19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 MAYIS2003CUMA CUMHURİYET SAYFA JjjJvUiM UIVJJ. [email protected] 13 İki uçakJı şirket tasfiye edildl İABLJA(AA)- Nijerya'nın sadece iki uçağı bulunan ulusal havayolu şırkeri, ağır borç yükü yüzünden tasfiye edil«ü. Ulusal havayolu şirketinın tasfiyesinın zonınlu bır hal aldığuu açıkiayan Nijerya Enformasyon Bakaru Jerry Gana. şirketin yerine özel sektörün katıLımıyla yeni bir havayolu şirketinin kurulması için gelecek ay içinde bir tekJif hazırlayacağını da söyledi. zarar ettirdi • FRANKFURT(AA)- Avrupa"nın en büyük turiztn şirketi TU1, bu yılın birinci çeyreğinde 96 milyon Euro zarar etti. Zarann, Irak savaşının sürecegi kaygısıyla yaşandığı açıklandı. TUI, geçen yılın aynı döneminde de 83 milyon Euro zarar etmişti. 15 Avrupa ülkesinde faaliyet gösteren TUl'nin, ortalama 20 milyon müşterisi bulunuyor. En önemli halka müteahhitlik • İSTANBUL(AA)- Türkiye ile Rusya arasındaki ticari gelişmelerin yetersiz kaldığına işaret eden Bayındırlık ve îskân Bakanı Zeki Ergezen, "Yeni milenyumda, işbirliğıni geliştirmenin gerekli olduğuna inamyoruz" dedi. Türkiye - Rusya Federasyonu Inşaat Konferansf na katılan Ergezen. iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin en önemli halkalanndan birinin müteahhitlik hizmetleri olduğunu belirtti. Ergezen, Türk firmalannın Rusya'da bugüne kadar üstlendiği 600'ün üzerinde projenin toplam tutanrun 10 milyar dolan aştığıru söyledi. KOBhere yeni finansman • ANKARA (ANKA)- Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme Idaresi (KOSGEB), 30trilyon liralık bir kaynağı Vakıfbank aracılığıyla KOBflere aktaracak. Kaynak, banka tarafindan düşük faizli yatırım ve işletme kredisi olarak kullandınlacak. KOBt'lere 18ve24ay vadeli olarak açılacak yatınm ve işletme kredilerine yıllık TEFE artış oranı artı 5 puan düzeyinde faiz uygulanacak. SİVAS3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN DosşaNo 2002 4^8 Davacı Rabıa Kılıçka>a \ekıh A\. t. Hakkı Konar ta- rafindan da\alı Mustafa Kı- lıçkaşa alevhıne açılan bo- şanma davasında venlen ara karan gereğınce. Davalı Mustafa Kılıçka- ya'sa tum aramalara rağmen adresı tespıt edılemedığın- den da\a dılekçesı ıle duruş- ma günü kendısıne teblığ edılememıştır Da\alı Mustafa Kılıçka- >a'ya duruşma gunü olan 26 06 2003 günü saat 09.10'da mahkememızde ha- zır bulunması \eya kendıle- rını bır \ekılle temsıl ettır- mesı aksı takdırde dunışma- ların vokluğunda >apılarak karar \enleceğı a\rıca da*a- lı\a da\a dılekçesının ılan tanhınden 15 gün sonra teb- lığ vapılmış savılacağı husu- sunun Teblıgat Kanunu'nun 28. maddesı uyannca ılanen teblığ olunur Basın: 23549 AKSEKİASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 2001 148 Davacılar Nacıye Guzel \e Ark Vekılı Av. Âhmet Yıl- maz tarafindan açılan Kısmen Tapu Iptalı \e Tescıl da\ası- nın >argılaması sırasuıda da- \ah Sedat An'ya teblıgat \a- pılamadığından da\a ılanen teblığ olunur 18 3.2003 Basın 137 7 6 İş Yasası Tasansı, üç hafta süren tartişmalı görüşme maratonunun sonunda kabul edildi İş yaşamında yeni dönemANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İş Yasası Tasansı üzerinde TBMM'de üç haftadır süren görüşmeler dün tamam- landı ve tasan kabul edildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı MuratBaşesgi- oğju, iş güvencesi kapsamının ülke ger- çekleri göz önüne alınarak belirlendiği- ni, bir geçiş sürecine gereksinim duyul- duğunu söyledi. Uç haftadır TBMM'yi tıkayan tasan 70 saati aşan görüşmeler sonunda dün akşam kabul edilirken; CHP son günde de muhaJefetini sürdürdü. CHP'li Enver Öktem'in "AKP vahşi kapitalist, AKP eşittirEVIFdemek. Ak gitti kara geldi. Ya- aklar olsun vok$ulun ve ezüenlerin ya- nındaolmayan anlayışa" sözleri AKP'li- lerin tepkisine neden oldu. AKP'li Hü- seyin Tannvenö, CHP Istanbul Milletve- kili Kemal Deniş'in bazı sözlerine atıf- ta bulunarak, "CHP içüıden bir ses yan- kılanıyor, CHP maaJesef 1930'larda kal- <n, diye. Hâlâ o kafa ile hareket ederseniz kamuoyunu ürkütürsünüz. Bizim gru- bumuzda EVIFtemsikiliği yapan bir mü- tetveküiyok''dedi. CHP Grup Başkanvekili Mustafa Öz- yürek, "EVfF Türkiye'ye tefnşe getip he- sapsorarken IMF karşrthğı inandına de- ğil" diye konuştu. Özyürek, "CHP 1930'da mı kalnuş? Bunu söyleyenlerin tarih bilmediğüü anlıyonım. 1930'lu yıl- lar Atatürk yönetiminde deMİnüerin ya- pıldığı yülardır. CHP, 1930'lu yıllara'sa- hip çıkar" açıklamasını yaptı. Görüşme- ler sırasında CHP'li Izzet Çetin AKP'li- leri "takrvyed" olmakla suçlarken, "Cu- ma tatUinin önü açıkü. hep biriikte göre- zeteciler, yasa hükümlerinin uygulan- mayacağı "istisnalar" arasından çıkarü- dı. İşverenin işçiyi bir başka işverene ödünç vermesiyle ilgili maddede de de- ğişiklik yapıldı. Buna göre; işveren de- vir sırasında yazılı nzasını almak sure- tiyle isçisini geçici olarak ödünç verebi- lecek. Belirli süreli iş sözleşmesi için de "BeJirli süreli işlerde veya belU bir işin ta- mamJanması veya beürli bir oigunun or- • Yeni Iş Yasası ile işveren ancak geçerli bir neden göstererek işçi çıkarabilecek. Yasayla, sözleşmesi fesh- edilen işçiye bir ay içinde mahkemeye başvurma hakkı tanınırken, kadın işçilerin doğum izni 16 aya çıkanldı. ceğiz" dedi. AKP'li Tannverdi'nın "Sol işçi düşmaru, sağişçi dostu" sözleri de tar- nşma yarattı. CHP'li CevdetSeJvi bu söz- leri "sakat düşünce ürünü" olarak gör- düğünü söyledi. Tasanrun tümü üzerindeki görüşmele- rin tamamlanmasından sonra 5 madde yeniden görüşüldü. Taşeron işçi çalıştı- nlması uzmanlık koşuluna bağlandı. Ga- taya çıkması gibi objektif koşullara bağ- h olarak işveren ile işçi arasında yaah şe- kilde vapılmış iş sözJeşmea" tanımı geti- nldi. Yasadaki düzenlemelere uymayan- lara verilecek cezanın 5 milyar liraya yükseltilmesi hükme bağlandı. Tasany- la getirilen düzenlemeler şöyle: • 30 ya da daha fazla işçi çalıştıran iş- yerlerinde en az 6 aylık kıdemi olan iş- çinin sözleşmesini fesheden işveren, ge- çerli bir nedene dayanmak zorunda ola- cak. Sendika üyeliği, işyeri sendika tem- siliciği, sözleşmeden doğan haklann iz- lenmesi için işveren aleyhine idari ve ad- li makamlara başvurmak, hastahkve ka- za nedeniyle işe geçici devamsızlık işten atma için gerekçe olamayacak. tş sözleş- mesi feshedilen işçi, 1 ay içinde dava açabilecek. • Işverence geçerli neden gösterilme- diği ya da gösterilen nedenin geçerli ol- madığının mahkemece belirlenmesi du- rumunda, işveren işçiyi 1 ay içinde işe başlatmak zorunda olacak. Aksi halde, işçiye en az 4 aylık ve en fazla 8 aylık ücreti tutanndatazminat ödeyecek. tşve- ren, toplu işçi çıkarmak istediğinde bu- nu en az 30 gün önceden bir yazı ile iş- yeri sendika temsilcilerine bildirecek. • Kadın işçiler, doğumdan önce 8 ve doğumdan sonra 8 hafta olmak üzere toplam 16 haftalık süre için çalıştınlama- yacak. • Kıdem tazminatı için kıdem tazmi- narı fonu oluşturulacak. Fona ilişkin ya- sa yürürlüğe girene dek işçi bdemleri 1475 sayılı yasaya göre hesaplanacak. BAKANRAHAT IMFAnkara'da AliBabacan Atina'da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- 5. gözden geçirme çerçevesinde önceki gün Ankara'ya gelen Juha Kahkonen başkanlığındaki IMF heyeti, dün Mer- kez Bankası Başkanı Sürej'ya Serden- geçti ile görüştü. 5. gözden geçirmerun, "en çetin görüşmelerden" biri olduğu belirtilirken dün Atina'ya giden Hazi- ne'den sorumlu Devlet Bakanı AB Ba- bacan ise "iyimser" mesajlar verdi. Babacan, Kahkonen'le görüşmesini "EVIF, bize şu ana kadar yapüan çahş- malardan duyduğu menuıuniyeti biî- 00x0" sözleriyle değerlendirdi. Babacan'ın iyimser açıklamalanna karşın IMF'nin verilen taahhütlerin ye- rine getirilmemesi nedeniyle, 500 mil- yon dolarlık kredi dilimini geciktirebi- leceği kaydedildi. Cumhuriyet'in edindiği bilgilere gö- re Babacan'ın açıklamasuım IMF'nin görüşünü "birebir" yansıtmadığı öğre- nildi. Taahhütlerin çoğunun yetişmeme- sinin Meclis'ten değil, ilgili kurum- lardan kaynaklandığı belirtilirken söz konusu konulann kurumlarda halledilip, Meclis'ten 15 Haziran'da yapılacak IMF Icra Kurulu Toplan- tısı'na kadar çıkmasınm oldukça güç olduğu ifade edildi. Kur düşünce satışlar durma noktasına geldi Ddnci ele dolar freni BURSA(AA)-Savaş belirsizliginin ortadan kalkması ve tatil döneminin yaklaşmasıyla hareketlenen "ikinci el" otomobil satışlannı, dolar kurundaki aşın düşüş frenledi. Bursa Oto-Koop Başkanı Rasim Hazar, piyasalardaki olumlu beklentilere bağlı olarak bir süre hareketlenen ikinci el otomobil satışlannın, son 10 gündür yeniden durma noktasına geldiğini bildirdi. Satışlardaki hareketlilığin hazıran sonu, temmuz başma kadar sürmesini beklediklerini dile getiren Hazar, anı düşüşün kendilerini şok ettiğini belirtti. Hazar şöyle konuştu: "Dolar, cazip bir yatuım aracı olmaktan çıkınca, insanlar otomobik yönelmiştL Bu, ikinci el piyasasına da canhlık getirmişti. Ancak, dolar çok düştü. Şimdi, kimse dolanıu bu kadar düşük bir kurdan bozdurmak istemryor. Bozduran da faize kaçıyor." 1 KAT DAHA FAZLA Kamu maaşta özeli solladı ANKARA(Cumhuriyet)- Kamuke- siminde çalışan işçilerin, özel sektörde istihdam edilenlere göre yaklaşık bir kat daha fazla ücret aldığı belirlendı. De\let tstatistik Enstitüsü'nün (DÎE) "tstihdam v« Kazanç Anked"nin 2002 yılının ilk yansına ilişkin sonuçlanna göre, kamu sektöründe kişi başına ay- lık ortalama kazanç, özel sektörün üs- tünde gerçekleşti. Geçen yılın ilk yan- sı için özel sektörde 671 milyon 374 bin lira olarak belirlenen kişi başına aylık ortalama brüt kazanç, kamuda 1 milyar 304 milyon 230 bin lira olarak hesap- landı.Kamuda en yüksek aylık ortala- ma brüt kazanç, 1 milyar 454.1 milyon lirayla madencilik ve taşocakçılığında, özel sektörde ise 1 milyar 316.9 milyon lirayla elektrik, gaz ve su sektöründe el- de edildi. Ücret dışındaki ikramiye, prim ve diğer yan ödemelerle biriikte elde edilen toplam kazançlann aylık or- talama brüt tutan da yüzde 40.5'lik ar- tışla 788 milyon liraya çıktı. Öcramiye ve prim ödemelerinin aylık ortalama brüt kazanç içindeki oranının kamu sektöründe yüzde 14.9, özel sek- törde ise yüzde 11.1 olduğu belirlendi. Öte yandan, toplu iş sözleşmesi kapsa- mındaki işyerlerinde 1 milyar 179 mil- yon lira olan ortalama brüt kazanç, kap- sam dışındaki işyerlerinde 476 milyon lirada kaldı. Bankalann mevduat hesaplanna girmeye hazırlanan altın, faiz getiren yeni bir seçenek olacak Altınlar bankaya yatuılacakEkonomi Servisi -Altın severlere, al- dıklan altınla yatınm yapma fırsatı doğdu. 1996 yılmda Hazine tarafin- dan kurulan ve daha sonra özel bir ra- fineriyle ortaklık kuran Istanbul Altm Rafinerisi (İAR) gram altm üretmeye başladı. Amaç, altmı bir para gibi bi- rimlere aynlabilen bir değişim ve faiz de getirebilen bir yatınm aracısına dö- nüştürmek. Alınırken işçilik bedeli ödenmeyen, bu nedenle satılırken de bir değer kaybı yaşanmayan altınlarla, gerekli çalışmalann tamamlanmasının ardından bankalarda hesap açtırmak da mümkün olacak. Rafineride iştira- ki bulunan İş Bankası, Vakıfbank ve • Istanbul Altın Rafinerisi 1, 5, 10, 50 ve 100 gramlık külçe altın üretimine başladı. Hesap açma önceliği rafineride iştiraki bulunan Iş, Vakıf ve Şekerbank'm olacak. Şekerbank'la görüşmelerin sürdüğü- nü söyleyen İAR Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Halaç, kısa bir süre içinde altınla hesap açtırmanın ya da kredi alımının mümkün olabileceğini dile getirdi. Uzmanlar, bankalardan alınacak kredi ve açılacak altm mevduat hesap- lanna döviz faizi uygulanabileceğini ileri sürdüler. Hammlann aldıklan al- tınlan evde saklamarun zorluklanna ve satarken yaşadıklan değer kaybma dikkat çeken Halaç, "20 tane bileziği olan bir hanım, ku\ umcu>a giderek 20 bileziğin ağırbğı olan, dnelinı 200 gra- ma, istediği ağırfakta gram altm alabi- Hr. Daha sonra da bunu bankaya yaü- rarak drveüm yıl sonunda bir bilezik daha faiz olarak ekle edebilir" dedi. Yastık altında 3 bin ton altm olduğu- nun tahmin edildiğini anlatan Halaç, bu miktann yaklaşık 3 milyar dolara tekabül ettiğini, ancak kendilerine ait bir garanti olarak gördükleri altınlan bozdunnaya yanaşmadıklannı ifade ederek "Çünkü bozdurarak TL ya da döviz hesabı açürtlıgında bu para onun tasarrufu olmaktan çıkarak ailenin, daha doğrusu kocanın yatmmma dö- nüşüyor. O\ sa bu yöntem, kadınlann günlük olarak kullânmadıklan alünla- n hem daha giiventi sakiama hem de faiz de kazanacaklan bir yaûnm ola- nağı sağhyor. dedi. Öte yandan, özel- likle bu tip altm ahnak için Anadolu Yakası'ndan gelen vatandaşlar olsa da gram altınlara en büyük ilgiyi şimdi- lik turistlerin gösterdiği belirtildi. KAKTAL 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1997554 Karar No: 1998 445 Davacı Nurcan Toprak tarafindan davalı Murat Toprak aleyhine açılan boşanma davasında, Mahkememizin 1997 554 esas, 1998 445 karar sayılı 24.06.1998 tarihli üamı ıle davanın kabulüne, Trabzon, Sür- mene. Oylum Köyü, Cilt: 036 02. Sayfa: 24. Kütük Sıra No: 15'te nüfusa kavitlı davacı Selahaddin kızı 1976 doğumlu Nurcan Toprak ıle davalı Şükrü oğlu 1971 doğumlu Murat Toprak'ın MK'nun 134 I maddesi uyannca şiddetli geçim- sizlik nedeniyle boşanmalarına. taraflann müşterek çocuğu 27 10.1995 doğumlu Burak Toprak'ın daha iyi bakılıp gö- zetıleceği kanısına vanldığından velayetınin davalı babaya verilmesine, çocuk ıle anne arasındaki şahsi münasebetin tesisi yönünden taraflann aynı yerde oturmalan halınde her haftanın pazar günü saat 09.00 ile 19.00 arasında, ayn şe- hirde oturmamalan halınde her yılın temmuz ayında 1 ay süre ile çocuğun gerekli yol masrafi anneye ait olmak kaydı ile anne yanında kalmasına karar verilmiş olup, işbu karann gazetede yayınını müteakip 15 gün içinde temyiz edihrıe- diğı takdirde kesmleşeceği hususu adresi temin edilemeyen davalı Murat Toprak'a ılanen tebliğ olunur. 06.03.2003 Basın: 24343 ÇORLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2001 237 Hâkım. Mürvet Tunçez 29255 Kâtıp- Dılek Bağnyanık 1184 Davacı Cahıt Eceso> \ekili A\ Sedat Teknecı tarafindan davalılar Sebahat Kıratlı ve Hamiyet (Cavrak ale\hlenne açılan geçıt hakkı davasının mahkememızde yapılan açık yargılaması sırasında \erilen ara karan gereğince, Davacı Cahıt Ecesoy vekilı Av. Sedat Teknecı Çoriu ılçesı Ahımehmet kö\ii F19 a 19 c, 694 parselde kayıtlı bulunan 2700 m2'iik taşınmazın malikı olduğunu. da\acının 691 parselın kuzeybatısında yeralan yola çıkışı olmadığım, bu yere e\ yaptıraca- ğını, bunun ıçın altyapı düzenlemesi yapmış ağaç dıkmış \e ımar ıçın baş\urmuş. ancak yol şartı sürüldüğü ıçın ışbu davayı aç- tıklannı bevan ederek dava konusu parsel üzennde genel yola çıkmak ıçın uygun bır yenn terk edılerek davacı adına tescılıne karar venlmesı talebı ıle dava açmış, dava dılekçesı davalılardan Hamıyet Kayrak'a teblığ edılememış ve zabıtaca yapılan araş- tırma da sonuç vermedığinden ılanen teblıgat yoluna başvuruhnuş olduğundan mahkememizin ışbu dava dosyasındakı davanın 24 6 2003 günü saat 10.30'da Çorlu Aslıye Hukuk Mahkemesı'nde vapılacak olan duruşmasında davalı Hamıvet Ka>Tak'uı du- ruşmada hazır bulunması ve\a kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı aksı takdırde davanın yokluğunda devam olunarak yoklu- ğunda karar venleceğı hususu ılanen teblığ olunur. Basın 38159 TC SİLJVRİ SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 2002 848 Davacı Akbank TAŞ vekıli tarafından davalılar Mehmet Kocaman ve arkadaşlan aleyhine açılan davada davalılar Pe- rihan Kocaman, Mukaddes Kocaman. Salih Kocaman, Üm- müş Temel, Reyhan Orhanlıoğlu. Erol llhan Orhanlıoğlu, Şevket Yılmaz, Saniye Gülcan, Ertan Aksu, Emine Nazmiye Dılsiz, Muhittin Kocaman, Emine Ümran Aksu. Bekır Yıl- maz ve Ahmet Erdoğan'a dava dilekçesı ve duruşma günü tebliğ edilemediğinden ve adresleri tespit edilemediğinden ilanen teblıgat yapılmasına karar venlmiş ve 6.11 2002 tarih- li dava dilekçesi (Silivri, Kamiloba Köyü. 82-1063-1298- 340- ada 2 parsel, 340 ada 3 parsel, 351 ada 2 parsel, 351 ada 3 parsel, 368 ada 2 parsel, 268 ada 3 parsel, 585 parsel. 857 ada 2 parsel, 857 ada 3 parsel, 857 ada 4 parsel. 857 ada 5 parsel, 787, 831, 856, 1520. 1581. 1667, 1732, 1768, 1836, 1862, 1946. 2073, 2102, 2167, 410 ada 6-411 ada 1-411 ada 2 parsel, 411 ada 3 parsel. 411 ada 4 parsel. 411 ada 5 parsel, 411 ada 6 parsel ve 483 ada 1 parsel, 483 ada 2 parsel. 483 ada 3 parsel. 483 ada 4 parsel, 2211 ve 280 ada 6 parsel sayı- lı taşınmazlarla ilgili ortaklığının giderilmesi davası) ve 25.6.2003 günü saat 11.00'de olan duruşma günü tebliğı ye- nne kaim olmak üzere ılanen tebliğ olunur. Basın: 24373 NOT DEFTERİ ZEKERİYA TEMİZEL Tütün Üreticisi Kaderine Terk Edilemez Sessizliğe gömülmüş büyük öfkenin homurtu- lannı duyuyor musunuz? Duyamazsınız; çünkü sorunlar halının aftına iti- liyor. Ortalık güllük gülistanlık. "Kavgalı gürültülü ekici tütün piyasası açılışlan olmadı. 2002 yılm- da Tekel 56 bin ton, özel sektör de 92 ton tütün almak için sözleşme imzaladı. Sözleşme yapan çiftçiler sözleşmelerde belirtilen tütünleri teslim ettiler. Tütün paralannı da, 3.300.000 lira olan sözleşme bedeline, %30.2 lik enflasyon farkının eklenmesiyle bulunan, 4.296.000 liradan alacak- lar. Tüccar ve Tekel ile sözleşmesi bulunmayan- lar ile sözleşme üzerinde üretim yapan çiftçiler de tütünlehni açık artırma ile satacaklar. Tütün Kurulu açık artırma başlangıç fiyatlannı belirledi. Sözleşmesi bulunmayan ya da sözleşme fazlası ürünü bulunan çiftçi, en kaliteli tütününü, Tütün Kurulu 'nun belirlediği açık artırma mahallerinde, yine Kurul'un belirlediği2.880.880 lira başlangıç fiyatından ihale ile satacak. Bu açık artırma dö- neminde satılamayan tütünler üreticiler tarafin- dan muhafaza edilecek ve gelecek açık artırma döneminde yeniden satışa sunulacak." • • • Bu duruma bakanlar, tütünde artık sorun kal- madığını, Tütün Yasası'nın amacına ulaştığını dü- şünüyorlardır. Oysa gerçek öyle değil. Tütün üre- ticisi kan ağlıyor. "15 günde 15yasa" sloganıy- la, Türkiye'ye dayatılan, yapısal değişikliğin be- delini, ilk tütün üreticisi ödüyor. Yakında sıra pan- cara, fındığa, çaya... gelecek. Tütün üreticisine kan ağlatan nedenlerin başlıcaları ise şunlar: 1. Tütünler elde kaldı. Ülkemizde 450 bine yakın çiftçi ailesi, yılda ortalama 250 bin ton tü- tün üretebilir hale gelmişti. Tekel ve özel sektörün sözleşme ile alacakları tütün tutan 2002 ürünü için 148 bin ton olarak belirlendi. Oysa 2001 yılı üretimi bile 204 bin tondu ve son beş yılın en dü- şük düzeyindeydi. Bu durumda, bazı üreticilerin yeni uygulama nedeni ile üretim yapmadığı var- sayılsa bile, sözleşme dışı üretilen miktar 25-30 bin ton olarak ortaya çıkıyor. 2. Sözleşme dışında üretilen tütünlerin satılma- sı için öngörülen açık artırma ile satış yöntemi işlemiyor. Tekel geçen yıllardan elinde stok ol- duğunu söyleyerek ihaleye katılmıyor, tüccar ise ihaleye itibar etmiyor. Tütün Kurulu'nun belirledi- ği açık artırma başlangıç fryatı sözleşme fiyatının neredeyse yansı. Bu durumda 100 trilyon liralık 30 bin ton tütün üreticinin elinde kalıyor. 3. Köylünün elinde kalan tütünleri depola- ma olanaklan yok. Çiftçi bu konuda örgütlene- medi. Bir süre sonra tütünlerini küflendirecek ve yakmak zorunda kalacak. Yanan tütün mü olacak, yoksa çiftçinin yüreği mi, onu yaşayan bilecek. 4. Tütün ekilen alanlar için altematif ürün programlan geliştirilemedi. Yıllardan beri tütün dışında bir şey üretmemiş , zaten kıraç alanlarda tütünün yerine başka bir ürün yetiştirme olanağı da olmayan köylü perişan olacak. Birkaç dö- nümlük küçük alanlarda yapılan tütün üreti- minin parasal kaybının doğrudan tarım des- teği ile telafisi ise olanaksız. 5. Tüccara tütününü teslim eden tütüncünün de sorunlan bitmiyor. Tütüncülüğümüzün büyük derdi "ıskarta ve ıskonto" sorunu yeniden hortluyor. Tüccarla çiftçi arasındaki sorunlan çö- zecek komisyonların oluşturulması ve sorunların çözümü yıllar alacak. • • • 1923-1924 yıllarında 2 bin kadar çiftçi ile, 12 bin dekar alanda, 980 bin kilo tütün üreten Türkiye, bugünlerekolaygelmedi. Türk tütününün bir dün- ya markası olması için büyük çaba harcandı. An- cak Türk tütününün bir "marka" olması yerine, bir katkı maddesi olması için uğraş veren ulusla- rarası tekeller 80 yıl sonra kazandı. Türk tütünü lahana yaprağı gibi "Vırjinia" ve "Börley" tipi tü- tüne kunban edildi. Şimdi, ilk uygulama sonuçla- n görüldükten sonra, yapılması gereken ise, Türk tütün üreticisini, uluslararası tekellerin insafına terk eden IMF dayatmalarının yeniden değerlen- dirilmesidir. Devlet, tütünde ortaya çıkan durumu doğru algılamak ve bu ulusal soruna en kısa sü- rede çözüm bulmak zorundadır. Şu andaki ses- sizliğe de güvenilmesin. Bu sessizlik, fırtına ön- cesi sessizlik. Alışverişin patronu küçükler çocuktan somhıyor Ekonomi Servisi - Reklamlann ağn-lıklı hedefkitlesini oluşturan çocuklann, hane içi alış- veriş tercihlerini etkile- me oranı giderek aröyor. Marka ve pazarlama ile- tişimi araştırma şirket- lerinden Millward Brown'un yaptığı araş- hrmaya göre, "ahşveri- şin patronu çocuklar". Milhvard Brown tara- findan yapılan araştır- ma, çocuklann yansının moda tutkunu olduğunu gösteriyor. Araşhrma çerçevesin- de görüşülen çocuklann yansından fazlası. han- gi markanın ahnması gerektiği ile ilgili fikir- lerini aileleriyle paylaş- tıklannı ifade ediyorlar. Ortaya çıkan tablo, gü- nümüzde 9-14 yaşlan arasındaki her 3 çocuk- tan 2'sinin anne ve baba- lannın otomobil, moda markalan ve cep tele- fonlan gibi "pahada ağff" alışverişlerini et- kiledikleri yönünde. ABD, Brezilya, Al- manya, Ispanya, Hindis- tan, Çin ve Japonya'da 1920 kentli çocukla ya- pılan görüşmeler sonra- sı ortaya çıkan sonuçla- ra göre, çocuklar için bir gruba dahil olmanın önemi çok büyük. Ço- cuklar, "modernbirka- bileye" dahil ohnaya ih- tiyaç duyuyorlar. Ünlü pazarlama gurusu Mar- tin Lindstrom tarafin- dan kaleme alınan BRANDchıld adlı ki- tapta kullanılan araştır- ma sonuçlan."Bugünûn çocuklannın geçmişteki yaşıtlanndan oldukça farkb bir profile sahip, yeni bir khie olduğu" şeklinde yorumlanıyor. Bu yeni kitlenin 2002 yılında sadece ABD'de sahip olduğu doğrudan satın alma giicü 200 milyar dolar olarak be- lirtilirken 12 yaş altı ço- cuklann hane alışveriş- lerinin 500 milyar dola- rını etkiledüderi bilgisi veriliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle