25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 MAYIS 2003 CUMARTE OLAYLAR VE GORUŞLER AÇI miMTAZ SOYSAL Kayma SON günlerin ilgjinç konulanndan biri, "CHP nere- ye kayıyor?" tartışması oldu. Aslında yeni bir soru de- ğil bu; yfllardJf sorulur. Söz Konusu parti seksen yıllık cumhuriyetirt kunJKışunda harcı olan bir parti olduğu için de, sorunun yjanrtı herkesi ilgilendirir; gerisinde san- kı bu cumhuriyefln yazgısı yatar gibidir. SofUpözde, yaklaşik yanm yüzyıldır yaşanan "karşı- devrim'e yefiîebilecek yanıtla ilgilidir. Ortaya çıkışında CHP'nindeetkisi bulunan 27 Mayıs, Bayar-Menderes karşı-devrirnine birtepkiydi. 1961 'in özgüriükçü anaya- sası köklü ekonom ik atılımlarla tamamlanmadığı için CHP'deki "ortanın sso/u" sözü halk yığınlannı kazanma- yayetmedi. CHP'yi de kapatan 12 Eylül'ün zorladığı SHP adın/n içine bitişik yerleştirilen "sosyaldemokrat" sözü, çok kişiye daha "so/" bir izlenim vermesine karşın, as- lında devrimci yaklaşımlardan uzaklaşmanın belirtisiy- di; Parti, kuzeybatı <Avrupa sosyal demokratlarının hiç de devrirfici olmayan, uzlaşmacı çizgisine gfrmiştf. Oy- sa, ekonomik ve sosyal geri kalmışlığı henüz üzerinden atamamış bir ülkede- halk yığınlarının doğru biçimde ka- zanılması, o alanlarda devrimcilikten uzaklaşmayı de- ğil, tam tersine devrimci atılımlann ve köklü değişik/ik- lerin sürdürijlrnesiyle başarılabilirdi. Yarım yüzyıllık karşı-devrim önündeki CHP şaşkın- lığı ancak böyfe açıManabilir. Görmek gerekiyor ki, "Atatürk 'ün ve laikliğin par- tisi", durgunlaşan bu ülkeyi halkın desteğiyle ayağa kaldırmaya ve dirittmeye yetmiyor. Küreselci gö- rüntülerle sürdürüleri "yerinde saydıncı" dış çullanış- lara karşı ulusal coşıku yaratacak bir kalkınma sefer- berliğine gereksinme var: Kamu girişimciliğinin plan- /(yaklaşımı ile özel kesimin dinamizmini yan yana ge- tiren bir seferberlik. Yalnız irtica korkusuna dayalı bir CHPcumhuriyetçiliğinin, Blair'ci sosyal demokratlık- la veya "Anadolu solu" gibi söylemlerle yetinilmeyip, radikal boyutlan olan ekonomik ve sosyai politikalar- la güçlendirilmesi gerekiyor. Bir yanında Oğuz Oyan'lann ve Izzet Çetin'lerin, öbür yanında da Kemal Derviş'lerle Bülent Tanla'la- nn yer aldığı bir parti yerinden kımıldayıp bu çeşit bir güçlenişi başarabilir mi? Grup başkanvekillerinden bi- rinin daha geçen günkü basın toplantısında "Türki- ye 'de sosyalmühendislik son gelişmelehe ömrûnü ta- mamladı" diyebildiği bir CHP'de toplumu köklü deği- şikliklere yönlendirme olanağı artık kalmış mıdır? Aynı Grup Başkanvekili'nindeyişiyle, "Kimsekendinialdat- masın; CHP biryerden kalkıp biryere gitmiyor." CHP dışındaki devrimci ve daha ulusalcı arayışla- rı gereksiz bölünmeler sayan ve herfırsatta bir- leşin" sözü eden çevrelere verilebilecek yanıt da bu- rada yatıyor. Solda birliktelik, ancak laik cumhuriyet- çi Kemalizmi çağın gereklerine uygun köklü ekono- mik kalkınma politikalarıyla tamamlayan bir ideolojik zeminde gerçekleşebilir. Başka türlüsü, birbirini ve geniş halk yığınlannı al- datmak demektir. Bizdeki Felsefe Ödülleri Bu yılki Gökberk Yanşması'nın bir özelliği daha var: Uluslararası olacak, on sayfadan az, yirmi sayfadan çok olmayan denemeleriyle kırk yaşından genç felsefeciler katılabiiecek. Son başvuru tarihi 20 Temmuz. Yanşma sonucu, Dünya Felsfe Kongresi'nin 17 Ağustos kapamş oturumunda açıldanacak. Arslan KAYNARDAĞ/^/^/m w w o dül almamız için iyi, güzel bir şey yapmamız, başa- n göstermemiz gerekir. Yapıp et- melerimız, biz kışılık kazan- dıkça kültür alanlanna daha çok yönelmektedir. Bu anlamdaki eylemlerin öğülmeyi, ödüllendirilmeyi bekleyen yanlan vardır. Bun- lan yapıp edenler böyle bir şe- yi açıkça beklemeseler bile, ilerlemiş toplumlarda değer ve eğitim bilincinin harekete geçmesiyle ödüllere yol açılır. Kişinin varlığını karutlaması- na^ardım edilmiş olur. Odül sözcüğünün aslında "öğdüT olduğu ve öğmekten geldiği ileri sürülmektedir.Ba- şanlı bir çocuğa, bir gence afe- rin demek, onu alnından ya da yanağından öpmek, alkışla- mak, küçük de olsa bir arma- ğan vermek, ödüllendirme, özendirme değil midir? Dar alanlardaki bu tür ödüller, özendirmeler, giderek büyük alanJara, kurumlara doğru ge- nişler, ulusal nitelik kazanma- ya başlar, daha sonra uluslara- rası ödüller ortaya çıkar. Gü- nümüzün tanınmış sanat, ede- biyat, bilim ödülleri, armağan- ları böyle oluşmuştur. Bizdeki edebiyat ödüllerine bakınca otuz sayısına ulaştığı görülüyor. Hepsini sayacak de- ğilim, tarih sırasına göre baş- tan birkaçının adını verece- ğim: Cumhuriyet HaJk Parti- si Roman Ödülü (1942), Yiı- nus Nadi Ödülü (1946), Türk Dfl Kurumu Ödülü (1954), Ye- ditepe Ödülü (1954), Sedat Simavi Ödülü (1975), Kültür BakanhğıÖdülü (1979)... Sek- senli, doksanlı yıllarda sayı birden artıyor. Bunlar hep edebiyat ödülü. Kuşkusuz başka ödüller de var, bu yazıda onlardan söz etmi- yorum. Felsefe için konulmuş ödül var mı diye baktığımızda yal- nız iki ödülün admı görebili- yoruz: llk gırişim 1993 'te. Veb- bi Hacıkadiroğlunun yayım- ladığı Felsefe TarOşmalan der- gisi bu yıl "Zîhin ve Bügi Fel- sefesi" konulu yanşma düzen- ledi ama, o yanşma sonuçla- namadan kaldı, bir daha sözü edilmedi. Ikinci girişim ise Macit Gökberk Ödülü'dür. Değerli hocamız, felsefe pro- fesörü Macit Gökberk'i 1993'te yitirmiştik. Gökberk ailesinin hocamız adına ödül koyma düşüncesi 1997'de ger- çekleşti ve yanşma basın ara- cılığı ile duyuruldu. Eİe ahnması istenen konu şu idi: "Felsefe tarihinin Türk eğitimindeki gerekHliği''. Ya- nşmaya katılma az olmadı. Se- çiciier kurulu genç felsefeci Mustafa Günay'uı Süregjden Felsefe adındaİci çalışmasına ödül verilmesini kararlaştırdı ve ödül 1998'de yapılan tören- le Mustafa Günay'a verildi. Türkiye Felsefe Kurumu Başkanı Prof. loanna Kuçu- radi, böyle saygın bir ödülle ilgili her türlü işi kurumun üstlenebileceğini bildirince, önerisini Gökberk ailesi kabul etti. Ancak yine gecikme oldu ve 1993'ten sonraki yanşma 2003'te düzenlenerek duyu- rulabildi. 20Q3,MacitGökberk'inölü- tnünün onuncu yıİL Yine bu yıl 21. Dünya Felsefe Kongre- si Türkiye'de toplanacak. Kongredeki konuşma ve ça- lışmalann ana izleği (teması): Dünya Sorunlan Karşısmda Felsefe. Bu nedenle Gökberk Deneme Yanşması için de yi- ne aynı konu uygun görüldü. Bu yılki Gökberk Yanşma- sı'tun bir özelliği daha var: Uluslararası olacak, on sayfa- dan az, yirmi sayfadan çok ol- mayan denemeleriyle kırk ya- şından genç felsefeciler katı- labiiecek. Son başvunı tarihi 20 Tem- muz. Yanşma sonucu Dünya Felsfe Kongresi'nin 17Ağustos kapamş oturumunda açıkla- nacak. Böyle saygm bir ödülün, önemli biryanşmaıun genç fel- sefeciler için iyi bir olanak ol- duğunu söylemek isterim (IX kaülmak için geciknıeden ha- rekete geçsinler. (1) Bildirilerin gönderileceği adres elektronik posta adresi- dir: toc(5tfk.org.tr. Denemelerin GökberkFelsefe Ödülü için gön- derildiğinin en başa yazûması gerekiyor. Zeytin Ülkesinde Güzel Şeyler Oluyor... Güre Belediyesi, Sabahattin Ali'nin öldürûlüşünün ellinci yılında öykü yanşması açıyor. Zeytinli Belediyesi, Köy Enstitülerinden yetişen iki ünlü yazardan Fakir Baykurt'un adını Akçay'da bir parka, Mehmet Başaran'ınkini "Şair Başaran Caddesi" olarak bir caddeye veriyor. Bahattin FIRnNA Eğitimd on yıllarda, sanat- sal ve eldnsel et- kinliklerle çiçek- leniyor zeytin ülkesi. Gö- neniyor, erinç duyuyor S insan. Neden gönenme- sin? Madra Dağlan'na serpilmiş yerleşim yerle- rinde sabah gözlerini açanlar, bol pınarlı tda'yla selamlaşıyorlar. Söylen- celeri anımsıyorlar. Tro- ya yönüne ağıyor bakış- İan. Biraz ötede Assos'u BızbızeCeH'liler için kayıt yok, başvuru yoki Bu kampanya, BlzbbeCeH'li tüm Haar Kart'lıJann; yurtiçlnden Turkcell, Hazır Kart ve Muhabbet Kart'lılaria yaptığı konuşmalarda geçerlidir. Olğer operatörtere ve sabtt telefonlara yapılacak aramalar BizbizeCell tarifesinden ücrettendirilmeye devam edecektir. Kampanya 30 Hazlran 2003'te sona erecektlr. HAZIR KARTBlzblzeCell'e geçmek ve aynntılı bllgt için: 444 www.turkcell.com.tr/ görüyorlar. Kaz Dağla- n'nın güney yamaçlann- dakiler, Madra'lara, Sap- ho'nun ülkesi Lesbos'a (Midilli) merhaba diyor- lar. Eski dünyanın kültür merkezi Beıgama'yı araş- hnyorgözleri. Körfez in- sanının günlük yaşamı bu tarihsel dokuda geçi- yor. Eskiyle yeninin, ma- salla gerçeğin kucağın- da yaşıyor. Hem yoğuruyor hem yoğruluyor. Tarihin hem kalıtçısı (mirasçısı), hem de sürdürümcüsü oluyor. Üç güzeller söylence- sine San Kız masalı ula- nıyor. Türkmen, San Kız hayın için cılbağa (Kaz Dağı'nın ağaçsız doru- ğu) çıkıyor. Güre'de Sa- n Kız hayın yapılıyor. Dionysos Şenlikleri gü- nümüzde bu biçimiyle yaşanıyor. Afiodit'in çim- diği pınar, Mustafa Seyit Sutüven'in, tannça kadar güzel "Sutüven" şiirine esin kaynağı oluyor. Yunanistan'dan gelen bağlaşıklara karşı, Ana- dolu savunmasının desta- nı olan koca ozan Home- ros'un Ilyada'sını bunca aradan sonra, şaşılası bir benzerlikle gene aynı düş- mana karşı Anadolu sa- vunmasının destanlan - Nâzun Hikmet in «Ku- v^iMffliye''si, FaalHüs- nüDağbrca'nın "Bağım- sufak Savaşı''- izliyor. Edremit'i, Edremitliyi Sabahattin Ali'nin "Kn- yucaklı Yusufundan, •'Hasan Boğuldu" ben- zeri öykülerinden; "Tah- tacı GüzeUeri"ni Ömer BedrettinUşakh'dan; acı zeytini, zeytin emekçile- rini, körfezin dağını taşı- nı, börtüsü böceğini, söy- lencesi gerçeğini yüreği- nin uzantısı bir kalemle yazan Mehmet Başa- ran ın "Zeytin Ülke- si"nden; dingin, yalm, duygulu ve sıcak yaşa- mını ise Fatma Gürel'in roman ve öykülerinden öğreniyor körfezliler. Duyarlılıklan artıyor, daha derinden kavnyor- lar canlı ve cansız doğa- yı. Yeni boyutlar kazanı- yordüşün dünyalan. Et- kinliklere, edimlere ne- den oluyor bu etkileşim- ler. Güre Belediyesi, Sa- bahattin Ali'nin öldürû- lüşünün ellinci yılında öykü yanşması açıyor. Zeytinli Belediyesi, Köy Enstitüleri 'nden ye- tişen iki ünlü yazardan Fakir Baykurt'un adını Akçay'da birparka, Meh- met Başaran'ınkini "Şa- irBaşaran Caddesi"ola- rak bir caddeye veriyor. Gömeç Belediyesi, "Sa- bahattin Ali KültürevT kuruyor. Alûnohık'ta An- tandros Antik Kentini Ko- ruma Derneği kuruluyor, kazılanna gönül veren- lerce. Yaygınlaşması iste- nilen, kıvanç verici de- ğerbilirlikler yaşanıyor. CengizBektaş, Güre'de mimarlık; FiKzAlt Ayva- lık'ta müzik okulu açı- yor. Oren'de sanat gece- İeri düzenleniyor. Ruhi Su'nun ölümsüz sesi, Ze- us 'un Troya Savaşı 'nı yö- nettiği 1da'nın dorulda- nna ulaşıyor. Altınoluk, beş bin kişilik amfıtiyat- rosu ile sanatsal ve ekin- sel etldnliklerin odagı ohı- yor. Seminervesempoz- yumlar düzenleniyor. Tahtakuşlar Etnoğrâfya Galerisi şölen yerine dö- nüşüyor. Ida Çiftlik Evi, Iskender Azatoğlu'nun sağlam anlatunı ve usta kurgusuyla ete kemiğe bürünen "Ergu\"an Ken- ti Troya'mn Acı Öykü- sü"nü yayımlıyor. Ahmet Yoruhnaz, Ayvahk ve Ay- valıklılann güzelliklerini betimliyor kitaplannda. Gömeç te"NâamHik- metOrmanı" yeşerirken, köyüm Çamhbel'de, Ze- us görkemli Tuncel Kur- tiz, Nâzım Hikmet'in u Şeyh Bedrettin Desta- nı"nı sahneliyor. Ressam Muzaffer Ak- yol ve Bediş köy çocuk- ianyla köy duvarlannı, süremi (mevsim) geçmez çiçek bahçesine dönüş- türüyor. Yontucu Yavuz Tanyet üç metrelık ölüm- süz bir meşe gövdesin- den sevgiyi süngeleyen bir yontu yarahyor; köy meydanuıa dikiyor. Kö- yümün hayır yemeği kül- türel şenliğe dönüşüyor. Cumhuriyet'in aydın- lanma imeceleri Köv Ens- titülerinin kuruluşunun altmış üçüncü yıh Gö- meç Belediyesi'nin ev sa- hipliğinde kutlaruyor. Bir caddeye "KöyEnstitüle- ri Caddesi" adı veriliyor. TÜSDAV'ın verdiği ye- re; Köy Enstitüleri Or- manı'na ağaç dikiliyor. Aynca belediye özgün bir uygulama olan "Köy Ens- titülerinde Ustaöğretici- Hk" konusunu içeren bir kitapyayımlıyor.'Vferel yö- netirnleriyle, halkıyla, ay- dınlanyla, sivil toplum örgütleriyle salt nesnel değerlere yönelmenin ye- terli olmadığını, insanı mutlu kıhnadığını kav- ramak; insanı oluşturan ve yüceltenin sanatsal ve ekinse] etkinlikler oldu- ğunun bilincine ulaşmak az şey mi? Pek çok eksiğiyle yu- kanda saydığım etkinlik- ler "Köıifezde güzel şe>- ler oluyor" dedirtmiyor mu size de? Dansı tüm yörelere... PENCERE Heykel!••• Ibrahim Ersaraç kültürsayfamızda salı günü çı kan yazısında Ali Ulvi'nin bir karikatürünü anım satıyordu: Tren istasyonunda bir hamai el araba sıyla kocaman bir sandık taşıyor... Sandığın üstünde bir yazı: "Kınlacak eşya" Kara sakallı ve eli tespihli bir yobaz, hamaJa yak- laşıp soruyor: - Ne o.. sandığın içinde heykel mi var?.. Çok partili rejime geçtikten sonra Türkiye'de bir heykel yıkma, parçalama, kırma salgını başladı; yobazlar, başta Atatürk'ünküler olmak üzere, her türheykele düşman kesilmişlerdi; eline çekici bal- tayı alan çember sakallı, heykele saldınyordu. • Heykel eski çağlardan beri üretilir.. llk dönemlerde heykel put idi.. Yaptığı heykele tapardı insan.. Eski Yunan ve Roma'da heykele çok önem ve- rilirdi; Hıristiyanlıkta kilise, mimarlıkla birlikte ele aldı bu işi, kendi inancına göre geliştirdi.. Islam hem resmi yasakladı.. Hem heykeli.. 1882'de istanbul'da Sanayi-i Nefise (Güzel Sa- natlar) okulu açılınca Ermeni asıllı Yervant Oskan ilk heykel öğretmeni olarak atandı. Ancak heykel sanatı Türkiye'de boy atmak için Cumhuriyeti beklemek zorundaydı. Bugün ülkemizin her yanında beğenilesi heykel- lerin yanında kötüleri de var; ama, Türkiye'de re- sim gibi heykel de "Aydınlanma Devrimi"riın gü- zelliğidir. Softa, heykele bugün de sırtını döner. Ya da yan bakar. • Suudi Arabistan'da heykel var mı?.. Ya Iran'da?.. Yemen'de?.. Afganistan'da her biri tarihsel değer taşıyan Bu- da heykellerini kimler yok ederek uygartığı ve sa- natı çiğnemekte birbirieriyle yarış ettiler?.. Bu kafa, Türkiye'de Atatürk heykellerini yıkmak isteyen kafayla eştir. • Amerika'nın işgali sırasındatelevizyonlardaSad- dam heykelinin yıkılışını izledik.. Saddam diktatördü.. Ancak kimisi heykeli günah saydığı için bu ola- yaçoksevindi.. Kimisi de zalimin heykeli yıkıldı diye sevindi.. Sokaklannda, okullannda, evlerinde, meydanla- nnda heykelin yasak olduğu nice Islam ülkesinde düzenin Irak'tan bin beter karanlık olduğu unutul- masın!.. • Bizim medyada Saddam'dan sonraAtatürk hey- kellerinin yıkılmasına sıranın geldiğini dile getiren- lerden sözaçılıyor... Atatürk'ten bu yana geçen yanm yüzyılı aşkın sü- rede kaç seçim yapıldı, kaç parti iktidara geçti, kaçiktidardeğişti?.. Irak'la Türkiye'yi ve Saddam'la Atatürk'ü kıyas- lamak için ancak cahil birgeri zekâlı olmak gerek... Ama bir noktayı vurgulamakta da yarar var: Ata- türk'ün heykellerini yıkmak, ancak Türkiye'nin düş- man tarafından işgaliyle olanak kazanabilir!.. Bizim entel-yobaz tayfası bunu mu bekliyor?.. açık sayfa aylık aktiiel hukuk dergisi mayıs 20030 , Fiyan:2.(XX).0(X)TL. Yargının pulu, bûtçenin adaleti yok Yargıtay Birinci Daire Başkanı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Danışay Başkanı, Danıştay Genel Sekreteri ve Barolar Birliği Başkanı ile yapılan röportajlar AİHM, -adaJetin pola yok ifi çok" Avukat Hasıp Kaplan Biarrtini kıbul ftmiyor Avukıthk M«J«ğiıiLD Jcrısı Prof Dr Roıa Ajtey Depran vc Hakut A vuiaı treın Caımsa Müıfnit (!) bir davıda yojna SODÜ Av-ulm Serto Özbet "Muha Davası" Ne duık bu dûnyjınn hali? S»v«^ BM. l lıuUrarası Dûzto -Şimdi \t Sonn" Bi)kj rârln bir düıva mümkûı "Ulnsarau Meşnıtivtt'ttn lllusötnı hukukj Baroda «ınınlu ukkim iılnnrt vc Hokuk "Blbun için" filminin ûglû y&Ktmtai Jim Sheridu ile röportıj Avulul Coıgız Gûngör-Avukat Dılmın Özdemır Ttrik »e Hutaık Avııkat Haydar Topay Spor Huknkıı Avvkat Ali Kanal Okay Tmceü'de avutat olnok Tuoceti BVIKII Başkııu ile roportsj Avukat Tora Pdıa AÇKSAVTA DERGİSİ ADLhTLERDE BARO 0DAL4RCVDA SATHMAKTADIR Önıer Madra Prof. Dr Basira Oran - Prof. Dr. Fent Haltaı BayiaJ Avukat idıl Elverç TaD Morgû] Aydm Engın Aıukai Selraı Baktıaya Yasin Beceoı DUYURU T.C. MİLLİ EĞİTtM BAK\NLIĞI ÖZEL EMSA DİL EĞİTİM MERKEZİ tNGİLİZCE KURSU THE ENGLISH CENTRE-İSTANBUL Kursumuzun 2003-2004 Eğitim Dönemi bir ders saat ücreti. (KDV dahil); 1. dört ay için: 13.250.000.- (Onüçmilyonikiyûzellibin TL.) 2. dört ay için: 13.900.000.- (Onüçmilyondokuzyüzbin TL.) 3. dört ay için: 14.600.000.- (Ondörtmilyonaltıyûzbin TL.) DUYURULUR. Türkjye Gazeteciler Cemiyeti'n/n yayınladığı günlük Bizim Cazete Ülke sorunlanna ilişkin raporianyla, araştırmaJanyla, köşe yazılanyte, tarafsız haberteriyle sivil toplumlann gazetesi. Düzenli okumak için abone crtun. Tel: 0^12.511 08 75
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle