07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 MART 2003 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK ^DÜRüST TA3İATLI İSTARBUL EFEHDISİ ABDÜ1CARBAZ KAHÎKÜIADE Büyük ustaAlaeddin Yavaşça yetiştirdiği öğrencilerinin piyasa müziğine kaymasından dertli: Türkmüziğine sahipçıkınJT^lasikTürk 1^ müziğinin .X \>. duayeni Alaeddin Yavaşça, Konservatuvarda büyük heves ve emekle eğitim gören gençlerin mezun olduktan sonra piyasada yok olup gitmesinden büyük üzüntü duyuyor. Yavaşça, "Devlet bu genç çocuklann okulu bitirdikten sonraki dunımunu düşünmeye mecburdur" diyor. HATİCETUNCER lstanbul Teknik Üniversitesi (ÎTÜ) Türk Musikisi Devlet Konservatuvan'nda Ses Eğitim Bölümü ikinci sınıf öğrencileri dikkatle hocalannın açıklamalannı izliyor. Hocalan titiz, "Olmadı bir kez daha geçeüm" diyor. Hoca sabırla eserin"Düm tek tek" dıye bildiğımız usulünü açıklayarak yeniden anlatıyor. Eser notalarla okunduktan sonra öğrencıler kanun eşliğinde bir kez daha geçiyor. Yeni öğrendiklen 3. Selim döneminden eserde öğrenciler zorlanınca hoca eseri baştan sona kendisi yorumluyor. Öğrenciler, klasik Türk müziğinin yaşayan en büyük besteci ve yorumcularından Dr.Alaeddin Yavaşça'dan ders almanın değerinin farkındalar ve anlatılanlardan hiçbir şey kaçırmak istemiyorlar. Klasik Türk müziğinin emektan ve duayeni Alaeddin Yavaşça ile söyleşimızı bizim ıçın hoş bir deneyim olan dersinden sonra konservatuvardaki odasında gerçekleştirdik. Müzisyenliğinin yanı sıra hekim olan Yavaşça 39 yıl kadın doğum uzmanı olarak hastanelerde çalıştı. Isslz gencler Konservatuvarda büyük heves ve emekle eğitim gören gençlerin mezun olduktan sonra işsiz kalması ya da piyasada yok olup gitmesi, Yavaşça'nın en büyük sıkmtısı: "Devlet bu genç çocuklann okulu bitirdikten sonraki durumunu düşünmeye mecburdur. Burada Türk müziğini ve bir müzisyenin bilmesi gereken Batı nosyonlanm da öğreniyoriar. Bazı ek derslerle öğretmenlik hakkı verdiler. Sonra çeşitli akımlar, siyaseder geldi, bu hakkı kaldırdı. Şimdi düşününüz: Çocuk Türk müziğini çok seviyor. Ailesi harçlannı yaünyor, vannı yoğunu harcryor, okutuyor. Radyoya girecek diye ümit edryor. TRT radyolannın ve Kültür BakanügYrun belli kapasitede olan kadrolan var. Kadro dolduysa, öğretmenlik de yapamayan genç ne olacak? Benim en iyi talebelerim popçu oluyor. Size bir örnek vereyim: Of Aman Nalan benim çok iyi bir talebemdi, her organizasyona da koştururdu. En ağır eserleri fltl TürkMusürîsDevletKonsminrvanSesEjpmiBötiurö Müzik ve tıp kariyeriberaberilerlediYavaşça'nın müziğe ilgisi hekimlikten çok daha önceki yıllarda başladı. 1926 Kilis doğumlu olan Yavaşça, ilk ve ortaokulu Kilis ve Konya'da tamamladıktan sonra îstanbul Erkek Lisesi'ne yazıldı: "Lisedeki edebiyat hocam Hakkı Süha Bey gynı zamanda neyzendi. Şair Nedim SokağTnda 110 numaradaki ahşap konakta otnrurdu. Arkada bahçesi vardL Mehtaph gecelerde bülbüDer ötüşür, meşk ediürdi Böyle bir ortamda yetiştik. Sonra Sadettin Kaynak, Zeki Arif Ataergin, Hüseyin Sadettin Arel. Bu çocuklann yaşında olduğumuz devrekr hocalann peşinde koşardık. Böyle bir kuruluş yoktu." Liseden sonra lstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne giren Yavaşça, 1951 yılında mezun olduktan sonra Haseki Hastanesi'nde Kadın - Doğum Kliniği'nde ihtisas yaptı, ama müzik eğitimini de ihmal etmedi: "Ben gecede 2-2.5 saat uyuyabflryordum. İlk sene LaleK'de Zeynep Hanım Konağı'ndan artakalan ahşap salonda okuyorduk. En önde yer kapmak için sabah alü buçukta kapıda olurdum. Hocalar Almandı, çevirmenlerm de losık bir sesini ancak en önden duyardık. Gece geç saatiere kadar da ustalarla meşk ederdik. Gece eve gidişim bir buçuğu bulurdu. Demek istediğim azmettik." v • Radvova olrls VakıfGureba Hastanesi'nde 1969'dakadın- dogum kliniği şefliğine atanan Yavaşça 1976 yılında Haseki Hastanesı'ne atandı. 1985'te Haseki Hastanesi'nin başhekimi olan Yavaşça'nın müzik yaşamı da tıptaki kariyeriyle birlikte ilerledi. tleri Türk Musikisi Konservatuvan, tstanbul Belediye Konservatuvan'nda kendini geliştiren Yavaşça, 1950 yılında îstanbul Radyosu'na solist olarak girdi. TRT'de koro şefliği, danışma, denetim ve repertuvar kurullarında da görev alan Yavaşça, halen TRT'de Repertuvar Kurulu Başkanhğı görevini yürütüyor. Türk müziğinde icracıhğının yanı sıra 500'e yakın bestesi olan Yavaşça, 1976'da ÎTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvan'mn kuruculan arasında yer aldı. 1990'da profesörlüğe atanan ve Ses Eğitimi Bölümü Başkanlığı'm yürüten Yavaşça, gençlerin eğitimine büyük önem veriyor. gümbür gümbür okurdu. Çoculdan yoğuruyonız, becerilerini iyi seviyelere getiriyoruz. Sonra ya işsiz kabyor ya da piyasaya gidiyor. Bunlar üzüntü verici." ABD ve îngiltere'de konserler veren Yavaşça, Türkiye'de Türk müziğinin etkisinde farkulaşmış olanlan istemiyorlar. Arşfvlerden hiçbir koronun repertuvannda olmayan eserleri bulup çıkardım, kimsenin ruhu duymadı. Kendi değerlerine sahip çıkmamak Osmanh'nm son dönemlerinde monşerlerle dönemlerde büyük tepki alır: "Eğlenceyle, şovla klasigi ayırmak lazun. İçkili yerlerde çıkanlar mest durumundaki kitleyi eğlendirmek ve kendini beğendirmek içinonlann • Yavaşça'nın bazı eserleri: "Ümitsiz Bir Aşka Düştüm", "Ne Günah Etse Açılmaz İki Gönlün Arası", "Kız SenNe Güzelsin Sana Gençler Tapacaklar", "San Mimozamsın Sen Benim", "Şimdi Bahara Erdim", "Bana Nasıl Vazgeç Dersin", "Mavi Gök, Mavi Deniz", "Geçmesin Günümüz Sevgilim Yasla", "Artık Bu Solan i Bahçede Bülbüllere Yer Yok", "Hatıralar". müziğinin ihmal edildiğini düşünüyor: "Dünyanın hangi ulusuna baksanız kendi değerlerine sahip çıkıyor. Benim şu anda Israilh' öğrencim var. Yabancdar klasik müzikle ilgüi örneklere baküklannda Baü başladı. Aşın Fransızcılardan sonra aşın Amerikancılar geldi." Yavaşça 196O'lı yıllarda popülerleşen, gazinolarda çıkan radyo sanatçılanyla korolarda görev yapan sanatçılann ayn sınıflandınhnalannı isteyince o istediği biçimde okuyor. Şimdi de televizyonlar halkı eğlence düşkünü yaptı. Halk ciddi şe\ lerden sıİalmaya başladı. Bir devlet teşebbüsünde bakıyorum, 'Bıraz hareketli bir şey okuyun' denüiyor. Sen bir sanatçıya nasıl müdahale edersin? Ben sevdiğim ve icrasmda duygulanabileceğun bir program yapanm. Müzik bir yerde şartlanmadır. Sabah akşam televizyonlarda ne verüîrse o dinleniyor. Televizyon aile fertlerinden daha güçlü oldu. 1990'larda TRT'de televizyonda konser programı yapmamı istediler. Bir gün prova, ertesi gün kayıt yapryorduk. Bir hafta sonra baktını sanatçılann yansı gehniş. Ne yapacağız? 'Olanla çık' dediler. 'Ben yanna kalacak bir şey yapmak istiyorum. Ben sanat tarafı olmayan yere adımı yazmam' dedim." Yavaşça "Her nıusiki güzeldir. Ama o güzel olan musikinin körü kullanma şekli vardır" sözlerinden sonra yeniden gençlenn müzik eğitimine geliyor: "Ciddi çahşan bir topluluk klasik musikisini sunduğu zaman halk beğeniyor. Kendimize ait olan şeyleri, harcamamamız, bu yolda heves gösteren çocuklara imkân açmanıız lazrnı. 1 " Genc sarkıcı Umut 'ÇıkageldiAşk 'la yapılan çıkış Genç şarkıcı Umut, "ÇıkageldiAşk" adlı albümündeki soft rock olarak nitelediği çalışmalanyla müzik dünyasında kendine bir yer edinmeye çalışıyor. "ÇıkageldiAşk'' albümüyle Kral TV Müzik Ödülleri'ne "Yürn en m çıkış yapan erkek şarkıcısr dalında aday gösterilen Umut, 1976Adana doğumlu. Marmara Üniversitesi Beden Egitimı Ögretmenlığı Bölümü mezunu olan Umut, Adana'da Aqua Lens'te aktıvite müdürlüğü görevini yürüttügü sırada müzik çalışmalannı da sürdürdü. Adana Sokak Çocuklan Derneğı'nde çocuk korosu kuran Umut, Adana'na sokak çocuklan yaranna 15 konser verdi. "Sokak Çocuğu" adlı şarkısını kendisi üreterek sokak çocuklan yaranna dagıtan Umut, Adana ve çevTesınde bu şarkıyla popüler oldu. Umut'u duileyen ve destek olmaya karar veren Haluk Levent, Istanbul'da bir konsenne davet etti. Ocak aymda Abdi tpekçi Spor Salonu'nda Haluk Levent'in konserinde sahne alan Umut, "Çıkageldi Aşk" adlı albümündeki Hasret şarkısı ve klibiyle dikkat çekti. Albümünde Haluk Le\ent'in "DeB Gönlüm" ve Erldn Kora>'ın "Gönül Salmcağı" adlı parçalannı yeniden yorumlayan Umut, söz ve müziklerini kendi yaptığı şarkılan seslendinneyı seviyor. Aşk şarkılannın agırlıkta olduğu ve Haluk Levent'in "Aşk şarküannın adamı olacaksm" dediğı Umut, soft rock tarzında çalışmalannı sürdürmek istıyor. Avcı ve Erdoğan yollarda Ozanlar kültürlerini gezerek savunacak lstanbul Haber Servisi - Izmır Halk Ozanlan ve Âşıklar Derneği kuruculan, kültürlennin son temsilcilen ozanlar Mehmet Avcı ve Mustafa Erdoğan, 1980 sonrasında topluma Anadolu kültürü yenne Amenkan kültürü aşılandığını belirterek âşıklann köy köy, kasaba kasaba gezerek halka gerçeği anlatacaklannı belirttiler. Ozan Mehmet Avcı, görevlerinin "halkın içindeki günceu, halkın derdini saza aktarmak" olarak anlatıyor. Türkiye'de 1 milyon kişiye bir tane ozanın düşmediğüıe de dikkat çeken Avcı, 10 yıl sonra "güzeDeme", "taşlama" yapabilecek, halkın derdını dile getırecek bir ozanın bile kalmayacağını savundu. 40 yıl önce bir ozanın halka, "Köyler viran oluyor. Köylere geri dönün" mesajı verdiğıni ve şu andakı köylerin, ozanın öngördüğü şekılde harap olduğunu anlatan Avcı, "Biz köylere dönmek istr^oruz. Ağahk, dedehk devrini kakurahm. İnsanhk devrine inefim" dedi. Toplumun birliğe ihtiyacı olduğunu ıfade eden Avcı, 80'li yıllardan sonra siyasılerin, Türkiye'yi ABD'ye bağlı hale getirdiğini belirtti. Kendilerinin "gezici ozan" olduklannı belirten Avcı, Kültür Bakanlığı bünyesinde ozanlar için bannaklar oluşturulmasını istediklerini belirterek, medyayı da popçulara gösterdiklen ılgi nedenıyle eleştirdi. Celik ikinci albümünü cıkardı Şehir ozanı olmak iddiasındakişarkıcı Murat Çelik vedi yıl aradan sonra "Zor" adlı ikinci albümünü çıkardı. Folklorik rock tarzında müzik yapan Sıs grubunu 1989'da kuran Murat Çelik, ilk solo albümünü "Ben Aynı Ben" adıyla 1996'da çıkardı. Söz, müzik ve düzenlemeleri kendisine ait olan Zor albümünde bazı enstrümanlan seslendirmeyi de üstlenen Çelik, "şehir ozanı" olmak ıddiasında. Murat Çelik, müziğini şöyle anlatıyor: "Ben kendi türkülerimi yapmamı bir şehir ozanı olarak görev saydım. Yalansız söyledim şarkılanmı. Albümde renk perküsyonu olarak kendi yapüğım ya>ık ve tepsi gibi kendi yaptığım birkaç ensrrümanı kullandım." Murat Çelik, albüme adını veren Zor parçasına çektiği ve yönetmenliğini de üstlendiği klibinde banş güvercinleri uçuruyor. KJıbin sonunda da "Savaşa hayır" yazarak tepkisıni ortaya koyuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle