06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 MART 2003 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA H i J v U I l l_JİVJ_l [email protected] 13 *• • TUSİAD, 4 ayda yaşananlann Türkiye'yi 2. Dünya Savaşı günlerine benzer bir döneme soktuğunu söyledi Hükümete bombardımanEkonomi Servisi - Türk Sanayicile- ri ve İşadamlan Derneğı (TÜSIAD) Yönetim Kurulu Başkanı TuncayÖzil- han, hükümetin dış politika ve ekono- mideki 4 aylık icraatıru topa tuttu. Söz- lerine -İkinci Dünya Savaşrndan bu yana yaşanan en zor, en sıkuıüh günle- rin ağır yükü albnda" konuştuğunu belirterek başlayan Özilhan, 4 ayda "AB yolunun tamamen ükandığını, ABD ile ilişküerin onanlmasımıı 1974 silah ambargosu döneminden daha uzun süreceğuü, yapısalreformlarko- nusunda popülizm ve ayak sürüme si- yaseönin devarn etâriküğinr söyledi. Özilhan, TÜSlAD'ın "Bağunsız Düzenleyici Kurumlar" raporunun su- numunda yaptığı konuşmada, "Son 4 ayda yaşadıklanmız Türkiye'yi öyle bir noktaya gctirdi ki, şapkamızı önü- müze koyup, aklunızı başımıza devşir- mediğimiz takdirde. tüm hayal ve ide- allerimize veda etmek ve 50 yıl geriye gidip her şeye yeniden başlamak zo- runda kaJacağı/" dedı. "İstikrar adına hükümete destek verdiklerinT hatırlatan Özilhan, yaşa- dıklan hayal kınklığını şu sözlerle an- lattı: "Karşunızda ciddi haarlığı olma- • Türkiye öyle bir noktaya getirildi ki. aklımızı başımıza devşirmezsek 50 yıl geriye gideceğiz. • Karşımızda ciddi hazırlığı olmayan, içine kapanan, çelişkili beyanlar veren bir hükümet bulduk. • Hükümet, 4 Kasım öncesinin ayak sürüme ve erteleme siyasetini büyük ölçüde benimsedi. */ Kıbns'ta çözümsüzlüğü seçerek AB yolunu tümüyle tıkadık. ^ ABD ile ilişkilerimizin normalizasyonu 1974 silah ambargosunu izleyen dönemden bile daha uzun zaman alacak. •" Toplum, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana hiç olmadığı kadar önünü görmeye gereksinim duymaktadır. yan, işbirtiği yerine kendi çevTesine ka- panmayı tercih eden, çelişkili beyanlar veren bir hükümet bulduk. Türkiyeher konuda kendini köşe> e sıkışmış buldu." Dünya çapında tecrit Özilhan, zora giren ABD ilişkisinin yanı sıra "Kıbns çözümsüzlüğü'* ile AB yolunun tıkandığını ve Kuzey Kıbns'ın ilhakına gidebilecek bir sü- recın başlatıldığını dile getirdi. "Bu- nun dünya çapında bir tecrit anlamı- na geldiğini bile bile bu yola girdik" ifadesıru kullanan Özilhan, "Önünüz- de kalan seçenek nedir? Otoriterve dü- şük gelirli bir Ortadoğu ülkesi olmak mı?" diye sordu. Ekonomide de hükümetin seçim ön- cesinin "ayak sürüme ve erteleme si- yasetini benimsediğigörüntüsünü ver- diğmi" söyleyen Özilhan, "Buprogra- ma da pusulasını şaşırürsak. dünvayı bekleyen kaos ortamında 90 milyar do- lar iç, 80 milyar dolar dış borçla yolu- muzu kapaonz" diye konuştu. Türkiye'nin sıkıştığı köşeden kur- tulması ıçin Cumhurbaşkanı, hükü- met, TBMM, sivil ve askeri bürokra- sinin sorumluluk taşıdığını vurgula- yan Özilhan, hükümetin "Türkiye'nin geleceğini, geiecek yıl rıisan ayuıda ya- pıiacak yerel seçimlere feda eden ruh halinden" bir an önce kurtulmasının şart olduğunu ifade etti. Özilhan, ekonomi ve polirikada acil olarak yapılması gerekenleri şöyle sı- raiadı: • IMF ile 4. gözden geçirme ta- mamlanmalı. • Yüzde 5 gelir artışı ve yüzde 16- 20 enflasyon oranlan revize edilmeli. • IMF programı 2004-2006 döne- mını de kapsayacak şekilde genişletil- melı. • Annan Planı'nın kabul edildiği açıklanmalı, Kıbns'ın her ikikesimin- de referandum yapılmalı. Plan 13 Ni- san Atina Anlaşması'na yetıştirihneli. Özilhan, aynca, ABD'den geiecek yardımın hibe değil 8.5 milyar dolarlık kredi şeklinde olmasım istediklerini söyledi. Bu arada, "Bağunsız Düzenleyici KurumlarveTürkiyeUygulaması'' ra- porunda, kurumlann siyasetle ilişkisi- nin ve görev tanımlannın belirsizliği yüzünden "patronaj ve partizanhğuı yeni araçlan olma noktasuıa" gelme tehlikesi içinde olduklarına dikkat çe- kildi. CHP MÎLLETVEKlLl DERVİŞ: ABD'denyardım istemekyanlıştı Ekonomi Servisi - Es- ki Devlet Bakanı ve CHP Istanbul Milletve- kili Kemal Derviş, Tür- kiye'nin Irak savaşı ne- deniyle gereksinim duyduğu yardım ve taz- minatı, ABD yerine IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası kuru- luşlardan ıstemesı ge- rektiğini belirterek "Çünkü uluslararası kuruluşlar siyasi şeyleri direkt gündeme getir- mez" dedi. Kemal Derviş, CNBC-e televizyonun- da sorulan yanıtladı. Derviş, hıçbir zaman ekonomik değişkenleri ve tazminatı ülkeler arasındaki ikili ilişkiler- de ele almamak gerek- tığıni belirterek "Ulus- lararası kuruluşlarda da siyasi etki var. Ama ABD'de olduğu gibi Av- rupa'da var, Çin'de var, başka ülkelerde de var" diye konuştu. Derviş. ABD'nin Türkiye'yi gözden çıkardığına iliş- kin ıddıalan. "Her şeyi çokabaröyonız" sözle- nyle yanıtlarken "ABD her zaman Türkiye'ye önenı verecektir. Ama biz ABD'den büyük öl- çüde hibe istersek, on- lar da bizden başka bir şey isteyecek" dedi. Deniş, pıyasalarda ya- şanan aşın paniğın doğ- ru bir panik ohnadığını vurguladı. TGSD BAŞKANI UMUT ORAN: Çözüm kredi, hibe değilüretim Ekonomi Servisi - Türkiye Giyim Sanayi- cileriDerneği(TGSD) Başkanı Umut Oran, "Soruniarın çözümü- nün üretimde, ihracat- ta, istihdam yaratma- da olduğuna inanryo- ruz. Türkiye'nin so- runlannuı çözümü, ABD'den hibe, kredi ohnamah" dedı. TGSD'nin, ekono- mıst Dr. Can Fuat Gür- lesel, Doç. Dr. Sadi Uzu- noğlu ile L'ğurCKelek'e hazırlattığı ve Türk ha- zır giyim sektörünün yol haritasının çıkanldı- ğı"Ufiık2010Projesr, dün tanıtıldı Proiede Türk hazır giyiminin 2010 yılı hedefleri, ih- racatta 34.8 milyar do- lar, iç pazarda 32.7 mil- yar dolar olarak öngö- rüldü.Oran, şunlan kay- detti: "Türkive'nin so- runlannın çözümü, ABD'den hibe, kredi ol- mamaİLEşit ticanet iste- mesi gerekiyor. Haksız ticaret ile karşı karşrya- yız. Bakanlann söylem- lerinde ticaret dile geti- rilnıiyor.Hibenin fayda- sıolnıa>acak.sadece bu- günü kurtarmak. Ama ticarette eşitlik sağlandı- ğı zaman bu Türki- ye'nin geleceğini sigorta etmek demektir." •• • OIB, Erdoğan'ın mesafeli durduğu Şener'den alınarak Unakıtan'a bağlandı Kabînede ilk kriz• Erdoğan'ın bir süredir Şener'e mesafeli yaklaştığı öğrenilirken Şener'in AKP milletvekili armatör Kaptanoğlu'yla özelleştirilecek limanlar teminat mektubu nedeniyle gerginlik yaşaması da parti ve hükümet içindeki rahatsızlığı tırmandınnca ÖtB, Maliye Bakanhğı'na bağlandı. ANK\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tay^ip Erdoğan, sürpnz bir kararla Özelleştirme tdaresi Başkanlığı'nı (ÖlB) Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'den alarak Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a bağla- dı. Bir süredir Erdoğan'ın mesafe- li bir rurum ızlediği Şener'in AKP milletvekili armatörCengizKapta- noğlu ile özelleştirilecek limanlar konusunda tartışması da bu karar- da etkıli oldu. ÖtB'nin Maliye Ba- kanlığf na bağlanmasının Özelleş- tirme Yasası'na aykın olduğu da belirtildi. Şener ise değişıkliğin, hükümetin Acil Eylem Planf nda yer alan "Başbakanlığın bir koor- dinasyon merkezi haüne getirilme- si" hedefine yönelik olduğunu söy- lemesine karşın ÖlB'nin Maliye Bakanlığı' na bağlanmasına açıklık getirmedı. Şener. dün düzenlediği basın top- lantısı ile ÖlB'nin Maliye Bakan- hğı'na bağlanmasının bilgısi dahı- linde yapıldığı mesajı verirken so- rulara da tam açıklık getiremeyerek "Kaptan değişse de gidilecek liman değjşmez" demekle yetindi. Şener ile AKP yönetimi arasın- dakı ılk mesafe, şubat başında She- Abdüllatif Şener düzenlediği basın toplanüsında ÖİB'nin Maliye Ba- kanhğı'na bağlanmasma ilişkin sorulara açıklık getirmedL (AA) raton Otel'de yapılan TÜStAD pa- nelinde gözlenmişti. "Hiçbir za- man tek bir kişinin fıkirleri belli bir ülkeye özgü sorunlannı çözmeye yetmenüştir. Parti genel başkanlan- nın parti adına konuştuğu dönem geride kalmıştır" dıyen Şener, TBMM'de reddedılen ABD asker- lerinin konuşlandınlmasına ılışkın tezkere konusunda da muhalıf ke- sime yakın durmuştu. Şener, tezkere olayının ardından perde gerisine çekilirken kamu- oyunda fazla görünmemeye dikkat etti. AKP lideri Erdoğan'ın başba- kanlığı dönemınde de hükümet sözcülüğü görevinden alınan Şe- ner'in özellıkle kardeşi Abdullah Şener ı Erdemir Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığf na getırmesi- nin de parti ıçınde rahatsızlık yarat- tığı öne sürüldü. Erdoğan, bu duru- mu soran gazetecılere, "Şener, bu- nun gereğini yapacaknr" sözleriy- le kendısının de buna sıcak bak- madığı mesajı verdi. Babacan, alınacak önlemlerin piyasa kurallan içinde olacağını söyledi Konsofidasyon olmayacak ANKARA (Cumhuriy^tBürosu) - Devlet Bakanı An' Babacaa kon- solidasyon olabileceğı ıddialanna sert tepki gösterdi. Hükümetin ge- rektiğinde en zor önlemi almaya ha- zır olduğunu \iırgulayan Babacan. "Ama bunlan piyasa ekonomisi içindealacagız" diye konuştu. Akıl- cı ekonomi politikası ve piyasa me- kanizması dışında hiçbir çözümün gerçekçi ohnayacağını söyleyen Babacan, Türkiye'nin savaşa yöne- lik tüm önlemleri de aldığını belirt- ti. Babacan, "Savaş süresince hiç- bir ekonomik destek olmaması se- naryosu üzerine haftalar öncesindc hazir1andık~ dedi. Babacan, Ankara Sanayi Oda- sı'nın (ASO) aylık meclıs toplantı- sında gündemdeki son gelişmeleri değerlendirdi. Babacan, zorlukla- nn özellikle Türkiye'nin yanı ba- şındaki savaştan kaynaklandığını söyledi. 'Ateşten gömlek grydik' Ekonomide gerekli önlemlerin • alındığını vurgulayan Babacan, "Eğer daha fazla önlem gerekirse, hükümet bu önlemleri hiçbir kaygı gütmeden alacak ve uygulayacâk- ür. İçinde bulunan günler, hizh ha- reket edip. cesur karariar ahnması gereken günlerdir. Haksız eleştirile- rin aksine, hükümetimiz, kriz yö- nernıek konusunda hızlı ve akılcı davranmaktadır" diye konuştu. Borcun Türkiye için en önemlı so- runlardan biri olduğunu söyleyen Babacan şöyle devam etti: "Borç ödeyeödeyeazahr,biz de borcu öde- ye ödeye düşüreceğiz. Evet ateşten gömlek giydik ama bunun hakkını da vereceğiz. Bizkri eleştirin. bizle- ri istersenizyerden yere vıırun, ama Sezar'ın haİdanı da Sezar'a verin." Özelleştirme Şener'in icraat çetelesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yar- dımcısı Abdüllatif Şener, özelleştirmenin yetkısin- den alınmasının ardından düzenlediği toplantıda yaptığı çalışmalann "çete- lesini" çıkardı. Şener, özel- leştırmedeki 2.5 aylık icra- atını şöyle aktardı: - Özelleştirelecek kuruluş- larda çalışanların işsiz kal- masını önlemek amacıyla İstihdam Yasa Tasansı ha- zırlanarak Meclis'e sevk edildi, bir alt komisyon oluşturuldu. - Özelleştirme kapsamın- daki üç genel müdürlük bırleştirildi ve varlığına son verildi, bir genel mü- dürlük tasfiye edildi. - Danışmanlık hizmetleri- nın kamu bankalannca ya- pılması kapsamında, Tür- kiye Kalkınma Bankası ile anlaşıldı. - Özelleştirme kapsamın- dakı kuruluşlar için perfor- mans kriterlen belirlene- rek izlenmeye alındı. - İdarenin Ankara Kavaklı- dere'deki binası sahldı, Çankaya'daki merkez bi- nası ile Atatürk Bulvan üs- tündeki arsası satışa çıktı. Bakan Şener, lcurumun ye- ni binasına yapılan 2 tril- yon liralık masraftan bah- setmedi. - Daha önce takvimi be- lirlenmeyen bazı kuruluş- lar için ihale takvimi belirlendi. İŞC^NİNEVRENINDEN ŞÜKRAN SONER Romantikler Yeni dünya sömürü düzeninin bozulmaması için, kan parası ile gözleri dönmüşler barış yanlılannı hafi- fe almak için, söyleyecek sözlen kalmadığında "ro- mantikler" diyerek kendilerince hafife, alaya alıyorlar. Tepkilerini göstermede epeyce zayıf kalsalar da savaş karşıtı çoğunluğumuzun lyi ki bir şeyler yap- mak için çırpınan romantikleri var. Tezkere az oy fark- la da olsa geri döndüğünde, sevindirik olduğumuz- da, savaşı durduramayacağımızın bilinci, acısıyla, sonuçlannın bu kadar önemlı olabıleceğıni doğrusu algılayamamışız. Şimdi, tezkerenin çıkmış olduğunu, ABD'nin A pla- nının uygulandığı bir savaş stratejısının ıçıne düştü- ğümüzü bir düşünün; en az elli bının üstünde ABD askeri Türkiye'ye yerleşmiş. Irak halkı çok daha ko- lay ve etkin olan Kuzey'den de saldınyla iki yanlı, bu- gün izlemeye katlanamadığımız şıddeti, haksızlığı, eşitsizliği birkaç katı ile arttıran saldırı altında. Ne kadar akıllı olurlarsa olsunlar, sonunda insanlan gi- derek daha büyük sayılarla sivıl halkı, kadın ve ço- cuklan daöldürmekte olan bombalamada, kara ha- rekâtında, suç ortaklığmın batağına boğazımıza ka- dar gömülmüşüz... Birilerinin para geiecek, arsalar, fabrikalar kirala- nacak, genelevler işleyecek diye gelmelerini sevinç- le karşıladıklan, Iskenderun'dan tezkereyi bekleme- den boşaltılan, masum hazırlık olarak pazarlanan askeri malzeme nasıl da büyük bir tuzağın araçla- nymış? Tayyip Erdoğan'ın ABD basınına verdiği de- meçlerden, uçuş izni ile sınırlanan tezkere öncesi bi- le ABD'ye "Ne isterseniz açığız" diye gidildiğini öğ- reniyoruz. Neyse ki, ABD'nin savaşı başlatma tak- vimi anlamında çok geç kalınmış da, B planına ge- çilmiş. Medyamızın, stratejıstlerimizin(!), ABD'nin strate- jik müttefiki olma şansımızı kaybetmemız ile ilgili ha- yıflanmaları utandırmaktan çok öte, mıde bulandın- yor. Insanlar ölürken, kan parası üzerinden şahlanan ABD borsalarının borsa yupilerinin zafer, kutlama şenlikleri ile aynı densizlıkte. Cuma akşamı yıllann kayıplarını iki günde çıkanp en yüksek düzeyine ulaşan ABD borsalarında, ka- panış gongunun ABD komutanlarına çaldırılması, insan olma halinden uzaklaşmanın, kan parası per- vasızlığının en uç noktası. Bir ıleri adımı da galiba, bunlan dünyaya, daha çok da Islam ülkelerıne ser- gilemekte işlevi olan El Cezire kanalının ABD borsa- lanna girip çekim yapmasının yasaklanması. ABD'Iİ komutan üçüncü gecenın soluksuz bom- bardımanının adını "şok ve dehşet" olarak açıklamış- ken, dünyanın, insanlığın; para, ıktıdar, teknolojik si- lah gücüne teslim olması, gerçekten şok ve dehşe- te düşmesi amaçlanmışken Irak'ın böylece daha kısa zamanda, daha az ABD, (ngiliz askeri ölmüş ola- rak teslim ahnması hesaplanmışken... Bu ne perhiz, bunelahanaturşusu... Şimdi bu haksız, eşitsiz, acımasız kirli savaşta, in- sanlığı teslim alma adına şok ve dehşetin reklamı ya- pılırken her şıkta her şeyin değışebileceğı bir nokta- ya gelindi. Güç ve acımasızlık öylesıne sergilenmış oldu ki, "Süyü/c/Wjen7ca"çılgınlığına, ısterısine tutu- lan Amerikan halkının bile tepkisi şıddetle büyümek- te. İnsan olduklarını duyumsayabılme yeteneklerini yitirmemiş olanlar bu haksız savaşı gıderek daha cid- di sorguluyortar. Romantikler olarak dalga geçılen savaş karşrtları cephesi giderek güçlenıyor. Ülkesınin işgaline, bu eşitsiz, haksız saldırıya is- yan eden, ABD'nin öncülüğünde ambargodan çok çekmiş Irak halkı, ulusal kurtuluş savaşı çizgısıne gi- riyor. En çok, diktatör Saddam'ın bu koşullarda ulu- sal kurtuluş savaşı kahramanı olması olasılığına ya- nanm. Sürgüne gitmiş Iraklılar nerede ıse bile bile öl- mek üzere, ülkelerıne dönüyorlar. Insanı bu kadar yok saymanın, hafife almanın olacağı bu. Dünya tarihinde bir dönüm noktasındayız. Küre- selleşrne, yeni dünya düzenı diye pazarlanan, tek ideolojili yeni dünya sömürü düzeni, ABD emperya- lizminin tahtı sallanıyor.. Küçücük bir kasabada 40 kadar olduğu tahmin edilen Iraklı, gün boyu, en ileri donanımlı helikopter- lere, tanklara, bombalara dayanıyor, direniyor... Bi- zim Ulusal Kurtuluş Savaşı destanımızdan esintiler var gibi geliyor. Işin içine insan onuru, insan hakları giriyor. Aynı tarihlerde ne trajikomik bir rastlantı, AB cep- hesinde birileri, Türkiye'nin en büyük çıkmazının Ke- malizm ideolojisinden vazgeçememesi olduğu ve Türkiye'nin Kemalizmden kurtanlması gerektiği yo- lunda raporlar düzüyorlar. [email protected] Metrofrene bastı DÜSSELDORF (AA) - Metro AG Yönetim Kurulu Başkanı Dr. HansJoachim Körber, Türkiye'de şu anda aktıf ve agresif şekilde ya- tınmda bulunulmasının mümkün olmadığını belirterek "Irak Sava- şı'nın nasıl getiştiğini, ekonominin nasıl gefişme gösterdiğini görmemiz gerekiyor. Şu anda frene basmaktan başka bir çaremiz yok" de- di. Metro AG Holding'in 2002'de yüzde 4'lük ar- tışla 51.5 milyar Euro'luk ciro elde ettığini belir- ten Körber, büyük bir potansiyele sahip olan Tür- kiye'nin geleceğine inandıklannı. ancak şu anda belirsizliğin kararlan etkilediğını ifade etti. MALÎYE BAKANI KEMAL UNAKITAN: Bütçede revizyon yok Ekonomi Senisi -Maliye Baka- nı Kemal l nakıtan. bütçede ta- sarrufa yönelik önlemler aldıkla- nnı belirterek yeni zamlargelme- yeceğıni söyledi. ABD'den gel- mesi beklenen 8.5 milyar dolarlık krediyi de değerlendiren Unakı- tan, "Bizim meselemiz ayaklan- mız üzerinde durmajı öğrenme meselemizdir" dedi. İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) meclis toplantısına katılan Unakıtan,"Meseleıniz ajakta dur- ma meselesL \bksa oradan bura- dan borç alalım. Borçlanmız art- sın değil. meselemiz bu borçlan azaltmaknr. Bu borçlan sağlıkh vergi geKrlerhie karşüamakür.Ve bütçenin açıklarmı tamamen ka- patmakDr" dedı. Unakıtan, büt- çede tasarrufa yönelik ısrafı azal- tıcı önlemler yaptıklannı, bu ne- denle yeni zamlar ve vergiler gel- meyeceğinı savundu. ısiam ve JJemokrası Türkiye'de Siyasi Partilerin Yandaş/Seçmen Profili (1994 - 2002) 1 Avrupa Toplum Modeli • 2000'li Yıllarda Sosyal Güvenlik Sistemleri Tüses Yayınları'nı seçkin kitap evlerinde bulabilir veya sipariş verebilirsiniz. Yayınlarımız hakkında daha detayli bilgi almak için 0212-251 18 35 No.lu telefon numarasını arayabilirsiniz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle