29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 HAZİRAN 2003 ÇARŞAMBA EGITIM Universite öğrencileri arasında yapılan araştırmaya göre gençler en çok ABD'de yaşamak istiyor Siyaseteuzak,aşkayakmİSTANBUL (AA) - İstanbul Üniver- sitesi (İÜ) öğrencilen arasında yapılan araştırmada, ünıversitelılerin yüzde 46'sının hıçbır sıyası partiyi destekle- mediğı, yüzde 86'sının âşık olduğu ve yüzde 66 sının eviilik öncesı cinsel iliş- kiye karşı olmadığı belirlendi. İÜ tletişim Fakültesi Akademik Med- ya ve Kamuoyu Araştırmalan Gru- bu'nca, bın öğrencı üzerinde gerçek- leştinlen "Oğrenci ProfiH'" araştırma- sında, yanya yakını ailesiyle yaşayan öğrencılerin yüzde 8'ının öğrenım sü- resince çalıştığı, yüzde 37'sinın evın- de bilgisayar bulunduğu ve yüzde 32'sı- nın Ingilizce bıldığı tespıt edildi. Eviilik öncesi ilişkiye 'evef Araştırmada, -Hiçâşıkokhınuzmu'" sorusuna öğrencilerin yüzde 86 sı, "Hiç sevgüiniz oldu mu" sorusuna da yüz- de 85"ı *EveT yanıtı verdı. Öğrencılerin yüzde 66'sının "evfiük öncesi cinsel üişkiye karşı olmadığını" Bakan Hüseyin Çelik: • İstanbul Üniversitesi lletişim Fakültesi'nce yapılan " Öğrenci Profili' araştırmasından ilginç sonuçlar çıktı. Araştırmaya göre öğrencilerin yüzde 85'inin sevgilisi var, yüzde 66'sı ise eviilik öncesi ilişkiye karşı değil. Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 46'sı hiçbir siyasi partiyi desteklemezken, en başanlı kişi olarak Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, en başanlı kurum olarak TSK seçildi. Öğrencilerin yüzde 64'ü erkeklerin kadınlardan üstün olmadığını belirtti. belirttiği araştırmada, "insanlann cin- sel tercihlerinde özgiir oJması gerekti- ğüu" düşünenlenn oranı yüzde 51, bu- nu tasvip etmeyenlerin oranı da yüz- de 36 çıktı. Siyasete bakış Araştırmada, yüzde 46'sı hiçbir si- yası partiyi desteklemeyen, yüzde 19'u sadece sempatı duyan, yüzde 17'si *üye olmadığını ancak desteldediğinT söy- leyen öğrencılere ilişkın şu değerlen- dirmeye yer verildi: " 12 Evhıl 1980 sonrası gençligin apo- titizasyonu 2000'li yıüarda da etkisini göstermeye devam etmektedir. Öğren- cüer, yüzde 24 oranmda Politik görü- şüm yok' biçiminde bir vaklaşun ser- güemişlerdir. Ağutklı olarak sol tanun- lamalara yer veren öğrencilerin, mar- jinal yapuara pek acak bakmadıklan gözlemlennüştir. Kendilerini 'sol mer- kez' ya da 'sosyal demokrat" diye ta- nımlayanlann oranı yüzde 26'dır. Sağ merkezde olduklannı bdirtenlerin ora- nı yüzde6 iken, kendilerinitiberalola- rak adJandıranlann oranı 7'dir." Öğrencılenn en fazla yaşamak iste- dikJen ülkeler arasında yüzde 11 ile ABD ilk, yüzde 10 ile Fransa ikinci, yüzde 8 üe îtaiya üçüncü sırada yer aldı. Bir kere denedim! Öğrencilerin yüzde 92'si uyuşturu- cu madde kullanmadığını ıfade eder- ken kullananlar arasında "Bir kere de- nedim" dıyenlerin oranı yüzde 46 çık- o. Gençlerden sıgara kullananlann ora- nı da yüzde 44 olarak tespit edildi. Oğrenciler not verdi Öğrencılerden bazı kurum ve kişi- lenn başanlannı 100 üzeruıden değer- lendirmelen de ıstenen araştırmada, Cumhurbaşkanı AhmetNecdetSezer'e 54, TSK'ya 47.5, gençliğe 36.5, üni- versitelere 34, TBMM'ye 30.8, sml top- lum örgütlerine 29.8, hükümete 29.5, yargıya 27.8, sendikalara 26.5, Millı Eğitım Bakanlığfna 26.4, medyaya 26.2, partilere de 18.2 puan venldi. Öğrencilerin yüzde 70'inin aktif ola- rak bir sanat dalıyla uğraşmadığı sap- tanan araştırmada, en çok ilgilenilen sa- nat alanı yüzde 36 ile sinema, en az il- gilenilen alanın ise yüzde 6 ile bale ol- duğu anlaşıldı. Öğrencilenn yüzde 26'sı 1 ayda, yüzde 25"i haftada, yüz- de 21 'ı 2 haftada, yüzde 17'sı 2 ayda \eya daha uzun sürede 1 kitap okudu- ğunu belirtirken hiç kıtap okumayan- lann oranı da yüzde 4 çıktı. Kadına bakış Öğrencılerin yüzde 68'i "Evkadın- lan çahşan kadınlardan daha sayguı bir konuma sahipor" görüşüne katıl- madıklannı belirtirken yüzde 64'ü "Er- kekJerkadınlardangenddcdaha üstün- dürler" görüşüne "Kaulmıyorum" ya- nıtını verdı. "Kadmlarbazıdurumlar- da eşleri taraûndan dövülmeyi hak et- mektedirler" görüşüne öğrencilerin yüzde 80"i "Kaölmıjonım", yüzde 7'si "Kaühyorum" yanıruıı verdi. Son haftayı dinlenerek geçınn ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mılli Eğitım Bakanı Hüseyin Çelik, ÖSS'ye girecek öğrencilerden son haftayı yeni bilgiler edinme telaşıyla geçırmemelerini, dinlenmelerini istedi. Çelik dün Etimesgut Halk Eğitimi Merkezi binasının açıiış törenine katıidı. Çelik, açıiış töreninde yaptığı konuşmada, binanın üzerinde yer alan "En haküd mürşit iUmdir. Bir okul açmak bin hapishane kapatmaktır. Her yerde, her zaman, herkes için eğitim" yazılı afişlere dikkati çekerek "Sözün özü budur" dedi. Trafik terörü, anne-çocuk ölümleri, çevre kirliliği, aile içi şiddet gibi sıkıntılann temelinde eğitım eksikliği ve eğitimi yanlış yorumlamanın yer aldığını kaydeden Çelik, halkı bilinçlendirmek gerektiğini söyledi. Çıkışta sorulan yanıtlayan Çelik, ÖSS'ye girecek öğrencilere, son haftayı yeni bilgiler edinme telaşıyla geçirmemelerini, dinlenmeierini önerdi. "JJse son sınıf öğrencilerine tatil yapmamızm esprisi de budur" diyen Çelik, dershanelere de seslenerek okullann tatıl olmasmdan faydalanarak "öğrencilere doping yapmamalannr istedi. 150 mliyar lira AÇEVBaşkanı Ayşen Özyeğin'eödüln Mustafa Koç ve Semahat Arsel verdi Koç ödülü AÇEV'in tSTANBUL (AA) - Eğitim alanında düzenlenen 2003 yılı Vehbi Koç Ödülü, törenle Anne- Çocuk Eğitim Vakfı'na (AÇEV) verildi.Koç Üniversitesi Oditoryumu'nda önceki gece düzenlenen ödül törenine Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de katıidı. Koç Holding AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Vehbi Koç'un, Türkiye'nin gelişmesinin sadece ekonomik başanlarla değil, aynı zamanda sosyal konularda da çağdaş seviyenin yakalanmasıyla sağlanabileceğini düşündüğünü belirtirken, Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel "Ödül almak, ödül vermek kişi ve kurumları teşvik ve motive eden önemli bir unsurdur. 150 nûryar lira ile Türkiye'nin en büyük maddi değere sahip ödülü olan Vehbi Koç Ödülü'nün bu yıüd sahibi Anne-Çocuk Eğitim Vakfi'dır" dedi. Genç yetenekler aramızda Fanta'nın üniversiteti genç yeteneldere destekohnakamacı>1adüzenİediğı k 'Fan- ta Genç Yetenekler Âramızda" yanşma- suun, ulusalfinali3 Haziran'da İstanbul Park Orman'da yapıkn. Turtdye gene- Bndeyapılan efemeJer sonucunda toplam 11 fuıalistin kankhğı ulusal finalde, mü- zik dahnın Türkhe birincisi İç Anadolu Bölgesi'nden kaolan Chilekesh, stand- up dabnm Türkiye birincisi ise Ege Böl- »esi'nden l mu(A\cı oidu. Herikidalın bölgesel final birincileıi haziran a>ında \apılacak olan ve 17 ili kapsa\an Fanta Gencük Festivafi'nde Teoman.Şebnem Fe- rah, Mor ve Ötesi, Cenk&Erdem ile bir- iktekendibö^elerindesahne>cçjkniaşan- sını yakalayacaklar. l lusal finale muzik dahnda. Akdeniz Bölgesi'nde Hasan Mus- tan, İç Anadolu"dan Chilekesh, Karade- niz 'den Hakan Dağ. Ege'den Lay La> Lom, Dogu Anadolu dan Yüksek Rock'm. Marmara'dan Deniz Tuzcuoğlu Band; stand-up dahnda ise İç Anadolu Bolge- si'nden Berkay Acar, Ege'den Umut Av- cı, Karadeniz'den Ramazan Sarpdere, Güne> doğu Anadolu 'den FikretTunç ve Marmara'dan Sedat Koç kauku. Vakıf üniversitelerine bağlı tıp fakültesi öğrencilerinin staj sıkıntısı sürüyor Keııcli hastatıenizde staj yapın İstanbul Haber Senisi -Vakıf üni- versiteleri bünyesindeki tıp fakül- teleri öğrencilerinin staj yapacak- lan hastanelerle ilgili tartışmalar sürüyor. Vakıf üniversiteleri yetki- lileri, öğrencilerinin eğitim hasta- nelerinde staj yapmalannın yasal olduğunu savunurken Sağlık Müdür- lüğü bunun yasal olmadığını belir- tiyor. istanbul Tabip Odası ise va- kıf üniversitelerinin tek eksiğinin hastane olmadığını kaydediyor. istanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Güray Kıhç, va- kıf üniversitelerinin tıp fakülteleri- nin kendine ait hastanesinin olma- ması gerektiğini belirterek bu fakül- telerinin tek eksiğinin hastane olma- dığını söyledi. Öğrencilerin, üni- versitelerin kendi hastanelerinde staj yapmalan gerektiğini dile ge- tiren Kılıç, "Vakrf ünhersitelerinin üp faküiteleri sadece bu yönden ek- ALAADDÎN DÎNÇER: Eşitsizlik ayyuka çıktı ANKARA (ANKA> Eğitim- Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, ÖSS'nin gençler ve ai- lelerince ölüm-kalım meselesi gibi görüldüğünü ancak eşit ortamda yapılmayan sınavın gençlerin gelecek kaygısını yok etmediğini kaydetti. Mezunlaruı % 30'u işsiz Cniversiteye giriş sınavmm, Türkiye'nin sosyo-ekonomik yapısının dramatik yönünü ifa- de ettiğini kaydeden Dinçer, "Eşitsizliğin ve adaktsizh'ğin ayyuka çürtığı sınav sistemi a>- nı zamanda, gelecek kaygısının gençleri ve aileleri nasıl bir cen- derenin içinde tuttuğunun da göstergesi sayTİmahdır" dedi. Işsizler arasında universite me- zunu sayısının yadsınamaya- cak kadar çok olduğunu vurgu- layan Dinçer, 2000-2001 veri- lerine göre, 190 bin mezunun yüzde 30'unun bir işe gireme- diğini ammsattı. sik değil. Tıp fakültelerinin anabi- lim, temel bilim, klinik bilim dalla- n olur. Vakıf üniversitelerinin fa- kültelerinde anabilim dallan yok, devlet bp fakültelerinin uvmak zo- runda olduğu örgütlenme şeması u/nıanlık eğitimi verilen Sağük Ba- kanhğı'na bağh eğitim ve araştır- ma hastaneleri. Tıp fakültesi öğren- cisi yetirmek istiyorsanız hastane içinde amfılcr kurmak zorundası- nız, ktinikler içindeona göre düzen- a,,'niversite yetkilileri öğrencilerin eğitim hastanelerinde staj yapmasının yasalara aykın olmadığını savunurken, Sağhk Müdürlüğü karşı görüşte. istanbul Tabip Odası ise vakıf üniversitelerinin tek eksiğinin hastane olmadığını belirtiyor. yok" diye konuştu. Eğitim hastanelerinin, tıp faküi- teleri öğrencilerinin eğitimi için uy- gun olmadığını kaydeden Kılıç, "Universite hastaneleri hem tıp öğ- rencisini yetiştirirler hem de uzman yetiştirûier. Bu öğrencflerin gitriği ise leme yapmalısınız" diye konuştu. Öğrencilerin de bu durumdan mağ- dur olduğuna dikkati çeken Kılıç. sözlenni şöyle sürdürdü: "Oğren- ci ünhersite suıavina giriyor, puanı- nı ahyor, okula ücret de ödüyor. Öğ- renchi üp fakültesine alrnorlarve öğ- Çocuk gözüyle savaş Anadolu Üniversitesi (AÜ) İletişim Bilinıleri Fakültesi öğrencilerinin İktişün l ygulamalan Yöntemi dersi kapsamında düzenlediği 'Çocuk Gözüyle Saviaş' konuhıresimyanşmasmda derece>e giren çocuklann eserieri sergilendL Ögretim L yesi Prof. Dr. Dursun Gokdağ, Yunusemre Yerleşkesi'nde düzenlenen törende çocuklara, savaşuı ve silahlann yerine banşın ve sevginüı resimlerini yaptırmak istediklerini. ancak diinyada hâlâ savaşlann > aşandığını söyledi. Gökdağ. 21. yüzyılda dün\a>a gelen çocuklann göziinü sa^asla açnıasının acı verici olduğunu belirtti. İlerişim Bilinıleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sezen L nlü ile Prof. Dr. Dursun Gökdağ, resim yanşmasuıda dereceye giren Uköğretim öğrencileri Gökhan Karakaş, Burak An, Sedef Özen, Özge Biçen ve Volkan Özcan'a çeşrai hediyeler verdikr. Öğrencilerin yaptığı 60 resim, fakülte binasuıda 16 Haziran'a kadar sergilenecek. (Fotoğraf: AA) renciyle, tıp eğitimi vereceklerine dair, yazıh olnıa\ an bir sözleşme im- zalıyoriar. Fakat öğrenci, okula gel- diğinde, uzman eğitimi verilen bir jeregidiyor, anabilim dab yok, en be- teri hastanede kütüphane yok. Bu- rada öğrenci de aldaülıvor." 'Bakkal mı açıyorsunuz?' Batı "da, öğrencinin başka bir ye- re eğitim için geçici sürelerle gön- derilebildiğini anımsatan Kılıç, "Ama burada ö>1e bir şey yok, öğ- renci doğrudan doğnıya kamu eği- tim hastanelerine gönderüiyor" de- di. Vakıf üniversitelerine bağlı tıp fakültesi açıhnasının sorgulanma- sı gerektiğini dile getiren Kılıç, tep- kisıni, "Türkiye'de katnuya bağh 52 tane tıp fakültesi varken bp fa- kültesi ihtiyacı mı vanh. İhtij-aç var- dı diyelim, bakkal dükkânı mı açı- yorsunuz ?" sözleriyle dile getirdi. MEDYA ARAŞTIRMASI Gazeteye yarım saat İZMİR (AA) - Ege Üniversitesi Haber Ajansı tarafından yapılan aylık medya araştırmasında, genç- lerin büyük bölümünün gazete okumak için 30 dakika ile bir saat arasında zaman ayırdığı belirlen- di. Ege Ajans'tan yapılan açıkla- maya göre, Yrd. Doç. Dr. Oğuz- han Kavakh yönetiminde yapılan araştırma. Ege ve Dokuz Eylül üniversitelerinden 562 öğrenci üzerinde gerçekleştirildi. Gençler gazetelerde eğitim ve gençlik ha- berleriyle yerel haberlere daha fazla yer verilmesini isterken hep- sinin ortak eleştirisi, magazin ha- berlerinde "dozun kaçoğT konu- sunda birleşiyor. .Araştırma sonu- cunda, gençlenn yüzde 9.96'sının gazete okumak için 30 dakikadan az zaman ayırdığı belirlenirken, 30 dakika ile bir saat arasında ga- zeteye zaman ayıran gençlenn oranının yüzde 58.72 olduğu be- lirlendi. Araştırmada, gençlerin yüzde 1.25'inin 4 saatten uzun sü- re gazete okudugu ortaya çıktı. AVRUPA'DAN GUR4Y OZ 'Kırılma Noktalan' ABD'nin Irak'a saldınsı ve sonrası gelişmeler, Türkiye'de uzun zamandır unutulmuş düşünme, araştırma alışkanlıklannı bir ölçüde harekete ge- çirdi. Türkiye ile ilgili genel geçer ya da genel geç- mez laf ebelikleri hâlâ sürüyor, ama gerçekçi ve düşünmeyi tetikleyen değerlendirmelerin sayısı da artmaya başladı. "Amerika'dan başka kurtuluşyoluyoktur. özür dileyip, durumu kurtarmalı. Tezkereyi engelleyen- ler şimdiki durumun sorumlusudur" gibisinden deli saçmaları ile uğraşanlar bir yana, başka biri- leri de durumu nesnel olarak değerlendirmeye özen gösteriyor. Paylaşmadığınız bakış açıları ne- deniyle kabul edilmesi olanaksızsonuçlara varsa- lar da nesnel değerlendirmelere dayalı öngörüle- ri ve tavsiyeleri dikkate almakta yarar vardır. • • • Bu türden degerlendirmelerden birisi geçen gün- lerde internet aracılığı ile okuyucusuna ulaştı. Sev- gili Can Baydarol, "Kırılma Noktalan" başlıklı il- ginç değerlendirmesinde Irak savaşı sonrası Tür- kiye, ABD ve AB ilişkilerini ele alıyor. ABD ile iliş- kilerin düzeltilmesinin zorunluluğunu savunuyor. Baydarol yazısında "Eğer içinde yaşadığımız sü- reç net bir hegemonik oyun ise ve bu oyunun tek beliheyicisı ABD ise Türkiye'de pek çok olumlu- lukya da olumsuzlukABD ile ilişkilerin seyrine bağ- lı olacak" saptamasını yapıyor. Makalede asıl ilginç olan ise ABD ile ilgili sözler. Şöyle diyor Baydarol: "...ABD, açık açık Sad- dam'/n silahlan masalının bir gerekçe martavalı olduğunu beyan etti. Bununla da kalmayıp sava- şın ikinci günü, bu savaşın Irak'a bir rejim ihracı savaşı olduğunu açıkladı. Belki bu cümleyi biraz genişletmek lazım. Bu savaş aslında dünya finans sisteminin ve kapitalizmin içine girdiği fay hattını tamir edebilmek için bu bölgenin, rejimlerinin ta- mamı ile yeniden yapılandınlması yolunda bir ilk adım. Bundan sonra herkes sırasını beklesin." Baydarol'un birdiğer ilginç saptaması ise ABD'nin Irak'ta demokrasi kurmak gibi bir amacının olma- dığı, olamayacağı yönündedir. Uzun yazıdan bir kısa alıntı daha: "...evet, ABD'yi dizginlemek bütün dünyanın, özellikle de AB'nin çıkarlanna uygundur..." Ama Baydarol, bunu ba- şarabilecek bir gücün ortada olmadığı, Avrupa'nın dane ekonomik, neaskeri, nedefikritemelleraçı- sından yeterli olduğu kanısındadır. Türkiye açısın- dan vanlan sonuç, doğal olarak ABD ve AB ile bir an önce "iyiilişkilerin" kurulması oluyor. Kuzula- nn kurtlarla iyi ilişkiler kurması kuşkusuz zor. ABD'nin dizginlenemediği koşullarda ilişki mümkün, ama can yakmamasf imkânsız. Baydarol'un yazısında vanlan sonuçlan, öneri- leri tümüyle ele almak bu yazının sınırlannı aşar. Yukanda aktardığım sözlerden yola çıkarak nes- nel durumla ilgili değerlendirmelerin, nesnel du- rumdan kaçınılmaz sonuçlar üretmek ya da du- ruma boyun eğmek sonucuna varmaması gerek- tiğini dile getirmek istiyorum sadece. Araştırma- cı, vehli durumlann hızla değişebileceğini, verili du- rumlann aktöherinin hızla sahneden çekilebilece- ğini ve yerlerini yenilerinin alabileceğini, bunu gösteren ipuçlannı unutmamalı. Politikacılann, ah- laki değerlendirmeleri bir yana bırakarak yola ko- yulmalannın ters sonuçlar doğurabileceğini de dik- kate almalı. Kısaca amacım, politikalann, nesnel degerlen- dirmelerden vazgeçmeden, ama insani doğrultu- da şekillenmesi ıçin çaba göstermek gerektiğini vur- gulamak. örneğin, "ABD'nin dizginlenmesinin tüm dünyanın çıkariarına uygun olduğu" sapta- masını yapmışsak, nesnel verilen bu çıkardogrul- tusunda kullanmanın yollannı da aramak zorunda- yızdır. "Bu olanaksız" denilebilir kuşkusuz. Amata- rih, sürekli olarak olanaksız işlerin olanaklı hale geldiğini gösterir. Aktörlerin biri ya da birkaçı de- ğil, yenilenler de dahil tümü tarihin yazıcısıdırfar. "Savaş, politikanın başka araçlaha sürdürülme- sidir" sözünde anahtar sözcüğün savaş değil, po- litika olduğunu, onun asıl olduğunu vurgulamaya gerek var mı? "Karşı konulmaz silahlı güç" sözü bir boşalma, bir uydurmadır. Tarih hep tersini ka- nıtladı. Şahinler geçicidir, onlar da yenilirler! e-posta: guray.oz(a cumhuriyet.com.tr 12 bin öğrenciye test yapıldı En gözde meslek bilgisayar mühendisliği tSTANBUL (AA) - Gençlerin en fazla tercih ettiği mesleğin "bilgisa- yar mühendisüği" ol- duğu belirlendi. Uğur Eğitim Kurum- lan'nca, gençlerin ilgi ve yetenekleri doğrultu- sunda meslek tercihleri- ni tespit etmek amacıy- la "Kariyer Eğitim Tes- ti" gerçekleştirildi. Yaş ortalaması 17 olan 5 bin I23'ü erkek toplam 11 bin 515 öğrencinin ka- tıldığı test sonuçlanna göre, gençler en çok bil- gisayar mühendisi ol- mak istiyor. Gençler arasında en fazla ilgı gören meslek grubu da yüzde 26.69 ile mühendislik, yüzde 15.21 ile tıp \e sağhk bilimleri, yüzde II.62 ile eğitim'öğretmenlik oldu. îktisadi ve idari bi- limler meslek grubu yüzde 9.14, hukuk yüz- de 7.14, temel bilımler yüzde 5.52, iletişim yüz- de 5.05, mimarlık yüz- de 4.95. siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler yüzde 4.86, sanatsal yüz- de 2.15, spor da yüzde 0.6 oranında ilgi topla- dı. En fazla ilgi gösteri- len meslek olan bilgisa- yarmühendislığini genç- İerin yüzde 10.38'i ter- cih ederken bunu yüzde 9.25 ile doktorluk izle- di. Bu meslekleri ise öğ- rermenlik ve ışletmeci- lik takip etti. Erkekler istiyor Cinsiyete göre yapı- lan değerlendirmede ise erkeklerin bilgisayar mü- hendisliğini tercih ettiği, fcaz öğrencilenn ise dok- torluğu istediği belir- lendi. Öğrencilerin en az istediği mesleklerse, kızlarda sigortacılık, bas- ketbolcu ve istatistikçi olmak, erkeklerde de moda tasanmı \e güzel sanatlargibi artistik eği- limi ön plana çıkaran alanlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle