Katalog

SAYFA + CUMHURİYET 29 OCAK 2003 ÇARŞAME 14 KULTUR kuttur(S cumhuriyet.com.tr Cevdet Kudret Edebiyat Ödiilü, 'Gayri Resimi Hürrem' adh oyunu içinÖzen Vula'ya verildi CevdetKudretEdebiyat Odülü Ozen Yula 'nın Kültür Servisi-2002 yı- hnda tıyatro dalına ayn- lan CevdetKudrerEdebi- yat Ödülii 'Gayri Resmi Hürrem' adlı oyunu ıçın Özen Yula'ya verildi 6 Şubat Perşembe günü saat 18.30'da Akbank Kül- tür Sanat Merkeza "nde ya- pılacak olan ödül törenin- de, Arsen Gürzap. Can Gürzap ve Sönmez Ata- sovCevdet Kudret'in eser- lerinden seçilmiş otobi- yografik nitelikli parça- İarla edebiyat ustasının ya- şam öyküsünü anJatacak- lar. Prof Dr. CevatÇapan, ulusal tiyatromuzun yara- tılmasında geleneksel kay- naklardan yararlanılması konusundakı düşünceleri- ni dile gefirecek. Seçkin Sdvi ise Seçici Kurul adı- na ödiilükazanan eser üze- nne konuşacak. ÎŞ BANKASI YAYINLARTNDAN ÇIKTI Hep Aşk Vardı kitap olduKültür Servisi - Yıkhz Kenter'in yazdığı ve ilk kez 12. Uluslararası Fstanbul Tiyatro Festivalı'nde oynadığı Hep Aşk Vardı Türkiye Iş Bankası Yayınlan tarafindan yayımlandı. Kenter'üı yazdığı ve oynadığı tek kişilik otobiyografik oyun kitabından elde edilecek gelir Sokak Çocuklan Deraeğı'ne aktanlacak. Kitap Yıldız Kenter'in 55. sanat yılı dolayısıyla yayımlandı. Sanatçının Mehmet Birki)'e ile ortak yönettiğı oyunun dekorlan Osman Şengezer'e, kostümleri Çolpan Ilhan a müzığı Mete Sakpınar'a koreografisi ise Oral Yazıcı'ya ait. Oyun 1 Şubat Cumartesı günü saat 20.00'de ve pazar günü saat 15.00'teKenter Tlyatrosu'nda sahnelenecek. "Yaşamak benim için çahşmakb küçücük yaşta başlayan. Yaşamak, savaşmaknr. Savaşın güzetmi tiyatroda keşfettim" diyen Yıldız Kenter, hep bu tutkunun peşinde koşup sahnede yüreğini ortaya koydu. Sanatçı bu oyunuyla belleğinde hıç silinmeyen, onu zenginleştiren duygulannı; acısını, isyanını, pişmanlığını, mutluluğunu, sevecenliğini, coşkusunu, sevgisini, vefasını tek gövdede ve üç kuşakta buluşturuyor. Geçmişe özlemle, acıyla, gülerek, ağlayarak ve 'hâlâ büyümeye çalışarak' bakiyor. Hasan Vecih Bereketoğhı'nun •Kasımpatlan" taMosu. Çağdaş ve klasiksanat eserleri müzayedesi Kültür Servisi - Arkas Holding ortaklı Artium Sanat Evi, Çağdaş ve Klasik Türk ressamlan- nın eserlerinin yer alaca- ğı 'Kış Müzayedesi'ni, 2 Şubat Pazar günü, saat 14.00'teHiltonOteliBa- lo Salonu'ndagerçekleş- tirecek. Mahmut Cuda, Cevat Derefi,CemalToflu,Bed- ri Rahmi, Eren E\1ibog- lu, Nurullah Berk gibi önemli resim ustalanmn 255 eserinin, sanatsever- lere sunulacak. Türk iz- lenimcilerinden Hasan Vecih Bereketoğlu'nun 'Fenerbahçe'den Peyzaj' konulu manzarası ile 'Ka- sımpadan' konulu natür- mortu, 40 mılyar açılış fiyatıyla bedelle satışa çıkanlan en pahalı eser- ler arasında yer alıyor. NedimGünsür'ün 'Lü- fer Avalan' konulu man- zarası 22 milyar, 'Arna- vutköy Sırtlanndan' ko- nulu manzarasıyla 28 milyar açılış fiyatıyla sa- tışa çıkıyor. (0212274 7585/2788) Ayda Kantar'ın ilk kişisel sergisi Akatlar Kültür Merkezi'nde yer alıyor Kadınlarüzerine, kadındanyana İstanbuIBilgi Üniversitesi'nin savaş karşıti etkinü'kJeri kapsamında 1 Şubat Cumartesi günü saat 14.00'te Columbine" fılmi gösterilecek. Film, Uluslararası Belgeselciler Derneği(IDA) tarafindan yüzyılın en iyi betgcsel frinii seçüdi. Bilgi'desavaş karşıüfilmler Kültür Senisi - İstanbul Bilgi Üniversitesi, Şubat 2003'te, Türkiye'de banş kavramının yaygınlaşması doğrultusunda etkınJikler yapan bır sıvil ınisiyatif olan Banş Girişimi ışbirlıgıyle Bilgi'de Sinema çerçevesınde, 'Bir Yaşam Biçimi Olarak Savaş' başhğı altında bir dizi etkınlık gerçekleşrirmekte. Bu etkinliklerden ilki 1 Şubat Cumartesi günü saat 14.00'te, Umut Sanat Filmcilik'in katkılanyla gerçekleşririlecek olan 'Bowüng For Columbine'nin (Benim Cicı Silahım) özel gösterimi. Bu gösterimin hemen ardından saat 16.00'da akademısyen ve yazarlann katılımıyla 'Şiddet Kültürii ve Sinema' konulu bir panel gerçekleştinlecek. Panelı A&P Filmcilik'in katkılanyla gerçekleştinlecek olan Naqqyqatsi fılminin gösterimi izleyecek. IF 2003 kapsamında da gösterilmiş olan olaylı film 'Bovvling For Columbine' (Benim Cici Silahım!), Uluslararası Belgeselcıler Derneği (IDA) tarafindan yüzyılın en ıyı belgesel filmı seçildi. Birçok eleştırmen tarafindan 2002'nin en iyı fılmı olarak göstenlen yapıt, 1999 yılında Columbine Lisesi'nde yaşanmış olan gerçek bir olaydan yola çıkıyor ve herkesın kolayhkJa silah sahibı olabildıği bir kültürii hem ulusal yankılanyla, hem de küresel etkıleriyle ınceliyor. Godfrey Reggjo ve Phiu'p Oass'ın işbirliğinden doğan unlü Qats üçlemesinin son filmi olan Naqo\qatsi'nin Hopı dılindekı sözlük karşılığı gerek Bilgi'de Sınema'nın şubat temasına, gerekse yaşadığımız günlerdeki polirik gelişmelere fazlasıyla uymakta. Naqoyqatsi sözcüğü Hopı dilınde; "birbirini öldürerek yaşanan bir yaşam. ' Bir yaşam tarzı olarak savaş. /(Yorum) Uygar şiddet" anlamlannı ıçeriyor. Reggıo'nun 1989'dan beri haberlerden, TV programlanndan, reklamlardan, bilimsel, askeri ve kurumsal filmlerden, belgesellerden ve arşıvlerden topladığı ve dıjıtal teknolojinın yenilıkleriyle ışlenmiş görüntüler ve diğer çekimlerden oluşan film, günü ve onu tanımlayan teknolojiyi sorgulamakta. 'Bir Yaşam Biçimi Oİarak Savaş' teması üzerine ay boyunca Bilgı 'de Sinema'da 'Vîzyon Köpüp' başlığı altında gösterilecek filmlerin ilki ise Terrence Malück'ın James Jones'un otobiyografik romanından uyarladığı 'The Thin RedLine' (Ince Kırmızı Hat - 1998). Aynı tema üzerine gösterilecek bir diğer film, Barry Levinson'un 'Wag The Dog' (Başkanın Adamlan -1997). Film, Beyaz Saray, skandallar ve savaş (sımulasyonu) üzenne cesur bir yapım. Filmin zengin oyuncu kadrosunda Dustin Hoffman. Robert de Niro, Anne Heche, Denis Leary, VVîfliam H. Macy, Woody Harrdson ve Kirsten Dunst bulunmakta. (0 212 216 22 22) ÖZLEM ALTUNOK Geçen yıllarda yaptığı illüst- rasyon çalışmalanyla birçok karma sergiye katılan ressam Ayda Kantar, ilk kişisel sergi- sini Akatlar Kültür Merkezi 'nde açtı. 3 Şubat'a dek sürecek ser- gide, Kantar'ın tahta üzerine kanşık teknikle yaptığı 36 ça- lışması sergilenıyor. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesı'nde grafik eğitimi gören sanatçı bugüne kadar afiş, çocuk kitaplan ve kartpostal tasanmı gibi konu- larda çalışmalannı serbest ola- rak sürdürdükten sonra, son iki yılını sadece resim alanındaki çalışmalara ayırarak oluştur- • duğu bır sergiyle izleyıcı kar- şısına çıkıyor. Kantar, resim yapmayı 'herzaman yeni bir se- rüvene başlamak' olarak ta- nımlıyor. Kadınlar üzerine düşündük- lerini, yaşadıklannı aİrtardığı son resimleri, Kantar'ın yaşa- mının bu dönemınde yoğun- laştığı bır konu. Evde oturup seslerini duyuramayan, içlerin- de bir çığlık taşıyan kadınlar... "Şu zamana kadar yaşadığun tüm şeyler ve son yıllarda bir- likte zanıan geçirdiğim kadın- lardan etkilendim. Yaşamı tüm yönleriyle kopyaianıava çalışı- vorum bürün sanatçiiar gjbi. Bu sergi beOi bir dönemin yan- sıması, bundan sonraki serçide farkh hislerimi devansıtabflirim. Şimdi kadınlar önenıli benim jçûı" dıyor. Onlarla geçırdıği süre içinde, onlann sorunlan- nı, dertlerini paylaşarak, yaşa- dığı duygulan hissederek ve özümseyerek resimlerine yan- sıtıyor Kantar. Ve sergıde gö- receklenmiz onlarla yaşadık- lanndan kalanlar... Kendl öyküsünü anlatıyor Biçünsel olarak aldığı eğıtı- min resme yansıdığmı, ama ar- tık kendi hikâyesinı anlatmak istediğinı söylüyor. Saf olanı, yaşamdan süzülüp kendi sinde kalanlan resmetmek ısttyor, ya- şamdan algıladıklannı, hiçbir akımdan ve tarzdan etkılenme- den, en saf haliyle yansıtarak. "Bir şeyiere öykünmek iste- medinı,içimden gekh^igibiystp- maya çahşüm mümkün olduğu kadar. tster istemez etldleniyor insan, gördülderinden,duyduk- lanndan; benim için bu iş, ha- yaö hücrelerinize kadar kop- yalayıp yaşarken, kurgusuz, piansız hislerinideortaya çıkan kendüiğinden bir durumu yan- sıtraak." Resımle ılgıli her şe- yi seviyor, resim yaparken ken- dini daha özgür hıssediyor, tek- niğin öneminı vurgulayarak: Çünkü."Teknik ve anlatım diH oluşmamışsa anlatacağuuz şey- lerianlatmak,kendmiziifade et- mek güçleşiyor'' ona göre. Değlşmeyen yalnızca zaman Bu ilk sergisi için alacağı tep- kileri merak ediyor, bir buçuk, iki yıldır bu resımlerle beraber- ken ve onlara alışmışken, baş- ka gözlenn ne göreceğı ve ne A düşüneceği önemli onun için. Yeni projelen ıçinse,"Bu bir iş, herkes yapbğı işle ha> aünı sür- dürmeye çahşiyor, ben de bu iş- le wr ohnaya çalışacagun" dı- yor. Bundan sonrası için resim ça- lışmalannı farkh projelerle sür- dürmeyi düşünüyor, yaşadık- lannı, yaşamdan topladıklannı paylaşmak adına, çünkü zaman akıp giderken değişen yaşamı yakalamak ıstıyor. "Çevrenize bakıp algıladıklarııuzı, tekrar kendi içinize dönerek beOeği- nizdeki imgeterle birteştirmek ve onlan yaratıcı çalışmalara dö~ nüstürmek, snursız bir boşlok- . yda Kantar, resim yapmayı 'Her zaman yeni bir serüvene başlamak' olarak tanımlıyor. Kadınlar üzerine düşündüklerini, yaşadıklannı aktardığı resimleri, Kantar'ın yaşamının bu döneminde yoğunlaştığı bir konu: Evde oturup seslerini duyuramayan, içlerinde bir çığlık taşıyan kadınlar... ta kaybohnak gibi bir şey. Kav- bohırken keşfetmek ve değ^- mek_ Bu resim serüveninde her şeyin değiştiğini, farklılaşügmı vedeğişnieyenin yahuzca zaman olduğunu fark ettun" diyor. (Ayda Kantar 'm sergisi 3 Şu- bat 'a kadarAkatlar Kültür Mer- kezi nde. Tel: 0 212 351 93 88) 'AT DOĞURAN SAVAŞ TROYA' TAYYARE'DE SÜRÜYOR Umutsuzluktan doğan ışık Oyun her çarşamba saat 20J0'daidenebüır. KiUtür Strvisi • Ayşe EmeJ Mescfnin yönettiğı 'AtDoğu- ran SavaşTruya' adlı oyunu Al- toğGörgü, GünayGüney, luğ- rulTüfekyazdı. Oyunda Bedr Bedir. Büfent Uçar, Murat U- nıan,AtaığGorgü,Günay Gü- ney,ÖzJemGar,MeJekErdem, Müge Açıkdüşünenler, Şahin Üren,UğurSerener,Murat Er- ten,ErtanAkman,BeratDemi- reğer, FJbru Ergüç, Zehra Ba- ür, Erdem Köksal, Taynm Er- man, Hilal Akkan rol alıyor. Karanhk, umutsuzlukiçinde kalmış insanhk Prometheus'un çaldığı ateşle yeniden canla- nır. Ama ateş yalnızca Zeus'un tekeîindedir. Yönetici tannlar, uğraşacak şeyi olmadığı ve in- sanlann kendilerini eleştirme- ye vakit bulatnamalan için on- lan oyalamaya yönelir, bunun da en iyi yolu insanlığı birbiri- ne düşürmek ve savaşnr. Pro- metheus'un tüm eabasına rağ- men insanlar tannlarm bu tav- nna sadece seyirci kaür. Yu- nan ntythos'undan günümüze gelmiş en büyük kahraman Odysseus'a, oyundaönemlirol yüklenmişti. Prometheus da öyle. Zeus 1 u kuşkuyla gözlem- leyen kahraman, günümüzle koşutluk kuran üginç çizgiler koyduortaya. Kuşku çağımızın bugün en büyük tehükesi Ze- us'un betimlenmesiyle çağı- nuzda yaşanııyor mu? Daha niceleri! Hera, Athena, Aft»- dit, Plaris, Hermes, AkhiOeus, Hekabe, Helene, Menelaos, KassandraHektoı;Andromak- he ve diğerieri. Ama umutasla brtmeyecek- tir. Oyun her çarşamba saat 20.30'da Bursa Tayyare Kül- tür Merkezi'nde sahneleniyor. DEFNE GÖLGES] TURGAY FtŞEKÇİ ÜçOyun Savaşa karşı eylemlerin bütün dünyayı sardığı ş günlertle DostiarTiyatrosu da, Yaşasın Savaş adlı oyun la bu etkinliklerden bir yenisini sahneye taşıdı. Eski Yunan'dan günümüze savaşa ilişkin metinler den Genco Erkal'ın kurgulayıp yönettiğı oyun, biroyun lar antolojisi gibi de görülebilir. Ama asıl önemli olan izleyicilerin tiyatro tarihinin savaşa ilişkin önemli bö lümleriyle bir kez daha yüz yüze gelmesi. Bir oyun iz lerken on-on beş oyuna girilip çıkjlıyor, onlardan top- lananlarla yeni bir oyun bütünlüğüne ulaşılıyor. Hepsinden de öte, çoğu artık klasikleşmiş metin- lerin izleyenlerde sık sık güncel savaşa ilişkin çağn- şımlar uyandırmas/. Savaşlann nedenleri, sonuçlan üstüne değişmeyen evrensel gerçeklerin anımsatıl- ması. Yaşasın Savaş, sahnelerimizin en başanlı oyuncu- lanndan Zeiiha Berksoy ile Genco Erkal'ı yeniden bir araya getirmesiyle de ayn bir önem taşıyor. 1979'da Brecht Kabare, 1980'de Kafkas Tebeşir Da/res/"nde unutulmaz bir ikili oluşturan bu iki usta oyuncumuzu bir arada izleyebilmek de tiyatroseverler için gerçek bir mutluluk. Bir de Zeynep Tanbay'ın unutulmayacak dansla- n var, Yaşasın Savaş'ta. Bir insan bedeninin hareket- lerinden bu denli anlam yüklü bir enerjinin nasıl ya- yılabildiğini şaşkınlıkla izleyeceksiniz. • • • Tiyatro Pera'da sahnelenen Bir Çöküşün Güldü- rûsü de, yaşadığımız dünyanın açmazlan üstüne önemli bir oyun. Yeni Dünya Düzeni'nin insanlığı so- nu açık yıkımlara doğru taşımasının bir aile çevresin- de oluşan trajikomik öyküsü. Günümüz Fransız sinema ve tiyatrosunun önöe gelen yönetmen ve yazarlanndan biri olan, 1947 do- ğumlu Cofine Serreau'nun 1984'te yazdığı oyunda, iki odalı bir apartman dairesinde yaşayan, dar gelir- li ama yaşam sevinci tükenmemiş beş çocuklu birai- lenin ülke ve dünya koşullannın değişmesiyle başla- nna gelen trajikomik olaylar anlatılıyor. Başlangıçta krt kanaat da olsa düzenli bir hayatı sür- dürebilen aile, babanın işsiz kalması, çocuklann ha- yatlannda oluşan değişimler, ardından da ülkede ger- çekleşen bir askeri darbe ile altüst olur. Bundan sonra oyunu izlerken istergülersiniz, ister ağlarsınız ama.. işsizlikten yalnızlığa, aptal kutusu te- levizyonlardan silah kaçakçılığına çağdaş kapitalist düzenin her türiü yozluğuyla karşı karşıya kalacağı- nız bir olaylar ve durumlar zincirinin içinde bulacak- sınız kendinizi. Böylesi önemli bir oyunun, henüz yeni kurulmuş bir tiyatro toplulüğu tarafindan sahnelenmesi de övgü- ye değer bir cesaret örneği, Bilge Şen ve Levent Yıl- maz gibi usta oyuncularla genç kuşak oyunculann kaynaşmış biriiktelikferi topluluğa uzun yıllardır bir arada çalışıyorlarmış izlenimi veriyor. Bir Çökûşün öyküsü, yalnızca savaşlann değil, kapitalizme özgü türiü kötülükJerin, insan doğasına aykın oluşum ve gelişmelerin yansıtıldığı önemli bir oyun. • • • Şu sıralarda sahnelenmekte olan bir başka önem- li oyun da Ferhan Şensoy'un Biri Bizi Dikizliyofu. Şahlan da Vururiaf dan bu yana son yirmi üç yıldır her yazdığı ya da temize çektiği oyunu, önemli bir ti- yatro olayına dönüştürebilen Ferhan Şensoy'un bu yeni oyunu da hem güncel çağnşımlan, hem de top- lumca içine itildiğimiz kiriilik çukurunun boyutlanna içimizden bir bakış getirmesiyle önem taşıyor. Bir de Ferhan Şensoy - Rasim öztekin ikilisinin oyunculuk hünerleri var, izleyiciyi sanp götüren. Hani kimi insanlar için derier ya, onunla aynı çağ- da yaşamak mutluluktur diye. Bizlerin de aynı çağ- da yaşadığımız, yalncca onlan ızteyebikjiğimiz için mut- luluk duyacağımız ne çok sanatçımız var sahneferi- mizde. tfisekci«« superortfine.com Cartos Basualdo Ptetform'da I Kültür Servisi- Platform Garanti Güncel Sanat Merkezi, Amerika'nın ünlü sanat merkezlerinden Wexner Center'in şef küratörü Carlos Basualdo'nun bugün saat 18.30'da vereceği 'Gündemdeki Projeler1 başlıklı konferansa ev sahipliği yapacak. New York'takı Apex Art Küratöryel Programı'nın uluslararası koordinatörlüğü görevini de yürüten Basualdo, Amerika'da son dönemde gerçekleştirilen önemli sergilerden bahsedecek. Aynca küratörü olduğu Wexner Center'da gerçekleştirilen 'Face Your World / Kendi Dünyanla Yüzleş'adlı sergiyi de inceleyecek. Konferans ingilizce olarak yapılacak. (0 212 293 23 61) K Ü L T Ü R » Ç İ Z İ K K Â M İ L M A S A R A C I