30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 HAZİRAN 2003 CUMA HABERLER DLWKU)A BUGUN ALİ SİRMEN Bush'un Yol Haritası Parça Parça Olurken ABDBaşka- nı Bush'un ge- çenrıaftaaçık- lanan yol hari- tasının belirsiz ve yaşama geçmesi çok güç olduğunu yazmıştım bu sütunlarda. Hızla gelişen olaylar, doğrusu gö- rülmesi için kâhin olmak gerekmeyen gerçeği gözler önüne seriyor. 4 Haziran günü, Israil Başbakanı Ari- el Şaron ile Filistin Başoakanı Mah- mut Abbas arasında imzalanan yol haritasının açıklanmasının üstünden dört gün geçmeden, HauDas israil'e karşı, dört askerin öldüğ Lü saldınya gi- rişiyor, bunu ayın 10'unda Israil'in, Ariel Şaron'un emriyle Hamas'ın yö- neticilerinden Abdülaziz El Ranti- si'nin arabasına yaptığı helikopter saldınsı izliyordu. El Rantisi, yeri gizli ollrnayan, her- kesin ne yaptığını bildiği köktenci bir liderdi ve saldından yaralanarak kur- tuldu. Ama aralarında b u liderin şo- förünün, bir kadın ve bır genç kızın bulunduğu Filistinliler hayatlannı kay- bettiler. Olayın orada kalmayacağı belliydi. Nitekim 11 Haziran günü yıne Ha- mas'ın Kudüs'teki saldınsında 16 Is- railli öldü. Dün de Şaron'un ellerıodekı bütün imkânlarla Hamas'a saldıracaklarını, örgütün liderlerini temizleyip kurulu- şun da kökünü kurutacakları açıkla- masını izleyen Israil saldınsında Gaz- ze'de ilk açıklamalara göre 4 sivil öl- dü. ölü sayısının daha da artması bekleniyor. Abdülaziz El Rantisi se "Filistin topraklannda bir tek Yahudi bile bı- rakmayacaklarını" açıklıyor. • • • Görüldüğü gibi yol haritası, açıklan- dıktan bir hafta sonra parça parça ol- muş durumda. Olaylann böyle gelişeoeği belliydi. Çünkü yol haritasında temel belir- sizlikler vardı. Bush önceliöi, "terör ffe mücade- leye" verirken ısrail işgafınin bir dev- let terörü olduğunu görrnezden ge- liyor, Israil tarafından atılacak ciddi adımlarolmaksızın Mahmud Abbas'ın Hamas'ı sakinleştirecek herhangi bir girişimde bulunamayacağını anlaya- mıyordu. Oysa, Mahmut Abbas'ın şu anda Hamas'a karşı mücadele edecek ne politik ne de askeri gücü var. Ancak, onun elini güçlendirecek sabırlı ve so- ğukkanlı bir politika, Filis- tin cephesin- de bir düzen sağlamanın ilk adımlarının atılmasınayol açabilir. Oysa, ne Şaron'un ne de Bush'un böyle bir politika uygulamaya niyetleri var. Şaron gücünü, "hersaldınya anın- da karşılık veren sert adam" görün- tüsünden alıyor. lyi de bu güç, savaşı sürdürmeye yarıyor, barışı sağlamaya değil. Unutmayalım ki Şaron'un bu gö- rüntüsü, Hamas'ı her an bira2 daha güçlendirmekte ve Filistin Cephe- si'nin bağnaz, ama otoritesi tartışıl- maz tek kuruluşu haline getirmek- tedir. Yaser Arafat'ın bile dengelemesi- ne olanak bulunamamış olan (bu ger- çeği Amerikan-lsrail tarafı görme- mekte sürekli direndiler) Hamas'ı Mahmut Abbas'ın kontrol etmesi ar- tık olanaksızdır. • • • Olayın temelinde polrtikacılann ken- di sloganlannın yarattıkları imajın esi- ri olmaları yatıyor. Şaron zaaf göstermeyen güçlü adam görüntüsüyfe politik prestij sağ- lamıştı. Başkan Bush "teröre karşı müca- dele " sloganı doğrultusunda, sürek- li Şaron'u destekleyerek kendi poli- tikasının gelecekteki esnekliğini de ipotek altına sokmuştu. Le Monde gazetesinin bugünün ta- rihini taşıyan dünkü sayısında yayım- lanan başyazıda "dış birgücün mü- dahalesi olmadan bu tırmanışın dur- durulamayacağı" yazıyordu. Bunu yapabilecek tek dış gücün ise ABD olduğu açfktır. Ama ABD'de Bush'un politikası da, Israil üzerinde sabır ve soğukkanlılık baskısı gerçekleştirecek bir esnekli- ği, yukanda da belirttiğim gibi baş- tan ipotek altına sokmuştur. Üstelik kasım seçimlerine hazırla- nılırken ülkedeki çok güçlü Israil lo- bisini karşısına dikecek bir girişimi Bush nasıl göze alabilir ki? Görülüyor ki, güzel sözlerin öte- sinde içi boş olan yol haritasının bun- dan böyle de yaşama geçmesi, 2005 yılına kadar, ayakları üstünde duaıp yaşayabilir bir Filistin devletinin ku- rulması ve bölgeye banşın gelmesi çok güç... Amasya Tamimi'nin 84. yıldönümü törenlerine Cumhurbaşkanı Sezer ve Annç da katıldı KurtuluşunbildirgesiAMASYA (Cumburiyet) - Amasya Tamimi'nin yayımlanı- şııun 84. yıldönümü nedeniyle düzenlenen "Uluslararası Ata- türk KülrürveSanatHaftasT et- kinlikieri Cumhurbaşkanı Ah- met IVecdet Sezer ve TBMM Başkanı Bfilent Annç'ın katılı- mıyla başladı. Annç, Amasya Tamimi'nin Kurtuluş Mücade- lesi'ndeki önemine değinerek "Bugünlerde kutlanıa yaparak hafizalanmızı tazeüyoruz. Geç- mişebakıyoruz,geieceğiınizigö- rüyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Sezer ve Annç, Amasya'da 15. Piyade Eğitim Tugayfnı ziyaret effi. Annç ve Sezer daha sonra Ça- kallar mevkiine geçerken özel- likle öğrenciler Cumhurbaşka- nı 'na büyük ilgi gösterdi. Bura- Cumhurbaşkanı Ahmet IVecdet Sezer Amasya'da yurttaşlann yoğun sevgi gösterileriyle karşılandı. (Fotoğraf: AA) da bir süre dinlenen Sezer ve Annç, daha sonra Amasya Va- Iiliği'negeçti. Valı HüseyinPD- roy'un Yeşilırmak Havza Giri- şim Projesi hakkındaki brifîngi- ne Amasya Valılıği döneminde projenin başlatıcılan arasında olduğu belirtilen Cumhurbaş- kanlığı Genel Sekreteri Kemâl Nehrozoğlu da katıldı. Cumhurbaşkanı Sezer, daha sonra Uluslararası Atatürk Kül- tür ve Sanat Haftası çerçeve- sınde düzenlenen bazı sergile- rin açıhşlannı yaptı. Sezer, ilk olarak tarihi Amasya konakla- nndan Hazeranlar Konağı'nda gerçekleştirilen Devlet Güzel Sanatlar Galerisi Karma Re- sim Sergisi'nin açılış törenine katıldı. Sezer'e burada bir tab- lo hediye edildi. Sezer, daha sonra yine tarihi konaklardan Sübyan Mekte- bi'ndeki Yaşar ve Çiğdem Çal- lı Resim Sergisi'nin açılışını yaptı. Sergiyi gezen Sezer'e bu- rada da Çallf nın Atatürk'ün portresınin yer aldığı bir tablo- su hediye edildi. Cumhurbaşkanı Sezer, son olarak, Seven-Kazak Konağı'nda TRT'nin sponsorluğunda ger- çekleştirilen Atarürk'ten Anılar Fotoğraf Sergisi'nin açılışını gerçekleştirdi. Her 3 serginin açılışına da Cumhurbaşkanı Sezer'in eşi Semra Sezer, MGK Genel Sek- reteri Orgeneral TuncerKıhnç ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kemal Nehrozoğlu da katıldı. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Büyükadalılar onu Fıstık Ahmet (Tan- nverdi) diye bilirler. Fıstık Ahmet Büyü- kada'da doğup büyüyenlerdendir. Ada- nın çoksesli, çok renkli olduğu dönem- lerin tanığıdır. Adanın en ilginç mekânla- nndan Prinkipo adİJ kafe-restoranına her uğradığımızda, adanın geçmişine ve in- sanlarına ilişkin ondan bir şey öğreniriz. Ona, anılan yaz diyorduk. Arşivinde çok güzel fotoğraflar da yer alıyordu. Fıstık Ahmet oturdu ve anılarını yazdı. Kitabın adı; "Zaman Satan Dükkân" (LJ- teratürArkapencereYayınlan). Fıstık Ah- met, Büyükada'dan insan manzaralan aktanyor. Çocukluğundaki Büyükada'yı, o dönemin insanlannı, Kavlı Vasil'i, Pad- re'yi, Balıkçı Karlo'yu, Gogo'yu, Maran- goz Cimo'yu, Patera'nın takımını anlatı- yor. Bugünün esnafının tamamına yakı- nı değişmiş Büyükada çarşısının. Fıstık Ahmet, anılannda adadaki fark- lı renkleri ve kültürleri şöyle dile getiriyor: "Çocukluğumunadasında, Türkler, Rum- lar, Ermeniler, Yahudiler, Yunanlılar, Le- vantenler, azdaolsaMaltalılar, Ingilizler, Ruslar, Italyanlar, Araplar, FransızJar, Al- manlar, Kürtler, Lazlarve tabii Müslüman- lar, Hıristiyanlar ve Museviler bir moza- ik oluşturuyorlardı. Rum okullan iki ta- Fıstık Ahmet'in Büyükada Anılan neydi. Biri Kumsal'daki Rum ilkokulu, diğeri de Hristos 'taki Rum yetim okuluy- du. Bu okullarda Ermeni ve Yahudi ço- cuklan da ailelerinin seçimleri doğrultu- sunda öğrenim görebiliyoriardı. Tıpkı Türk ilkokulunda öğrenim görebildikle- ri gibi." "Okullann öğrenci sayısı birhayli faz- laydı. Musevilerin sinagogu 12 ay iba- dete açıktı. Katoliklen'n kiliseleri de öy- le. Şimdi öyle mi? Rum yetim okulu ka- palı, Rum ilkokulunun öğrenci sayısı iki elin parmaklanndan az. Türk ilkokulu- nun öğrenci sayısı dahi, bizim zamanı- mızdan az. Kiliseler cemaat olmadığın- dan sırayla açılıyor. Sinagog kış aylann- da aynı nedenle kapalı. Katolik kilisesi- nin papazı hafta sonlan ayin için adaya geliyor." Fıstık Ahmet bunları anlattıktan sonra şusoruyusoruyon "Şimdiadadaoturan- lar arasında bir anket yapsak ve 'Ha- mursuz nedir, paskalya nedir, Noel ne- dir, maskara nedir' diye sorsak, doyuru- cu cevaplar alacağımızı sanmıyorum... Şimdi çoğunlukla Rumlann gitmiş ol- masından dolayı hep eskiyi anlatıp du- ruyoruz. Ama kışlık nüfusun içindeki Ya- hudi ve Ermenileri hiç hatırlamıyoruz. Ayakkabıcı Agop'u, berberIzak'ı, saat- çi Kalust'u, kumaşçı Çelebon'u unuta- bilir miyiz? Adayı ada yapan, çeşitli kül- türlenyle yaşayan, soluk alıp veren bu in- sanlardı." Ahmet'in kitabındakitiplerdeartıkyok olup gitmişti. Adada o yıllarda yaşayan çoksayıda Lefter vardı. Işte bu Lefter'ler- den bakkal Lefter'in başına6-7 Eylül'de felaket gelmişti. Ada tarihindeki dönüm noktalanndan birisi olan 6-7 Eylül olay- lannda yaşananları Fıstık Ahmet şöyte anlatıyon "Utanç ven'ci6-7Eylülolayla- nnda bakkal Lefter'in işyeri de diğeheri gibi tahrip edilmişti. Akşam saatlerinde Saat Meydanı'nda sandviç yiyordum. Sinema afişlerinin bulunduğu yere, ak- şam basılangazetelerden Mrthat Perin 'in çıkardığı 'Ekspres' gazetesi asılmıştı. 'Ata'nın evi bombalandı' haberi büyük puntolaria basılmıştı. Meydanda alışıla- gelmişin dışında bir hareketlilik vardı." "... O saatlerde meydanda hiç rastla- madığım kişilerin fısıldaşarak konuştuk- lannı gönvüştüm... Şimdi Haşim Gül 'ün olan dükkân, Marika Ververoğlu'nun su ve tekel bayisiydi. Marika'nın en iyi müşterilerinden biri Façyo Lokantası 'ydı. İki ortaklı bu işyerinin bir ortağı Karaman kökenli, babası Çanakkale gazisi olan, Is- tanbul beyefendisi Petro Yuvanoğ- lu'ydu. Abidin, Mösyö Petro'ya karşı çok saygılıydı. Işte bu Abidin'i, elinde mahrukat sergisinden alınmış odunla, Marika'mn sergisinden fıriayıp Façyo Lokantası'nın vitrin camlannı sırayla kı- np geriye kaçarken gördüm." "... Işte bu rezillikten bizim dükkân ve evlerimiz de nasibini aldı... Ummadığım kişilerio gece ellerinde mal kaçınrken gör- mek beni çocuk yaşımda şaşırttı. Eski adalılarbu malum kişileri '6-7 Eylül zen- gini' olarak her zaman nefretle anarlar. Beni en çok üzen bir diğer olay da Rum- laria yedikleri içtikleri bir olan kimi Türk- lerin, o geceki vandallığıydı..." Fıstık Ahmet'in anılan, geçmişe hü- zünlü bir yolculuk sayılabilir. Istanbul'da yaşayan Rumlar, Ermeniler, Yahudiler hâ- lâ yazlan adalara geliyorlar. Yitip giden bir kültürü, bir yönüyle sürdürüyorlar. Ada- lar, bu çeşitliliğiyle hâlâ güzel. T.C. BAŞBAKANLIK ÖZELLEŞTİRME İDARESİ BAŞKANLIĞI'NDAN TÜPRAŞ-TÜRKİYE PETROL RAFİNERİLERİ A.Ş.'NİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA İHALE İLANI TÜPR/-.S T C. BAS3AKANLİK ÖZELLEŞTİRME İ D A R E S İ B A S K A N L i Ğ I www.osb.gov.tr Zıya Gokalp Cad. No. 80 06600 Kurt^uş/ANKARA Tel: 90 312 435 55 35 ve 435 06 23 Fax:90 3-2 435 36 23 Hisseleri Blok Satışa Sunulan Şirket Şirketin Çıkarılmış Sermayesi (TL) Satışa Sunulan Hisse Oranı (%) Geçici Teminat Tutarı (ABD S) TÜPRAŞ - Türkiye Petrol Rafinerileri A.Ş. 250.419.200.000.000.- (ikjyüzellitnlyondörtyüzondokuzmılyarikiyüzmilyon) 65.76 30.000.000.- (Otuzmilyon) 1. Türkiye Cumhuriyeti, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca ("İdare"), 4046 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde Türkiye'de petrol rafinaj sektörünün en büyük temsilcisi olan TÜPRAŞ'ın %65,76'sına tekabül eden her biri 1-.000.- (Bin) TL nominal değerde 164.683.490.220,875 adet A Grubu İdare hissesi "Satış" yöntemi ile blok olarak, özelleştirilmek üzere ihale edilecektir. TÜPRAŞ'ın bakiye %34,24 oranındaki hissesi ise İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ile Londra Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem görmektedir. 2. İhale, kapalı zarf içerisinde teklif almak ve görüşmeler yapmak suretiyle pazarlık usulü ile gerçekleştirilecektir. ihale Komisyonu'nca gerekli görüldüğü takdirde ihale, pazarlık görüşmesine devam edilen teklif sahiplerinin katılımı ile açık artırma suretiyle sonuçlandırılabilecektir. 3. İhaleye katılabilmek için İtimat/Gizlilik Sözleşmesi imzalanması ve Şirket hakkında hazırlanan Tanıtım Dokümanı ile İhale Şartnamesi'nin alınması zorunludur. 4. İhale konusu Şirket hakkında hazırlanan Tanıtım Dokümanı ve İhale Şartnamesi; İdare'nin aşağıdaki adresinden 9 Haziran 2003 tarihinden itibaren alınabilecek olan İtimat/Gizlilik Sözleşmesi'nin Teklif Sahipleri veya yetkili temsilcileri tarafından imzalanarak imza sirküleri ile birlikte İdare'ye tesliminden sonra, TÜPRAŞ Tanıtım Dokümanı ve İhale Şartnamesi bedeli olarak 20.000.- (Yirmibin) ABD Dolarını, T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesi nezdindeki 321502 no'lu döviz hesabına ya da ödeme tarihindeki T.C. Merkez Bankası Döviz Satış Kuru esas alınarak hesaplanacak TL karşılığının, T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesi nezdindeki 282487 no'lu Özelleştirme Gelirleri Hesabına yatırıldığına dair üstünde ihaleye katılacak olan gerçek ve/veya tüzel kişinin isminin de açıkça belirtildiği dekont karşılığında, İdare'nin aşağıdaki adresinden 11 Haziran 2003 tarihinden itibaren temin edilebilecektir. Yatırılan bedel hiçbir surette iade edilmeyecektir. 5. İtimat/Gizlilik Sözleşmesini imzalayarak Tanıtım Dokümanı ve İhale Şartnamesi almış Teklif Sahipleri'ne istekleri halinde, ihaleye teklif verme öncesinde temin edilen bilgileri teyit etmek ve mevcut durum tespiti yapmak üzere 7 Temmuz 2003 ile 29 Ağustos 2003 tarihleri arasında kendilerine tanınan sürelerde Bilgi Odası'nı ziyaret etmeleri imkânı sağlanacaktır. Bilgi Odası'na girmek isteyen Teklif Sahipleri'nin, 50.000.- (Ellibin) ABD Dolarını T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesi nezdindeki 321502 no'lu döviz hesabına ya da ödeme tarihindeki T.C. Merkez Bankası Döviz Satış Kuru esas alınarak hesaplanacak TL karşılığının, T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesi nezdindeki 282487 no'lu Özelleştirme Gelirleri Hesabı'na yatırıldığına dair dekontu Bilgi Odası'na giriş tarihinden üç gün önce İdare'ye vermeleri zorunludur. Bilgi Odası'na girmek için son başvuru tarihi 24 Temmuz 2003'tür. Yatırılan bedel hiçbir surette iade edilmeyecektir. 6. İhaleye gerçek ve tüzel kişiler ile ortak girişim grupları katılabilirler. Teklif Sahipleri'nden ihaleye katılabilmek için 30.000.000.- (Otuzmilyon) ABD Doları tutarında geçici teminat alınacaktır. İhale Komisyonu'nca yapılacak değerlendirme sonucuna göre, alınacak tekliflerden bir Kısa Liste oluşturulabilecektir. 7. Tekliflerin, İhale Şartnamesi ve Tanıtım Dokümanı'nda belirtilen hususlar dikkate alınarak hazırlanıp, en geç 18 Eylül 2003 günü saat 16.00'ya kadar üzerinde "TÜPRAŞ-TÜRKİYE PETROL RAFİNERİLERİ A.Ş. İÇİN TEKLİF-GİZLİ" ibaresi bulunan kapalı bir zarf içerisinde İdare'nin aşağıdaki adresine elden teslim edilmesi gerekmektedir. Yukanda belirtilen teklif verme tarih ve saatinden sonra İdare'ye verilecek teklifler değerlendirmeye alınmayacaktır. 8. İhale, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na tabi olmayıp, İdare ihaleyi yapıp yapmamakta, dilediğine yapmakta ve teklif verme süresini uzatmakta serbesttir. Hisselerin yurtdışında yerleşik taraflara satışı yürürlükteki 6326 sayılı Petrol Kanunu ve diğer ilgili mevzuat ile yabancı sermaye mevzuatına tabidir. Söz konusu mevzuat Hazine Müsteşarlığı, Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nden temin edilebilir. İhaleye ilişkin diğer hususlar İhale Şartnamesi'nde yer almaktadır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle