05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 4- CUMHURİYET 20 ŞUBAT 2003 PERŞEMBE HABERLER Uyuşturucu ve insan kaçakçıhğı gibi organize suçlarla mücadele için uluslararası işbirliği çağnsı Çeteninmilliyeti olmaz• Türkiye Uluslararası Uyuşturucu ve Organize Suçlarla Mücadele Akademisi'ni ziyaret eden tngiltere Içişleri Bakan Yardımcısı Bob Ainsvvorth, adli sınırlan dikkate almayan suç örgütlerine karşı devletlerin de ortak çalışma yürütmesi gerektiğini belirtti. ANKARA (AA) - îngiltere Uyuş- tunıcu ve Organize Suçlardan Sorum- lu Içişleri Bakan Yardımcısı Bob Ains- worth, organize suçlara kanşanlann malvarhklanna el konulması konu- sunda çalışmalar yürüttüklenni belır- terek bu uygulamanın karşılıklı işbir- liği içinde Türkiye'de de yapılması gerektiğini söyledı. Ainsworth. Kaçakçılık ve Organi- ze Suçlarla Mücadele Daire Başkan- lığı bünyesindeki Türkiye Uluslarara- sı Uyuşturucu ve Organize Suçlarla Mücadele Akademisini (TADOC) Organize suç örgütleri tarafından desteklenen insan kaçakçıhğı Batılı ülkelerin ortak derdi. ziyaret etti. Ziyarete, Ingiltere'nin An- kara Büyükelçisi Peter \Vestmacott da katıldı. Aınsvvorth, TADOC'ta "uyuştunıcu madde ve göçmen ka- çakçütğı'' konusunda sunum yaph. Organize suçlar ve uyuşturucu ka- çakçılığının uluslararası kavramlar ol- duğunu belirten Ainsvvorth, bu suçla- nn tüm ülkeleri etkilediğini söyledi. Bu suçlarla mücadelede uluslararası işbirliginin geliştırilmesi gerektiğini vurgulayan Ainsworth, Türkiye ile 5 eşleştırme projesi yürüttükJerini kay- detti. tngiltere'nin Birleşmiş Millet- ler Organize SuçlarKonvansiyonu "nu imzaladığını kaydeden Ainsvvorth, bu konvansiyonun ortak yasal çerçeve oluşturduğunu ve uluslararası tedbir- leri ortaya koyduğunu anlattı. Orga- nize örgütlerin birlikte çalıştığını, ad- li sınırlan dikkate almadığını belir- ten Ainsworth, bu örgütlerle müca- dele eden ülkelerin de adli sınırlan aşarak birlikte çalışmalan gerektiği- ni ifade etti. insan kaçakçüığının organize suç ör- gütlerince desteklendiğini dile getiren Ainsvvorth, kaçak göçmenlerden özel- likJe kadın ve çocuklann istismarla- nnm önlenmesine ilişkin çalışmalar yü- rüttüklerini söyledi. Ainsworth, diğer suçlara ilişkin ça- Iışmalanru da anlatarak 2001 yılında, tngiliz ve Türk polisinin ortaklaşa yaptıklan operasyonda internet üze- rinden, Bursa'daki pedofil suç örgü- fünün ortaya çıkanJdığını kaydetti. tkı ülke teşkilatlannın internet üze- nnden işlenen suçlar konusunda ba- şanlı çalışmalar yaptıklannı belirten Aınsvvorth, yakın dönemde jandar- mayla da böyle bir çalışma yapılaca- ğınj ifade etti. Organize suçlan "kâr amaçb işlet- meler" olarak tannnlayan Ainsvvorth, Ingiltere parlamentosundan bir mev- zuat geçirdiklerini, bu mevzuatın suç- larla mücadele etmelerini kolaylaştı- racağını söyledi. Malvarlığına el konulması Ainsvvorth, "Etkin tedbirler alabi- Grsek,bn organizesuçlara bulaşnuşki- şüer hükiim giv dikten sonra paralan- na el koymafirsaübulursak bu kişfle- rin suç faaliv eüeri tanıanıen çökertil- miş olacaknr'dedı Kafcköy'de kapkaç cinayeti • lstanbuJ Haber Servisi - Kadıköy'de kuyumcu dükkânı bulunan Cemil Özer, dün iş çdaşı evine gitmek üzere 34 M 2214 plakalı minibüse bındi Ozer'i takıp eden 2 saldırgan da aynı araca bindi ve silahlannı çekerek Özer'den çantasıru ıstedi. Olay sırasında Özer'in yarunda oruran Sayim Otman, saldırganlara müdahale etmek istedi ancak saldırganlann silahlannı ateşlemesi sonucu başına isabet eden kurşunla yaşamını yitirdi. •ANKARA (Cumhurryet Bürosu) - Adli Tıp Kurumu'nu yenıden yapılandıran yasa değışiklığı. TBMM Genel Kunılu'nda dün kabul edildı. Yasaya göre, kimsesizlerin cesetleri bilimsel çalışmalar için kullanılabilecek. Morg dairesiyle ılgisi kalmayan ve yakrnlannca alınmayan veya araştırmalar sonucu kimsesiz olduğu anlaşılan cesetler, aksıne vasiyet bulunmaması koşuluyla, en az 6 ay süreyle korunmak ve bilimsel araştırma için kullanılmak ûzere ilgili yûkseköğretim kurumuna verilebilecek. Olayk gösteriye tutuklama • İSTANBUIVMERSİN (AA) - Kadıköy'de düzenlenen 'Savaşa Hayır' eyleminin ardından terör örgütü PKK/KADEK lehine gösten yapıp olay çıkardıklan gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra Istanbul DGM'ye sevk edilen 15 kişiden 8'i toruklandı. Mersin'de protestonun PKK/KADEK khine bir eyleme dönuşmesi üzerine gözaltına ahnan 26 kişi de dün adliyeye sevk edildi. HADEP tl Başkanı MuzafFer Akad'ın da aralannda bulunduğu 13 kişi, savcılıktaki ifadeleri sonrasında serbest bırakılırken diğer sanıklar, tutuklanma istemiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildiler. Nevruz davasnda 16 sarağa hapis BADANA (AA)- Mersin'deki Nevruz kutlamalan sırasında, 'Izinsiz gösteri yaptıklan, terör örgütü lehine slogan arhklan. güvenlik güçlerine taş ve sopalarla saldında bulunduklan' iddia edilen 148 sanıklı davaya Adana Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde dün devam edildi. Mahkeme heyeti, 16 sanık hakkında 3 yıl 9'ar ay ağır hapis cezasına, 7 sanığın ise beraahna karar verdi. KMroğkı: İçki yasağı obnamalı • İstanbui Haber Servisi- Emınönu Belediye Başkanı Lütfi Kibiroğlu, İstanbui'da başta Büyükşehir olmak üzere AKP ve SP'li belediyelerce uygulanan içki yasağı uygulamasına karşı çıktı. Gazetemizi ziyaret eden Kibiroğlu, Eminönü ilçesinde, farklı kesünlerden insanlann bir arada olduğunu belirterek ' "Ben ne cennetin ne de cehennemin bekçisiyim, içerde, içmeyenle uğraşmam. Benim için tek kriter hukuk devleti yasalandır. Yasaya uygun olan her yere içki ruhsatı veririm" dedi. Eminönü Ilçesi'nin plansız olduğunu vurgulayan Kibiroğlu, "tlçenin planlanru çıkarttık. Mart ayında Büyükşehir Belediyesi'nce onaylanınca nihayet planlı bir duruma kavuşacagız" dedi. • İstanbul Haber Servisi - Taksim'de. TÜSİAD binasının arkasındaki kaldınma ses bombası atıldı. Tepebaşf ndaki TÜStAD binasımn arka giriş kapısının önündeki kaldınma, dün saat 19.00 sıralannda kimliği belirsız bir kişi tarafından bomba atıldı. Uzman ekıpler tarafından yapılan ıncelemede. patlayıcımn ses bombası olduğu belirlendi. Polis ekipleri, olayı gerçekleştiren ve eşkali belirlenen kişinın yakalanması için çalışmalara başladı. tzmir'de Denktaş'a destek mitingi •İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı desteklemek için 22 Şubat Cumartesi günü Gündoğdu Alanı'nda siyasi partilerin, demeklerin, sendikalann. sivil toplum örgütlerinin geniş katılımıyla "KKTC Seninleyiz, Rauf Oenktaş Yanındayız" mitıngi düzenlenecek. KKTC'ye destek amacıyla gerçekleştirilecek miting hakkında bilgi veren Avukat Erdoğan Özer, 'KKTC ve Denktaş'ı DestekJeme Platformu" adına yaptığı açıklamada Annan Planı'nın Kıbns Tûrkü'ne banş, özgürlük. iş ve ekmek getirmesinin mümkün obnadığtnı belirtti. Soygun vakalannda silah kullammı ve yaralamalar yaygmlaşıyor Hırsızlarm gözü döndü Kapkaç•• «* teroru Bfiyük şehirlerde özelhkle kapkaç olaylannda büyükartış yaşamyor. Cezalann yetersizliği nedenivle önüne geçilemeyen kapkaç, çoğu zamanciddi yaralanmalar ve ölümlerie de sonuçlanabiliyor. (Fotoğraf:AA- Canlandırma) ALPERTURGLT Ekonomık kriz, işsizlik, büyük kentlerin kozmopolit yapısı ve "kofayyoldaıı'' zengin olma iste- ği, daha önce sabıkası ohnayan ki- şileri de soyguna yöneltti. istan- bui'da her gün küçüklü, büyüklü yaklaşık 15 soygun gerçekleşir- ken son dönemde peş peşe gelen "valaüar" nedeniyle 3 'ü soygun- cu, 3 'ü işyeri sahibi ve 2'si de ge- ce bekçisi ohnak üzere 8 kişi ya- şamını yitirdi, çok sayıda kişi ise yaralandı. Teoride kalmayıp pratiğe de ge- çirilen soygunlar. başta kuyumcu- lar olmak üzere döviz bürolan, müze, camı, kilıse, okul, postane, petrol-otogaz istasyonu, ev, ecza- ne, noter, ganyan bayii, çeşitli iş- yeri ve resmı daırelen de hedef al- dı. Soygunlarda, bombadan, uzun namlulu silaha, oyuncak taban- cadan, gazh tabancaya, kurusıkı silahtan pompalı tüfeğe, eterden ilaçlı keke kadar hemen her tür- lü silah ve malzeme kullanıldı. Polis yetkilileri ise, soyguncu- lann para getirecek her eşyayı al- mak için harekete geçebileceği- nı belirterek, "Ancak dolaylı pa- ra kazanmak yerine çoğn kez asıl amaçlan olan Türk Lirasu döviz ve idtmlann peşine düşerler. İLk hedefleri ise kasalardır. Kasayı soygun mahalinde açamazlarsa 80 hatta 100 kflohık kasalan yan- lannda götürmekten kaçınmaz- lan-* dıye konuştular. Kuyumcu soygunu gibi organi- ze suçlara kanşan kişileri bekle- yen cezalar ise, 25 ile 35 yıl ara- suıda değişiyor. Kilo kılo alhnla- ra el koyanJar, "Cürüm işlemek amacıyla oluşturulan süahb çete- nin üyesiobnak" ve •'Silahh gasp" suçlamalanyla yargılanıyorlar. Film senaryosu gibi • Fatih'te oto galerisine giren bir hırsız, ışyennin büyük kapıla- nnı açamayınca düz kontakla ça- hştırdığı BMW marka bir arabay- la camekândan çıktı. Hırsız ka- çarken otomobilin bagajına çelik kasayı yerleştirmeyi unutmadı. • Kadıköy'de silahh bir kişi, muayenehanesıne girdiği diş he- kimi Güzide Karahan Ozcan'ı dişçı koltuğuna bağladıktan son- ra, cep telefonu ile otomobilini alarak kaçtı. \/ Esenboğa Hava Limam, son yıllann en ilginç soygunlanndan birine sahne oldu. Polis kimliği ile havalimanının ambannı basan si- lahlı iki kişi, 2 bin 700 cep tele- fonunu çaldı. • Kocaeli'nin Gebze üçesinde- ki 3 okuldan 21 bilgisayar, kame- ra, faks, bilgisayarmalzemesi ça- lan 5 kişiden 4'ü oğrenci çıktı. • Mersin'deki OzlemEczane- si'ne girip silah zoruyla 143 adet ilaca el koyduklan gerekçesiyle 4 kişi gözaltına alındı. Bu ldşılerin hasta olmalanna karşın ilaç alacak para bulamadıklan ve bu neden- le soygun yaptıklan öne sürüldü. Mahkemeler, suç işleyenleri topluma kazandırma işlevini yerine getiremiyor Çocuğu yargılamakla iş bitmiyor ÖZGÜRERBAŞ Amacı "cezavennekyerinesu- ça itilmiş çocuJdan topluma ka- zandırmak" olan çocuk mahke- meleri, iş yoğunJuğu, sayı azlığı, altyapı yetersizliği, kadro eksik- liği gibi pek çok nedenden dola- yı işlevini yerine getiremiyor. Çocuk Mahkemeleri Kuruluş ve Görevleri Hakkında Yasa'ya göre her ilde ve nüfusu 100 binı aşan her ilçe merkezinde kurul- ması gereken mahkemelerden Türkiye'de, ikisi tstanbul'da iki- si Ankara'da ohnak üzere toplam yedi tane var. Iş yoğunluğu en fazla olan Is- tanbul'un dışmda Ankara'da iki, tzmir, Trabzon ve Diyarbakır'da da birer çocuk mahkemesi bulu- nuyor. Çocuk mahkemelerinin sorunlanrun "Devletinçocuksuç- lularabakışmmdeğişTnesiv1e''çö- zülebıleceği belirtiliyor. İld mahkemeye 5 bin dava Istanbul'da geçen yıl açılan da- va sayısı iki binin üzerinde. Ön- ceki yıldan devreden dosyalarla birlikte tstanbul'daki iki mahke- menin toplam dava sayısı yakla- şık 5 bin 500. Mahkemelertamamen gizli ça- lışıyor. 11-15 yaş arası çocukla- nn yargılandığı mahkemelerde "çocugun topluma yeniden ka- zandınlması" amacı altyapı ye- tersizliği, kadro eksüdıği nedeniy- le yerine getirilemiyor. yal bilim uzmanlan ise çocukJa- n bir kereden fazla görme şansı- na sahip olamıyorlar. Sahte isim sahte adres Daha önce de suç işlemiş ço- cuklann emniyette verdikleri isimlerin v e adreslerin çoğun- lukla sahte olduğu, bunun da ço- • Yasa gereği her il merkezinde ve nüfusu 100 bini aşan ilçelerde kurulması gereken çocuk mahkemelerinden Türkiye'de sadece 7 tane var. Tedbir kararlannı uygulayacak, takip edecek bir kadroya ve altyapıya ihtiyaç duyulan mahkemelerin sorunlannın "Devietin suçlu çocuklara bakışının değişmesiyle" çözülebileceği belirtiliyor. Mahkemede açılan davalarda ilk sırayı hırsızlık alıyor. Hırsız- lığı yaralama ve trafik suçlan iz- liyor. Çocuk mahkemelerindegö- rülen davalarda da ağırlığı eko- nomik suçlar oluşturuyor. Çocuğun dava sonunda şartla salıverilmesi durumunda ise ge- reklı gözetimi yapacak kimse yok. Mahkemede yasa gereği ça- lışan pedagog, psikolog ve sos- cuğa ulaşmayı olanaksız kıldığı belirtiliyor. Bu durumda uzman- lann "sosjalincelemeraporu" adı altında hazırlamalan gereken ve çocuğu suça iten ortamı, ailele- rini, çevTelerini görerek hazır- lanması gereken raporlar araç ve altyapı yetersizliğinden ek- sik kalıyor. Çocuğun bulunamaması, sa- vunmasının alınamaması ise yar- gıJamayı uzaöyor. istanbui 'da Sul- tanahmet'te bulunan mahkeme- dekı duruşmaya Gebze"de oruran bir ailenin gelip dönmesi ise ne- redeyse imkânsız. Eğitimli personel laznn Çocuk mahkemelerinde ru- tuksuz yargılanan çocuklann tedbir amacıyla gönderildiği bir merkez olan Türkiye Çocukla- ra Yeniden Özgürlük Vakfı Baş- kanı Güney Haştemoğlu Türki- ye'de, eğitilmiş çocuk polisleri- ne, uzmanlaşmış hâkimlere ve Yargıtay'da özel bir dairenin ku- ruhnasına gereksinim olduğu- nu söyledi. Vakfa bağlı eğitim merkezin- de çocukJara, okul masraflannın karşılanması, meslek kurslanna kayıtlannın yapıhnası, sosyalleş- melerinin sağlanması gibi hiz- metler veriliyor. Ankara ve Izmir'de şubesi bu- lunan vakfın yakında Trabzon'da da bir şubesi açılacak. Valilik iş- birliğiyle yapılması planJanan ve aileleri hedef alanprojeyle "suç- hı çocuklann aOelerinin eğjtibne- d" amaçlaruyor. PERŞEMBE ORHAN BURSALI Korku ve Ecel Gazetemin manşetine kurulmuş. Korku saçı- yor ortalığa: "Şeriat hukuku isitiyoriar!" Şeriat hu- kuku mu gelecek Türkiye'ye? Ne çabuk, ne ko- lay... YÖK yasası değişince şeriat yerleşecek ül- kemize, öyle mi! İnsan bilimsellikten tamamen kopup siyasile- şince, hemen demagojinin silahlarına sarılıyor. YÖKyasasının "kılına" dokundurtmak istemiyor. Neredeyse bütün üniversitelerin dizginleri elinde. Ele geçirebileceği bu en büyük-siyasi-gücü son- baharda zaten yitiriyor. Girişimleri, kendine bir si- yasi ikbal kapısını aralayacak zemin hazırlığına yönelik. Kemal Gürüz, bu tutumu ve yaklaşımıyla, bı- rakın "şeriatçılan engellemeyi", ancak onlan güç- lendirebileceğini bile göremiyor. Çünkü.... YÖK yasası ülkemize dargeliyor. 20 yıldır, ge- len bütün hükümetlerin programlannda bu yasa- yı değiştirmek isteği vesözü var(Bu cumartesi Cum- huriyet Bilim Teknik'te). Aklınıza hangi hükümet ge- liyorsa; CHP'si, DSP'si, sağcısı, solcusu... Ufku olan yönetici, bu değişimin arkasında du- rur. Olmayan ise kalesinin burçlannda, temelleri çatırdayan ve toplumda hiç kimsenin savunma- dığı yapıyı ayakta tutmaya çalışır. Uzerine çökeceğini bile bile! Ufku olan yönetici, hem bilim ve öğrenim dün- yasında, hem siyasette ve giderek daha geniş il- gili çevrelerde üniversitelerin yönetimındeki deği- şim ve gelişim isteğini görür. Onlarla işbirliği ya- par; değişimin önünde yürür; yeniliğin düzgün, amaca ve ülke gereksinımlerine yanrt veren bir bi- çimde gelişmesini sağlamaya çalışır. Kaptan gibi, geminin lodoslardan, poyrazlardan, karayellerden etkilenmemesi ve limana sağ salim demir atabil- mesi için çalışır. Ama bunlar için, liderlik, akıllılık ile ülkenin ve öğretim kurumlannın yüksek yararlannın güçlü bi- lincine sahip olmak gerekir. • • • YÖK yasasındaki değişiklik taslağını henüz tam göremedim. Aynntılan hakkında söz söyiemek erken. Ama genel doğrultusu olumlu. YÖK'ün yet- kilerinin azaltılarak bir eşgüdümcülüğe indirgen- mesi, yetkilerinin Üniversitelerarası Kurul'a ve üni- versiteleredevredilmesi, hepimizin öteden beri is- teğidir. Buna hayır diyecek gerçek bir rektörün olabileceğini düşünemiyorum. Yeni YÖK yasası, üniversitelerin yönetimi ile si- yaset arasında hiçbir hiyerarşik bağ kurmamalı- dır. Bilimin üzerine siyaset gölgesi düşerse, üni- versrteler üniversite olmaktan çıkar.. Tıpkı şimdi ba- zı üniversitelerde yaşadığımız gibi... Mumcu'nun yasa taslağı böyle bir ilişkiyi öngörüyorsa, en bü- yük yanlışı yapıyor demektir. Bu kabul edilemez. Rektör ve dekanlann seçimine gelince.. Seçim geniş çevrelerce sanki en demokratik bir yolmuş gibi görünüyor. Bu konuda öteden beri farklı dü- şünüyorum. Bilim kurumu yöneticilerinin seçimi için, belirii ilkeler konması şarttır: Tertemiz olmalıdır, siyasiliği değil bilimselliği, bi- limsel saygınlığı ön planda olmalıdır; arkasında bi- limsel hırsızlık, aşırma vb gibi ahlâksızlıklar veya bu tür ahlâksızlıkîara destek venmek gibi kara le- kelerolmamalıdır... Yöneticilik özelliği olmalıdır... Bütün üniversitenin yöneticisi olmalıdır.. Seçim yanşı, üniversitelerde kamplaşmalar ve her kam- pın menfaatleri polrtikalannı üretiyor. Üniversiteler, seçim yanşı alanlan değil; iyi eği- tim ve öğretim, iyi bilim ve araştırma yanşı alan- lan olmalıdır. Belki konacak sıkı kriterter ile, üni- versitelerde yöneticilik için daha çok uzlaşı, en geniş mutabakat arama gibi, bilime, bilimsel akla daha yakışır birtakım mekanizmalann desteğiyle seçim düşünülebilir... • • • YÖK bu haliyle, bitmiştir. Ülkemizin önünde engeldir, bir moloz yığınıdır. Yıllardır bilimsel, demokratik ve özgür bir ya- pı için ter dökenler, şimdi Gürüz'ün öcüleriyle kor- kacak değiller. [email protected] KOOP-C'DEN DUYURU Kooperatifîmizin genişletibniş Yönetim Kurulu toplanbsı 23 Şubat 2003 Pazar günü saat 15.00'te Armada Otel'de (Adres: Ahırkapı Sok. No: 24 Cankurtaran - fst.) yapılacaktır. Kooperatifin tüm ortaklanna açık olan bu toplantıya katılmanızı görüş, öneri ve eleştirilerinizle katkıda bulunmanızı önemle duyururuz. Koop-C Yönetim Kurulu 68'LİLER BİRLİĞİ VAKFTNDAN GENEL KURUL ÇAĞRISI ULUSUMUZUN TAM BAĞIMSIZLIK VE GER- ÇEK DEMOKRASİSAVAŞIMINA KATKIKOYMAK AMACIYLA KURULAN 68'LİLER BİRLİĞİ VAK- FI'NIN VI. OLAĞAN GENEL KURULU YAPILA- CAKTIR. ÜYELERIMİZE VE DOSTLARIMIZA SAYGILI İLE DUYURURUZ. Genel Kunıl Tarihi: 22-23 Şubat 2003 Saat: 10 30 Toplantı Yeri: Türfaye Gazetecıler Cemıyetı Toplantı Salonu Türkocağı Cad. No 1 Cağaloglu tst 1 Açılış ve saygı duruşu, 2 GeneJ Kurul Dıvamnınoluşrurulması, 3 Konuklann konuşmalan, 4 Aday üyelerın ûjeliklerinın kabulü, 5 Bıldin Komısyonu oluşumu. 6. Yönetim Kurulu Çalışma Raporu. Bilanço, Gelır Gıder Cervelı Denetım Kurulu raporlannın okunması. 7 Raporlar hakkında gorüşmeler. 8 Yönetim \e Denetım kurullan'nın ayn avn ıbrası, 9 Bıldıri Komısyonu raporunun gorüşülmesı, 10 Yönetim, Denetım, Onur Kurullannın asıl ve yedek uyelerının seçılmesi. 11 Dıleklervekapanış. 68'liler Birliği Vakfı Vönetim Kurulu Nüfus cüzdanımı ve askeri kimlik kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. FUNDA ÖZDEMİROĞLU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle