Katalog

SAYFA CUMHURİYET 27 MART 2003 PERŞEMBE HABERLER Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, Türkiye'nin Kuzey Irak'ta hiçbir gizli emelinin olmadığmı söyledi: Bizim savaşımız değil ama gerekirsegireriz• Baştarafı 1. Sayfada "Bu kuvvetlerimize vaki olabOecek bir saldm. savaşın beklenmedik geKş- meleriııebağh olarak olabilecekbüyük bir mülteci akunı olasüığının baş gös- termesi, bölge silahlı güçlerinden biri- nin, diğer birine veya sivil halka sakn- nda bulunması suretiyie oluşabilecek istikrarsızhk, en önemli güvenlik mü- lahazalanmızdır. Bu ve benzeri tehdit ve tehükelerin ortaya çıkması ve haJen orada olan kuvvetlerimizin buna ma- ni olamayacağının anlaşılması duru- munda, TSK'nin, Kuzey Irak'a ilave kuvvet göndermesine karar verilebi- kceğmi değerlendiriyorum. Ancak stratejik nıüttefikimiz ABD haJen savaşmaktaoMuğundan.eyiemi- mizABD Ue koordineedilecekve yan- hş anlaşmalara imkân verilmemesi için gerekK diğer girişimlerde buluna- cakür. Şayet gelişmeler böyle bir nok- tayagefirse, Kuzey Irak'a savaşmakve- ya işgaJ için girmeyeceğiz. SürekJi tam- pon bölge oluşturmak gibi bir niyeti- miz yoktur." Cüven ve refah sevlyesi Özkök, Irak'ın, savunma imkânla- nnı ortadan kaldırmayacak tarzda sı- lahsızlandınlması. öncelikle kitle im- ha silahlanndan anndınlmasının, böl- genin ve ülkenin istikrar \e güvenli- ği için hayati önemı haiz olduğunu belirterek,"Ancak bu savaş bizim sa- vaşımız, bu görev bizün görevimiz de- ğüdn-" dedı. Irak'ın toprak bütünlüğü ve petrol kaynaklannın Irak halkının tamamı- na ait olduğunun bilinmesinin her za- man dış politikalan olduğunu anlatan Özkök, bu harekâtın sonucunda, Irak'ın ulusal bütünlüğü içinde; hür ve demokratik dünyanın şerefli bir ORGENERAL ÖZKÖK, İÇ KAMUOYU, KÜRT GRUPLAR, ABD VE AVRUPA'YA MESAJ VERDt: TürkSilahlı Kuvvetleri'negüvenin Genelkurmay Başkanı Özkök. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Türk Silahlı Kuvvetleri 'nin (TSK) Irak'takı gelişmeler ve Kuzey Irak ile ilgili tavrını, ıç ve dış kamuoyunu izledikten sonra açıkladı. Uzun süredir Irak sınınnda konuşlu 2. Ordu bırlikjerinin denetiminı planlayan Özkök, kuwet komutanlannı da yanına alarak Kuzey Irak'takı Kürt gruplar, Türkiye'yi yoğun olarak eleştiren ABD ve A\Tupa'ya mesaj verdi. Özkök, konuşmasında. iç kamuoyundan da TSK'ye güvenmelenni istedi. Bazı ülkelerin denizler ötesinde olmasına karşın kendilerine yönelik tehdıdi dile getirdiklerini anımsatan Özkök, Türkiye'nin tehdit algılamalannı "inandıncı bulmayanlara" tepki gösterdi. Özkök, göreve gelmesinin ardından az sayıdaki değerlendirmelerinden birini Diyarbakır'da yaptı. ABD'nin askeri harekâtı, bu kapsamda Türkiye ile yapmak istediği işbirliği, K.Irak'tald gelişmeler ve batılı devletlerin yönelttiği eleştirilerin ardından Özkök ikinci kez konuştu. Özkök'ün Diyarbakır 7. Kolordu Karargâhında yaphğı açıklama, 5 Mart 2003 tarihinde yaptığı konuşma ile bütünlük oluşturuyor. Özkök, verdiği mesajlarla Türkiye'nin bölgesel gelişmelere karşı tutumunu net şekilde ortaya koydu. Türkiye'nin kaygılannı anlamayan, güven duymayan ve eleştiren batılı devletlere de "ince mesaj" verdi. Türkiye'nin bölgedeki gelişmelere tarihsel yakınlığına vurgu yapan Özkök, bu çerçevede ABD ve Avrupalı devletlerin Türkiye'ye yönelik çüaşlannı, "Şayet bir gün işler kontrolden çıkarsa. dilerim bu dostiannuz, şimdi karşı çıküklan hareketleri yapmamızj bizden istemek zorunda kalmasınlar" şeklinde eleştirdi. Özkök, bazı müttefiklerin Kuzey Irak'a asker gönderme konusunda Türkiye'ye yönelik eleştirilerine ise "Denizier ötesinde kendilerine tehdit olduğunu söyleyenlerin, aynı tehdidin hududun hemen ötesinde olduğunu söyleyen Türkiye'yi inandıncı bulmamalannı anlamakta güçhik çektiğinr belirterek yanıt verdi. Özkök, "Her şeye hazırhkh olmak daima rehberuniz olmuştur ve buna göre hazırhkiannuzı yapnuş durumdayız" diyerek TSK'ye güvenilmesi konusunda iç kamuoyuna mesaj verdi. üyesi olması, ülkesini komşu ülkele- re tehdit oluşturan terörist unsurlar- dan anndırması, Irak halkının layık olduğu güvenlik ve refah seviyesine ulaşmasının en büyük arzulan oldu- ğunu belirtti. AvTasya'da ılenkı on yıllara uzanan çok önemli politik, ekonomik, sosyal ve askeri gelişmelerin olacağını belir- ten Özkök, yeniden yapılandınlacak bu coğrafyada, meselenin, hangi çağ- daş sev ıyede bir ülke ve hangi ülke- ler topluluğunun içinde yer alacağı- mız olduğunu anlattı. Özkök, şöyle ko- nuştu: "Savaşmne kadarsüreceğinikes- tiremiyonız. Ancak, "Akıl \ e se\ gı- den başka her şeyin yedeği olmalı- dır' öğrebsinden harekede savaşm bek- lenmeyenlerle dolu olduğu, her şeye hazırhkh olmak gerektiği, daima reh- berinüz olmuştur. Buna göre haarük- larmuzı yapmış durumdayız. Bunun- la birh'kte halkımızın hiçbir endişeye kapümadan huzurve güven içindeya- şaımm sürdürmesini öneriyorum. Aynı zamanda, banşçıl niyetlerimi- zin tezahürü olarak hâlâ izinJerin ka- dınlmadığııu, terhislerin durdurul- madıgını. askertik süresinin uzaOlma- dığmı, seferberük veya sıkryönetim ila- nının tekfif edilmesinin düşünühnedi- ğini yüce uhısumuzun dikkatine sun- mak isthorum." Kitle imha silahları Ülkenin çok çeşith ve sıkıntılarla do- lu bir süreçten geçtiğini belirten Öz- kök, komşu Irak'ın kitle imha silah- lanndan anndırümasınm, BM'nin, birçok ulusun ve özellikle Türkiye'nin banşçı gayretlerine ragmen maalesef NOTLAR 138 izin aldı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün basın toplantısına, yerli ve yabancı basm mensuplan büyük ilgi gösterdi. Toplantıyı izlemek için Diyarbakır Dedeman Oteli'ndeki Basın Merkezi'ne başvuran 300"ü aşkın yerli ve yabancı gazeteciden 138'ine izin verildi. Basın mensuplannın cep telefonlan da alındı. Özkök'ün 20 dakika süren toplantısına, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalnıan. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Alpkaya, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cumhur Asparuk, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur. 2. Ordu Komutanı Orgeneral Fevzi Türkeri ile 7. Kolordu Komutanı Korgeneral Atila Işık da katıldı. Ürküten görüntüler Sa\ aştan birkaç gün önce başlayan göc dalgası sürüyor. Ürdün'ün Irak suun yakuîlanndaki El-Rüveyşid'deki kamp, Irak'ı terk eden binlcrce kişinin sığınak noktalarınaan biri. Kampta Iraklılar ol- duğu kadar bu iki kardeş gibi aileleriyle Irak'tan kaçan Sudanhlar da var. Kmla\ ve Ktnlhaçın ortaklaşa kurduğu sınıra 60 küometre uzaklıktaki kampta kardeşine nıama yediren Sudanta çocuk, sonra da onu gezirmekiçin dışan çıkanyor. Irak'ta yaşayan SudanJılann bir bölümü Sudan'a gönderiürken diğerleri ve Irakhlann ne kadar kampta kalacağı benrsiztiğnü ko- ruyor. ABD ve İngiliz kuvvetleriDİn saldınlaruun daha da yoğunlaşmasının göç edenlerin sa> ısını artnracağma kesin gö- züyle bakılryor. Türkiye ise bu mülteci görüntülerini dikkat ve kaygıyla izüyor. 1991'deki Körfez Savaşı'nda büyük ölçüde göç alan Türkiye, Irak'ın kuzeyinden gelecek bir göç dalgasını ülke sınırlan dışında tutmavı hedefliyor; mülteci akını için daha önceden türkiye sınırlannın dışında kurulan çadırkentierin yeterü olacağını umuyor. (Fotoğraf: REUTERS) başarılamadığını söyledi. Sonuçta, ABD \ e Ingıltere'nin önderlığini yap- tığı koalısyonun. Irak'a müdahale ede- rek, bunu zorla sağlamaya başladığı- nı anlatan Özkök, şöyle konuştu: "Bu sürecin başladığı E\1ül 2002'den bu yana TSK, olayın güvenlik boyutu başta olmak üzere kendisi ile ilgiB ko- nularda devietin bütün kurum ve ku- ruluşlan ile yakın işbirtiğinde olmuş, yüzlerce vılhk devlet geleneğine yak> şu-ciddiyetle kendisine verilen >etki ve sorumluluklar çerçevesinde müttefık askeriyetkiliJerlegörüşmeJerjapnuş- ür. Bütün bu müşterek ve koordineB çahşmalar ve ahnan karaıiar sonun- da gerektiğinde yabancı km^etkabu- lünün hazırhklannın yapdabibnesi için TBM>Lyerinde hazırfak müsaadesi is- teyen 1. Hükümet Tezkeresi'ni onay- lamışür. TSK ırygulamayı bu belgeye göre yapagelmiş ve halen buna devam etmektedir.'' Müttefiklere uvarı Bütün şeffaf tutuma \e politikala- nn açıkça deklare edılmesıne ve geç- mışteki uygulamalann herkesçe bi- hnmesıne rağmen bu konuda bazı dost ve müttefik ülke ve kurumlann Tür- kiye'ye yönelik söylemlerinin bulun- duğunu da anlatan Özkök, konuşma- sını şöyle sürdürdü: "Şüpheci, haksız \e bazen de kıncı söylemlerTürkhalkını derinden etki- lemektedir. Denizlerötesinde kendile- rine tehdit olduğunu söyieyenlerm,ay- nı tehdidin. hududunun hemen ötesin- deolduğunu söyleyen Türkiye'yiinan- dıncı bulmamalannı anlamakta güç- liikçektiğimi ifade etmek isterim. Ha- rekâta Uişkin gelişmeler. Türkhe'nin jeopolotikve stratejik değerve önemi- ni açıkça herkese bir kez daha göster- miştir. Biz bölgenin önemli ve güwnB bir ülkesiyiz. Çeşitli menfaat odakla- nnın yanılfnıalanna inanarak. Türki- ye'nin bu seçküı özettiklerine gölgedü- şürecek, hareket tarzianna başvur- mak ya da bflerek veya bilmeyerek, bunlara vasıta ofanak, Türkhe'nin böl- ge istikranna katkıda bulunma elas- uld>çora>okedebik«+Ltir.Sayçtbirgün işler kontrolden çıkarsa, dilerim bu dostlanmız, şimdi karşı çıküklan ha- reketleri yapmamızı bizden istemek zonında kalmasınlar." Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök. daha sonra Adana \e İskenderun'da- ki askeri birliklerde ıncelemelerde bulundu. PERŞEMBE ORHAN BURSALI İktidar ve Para Ülkemizde para dağıtmadan iktidar olunmaz! Bu nedenle Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, ABD'den almayı planladığı 24 mılyar dolarlık kredıye şiddetle ihtiyacı vardı. Bugüne kadar ülkemizde iktidar olmanın anlamı bol keseden para dağıtabilmek, har vurup harman savurabilmektir. Milyaıiarcadolarlık plansız boşa ya- tınmlar, gereksiz havaalanları, bankalar yoluyla ha- zinenin ve halkın soyulmasına göz yuman ekonomi politikalan... Demirel, Yılmaz ve Çiller... AKP hükümetinin de bu tipık örneklen izleyerek ilk başlangıçta bir bolluk görüntüsü yaratmas, bu amaç- la derhal gösterişli ihalelere ve yatmmlara girişmesi planlanmıştı. öyle ki IMF'ye kafa tutan ve niyet mektubunu im- zalamayı yokuşa süren, yüzde 6,5 faiz dışı fazlayı yüz- de5'lereindırmeyehattagündemdenkaldırmayaça- lışan bir AKP yönetimı ile karşı karşıyaydık... Ama hangi parayla? Bütçede harcayacabileceklerı zımık para yoktu. ABD'nin Irak'a saldırmasının gündeme gelmesi, as- lında AKP'ye parasal iktidar umudu yarattı. Tayyip Bey bütün gönlüyle 24 milyar krediyi kap- mak istiyordu. Savaşsa savaş, Müslüman katliamı ise Müslüman katliamı... Bağdat mı yok olacakmış, onbinlerce Iraklı mı ölecekmiş, ABD uluslararası top- lumu ve uluslararası ilişkileri darmadağın mı ede- cekmiş.. Hiçbiri Recep Tayyip Beyin umurunda değildi. öyle ki, ABD'nin Türkiye olmadan savaşı başlata- mayacağı ve bu saldırının da kendilerine tarihte gö- rülmemiş birfırsat yaratabilecegi düşüncesiyle, ABD ile pazarlığı 90 milyar dolardan açtılar. unuttunuz mu? Bush, Erdoğan ve Gül Hükümeti'den zerre ka- dar şüphe etmesin. Yoksa haksızlık olur. Onlar İkin- ci Tezkere'nin kabul edilmesıni bütün gönülleriyle is- tedı. • • • 6 milyar dolar hibe veya 24 milyar dolar kredi su- ya düştükten sonra, AKP Türkiye'nin gerçekleriyle karşı karşıya kaldı. Recep Tayyip Beyın varlığını ilan ettiği gizli hazi- neleri ortaya çıkmadığı sürece, ne kısa ne orta va- dede görünür bir ekonomik lyıleşmeden bahsetmek mümkün değildir. Tersıne, Türkiye, azalmak şöyle dursun giderek artan borç yüküyle, orta vadede dış borçlarını dön- düremeyecek konuma düşebılır. Yanı Arjantin'e gi- derek daha yakınlaşıyoruz. Ekonomiyı yönlendiren bütün sıyasi ve ekonomik güçlerin tek umudu, durmadan yeni taze dış kayna- ğın akmasıdır. Tamamen dışa bağımlı bir ekonomik yapının esı- nyız. içte de yüksek faızlerie talan edilmekte olan tam- takır bir hazineye sahıbız! • • • IMF'nin politikalan ve serbest piyasa ekonomisi- nin Türkiye'deki yorumu, bu açmazdan kurtuluşa AKP ıktidarının ömrünün yetmeyeceğıni gösteriyor. AKP'nin normal süresinde ıktidarda kalamamaola- sılığı oldukça yüksektir. Bir numaralı sorun olan ekonomide eli kolu bağlı kalınca, AKP'nin eğitım vb gibi diğer alanlarda din- sel görüşleri çerçevesinde politikalara yönelerek "ik- tidar gösterisi"nde bulunması, bu olasılığı hızlan- dırıcı bir etken olabılır. Neredeyse bir doğa yasası gibidir: Olağanüstü koşullar, olağan araç gereçlerle ortadan kaldırıla- mazlar. Türkiye ekonomik iflas durumundan, sadece ve sü- reklı olarak halkın zütf-ü yâresine dokunarak çıka- maz. Esas zülf-ü yâresine dokunulacak olanlar, piyasa- yı esıralanlardır. Yüksek faizler, spekülatıf kazanç sa- hiplen, ülkeye gırip TL'den büyük vurgunlar yaptık- tan sonra yıne dolar kılığında hızla dışarıya kaçan- lar... Dış ve iç borçlara, olağanüstü "serbestpiyasa" koşullarına uygun düşecek yorumlarla dokunma- dan, ülkemizın bu boyundurukten kurtulması, ağırsan- cılı çok uzun zamanlar gerektirir. Başaramama ola- sılığı da yüksektir. Bugünkü ekonomi politikalann, ABD'nin Irak hal- kını "özgürlüğüne kavuşturmak" için Irak halkına saldıran politıkalarından ne farkı vardır? obursalifa cumhuriyet.com.tr. Önlem çağrısı yapıldı Erdoğan'a ^îğ hakları' mektubuNEWYORKC4NK\)- tnsan Haklan İzleme Ko- mitesi (Human Rights VVatch), Başbakan Erdo- ğan'a mektup göndererek Türkiye'nin Kuzey Irak'ta yapabileceği operasyon sı- rasında insan haklannın ihlal edilmemesi için ön- lem alınmasını istedi. Komite. mektupta PKK'ye karşı mücadele sırasında Güneydoğu'da ciddi insan haklan ihlalle- rinin meydana geldiğini öne sürerek bu tür ihlalle- rin Kuzey Irak'ta düzenle- nebilecek bir operasyon sırasında tekrarlanmama- sı gerektiğini belirtti. Hükümetin almasını is- tediği önlemleri sıralayan komite. Güneydoğu'da in- san haklan ıhlallennden sorumlu olanlann, Kuzey Irak'ta görev almamasuıı, Türk askerlerinin kontrol edeceği bölgeye hükümet dışı insan haklan kuruluş- lanndan gözlemcilerin gi- rişinin sağlanmasını ve kullanılacak askeri ekip- manın bölgedeki kullanı- mının, ABD ve İngiltere dahil olmak üzere Türki- ye'ye bu silahlan sağla- yan ülkelerce kontrol edil- mesini talep etti. KÜLTÜK • SANAT (0212) 293 St 71 KADER ÜZERİNE DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ HIÇ? TÜRKİYE'DEN AYRILANLAR PİŞMAN OLDU Miüteciler yarchm istiyor KÜLTÜR • SANAT "KİMSENİN ÖLMESİ GEREKMİYORDU..." (0212) 2*3*9 7» FERİTDEMİR DUSUNECEKSIN1Z. .GÖNDERİLMEMİŞ MEKTUPLAR, 28 MARTTA SİNE^.ALARDA. TUNCELİ-Geçen yıllarda Türkiye"den giden, çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan Kuzey Irak'taki Mahmur Mülte- ci Kampı'nda kalanlar, Birleşmiş Mil- letler (BM) \e Kızılhaç'tan yardım tale- bınde bulundu. Uluslararası Özgür Kadınlar Vakfi ara- cılığıyla talebini ıleten Mahmur'daki mül- teciler, ABD saldınsının uzaması halin- de ortaya çıkacak gıda ve tıbbi gereksi- mmlerinin BM ile Kızılhaç tarafmdan karşılanmasını istedi. Vakıfadına açıklama yapan NazhÇift- çi, yaklaşık 10 bin kişınin yaşadığı Mah- mur kampının Musul-Kerkük-Erbıl üç- geninde meydana gelen çatışmalann or- ta kesiminde bulunduğuna dikkat çeke- rek, mültecilenn Türkiye'ye gen dön- mek ıstediğıni söyledi. Saldın öncesinde ABD'nin uyansı üze- rine kampı terk eden BM yetküilerinin ver- diği gıda yardımı da kesildi. GÖNDERİLMEMİŞ MEKTUPLAR, 28 MART'TA SİNEMALARDA.