22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 MART 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Derıriş Ik kez kursude • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 2003 yılı bütçe tasansı görüşmeleri bugün tamamlanıyor. Görüşmeler sırasında CHP adına Plan ve Bütçe Komisyonu üyeieri AJi Topuz ile Algan Hacaloğlu'nun konuşması planlanıyordu. Ancak, CHP Istanbul Milletvekili Kemal Derviş'in isteği üzerine değişiklik yapıldı. CHP adına Derviş ile Hacaloğlu konuşacak. Derviş, yemin töreninden sonra ilk kez bugün TBMM kürsüsüne çıkmış olacak. Özelleştirmeyel rotuş' hazırlığı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özelleştirme fdaresi Başkanlığı'nı (ÖtB) bu hafta içinde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'den alarak Maliye Bakanlığı'na bağlayan hükümet, bu işlemin yasaya aykın olduğunu fark edince yeni yasal düzenleme içın harekete geçti. Özelleştirme Yasası'nagöre 'Başbakan'a bağh' kurum olanÖtB'yi, 'başbakanlığa bağlı kuruluşlar" statüsünde değerlendirip Maliye Bakanlığı'na bağladığını açıklayan hükümet, Başbakan'ın bu yetkisini sadece bir devlet bakanına devredebileceğini öğrenince, 'bir de\'let bakanı' ibaresini 'bir bakan' olarak değiştirecek bir önerge hazırladı. Türkiye üzerinden lOOMntongıda • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Birleşmış Milletler (BM) Türkiye Koordinatörü ve BM Kalkınma Programı (UNDP) Temsılcisi Alfredo Witschi-Cestari, görev süresinin dolması nedeniyle dün düzenlediği basın toplanüsında, Dünya Gıda Programı'nın Türkiye üzerinden Irak'a 100 binton gıda sevk etmek istediğini ve bu amaçla Türkiye'de 1.5 miryon ton gıda stoklanmasının gündemde oldugunu söyledi. Cestari, savaşla ortaya çıkan durum konusunda Türkiye ile yakın ilişki içerisinde olduklannı kaydetti. Devlet adamr' tartişması •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Milli" Eğitim ve Kültür Komisyonu'nda, Kültür ve Turizm bakanlıklarının birleştirilmesine ilişkin yasa tasansı görüşülürken Kültür Bakanı Erkan Mumcu ile CHP'liler arasında tartışma çıktı. CHP'li Mehmet Tomanbay, Mumcu'ya, '"Bu ikinci bakanlığınız, artık devlet adamhğı niteliğini kazanmışsınızdır" demesi ûzerine AKP'li Mehmet Çıçek, "Milletvekili olmanız hakaret etme hakkını vermez" dedi. Mumcu, 'artık' sözcüğünün kendisine hakaret oldugunu, ancak tolerans göstereceğini söyledi. Çarşamba günü CHP'lilere 'zihinsel özürlü' diye hakaret eden Mumcu'nun dünkü görüşmelerde kendisine dönük en ufak eleştiriyi de hakaret' olarak jeğerlendirmesi dikkat çekti. Eski milletvekilleri Zana, Dicle, Doğan ve Sadak dokuz yıl sonra yargı önüne çıktı DEP davasıMUSTAFAÇAKIR ANKARA-Kapatılan DEP'in eski milletvekilleri LeylaZana, Hatip Dicle, Orhan Doğan ve Sefim Sadak, Avrupa Insan Hak- lan Mahkemesi'nin (AİHM) ka- ran doğrultusunda yeniden yar- gı önüne çıktılar. AB'ye uyum çerçevesinde ya- pılan yasa ve anayasa değişik- liği uyannca yeniden yargıla- ma yolu açılan eski DEP millet- vekilleri dün yargıç önüne çık- tılar. Ankara 1 No'lu DGM'de- ki duruşmaya Zana, Dicle, Do- ğan ve Sadak ile 16 sanık avu- katı katıldı. Duruşmayı, TBMM Insan Haklan Inceleme Komis- yonu Başkanı Mehmet Elkat- ımş ve bazı komisyon üyeleri, Avrupa Parlamentosu'ndan 3 üye, IHD Genel Başkanı Hüs- nüÖndüL TÎHV Başkanı Yavuz Önen, kapatılan HADEP'in es- ki genel başkanlan Ahmet Tu- ran Demir ile Murat Bozlak es- • Eski DEP milletvekilleri aynlıkçı ve bölücü olmadıklannı, Türk ve Kürt halklannın kardeşliği için mücadele ettiklerini, Türkiye'nin önemli bir demokratikleşme sürecinden geçtiğini ve koşullann 9 yıl öncesine göre çok değiştiğini dile getirdiler. ki DEP milletvekilleri Ahmet Türk,SDTISakık,SedatYurtdaş ile çok sayıda yabancı gazeteci de izledi. Duruşma nedeniyle Diyarbakır'dan gelen çok sayı- da sanık yakını kimlikleri kont- rol edilerek salona alındı. Eski DEP milletvekillen du- ruşmada, mahkeme başkanı Or- hanKaradeniz'ın daha önce ye- niden yargılama istemine karşı oy vererek esasa ilişkin görüşü- nü ortaya koyduğunu ve çekil- mesini istediler. DEP'liler başkanın çekılme- mesi durumunda ise reddi hâkim talebinde bulundular. Mahke- me Başkanı Karadeniz, çekil- meyeceğini belirtirken heyet de DGM Savcısı Dilaver Kahve- ci'nin istemi doğrultusunda sa- nıklann "reddi hâkim" talebı- ni oybirliğiyle reddetti. AİHM karanna ilişkin diye- cekleri sorulan Selim Sadak, yargılanma sürecinin cumhuri- yet tarihine kara bir leke olarak geçtiğini belirterek dokunul- mazlıklannın kaldınlmasından yargılama sonuçlanıncaya kadar geçen sürede hukukun katledil- diğini söyledi. ' Yargılanıa adil olmadT Dönemin cumhurbaşkanı Sü- leyman DemireL başbakaru Tan- su Çiller ve Genelkurmay Baş- kanı Doğan Güreş'in açıklama- lannı anımsatan Sadak, hâkim- lerin de bu süreçten etkilendik- lerini ve adil yargılanmadıkla- nnı kaydetti. Dönemin başba- kanı Çiller'in, DGM'ye yöne- lik olarak "Bir an önce bu da- vayı bitirin" açıklamasının ba- sında yer aldığına ışaret eden Sa- dak, "Karar zaten daha önce- den verilmişti. Kilit noktalan ele geçirenler devleti kendi çı- karian için kullanmışlardır" de- di. Daha sonra söz alan Hatip Dicle, TBMM'de yapılan deği- şikliklere işaret ederek yargıç- lann davayı özgürlükçü ve de- ğişımi gören bir anlayışla yo- rumlayacaklannı umduklanm söyledi. Sanık Leyla Zana, Tür- kiye'nin demokratikleşme sı- navından geçtiğini, yargılama sonucunda ya geçer not alaca- ğını ya da demokrasi özürlü ül- keler arasında yer alacağını söy- ledi. Bireysel özgürlüklenn de- ğil toplumsal geleceğin peşın- de koştuklannı dile getiren Za- na, TBMM'de Kürt ve Türk kar- deşliği üzerine yemin etmesine tahammül edilemediğini, anla- şılmak istenmeden susturuldu- ğunu, deyim yerindeyse ipinin çekildiğını anlattı. Zana. "Ben halklann kardeş- liğini, banşı dile getirmek iste- miştim. Kardeş halklann banş içinde hep birlikte yaşama he- yecanını taşıyordum" dedı. Mahkeme Başkanı Karade- niz, bazı tanıklann can güven- liği, bazı tanıklann parasızlık. bazı tanıklann da görev yeri de- ğişikliği nedeniyle gelmedik- lerinin bildirilmesi üzerine, bu tanıklann gerekli güvenlik ön- lemleri ve ödenekle mahkeme- ye gelmeleri için Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılmasma karar verildiğini belirterek duruşmayı 25 Nisan'a erteledi. Cül'ün ekibini pasifize ediyor Erdoğan tüm yetkileri topluyor EBRUTOKTAR ANKARA-Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlık'ta ve hükü- mette kendi ekibini kur- maya çalışırken, Başba- kan Abdubah Gül'e ya- kın isimler de pasifize ediliyor. Gül'e yakınlığı ile bilinen Başbakan Yar- dımcısı Abdüllatif Şe- ner'in hükümet sozcülü- ğünun ardından Özelleş- tirme Idaresi Başkanlı- ğı'nın da sorumluluğun- dan alınarak Maliye'ye bağlanması "Erdoğan'm kendi ekibini güçiendir- me çabası" olarak yo- rumlandı. Erdoğan, Is- tanbul Büyükşehir Bele- diyesi döneminde de da- nışmanlığmı yapan Bey- kent Üniversitesi ögre- tim üyesi ekonomist Prof. Ömer Dinçer'i başdanış- manlık kadrosuna aldı. Özelleştirme Idaresi Başkanlığı 'nın Şener'den alınarak, Maliye Bakanı Kemal l nakıtan a bağ- lanmasının altında, Er- doğan-Gül ekibi çekiş- mesinin yatöğı ifade edi- liyor. Erdoğan ile Gül arasındaki gerilım, yeni hükümetin kurulması sı- rasında gözlendi. Gül; özellikle Sağlık Bakanı RecepAkdağ, Devlet Ba- kanı BesirAtalay, Tanm ve Köyişleri Bakanı Sa- miGüçhı'yü görevinden almak ısteyen Erdoğan'a direnç gösterdi. Bu di- rencini "kabine dışında kabna" eğilimi ile göste- ren Gül, "Bakanlar Ku- ruhı'mın değiştirflmeme- s" yönünde örtülü mesaj verdi. Bunun üzenne Er- doğan, Gül ile arasında gerilim olduğu izlenimi yaratmamak için kabine- ye yeni isim almadı. Ancak Erdoğan, hü- kümet kurulduktan son- ra kendisine yakın isim- leri daha etkin kılmak için harekete geçti. Bu çerçevede, koordinas- yondan sorumlu Başba- kan Yardımcısı da olan Gül'ün Başbakanlık'ta- ki etkinliği daralnldı. Bu- nun ilk sinyali de Şener ile verildi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART IRAKULARA, İNâANLIK P£J?Sf Oİ-SUKJ musakart@yahoo.com Cumhurbaşkanı Sezer, emeklilik yaşını 65'ten 61'e indiren yasayı TBMM'ye geri gönderdi Köşk'ten emeklilikyaşınavetoANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, emeklilik yaşını 65'ten 61'e indiren yasanın 6 maddesini hukuka aykın bula- rak düzenlemeyi bir kez daha gö- rüşülmek üzere TBMM'ye ia- de etti. Sezer, çahşanlann emek- h olabilme koşullannın çok sık değiştirilerek sosyal güvenlik kurumlannın füıansman sorun- lanyla karşı karşıya bırakıldı- ğını belirtti. Yasada, emeklilik yaş sının- nın uzatılmasının Bakanlar Ku- • Sezer, cahşanlann emekli olabilme koşullannın çok sık değiştirilerek sosyal gü- venlik kurumlannın finansman sorunlanyla karşı karşıya bırakıldığını belirtti. rulu'nun takdirine bırakılması- ye Cumhuriyeti Emekli Sandı- gun düşmemektedir. Incelenen nı da eleştiren Sezer, bu konu- da getirilen soyut ölçütlerin "her iktidardönemindefarkhyorum- lanmaya ve uygulanmaya ehe- rişH* olduğuna dikkat çekti. Se- zer, geri gönderme gerekçesin- de, şunlara dikkat çekti: - Devlcön görevi sosyal güven- Kği saflamak: Herkesin sosyal gü\enlığını sağlamakla göre\- li olan devlet, bu işlevini Türki- ğı, Sosyal Sigortalar Kurumu ve Bağ-Kur gibi sosyal güven- lik kurumlan aracılığıyla yeri- ne getırmektedir. Sosyal güven- lıği sağlamak için kurumsal ya- pılaşmayı gerçekleştiren devlet, bunu korumakla da yükümlüdür. - Tutarh değil: Insanlann da- ha geç emekh edılmeleri gere- kirken yaş sınınnın aşağıya çe- kilmesi, sosyal gelişmeye de uy- yasada, bir yandan sandığın ak- tüeryal dengesini sağlayabilmek yönünden emeklilik kesenek oranlan ile yeniden değerlendi- rilecek hizmetler için ödenecek tutara uygulanacak faiz oranla- n arttınhp emekli, dul ve ye- timlerden, sağlık sigortası pin- mi niteliğinde "sağhk katkı pa- yı" alınması öngörülürken di- ğer yandan zorunlu emeklilik yaş sının düşürülerek sandığın aktueryal dengesini bozacak dü- zenlemelere gidilmesi, tutarh bir görüntü sergilememektedir. - De\1etin üstün çıkarlanyla bağdaşmaz: Ülkenin içinde bulunduğu iç ve dış koşullar. her meslek kesiminden, ülke yönetimınde sorumluluk üst- lenmış deneyımli kamu görev- lilerini. varolan sisteme göre er- ken emekli olmaya zorunlu kılan düzenlemeler. ülke çıkarları dolayısıyla kamu yaran ile bağ- daşmamaktadır. AKP-TÜSİAD gerilimi büyüyor. Erdoğan, Özilhan'a "çıkıp politika yapsın" diye rest çekti Moratoryum yasak kelîme Başbakan Erdoğan ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan. sert eleştirilerle iktidara uyanda bulunan TÜSlAD Başkanı Tuncay Özilhan'a rest çekti. Tayyip Erdoğan, Kanal D'de katıldığı programda TÜSlAD Başkanı'nın uyanlanna tepki gösterdi. "Hükümete bu ülkede kimse ültimatom veremez" dıyen Erdoğan, "Özilhan kendine bu kadar güveniyorsa meydana çıkar politika yapar. Sermayenin kendine verdiği güçle bu konuşuhnaz. Bu bir defa etik olarak doğru değildir" dedi. Başbakan Erdoğan. New York Times gazetesinde yer alan "Türkhe'nin iç borçlannı ödemede moratonnma gideceği'' görüşüne karşı çıktı. Böyle bir yaklaşımı asla düşünmediklennı söyleyen Erdoğan, "Moratoryumun telaffuzunu bile aramızda yapmış değüiz şu ana kadar. Bizim için yasaklanmış keHmderden birisi" dedi. Borsadakı dalgalanma nedeniyle ABD basınını suçlayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunlar kasta mahsus yapdan şe\1er. Ülkeyi köşe\e sıkıştırnıa gibi bir anla>ışuı olduğuna inanıvorum. Bunlara gerek borsanın, gerek sermaye çevrelerinin olumlu yaklaşmamasuu, itibar etmemesmi söviüyorum. Bütün tedbirlerimiz A'dan Z'ye yerti yerince vardır." Erdoğan, Irak savaşı nedeniyle ABD'den gelmesi olası kaynağı kredi olarak kullanmayı yeğleyeceklerini \iirguladi. Başbakan, "Kongreden çıkar mı çıkmaz mı bilmiyoruz. Çıkması halinde hibe> e sıcak bakmıyoruz. Ben i>i tıi\et göstergesi olarak görüyorum" diye konuştu. Erdoğan, şu an için ABD'nin Türkiye'den yeni bir tezkere isteminde bulunma olasılığının söz konusu olmadığını da sözlerine ekledi. POLTrtKA GÜNLÜGÜ HİKMET ÇETİNKAYA Arie Oostlander Kimdir?.. Hollanda'dan Isveç'e, Almanya'dan Avustur- ya'ya dek uzandığınızda demokrasi ve insan haklanndan söz eden kimi milletvekillerinin ül- kelerinde 'yabancı düşmanlığı' yaptığını gö- rürsünüz... Işte Hollandalı Arie Oostlander de bunlardan birisi!.. Avrupa Parlamentosu'nun Hollanda Hıristiyan Demokrat Partisi (CDA) üyesi Oostlander, öte- den beri 'ırkçı-aynmcı' bir politika izliyor... Arie Oostlander, üç gün önce yine Türkiye'ye saldırdı: "Kemalizm, Türkiye 'nin AB üyeliğine engeli." Oostlander'in bu sözlerini belki AKP iktidan al- kışlarla karşıladı!.. Bizim dinci kesimin, tarikat şeyhleri ve şıhlan- nın gözlerinin içi pariadı... Biliyorsunuz Arie Oostlander, Avrupa Paria- mentosu'nun Türkiye Raportörü... Zaman zaman konuşur ve sürekli olarak Tür- kiye'yi suçlar, bizim dincilerin de sırtını sıvazlar: "Askeher siyasilerin üzerinde baskı kuramaz- lar. O nedenle Türkiye, anayasasını tümüyle de- ğiştirmelidir..." Arie böyle konuştukça Dışişleri Bakanlığı tep- ki gösterir: "Raportör, AB 'nin değerlerini Musevi-Hıristi- yan kültürperspektifine oturtuyor..." Oysa, Hollanda'da Hıristiyan Demokratlaraçık açık yabancı düşmanlığı üzerine politika yap- mayı severler... Hollanda'da yaşayan göçmen Müslümanlan sürekli suçlarlar... * • • Izledikleri politika, Van der Graaf tarafından öldürülen Prof. Dr. Pim Fortuyn'un yürüttüğü 'ırk- çı-aynmcı' politikanın aynısıydı... Son seçimlerde 44 milletvekili çıkaran Hollan- da Hıristiyan Demokrat Partısı şu sıralar ABD ve Ingiltere'nin Irak'ı işgal etmesini destekliyor... Işin ilginç yanı, CDA lideri "Saddam devrilme- li" derken birlikte koalisyon kuracağı Işçi Parti- si "Işgale hayır" diyor... CDA lideri Balkenende ile Işçi Partisi lideri Bos, "hükümet kurma" konusunda bir türlü an- laşamıyorlar... Hollanda'da 'ırkçılık-ayrımcılık" yapan bir milletvekili, demokrasiden ve özgürlükten söz edip "Kemalizm Türkiye'nin AB üyeliğine engel" di- yebilir mi? Hollanda'da okullarda din dersini kaldıran, göçmenlere demokratik hak ve özgüriüklerin kı- srtianmasını isteyen bir düşünce karşısında top- lum olarak neden tepkisiz kalıyoruz? Istanbul Kadın Kuruluşları Biriiği temsilcileri Prof. Dr. Necla Arat ile Nazan Moroğlu, Oost- lander'e bir mektup gönderip "Kemalizm"\n ne oldugunu anlattılar!.. O kadar!.. Aslında Türkiye'de Oostlander gibi düşünen, "Kemalizmi" dindariığın önünde en büyük en- gel olarak görenler bugün iktidarda!.. Arie Oostlander'in kafasında olanlar, Milli Eği- tim Bakanlığı ndaki kadrolaşmayı yazan Cum- huriyet gazetesine 'Pravda' demeye başladılar... Bu yeni değil; 6O'lı. 70'li, 80'li yıllardan beri ya- pılıyor... Bir dönem Adalet Partililer, daha sonra ANAP'lı- lar aynı çamuru attılar: "Pravda Cumhuriyet!" • • • Bunlar ilkel ve çağdışıdırlar, bakmayın giy- dikleri pahalı yabancı malı giysilere!.. Kemalist düşüncelere hep saldınlmıştır... Içeriden ve dışandan!.. Zaten her zaman akıl ve bilime inananlar, in- sancıl olanlar, demokrasiyi, özgürlüğü savu- nanlar hep saldırıya uğramışlardır... Rotterdam'da yaşayan Doç. Dr. Cezmi Doğa- ner, Hollanda'daki Demokratik Sosyal Dernek- ler Federasyonu olarak Arie Oostlander'e bir mektup yazdıklarını söyledi... Doğaner şöyle dedi: "Hollanda 'da ırkçılık-ayrımcılık üzerine po- litika yapanların Türkiye'yi, özellikle Kemalizmi eleştirmeye haklan yoktur..." hikmet.cetinkaya; cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Hikmet ÇETINKAYA KUBİLAY OLAYI ye TARİKAT KAHPLAPI *Jüm ^baŞttimiahia m TÜSlAD BaşkanıÖzühan G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k Tel: 0212-512 42 19 Faks: 512 11 '
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle