Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 4MART2003SAU
10 DIŞ H A B E R L E R dishabfa cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Bush - Erdoğan Tutanağı Açıklansın
"Şeriat" sözcüğü "doğru yol" an-
lamınagelir. "Doönv yo/"Tann'nınem-
ri olduğu için deîslamiyetin temel hu-
kukunu oluşturur.
"Meşru" sözcüğü ise "şer"an caiz,
şeriatın izin verdiği (yasalara uygun)"
anlamındadır. "Gayrimeşru" ise "şe-
riatın yasakladığı (yasalara aykın)" de-
mektir. Son birkaç aydır Türkiye'de
en çok "meşru (yasal)" sözcüğünün
kullanıldığını sanıyoaız.
Kurban Bayramı öncesinde Diya-
net Işleri Başkanı Mehmet Nuri Yıl-
maz "Türk askeri Irak'ta ölürse şehit
sayılırmı" sorusuna "Biz savaşa kar-
şıyız. Banşın tesis edilmesini istiyoruz.
Meşru bir savaşta ölenler şehit olur"
yanıtını vermişti. Yılmaz'a göre Türk as-
keri için "Ne şehit oldu ne de gazi" gi-
bilerden, yalnızca "Niyaziük birdurum
söz konusu idi.
Başbakan Abdullah Gül, "meşru",
AKP Genel Başkanı Recep Tayyip
Erdoğan ise "gayri meşru" başba-
kanlar olarak tartışılıyor. "Gayri meş-
ru" olduğu söylenen kişi de kalkıp
AB'de, Beyaz Saray'da "meşru" baş-
bakanmış gibi Türkiye'yı temsil ediyor.
"Şeriatçı" söylemlerle, oylaria iktidar
olmuş, ancak başbakan olamamış Er-
doğan'ın "gayri meşnıiuğu "şer'an ca-
iz" midir?
Eğer Gül, ABD Başkanı George W.
Bush ile Beyaz Saray'da görüşseydi
bir diyeceğimiz olamazdı. Çünkü ül-
kenin "meşru (yasal)" başbakanıydı.
Şimdi, TBMM'yi göreveçağınyoruz. Bir
parti başkanının görüşmesi, Türkiye
Cumhuriyetı'ni bağlamaz. Dolayısıy-
la, Bush-Erdoğan görüşmesi devletin
yüce çıkariarı açısından gizli olamaz.
GörüşmedeTürk Büyükelçiliği'nden bir
yetkilinin bulunup bulunmadığını, Er-
doğan heyetinin tutanak tutup tutma-
dığını bilmiyoruz. Böyle bir tutanağın
tutulması bu tür ilişkıler açısından zo-
runludur. Bu tutanak Türk kamuoyu-
na, dolayısıyla AKP seçmenlerine 9
Mart Siırt seçiminden önce açıklanma-
lıdır. Kimileri Erdoğan'ın ABD'nin Müs-
lüman Irak'a müdahalede Türkiye'nin
çıkartannı sattığını, kimileri de Türki-
ye'nin ulusal çıkariannı kişisel iktidar
tutkusu karşılığında bağladığını sav-
lamaktadırlar. Adının temize çıkması,
bu tür söylentilere son verilmesı açı-
sından, tutanaklann açıklanması Erdo-
ğan'ın da ışine gelecektir.
"Meşru" sözcüğü en çok hüküme-
tin, 62 bin Amerikalı askerin Türkiye
topraklannda konuşlandınlmasına ola-
naksağlayacak olan "tezkere (yetftibel-
gesi)" olayı ile gündeme geldi. Bu ko-
nuda "meşru " kararı verecek olan tek
yerTBMM'dir. Cumartesi günü TBMM,
"meşru" olduğu kadar onurlu bir ka-
rar aldı.
TBMM'nin "meşru" karan, ABD'ye
de bir ders olmalıdır. Genç okurlar
anımsamazlar, ama bilebilırter. Türki-
ye ile ABD arasında "stratejik ortak-
lık" kuruluncaya değin ABD yöneti-
mi, Türkiye'nin isteklerini, "Kongre ka-
ran gerekir. Kongreye bunu anlatama-
yız" diyerek daima yokuşa sürmüş-
tü. 1964'te Başkan Lyndon B. John-
son ünlü mektubu ile Başbakan Ismet
Inönü'ye "yeni birdünya" kurdurma-
mış mıydı? 1975'te ABD Kongresı Tür-
kiye'nin Kıbns müdahalesine karşı "si-
lah ambargosu" koymamış mıydı?
Hatta hatta "stratejik ortaklık" ile övü-
nükjüğü şu günlerde Bush, Dtşışleri Ba-
kanı Yasar Yakış ile Ekonomıden So-
rumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın
bazı isteklenni "Kongre'den geçireme-
yiz" diye püskürtmemiş miydi? Ondan
sonra da utanmadan "Hadi bir an ön-
ce gidin.. tezkeneyipariamentonuzdan
geçirin" dememiş mıydi? Bush'un
Kongresi "can", Yakış-Babacan'ın
Parlamentosu "patlıcan" mı idı? Bu
tepkiye Ankara'daki "meşru", demok-
ratik TBMM, en güzel yanıtı vererek
"patlıcan"\ evirip çevirip Bush'a geri
gönderdi.
Bir başka "meşru" sözcüğünü Cum-
hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer sık
sık kullandı. "Şeriat" hukukunu da,
"laik-demokratik anayasal' hukuku da
çok iyi bilen bir insan olan Sezer "fez-
kere" için "uluslararası meşruluğun"
aranması koşulunun gerektiğini, par-
lamentoya duyurdu. Sezer, ABD'nin
Irak'a tek yanlı müdahale edemeyece-
ğini, ancak "uluslararası meşruluk"
koşulunun yerınegetirilmesı ile bunun
işleriik kazanabilecegını söyledi, dur-
du. Bu sözleri ile pariamentonun onur
yüklü karannda etkili olmakla kalma-
dı, banş yolunu araladı.
Eğer "meşru" kavramının gereği ye-
rinegetirilmeseydi Diyanet Işleri Baş-
kanı Yılmaz'ın dikkati çektiği gibi Türk
askeri "meşru şehit" değil, "Niyazi"
olacaktı!
Türkiye'yı kim dansöz yaptı?
Erdoğan'ın AKP'si, geçmiş ıktidar-
ların başarısızlıklarını, yarattıkları
ekonomik bunalımları yerden yere
vurarak, halkın tepkisinden yarar-
lanarak iktidara geldi. AKP, üstelik
barajla desteklenmiş, nispi seçim
sistemine karşın, anayasayı dahi
değiştirecek bir güçle iktidar oldu.
TBMM'nin "meşru" karanndan
sonra Erdoğan tepkisini, "Savaşa
hayır diyenler maaşlannı üç gün
geç aldıklannda bunu unutuyor-
lar ve farklı bir tavır sergiliyoriar"
sözleriyte açıkladı. Ne hazımsızlık!
Ülkeye "refah
(gönenç)" getire-
ceğini söyleyerek,
tek başına iktidar
olan bir parti baş-
kanının daha dört
aylık iktidarında
gösterdiği ne kor-
kunç bir "acz"\
AKP'ye iktidar "ay-
lıklar zamanında
ödensin" diye ve-
rildi; savaşa girsin,
halka hakaret etsin
diye değil.
Basın Yayın Genel Müdürlüğü'nü
göreve çağırıyoruz. Yabancı ba-
sında Ankara-VVashington savaş
pazariıklan hakkında çıkan karika-
türlerin birer kopyasını Erdoğan'a
iletiniz. Erdoğan, Türk halkının onu-
ruyla oynandığını bir de kendi göz-
leri ile görsün. AKP, Türkiye'nin sa-
vaşa girmesi karşılığında ABD'den
alınacak 6 milyar dolar bağış ile bir-
likte 26 milyar dolarlık paket güven-
cesiyle mi iktidar yapıldı?
Dün açıklanan 2003 bütçesinde
ne ABD'nin bu yardımı, ne de me-
murlara, milletvekillerine aylıklann
üç gün gecikmeyle ödeneceğine
ilişkin bir kural var. Savaş olmasay-
dı, pazariık yapılmasaydı, Türk hal-
kı yine bu bütçe ile IMF'nin şem-
siyesi altındayine kemerlerini sık-
mayacak mıydı?
3 Kasım seçiminden sonra "meş-
rulaşmak" için soluğu Atina, bir iki
AB ülkesi ile VVashington'da alan
Erdoğan'a "dış siyasa birikimi"
hakkında bir soru sorulduğunda
üstat "Istanbul Belediye Başkanı
iken Uluslararası Se/ed/yeter Kong-
resi'ne çeşitli kez katıldığım için dış
siyasa birikimim var. Şimdi bu te-
maslardan sonra bunun çok ko-
lay olduğunu gördüm" demişti.
Ama ne birıkım!
2. Dünya Savaşı'nda halk açlık-
tan kıvrandı. Savaş sonrasında "Bi-
zi aç bıraktın" diyen bir gence Inö-
nü'nün "Aç bıraktım, ama kimseyi
babasız bırakmadım!' sözleri o gün-
leri yaşamış bizim kuşak için unu-
tulmaz bir anıdır.
Körfez Savaşı'nda "Birkoyup üç
almak" sözü yaygındı. ABD Savun-
ma Bakan Yardımcısı şahin Paul
Wolfowrtz'in "Ne biz, ne de Arap-
lar Türklere verdiğimiz sözleri tuta-
bildik" derken kimin üçün birini al-
dığını da açıkladı. Bu kez, Teksas
at pazannda alınacak yeni üçün bi-
rini önleyen TBMM ile Sezer'e ya-
tıp kalkıp dua edilmeli.
Yeni savaş-barış takvimi
önümüzde ilginç birtakvim var:
7 Mart BM silah denetçisi Hans
Blix Güvenlik Kurulu'na yeni rapor
sunacak.
8 Mart BM'de şahinler, güvercin-
ler ile yağdanlıklar arasında başlaya-
cak kulisi başkentler arası telefon
diplomasisi tamamlayacak.
9 Mart Siirt'te Erdoğan'ın da ka-
tılacağı seçim yapılacak.
10 Mart Erdoğan kazanırsa tuta-
nağını alacak.
11 Mart'tan sonra Erdoğan
TBMM'de ant içecek.
13 Mart Gül istifa edecek.
15 Mart Erdoğan "meşru" başba-
kan olacak.
16 Mart Güvenlik Kurulu'nda ABD
karar önerisi tartışılacak.
17 Mart Hükümet kurulacak.
24 Mart TBMM'de program oku-
nacak.
26 Mart Güvenoyu görüşmeleri
başlayacak
27 Mart Güven oylaması yapıla-
cak.
Bu takvime göre Erdoğan'ın "yeni
birtezkere"\ç\n BM karannı bekleme-
si doğal olacaktır. Eğer ABD, beşi da-
imi, onu geçici üye ülkeden oluşan Gü-
venlik Kurulu'ndan "önerisi"n\ geçi-
recek olsa dahi en azmdan 27 Mart'ı
beklemek zorunda kalacak. Eğer, da-
imi üyelerden Rusya, Fransa, Çin'in
desteklediği, Blix heyetine yeni süre
tanınması karan çıkarsa Erdoğan'ın
TBMM'ye "tezkere" sunması daha
da gecikecek, demektir.
Böylece Sezer'in bilinçli sağduyu-
su ile TBMM'nin onurlu karan ban-
şa çok önemli bir soluk kazandırmış
oldu. Erdoğan merak etmesin.. Türk
halkı aylıklannı üç gün geç almaya
çoktan razı!
Elmek: oacar@superonline.com Fax:0312-442 79 90
Rum basınına göre ABD temsilcisi Weston, Papadopulos'a 'Artık dönüş yok' dedi:
Ankara güvenceverdiREŞATAKAR
LEFKOŞA- Kıbns'ta temaslarda bu-
lunan ABD'nin Kıbns Özel Temsilcisi
Ttaomas VVeston'un, adadan aynlmadan
önce yeni Rum lideri TasosPapadopulos'a
"Arük geriye dönüş yok" dediği ve An-
kara'nın ta\Tindan memnun olduğunu
söylediği öne sürüldü.
Güney Kıbns'ta yayımlanan Fıleleft-
heros gazetesinin "güveniür kaynakla-
ra" dayandırdığı habere göre Weston,
Rum liderine. "Arükgeriyedönüşyok. An-
nanbdgesi 10 Mart'ta yaimzalanacakya
da 30 Mart'tareferandumagidilecek ve
halktaranndan onaylanacak" dedi. Tho-
mas Weston'un, Kıbns sorunuyla ügili ola-
rak Ankara'nın, özellıkle de AKP lıden
Recep Tayip Erdoğan ın tavnndan son
derece memnun olduğunu yazan Fıle-
leftheros gazetesi, ABD'nın baskılan so-
• Weston'un, Kıbns konusunda Ankara'nın, özellikle de AKP
lideri Erdoğan'ın tavnndan memnun olduğunu yazan
Fileleftheros gazetesi, ABD'nin baskılan sonucunda Denktaş'ın
görevden uzaklaştınlması olasılığının güçlendiğini öne sürdü.
nucunda KKTC Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş'ın görevden uzaklaştınlması ola-
sılığının kuvvetlendığıni ıddia etti. BM
Genel Sekreteri Kofi Annan'ın, Recep
Tayyip Erdoğan'la açık iletişim hattı bu-
lundurduğunu savunan gazete, gerek
ABD temsilcisi Thomasty'eston'un,ge-
rekse diğer ilgilı ülke temsilcılerinin 10
Mart'ta Lahey'de olacağını haber verdi.
Fileleftheros gazetesi, Rum lideri Pa-
padopulos'un perşembe günü Atina'ya
giderek durum değerlendırmesı yapaca-
ğını, Rum Ulusal Konseyi'nin ise cuma
günü toplanacağını ve 10 Mart'la ilgjli ka-
rann burada kesinleşeceğini kaydetti.
Alithıa gazetesi ise Papadopulos'un, An-
nan belgesini tarüşmadan referanduma gö-
türmek istemediğini, bu yüzden sıkıntı-
lı günler geçirdiğinı iddia etti.
Simerini gazetesi de, Papadopulos'un
Annan'a muhtıra verdığıni açıkladı. Pa-
padopulos, muhörada Kıbns sorununa
yaşayabilir bir çözüm bulunması için sü-
recin nasıl ileriye götürülebileceğini sor-
du ve Genel Sekreter'den yeni izahatlar
istedi.
Annan belgesinin 30 Mart'ta halkoyu-
na sunulmasıyla ilgili tartışmalar sürer-
ken, KKTC Başbakanı Deniş Eroğiu,
önce hükümetin karar vereceğini, son sö-
zü ise Meclis'in söyleyeceğini bildirdi.
Bu arada, KKTCde, Turizm ve Çevre
Bakam Serdar Denktaş. turizmden so-
rumlu Devlet Bakanlığı ve Başbakan
Yardımcılığı göre\ine getınldi.
Birleşik Kıbns havali
AKP Genel Başkam Tayyip Erdoğan,
Atına'da yayın hayatına dün başlayan
Apofasi (Karar) gazetesinde yayımlanan
demecinde,, "Türkiye, Vunanistan ve
Birleşik Kıbns'un AB üyesi olacakla-
n günün hayalini kurduğunu" söyle-
di. Kıbns'ta çözüme yönelik çabalann
hedefe ulaşmasının,Rum lider Tasos Pa-
padopulos'un tavnna ve ısteğine bağlı
olduğunu belirten Erdoğan, "Anlaşmaz-
hklanmızı bir kenara iterek, Atatürk ve
Venizelos'un başlattığı dayanışma ve iş-
birliğini sürdürmeli\iz" dedi.
19 militanın yargılandığı
davada sanık Savvas
Ksiros, "Biz henüz
bitmedik, dışanda
devamımız vardır" dedi.
17 Kasım müitanlanyargı önünde
MURATtLEM
ATtNA-Yunanıstan'da 1975 yı-
hndan beri çok sayıda kanlı eylem-
den sorumlu olmakla suçlanan 17
Kasım örgütünün 19 üyesinin yar-
gılanması süreci başladı. Atına
Ağır Ceza Mahkemesi taranndan
yargılanan 18'i tutuklu 19 sanık,
dün Koridollos Cezaevi'ndeki du-
ruşma salonuna çok yoğun güven-
lik önlemlen altında getirildi.
Daha önce Yunanistan'ı 1967-
74 yıllan arasmda yöneten "Al-
baylar Cuntası" üyelerinın yar-
gılandığı, 17 Kasım sanıklannın
tutulduğu cezaevi içındeki du-
ruşma salonu, dava ıçın yenilen-
di. Davanın, haftada 5 gün ara-
lıksız yapılacak duruşmalarla gö-
rühnesine karar verildi.
Halen Atina'nın Koridollos Ce-
zaevi'nde tutuklu bulunan 18 mi-
litandan SavvasKsiros yapüğı açık-
lamada, "Biz henüz bitmedik, dU-
şanda devamımız vardır'' ifadesı-
nı kullanarak şahitleri tehdit etti.
İki Türk diplomatı öldürüp ikisi-
m de yaraladığını itiraf eden mi-
lıtanm açıklamalan, Yunan emnı-
yet güçlerinı harekete geçirirken
mahkememn yapıldığı Koridol-
los semtı ablukaya almdı.
Mahkeme salonunda izdiham
Sabah erken saatlerden itıbaren
hapishanenın içinde özel olarak
yapılan mahkeme salonuna gır-
mek isteyen yüzlerce gazeteci ile
avukatm, hem kendı aralannda
hem de emniyet güçleri ile tartış-
tıklan, içeri girebilenlerin bu de-
fa oturmak için sandalye kavga-
sı yaptıklan gözlendi. Duruşma-
yı izlemeye çalışan 120 gazete-
ci, sanıklann sesh ıfadelerini ken-
dılerine ileten sistemdeki anza-
lar nedeniyle gelışmelen sessiz
olarak ızlemek zorunda kaldı.
Mahkemeyı ızlemek isteyenler-
den bazılannın sahte kartla içen gir-
dikleri, yüzden fazla avukatm san-
dalye kavgası yaptıklan, mılitan-
lann ıçerde terör estirmeye devam
ettiklen, Yunan televizyonlann-
dan aktanlan haberler arasmday-
dı. Başta Atina Belediye Başkanı
Dora Bakoyannis ile kızı olmak
üzere 17 Kasım örgütü mağduru
onlarca kişi duruşmayı izledı.
TEŞEKKÜR
Dardanel Şirketler Grubu'nun kuruluşundan bu yana, insanlığı, aydın kimliği,
engin hukuk bilğisi ve keskin zekasıyla bize her zaman güven ve destek veren
Hukuk Danışmanımız, çok değerli aile büyüğümüz
Yargıç Merhum Şevket Ökten'in oğlu
AV. M. UMIT OKTEN'i23.02.2003 Pazar günü yitirdik. Canımız yandı.
Başta annesi (halam) Mihrabiye Ökten,
kardeşleri Emel Huber, Umran Ökten, eniştesi VVolfgang Huber,
sevgili eşi Ayşenur Ökten ve oğlu Kerim Ökten olmak üzere
tüm aile bireylerine, şahsıma, dost ve arkadaşlarına Tanrfdan dayanma gücü diler,
Ümit Ağabey'imi son yolculuğuna uğurlayan ve acımızı paylaşan herkese
teşekkür ederim. Ruhu şadolsun. Işık içinde yatsın.
Niyazi Önen
Yönetim Kurulu Başkanı
DARDANEL ŞİRKETLER GRUBU
MENGEN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo 2002 215 Es
Da\acı Sabn Çobanoğlu tarafından da\alı Mualla Çobanoğlu aleyhıne açılan boşanma da\asında \enlen ara karan gereğınce.
Davacı tarafından da\alı alevhıne açılan boşanma da\asında. da\a dılekçesınde özetle. davalı ile aralannda çıkan geçımsızlık nede-
m\le 19 11 1993 tanhınde Bolu 2 Aslı>e Hukuk Mahkemesı'nde da\a açıldıgını. mahkememn 10.07.1998 gün 1998 206-311 sa>ılı
ılamıyla da\amn reddedıldığını \e 09 10 1998 tanhınde kesınleştığinı, kesınleşme tarüunden itıbaren bir araya gelmedıklennı be-
lırtmış olmakla buna ılışkın da\a dılekçesı \e duruşma günu davalı Mualla Çobanoğlu'na tüm aramalara rağmen adresı tespıt edıle-
medıgınden teblığ edılememış o!up. bu kez duruşma gunü olan 20 03 2003 günu saat 09 00'da dunışmada hazır bulunması, aksı tak-
dırde vargılamalara voklugunda de\am edıleceğı \e me\cut delıllerle karar \enlebıleceğı hususu ılanen teblığ olunur Basın 9357
EYÜP 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN BİLDİRİLMİŞTİR
EsasNo 2000 1059
Da\acı. Sosyal Sıgortalar Kurumu Başkanlıgı - Ankara \ekılı A\ Yasemın E\cı - Atatürk BuKan 1 Blok 7 B Fatıh-tst
Davalı Bahattın Aktaş - Topçular. Ercıves San Mah Ba\Tampaşa-lst Da\acı tarafından da\ali aleyhıne açılan davasımn ara
karan gereğınce Da%ahnın belırtılen adresıne dava dılekçesının teblığ edılemedığı, adres araştırmasında da adı geçen davalının el-
\enşlı adresınm bulunamadığı anlaşılmakla. 7201 savılı kanunun 28 29 maddelen hukumlenne bınaen dava dılekçesının ılanen
teblığıne karar venlmıştır Davalının 13 05.2003 gunü saat 09 30'da hazır olmanız. bellı olunan gün ve saatte gelmenız ve\a ken-
dınızı bir \ekılle temsil ettırmenız, gelmedığınız \e\a mazeret bıldırmedıgınız ve delıllerınızı ıbraz etmedıgınız takdırde
HUMK'nin 213. ye 375 maddelen gereğınce yargılamanın yokluğunuzda vapılacağı ve hakkınızda hüküm kurulaca-
ğı hususu dava dilekçesınin teblıgı yeruıe geçerli olmak üzere ılan olunur. Işbu ılan yayımlandığı tanhten ıtibaren 15
gün sonra yapılmış sayılacaktır. Ilan olunur. Basın 9364
KADEMELİ GENEL GREV
Denktaş: Ağır
baskdar var
LEFKOŞA (Cumhuri-
yet)- KKTC Cumhur-
başkanı RaufDenktaş. Bır-
leşmış Mılletler (BM) Ge-
nel Sekreteri Kofi Annan
tarafindan sunulan 3'ün-
cü belgenin kabul edilme-
si ve referanduma götü-
rülmesi için içerden ve dı-
şardan ağır baskılar yapıl-
dığını kaydetti.
Denktaş, "Önünüzeko-
nanı imzatavm,bundan da-
ha i>isi olmaz" dıyenlen
eleştirdi. Annan belgesinin
bu şekliyle referanduma
götürülemeyeceğiru beln--
ten Denktaş, KKTC'dekı
koalisyon hükümetinin de
kendisi gibi düşündüğü-
nü savundu. Cumhurbaş-
kanı Denktaş, halkın
önemli bir bölümünün ses-
siz kaldığını ve korku için-
de yaşadığını söyledi. Ken-
dı yaklaşımının Ankara ta-
rafından da desteklendı-
ğini anımsatan Denktaş,
ancak Ankara ile yeniden
değerlendirme ıhtiyacı ol-
duğunu kaydetti.
Kofi Annan'ın 10
Mart'ta Lahey'de gerçek-
leştireceği Kıbns zirvesı
öncesinde, KKTC Mecli-
si'nin referandum karan
almasını isteyen örgütler
bugünden itibaren kade-
meli olarak genel greve
gıtmeye karar verdi. Kıb-
ns Türk Ortak Vizyon Ey-
lem Komitesi taranndan
alınan karar gereğınce bu-
gün saat 09.00 ile 13.00
arasında Lefkoşa'daki tüm
okullarda, ışyerlerinde,
hastanelerde ve belediye-
de genel grev uygulama-
sına gidilecek.
Miting 7 Mart'ta
Komite sözcüsü Şener
Elcil. "Referandum, hal-
kımızın kendi kaderini ta-
\in etmekaçısından en de-
mokratikhaknr" dedi. El-
cil, bugün toplanan parti
yetkililerine ve milletve-
killerine birer bildiri suna-
caklannı, buna karşın
Meclis' in olumsuz bir ka-
rar alması durumunda, 30
Mart günü BM denetimin-
de ve uluslararası gözlem-
cılenn gözetiminde refe-
randumun gerçekleştiri-
leceğini iddia etti.
Milliyetçi partilerin des-
teklediği ve çok sayıda ör-
güt taranndan oluşturu-
lan Ulusal Dayanışma Ko-
mitesi'yse 7 Mart'ta mi-
tıng karan aldı.
BİR BÜYÜK YILDIZIMIZ KAYDI
Ülkemiz eşsiz bir insanını,
Makine Fakültemiz
çok değerti bir öğretım üyesini,
YTÜ Ailesı babacan bir emeklı hocasını
Sayın
Prof. Dr.
NECDET
ERASLAN•ı
yitirdı.
Üzüntümüz sonsuzdur.
Acılı Ailesine, Dostlanna ve tüm Yıldızlılara
Başsağlığı dıleriz.
Cenazesı bugün (4 Mart 2003, Salı) Saat 10.30'da
Ünıversitemız Oditoryumu'nda yapılacak tören ve
Teşvikiye Camisi'nde kılınacak öğle namazındar
sonra Zincirlikuyu Mezariığı'nda toprağa verile-
cektir.
Işık içinde uyusun.
YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
REKTÖRLÜĞÜ
YILDIZ TEKNİK ÜNİVERStTESl VAKFI
Demeğımızın kurucu Genel Başkanı ve
bir no'lu uyesı, gazetedlenn gerçek bir basın örgütune kavuşmas
gereğıne ınanan ve bunun ıçın mucadele eden
Işte de, ışsıziıkte de, uretımde de, tüketımde de, yaşamın her alanırda
örgutlenmenın gerektılığı savunan
ALAATTİN ORHAN •
yrtırdık.
ÖrgütJü mücadeleye ınananlann başı sağ olsun
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ
GENEL YÖNETİM KURULU
Türkiye Gazetecitef Cemıyet'nın yayınladığı günlük
Bizim Cazete
Ülke sorunlanna ılışkın raportanyla, araştırmalanyia
köşe yaalanyla, tarafsız habertenyte sn/ıl toplumlann gazetesi.
Düzenlı okumak ıçın abone olun. Te): 0.212.51108 75