15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
MAYIS 2003 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER j^XP bakanlık birleştirilmesi ile birlikte maaş ve ikramiye eşitsizliğini de yasalaştırdı Memuraynmcılığııv^uyiArA ÇAKIR A>XARA - .\KP hükümeti, Orman v e £evre bakanlıklannın birleştirilme- s û ı öngören yasanın içine kadro-su tek- nikhızmetler sınıfinda bulunan ınemur- l a x arasında maaş ve ikramiye aynmı yapan düzenlemeyi sıkıştırdı. Ürıiversi- t e lerin matematik, fizik, kimya gibi bö- lünJeri ile aynı branşlann mühendislik bölümleriflden mezun olanlar arasında mazş ve ikramiye farklıhğı yaratan dü- z e n e m e daha önce Anayasa Mahke- mesi tarafindan iptal edilmişti. De\ let Memurlan Yasası'nda değişik- liJc japan 2771 sayılı yasaya göre-, kad- rolan teknık hızrnetler sınıfına dahil olan en az 4 yıl süreli fakülte v e yük- sekckul mezunuyüksek mühendis, mü- hendis, yüksek mimar, mimarT şehir plancısı, jeolog, hidrojeolog, hidbrolog, • Anayasa Mahkemesi tarafindan daha önce iptal edilen düzenlemeyi Çevre ve Orman bakanlıklannın birleştirilmesine ilişkin yasanın içine sıkıştırarak gözden kaçrran AKP, kadrosu teknik hizmetler sınıfinda bulunan memurlar arasında maaş ve ikramiye aynmı yarattı. jeomorfolog, jeofizikçı, fizikçi, mate- matikçi, yöneylemci, matematiksel ik- tisatçı, ekonomici ve kimyager unvanı almış olan laşiler ile teknik yüksek öğ- retmen okulu mezunlannın aynı grup- ta değerlendirilip aynı ek göstergelere sahip olmalan öngörülüyordu. Daha sonra çıkanlan 418 sayılı Kanun Hük- münde Kararname (KHK) ile teknik hizmetler sınıfi 2 bölüme aynldı. Mühendis ve mimarlar "a gnıbu" olarak nitelendirilirken; şehir plancısı, bölge plancısı,jeolog, hidrojeolog, hid- rolog, jeomorfolog, jeofizikçi, fizikçi, matematikçı, istatistikçi, matematiksel iktisatçı, ekonomici ve kimyager unva- nı ahnış kişiler ile teknik yüksek öğret- men okulu mezunlan "b gnıbu"nda yer aldı. a grubu mesleklerle, b grubu mesleklerden olanlara derecelerine gö- re farklı ek göstergeler uygulanmaya başlandı. Ancak 418 sayılı KHK, Ana- yasa Mahkemesi tarafindan iptal edil- di. Bunun üzerine aynı düzenleme bu kez 527 sayılı KHK ile getirildi. Bu KHK'nin dayanağı olan yetki yasası da Anayasa Mahkemesi tarafindan iptal edildi. Bu arada şehir plancısı ve böl- ge plancılarımn çabası ile bu iki mes- lek grubu da a grubunun içine dahil edildi. Bunun üzerine b grubunda yer alan meslek gruplanndan olan kişilerin dava açması üzerine Ankara Idare Mah- kemesi başvurulan Anayasa Mahke- mesi'ne taşıdı. Anayasa Mahkemesi'nden iptal Yüksek mahkeme 2000 ve 2001 yı- lında verdiği kararlarla b grubu meslek grubunda yer alan "fizikçi", "matema- tikçi" ve "künyager" sözcüklerini iptal etti. Ancak AKP hükümeti, Anayasa Mah- kemesi "nin iptal kararlanna karşın Çev- re ve Orman Bakanhğı Teşkilat ve Gö- revleri Hakkında Yasa'nın 42. madde- sinin d fikrasına meslek gruplan arasın- da ayrım yapan düzenlemeyi sıkıştırdı. Yasanın özü ile hiçbir ilgisi bulunma- yan düzenleme b grubu mesleklerdeki binlerce çalışanı mağdur edecek. Gövde gösterisiyle aktif siyasete üçüncü kez dönen Erbakan'ın ilk hedefi iktidar oldu: AKP gayri ıııilli işbirlikçi• Erbakan "emaneti alması" için düzenlenen SP'ninl.Olağan Kongresi'nde AKP'ye yüklendi. AKP'yi "ne olduğunu ifade edemeyen, iki kere ikinin kaç ettiğini söyleyemeyen görüş" olarak niteleyen Erbakan, tezkere oylamasında hayır oyu kullanan AKP'lileri kutladı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - RP'nin kapatılması üze- rine 5 yıl yasaklanan .\ecmettin Erbakan, Saadet Partisı Genel Başkanlığı'nı devTalarak fiilen yürüttüğu aktif siyasete resmen döndü. Mılli Görüş hareketinden aynlıp iktidara gelen AKP'yi "Milii Görüş değü, gayri miffi iş- biıükçi görüş" olarak niteleyen Erbakan, 34 yıldan beri siyaset yaptığı 5 kişilik çekirdek kadro- sunu yönetimde korudu. Necmettin Erbakan'ın ''ema- neti alması" için özel olarak dü- zenlenen SP'nin 1. Olağan Kongresı dün gerçekleştirildi. Erbakan, 1153 delegeden 968'inin oy kullandığı kongre- de, geçerli 960 oyun tamamını alarak SP Genel Başkanı seçil- di. Seçimlerde 8 oy ise geçer- Erbakan dün yapılan SP Kongresi ile Recai Kntan'dan emaneti devrakh. (SERDAR ÖZSOY) siz sayıldı. MNP'nin kapatıl- masının ardından MSP ile MSP'nin kapahlmasının ardın- dan RP ile siyasete dönen Erba- kan üçüncü dönüşünü 77 yaşın- da SP ile gerçekleştırmiş oldu. Milli Görüş'ün 5 kişilik çekir- dek kadrosunu oluşturan Recai Kutan. OğuzhanAsütürk ve Fe- hinı Adak ile yasaklanan eski RP yöneticileri Ahmet Tekdal ve Şevket Kazan, Erbakan'ın Ge- nel tdare Kurulu listesinde yer aldı. Milli Nizam Partisi'nin ku- ruluşundan beri Erbakan' ın ya- nmda olan bu kadronun, Milli Görüş siyasetinin beşinci parti- si SP'de de Erbakan'ın yardım- cıhğını üstlenmesine kesin gö- züyle bakılıyor. Oğuldan vazgeçti, Asiltürk'ü korudu Necmettin Erbakan. parti yö- netiminde tepkiye neden olan oğlu Fatih Erbakan' ı GtK'e al- ma eğilimini uygulamaya koy- madı. Buna karşın partinin bö- lünmesi nedeniyle suçlanan Oğuzhan Asiltürk'ten vazgeç- medi. Erbakan kongre konuşmasın- da eski öğrencileri olan AKP yöneticilerine ağır suçlamalar yöneltti. AKP'yi "ne olduğunu ifade edemeyen. iki kereikinin kaç ettiğinisöyleyemeyen görüş" ola- rak niteleyen Erbakan, "Herkes ashna döner. Şu anda MUB Gö- rüş Türkrve'nin en büyük par- tisidir. tkinci şahlantş dönemine geçiş en fazla 25 yıl sürecek" di- ye konuştu. SP'yi önemsemiyor görünen AKP yöneticılerini "dudaklan uçuklamış, benizleri solmuş, ayaklantitriyor,fanilalan görü- nüyor" diye eleştiren Erbakan, bu partinin 3 Kasım'da "biz de Mffi Görüşçüyüz,Erbakan'ıniz- niyle kurulduk, gayemiz onu cıunhurbaşkanı yapmak" diye oy topladığını söyledi. Tezkere teşekkürü Erbakan, 54. hükümet döne- minde bakanlığuıı yapan öğren- cılerini "Ey AKP'Hler, siz ba- kandmız, bakardınız ama gör- mezdmiz" sözleriyle hedef aldı. Buna karşın tezkere oylamasın- da hükümeti desteklemeyen 100 AKP milletvekilini kutlayan ve teşekkür eden Necmettin Erba- kan. "MiDetin hnkâniannı bir avuç dış mihraklaria paralel ha- reket eden rantiyeciye ve dışan- ya veren görüş, gayri miffi gö- rüş-tşbirtikçi görüşfür. AKPyö- neticilerinin uyguladığı zihniyet gayri miffi görüşfür, işbirlikçi gö- rüştür" diye konuştu. Erbakan kongre konuşmasını "Zafer ina- nanlanndır ve zafer çok yakın- dır" sözleriyle tamamladı. Tuncer Kıbnç i ORGENERAL TUNCER KILINÇ: TSK, satılmış kalemlerin hedefi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kıunç, askerlerin Meclis'üı 23 Nisan resepsiyonuna, hükümetin dış temsilciliklere gönderdiği "MflH Görüş gendgesine" tepki olarak katümadıklarını açıkladi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün "bunlar rutin genelgelerdir" savunmasını eleştiren Orgeneral Kılınç, Gül'e " Bunlar madem rutin gendgeterdi, o zaman neden tekraıiamaya gerek duyuldu* sorusunu yöneltti. Akşam gazetesi Ankara Temsilcisi Nuray Başaran'a konuşan Tuncer Kıunç, hükümetle yaşanan genelge gerginliği ve Brüksel'de yaptığı konuşmaya ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Brükserde yaptığı bir konuşmanın ardından bazı basın yayın organlannda aleyhinde yapılan yayüüann arkasında da "saülnuş kalemlerin" olduğu suçlamasını yönelten Kılınç, "Bu saülnuş kalemlerin yegâne arzusu, Silahh Kuvvetier'i yıpratmaya çahşmakür. tkinci CıımhuriyetçiHğe soyunmuş, ulusal şuurdan yoksun olanlar ise terbiye suurlannın çok çok ötesine geçmişlerdir" diye konuştu. Brüksel'de yaptığı konuşma ve burada yaşananlann "ticaret-siyaset" ilişkisinin sonucu olarak sızdınldığını ve çarpıhlarak yayımlandığını belirten Orgeneral Kılınç, bununla 23 Nisan resepsiyonuna tepkinin anlamının azaltılmaya çalışıldığını savundu. Hükümetin, Milli Görüş genelgeleriyle içine düştüğü garip durumu da bu şekilde örtbas etmeye çalıştığına işaret eden Kılınç, "Ancak bizim resepsiyon tepkünizûı esası da bu genelgelerdL Tahmin ediyorum Id, bu son tavırdan herkes gerekli dersi çıkarmışür" diye konuştu. NOTLAR: Kongreye, AKP'ye yönelik tepki damgasını vurdu Annç'a alkış, Erdoğan'a yuh BÜLENT SAR1OĞLU ANKARA - Necmettin Erba- kan'tn, kapahlan Refah Partisi'nin marşı ve "aksaçUar" ekibi de değiş- meksizin bıraktığı yerden başladığı SP kongresine, AKP'lilere dönük tepkiler damgasuu vurdu. Kongre- den bazı ilginç notlar şöyle: • Kongrede Atatürk Spor Salo- nu'ndaki tüm slogan ve pankartla- nn yanı sıra şiirler ve şarkılar da Milli Görüş siyasetini bölen kadro- ya yöneldi. Tepkiler, Mehmet Aldf Ersoy'un "Geîenin haön için geç- mişe sövemem. Üç buçuk soysuzun ardından zağarfak (av köpeği) yapa- mam" dizelerinin okunmasıyla baş- ladı. • "Bizimki ölümüne sevda anla- yana", "Seni sevmek jiirek ister" pankartlanna "Hocam döndü ampul söndü", "Kıskananlarçadasm.am- puDeri padasın" sloganlan eşlık et- ti. • Erbakan' ın salona girişinde atı- lan "tşte ordu, işte komutan. Müca- hit Erbakan" sloganlan üzerine par- tinin belirledikleri dışında slogan atılmaması için uyanda bulunuldu. • tP ve CHP temsilcilerinin alkış- landığı kongreye AKP'nin hiçbir temsilci göndermemesi dikkat çek- ti. Divan Başkanı Yasin Hatipoğ- lu'nun telgraf mesajlan okunmadan önce "Biz hasmımızın bileğini bük- sek bile kolunu kn-mayız. Telgrafla- rabizeyakışırtepki gösterefim" uya- nsına karşın Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan'ın mesajı yuhalamar \e ıslık sesleri ile "Hocaya sadakat şerefimizdir" sloganlan arasında kaldı. TBMM Başkanı Bülent Armç'ın mesajının yoğun alkış al- ması ise Milli Görüş tabanındaki et- kisinin göstergesiydi. • Erbakan kongre konuşmasında Shakespeare den alıntıyla açılım yapmaya çalıştı. SP lideri "Bir ne- vi ölüm kahm noktasmdayız. Shakes- peare'in dediği gibi 'To be or not to be' " diyerek tezini saMindu. • Suudi Arabistan, Libya ve Ta- taristan büyükelçileri kongreye ge- lerek üst düzey kahlım gerçekleştir- di. Erbakan da "jeni bir dünya için" Müslüman ülkelerbirleşmiş millet- ler teşkilatı, savunma teşkilatı, kül- tür teşkilatı ve hatta ortak para birimi önerisini ısrarla vurguladı. CHP 'ordu ile işbirliği' suçlamalarına sertyanıt verdi: Halk gücüyle ıktidara geleceğiz BAHAR TANRISE\f ER ANKARA-CHP. "or- du ile birlikte antidemok- ratikbir yöntemleikrida- namaçladığı" yönünde- ki suçlamalara sert yanıt verdi. Parti yöneticileri- nin hazırladığı raporda, ordunun siyasal tarhşma- lann dışında tutulması gerektiği belirtilerek, CHP'nin sosyal demok- rat iktidarının geçmişte olduğu gibi demokratik yöntemler ve halkrn gü- cüyle gerçekleşeceği bil- dirildi. Raporda. AKP'nin "cumhuriyet rotasmdan kaydığı" uya- nsına da yer verildi. CHP Parti Meclisi'ne sunulan siyasal gelişme- lere ilişkin raporda, Dı- şişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Milli Görüş teş- kilatı ile Fethullah Gü- len cemaatinin faaliyetle- rinin "korunup kollan- masını" öngören emirle- rinin, AKP'nin cumhuri- yet rotasından çıkma ara- yışlaruun açık gösterge- si olduğu belirtildi. Raporda siyasi geliş- melere ilişkin olarak özet- le şu görüşlere yer veril- di: V Ordu, ulusal güven- liğin temel güvencesidir. Herkes, ordunun siyasal tartışmalann dışında tu- tulmasına özen göster- meli. Siyasetin görevi or- duyla uğraşmak, çatış- mak ve orduyu siyasetin içine çekmek değildir. • CHP sivil, demok- ratik, halk oyuna ve san- dığa saygılı bir siyasal parti olduğunu defalar- ca kanıtladı. CHP için demokrasi işine geldiği zaman binilen, işine gel- diği zaman inilen bir tramvay değildir. • CHP'nin ordumuz- la birlikte antidemokra- tik bir yöntemle iktidan amaçladığı suçlamalan haksız, dayanaksız ve gerçek dışıdır. Ordumuz- la ilgili yapılan bu tür haksız suçlamalar derin üzüntüye neden olmakta- dır. CHP'nin sosyal de- mokrat iktidan, geçmiş- te olduğu gibi, demokra- tik yöntemlerle ve halkı- mızın gücüyle gerçekle- şecektir. • Hükümetin sürdür- düğü kadrolaşma anlayı- şı, alışılmış partizanlığuı ötesinde bir "nüfuz et- me, ele geçirme, beffi bir ahnhedekuşatnıawdev- leri bu zihnrvetin emrine geçirme" çabasının ürünüdür. Cumhuriyet'in 80. yılı. Köşemizde bu kez gazetemizin 80. yayın yılına giriş kokteylinden ilginç notlara yer veriyoruz. Ankara kalesinde Vesta Restoran'da yapılan kokteyl siyaset, yargı, eğitim, bürokrasi, sanat ve edebiyat dünyasından isimleri bir araya getirdi. Siyasetin sol yelpazesinde yer alan CHP, BCP, CDP, SHP, YTP lider ve yöneticileri kuruluş yıldönümümüzde bizleri yalnız bırakmadı. AKP'li bazı bakan ve milletvekilleri de kokteylimize katıldı. Yoğun katılımı gören CHP Istanbul Milletvekili Zülfü Livaneli, "Stadyumda yapsaydınız" diye takıldı. CHP'li yönetici ve milletvekillerinin yoğunluğuna dikkat çeken TBMM Başkanvekili Yılmaz Ateş'in "Burada grup toplayabiliriz. Kararyeter sayımız var" sözleri de gülüşmelere neden oldu. Kokteyle katılan siyasetçilere çeşitli şikâyet ve istekler aktarıldı. Türk-lş Genel Başkanı Salih Kılıç, TBMM Başkanı Annç'ı yakalayınca milli saraylarda çalışan işçilerle ilgili sıkıntılan anlattı. Annç, sorunun çözüldüğünü söyledi. Kılıç durumu açıklayınca hemen ilgiti bürokratı arayan Annç, yaptığı telefon konuşmasından sonra en geç 15 Mayıs'a dek sorunun çözüleceğini bildirdi. Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer ise Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'i "yakaladı". Dinçer, zonjnlu tasamrf anapara ödemelennde yaşanan sıkıntılan aktanrken; danışmanlanna not aldıran Şahin konuyla yakından ilgileneceğini söyledi. Içişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'ya da çok sayıda istek aktarıldı. Istekleri not eden Aksu kendisine iletilen konularla ilgileneceği sözünü verdi. Aksu sohbet ettiği Danıştay Genel Sekreteri Salih Er'in sınrf arkadaşı olduğunu belirterek, "eski arkadaşlıklanna dayanarak" her fırsatta kendisinden Danıştay için bina istediğini söyledi. Dağınık binalarda görev yapmanın sıkıntısını sıklıkla dile getiren Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'nın, "böyle bir olanak varsa kendilerine verilecek toplu bir bina karşılığında 4 bina verebileceklerini" söylemesi gülüşmelere yol açtı. CHP lideri Deniz Baykal, 20 Mayıs'ta emekliye aynlacak olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu na "Emekli olduktan sonra sizinle muhakkak görüşeceğiz" dedi. Bu sözler, sohbete katılanlar tarafindan "partisine davet" olarak yorumlandı. Ancak, Kanadoğlu'nun her fırsatta siyasete girmeyeceğini söylediği de anımsatıldı. Bir okunjmuzun "Işığınızdan yararlanmaya geldik" sözleri, hepimizi duygulandırdı. Devlet Çoksesli Müzik Korosu sanatçılanndan Ali Seçkiner Alıcı, türküleriyle gecemizi güzelleştırdi. Seçkiner, "Bu gazete yüzünden çok dayak yedim, adını içeri bükerek öyle taşırdık. Gazetem sayesinde çok insanla tanıştım, çok şey öğrendim. Gazetemle gurur duyuyorum" sözleriyle sahneden bizleri selamladı. 80. yıl kokteyli, alkışlar eşliğinde, mumlann yakılmasıyla son buldu. 'Canımı veririm, kanımı vermem' CHP lideri Deniz Baykal, TBMM'de Kızılay'ın açtığı kan bağışı kampanyasına katıldı. CHP grup başkanvekilleri Oğuz Oyan, Mustafa Özyürek ve Haluk Koç liderlerini beklerken kan verdiler. TBMM Idare Amiri Erdoğan Yetenç ise, yerinden kımıldamadı. Gazetecilerin sorulan üzerine Yetenç'in "iğne görmeye bile dayanmayanlardan" olduğu ortaya çıktı. Yetenç, kan vermek yerine, kan verenlere "tojistik destek" sağlayarak seçim bölgesi Manisa'ntn üzümlerinden ikram etti. Yetenç, "ne kadar eski Baykala" olduğunu anlatırken, gazeteciler kendisine, "öyle ama genel başkanınızın yanında bir kan bile vermiyorsunuz" diye takıldı. Yetenç, "Canımı veririm, kanımı vermem" karşılığını verdi. Baykal kan verirken Frdnftuı YetençErdogan Yetenç vermeye geldi. Kapusuz, "geçen dönem en çok AKP'li milletvekillerinin kan verdiğini" söyleyip övünürken Baykal altta kalmadı: "Bu dönem de, en çok kan alan..." Veto edilen mektupL Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın politikalannı dar danışman kadrosuyla belirlemesi en çok eleştiri aldığı konuların başında yer alıyor. Partiye ve hükümete açık uyanlarıyla tanınan AKP Istanbul Milletvekili Emin Şirin, bir gazetede köşe yazarı da olan Erdoğan'ın danışmanı Ömer Çelik'e "resmi ideoloji"y\e ilgili yazısı üzerine bir mektup Emin Şirin sayede bakanlar üstü bir görûnüm ve tavıria ABD, dış politika, iş dünyası ve ekonomi konulannda etkili olan Cüneyd kardeşimizin de ne düşündüğünü, partimizi, hükümetimizi ve Türkiyemizi etkileyen kararlara nasıl bir katkı yaptığını öğrenmiş olurduk." Çelik, yanıt vermek yerine mektubu Şirin'e iade etti. Bunun gönderdi. Çelik'in yanı sıra üzerine Şirin yeni bir mektup daha kaleme aldı: "Mektubu herhangi bir not ilave etmeden iade mi ediyorsun? Muhtevası ile mi mutabık değilsin? Yeni bir usul ve adap mı geliştiriyorsunuz? Fikri münazaralann kapısını kapatıp, şahsi fikirlerinizi tartışılmaz mı kabul ediyorsunuz?" Erdoğan'ın diğer danışmanı Cüneyd Zapsu da, Şirin'in eleştirilerinden payını aldı. Mektubun bir bölümünü aktaralım: "Senin gibi başkanımızın en yakınındaki diğer bir danışman olan Cüneyd Zapsu da keşke bir gazetede günlük yazılar yazsa. Bu İŞKUR'a ne gerek var? TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda iş Kurumu kurulmasıyla ilgili yasa hükmünde kararname görüşülürken milletvekilleri seçmenlerin iş isteklerinden yakındı. AKP'li Mahmut Göksu, İŞKUR'a gerek olmadığını savunurken "İŞKUR zaten fiilen çalışamaz, çünkü iş bulma talepleri kuruma değil biz milletvekillerine geliyor. Hergün 30-40 tane iş isteği alıyoruz" dedi. AKP'li Musa Uzunkaya da, her milletvekili bürosunun kararnamede tanımlanan özel istihdam bürosu gibi çalışttğını vurguladı. Göksu, vereceği desteği koşula bağladı: "Eğerbu mağduriyetimiz giderilecekse hiç vakit kaybetmeden yasalaştıralım." Milletvekillerinin İŞKUR'a yönelik eleştirileri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu'nu çileden çıkardı. "Böyle bir kuruma ihtiyaç yoktur denmesi doğrusu sabnmı zortayan bir tabirdir" dedi... Türey Köse, Emine Kaplan, Bülent Sanoğlu, Sertaç Eş tbmmcumffl ttnetnetrr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle