Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 31 MART 2003 PAZARTESİ
HABERLER
fiükümet açhğa
mahkûm afyor'
• ANKARA
(Cumhuriyet)-CHP
Denizli Milletvekiü
Mustafa Gazalcı, Tütün
Yasası'nın üreticiye
yönelik olumsuz
etkilerinin bu yıl ortaya
çıkmaya başladığını
belirtti. Gazalcı yaptığı
yazılı açıklamada, geçen
yıl çıkanlan yasayla
TEKEL'in üreticüerin
yetiştirdiği tütünü
aJmasma kısıtlamalar
getirildiğini vurguladı. Bu
çerçevede üreticilerin
ürettiği tütünün sadece
200 kiloluk kısmının
TEKEL tarafindan
alındığını vurgulayan
Gazalcı, "AKP iktidan da
üreticiyi aldattı. Iktidar
tütün üreticisinin sesine
kulak vermeli, üreticinin
elinde kalan tütüne sahip
çıkmahdır" dedi.
Teronzm
senıinerj
• tstanbul Haber Servisi -
Güneydoğu Avnıpa
Bölgesel Silahlann
Kontrolü Doğrulama ve
Uygulamaya Yardım
Merkezi (RACVIAC)
tarafindan düzenJenen
"Bölgesel Istikrara Tehdit:
Terorizm" konulu
seminer, bugün Istanbul'da
başlayacak. Seminer,
Genelkurmay Strateji
Daire Başkanı
Tümgeneral H. Nusret
Taşdeler'in konuşması ile
açılacak. 3 Nisan
Perşembe günü sona
erecek olan seminere,
RACVIAC'a üye 20
ülkeden ve çeşitli
uluslararası kuruluşlar ve
sivil toplum örgütlerinden
toplam 56 katılımcı davet
edildi.
btanbuTda
gösteri
• tstanbul Haber Servisi -
Güvenlik kuvvetleriyle
giriştikleri silahlı
çatışmalar ile açlık
grevlerinde ölen yasadışı
DHKP- C örgütü üyeleri
için, Gaziosmanpaşa'da
izinsiz anma gösterisi
yapıldı. Çeşitli semtlerde
toplanarak otobüslerle
Gazi Mahallesi'ndeki
cemevine giden gruplar,
daha sonra Habipler
köyündeki Cebeci
Mezarlığı'nda toplandı.
Araçlardan inen grup,
çatışmalarda ve açlık
grevlerinde ölen DHKP/C
örgütü üyelerinin
mezarlan başına kadar
yürüdü. Mezarlara
karanfil bırakan grup
adıoa yapılan
konuşmalarda, "THKP-
C'nin31. kuruluş
yıldönümünün kutlandığı
bugünlerde, ölenlerin
anıldığı" belirtildi.
12 BV!B» fiye
gözattı
• İZMİR(AA)-
Alsancak semtindeki
tngiliz Konsolosluğu
önünde toplanan Emeğin
Partisi (EMEP) Gençlik
Kollan üyesi bir grup,
Irak'taki savaşı protesto
ederek slogan attı. Daha
sonra ABD ve Ingiliz
bayraklanru yakmaya
çalışan, konsolosluk
binasına yumurta atmak
isteyen grup, olay yerine
gelen polis eldpleri
tarafindan gözaltına alındı.
Güvenlik Şube Müdürlüğü
ekiplerince Emniyet
Müdürlüğü'ne götürülen
eylemci 12 kişi hakkında,
savcının vereceği talimat
doğrultusunda işlem
yapılacağı bildirildi.
3 Mart'ta tüzelkişilik kazanan dernek, dün Nâzım Kültürevi'nde ilk toplantısını yaptı
Banş Derneği kurulduİstanbul Haber Servisi - în-
sanlann eşitlıkçı ve özgür bir
toplumda, banş içinde yaşa-
yacağı bir dünyanın yaratıl-
masına katkıda bulunmak
amacıyla Banş Derneği ku-
ruldu. Derneğin ilk toplantı-
sında konuşan Rasih Nuri tk-
ri, Irak'a saldıran ABD ve In-
giltere dahil olmak üzere, pek
çok emperyalist ülkede bile,
her gün banş yanlısı gösteri-
ler yapıldığına dikkat çeke-
rek banş mücadelesinin, rüm
dünya halklanyla bırlikte ve-
rileceğini söyledi.
Banş Derneği, 3 Mart tari-
hinde tüzel kişilik kazandık-
tan sonra, ilk toplantısını dün
Istiklal Caddesi'ndeki Nâzım
Kültürevi'nde yaptı. Çok sa-
yıda bilim adamı, yazar, sanat-
TIHAK verileri
• Çok sayıda bilim adamı, yazar, sanatçı ve aydını '
%
banş için ve banşsever
kimlikleriyle" bir araya getiren derneğin kurucu genel başkanlığını Bilgütay
Durna, sekreterliğini ise tiyatro sanatçısı Orhan Aydın üstlendi.
çı ve aydını "banş için ve ba-
nşsever kimliklerryJe" bir ara-
ya getiren derneğin kurucu
genel başkanlığını Bilgütay
Durna, sekreterliğini ise ti-
yatro sanatçısı Orhan Aydın
üstlendi.
Soygun savaşlanna karşı
Derneğin kuruluş amacı,
"dünya halklaruu tehdit eden
savaşçı politikalann kaynağı
konusunda toplumu bilgilen-
dirici etkinhkJer düzenlemek,
banş biHncinin geniş halk ke-
simlerinde yerleşmesi için ça-
hşmalar yapmak. faşist, savaş
yanhsL, şovenist, mihtarist ve
emperyalist propagandaya
karşı banşuı sesini vükselt-
mek" olarak açıklandı.
Türkiye Komünist Partisi
üyelerinden Rasih Nuri tleri,
acı bir emperyalist saldınnın
yaşandığı bir dönemde, ban-
şın yine gündemde olduğu-
nun altını çizerek "Kapitaliz-
min doğuşundan sonra yapı-
lan savaşlar, soygun ve dünya-
yı ele geçinne savaşlandir"
dedı.
Yıllar önce, Behke Boran
önderliğinde loırulan Banş-
severler Derneği'nin, Adnan
Menderes hükümetinin Ko-
re'ye asker göndermesine kar-
şı çıktığını anımsatan Ileri,
uzun yıllar Mahraut Diker-
dem'in başkanlığını yaptığı
Banş Derneği'nin de banş için
mücadele ettiğini vurguladı.
"Dünya genelinde banş için
gösterüer yapıbyor. Papa da-
hil rüm dünya savaşa karşı çı-
kryor" diyen 1leri, banşı yay-
ma görevini, dünya halklany-
la birlikte yerine getirecekle-
rini ifade etti.
Toplantıda, "savaşa karşı
mücadelenin, aktif bir banş
mücadeiesinden geçtiği'' vur-
gulanarak şu kararlar alındı:
- Irak'a yönelik saldınyı ve
rüm savaşlan önlemenin yolu,
emperyahzme bağımhhğı or-
tadan kakhrmaktan geçer. Sa-
vaşa karşı olmak, aynı zaman-
da onu üreten sisteme karşı ol-
maktan geçer.
- ABD ve Ingiltere'nın ba-
şım çektiği emperyalist güç-
ler, Irak'ta yaptıklan katliamı
derhal durdurmalı, Irak'tan
çekilmeli ve bölgede yaptık-
lan tahribatı tazmin etmeli-
dirler.
- Ülkemizdeld ABD üsleri
derhal kapatümah, ABD ta-
rafindan kullanılan havalima-
nı ve limanlar derhal boşaral-
mahdır.
- ABD ile yapılan rüm ikili
anlaşmalar tek taraflı olarak
feshedilmeiidir.
-Türkiye NATO'dan çıkma-
hdır.
Işkence
ayıbı
sürüyor
• TİHAK venlerine göre,
Türkiye'de 1990 ile 2002
arasındaki 11 yıllık süreçte
saptanabilen 14 bin 500 işkence,
1261 yargısız infaz, 518
gözaltında ölüm ve 216
gözaltında kayıp vakası yaşandı.
tstanbul Haber Servisi - Türkiye'de
1990 ile 2002 arasındaki 11 yıllık süreç-
te saptanabilen 14 bın 500 işkence, 1261
yargısız infaz, 518 gözaltında ölüm ve
216 gözaltında kayıp vakası yaşandı.
Türkiye tnsan Haklan Kurumu (Tl-
AHK) venlerine göre, Türkiye aleyhine
toplam 4 bin 820 dava açıldı. Türkiye bu
davalardan 286'sını kaybederken 12'sini
kazandı. 513 dava dostane çozümle so-
nuçlanırken 107 dava da Mahkeme ta-
rafindan kabul edilemez bulundu.
AİHM kararlan çerçevesinde Türki-
ye'nin ödediği ve ödeyeceği tazminatla-
nn tutarlan ise şöyle:
- 2 trilyon 917 milyar 550 milyon lira
- 768 bın 658 tngiliz Sterlini
-420bin516ABDDolan
- 4 miryon 424 bin 252 Fransız Fran-
g l
*
TlHAK Başkanı Nevzat Helvacı, Ku-
rum'un 4. Olağan Genel Kurulu'nda yap-
tığı konuşmada, Türkiye'de işkence so-
rununun çözümlenemediğini anımsata-
rak, "Manisah gençlere yapılan işkence
enyüksekyargı organınca saptandığı hal-
de, zamanaşımı nedenrv le sanıktann ce-
zasız kahnası tehükesiyle karşı karşrya-
VE" dedı.
Helvacı, Türkiye'de insan haklan ala-
nında yapılması gereken çok fazla şey
olduğunu, ekonomik, siyasi ve diğer
pek çok alanda insan haklan ihlali ya-
pıldığını savundu.
Saraçhane Parkı'nda toplanan Azeri kökenü yurttaşlar eüerinde Türk ve Azeri bavraldan ile üzerinde "Azeri soykmmını
dünyayaduyurahnr, "Türkiye-Azerbaycan dostfuğu ebedidir-aAlryev
n
yazıhpankaıWtaşjdılar.(Fotoğraf:ıPEKYEZDA^
Azerbaycanlüann Soykmm Anma Günü
tstanbul Haber Servisi - "31 Mart
Azerbaycanhlar'ın Soykınm Günü"
dolayısıyla Azerbaycan
Başkonsolosluğu ve Istanbul'daki
Azeriler tarafindan Fatih'teki
Saraçhane Parkı'nda anma toplantısı
düzenlendi. Saraçhane Parkı'nda
toplanan Azeri kökenli yurttaşlar
ellerinde Türk ve Azeri bayraklan
ile üzerinde "Azeri soykmnunı
dünyaya duyurahm'', "Türkiye-
Azerbaycan dostrağu ebedidir
sarsümaz-H. AByev" ve "Karabağ
Azerbaycan'ın aynbnaz parçasjdu-"
yazılı pankartlar taşıyarak "Karabağ
Türktür, Türk kalacak" sloganı attı.
Yurtdışmda Yaşayan Azerilerden
Sorumlu Devlet Bakanlığı Müsteşan
Valeh Haayev, Mannara Grubu
Vakfi Başkanı Akkan Suver, CHP
Iğdır Milletvekili Yücd Artantaş ın
da katıldığı anmada, "Azerbaycan
halkmm defalarca manız kaldığı ve
uzun yıDardır siyasi ve hukuki
tanımını hıılamâmış snylannt,
tarihin karanhk sayfalanndan
biridir'' denildi. Anmada yapılan
açıklamada, "19, 20. ve 21.
yüzyıDarda Azerbaycan'da baş
vermiş rüm facialarm, topraklann
işgahyie süregelmiş, Ermenilerin
Azerbaycanhlara karşı düşünülmüş,
planh şekflde gerçekteştirdikleri
soykmm siyasetinin ayn ayn
aşamalannı teşkü ettigT belirtildi.
"20. asnn başlannda, 1905-1907,
1918-1920,1948-1953 ve 1987
yıhndan asnn sonu ve bugüne
kadar Azerbaycan'da baş
vermiş rüm facialarm dünyanın
heryerinde duyulmasını isnyoruz"
açıklaması yapıldı.
TÜRKMENBAŞFNA SUtKAST GİRİŞİMİ
Türkmenistan 6 Türk
vatandaşını iade ediyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türkmenistan Devlet Başkanı
Saparmurat Türkmenbaşı'na
suikast girişimıne katıldıklan
iddiasıyla tutuklanan 6 Türk
Türkiye'ye iade ediliyor.
Türkmenistan'ın başkenti
Aşkabat'ta tutuklu
bulunan bu kişiler
bugün İstanbul "a
getirilecek.
Türkmenbaşı'na yönelik
olarak 25 Kasım 2002
tarihinde
gerçekleştirilen suikast
girişiminin ardından
tutuklanan Sadi Çelik,
Ekrem ÇeBk, Necati
Ba>ram, Onıer Yakış,
Mehmet İhsan Yıbnaz
• Saparmurat
Türkmenbaşı'na
suikast girişiminde
bulunduîdan
gerekçesiyle
tutuklu bulunan 6
Türk bugün
îstanbul'a
getiriliyor.
ve Mustafa Mesut Güler'in
iadesiyle ilgih olarak Türkiye'nin
istemi Türkmenistan tarafindan
olumlu karşılandı. Suikastla
herhangi bir ilişkileri olmadığı
anlaşılan, ancak haklannda îstanbul
Devlet Güvenlik Mahkemesi
tarafindan soruşturma başlatılan 6
kişinin iadesi amacıyla Adalet
Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı
kanahyla Türkmenistan'a
başvuruda bulunmuştu. Interpol
üyesi olmayan Türkmenistan,
Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı
dosyaya olumlu görüş bildirdi.
Bunun üzerine Interpol Daire
1 Başkanhğfndan 10
görevli, 28 Mart Guma
günü Türkmenistan'uı
başkenti Aşkabat'a gitti.
Burada tutuklu bulunan
6 Türk'ün bugün
Îstanbul'a getirileceği
kaydedildi.
Türkmenbaşı'na, 25
Kasım 2002'de
Aşkabat'taki başkanlık
sarayına kortejiyle
giderken suikast
girişiminde bulunulmuştu. Olayda
Türkmenbaşı yara almamış, ancak
birkaç kişi yaralanmıştı. Suikastın
eski Türkmenistan Dışişleri Bakanı
Boris Şıhmuradov tarafınlan
planlandığı duyurulmuş ve
aralannda Ruslann da bulunduğu
16'sı yabancı toplam 61 kişi
gözaltına alınmıştı.
TGC BASIN SENATOSU TOPLANTISI
Gazeteci iş güvencesi
kapsamı içinde olmalı
tstanbul Haber Servisi - Türkiye
Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Basın
Senatosu toplantısında "Türkiye
Gazetecileri Hak ve Sorumluluk
BUdirgesi Kapsammda savaş va
gazetecilerin yaklaşımı" konusunu
ele alındı. Basın Konseyi'nden
yapılan yazılı
açıklamada ise
medyanın ilgi duyacağı
zamana kadar
"hapishanede bulunan
gazeteciler" konusunda
çalışma yapmama ve
rapor hazırlamama
karan alındığı
bildirildi.
TGC'den yapılan yazılı
açıklamada, bildirgenin
"gazetecilerin temel
görevleri ve ilkeleri bölümünde yer
alan konular anunsatüarak şöyle
devam edildi: "Bu kuraDar
uyannca haber ve yonımlarda
kaynaklara dayalı olarak bilgi
aktanlmasL, özelliklc televiz}
r
onlar
için görüntü yayuıı sırasıda yaym
konusunun yeni veya arşhden
?hnmış olduğunun bemübnesi,
• Türkiye
Gazeteciler
Cemiyeti Basın
Senatosu
toplantısında
"Savaş ve
gazetecilerin
yaklaşımı" ele
almdı
verilen bilgilerin tarafsız
kaynaklarca doğrulanıp
dogrulanmadıgı konusunun
açıklanması zonmluğununa özen
gösterilınesi'' üzerinde duruldu.
Basın Senatosu toplantısmda,
gazetecilerin iş güvencesi kapsamı
dışında bırakılmaması
gerektiği de
vurgulandı.
Basın Konseyi Başkanı
Oktay Ekşi, İConsey'in
her yıl uzun çalışmalar
sonucu ortaya koyduğu
"hapishanede kaç
gazetecinin
bulunduğu" ile ılgıli
rapora basında yer
verilmemesini sert
' biçimde eleştirdi.
Oktay Ekşi, yaptığı yazılı
açıklamada, "Çağumzda ifade
özgürlüğü>1e ilgili bir suçtan
dola>ı insanlann hapse
ahlmasında tuhaflık olup
olmadığını irdelemeyen bir medya
düm asını, bu tür bir raporla
meşgul etmekte anlam olmadığı
sonucuna vardık" diye konuştu.
2OOO9
Iİ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Yeni Bir Dünya
KUPUIUP mu?
"Yeni bir dünya" kurulur mu?
Yoksa bu dünyanın içinde yaşamanın yolunu
bulup sürdürmek mi gerekiyor?
"Bu dünya" dediğimiz nedir? önce onu bilme-
liyiz.
"Bu dünya", günümüzün dünyasıdır. Artıktek ku-
tuplu, kutbun da Amerika olduğu, yayılmacı-ana-
malcı tüketim dünyasıdır günümüzün dünyası. Acı-
masız bir rekabetin her şeye yön verdiği, üstün ol-
manın daha çok şeye sahip olmakla tanımlandığı,
üstün olmak için bütün insanlık değerierinin çiğ-
nendiği, üstün olmanın aynı zamanda sürekli bir
korku yarattığı, kazanmanın savaşmak olarak ka-
bul edildiği adaletsiz bir dünyadır günümüzün dün-
yası.
Bunu kabul etmek zorunda mıyız?
Bunu kabul edip bu dünyada kendine yeraçmak
da aynı yollardan giderek olabilir.
Bu yolları kabul etmezseniz kendinize dünyada
yer bulamayacak mısınız?
"Yeni bir dünya" kurulur mu?
İstanbul Üniversitesi'nin Aydınlanma söyleşileri
içinde yaptığımız "Türkiye'nin sosyal ortamında
genç nüfusun geleceği" konusunu üniversitenin
Sayın Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu'nun
yönetiminde Sayın Prof. Dr. Nur Serter'le birlikte
değerlendirdik.
"Türkiye'nin sosyal ortamı" neydi?
Yüzde 44'ü 24 yaşın altında olan bir Türkiye.
Eğitim piramidi yükseldikçe daralıyor. llköğretim-
de yüzde 96 olan okullaşma oranı ortaöğretimde
yüzde 59'a düşüyor, yükseköğretimde yüzde 28'e
iniyor. örgün yükseköğretim oranı 18.7. Üniversi-
teye girenlerin bir bölümü eğitimlerini tamamlaya-
mıyor. Daha önemlisi de iş bulma olanaklannın ya-
pılan eğitimle bağlantısı giderek azalıyor. Gençler,
egitimleriyle ilgisi olmayan işlerde çalışma olana-
ğı anyorlar. Prof. Dr. Nur Serter'in verdiği bilgiler,
"sosyal ortamımız"\ çok güzel anlatıyordu.
Ben de günümüz gençliğinin "güvensiz, umut-
suz ve karamsar" olduğunu gördüğümüzü söyle-
dim. 5-7 Mart tarihinde yapılan 13. Ulusal Çocuk
ve Ergen Ruh Sağlığı Kongresi'nde Prof. Dr. Ay-
sel Ekşi'nin dünya gençliği üzerinde yaptığı araş-
tırmalann da ortaya koyduğu gibi, dünya gençliği
de "güvensiz ve karamsar" ve dünyanın genel gi-
dişi gençleri olumsuz etkiliyor.
Üzerinde durduğum önemli bir nokta da, dün-
yaya egemen olan yaygın ideoloji "tüketim dün-
yası" değerierinin yönlendirici etkilerinin giderek ar-
tışı idi. Bu noktayı önemli bulmamın nedeni, insan-
lara ancak tüketerek mutlu olacaklannı kabul etti-
rirseniz, ortaya "ne yolla olursa olsun hızla ve çok
para kazanma, bunu tüketime çevirerek başkala-
nndan üstün olma"y\ öğretmiş olursunuz. Günü-
müzün tüketim dünyasının insanlar üzerindeki et-
kisi de budur.
Bu etki ise, üretim toplumunun değerteri olan "ya-
rariı, verimli, paylaşımcı insan"\ etkisiz kılarak onun
yerine tüketim toplumunun değerlerini simgele-
yen "kullanıcı, çıkarcı, bencilinsan"\ koymaktadır.
ışte bu psiko-sosyal ortam, günümüz insanını, en
başta da gençleri umutsuzluğa sürüklemektedir.
En verimli çağlan olan gençlik yıllannı anlamsız bir
rekabet için, üreticilikten, yaratıcılıktan uzak yol-
larda harcamak zorunda kalmak gerçekten büyük
bir kayıptır.
öyleyse, "yeni bir dünya" kurulabilir mi?
öncelikle "yeni bir dünya "kurulmalı mı?
Buna kesinlikle "evef" demeliyiz.
Dünyayı paranın emrine veren, dünyada üretil-
miş ve üretilecek her şeyi salt paranın egemenli-
ğine bırakan dünya yerine, her şeyin odağına ";'n-
san"\ koyan yeni bir dünya kurulmalıdır.
"Para ve tüketim" yerine, "insan ve üretim" bu
dünyanın hareket odağı olmalıdır.
Paranın ve pazann küreselleşmesi yerine, insa-
nın ve insan yaratısının küreselleşmesi yaşanma-
hdır.
Bu yapılabilir mi? Eğer böyle ise kimler yapacak-
tır?
Bu amaç elbette gerçekleşebilir. Insanlığın rö-
nesansla, aydınlanma ile elde ettiği bütün kaza-
nımlar böyle bir dünya için kazanılmıştır. Günümü-
zün koşullanmış davranış kalıpları elbette aşıla-
caktır. "Tarihin sonu" gelmemiştir, artık hep böy-
le olmayacaktır.
Yeni bir rönesans, yeni bir aydınlanma olacak-
tır. Bunu da günümüzün insanlan yapacaktır. Bu-
nu hepimiz birlikte yapacağız.
Yeterki, bunu yapmanın hepimizin kurtuluşu için
zorunlu olduğunu anlayalım, bunu gerçekleştir-
mek için dünyada çalışan insanlann farkında ola-
lım ve birieşelim.
Gençlerin de, hepimizin de geleceği buna bağ-
lıdır.
Kurs müdürlerine yetki
Diyanet'in sicil
yönetmeliği değişti
• Yürürlüğe giren yönetmeliğe göre
Bilgi İşlem Merkezi Müdürlüğü,
Savunma Uzmanlığı birimleri sicil
yönetmeliğinden kaldınldı.
ANKARA (ANKA) - cak üçüncü sicil amiri
DiyanetîşleriBaşkanlı- ise mürfü oldu.
ğı'nın Sicil Amirleri Yö- Kuran kursu müdürü
netmeliği'nde değişikhk bulunmayan yerlerde ise
yapıldı. dinhizmetlerivedineği-
Resmi Gazete'de ya- timi ile ilgih'şef, memur,
yımlanarak yürürlüğe gi- Kuran kursu öğreticisi,
ren yönetmeliğe göre Ku- Kuran kurslannda gö-
ran Kursu müdürü bulu- revh yardımcı hizmetler
nan yerlerde; din hizmet- sınıfı personeli ve diğer
leri ve din eğitimi ile il- görevlilerin birinci sicil
gili şef, memur, Kuran amiri şube müdürü, ikin-
kursu öğreticisi, Kuran ci sicil amiri müftü yar-
kurslannda görevli yar- dımcısı, gerektiğinde gö-
dımcı hizmetler sınıfı rüşüne başvurulacak
personehve diğer görev- üçüncü sicil amiri ise
lilerin birinci sicil amiri müftü oldu. Bilgi işlem
Kuran kursu müdürü, Merkezi Müdürlüğü, Sa-
ikinci sicil amiri müftü \TmmaUzmanhğıbirim-
yardımcısı, gerektiğin- leri sicil yönetmeliğin-
de görüşüne başvurula- den kaldınldı.