Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 MART 2003 ÇARŞAMBA
HABERLER
Greenpeace'in genç kuşaklara çevre bilinci kazandırmak için geliştirdiği proje îstanbul'da başlıyor
Gökkuşam çocıMarıÖZLEMGÜ\7
EMLİ
Greenpeace'nin uzun yıllardır Al-
manya, Isviçre, Belçika, Hollanda'da
bilinçili gençler yetişmesine katkı-
da bulunmak için yürüttüğü Gök-
kuşağı Çocuklan Projesi'nin ilk ça-
hşmalan 13-15 Nisan "Çevre Gün-
leri"nde sunulacak.
5 Ocak'ta Türkiye'de de uygulan-
maya başlayan Gökkuşağı Çocukla-
n Projesi (Greenteams), geleceğine
sahip çıkan, katılımcı ve çevre ko-
nusunda aktif bireyler yetiştirmeyi
hedefliyor.
Proje şimdilik sadece Istanbul ile
sınırlı, ancak gelecekte bütün Ana-
dolu'ya yayılması planlanıyor.
Gökkuşağı Çocuklan Projesi, Tür-
kiye 'de ilk kez Greenpeace' in en bü-
yük gemisi "Esperanza"'nın 28 Ara-
lık 2002 - 5 Ocak 2003 tarihlerinde
îstanbul'u ziyareti sırasında kamu-
oyuna duyuruldu. Esperanza'dabaş-
"ençlerin ve çocuklann, çevre konusunda
aktif olmalannı hedefleyen Gökkuşağı
Çocuklan Projesi'nin ilk çalışmalan nisan
aymda düzenlenecek 'Çevre Günleri'nde
sunulacak. Çocuklar bu projeyle ilk etapta
eylemci olarak değil, proje koordinatörü ve
kampanyacı olarak yetiştirilecek.
layan proje ilk çalışmalarını, 13-15
Nisan arasında Istanbul Valiliği'nin
yürüttüğü "Çevre Eğitinı ve Uygu-
lama" projesi kapsamında ilçe mil-
li eğitim müdürlüğü ve Türkiye Eği-
tim Gönüllüleri Vakfı'nın düzenle-
yeceği "Çevre Günleri"nde suna-
cak. Fındıkzade Eğitim Parkı'nda
Greenpeace'in organizasyonuyla
gerçekleştirilecek etkinliğin ana te-
ması da "Sıfir Aük" olarak belirlen-
di. Gökkuşağı Çocuklan Projesi Ko-
ordinatörü Erol Scott, projenin Fa-
tih ilçesindeki yaklaşık 90 okulda uy-
gulandığını anlatarak, misafir okul-
lann da katılacağı çevre günlerinde
çocuklann ve gençlerin atölye çalış-
malan yapacağını söyledi.
50 Greenteam kurulacak
Projenin diğer ilçelerde de uygu-
lanacağını belirten Scott, bu yıl için-
de 5'er kişiden oluşan 50 Greente-
am kurmayı hedeflediklerini ifade et-
ti. Bu proje kapsamında öğrencile-
rin okullannda sergiler açnklannı, do-
ğa kulüpleri kurduklannı, geri dönü-
şüm üzerine uygulama çalışmalan
yaptıklannı dile geriren Scott, genç-
lerin ve çocuklann geleceğin kam-
panya yöneticileri olarak yetiştiril-
diklerini söyledi.
Erol Scott, eylemden önce bilgi-
lendirrneyi hedeflediklerini anlata-
rak "Önce edindikleri bflgflerden yo-
la çıkarak, okuBannda, mahaDelerin-
de, ailclcrinde bifinçlendirme çahş-
malan yapabilmeleriniistryoruz. Bu
bilgüendirme sürecinde kendilerine
güvenleri de artar. Eğer hırpalan-
mayacaklarmı garanti altma alabinr-
sek eykm de yapacaklar. Ama daha
ileride. Çünkü şu an iyi birer proje
yöneticisi, kampanyacı olarak yetiş-
melerini istiyoruz" diye konuşru.
Gökkuşağı çocuklannın hazırladık-
lan kampanyalarla yöneticilerin dik-
katini çekmeye çalışacaklarmı ifa-
de eden Scott, bu durumun çözüm
üretme sürecini hızlandıracağını vur-
guladı. Scoot, bu yaz bir Gökkuşa-
ğı çocuklan grubunun International
VVale Commition (Uluslararası Ba-
lina Komisyonu) tarafından Ber-
lin'de düzenlenecek konferansa ka-
tılarak Türkiye 'yi temsil edeceğini
belirtti.Projeye destek vermek iste-
yenler "cevre2003<2yahoo.coın" ve-
ya "www.greenteamtr.com" adres-
lerini ziyaret edebilecekler.
KHK cıkarma yetkisi istedi
AKP'nin
yerelyönetim
oyunu
EMİNE KAPLAN
ANKARA-AKPhü-
kümeti, yerel yönetim-
ler reformu için kap-
samh bir yasa değişik-
liği yerine "kanun hük-
miinde kararname"
(KHK) çıkarma yetkisi
isteyerek birçok düzen-
lemeyi TBMM'den ka-
çırmayı planhyor. Yerel
yönetimler yasa tasla-
ğında, Karayollan ve
DSl genel müdürlükle-
ri dışında tüm bakanlık-
lann bölge müdürlük-
lerinin kaldınlması, Köy
Hizmetleri Genel Mü-
dürlüğü'nün lagv edil-
mesi ve Istanbul'daki ta-
şınmaz mallan ile per-
sonel, araç ve gereçleri-
nin büyükşehir beledi-
yesine devredilmesi ön-
görüldü. Taslakta, yerel
yönetimlerin hizmetle-
rinin de paralı olması
öngörülüyor. AKP hü-
kümeti, TurgutÖzal'ın
başbakanlığı dönemin-
de yoğun olarak uygu-
lanan yasalann Mec-
lis'ten kaçı-
nlarak "ka-
nun hük-
münde ka-
rarname"
yoluylaçıka-
nlması yön-
temine dö-
nüyor. . Ba-
kanlarKuru-
lu'na sunu-
lan"Merke-
zi ldare ile
Mahalliİda-
reler Arasın-
da Görev,
YeddveKay-
nakPaylaşV '
mı ile Hizmet tlişkileri-
nin Esaslan Hakkında
Yasa TasansT başlığını
taşıyan taslaktaki dü-
zenlemeler şunlar:
i/ Merkezi yönetim
kuruluşlan, yasalarla ye-
rel yönetimlerin görev-
li ve sorumlu kılındık-
lan yerel müşterek hiz-
metlere ilişkin herhan-
gi bir faaliyeti program-
lanna alamayacak, yatı-
nm, ihale ve harcama
yapamayacak. Merkezi
yönetimce yürütülmesi
öngörülen hizmetlerden
illerde yapılması gere-
kenler ancak vali ve kay-
makamlıklar tarafından
gerçekleştirilebilecek.
•• Yerel yönerimlere
görev ve sorumlulukla-
nyla orantılı gelir kay-
naklan sağlanacak. Ye-
rel yönetimlerin toplaya-
cağı vergi ve harçlann
oran ve miktarlannın
belirlenmesinde yetki,
merkezi yönetimin be-
lirleyeceği alt ve üst sı-
nırlar içinde kalmak üze-
> Yerel
yönetimleryasa
taslağında,
Karayollan ve
DSİgenel
müdürlükleri
dışında tüm
bakanhklann
bölge
tnüdürlüklerinin
kaldınlması
öngörülüyor.
re yerel yönetimlerin ge-
nel karar organlannda
olacak. Yerel yönetim
hizmetlerindenyararla-
nanlann hizmetin bede-
lini ödemesi esas ola-
cak.
• Emniyet Genel
Müdürlüğü'ne verilmiş
olan trafık hizmetleri-
nin denetimi, yönetimi
ve düzenlenmesi görev-
lerinin tamarru veya bir
kısmı, belediye meclis-
lerinin karan doğrultu-
sunda yapılacak istek
üzerine, fçişleri Baka-
nı'nın onayı ile beledi-
yelere devredilecek.
• Karayollan Genel
Müdürlüğü ile DSl'nin
bölge müdürlükleri dı-
şında bakanlık ve diğer
merkezi yönetim kuru-
luşlanna bağlı bölge mü-
dürlükleri kaldınlacak.
Bunlann tasviye ve de-
vir işlemleri bir yıl içe-
risinde tamamlanacak.
• Köy Hizmetleri
Genel Müdürlüğü mer-
kez, bölge ve il örgütle-
ri kaldınlacak. Kaldın-
lanbukuru-
mun görev-
leri, perso-
nel, araç, ge-
reç, her türlü
taşınırveta-
şınmaz mal-
lan bunlara
ait ödenek-
lerle birlikte
il özel idare-
lerine; Istan-
bul'daisebu
hizmetleri il
sınırlan için-
de yapmak
üzere Istan-
bul Büyük-
şehir Belediyesi' ne dev-
redilecek.
• Milli eğitim, tanm
ve sağhğa ait görev, yet-
ki, araç, gereç, taşınır
ve taşınmaz mallar il
özel idarelerine; çevre,
gençlik ve spor ile sos-
yal hizmetlere ait görev,
yetki, araç, gereç. taşı-
nır ve taşınmaz mallar-
dan belediye ve müca-
vir alan sınırlan içinde
olanlar büyükşehirler-
de büyükşehir beledi-
yelerine, diğer yerlerde
ilgili belediyelere, bu sı-
nırlann dışındakiler ise
il özel idarelerine dev-
redilecek.
• Bakanlar Kurulu,
merkezi yönetim ile ye-
rel yönetimler arasında
görevve hizmetlerin bö-
lüşümü, merkezi yöne-
timle yerel yönetimle-
rin yeniden yapılandı-
nlmasını sağlamak ama-
cıyla 1 yıl süreyle ka-
nun hükmünde karar-
name çıkarmaya yetki-
li olacak.
Samsun 'da
mobil santral
eylemi
Samsun'un Tekkeköy
ilçesinde yapımı
tamamlanarak deneme
çahşmalan başlatılan mobil
santrahn yakınında yaşa>an
bir grup bahkçı ve yöre
halkı, son günlerde ölü
deniz kuşu ve yunuslarm
görüldüğü sahilde protesto
eylemi yapo. Çınarhk
Beldesiı Vah Mahallesi
sahUuıde toplanan
protestoculâr, tekneleıie
denizden santrahn
bulunduğu alana ulaşoktan
sonra karaya çıkarak bir
süre santral ateyhine slogan
atö. EDerinde santral
akyhine pankaıüar
bulunan protestoculâr,
sanrralın faalrveüerine izin
verilmemesini istediler.
(Fotoğraf:AA)
Türkiye'de casusluk yaptıklan gerekçesiyle haklarında dava açılmıştı
Ahnan valviflamıa beraatANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Eski DGM Savcısı'Nuh Me-
te Yüksel'in Alman vakıflannın
Türkiye'de casusluk faaliyetinde
bulunduğu gerekçesiyle açtığı
dava sonuçlandı. 8-15 yıl hapis
istemiyle yargılanan 15 sanık be-
raatetti.
Ankara 1 No'lu DGM'dekı du-
ruşmada sanıklar eski Istanbul
Barosu Başkanı Yücel Sayman,
Konrad Adenauer Vakfi Türkiye
Temsilcisi Wulf Schonbohm ve
yardımcısı Dirk TVöndk, Hein-
rich Böll Vakfi Türkiye Temsilci-
si Figen Fatma Uğur, Orient Ens-
titüsü Başkanı CTausSchönig, Ber-
gama köylülerinın temsilcisi Ok-
• Duruşmada Ovacık Köyü Muhtan Halil Yazar ile
Bergamalı Halil Battal ve Ibrahim Beyazkuş davaya
müdahil olmak istemiyle dilekçe sundu. Mahkeme, bu
kişilerin suçtan doğrudan zarar görmelerinin söz konusu
olmadığı gerekçesiyle istemi reddetti.
tayKonyar, Avukat SenihÖzay'la Schonbohm, yardımcısı Tröndle,
sanık avukatlan katıldı. Dünkü
duruşmada Ovacık Köyü Muhta-
n Halfl Yazar ile Bergamalı HaKl
Battalve tbrahim Beyazkuş dava-
ya müdahil olmak istemiyle dilek-
çe sundu. Mahkeme, bu kişilerin
suçtan doğrudan zarar görmele-
rinin söz konusu olmadığı gerek-
çesiyle istemi reddetti. Geçen du-
ruşmaya katılmayan ve esas hak-
kındakı saMinmalan sorulan
Schönig, mütalaaya katıldıklan-
nı belirterek beraatlannı istedi.
SaymanAlman makamlannın da-
vayla ilgili bilgi istemesi karşılı-
ğında Başbakan AbduBahGül'ün
Alman vakıflannın Türkiye için
olumlu çalışmalar yaptıklan yö-
nünde açıklama yaptığını anımsat-
tı. Mahkeme heyeti sanıklann
üzerlerine atılı suçu işlediklerine
dair delıl bulunmadığından bera-
atlanna oybırliğiyle karar veril-
diğini söyledi. Dışişleri Bakan-
lığı, mahkeme karanyla ilgili ola-
rak dikkat çeken bir açıklama yap-
tı. Açıklamada, "Türk adaletmin
tarafaz\çobjeknfkarakterini \vr-
gulayan bu karar, Türkrye'nin M-
manya ve AB ile ibşkflerinin gefiş-
tirilmesûıe katkıda buhuıduğuna
öteden beri inandığımızAhnan va-
kıflannm bu niteliklerini de doğ-
rulamaktadır.Ahnan\akiflan aley-
hine açüan davanın tüm sanıkla-
rmm beraat karamia, ülkelerimiz
arasındaki köktii dosouğun ve va-
kuıflişküerinbu süreçten daha da
güçlenerek çıkmış olduklan de-
ğerienduihnektedir" denildi.
BODRUM'DA TOPRAĞA VERÎLDt
Gelendost'u çevreci
dostlârı uğurladı
MUĞLA (Cumhuriyet)-
"Çevre Dostu" Saynur Gelen-
dost, son yolculuğuna Türki-
ye"nin dört bir yanından gelen
çevreci dostlanrun katıldığı tö-
renle ve yağmurla uğurlandı.
Bir süredir tedavi gördüğü
Özel Bodrum Hastanesi'nde
yapılan müdahalelere karşın
kurtanlamayan ve kalp yet-
mezüğineyenik
düşen Gelen-
dost, dün öğle-
\ ın kılınan ce-
naze namazının
ardından Bod-
rum 'daki Türbe
Mezarlığı'nda
toprağa\erildi.
Yakınlan ve
çevTeci dostlan,
Gelendost'un "HafikarnasBa-
• Kalp yetmezliğine
yenik düşen Saynur
Gelendost, dün öğleyin
kılman cenaze
namazının ardından
Bodrum'daki Türbe
Mezarlığı'nda toprağa
verildi.
Gtlendost'un cenaze törenine Muğla Valisi Hüse\in .\ksoy, Muğla Belediye
Başkanı Osman Gürün, Bodrum Belediye Başkanı \lazlum Ağan \e Ören
Belediye Başkanı Kazım Turan'ın yanı sıra çok sayıda çevre dostu katıldı.
''. CevatŞakir Kabaağaç-
h'nın mezannın yanına gömül-
mesini istediler. Ancak Balık-
çı'nın mezannm "kültür var-
hğı" olarak tescil edilmiş olma-
sı nedeniyle, oraya bir başka ce-
nazenin konulamayacağı öğre-
nildi. Cenaze namazından ön-
ce yat limanındaki Denizciler
Kahvesi önünde yoğun yağış
altında yapılan törende bir ko-
nuşma yapan Muğla Valisi Hü-
seyin Aksoy, Gelendost'u
Muğla'ya gelmeden önce, çev-
re eylemleriyle tanıdığını be-
lirterek " O sadece Muğja'mn
değiL, Türkiye doğasınm ko-
runmasma cid-
di katküar koy-
du" dedi.
Gökova Sü-
rekli Eylem Ku-
rulu adına oku-
nan bildiride de
"Saynuru sev-
meyenler boşu-
na sevinmesin.
O, Gökova'da,
Yatağan'da, Yeniköy'de, o Ke-
sireburnu'nda. fok mağarala-
rmda,GemDe Koyu'nda,oHa-
fikarnas Bahkçısı'mn mavi yo-
lunda \
ı
aşama\
<
a; AH ile Aleko
ile Türk-Yunan dostiuğu köp-
rüsündeyolahnaya devam ede-
cek" denildi.
AVRUPA'DAN
GURAYOZ
Meclis Duydıı,
Onlar Duymuyor
Bir telaş bir telaş efendim, anlı şanlı medyamı-
zın ünlü kalemlerinde, şanlı yorumculannda, de-
meyin gitsin. Bir panik, bir hayal kırıklığı, bir derin
üzüntü. Yükseklerden uçan savaşçı akbabalar, ek-
ranlarda ahkâm kesen diplomat eskileri, her şeyi
bilen uzmanlar, elli binlik mitinglerde halkı göreme-
yen, köşeleri babalarının malı yazarlaröyle üzgün,
öyle kızgınlar ki içimden teselli etmek geliyor on-
lan.
UmurTalu'nun yazdığı gibi onlar, "akıllannı, ku-
rumuş vicdanlannı, piyasalannı, kârtannı, tarzla-
nnı, ille de parayla değil, ama mutlak bir manevi
beslemelikle savaşa yazdıranlar, müthiş bir hayal
kırıklığı içinde şimdi baykuşluğa evrildiler."
Bu "gamlı baykuşları" unutmak olmaz.
Bunlara karşı çok, ama çok sessiz kaldığımızı dü-
şünüyorum.
"Ustagazeteci", "belagatsahibiyazar"', "değer-
li emekli uzman", "eşi bulunmaz diplomat" diye
göklere çıkardığımız yetmez mi bunları?
Savaş çığırtkanları bizim tarihimizde hiç bu ka-
dar itibar sahibi olmamışlardı.
O unvanlan geri alamaz mıyız?
Savaş lordlannın sadık bendeleri bir okurtepki-
sini hak etmiyorlar mı?
• • •
Almanya'nın Düsseldorf kentinde yayımlanan
Rheinische Post gazetesi, muhafazakâr eğilimli,
Katolik kilisesine yakın bir bölge gazetesidir. Böl-
ge gazetesi deyip geçmemek gerek; tirajı beş yüz
elli bin dolayındadır. Geçen hafta bu gazetenin
yüz otuz okuyucusu, ortak bir mektupla gazete-
nin redaksiyonuna başvurdular ve savaş yanlısı ya-
yın politikasını terk etmesini, objektif yayın yapma-
sını istediler. Der Spiegel dergisi de konuyu ha-
ber yapmaya değer buldu. Mektuba imza atanlar
kendilerini "Hıristiyanlar" olaraktanıttılar. Yani ga-
zetenin genel eğilimi, muhafazakâr tutumu ile bir
problemleri yoktu. Ama açıkça savaş kışkırtıcısı,
tek taraflı yayın onların tepesini attırmıştı.
Şöyle dediler: "Gazetede yayımlanan pek çok
haber, savaş konusunda tırmanan iç politika tar-
tışmalan ile bağlı redaksiyonun genel çıkarları ile
beliıienmektedir. Irak'taki insanlann kaderi redak-
siyonu hiç ilgilendirmiyor. Gazete Irak savaşında
ölecek sivillerin sayısından hiç söz etmiyor; Irak'a
uygulanan ambargonun insanlık dışı sonuçlan ko-
nusunda hiç haber yayımlanmadı; ABD ve Ingil-
tere'nin atom silahı kullanma tehdidi konusunda
tek bir satır yok; buna karşılık, savaş propagan-
dası için üretilmiş materyal ve argüman çok..."
Gazete tam kendini savnumaya çalışırken yine
okurların ortaya çıkardığı bir dalavereyle sarsıldı.
Gazete, BM silahsızlanma uzmanlannın şefi Blix'in
Güvenlik Konseyi'nin sunduğu raporu, ilk 30 bin
baskıda "Blix savaş makinesini durdurdu" diye ver-
miş, sonraki 500 binde ise "Blix ABD'yi frenledi"
demeyi tercih etmişti.
Bu ikiyüzlülüğesinirlendiokuriarve şimdi "abo-
neliklerinizi iptal edin" kampanyası açmak niye-
tindeler...
• • •
Tezkerenin Meclis'te reddedilmesinden sonra
yüzlerinden düşen bin parça, üzüntüden ne de-
diklerini bilemeyen, hatta ölçüyü kendi cetvelleri-
ne göre bile kaçıranları eleştirenler yok mu? Fark-
lı bir mantığı savunanlar, genel hava içinde hiç dik-
kate alınmamaya çalışılan yazarlar, gazeteciler,
düşünen insanlar da var. Ama onlann durumla il-
gili saptamalan, gerçekleri açıklamaları tek başı-
na yeterli değildir. "Şahin kalemler'in arkasında ABD
ve onun politikalannı Türkiye'de egemen kılmak is-
teyenler, kendilerini açıkça ortaya koydukları için
yazalım, örneğin TÜSIAD saf tutuyor.
öteki taraftakiler kim?
Savaşa karşı çıkanlar.
Medyadaki bu sorumsuz ve yüzsüz duruma dur
diyecek olanlar da onlardır. Yüzsüz takımına, "Söy-
lediklerini birdüşün bakalım, zamangeçer, insan
utanır, sahte olan sıntır, yalanın üstündeki kum
dağılır, her şey uçar yazı kalır; üstat, nereyeböy-
le" dese birileri olmaz mı?
Hiç degilse, günah bizden gitmez mi?
guray.oz 'i cumhuriyet.com.tr
Orman Bakanlığı'ndan açıklama
Gazetenizin
22.01.2003 tanhli sayısı-
nın 6. sayfasında OK-
TAY EKtSCİ imzasıyla
"Ormanlara Akfirat Ya-
sası" başhğı ile; tama-
men gerçekdışı bir yazı
yayımlanmıştır. Basın
özgürlüğüne inanmış bir
kışi olarak Bakanlığımın
görüşü alınmadan tek ta-
raflı ve bazı kişilere atıf
yapılarak ve olayın aslı
esası araştınlmadan ya-
pılan bu yayınlan rahat-
sız edici ve maksath bul-
duğumu ifade etmek is-
terim.
Orman Bakanlığı ola-
rak sorumlu olduğumuz
birtakım alanlarda so-
runlar olduğunun bilin-
cindeyim. Amacımız
kangren haline gelmiş
bu sorunlan toplumsal
mutabakatla çözmektir.
Orman Bakanı olarak
göreve başladığım ilk
günlerde; Bakanlık yet-
kililerinden almış oldu-
ğum brifinglerde; or-
mancılık kamuoyunda
2/Badı altında belirtilen
bir sorunla yıllardır kar-
şı karşıya kalındığına şa-
hit oldum. Konu hakkın-
da yaptırdığım detaylı
inceleme ve araştırma-
lar sonucunda; 2/B diye
tabir edilen bu yerlerin
31.12.2002 tarihı itibany-
le473.000Ha.alamkap-
sadığı, orman vasfiru tam
olarak kaybettiğ; için
1974 yılından bu yana
orman sınırlan dışma çı-
kanlan bu sahalann
önemli bir bölürründe
şehir, kasaba ve kcy ya-
pılannın toplu olarak bu-
lunduğu, söz konusu yer-
lerin yerleşim birmleri
ile tanm arazileri haline
dönüştüğü ve bu alinlar-
da 1 milyondan fa2İa ki-
şinin yaşamaya devam
ettiği tespit edilmijtir.
Anayasamızda orman
sınırlan dışına çıkınlan
bu yerlerin sadecs O r -
man köylüsünün lakli
için tahsis edilebileceği-
ne dair hüküm bılun—
maktadır. Ancak ilke-
mizdeki aşın göç, ;ehir—
leşme ve bu yerlern g e -
çen zaman içinde <1 de—
ğiştirmiş olması lede—
niyle Bakanlığımx za—
man zaman OrmanKöy—
lüsü olmayan ve bı yer—
ler üzerinde oturaı kiş^i
ve kuruluşlarla karş kar—
şıya kalmaktadır. B ıkan—
lığımız, kronik hal«gel—
miş bu sonınu çözrek^,
bu alanlardan elde «dile—
cek geliri, ülkemizn erm
düşük gelir gnııunvaı
oluşturan gerçek 0>maım
Köylüsünün refah <üze—
yinin yükseltilmeTinde-
kullanmayı amaçlanak—
tadır.
Osman PEPE
Orman Bakanı