaldinho nun ortasına Ilan'ın
vurduğu kafa yan direkten döndü.
Brezilya'nın alan daraltan ftıtbolu
karşısında savunmada zor anlar ya-
şayan ulusal takımda kaptan Bülent
avakta kalan isımdı. Bülent, ılk va-
nda tecrübesıyle 3 gollük atağı ön-
ledi.
Orta sahada prese yenık düşen.
gol noktalannda •bilinçsizce1
atak
üreten Ay - Yıldızlılar, 23. dakıka-
da ofsayt dıye duraklayınca golü ka-
lesınde gördü. Orta sahadan atılan
uzun topta Alpay. Adrinao'yu ka-
çırdı. Bu futbolcu da kalesini terk e-
den Rüştü'nün üzerinden aşırtma
bır vuruşla skoru değiştırdi. l-O;
belkı ulusal takımı toparlar diye dü-
şündük. Ancak defans hatalan de-
vam ettı. Sağ kanadı istediği gibı
kullanan Brezilya, topu yere indire-
rek oynadığı anJarda savunmamızı
oyundan düsürdü.
İkinci yanya ulusal takım daha
isteklı. daha hırslı çıktı. Bloklar ara-
sındaki koordinasyon ilk bölüme
göre daha düzgün işlerken, ard ar-
da pozısyonlar bulduk. Gökde-
oiz'in 49. dakıkadakı şutu dıreği ya-
layıp az farkla auta gitti. 4 dakika
sonra ıse beraberlik golü Gökde-
niz'le geldı. Golden sonra kalesın-
de devleşen Rüştü ve kontraatak-
larla karşı kaleyi yoklayan Tuncay,
Gökdeniz ve Okan vardı. Brezilya
ise Cil, Mannho ve Alex'le gol ara-
dı. 60. dakikada Yıldıray'ın ara pa-
sına Tuncay, sol ıçten ceza sahası-
na ındiğı anda \nrdu; Dıda pozısyo-
nu dıziyle önledı. 80. dakikada bek-
lediğımiz gol geldi. Yıldıray kaleci
Dida'yla karşı karşıya kaldığı anda
Okan Yılmaz'ı gördü. Bu futbolcu
da yerden bır vuruşla filelen hava-
landırdı.
Kalan dakikalarda Brezilya'mn
ataklanna defansımız başanyla kar-
şı koydu; atağa kalktığımız bir an-
da ise Alex. maçın 3. uzatma daki-
kasuıda attığı golle skoru belirledi...
Türkiye: 2 - Brezilya: 2
G E O F F R O Y S T A D I ' N D A N N O T L A R Y I L M A Z A K A R
St.Etienne'de Tiirk günüSAINT-ETİENN'E-Türkiye-Brezilya ma-
çı için AvTupa 'nın çeşitli kentlerinden Samt-
Etıenne'ye gelen gurbetçiler stadı bayram
yerine çevirdi. 36 bın kişilik Geoffroy Sta-
dı'nda maçı 29 bin 170 sporsever izlerken
bunlann yaklaşık 20 bıni Türk'tü.
Günün erken saatlerinde Saint-Etienne'ye
gelen gurbetçiler kentı ade-
ta Kırmızı- Beyaza boya-
dı. Şehir merkezinde yo-
ğunluk nedeniyle trafik ki-
litlenirken geniş güvenlik
önlemleri de aJındı.
Bomba ihban
Rakip
Fransa
Maç öncesınde yapılan
bomba ıhban güvenlik
güçlerinı hareketlendırdi.
Stat çevresındekı çöp tene-
keleri kaldınldı. Aynca
ABD maçında sahaya su
şışesi atılınca dünkü 90 da-
kika öncesınde yapılan
aramalarda ba>Tak sopala-
n ve su şışelen polisler ta-
raftndan toplandı.
Tûrkçe anons
Gökdenız'in golünden
sonra coşan Türk taraftar-
lar stat kenannda bulunan
korkuluklara tırmanınca
büyük tehlike atlattılar.
Korkuluklar aşın ağırlık
nedeniyle yıkılma tehlike-
si geçirirken sahaya atılan
yabancı maddeler göze
çarptı. Lucio'nun sakatlan-
dığı pozisyonda bu oyuncuya tribünlerden
büyük tepki gösterilince Türkçe anons yapıl-
dı. Ancak anonsa karşın sahaya yabancı
madde yağmuru sürüldü. Okan'la bulduğu-
muz ikinci golden sonra Türk taraftarlar bay-
raklarla sahaya gırdi.
Gurbetçiler, 2002 Dünya Kupası finalle-
Brezirya ile 2-2 berabere
kalan Türkiye, yan finalde
Fransa ile eşleşti. Ay-
Yddızhlar (A) grubu lideri
Fransa ile finale kalmak
için başkent Paris'te
perşembe günü kozlannı
paylaşacak. Saat 22.00'de
başlayacak mücadeleyi
Show Tv naklen
yayınlayacak.
Grubumuzdaki diğer maçta
ise Kamenın, ABD'yle
golsüz berabere kalmasına
rağmen (B) Grubu'nu 7
puanla lider tamamladı.
Güney Afrika şampiyonu,
yan finalde Kolombiya'yla
eşleşti. Bu zorlu mücadele.
perşembe günü Lyon'daki
Gerland Stadı'nda
yapılacak.
rinde 2 kez yenildiğımız rakıbı unutmamış-
tı. Kupayla ilgili çeşitli pankartlar tribünde
yeralırken Portekizce yazılı birdövizküfur
ıçennce Brezılyalılann tepkısıni çekti. Gü-
venlik güçlen uyan üzerine bu pankartı kal-
dırttı. Dünkü maçı Türkiye"den gelen spor-
severler de izledi. Turkcell ve Efes Pilsen
başta olmak üzere bir çok
şirket düzenledikleri kam-
panyalarla Brezilya maçmı
izlemeye hak kazananlan
Fransa'ya getirdı.
Güneş: Coştuk
Ulusal Takım Teknık Dı-
rektörii Şenol Güneş,
"tkinci yandaki etkli fiıt-
bohımuzla galip geldik" de-
dı.
Oyunculannın çok ıyi
savaştığını belırten Güneş.
"Brezilya'yı üstümüzeçek-
mek istedik. Ama bu sefer
alanımtzda pas hatalan
yaptık. İkinci yan coştuk.
Maç gidip geldi. Gnıbu-
muzdan aslında 9 puan
bekliyorduk. Her gün bir
seyehat yapıyoruz. Yine
yolculuğumuz var. Pa-
ris'ten geldik yine Paris'e
gidiyoruz. Tumuvada bu
kadar gezen tek takım bi-
ziz. 2006 için iyi bir takım
ortaya çıkartıvoruz. Fran-
sa'yİa finalde karşılaşmak
isterdim" dı\e konuştu
Volkan siniriendi
36. dakikada teknık direktör Şenol Gü-
neş tarafından oyundan alınan Volkan, is-
yan ettı. Yennı Okan Yılmaz'a bıraktıktan
sonra yedek kulübesme giden Volkan, tek-
melıklennı fırlatarak oyundan alınmasına
tepkı gösterdi.
Puan Durumu
Takımlar OGBMA YP
Kamerun 3 2 1 - 2 - 7
TÖRKİYE 3 1 1 - 4 4 4
Brezilya 3 1 1 1 3 3 4
ABD 3 - 1 2 1 3 1
ELEŞTÎRİ / AKİF KIZILYAU>
Kaçırdık
ST. ETİENNE - Futbolda mutluluğun tarifi
nedir, diye soracak olursanız değışik yanıtlar
gelebilir. Şampiyonluk, kupalar, zaferler, ilkler
hep gurur öğeleridir meşin yuvariak tutkunlan
ıçın. Hele işın içınde 'ulusal' değerler varsa ve
yıllar yılı sizi kramponlanyla çimlere mıhlayan
rakiplerte başabaş oynuyorsanız, "Neden ol-
masın" diye düşünursünüz karşınızdakı takımın
adı Brezilya'ysa...
Beraberiiğin Türkiye'ye yettığı St. Etienne ge-
cesınin başrolünde Brezilya vardı. Ulusal takı-
mın kalabalık orta saha ve tek forvetle oyuna
başlayıp Sambacılara rahat hareket etme ola-
nağı tanıması. güç dengelerini Latin ekıbı lehi-
ne çevirdi. Bir de Alpay'ın peş peşe yaptığı ha-
talargelince, Brezilya bekledığınden de rahat bir
oyun çıkardı ilk bölümde.
Orta sahanın topa basamaması, Sambacıla-
ra sayısız pozısyon yarattı. Daha maçın başla-
nnda Rüştü'yu geçen topun ağlara değıl de di-
rege gıtmesı, ulusal takım ıçın şanstı. İkinci şans
ıse kalitesine her geçen yıl bır yıldız daha ekle-
yen kaptan Bülent'in, kaleciyı geçen topu çiz-
giden çıkarmasıydı. Ancak şans kontenjanı tü-
kenince Brezilya'mn golü geldi. Ve ne yazık ki
yine Alpay'la başlamıştı hatalarzınciri...
1 -0'ın ardından Latin ekibi doğal olarak blok-
lannı geriye çekınce, ulusal takım hareketlenir
gibi oldu. Yıldıray'ın bıreysel gırişimleri Tun-
cay'ın süratıyle bırleşıyor. ancak top rakip 18'e
gelmiyordu. Ay-Yıldızlı ekıbin ılk sonuca yöne-
lik hücumunun 40. dakikada Tuncay'la gelişme-
siyse ılk yannın en ıyi göstergesiydi.
Korkunun ecele fayda etmeyeceği özdeyişi-
nidevrearasındaanımsayan Ulusal Takım, ikin-
ci yanda adeta kımlik değiştirdi. Tuncay'ın ya-
nına Okan'ın gelmesi Gökdeniz'in de çizgiden
ortaya hareketlenmesı Ay-Yıldızlılan Brezilya
önünde baskın kıldı. Elbette Sambacılann geri
çekilmesı de ulusallann işıne yaramıştı ama Tun-
cay'ın hem teke teklerde hem de 2'ye 1 'lerde-
ki hızı, rakibın başını döndündü. Brezilya defan-
sının Fenerbahçe'nın genç yıldızına odaklandı-
ğı dakikalarda kendini unutturan Gökdeniz,
aşırtma bır golle geceyi dengelemekle kalma-
dı, St. Ettıenne'nın Geoffroy Stadı'nı dolduran
Türk seyırcılen ateşledi.
1-1 Ulusal Takım'a yetiyordu. Yan finalin ka-
pısı da açılmıştı ama Brezilya ile Uzakdogu'dan
kalan bir hesap vardı. Şenol Güneş ve öğrenci-
leri, son 20 dakikada yüreklerini ve bedenlenni
de ortaya koydular. Yorulan Ergün'ün yerine
Ibrahim Toraman girdi. Değişen bir şey olma-
dı. Daha da iyi oynamaya başlamışlardı ki Yıl-
dıray, Tuncay, Gökdeniz, Okan dörtlüsünün ate-
şi golü getırdi. Dünya şampiyonu Brezilya ye-
nik duruma düşmüştü. Can havlıyle saldırdı son
dakikalarda. Ama genç Türklerin bıtmek bilme-
yen bir enerjisı vardı. 90 dakika da bitti, uzat-
malar tükenmek bılmedi. Tam hakem düdüğü
çalacakken gelen beraberlik sayısı, Türkiye için
şanssızlıktan başka bir şey değildi. Elbette bu-
rada bir parantez de seyirci ıçın açmak gerek.
5-10 kendini bilmez sahaya girmeseydı maç bu
kadar uzamaz Türkiye de Brezilya'yı yenerdi.
Yan final gelmış ancak Brezilya bir kez daha
ulusallann avucundan sıynlıp kurtulmuştu.
Ne diyelim; yenmek de var yenilmek de. A-
ma Türk futbolcular beraberlikle tur atladıklan-
na sevinmiyor, Brezılya'yı yenemedıklerine üzü-
lüyorlarsa futbolda Türk devrimı meyvelerini
vermeye başlamış demektir.
GÖRÜŞ / HALtT DERİNGÖR
Abartma ve Palavra
Abartma ve palavra, sık sık kullandığımız ve de in-
sanlan suçladığımız sözcükler. Aynı anlamda kulla-
nanlar da var. Ama farklıdır. Birinde, olmamış bir şeyi
olmuş gibi göstermek, diğerinde ise var olan bir ola-
yı gereğinden fazla büyütmek. Her ikisi de küçüklük
kompleksinden kaynaklanır.
Abartma ve palavra denilince, nedense akla gelen
Acemlerdır. Bu hususta birçok hikâye anlatılır. Başrol-
de de "Meşhedi"ö\r. Yani bizim Karadeniz hikâyele-
rindeki "Temel" misaJi. Işte aklıma gelen birisi: Meş-
hedi ile sohbet eden bir arkadaşı, "Dün akşam ateş-
lendim. Ateşim 40dereceye çıktı"diyecek olur. Meş-
hedi, dertıal yanrt verir; "Ozüm, hastalanmişem, ate-
şim tas-tamam 120 dereceye çıkmış. Doktor gelin-
de, nabzımı eliyanmaması için maşa ile tutmuş!" der.
Abartma ve palavrayı sadece bir ülkeye bağlamak
dogru değil. Ama biz de bu hususta Acemlerden pek
geri sayılmayız! Hepimiz biliriz. Insanlan övgümüzde
artık,"Ço/c" sıfatı kalkmış ve yerine "Dünya" sözcü-
ğü kullanılır olmuştur. "Dünyanın en büyük insanı,
dünyanın en başanlı adamı" gibi. Bunları hep işitiriz.
Sanki tüm dünyayı biliyormuş, görüyormuş gibi dav-
ranınz.
Ayvalık'ta dinlencedeyim. Ama futbolun dinlence-
si yok. Yakamızı bırakmıyor. Ister istemez biz de olay-
lara kapılıyoruz. FIFA'nın organize ettiği Konfederas-
yon maçlannı izliyorum. Ulusal takım gençleştirilmiş.
Pek de iyi olmuş. Gençlerin hepsi de başanlı. Ame-
rika'yı 2-1 yendikleri maç heraçıdan çok güzeldi. Fe-
nerbahçeli Tuncay'ın diğerlerinden perfonmansı da-
ha fazlaydı. Attığı ikinci golde aklını kullandı. Bunlar
iyi de ertesi gün manşetlerde "Dünya Tuncay'ı konu-
şuyor, ülkeler onu almak için girişime geçtiler" gibi
yazılar, tam anlamryla abartmada ne kadar ileriye git-
tiğimizin çarpıcı örnekleridir. Tuncay'ın attığı ikinci
golü bazı kalemler göklere çıkanyor. Oysa böyle gol
herkesin attığı ve atabilecegi bir gol. Volkan'ın altı-
pas boşluğuna yuvarladığı topa hâkim oldu. Çıkan
kaleciyi de çalımlayarak topu boş kaleye yuvaıiadı.
Peki bu golden sonra bütün dünya neden Tuncay'ın
arkasından koşsun ki? Böyle futbolculan hiç mi gör-
mediler? Niye onu alabilmek için birbirleriyle müca-
deleye girsinler? Ne yapalım, palavrada sınır yok.
Tuncay, benim de beğendiğim bir futbolcu. Gelecek-
te daha da iyi olacağını ümit ediyorum. Ama henüz
kıvamında değil. Dağınık birfutbol sergiliyor. Manşet-
lerdeki gibi bir "dünya markası" olsaydı Türkiye lig-
lerinin ikinci yarısında Fenerbahçe'ye goller kazan-
dırır ve de UEFA'ya girmesini sağlardı. Aksine oyna-
dığı kötü oyunlaria Fenerbahçe'nin başansızlığına or-
tak oldu. Görülen odur ki bizim medya palavra ve
abartmada Acemleri bile solladı.
Altay'ın kuşkulu bir şekilde Süper Lig'den düştüğü yolundaki iddialar araştınlacak
ŞikeMeclis gündemindeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Altay' ın
şaibeli bir şekilde Türkiye Süper Lıgi'nden
düştüğü yolundaki söylemlerin ardından
futboldaki şike iddialannı CHP Meclis
gündemine taşıdı.
CHP îzmir Mılletvekılı Hakkkı Ülkü ve
arkadaşlan Türkiye'de futbolda yaşanan
şike iddialanna ilişkin araştırma önergesinı
TBMM Başkanlığı'na sundu. Şike
iddialannın merkezinde Izmir'ın köklü
kulüplerinden biri olan Altay'ın şaibeli
bıçimde ligden düşürülmesınin
bulunduğuna işaret edılen önergede,
futboldaki şike iddialannın öncekı
senelerde de Meclis araştuma önergesi ile
gündeme geldiği ancak önemini yıtirdıği
için sonuçlandınlamadığı anımsatıldı.
Onergede, yolsuzluk gerçeğinin toplumsal
adaleti gölgelediği bir dönemde, Altay'ın
düştüğü haksız durum göz önüne ahnarak.
bü>iik kitleleri seferber eden fütbol
endüstrisindeki çirkin iddialann
araştınlması ve gerekli önlemlerin alınması
için bir Meclis araştırması açılması istendi.
E-Posta: hderingor(& hotmail.com - Faks: (212) 5138595
Efes Piken'in ev sahipngini yaptığı Avnıpa Ligi Genel Kuruiu'na katılanlar toplu halde ailefotografıçektirdikr. (MUSTAFA BOZKURT)
Avrupa basketbolunun patronu Jordi Berthomeu açıkladı:
Galatasaray bîzi istemedi
LE\T:NT YUCEUVL4N
Avrupa'da basketbolun kalbi İstanbul'da at-
tı. Efes Pilsen'in ev sahipliğinı vaptığı A\rupa
Ligı (EuroLeague) Genel Kurul toplantısı ku-
lüplerin katıhmıyla yapıldı.
Basına kapalı olan toplantıda FIBA ile ıliş-
kıler. Avrupa lıgı yapısının yenıden oluşturul-
ması tarhşıldı.Toplantıda en çok konuşulan ko-
nu Panathinaikos'un bu sezon lige katılıp ka-
hlmayacağını bıldirmemesiydi. Ancak toplan-
tıya katılan Yunan temsilcisi lıge katılacaklan-
nı söyleyince ULEB yöneticileri rahatladılar.
Avrupa Lıgi Başkanı Jordi Berthomeu, Pa-
nathınaıkos'a, belgelerinı göndermesi için 30
Haziran'a kadar süre verdiklennı belırtti. Bert-
homeu toplantı sonrasında ise ilginç açıklama-
larda bulundu. FLBA'nın A\-rupa Ligi'nın ku-
ruluş aşamasında kendilerine hiç yardım etme-
diğıni söyle\en Berthomeu. "Biz onlara artık
eevap vermiyonız. Çünkü FIBA bize hakaretet-
ti" dedı.
Bazı ülke federasyonlannın, kulüpleri ve ha-
kemleri tehdit ederek Avnıpa ligi aleyhine kış-
kırttıklannı belirten EuroLeague Başkanı, bu-
nun da kendilerini 3 yıl genye görürdüğünü
\urguladı. Lıgde takımlar arasında belırlı bir
standart oluşturmak istediklerini bu sebeple Po-
lonya'dan şampiyon olan Anwıl VVloclavvek ta-
kımı yerine ikinci olan Slask Wroclaw"ı aldık-
lannı belirten Avrupa basketbolunun patronu,
"Bu ügde yer almak için bazı kriteıier var. Sa-
lon en az 5 bin kişilik olmah. ha>aalanı yaknı ol-
mah. Anvvübunauygun değildi. Biz ULEB Cup
için Galatasaray "a da teklifte bulunduk ancak
onlar bize >ualı olarak l'LEBi tanımadıklan-
m bikfirdilerr
açıklamasını yaptı.
A\rupa Ligi'nin İspanyol başkanı sponsor
fırma Telefonica ile mahkemelik olduklanm
ve belirli bir ödeme takvimiyle tüm alacaklan-
nı tahsil edeceklerini sözlerine ekledı. Telefo-
nica'nın kuruluş döneminde 55 miKon dolara
sponsor olduğu ancak bugüne kadar 10 milyon
dolar ödeyebildiği belirlenirken, kalan rakam
için İspanyol fırmasının 4, Avrupa liginin 2 yıl-
lık bir takvım belırlediğı ortaya çıktı. 7 Tem-
muz'da Tel-Aviv'de yapılacak kura çekimine
Efes Pilsen 2. Ülker 4.torbadan katılacak.
NEYMİŞ
ABDULKADİR YUCELMAN
Olimpiyat Stadı'nda
Mutlu Azınlık
Insanlanmızı mutlu etmek o kadar kolay ki. Mutluluğu bu
kadar kolay yakalamanın ardında sanınm mutlu olmayan
bir toplum yatıyor. Süreyya Ayhan'ın yanşını izlerken bu
duyguyu yaşadım. Tnbünleröylesınesevinçlı, öylesinecoş-
kuluydu ki. Sadece Süreyya için değil, Ebru, Elvan Halil
ve Rliz'in birincilikleri ile çok çok mutlu oldular. Onlan ayak-
ta alkışladılar. Tribündeki 25 bin izleyicinin belki de yüzde
9O'ı ilk kez atletizm ile tanışıyor, ilk kez duyduğu bu sevin-
cin anlamını bile bilmiyordu. Hatta 80 bin kişilik Olimpiyat
Stadı'na gelirken bile atletizmin nasıl bir şey olduğunu bil-
meyenler bile vardı. Pikniğe gelir gibi geldiler, teknolojinin
gerektırdiği böylesine modem bir stadın tribünlerinde yap-
rak dolması ve de karpuz yenilmeyeceğinı bilmediklen gi-
bi... Hatta Süreyya'nın yanşını izledikten sonra tribünlerde
bir yığın çöp, yemek artığı ve bir yığın poşet bırakıp gider-
ken belki bir başka gün, bir başka atletizm yanşmasına
mangal getjrmeyi düşünenler bile olabilirdi.
Ama onlann kabahati yok. Dağ başında bir şahane stat
yapılmışsa ve kapılannı açıp "buyrun" denilmişse bölge in-
sanı için günü geçirecek daha başka bir yer düşünülebilir
miydi. Işte Atatürk Olimpiyat Stadı'nın Avrupa Milletler Ku-
pası yanşmalan ile ilk resmi açılışında tribündeki görüntü-
ler böyle. Ama şunca dünya şampiyonasına gittim, şunca
uluslararası organizasyonla tanıştım, doğrusu her şey sa-
at gibi tıkır tıkır işledi. Belki ufak tefek aksaklıklar vardı a-
ma o kadar da oîacaktı zaten.
Hem cumartesi hem pazar Atatürk Stadı 'ndaydım. Cu-
martesi günü stada gıden yollar çok rahattı. Ama pazar gü-
nü stada giden kavşakta asfalt çalışmalan vardı ve trafik
kilittendi. Insanlara hizmetlerini göstermek için binlerce ki-
şiyı arabalannın içine tıkmak hızmet değil eziyettir. Beledi-
yeciler, bula bula o günü mü buldunuz?
Günün flaş ismi Süreyya oldu doğal olarak. Süreyya'nın
ve Avrupa Milletler Kupası'nın tüm organizasyonunu Ves-
tel sahiplenmışti. Vestel gibi 10 sponsor daha çıksa atte^
tizm bir anda flaş olur. Çünkü ilgisizliğe ve futbolun gölge-
sinde kalmaya mahkûm bırakılmış atletizmde, eğer hâfâ
pistlerde mücadele eden ve hatta derece alan çocuklan-
mız varsa bu ateşi sondürmeyelim. Süreyya'nın açtığı yol-
dan gidelim. Vestel'in atletizme desteğini sosyal vergi ola-
rak niteleyelim ve onun yol harttasına katılalım.
Atatürk Stadı'nı dolaştım, onur duydum. TMOK Başka-
nı Sinan Erdem ve yönetim kurulu arkadaşlanmın ortaya
koyduklan bu eserle gururlandım. Ama sanınm bu şahane
eseri ışler halegetirmek çok daha zor. Yoluolmayan bu dev
eseri sadece futbol olarak değil spor, müzik, açık hava ser-
gi ve fuan olarak da düşünmeliyiz. Metro uzun zaman alır.
Ama 2012'ye talip olan Türkiye, hemen raylı sistemi dev-
reye sokmalı. Hem de uzmanlann yerdiği bilgiye göre met-
rodan çok daha ucuz. 80 bin kişilik stadı kendi yazgısı ile •
baş başa bırakmayalım. 2012 Olimpiyatlan'nı da bek- *
lemeyelim. Bu stadı yaşatalım; önümüze konulacak her |
türlü engele karşın... " >
E-Posta: ayucelmanfayahoo.com - Faks: (212) 5138595