Katalog

19 EYLÜL 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bayar: Derviş'in kafası karıştı • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ittifak sonucu DYP listelerinden tzmir milletvekili adayı olan DTP Genel Başkan Mehmet Ali Bayar, Kemal Derviş'in "kafa kanşıklığı" sonucu CHP'yı tercih ettiğine inandığını söyledi. YTP ile ittifak görüşmelerinin birlikte hareket etme zemini ortadan kalktığı için sona erdiğini de anlatan Bayar, "Onlann sol vurgusu ağır bastı. Merkezde bütünleşme yerine solda yeni bir bölünme olacaktı" dedi. Eğitimliler CHP'yi seçiyop • LONDRA(ANKA)- Financial Times gazetesi, tstanbul'da yaptığı yoklamalar sonucunda eğitimli birçok Türk vatandaşuıın 3 Kasım seçimlerinde stratejik oy kullanarak CHP'yi desteklemelerinin beklendiğini bildirdi. tngiliz gazetesi, halen TBMM'de temsil edilen yedi partiden üçünün, olumsuz kamuoyu yoklamalan üzerine barajı yüzde 5'e indirmek için güçlerini birleştirdiğini belirtti. YTP Genel Başkanı Ismail Cem'in, barajın düşürülmesinin, birçok oyun laik Türklerin kuşku ile baktıklan AKP'ye gitmesini önleyeceğini savunduğunu kaydeden gazete, buna karşın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in birçok seçmenin düşüncesini yansıttığına dikkat çekti. Günay: Uderler saltanatı bitsin • SAMSUN (Cumhuriyet) - CHP'den aday gösterilmeyen partinin eski genel sekreteri Ertuğrul Günay, seçim bölgesi Ordu'da halka teşekkür gezisine çıktı. 21 Eylül tarihine kadar sürecek geziyle ilgili olarak Samsun'da açvklama yapan Ertuğrul Günay, " Türkiye'de halksız ve haksız bir seçim yapıhyor. Bunun adına demokrasi denilemez. Bu, cumhuriyetçiliğin ve taalkçıhğuı özüne aykın, saltanat artığı bir uygulamadır" dedi.Günay, CHP'de uğradığı haksızlığa büyük tepki doğduğunu, yurttaşlarla bu konuyu görüşeceğini ve desteklerine teşekkür edeceğini söyledi. YTP'nin aday profüi • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Yeni Türkiye Partisi (YTP) Genel Merkezi, adaylann profıliyle ilgili bir döküm hazırladı. YTP adaylannın mesleklerine göre dağılımı şöyle: Serbest meslek sahibi (82), mimar ve mühendis (77), hukukçu (56), esnaf (55), öğretim görevlisi ve öğretmen (36), doktor (35), emekli (35). yönetici (34). mali müşavir ve muhasebeci (23). teknisyen (21), ekonomist (20). eczacı (18), işadamı (16), gazeteci (10), çiftçi (9),evkadını(5), işçi(5), sendikacı (2). YTP'de81 kadın milletvekili adayı bulunuyor. Bu adaylardan 25'inin ilk üç sıradan aday gösterildiği, 5 ilde de kadın adaylann ilk sırada yer aldığı vurgulandı. Baykal, AB ile üyelik müzakereleri için güçlü tek parti iktidarı gerektiğini savundu: dağı delerizBAHAR TANRISEVTLR ANKARA -CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal Türkiye'nin AB ile üyelik müzakereleri için tarih alrna konusunda iki koşul olduğunu söyledi. 3 Kasun se- çimlerinden güçlü bir tek par- ti iktidan çıkmasının birinci koşul olduğunu belirten Bay- kal, ikinci koşulun ise bu ikti- dann daha sonra Avrupa ülke- lerinin devlet başkanlanyla yo- ğun temasa geçmesi olduğu- nu söyledi. Baykal, "Uayıiyi değertendirebuirsekdağıdele- riz" diye konuştu. CHP Genel Başkanı Baykal, Avusturya'nın Salzburg ken- tinde yapılan Avrupa Ekonomi Zirvesi çerçevesinde gerçek- leştirdiği temaslan bir grup ga- • Seçimlerden hemen sonra Avrupa ülkelerinin devlet ve hükümet başkanlanyla yoğun temaslar yapılması gerektiğini söyleyen Baykal, koalisyon, belirsiz tablo ya da siyasi yapmın üyelik müzakerelerinin başlamasında güçlük yaratacağını belirtti. zeteciye değerlendirdi. Türki- ye'nin AB konusunda çok önemli açılımlar yaptığını an- latan Baykal, "Beklenti arük Türkiye'nin beklentisL AB'nin adnn atmasıgerekiyor. Ama bu adımın aühnasında güçlükkr olduğu anlaşüryor" diye ko- nuştu. Türkiye'nin AB'ye üye- lik müzakerelerinin başlama- sının büyük önem taşıdığını vurgulayan Baykal, ancak ta- rihin bu aşamada kolaylıkla ve- rilemeyeceği izlenimi aldığını söyledi. Almanya'daki seçimlerde sosyal demokratlann iktidara gelmesinin Türkiye için iyi so- nuç vereceğini belirten Bay- kal, Türkiye'deki seçimler so- nucunda da bu konuyu iyi sa- hiplenebilecek güçlü bir tek parti iktidanmn çıkması ge- rektiğini vurguladı. Baykal, "Saygın, inandıncı bir ekibin işbaşına gelmesi ge- rekiyor. Bu temel koşul gibi gö- rünüyor. Seçimlerden hemen sonra Avrupa ülkelerinin dev- letve hükümetbaşkanlanyiayo- ğun temaslar yapılması gere- kiyor" dedı. Baykal, "Parla- mento bir iki ay daha çahşsın, bir iki tüzük yasa çıksın, anla- yışı kadar yanhş bir şey yok. Söke söke abnak zonındayız" diye konuştu. Koalisyon, belirsiz tablo ya da siyasi yapuıın üyelik mü- zakerelerinin başlamasında güçlük yaratacağını anlatan CHP lideri, Kemal Derviş. ile birlikte Ingiltere Başbakanı Tony Blair, Almanya Başba- kanı Gerhard Schröder ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacqu- es Chirac ile AB konusunda görüşme yapıp yapmayacak- lanrun sorulması üzerine, "Se- çimi görmemiz laam. Seçimden sonra nasıl bir yapıortayaçıka- cak, ondan sonra düşünühne- si gerekiyor'' dedi. Kopenhag Zirvesi'nden ön- ce Avnıpa ülkeleriyle yoğun temaslaryapılarak Türkiye'nin tezinin anlatılması gerektiğini vurgulayan Baykal. şöyle ko- nuştu: "Zorbiriş. Amaimkân- sız değil. Kopenhag'dan tarih çıkması, bu akışiçinde çok güç. 4 Kasun tablosu ve sonrasmda yapılacak çahşmalar önemli. Güçlü bir iktidar oluşturmayı başanrsak çok şey yapanz, Hal- ka bunu anlatmak lazım. Kat ettiğimiz mesafe çok urnut ve- ricL Ama daha kat etmemiz ge- reken mesafeler var. 1.5 ay iyi değerlendirflirse dağı deteriz." HABERLERE TEPKl GÖSTERDl Derviş: Gölge bakan değilim ANKARA(Cumhuri- yet Bürosu) - Eski Dev- İet Bakanı CHP'li Ke- mal Derviş, IMF ve Dün- ya Bankası ile Washing- ton'da yapılacak temas- lara "gölge bakan" ola- rak katılacağı haberleri- ne tepki gösterdi. Der- viş, Türk heyetinin Was- hington'da olacağı tarih- lerde "özellikte ABD'de bulunmamaya gayret edeceğini'' söyledi. Derviş, danışmanı Oya Ünlü ile birlikte dün CHP Genel Merkezi'nde bir süre çalıştı. Derviş, sı- kıntı yaratan ABD gezi- si ile ilgili sorular üzeri- ne, ABD'de IMF toplan- tılanna katılmayacağını söyledi. Bir süre önce vefat eden arkadaşı ikti- satçı Rudiger Dornbush anısına düzenlenen kon- ferans için ABD'ye gide- ceğini anlatan Derviş, "gölge bakan" ifadele- rinden rahatsızlığını di- le getirdi. Derviş, Türk heyetinin ABD'de bulun- dugu tarihlerde özellik- le Washington'da olma- yacağını belirtti. Ekonomiden sorumlu Bakan Masum Türker ile ilişkilerinin çok iyi ol- duğunu anlatan Derviş, ekonomik istikrar prog- ramının titizlik ve başa- nyla sürdürüldüğünü sa- vundu. Bakan Türker ve Mer- kez Bankası Başkanı Sü- reyya Serdengeçti, IMF- Dünya Bankası yıllık toplantılanna katılmak üzere 25 Eylül'de Was- hington'a gidecekler. ADAYLARBUGUNTANmLIYOR CHP, îstanbul'da düğmeye basıyor OKTAY APAYTJES CHPtstanbulIlörgü- tü, 3 Kasım genel seçim- leri için 'tkbdar Yürü- yüşü'nü bugün millet- vekili adaylannı tanıta- rakbaşlahyor. Istanbul tl Başkanı Şinasi Öktem, "Bu tanıtım toplanüsı, seçim için düğmeye bas- üğımız ilk toplann ola- cak. tstanbullulara kim- lereoyvereceklerinigös- tereceğiz. Sonra görkem- h' bir şekOde hep birlik- te el ele, omuz omuza kentin dört bir yanına dağılacağız" dedi. Bini aşlan davetlinin çağnh olduğu, Mecidi- yeköy'deki Grand Ceva- hir Otel'de bugün saat 10.30'da yapılacak olan milletvekılleri aday tanı- tım toplantısma Genel Başkan Deniz Baykal ve parti üst düzey yönetici- len katılacaklar. Istanbul ll Başkanı Şi- nasi Öktem,. Öktem, "VaB, 1. Ordu Komuta- ıu, Cumhuriyet Başsav- cısı başta olmak üzere kentin tüm üst düzeyyö- nericilerini bu tanıtım toplantısma davet ede- rek adaylanmızıgörme- lerini istedik. Bu CHP'nin yurttaşryla, devlet yönetimryle bü- yük buluşnıasıdır" de- di. Öktem, istanbuTun 3 Kasım seçimlerinde CHP'nin yeniden kalesi olacağını söyledi. Lütfü Kırdar'daki törene Bnlent Eczacıbaşı'njn yakm arkadaşı Kemal Derviş de kaöldıj Fotoğraf: AA) Eczacıbaşı Topluluğu, 60. kuruluş yıldönümünü kutladı Ar> mucadelesı surmetitstanbu) Haber Servisi - Eczacı- başı Holding Yönetim Kurulu Baş- kanı BülentEczadbaşı, Türkiye'nin, AB üyelik yolunda önemli adım- lar attığını belirterek "Türkiye'nin AB üyetiği müzakerelerinin başla- bhnası yönünde bir karar çıkma- sını ümit ediyonız" dedi. Eczacıbaşı Topluluğu, 60. kuru- luş yıldönümünü Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda dü- zenlenen bir törenle kutladı. Bülent Eczacıbaşı, 1980'liyıllannsonun- dan itibaren stratejisini küreselleş- me üzerine kuran ve dışsaroma agır- lık vermeye başlayan Eczacıbaşı Topluluğu'nun, 1980 yılında 10 miryon dolar olan dışsaumının 2001 yılında 200 milyon dolar düzeyi- ne, topluluk kuruluşlannın cirosu- nun da 1.2 milyar dolara ulaştığı- nı söyledi. Seçimler sonrasında ekonomiye ilişkin beklentisini de değerlendiren Eczaabaşı, Türki- ye'nin ekonomikyapısının, son re- formlarla büyük ölçüde yenilen- diğini anlatarak başta mali yöneti- min ve bütçe dışı fonlann deneti- mi ile özelleşörmelerin sonuçlan- dırılması gibi eksiklerin gideril- mesi gerektiğini savundu. Eczacıbaşı, Türkiye'nin, AB üye- lik yolunda önemli adımlar atoğı- nı vurgulayarak özetle şunlan söy- ledi: "Çok önenıfimesafelerahnnnş, adımlarabbTuştir.Hepnniz,Kopen- hag Zirvesi'nden, Türkiye'nin AB üyeüği müzakerelerinin başlaûlma- sıyönündebir kararçıkmasmıümit ediyonız. Ama, çıkmasa da Türki- ye, AB'ye tam üyelik yönünde yo- luna devam edecektir." Parti içi muhalefet örgütleniyor BARIŞ DOSTER CHP'de örgütün büyük tepkisine neden olan mil- letvekili aday listelerinin yarattığı tartışma sürerken parti içi muhalefet, olağa- nüstü kurultay toplanma- sı da dahil olmaküzere çe- şitli seçenekler üzerinde düşünmeye başladı. Se- çimlerin ertelenmesi du- rumunda, CHP'de parti içi mücadelenin şiddetlene- ceği ifade edildi. Aralannda Istanbul ve Ankara il başkanlannın da bulunduğu 22 il başkanı- nın, adaylık başvurusu yapmalanna karşın millet- vekili aday listelerine kon- mamalan, sağ partilerden gelen isimlerin yer aldığı listelerde, örgütten gelen isimlere ve tabanın öner- diği kişilere yer verilme- mesi CHP içindeki tartış- malan şiddetlendirdi. CHP Genel Merkezi'nce görevden alınan Istanbul tl Başkanı Cemal Canpolat solculann, Cumhuriyetçı- lerin, Atatürkçülerin tasfı- ye edilmek istendiğini ve bu yolla AKP ile koalisyo- nun altyapısının oluşturul- maya çahşıldığını söyle- di. Canpolat, "Türkiye,dı- şandan IMF ve Dünya Bankası, içeriden ise hor- tumcularve gericflertara- nndan kuşaühp kemirinr- ken, buna dur demesi ge- reken parti CHP'dir. Ama bunu yapacak olan, Tur- gut Özal modeline özenen bugünkü CHP değüdir" dedi. IRMIKI AYDIN ENGİN [email protected] Köln sokaklarında hızla iler- leyen taksinin penceresinden neredeyse her köşe başında bir seçim afişı size göz kırpıyor. Kocaman afişler. Hepsinde (be- nim gördüğüm hepsinde) diş macunu reklamlarına yaraşır gülümseyişiyle genç bir kadın size bakıyor: Dr. Lale Akgün. Bir Türk. Alman Sosyal De- mokrat Partisi'nin (SPD) Ku- zey Ren VVestfalye eyaletinde baş adayı. Ya doğrudan seçi- lip (Alman seçim sisteminin bir özelliği bu) milletvekili olacak; olmazsa listede yedinci sıraya konduğundan mutlaka seçilip milletvekili olacak. Yani 22 Ey- lül akşamı güneş doğudan bat- mazsa Federal Almanya parla- mentcsunda Lale Akgün adlı bir milletvekili var. SPD afişlerinin hemen hep- sinın yanında aynı buyüklükte bir başka afiş var. PDS'nin afi- şi. Alman Demokratik Sosya- lizm Partisi (PDS), kimilerine göre eski Doğu Almanya Ko- münist Partisi'nin (SED) ardılı (=halefi). Yanlış değilse bile ek- sik birtanımlama. PDS, sosya- lizmde, Marksist solda yeni Atalar Sözü: Göç Geri Dönmez!.. arayışlann partisi. Duvann yıkıl- masıyla birlikte ortalığa saçı- lan dev boyutlu sorular deme- tine yeni yanıtlar arayanların partisi. "Nasıl bir parti" soru- sundan "Kapitalizmi aşacak nasıl bir düzen; özellikle nasıl bir mülkiyet düzeni" sorusu- na kadar çok çetrefil bir soru- lar yumağına yanıtlar arayan bir parti. Ister istemez sancılı bir arayış bu. Ama cesur bir ara- yış da. Eskiden miras kalan alışkanlıklaria da savaşarak sü- ren zorlu bir arayış. PDS'nin seçim afişlerinde de genç ve (belki bana öyle geldi ama) ke- derti bakışlanyla sizi süzen bir delikanlı. (Adını notlanm ara- sında şu anda bulamıyorum ama) o da bir Türk. Trende tanışıp yol boyu ah- baplık ettiğiniz bir doktor. Dr. Hasan Ergiş. llkokulu Türki- ye'de, liseyi ve tıp faküttesini Al- manya'da bitirmiş birgöçmen çocuğu. İkinci kuşağın en ti- piktemsilcilerinden biri. Araya sık sık Almanca sözcükler, özel- likle kavramlar yerleştirmek zo- runda kaldığı Türkçesiyle siya- si tercihini anlatıyor - Hür Demokratlar'ın liste- sine vereceğim oyumu. Ama doğrudan seçilecek aday için SPD'yi düşünüyorum. Hür Demokratlar (FDP) Al- manya'nın liberal partisi. Libe- ralizmi salt ekonomik libera- lizmle sınırlayıp sünnetleme- yen, siyasal ve ekonomik libe- ralizmi bir bütün olarak kavra- yıp savunan ve fakat serbest pi- yasa ekonomisine de inançla tapan siyasal çizginin partisi. Türk asıllı Alman yurttaşı genç doktorun siyasal tercihinin ne- denlerini deşmeyi deniyorum. Sakin ve komplekssiz anlatıyor - öteki partiler uçlara, ekst- rem noktalara savruluyohar. FDP bir denge ve istikrar un- suru. Bu ülkede bizim denge- ye, istikrara ve geleceği plan- lamaya ihtiyacımız var... Iş edinip biraz daha sorup soruştursam, bazı lokallere, sa- lonlara uğrasam sosyal de- mokratların, sosyalistlerin ve hele hele Yeşillerin arasında politika yapan onlarca, belki yüzlerce Türk'le karşılaşıp ta- nışacağım. Eski bir arkadaşla, eski bir mapushane arkadaşı ile soh- bet ediyoruz. On beş yıllık Frankfurtlu, en az on yıllık Al- man yurttaşı Engin Erkiner, Selimiye Askeri Hapishane- si'nde volta attığımız günler- deki gibi, gülümsemesini du- dağının bir kıyısına yerleştirmiş anlatıyor: - Inanmayacaksın ama şu Die Republikaner'ler var ya, şu faşist parti, şu neonazi ör- gütü. Orada Türk üyeler var. Haydi buyrun, burdan yakın bakalım: Alman ırkçılığını ana eksen seçmiş bir partide Türk üyeler. Engin Erkineryinegülümsü- yor: - Hatta Aşağı Saksonya eya- letinde bir Türk, Die Republi- kaner Eyalet Yönetim Kuru- lu'nda ikinci başkan... AnneeeeL Bu kadan, bu ülkede 12 uzun yıl geçirmiş benim gibi biri için bile sindirimi güç bir olgu. Ama gerçek. ••• Türkiye'den Almanya'ya iş- çi göçü 40 yılı geride bıraktı. Şimdi 41. yıldayız. Göç, üçüncü kuşağın yetiş- kin birer kişi olarak üretime, si- yasete katıldığı birsürece ulaş- tı. Dördüncü kuşak bile bebek- liği geride bıraktı ilk ve ortaöğ- retimde sıralan doldurmakta. Göç, salt kuşaklardeğişimi- ni değil, sosyal ayrışmayı da yaşamakta. Artık hepsi birfab- rikada tezgâh başına geçmiş "Alamancılar"dan söz etmek anlamsız. Karşımızda işçiler, esnaf, ze- naatkâr, küçük, orta ve hatta büyük boy işadamları, bürok- ratları, aydınlan, sanatçıları ile sınıfsal ve sosyal ve kültürel ayrışma yaşayan fıkır fıkır bir sosyal kitle var. Yıllar önce söylenmtş bir ata- lar sözü bir kez daha doğrula- nıyor: Göç geri dönmez. POLİTİKA GUNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA NurAyseliKimTaniP?... Bir kadın ağlıyor adı bilinmeyen bir ülkede. Bir kadın sımsıkı sarılıyor artı aylık çocuğuna... Havada eylül kokusu var!.. Yıldızlar, üşüyen gecelerin içinden gelecek inti- harları yok eden durgunluğun gücünü kırıyor... Bir ağaç, dalında kuruyan yaprakları, acımanın da ötesinde güçlü ve kayıtsız öfkelerin, sevgisiz- liğin gölgesinde büyütüyor... Alacakaranlığın seslerinde yavan bir umutsuz- luk ırmaklann sessizliği gibi Haliç'in bulanık sula- nnda ölümle buluşuyor... Acaba kaç kişi biliyor Gazıantepli Nur Aysel Keskin'iL Kaç kişi öğrendi Nur AyseFin öyküsünü? Beş aylık bebeği Uğur'u kucağına alıp Unka- panı Köprüsü'nden Haliç'in sulanna atlayan genç kadın neden ölümü seçti? Gazete haberleri genç annenin ölüme yolculu- ğunu şöyle verdı: "Eşiyle Gaziantep'te kavga edip Istanbul'a gel- di. Ailesi Nur Aysel 'e 'Kocanın yanına dön' dedi. Genç kadın, çocuğunu kucağına alıp Haliç'e at- ladı..." Toplum olarak içimizdeki sönük ışıklan bile yok ettik!.. Sevgisizdik, acımasızdık!.. Yaşamımız Efraim Huerta'nın 'Alacakaranlığın Ses/eri'nde çogalıyor gıbiydı... Solgun kamelyalardan, karanfillerden, acılardan, ölümlerden söz ediyorduk hep!.. Hiç sormadık, sorgulamadık Nur AysePin yaşa- mını!.. Kimdi Nur Aysel, anlatır mısınız bana? Nur Aysel ölümle buluşurken, beş aylık Uğur bebek kurtulmuştu!.. Annesiz büyüyecekti Uğur bebek!.. O büyüdüğünde açmamış çiçekler söyleyecek- ti şarkılannı, tutkuyia gelip tutkuyla gideceği bir dünyada yaşamın acılarını, sevinçlerini, hüzünle- rini görecekti... Nur Aysel'in, Nur Aysel'lerin öyküsünü kim bile- cekti? • • • Bir kadın ağlıyor sabahın ilk ışıklan odanın içine düşerkenL Sessız bir haykırış!.. Gece boyu süren bir yalnızhk!.. Kara Afrika'da, Afganistan'da, Nijerya'da, Çe- çenistan'da, dünyanın pek çok yerinde!.. Genç kadın, şarapnel parçasıyla bacağı kopan kocasının alnını siliyor; yaşlı biranne, oğlunun ba- şında hıçkınklara boğuluyor!.. Gözlerinde giz yanıyor kadınlann, el değmemiş!.. Kadınlar ağlıyor, erkekler suskun!.. Yürekleri güneşle ısınan kadınlar çocuklarının geleceğinden kaygılı!.. Ama her şey unutulup gidiyor bir süre sonra!.. Nur Aysel de unutulacak bir gün!.. Tıpkı diğerleri gibi!.. Hani 15 yaşındaki N.S.'nin Sadabad Vıyadü- ğü'nün altında yatan cansız bedeni vardı ya iki yıl önce bir şafak vakti bulunan... N.S., kendisinden yirmi yaş büyük M.C.'yle zor- la evlendirilmişti Aydın'da... N.S. bir süre sonra Aydın'dan kaçıp Istanbul'a gelmişti... İki ağabeyi vardı N.S.'nin... Aile karar verdi: "N.S. 'yi öldüreceksiniz!" Aile iki ogluyla gurur duyuyordu küçük N.S.'yi öldürdükleri için... Nur Aysel'in de öyküsü belki de 15 yaşındaki N.S.'ninki gibi yazılacaktı!... Nur Aysel sanınm bu yüzden Uğur bebeği ku- caklayıp Haliç'e atlamıştı!.. Yaşamın içindeki küçük öyküler Tayyip'in, Er- bakan'ın, Yılmaz'ın, Cem'in, Baykal'ın seçilip se- çilmeyeceklerınden daha önemli değil miydi? • • • Geçmiş zaman fotoğraflarına bakarken Nijerya- lı Emine'yi görüyorum kucağında çocuğuyla!.. O da taşlanarak öldürülecek!.. Gökyüzüne bakıyorum, kanat çırpan göçmen kuşlara!.. Neyın habercisidir aşkın sessizliği? Nedir ölümün adı, bunu anlatır mısınız? Bir de Fırat'ın sulanna atılan Gönül Aslan'ın öyküsü vardı yıllar önce!.. Yıldızlann ve düşünceye dalmış gecenin saat- lerinde ahenkli bir sessizlik, kadınlann çığlığı de- ğil midir sizce? Peki o çığlığı duyan var mı? hikmetcetinkaya(â cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Yurttas Cirisimi erteleme' istedi Yasa değişmeden seçim yapılmasın tstanbul Haber Ser- visi - Demokrasi İçin Yurttaş Girişimi, seçim yasalannın Türkiye'de- ki siyasal sistemin en büyük sorunu olduğunu belirterek "3 Kasım se- çimlerinin 6 ayı geçme- yecek bir şekilde erte- fcnmesini bu süredeva- sa değişikliğinin mutla- ka yapümasmr istedi. Demokrasi İçin Yurttaş Girişimi'nce yapılan yazılı açıkla- mada, milletvekilleri atamalannın halkın egemenliğini gasp et- tiği öne sürüldü. Açık- lamada seçmenin par- ti genel merkezinin atadığı adaylan onay- lamak zorunda kaldı- ğı savunuldu. Girişimin açıklama- sında, yeni yasanın içe- riğinde olması gereken- ler şöyle sıralandı: u* Milletvekili genel seçiminde temel ilke, "seçmenin \«ldfini seçe- bilmesi" olmalıdır. i^ Siyaset dışındaki kişilerin Meclis kon- tenjam TBMM üye sa- yısının yüzde 5 'ini geç- memelidir. v* Merkez organla- nnda görev alanlar kon- tenjan adayı olmamalı- dır. v^ Partiler tüzelkişi- liklerini koruyarak yu- kandaki ilkelere uygun biçünde ortak listeyle seçime girebilmeliler. »> Adaylar ilk haf- tada malvarlıklanyla ilgili noter önünde be- yanda bulunarak bu be- yanı seçmenlerine açık tutmalıdır. ı> Parti genel baş- kanlannın malvarlığı beyanı, seçim kampan- yasından önce TRT ara- cılığı ile halka duyu- rulmalıdır.