05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 8 MAYIS 2003 PERŞEMBE HABERLERIN DEVAMI TURKİYE s:arcJ _B 24 3inop B 20 Adana B 28 3amsun B 20 Mersın KDcaei B 26 Trabzon _B 20 Diyarbakır B 26 B 23 3ıresun B 30 Ankara _B 18 Şanlıurfa B 29 B 25 Mardin B 26 lwta-ıisı B 31 -skışehır B 25 Sıırt B 26 A><ir B 32 <onya B 24 Hakkâri B 18 De-niıl B 30 aıvas B 21 Van Z c r g j d a k B 19 Antalya B 18 A 31 Kars B 16 Yurtta yağış bek- lenmıyor. Yurdun doğu kesımlen par- çalı bulutlu, dığer yerler az bulutlu ve açık geçecek.Hava sıcaklığı tüm yurtta artacak.Ruzgâr ku- zey ve doğu yönler- denhafrf.arasıraor- ta kuvvette esecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y B B Y Y Y Y Y 13 12 12 20 20 23 23 21 Münıh Y 21 Zünh Berlin Budapeşte Madnd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y B Y B B B Y B 25 33 18 31 33 27 27 25 Y 28 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahıre B Y B B Y B Y B 1b 18 18 27 16 16 4 33 B 30 Parçalı bulutlu i Sıslı C ^j, Buluttu k Çok bulutlu . Yağmurlu Kariı > Gok gurultulu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK H Baştarafı 1. Sayfada cısı. "ABD'yi Türkiye nin anlayamadığını" söyle- yerek soykınm iddialarıyla hatamızı kabul etme- rnizdedırenen Ermenilere benzer koşuttaki sap- tartaarla Türkiye'ye yükleniyor. l'ak'n Saddam'dan arındırılması çabalanna "ABD'ıin istediğikatkıyı sağlamadıklan"için asker siv I hernen her kesim suçluyor. Türkye ile stratejik ortaklığın devam edebilme- sin, işbirliğinin yeniden canlanabilmesini, dayat- ma niteliğindeki yeni bir koşula bağlıyor: "Irak'taki olaylara daha duyartı davranmalıydık, bi/em&dik, ama artık Oiliyoruz. Nerede ne kadar yardımoı olabiliyorsak o kadar yardımcı olmalıyız" demernizi istiyor. Geçnişi unutabilmeleri için hatayaptığımızı, AB- D'oen özür dilememizı istiyor. Avrupa, askerin siyaset üzerindeki etkisini yad- sıyor. VVolfovvitz, tezkerenin kabul edilmesi için TBMM üzerınde baskı kurmayan orduyu "liderlik yapma- makla" karalıyor. • • • Tezkerenin reddini Avrupa'nın gerçek demokra- Silere yaraşır bir davranış diye alkışladığını, ABD'- den de aynı yönde sesler geldiğini söyleyen, Irak politikalannı savunan, tezkerenin reddinin bize çok şey kazandırdığını sürekli ifade eden Dışişleri Ba- kanı Gül; Wolfowitz'in konuşmasını "gayetaçık, sa- mimi ve pragmatik bir konuşma" diye yorumladı. I Bizimkilerdün söylediklerini çoktaaan unutuver- fniş. Konuşmayı inceledikten sonra bir değerlen- dirme yapacağını söyleyeceği yerde Wolfowitz'in 6ne sürdüğü hataları kabullenmekte geç kalma- mak kaygı ve telaşıyla nefes nefese böyle bir de- meç veriyor. ABD Büyükelçiliği bile daha temkinli. Wolfo- vvitz'in "kişiset görüşlerini" açıkladığını söyleyerek olası eleştirileri karşılamaya çabaladı. Başını dik tutacağı yerde bir bakan; Türkiye'yi aşağılayan sözleri sineye çekti. Onca ağır suçla- malan görmezlikten geldi. Amerikalının "geleceğe dönükperspektifler ortaya koyduğundan" söz ede- lek (destek verircesine) suçlamaları örtme çabası içinde. Tezkerenin reddinden sonra hükümetin, Ameri- ka karşısında içine düştüğü, birtürlü kurtulamadı- ğı (basit tanımlamayla) eziklik duygusundan, piş- manlık kompleksinden bir türiü kurtulamadığının resmidir Gül'ün sözleri. Daha doğrusu son manzara Amerika'ya teslim olmanın çaresizliğini yansıtıyor. • • • Türkiye'yi aşağılayan davranış veya söylemlerya Erbakan'lı hükümet (REFAHYOL) ya da Erbakan'ın Milli Görüş'ünden veya imam hatip kültüründen fe- yiz alan öğrencilerinin kurduğu hükümet (AKP) za- manına rastlıyor. Kaddafi'nin Türkiye'yi aşağılayan sözleriyle ta- rihe damgasını vuran Libya faciası hâlâ bellekler- de. Wolfowitz'le gerçek düşüncelerini ortaya koyan ABD; uluslararası nezaket kurallarını aşan suçla- malarla ya hatanızı kabul edersiniz ya da stratejik ortaklık, Irak'ta ulusal yararlarınız doğrultusunda bizden hiçbir şey beklemeyin, diyor. Gül ise idare-i maslahatçı bir tutum sergileyerek Türkiye'nin önemini vurguladığı savıyla Wolfowitz'i övüyor. Neredeyse "çirkin Amerikalı"ya teşekkür edecek! Hükümetin önündeki tek yol; Wolfowitz'in şu söylemi doğrultusunda öne sürdüğü öneriyi yeri- ne getirmek: "ABD'ye nasıl yardımcı olabiliriz diye düşün- mek!" Türkçesi ABD "leb demeden leblebiyianlamak". Plana hükümet siyasetine uygun bir ad konula- bilir: "Emret Başkanım!" Yüksek Mahkemede görüşülecek 61 yaştakarar bugün alınacak ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Anaya- sa Mahkemesi, CHP'nin memurlann emeklilik yaşını 65 'ten 6 l'e düşü- ren yasanın yürürlüğü- nün durdurulması iste- miyle yaptığı başvuruyu dün ele aldı. Yüksek Mahkeme görüşmeye bugün devam edecek. Anayasa Mahkemesi heyeti dün saat 10.00'da baş\ r uruyu görüşmeye başladı. Mahkeme çalış- malanru öğleden sonra da sürdürdü. Mahkeme- ye gelişinde gazetecıle- rin sorulannı yanıtlayan Anayasa Mahkemesi Başkaru Mustafa Bu- min, yurürlüğün durdu- rulması halinde emekli olanlann mahkeme yo- luyla eski görevlenne dönmelerinin mümkün olup olmadığı sorusunu yanıtlarken, bu konuyu karar çıktıktan sonra de- ğerlendirebileceğini söyledi. Yüksek Mahke- me, DEHAP'ın "de- mokratik cumhurivet, tşitlik ve hukuk devle- ti ilkelerine aykjn ey- lemlerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle kapatılması için açıİan davada. partiye ön sa- vunmasıru yapması için 45 gün eksüre verdi. Bu arada, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün emekli edilecek büyükelçilerin kaderle- rinin belirlenmesi ama- cıyla bakanlıkta oluştur- duğu komisyonunun, Dışişleri Bakanlığı Teş- kilat Yasası'na aykın ol- duğu belirlendi. Yasanın 22. maddesi, "Bakanuk Komisyo- nu'nun" ancak "büyü- kelçiier ve daimi tem- silciler dışında kalan personelin terfı, tayin ve diğer özlük işlerini görüşmek ve kararlan- nı Bakanın onayına sunmayı" öngörüyor. Ancak Gül, bu yetkisini kullanmayıp konuyu "Bakanlık Komisyo- nu'na" havale ederek, emekli edilme sınınnda bulunan diplomatların kaderinı aynı bakanlık- taki meslektaşlarına bı- rakıyor. Gül'ün böylece yasal olmayan "birbiri- ne kırdırma" yöntemi ile emekJi adayı büyü- kelçiler arasında ikilik yaratarak yararlanma yoluna gittiği belirtiliyor. Yasaklı firmalan kurtarma taslağıI Baştamfı 1. Sayfada ilgili yasa yürürlükten kalktığı için değiştiği görüşüne yer ve- ren bir düzenleme de taslakta yer alıyor. Bakanlığın bir süre önce de Kamu Ihale Kurumu'na, "Es- ki ihale yasası yürürlükten kalktığı için yasaklı firmala- nn, yasakiarı da ortadan kal- kacaktır" görüşünü içeren bir yazı yazdığı ve konuyla ilgili kurumdan görüş istediği öğre- nildi. Edinilen bilgiye göre Bayın- dırlık ve tskân Bakanlığı, bir süre önce Kamu Ihale Kuru- mu'na, eski ihale yasası kapsa- mında yasaklanan firmalann durumlanyla ilgili görüş sordu. Bakanlığın yazısında, 2886 sa- yılı eski ihale yasası kapsamın- da yasaklanan firmalann du- rumlannın, yeni yasayla birlik- te değişeceği belirtildi. Yazıda, 2886 sayılı ihale ya- sasının yürürlükten kalkması nedeniyle yasaklann da orta- dan kalkacağı belirtilerek Ka- mu Ihale Kurumu'nun görüşü soruldu. Kamu Ihale Kurumu ise, firmalarla ilgili suç unsur- lanmn devam ettiğini belirte- rek yasalann değişmesine kar- şın ihale yasaklısı firmalann durumunda bir değişiklik ol- madığı yönünde görüş bildirdi. Kurum daha sonra da bu yön- deki görüşünü yayımladığı teb- liğe taşıdı. Kurum tarafından "2002-5" sayıh olarak yayım- lanan tebliğde, eski ihale ya- saklısı firmalann yasaklannın devam ettiği vurgulandı. Kamu ihale Yasası değişik- likleri kapsamında, eski yasaya dayalı olarak firmalara getiri- len yasaklann kaldınlması yö- nünde bir çalışma yapıldığı da öğrenildi. Edinilen bilgiye gö- re, Bayındırlık ve Iskân Bakan- lığı'nın konuyla ilgili olarak hazırladığı yasa taslağında, 2886 sayılı eski ihale yasasının yürürlükten kalkması nedeniy- le firmalara getirilen yasakla- nn geçerli olmadığı yönünde bir düzenlemeye yer verildi. Eski Bayındırlık ve Iskân Ba- kanı Abdülkadir Akcan ise AKP yandaşı birçok firmanın yasaklı olduğuna dikkat çekti. Bu nedenle yasaklı firmalara yönelik bir düzenleme yapıl- masmın kendisini şaşırtmaya- cağını vurgulayan Akcan şöyle devam etti: "Hükümet yetkilileri, yasa nedeniyle insanların kışın başlannı sokacak ev bulama- yacağını savunuyor. Hükü- meti oluşturanlar, uyguladık- ları yasaları bilmiyorlarsa bu ayıptır. Yoksa, enkaz altında kalmış 10 yaşındaki çocukla- rın üzerinden siyaset yapnıa- sınlar. Yapmaya çalıştıkları açık bir biçimde, yandaş mü- teahhitlere ihaleleri peşkeş çekmektir." Coş: Karaaslan'ın akrabalan halkı provoke ediyor, yardımlar yandaşlara veriliyor Vali suçu başkana yüklediBÎNGÖL (Cumhuriyet) - Bingöllülerin, yardım dağıtı- mında adaletsiz davrandığı ge- rekçesiyle geçen hafta protesto ederek istifaya çağırdığı Vali Hüseyin Avni Coş, DEHAP'lı Belediye Başkanı Feyzullah Karaaslan'ı hedef seçti. Coş. "Başkan Karaaslan devletin kendisini görevden almadığı- na şükretsin" dedı. Karaaslan'ın "Yardımlara el konuluyor" açıklamasına tepki gösteren Coş, "Devlet ile soru- nu olan yasadışı çevreleıin 'Yardımlanmız devlet tarafından engelleniyor' iddiaları doğru değildir"diye konuştu. Yurttaş- lara dağıhbnası amacıyla beledi- yeye verilen ekmeklerin parayla satıldığuıı ileri süren Coş, "Bu kişinin dar bir mantığı var. Biz devlet olarak bütün halka yar- dım yapmak isterken bu bele- diye başkanı sadece kendi seç- menine yardım etmek istiyor" diye konuştu. Konteynırlann ku- rulması için belediyeden yardun istediklerini anlatan Coş, Kara- aslan' ın 15 milyar lira asfalt boz- ma parası istediğini ileri sürdü. Vali Coş, depremin ardından Bingöl'de meydana gelen olayla- n tahrik eden ve yakalanan şa- hıslardan bazılannuı da Beledi- ye Başkanı Karaaslan'ın birinci dereceden akrabalan olduğunu da iddia etti. Cumhurbaşkanı Ahmet \ec- det Sezer'le görüşmesi engelle- nen Başkan Karaaslan ise Coş'un açıklamalannın asılsız olduğunu söyledi. Yardım dağı- tımında yaşanan rezaletin örtbas edilmesi için kendisinin hedef alındığına dikkat çeken Karaas- lan, depremin ilk günü belediye- nin ürettiği ekmeklerin saat 10.00'a kadar satıldığını, duru- mu fark etmeleri üzerine müda- hale ettiklerini bildirdi. Karaaslan yakınlannın olay- lara kanştığı iddialannı da ya- Ianlayarak, "Söz ettiği akraba- larım kimse, hemen açıkla- sm" dedı. DEPREM İÇİN ÖNERGE Ölümlerin nedeni ahlaki erozyon ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, Bingöl depremi için Meclis araştırma önergesi verdi. CHP Grup Başkanvekili Oğuz Oyan, AKP programında tek satırla bile depremden söz edılmediğine dikkat çekerken "Siyasi iktidar, ahlaki çöküntünün Meciis'e uzayan kollarının kesileceği sözünü veremiyor" dedi. CHP grup başkanvekilleri Oğuz Oyan, Mustafa Özyürek ve Haluk Koç, dün parlamentodâ düzenledikleri basın toplantısında, Bingöl depremiyle ilgili değerlendirmeler yaptı. Oyan, olayı gündemde tutmak istediklerini vurgularken "Gündemde olmadığını sananlar her gün yer sarsıntısıyla sallanıyor. AKP'nin programında tek satırla bile depremden söz edilmiyor. Orta büyüklükte bir depremde bu kadar ölü olmasımn altında ahlaki erozyon var" dedi. Oğuz Oyan, konunun tüm yönleriyle araştınlması ve 5-10 yılda yapılması gerekenlerin saptanması için araştırma komisyonu kurulmasını istediklerini bildirdi. Inşaat mühendisi olan CHP tstanbul Mılletvekilı Ersin Arıoğlu da 100 yılda 150 hasar doğuran deprem meydana geldiğini söyledi. Türkiye'nin her yıl milli gelirinin binde 7'sini depremlerde kaybettiğini belirten Anoğlu, "Türkiye'de 60 milyon insan, 12 milyon konut ve 225 milyar dolarhk yatınm deprem riski altında" diye konuştu. stanbul yenileniyor Büyükşehir Belediyesi'nin tstan- bul'un tarihi, kiiltürel ve doğal öz de- ğerlerini korumak ve kurtarmak ama- cıyla uygulamaya koyduğu "Kentsel Tasarım Projeleri" kapsamında yürü- tülen "Evimiz tstanbul Kadar Güzel" kampanyasının 2. etabı, Başkan Ali Miifit Gürtıına'nın da katıldıgı bir toplantıyla başlarıldı. Gürtuna, Istan- bul'un tüm sorunlarının duyarlıbk ve emekle kısa sürede çözülebileceğinin altını çizerek "Çarpık yapılaşmanın tstanbul için bir kader olduğunu unu- tup, mimari ve estetik olguyu yüklene- rek binalarımızı yeniden oluşturmalı- yız. Bu projevi göz ardı edersek, tstan- bul böyle devam eder ve bizim neslin ayıbı olarak geleceğe devreder" dedi. femmuz ayında Haliç'te denize girile- bileceğini söyleyen Gürtuna, "Bu yıl, hem dalacağız hem yüzeceğiz ve belki de kayak yapacağız" diye konuştu. Toplantıda ayrıca, Uçe belediye baş- kanları ve beldeleri temsilen katılan Taşdelen Belde Başkanı Hüseyin Sipa- hi ile kampanyanın sponsorluğunu üstlenen Dyo, Lafarge, Iston ve KtP- TAŞ firmalarının yetkilileri tarafın- dan kampanya protokolü imzalandı. (Fotoğraf: EVTRİM KAYA) AKP'den Tekirova'da 4 türbansız' kamp ANIC\RA (Cumhuriyet Bü- rosu) - AKP, milletvekillerinin katılacağı çalışma kampı için "rürban önlemi" aldı. 364 mil- letvekilı, Antalya'da düzenlenen "tamşma-dayanışma" toplan- tısına "eşsiz" davet edildi. AKP yönetiminin, grupta kay- naşmayı ve parti içi uyumu sağ- lamak amacıyla bir süreden beri Ankara dışında gerçekleştirmeyi tasarladığı toplantı Antalya Tekı- rova'da gelecek hafta gerçekJeş- tirilecek. Parti, 15-17 Mayıs ta- rihleri arasındaki toplantı içinTe- kirova'da beş yıldızlı Rixor Ote- li'ni 3 günlüğüne kapattı. Devlet zirvesinde yaşanan "türban" gerilimi, daha önce eşli olarak tasarlanan toplantıyı da etkiledi. Parti yönetiminde ya- pılan değerlendirmede milletve- killerinin türbanlı eşleriyle otel- de \erecekleri görüntünün ikti- dar aleyhine kullanılabileceği görüşü ağırlık kazandı. Bunun üzerine 364 milletveki- lıne eşli davette bulunulmadı ve otelde yalnızca millervekilleri için yer aynldığı gruba bildirildi. 365 kişilik AKP grubunda TB- MM Başkanı Bülent Annç, iç- tüzük gereği parti çalışmalanna katılamıyor. Ilk hazırlıkta ise grup içi kay- naşmayı da sağlamak amacıyla yan tatil amaçlı kampa milletve- killerinin eşleriyle katılmalan düşünülüyordu. AKP iktidannın TBMM loj- manlannı sarma karan da siyasi kulislerde türbanla ilintili yo- rumlara neden ohnuştu. Bazı si- yasi kaynaklar, yüzde 60 'ı AKP'lilerden oluşan lojmanda toplu yaşam tarzının dışardan eleştirilere hedef olmasından ka- çındığı ıçın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu icraatı gerçekleştirdiğini savunmuştu. 3 Kasım seçimlerinin ardından tür- ban gerilimi ilk olarak TBMM ULUSAL EĞITÎME DESTEK Herkes okuryazar olacak tstanbul Haber Servisi- Ulusal Eğitime Destek Kampanyası kapsamında düzenlenen "Eğitim Kurultayı", sonuç bildirgesi açıklandı. Bıldirgede kampanyanuı tüm yurttaşlar okuryazar oluncaya ve gelir geririci bir beceri kazanana dek işbirliği içinde devam ettirileceği belirtildi. Kişisel gelişim, ailede statü değişimi ve sosyal yaşama katıhna konulannda olumlu değişüdikler gözlendiği belirtilen kampanyanın Semra Sezer'in de katılımıyla devam ettirileceği bildirildi. Başkanı Annç'ın Cumhurbaşka- nı Ahmet Necdet Sezer'i yurt- dışına uğurlama törenine eşini götürmesiyle başladı. Cumhurbaşkanı önlem olarak daha sonra çıktığı yurtdışı gezi- sine eşi Semra Sezer'i götürme- mişti. Cumhurbaşkanı'nın 5 ay- dan beri yurtdışına çıkmaması konusunda da iktidarla arasında- ki genlime dayanan yorumlar ya- pılıyor. Hükümetin hızlı kadro- laşma çabasına karşı bazı karar- nameleri C an kaya Köşkü'nde bekleten Cumhurbaşkanı'nın, TBMM Başkanı Annç'a Cum- hurbaşkanlığı vekâletini vermek istemediği siyasi kulislerde dile getiriliyor. Türban genlımı son olarak Bü- lent Annç'ın eşli davette bulun- duğu 23 Nisan resepsiyonunda tırmandı ve Milli Güvenlik Ku- rulu toplantısının ardından Baş- bakan Erdoğan parti içine de "hassasiyet gösterilmesi, geri- limin düşürülmesi" uyansında bulundu. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada Ziyaret kuzeye ama, güneyde de beklenti var! Bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Kıbrıs'a gidiyor ve Rumlar kendisinden umut verici bir açıklama bekliyor! Rum basınına göre, Rum yönetiminin Erdoğan'- dan beklentileri şunlar: 1 - Maraş koşulsuz verilecek. 2- Bir miktar Türk askeri geri çekilecek. 3- Hava sahası Rum tarafına da açılacak. Bunlardan Türk askeri bölümüne hemen Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'den yanıt geldi. Gül, "Böyle bir karanmızyok" dedi. Rumların öteki istemleri konusunda da Ankara'nın herhangi bir adımı olmayabilir ama, AKP hükümetinin KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'la arasının pek iyi olmadığını bilen Rum- lar, bu tür beklentiler içine girebiliyorlar! Denktaş ve KKTC hükümetinin nisan başında inisiyatifi ele almasıyla başlayan yeni dönem Rum- ları telaşlandırmış görünüyor. "Uykudayakalandık" diyen Rum yönetiminin Erdoğan'ın "Ben en iyisi- niyaparım, bu işi de bilirim" duygusunun öne çık- ması halinde, yeniden inisiyatif elde edebilecek- lerini düşünüyorlar. Bize ulaşan kulis bilgilerine göre ise Denktaş, önümüzdeki günlerde yeni adımlar atabilir ve Rumları şaşırtmaya devam edebilir. Ancak bun- ların somut kazanımlar getirmesi Türkiye'nin de adımların arkasında durmasına bağlı. Betonda yürüsek îz çıkıyor! Erdoğan'ın gidişi öncesinde durum ve gerçekçi yaklaşım şöyle görünüyor: 1- Rum yönetimi, Denktaş'ın adımlarının tut- tuğunu görünce hemen bu zemıni değiştirme gereği duydu. Papadopulos, "Annan Planı çerçevesinde yeniden görüşmelere başlayalım" dedi. Daha önce reddettiği planın yeniden masaya gelmesini isteyen Papadopulos'un temel amacı, "Denktaş uzlaşmaz taraftır" sözünün bir kez daha söylenmesini sağlamaktan başka bir şey değil. Gelinen noktada Annan Planı, pek çok deprem geçirmiş hasarlı bir evdir. İçine yeniden girmeye çalışmanın yararı yoktur. 2- Kıbns'ta iki tarafın birbirine gidip gelmesiyle birlikte pek çok önyargının da kırılmakta olduğu görülüyor. Kendi yönetimlerinin ters propaganda çalışmalanna karşın, Rumlar yatıya kalmaya başladı. Tatile de bekleriz! Bu zemini çok sağlam tutarken, adım adım da geliştirmek gerekiyor. 3- Erdoğan'ın adaya gidişi, bu zeminin güçlendirilmesi için kullanılabilir. AKP hükümeti, günübirlik politikalar belirleyince başına ne gel- diğini ABD ile ilişkilerde görüyor. ABD Savunma Bakan Yardımcısı Worfowitz'e Türkiye yönetimi- ni bu kadar küçük düşürecek değerlendirmeler yapma cesaretini veren nedenlerin başında, hükümetin yalpalayan tutumu geliyor. Bu bağlamda Denktaş'ın 14 Nisan 2003'te Er- doğan'a yazdığı 6 sayfalık mektuptaki şu tümce ilginç: "Türkiye'nin tereddüt geçirdiğini gördükçe ne yapacağımızı biz de bilmez hale gelmekteyiz." 4- Ankara, Loizidou davasında tazminat öde- meyi, başka davalara emsal oluşturmaması koşu- luyla kabul edebileceğini duyurdu. Titiana Loizidou adlı bir Rum, 1974 Banş Harekâtı son- rasında Girne'deki mülklerine ulaşamadığını iddia edip AlHM'ye dava açmış, mahkeme Türkiye'yi 875 bin dolartazminata mahkûm etmişti. Türkiye bunu kabul ederse, emsal memsal dinlemezler sıradaki 400 davayı da sonuçlandırırlar. Şu aşa- mada, gidişin yönünü değiştirecek adımlar Türkiye'ye yarar değil zarar getirir. 5- Kıbrıs Rum Yönetimi'yle Yunanistan arasın- da da zaman zaman görüş ayrılıkları çıkıyor ama, onlar su yüzüne çıkarmıyorlar. Bizde tersi geçer- li. Değil karda, betonda yürüsek izimiz belli olu- yor. Erdoğan'ın ada gezisinin bu havayı da değiştirmesini dileyelim! [email protected] Yunan Basını Orduyla hükümet çatışabilir MURAT tLEM ATİNA - Türkiye'de son Milli Güverüik Ku- rulu (MGK) toplantısı sonrasında başında yer alan haberler ve yapılan açıklamalar, Amerikan yetkilileri tarafından dikkatle izlenip rapor haline geririldi. Stratfor Enstıtüsü, "Türkiye: Ordu darbe hazırhğın- da mı?" başlıkJı rapor- da son gelişmeleri de- ğerlendirdi. Yunanistan'da yayım- lanan Ta Nea gazetesi- nin haberine göre, ABD Savunma Bakanlığı ile Merkezi Haberalma Ör- gütü'nün (CIA) istihba- rat bilgileriyle beslenen tanınmış Stratfor Ensti- tüsü, Türkiye'deki son gelişmeleri konu alan bir rapor hazırladı. 1 Mayıs'ta yayımla- nan rapora göre, Irak sa- vaşı döneminde Türkı- ye'deki hükümet ve ordu sadece kendi rolleri ile ilgilenmeyi tercih etti. Ancak savaşın bitme- si ile ortaya çıkan tablo taraflann pozisyonlan- nın netleşmesinde önemli rol oynadı. Buna göre Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Genelkurmay Başkanı ile temsil ettiklen laik güçler Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile AKP'ye "en azından şimdilik kaydıyla" za- man tanıma yönünde tu- tum sergiliyor. Stratfor Enstitüsü'nün Türk hükümet kaynak- lannı gösterdiği yoruma göre, AKP'nin önemli bir bölümünün hüküme- tin darbe ile görevden uzaklaştınlmasından büyük kaygı duyuyor. Rapordaki iddialara gö- reyse, ordu darbe konu- sunda ikiye aynlmış du- rumda. Üst kademedeki bazı güçlü odaklar hü- kümete hâlâ güven duy- maya çalışıyor ve darbe- ye sıcak bakmıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle