Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 13 HAZİRAN 2003 CUMA
HABERLER
DLWKU)A BUGUN
ALİ SİRMEN
Bush'un Yol Haritası
Parça Parça Olurken
ABDBaşka-
nı Bush'un ge-
çenrıaftaaçık-
lanan yol hari-
tasının belirsiz
ve yaşama
geçmesi çok
güç olduğunu
yazmıştım bu
sütunlarda.
Hızla gelişen olaylar, doğrusu gö-
rülmesi için kâhin olmak gerekmeyen
gerçeği gözler önüne seriyor.
4 Haziran günü, Israil Başbakanı Ari-
el Şaron ile Filistin Başoakanı Mah-
mut Abbas arasında imzalanan yol
haritasının açıklanmasının üstünden
dört gün geçmeden, HauDas israil'e
karşı, dört askerin öldüğ Lü saldınya gi-
rişiyor, bunu ayın 10'unda Israil'in,
Ariel Şaron'un emriyle Hamas'ın yö-
neticilerinden Abdülaziz El Ranti-
si'nin arabasına yaptığı helikopter
saldınsı izliyordu.
El Rantisi, yeri gizli ollrnayan, her-
kesin ne yaptığını bildiği köktenci bir
liderdi ve saldından yaralanarak kur-
tuldu. Ama aralarında b u liderin şo-
förünün, bir kadın ve bır genç kızın
bulunduğu Filistinliler hayatlannı kay-
bettiler.
Olayın orada kalmayacağı belliydi.
Nitekim 11 Haziran günü yıne Ha-
mas'ın Kudüs'teki saldınsında 16 Is-
railli öldü.
Dün de Şaron'un ellerıodekı bütün
imkânlarla Hamas'a saldıracaklarını,
örgütün liderlerini temizleyip kurulu-
şun da kökünü kurutacakları açıkla-
masını izleyen Israil saldınsında Gaz-
ze'de ilk açıklamalara göre 4 sivil öl-
dü. ölü sayısının daha da artması
bekleniyor.
Abdülaziz El Rantisi se "Filistin
topraklannda bir tek Yahudi bile bı-
rakmayacaklarını" açıklıyor.
• • •
Görüldüğü gibi yol haritası, açıklan-
dıktan bir hafta sonra parça parça ol-
muş durumda.
Olaylann böyle gelişeoeği belliydi.
Çünkü yol haritasında temel belir-
sizlikler vardı.
Bush önceliöi, "terör ffe mücade-
leye" verirken ısrail işgafınin bir dev-
let terörü olduğunu görrnezden ge-
liyor, Israil tarafından atılacak ciddi
adımlarolmaksızın Mahmud Abbas'ın
Hamas'ı sakinleştirecek herhangi bir
girişimde bulunamayacağını anlaya-
mıyordu.
Oysa, Mahmut Abbas'ın şu anda
Hamas'a karşı mücadele edecek ne
politik ne de askeri gücü var.
Ancak, onun elini güçlendirecek
sabırlı ve so-
ğukkanlı bir
politika, Filis-
tin cephesin-
de bir düzen
sağlamanın ilk
adımlarının
atılmasınayol
açabilir.
Oysa, ne
Şaron'un ne de Bush'un böyle bir
politika uygulamaya niyetleri var.
Şaron gücünü, "hersaldınya anın-
da karşılık veren sert adam" görün-
tüsünden alıyor.
lyi de bu güç, savaşı sürdürmeye
yarıyor, barışı sağlamaya değil.
Unutmayalım ki Şaron'un bu gö-
rüntüsü, Hamas'ı her an bira2 daha
güçlendirmekte ve Filistin Cephe-
si'nin bağnaz, ama otoritesi tartışıl-
maz tek kuruluşu haline getirmek-
tedir.
Yaser Arafat'ın bile dengelemesi-
ne olanak bulunamamış olan (bu ger-
çeği Amerikan-lsrail tarafı görme-
mekte sürekli direndiler) Hamas'ı
Mahmut Abbas'ın kontrol etmesi ar-
tık olanaksızdır.
• • •
Olayın temelinde polrtikacılann ken-
di sloganlannın yarattıkları imajın esi-
ri olmaları yatıyor.
Şaron zaaf göstermeyen güçlü
adam görüntüsüyfe politik prestij sağ-
lamıştı.
Başkan Bush "teröre karşı müca-
dele " sloganı doğrultusunda, sürek-
li Şaron'u destekleyerek kendi poli-
tikasının gelecekteki esnekliğini de
ipotek altına sokmuştu.
Le Monde gazetesinin bugünün ta-
rihini taşıyan dünkü sayısında yayım-
lanan başyazıda "dış birgücün mü-
dahalesi olmadan bu tırmanışın dur-
durulamayacağı" yazıyordu.
Bunu yapabilecek tek dış gücün
ise ABD olduğu açfktır.
Ama ABD'de Bush'un politikası da,
Israil üzerinde sabır ve soğukkanlılık
baskısı gerçekleştirecek bir esnekli-
ği, yukanda da belirttiğim gibi baş-
tan ipotek altına sokmuştur.
Üstelik kasım seçimlerine hazırla-
nılırken ülkedeki çok güçlü Israil lo-
bisini karşısına dikecek bir girişimi
Bush nasıl göze alabilir ki?
Görülüyor ki, güzel sözlerin öte-
sinde içi boş olan yol haritasının bun-
dan böyle de yaşama geçmesi, 2005
yılına kadar, ayakları üstünde duaıp
yaşayabilir bir Filistin devletinin ku-
rulması ve bölgeye banşın gelmesi çok
güç...
Amasya Tamimi'nin 84. yıldönümü törenlerine Cumhurbaşkanı Sezer ve Annç da katıldı
KurtuluşunbildirgesiAMASYA (Cumburiyet) -
Amasya Tamimi'nin yayımlanı-
şııun 84. yıldönümü nedeniyle
düzenlenen "Uluslararası Ata-
türk KülrürveSanatHaftasT et-
kinlikieri Cumhurbaşkanı Ah-
met IVecdet Sezer ve TBMM
Başkanı Bfilent Annç'ın katılı-
mıyla başladı. Annç, Amasya
Tamimi'nin Kurtuluş Mücade-
lesi'ndeki önemine değinerek
"Bugünlerde kutlanıa yaparak
hafizalanmızı tazeüyoruz. Geç-
mişebakıyoruz,geieceğiınizigö-
rüyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Sezer ve
Annç, Amasya'da 15. Piyade
Eğitim Tugayfnı ziyaret effi.
Annç ve Sezer daha sonra Ça-
kallar mevkiine geçerken özel-
likle öğrenciler Cumhurbaşka-
nı 'na büyük ilgi gösterdi. Bura-
Cumhurbaşkanı
Ahmet IVecdet
Sezer Amasya'da
yurttaşlann
yoğun sevgi
gösterileriyle
karşılandı.
(Fotoğraf: AA)
da bir süre dinlenen Sezer ve
Annç, daha sonra Amasya Va-
Iiliği'negeçti. Valı HüseyinPD-
roy'un Yeşilırmak Havza Giri-
şim Projesi hakkındaki brifîngi-
ne Amasya Valılıği döneminde
projenin başlatıcılan arasında
olduğu belirtilen Cumhurbaş-
kanlığı Genel Sekreteri Kemâl
Nehrozoğlu da katıldı.
Cumhurbaşkanı Sezer, daha
sonra Uluslararası Atatürk Kül-
tür ve Sanat Haftası çerçeve-
sınde düzenlenen bazı sergile-
rin açıhşlannı yaptı. Sezer, ilk
olarak tarihi Amasya konakla-
nndan Hazeranlar Konağı'nda
gerçekleştirilen Devlet Güzel
Sanatlar Galerisi Karma Re-
sim Sergisi'nin açılış törenine
katıldı. Sezer'e burada bir tab-
lo hediye edildi.
Sezer, daha sonra yine tarihi
konaklardan Sübyan Mekte-
bi'ndeki Yaşar ve Çiğdem Çal-
lı Resim Sergisi'nin açılışını
yaptı. Sergiyi gezen Sezer'e bu-
rada da Çallf nın Atatürk'ün
portresınin yer aldığı bir tablo-
su hediye edildi.
Cumhurbaşkanı Sezer, son
olarak, Seven-Kazak Konağı'nda
TRT'nin sponsorluğunda ger-
çekleştirilen Atarürk'ten Anılar
Fotoğraf Sergisi'nin açılışını
gerçekleştirdi.
Her 3 serginin açılışına da
Cumhurbaşkanı Sezer'in eşi
Semra Sezer, MGK Genel Sek-
reteri Orgeneral TuncerKıhnç
ve Cumhurbaşkanlığı Genel
Sekreteri Kemal Nehrozoğlu
da katıldı.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Büyükadalılar onu Fıstık Ahmet (Tan-
nverdi) diye bilirler. Fıstık Ahmet Büyü-
kada'da doğup büyüyenlerdendir. Ada-
nın çoksesli, çok renkli olduğu dönem-
lerin tanığıdır. Adanın en ilginç mekânla-
nndan Prinkipo adİJ kafe-restoranına her
uğradığımızda, adanın geçmişine ve in-
sanlarına ilişkin ondan bir şey öğreniriz.
Ona, anılan yaz diyorduk. Arşivinde çok
güzel fotoğraflar da yer alıyordu. Fıstık
Ahmet oturdu ve anılarını yazdı.
Kitabın adı; "Zaman Satan Dükkân" (LJ-
teratürArkapencereYayınlan). Fıstık Ah-
met, Büyükada'dan insan manzaralan
aktanyor. Çocukluğundaki Büyükada'yı,
o dönemin insanlannı, Kavlı Vasil'i, Pad-
re'yi, Balıkçı Karlo'yu, Gogo'yu, Maran-
goz Cimo'yu, Patera'nın takımını anlatı-
yor. Bugünün esnafının tamamına yakı-
nı değişmiş Büyükada çarşısının.
Fıstık Ahmet, anılannda adadaki fark-
lı renkleri ve kültürleri şöyle dile getiriyor:
"Çocukluğumunadasında, Türkler, Rum-
lar, Ermeniler, Yahudiler, Yunanlılar, Le-
vantenler, azdaolsaMaltalılar, Ingilizler,
Ruslar, Italyanlar, Araplar, FransızJar, Al-
manlar, Kürtler, Lazlarve tabii Müslüman-
lar, Hıristiyanlar ve Museviler bir moza-
ik oluşturuyorlardı. Rum okullan iki ta-
Fıstık Ahmet'in Büyükada Anılan
neydi. Biri Kumsal'daki Rum ilkokulu,
diğeri de Hristos 'taki Rum yetim okuluy-
du. Bu okullarda Ermeni ve Yahudi ço-
cuklan da ailelerinin seçimleri doğrultu-
sunda öğrenim görebiliyoriardı. Tıpkı
Türk ilkokulunda öğrenim görebildikle-
ri gibi."
"Okullann öğrenci sayısı birhayli faz-
laydı. Musevilerin sinagogu 12 ay iba-
dete açıktı. Katoliklen'n kiliseleri de öy-
le. Şimdi öyle mi? Rum yetim okulu ka-
palı, Rum ilkokulunun öğrenci sayısı iki
elin parmaklanndan az. Türk ilkokulu-
nun öğrenci sayısı dahi, bizim zamanı-
mızdan az. Kiliseler cemaat olmadığın-
dan sırayla açılıyor. Sinagog kış aylann-
da aynı nedenle kapalı. Katolik kilisesi-
nin papazı hafta sonlan ayin için adaya
geliyor."
Fıstık Ahmet bunları anlattıktan sonra
şusoruyusoruyon "Şimdiadadaoturan-
lar arasında bir anket yapsak ve 'Ha-
mursuz nedir, paskalya nedir, Noel ne-
dir, maskara nedir' diye sorsak, doyuru-
cu cevaplar alacağımızı sanmıyorum...
Şimdi çoğunlukla Rumlann gitmiş ol-
masından dolayı hep eskiyi anlatıp du-
ruyoruz. Ama kışlık nüfusun içindeki Ya-
hudi ve Ermenileri hiç hatırlamıyoruz.
Ayakkabıcı Agop'u, berberIzak'ı, saat-
çi Kalust'u, kumaşçı Çelebon'u unuta-
bilir miyiz? Adayı ada yapan, çeşitli kül-
türlenyle yaşayan, soluk alıp veren bu in-
sanlardı."
Ahmet'in kitabındakitiplerdeartıkyok
olup gitmişti. Adada o yıllarda yaşayan
çoksayıda Lefter vardı. Işte bu Lefter'ler-
den bakkal Lefter'in başına6-7 Eylül'de
felaket gelmişti. Ada tarihindeki dönüm
noktalanndan birisi olan 6-7 Eylül olay-
lannda yaşananları Fıstık Ahmet şöyte
anlatıyon "Utanç ven'ci6-7Eylülolayla-
nnda bakkal Lefter'in işyeri de diğeheri
gibi tahrip edilmişti. Akşam saatlerinde
Saat Meydanı'nda sandviç yiyordum.
Sinema afişlerinin bulunduğu yere, ak-
şam basılangazetelerden Mrthat Perin 'in
çıkardığı 'Ekspres' gazetesi asılmıştı.
'Ata'nın evi bombalandı' haberi büyük
puntolaria basılmıştı. Meydanda alışıla-
gelmişin dışında bir hareketlilik vardı."
"... O saatlerde meydanda hiç rastla-
madığım kişilerin fısıldaşarak konuştuk-
lannı gönvüştüm... Şimdi Haşim Gül 'ün
olan dükkân, Marika Ververoğlu'nun
su ve tekel bayisiydi. Marika'nın en iyi
müşterilerinden biri Façyo Lokantası 'ydı.
İki ortaklı bu işyerinin bir ortağı Karaman
kökenli, babası Çanakkale gazisi olan, Is-
tanbul beyefendisi Petro Yuvanoğ-
lu'ydu. Abidin, Mösyö Petro'ya karşı
çok saygılıydı. Işte bu Abidin'i, elinde
mahrukat sergisinden alınmış odunla,
Marika'mn sergisinden fıriayıp Façyo
Lokantası'nın vitrin camlannı sırayla kı-
np geriye kaçarken gördüm."
"... Işte bu rezillikten bizim dükkân ve
evlerimiz de nasibini aldı... Ummadığım
kişilerio gece ellerinde mal kaçınrken gör-
mek beni çocuk yaşımda şaşırttı. Eski
adalılarbu malum kişileri '6-7 Eylül zen-
gini' olarak her zaman nefretle anarlar.
Beni en çok üzen bir diğer olay da Rum-
laria yedikleri içtikleri bir olan kimi Türk-
lerin, o geceki vandallığıydı..."
Fıstık Ahmet'in anılan, geçmişe hü-
zünlü bir yolculuk sayılabilir. Istanbul'da
yaşayan Rumlar, Ermeniler, Yahudiler hâ-
lâ yazlan adalara geliyorlar. Yitip giden bir
kültürü, bir yönüyle sürdürüyorlar. Ada-
lar, bu çeşitliliğiyle hâlâ güzel.
T.C. BAŞBAKANLIK ÖZELLEŞTİRME İDARESİ BAŞKANLIĞI'NDAN
TÜPRAŞ-TÜRKİYE PETROL RAFİNERİLERİ A.Ş.'NİN
ÖZELLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA İHALE İLANI
TÜPR/-.S
T C. BAS3AKANLİK
ÖZELLEŞTİRME
İ D A R E S İ
B A S K A N L i Ğ I
www.osb.gov.tr
Zıya Gokalp Cad. No. 80
06600 Kurt^uş/ANKARA
Tel: 90 312 435 55 35 ve 435 06 23
Fax:90 3-2 435 36 23
Hisseleri Blok Satışa Sunulan Şirket Şirketin Çıkarılmış Sermayesi (TL) Satışa Sunulan Hisse Oranı (%) Geçici Teminat Tutarı (ABD S)
TÜPRAŞ - Türkiye Petrol Rafinerileri A.Ş. 250.419.200.000.000.-
(ikjyüzellitnlyondörtyüzondokuzmılyarikiyüzmilyon)
65.76 30.000.000.- (Otuzmilyon)
1. Türkiye Cumhuriyeti, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca ("İdare"), 4046 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde Türkiye'de petrol
rafinaj sektörünün en büyük temsilcisi olan TÜPRAŞ'ın %65,76'sına tekabül eden her biri 1-.000.- (Bin) TL nominal değerde 164.683.490.220,875
adet A Grubu İdare hissesi "Satış" yöntemi ile blok olarak, özelleştirilmek üzere ihale edilecektir. TÜPRAŞ'ın bakiye %34,24 oranındaki
hissesi ise İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ile Londra Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem görmektedir.
2. İhale, kapalı zarf içerisinde teklif almak ve görüşmeler yapmak suretiyle pazarlık usulü ile gerçekleştirilecektir. ihale Komisyonu'nca gerekli
görüldüğü takdirde ihale, pazarlık görüşmesine devam edilen teklif sahiplerinin katılımı ile açık artırma suretiyle sonuçlandırılabilecektir.
3. İhaleye katılabilmek için İtimat/Gizlilik Sözleşmesi imzalanması ve Şirket hakkında hazırlanan Tanıtım Dokümanı ile İhale Şartnamesi'nin
alınması zorunludur.
4. İhale konusu Şirket hakkında hazırlanan Tanıtım Dokümanı ve İhale Şartnamesi; İdare'nin aşağıdaki adresinden 9 Haziran 2003 tarihinden
itibaren alınabilecek olan İtimat/Gizlilik Sözleşmesi'nin Teklif Sahipleri veya yetkili temsilcileri tarafından imzalanarak imza sirküleri ile
birlikte İdare'ye tesliminden sonra, TÜPRAŞ Tanıtım Dokümanı ve İhale Şartnamesi bedeli olarak 20.000.- (Yirmibin) ABD Dolarını,
T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesi nezdindeki 321502 no'lu döviz hesabına ya da ödeme tarihindeki T.C. Merkez Bankası Döviz Satış
Kuru esas alınarak hesaplanacak TL karşılığının, T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesi nezdindeki 282487 no'lu Özelleştirme Gelirleri Hesabına
yatırıldığına dair üstünde ihaleye katılacak olan gerçek ve/veya tüzel kişinin isminin de açıkça belirtildiği dekont karşılığında, İdare'nin
aşağıdaki adresinden 11 Haziran 2003 tarihinden itibaren temin edilebilecektir. Yatırılan bedel hiçbir surette iade edilmeyecektir.
5. İtimat/Gizlilik Sözleşmesini imzalayarak Tanıtım Dokümanı ve İhale Şartnamesi almış Teklif Sahipleri'ne istekleri halinde, ihaleye teklif verme
öncesinde temin edilen bilgileri teyit etmek ve mevcut durum tespiti yapmak üzere 7 Temmuz 2003 ile 29 Ağustos 2003 tarihleri arasında
kendilerine tanınan sürelerde Bilgi Odası'nı ziyaret etmeleri imkânı sağlanacaktır. Bilgi Odası'na girmek isteyen Teklif Sahipleri'nin, 50.000.-
(Ellibin) ABD Dolarını T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesi nezdindeki 321502 no'lu döviz hesabına ya da ödeme tarihindeki T.C. Merkez
Bankası Döviz Satış Kuru esas alınarak hesaplanacak TL karşılığının, T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesi nezdindeki 282487 no'lu Özelleştirme
Gelirleri Hesabı'na yatırıldığına dair dekontu Bilgi Odası'na giriş tarihinden üç gün önce İdare'ye vermeleri zorunludur. Bilgi Odası'na girmek
için son başvuru tarihi 24 Temmuz 2003'tür. Yatırılan bedel hiçbir surette iade edilmeyecektir.
6. İhaleye gerçek ve tüzel kişiler ile ortak girişim grupları katılabilirler. Teklif Sahipleri'nden ihaleye katılabilmek için 30.000.000.- (Otuzmilyon)
ABD Doları tutarında geçici teminat alınacaktır. İhale Komisyonu'nca yapılacak değerlendirme sonucuna göre, alınacak tekliflerden bir
Kısa Liste oluşturulabilecektir.
7. Tekliflerin, İhale Şartnamesi ve Tanıtım Dokümanı'nda belirtilen hususlar dikkate alınarak hazırlanıp, en geç 18 Eylül 2003 günü saat
16.00'ya kadar üzerinde "TÜPRAŞ-TÜRKİYE PETROL RAFİNERİLERİ A.Ş. İÇİN TEKLİF-GİZLİ" ibaresi bulunan kapalı bir zarf içerisinde
İdare'nin aşağıdaki adresine elden teslim edilmesi gerekmektedir. Yukanda belirtilen teklif verme tarih ve saatinden sonra İdare'ye verilecek
teklifler değerlendirmeye alınmayacaktır.
8. İhale, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na tabi olmayıp, İdare ihaleyi yapıp yapmamakta, dilediğine yapmakta ve teklif verme süresini
uzatmakta serbesttir. Hisselerin yurtdışında yerleşik taraflara satışı yürürlükteki 6326 sayılı Petrol Kanunu ve diğer ilgili mevzuat ile yabancı
sermaye mevzuatına tabidir. Söz konusu mevzuat Hazine Müsteşarlığı, Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü ile Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı, Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nden temin edilebilir. İhaleye ilişkin diğer hususlar İhale Şartnamesi'nde yer almaktadır.