13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 JAĞUSTOS 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI [email protected] 13 İçvereninyeni gdzdesi mali rrilat • AVKARA(AA)- Arücara Sanayi Odası Ba^kam Zafer Çağlayan, "\4ak Milafı ortadan kaldıracak düzenlemelere acilen ıhtiyaç olduğunu bilcürerek "Onun için seçimden önce bu konuda Meclisin toplanarak çok süratli bır karar alması ve bu işi bitirmesi gerekiyor" dedi. Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün de, "MaJi mıladın ertelenmemesı tekrar Türkiye'de bir kriz ortamının oluşmasına sebep olacak diye kuşkulanmız var" dedi. Türfcgirişimci Avrupa'yısardı • Ekonomi Servisi - Türkiye Araştırmalar Merkea Direktö'rü Faruk Şen, Türk göçmenlerin 40 yılı aşkın Avrupa'ya göç tarihinde önemli başanlara sahip olduklannı belirterek Avrupa'da 100'ünüzerinde branşta faaliyet gösteren Türk girişimcilerin buna iyi ömek olduğunu dile getirdi. "A\Tupalı Türkler 40 yılın üzerinde bir sürede misafır işçilikten çıkıp işverenliğe adun attı" diyen Şen, bugün 419 bin kişinin Avrupa'daki Türk girişimciJerce istihdam edildiğini belirtti. Şen, Avrupah Türk işletmelerinin, işletme başınayılhk 108.239 Euro'luk yatınm yaptığıru kaydetti. ABOüsteninde gpevkaran • ANKARA (ANKA) - Türkiye Harb Sanayi ve Yardımcı Işkollan Işçüeri Sendikası (Türk Harb-Iş) Başkanlar Kurulu ABD üslerinde grev karan alınması konusunda tavsiye karan aldı. Türk Harb-lş Sendikası, sendika Başkanlar KuruJu toplantısının sonuç bildirgesini açıkladı. Açıklamada, 1 Nisan 2002 tarüunden geçerli olacak olan ABD yabancı askeri işyerlerinde devam eden 18. Donem Toplu îş Sözleşmesi (TÎS) müzakerelerinden sonuç alınamadığı belırtildi. Al koyunu, kuzu kuzuöde • ANTALYA(AA)- Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde, Kaymakamlıkça yürütülen "Kuzu Taksitli Koyun Projesi" çerçevesinde, Öznurtepe Köyü'nde yaşayan 10 aileye 10'ar koyun ve birer koç dağıtıldı. Gazipaşa Kaymakamı Haldun Aksalman taranndan hazırlanan "Kuzu Taksitli Koyun Projesi", Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfi Teşvik Fonu'ndan sağlanan para ile başlatıldı. Kfton Istanbura yeıimüdiip • Ekonomi Servisi - HiltOLlstanbul'un yiyecek içecekten sonutlu Operasyon Vlüdni Yiğit Olcay >öre\ne başladı. vlesle£ine 1993 yılında £ürih:e Restaurant jitai}. Mexikano ve lestajant Turm'da )aşla}3n Olcay, stajyer jlaratbaşladığı nesleâni yiyecek içecek rooraatörü, servis ve dyecs içecek egitimcisi, :ğîtiı:müdürü olarak ürdirirken otelcilik ektcnne çok sayıda lem<cyetişrirdi. İşçi konfederasyonlan işverenlerin iddialanna bildiriyle yanıt verdi: Külfet getirmiyor Kırankıranaişgüvencesi• Işçi sendikalannın konfederasyonlan, iş güvencesinin çıkması durumunda Türkiye'nin yeni bir krize gireceği yönündeki işveren iddialanna ortak bir bildiriyle yanıt verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bûrosn) - Türk-Iş, Hak-Iş ve DİSK iş güvence- si'nin çıkması durumunda Türki- ye'nin yeni bir krize gireceği yönün- deki işveren iddialanna ortak bir bil- diriyle yanıt verdi. Konfederasyonlann ortak açıkla- masında. İş Güvencesi Yasa Tasan- sı'nın işverenlere mali bir külfet ge- tinnediği vurgulandı. TİSK Genel Başkanı Refik Baydur ise oy topla- mak isteyenlerin iş güvencesi'yle ça- Iışma yaşamına dinamit koyduğunu savundu. işçl çıkarmak yasaManmıyor Türk-lş, Hak-lş ve DİSK tarafin- dan yayımlanan bildiride, İş Güven- cesinin anayasaya, yasalara, hak ve özgürlüklere saygılı işverenler için hiçbir yük getirmediği vurgulandı. Tasannın işçi çıkarmayı yasaklama- dığı kaydedilen açıklamada şöyle de- nildi: u Tasannın amacı, geçerfi bir nede- ne dayanmadan keyfi işten çıkarma- laruı önlenmesidir. tşten çıkanlan iş- çinin işten çıkanlma nedenini işvere- nin açıklaması gerekmektedir. Ana- yasaya, yasalara saygıh ve iyi nnetö hiçbir işveren geçerti bir neden olma- dan işçi çıkannayacağı için bu yasa bu niteükteki işverenlere ve işyeıieri- ne maddi külfet getirmemektedir." Tasanya karşı çıkan işverenlerin Türk yargısuıa da güvenmediği vur- gulanan açıklamada, Avrupa Birliği ülkelerinin hepsinde ILO Sözleşme- si'nin öngördüğünden daha fazla iş güvencesi olduğu belirtildi. TÎSK Genel Başkanı Refik Baydur ise iş güvencesine ilişkin olarak Ça- lışma Bakanlığı görevinden dün isti- fa eden Yaşar Okuyan'ı suçladı. Oy toplamak uğruna, işçi ve işve- ren arasındaki uzlaşmanın altuıa di- namit konulduğunu belirten Baydur, "İş güvencesinin, tş Yasası'yla birük- te çıkanlması için imzalanan bir pro- tokol var. Bakan ise bu protokolâ ra- por olarak lanse ediyor. Olayı bu ka- dar hafife alan bir bakan gönnedim" dedi. Baydur şöyle devam etti: "İş Yasa Tasansı, Çahşma Baka- nı'na sunuldu. Ama bizim etimize hâ- lâ gecmedi. Bakan tasarryı oy uğnına sumeninin altında saknyor. Ancak bunun için ne çahşanlar, ne diğerleri o partrve oy vennez. Bu bir demago- jidir. Avnca anlaşmazhklan süren bir tasarnun MechVe gitmesi hatadır. tş- çinin yaşam düzeyini yükseltecek ya- salar için uğraşmahyız, Oy için, şak şak için bu yola başvuranlar başanb olamayacak." Işçi veya işverenlerin oylannın da konfederasyon genel başkanlannın tekelinde olmadığını belirten Baydur, "Oyunlaıia, oyun istikameti değJş- roez" dedi. TBMM'nin samimiyet smavı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu, ek bütçe ve iş güvencesi tasanlannı görüşmek üzere bugün 15.00'te yeniden olağanüstü toplanıyor. ANAP'ın destek vermemesi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan! ın da ıstıfa etmesi iş güvencesinin çıkanlmasını zora soktu. Tasannın yasalaşmasını isteyen DSP'liler, konusunda ne kadar samimi göreceğiz'' dediler. İş güvencesinin temel yasa olarak görüşülmesini önereceklerini kaydeden MHP Grup Başkanvekili Isnıail Köse, "Eğer Damşma Kuruhı'nda temd yasa olarak görüşüimesi kabul edifirse bsa zamanda tasanyı çıkaraböiriz'1 dedi. Başkentte dün yaşanan gelişmeler, iş güvencesinin çıkanlmasını zora soktu. Çalışma Bakanı Okuyan'ın istifası TBMM kulislerinde farklı yorumlara yol açtı. DSP ve MHP kulislerinde, "ANAP, Okuyanı işçüerin etinden ve ijverenin baskısoKİan kurtardL Oknyankesüüîkleişçfleriçinfalan tsma etmiş degîl" göriişü dile getınldi. DSP Grup Başkanvekili Aydm Tümen, Tasan geri çeküemez. Ancak Başbakan'm imzasıyia geri çekflebior. Başbakan da çekmeyecektir, biz bu tasannın arkasutdayız " dedi. DSP ve MHP'nin "samimi" olması ve tam kadro çalışmalara kaülması durumunda, iş güvencesi yasasının çıkabileceği vurgulandı. Kulislerde, MHP'den de ciddi fireler beklendiğine dikkat çekildi. İş güvencesi tasansı görüşmeleri sırasında yeterli çoğunluk sağlanamazsa, TBMM yeniden tatile girecek. azırgîymıde Türk rüzgâm 41 ülkeden 2 bin firmanın katıldığııdünyanın en büyük hazırgiyim "uarlanndan CPD DüsseldorfFuarı 'nda 69 Türkfirması var DUSSELDORF(AA)- Dünyanın en büyük hazırgiyim fuarlanndan CPD Düsseldorf Fuan'na, Istanbul Tekstil ve Konfeksiyon Ihracatçı Birlikleri (İTKİB) çatısı altmda 69 Türk firması katıldı. Bu yıl ilk defa bayan ve erkek giyimin bir arada sergilendiği ve 41 ülkeden 2 bin firmanın katıldığı fuarda, Türk moda tasarımcılannın ünlü — — — mankenlerce sergilenen koleksiyonlan, fuar ziyaretçileri ve yabancı basm taraftndan ilgiyle izlendi. moda saüyoruz, ama raarka satamıyoruz" dedi. Markalaşmarun öneml Markalaşmanın çok büyük bütçeler istediğini, bu konuda finansman sağlamanın güç olduğunu belirten Artok, firmalann öncelikle kendi özkaynaklannı arttırması ve sonra Türk firmasuu satin alabüseydi, onlara finansman imkânı sağlay abilseydi belki bugün bir Mavi Jeans gibi dünyaya mal olmuş Türk markası çıkarabflirdik" değerlendirmesini yaptı. Nuri Artok, fuara katılan Türk firmalannın memnun kaldıklannı, ülke sunuşunun da başanh olduğunu söyledi. İHKİB Yönetim Kurulu üyesi Erkan Ayan da Türkiye'dekı konfeksiyon firmalannın dünyaya mal Moda satıyoruz • CPD Düsseldorf Fuan'nda konuşan ÎHKİB satacak konuma geldiklerini, Başkanı Nuri Artok, Türkiye'nin tekstil ve a n c a k ?u n l a n n m a ı J.a y a y a t ı n m , y . . , , ,.' ,. , ; . . . . . yapmalanmnmumkun hazırgıyımde gereklı gelın elde etmesi ıçın olmadığını belirterek, «Niçin moda marka yapması gerektiğinin altını çizdi. Sabancı bu işjn içinde değü? ^ _ _ _ _ _ - _ _ - _ _ _ _ _ _ _ - _ — _ _ _ _ _ _ _ — _ — _ _ _ _ _ Niçin Koç bu isin içinde değil? Bence bir Koç çıkıp bizlerden Fuara ilişkin bir değerlendirmede bulunan Istanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ihracatçılan Birliği (IHKİB) Başkam Nuri Artok, Türkiye'nin tekstil ve hazırgiyimde gerekli geliri elde etmesi için moda marka yapması gerektiğini belirterek "Türkiye moda oluşturma yönünde epey yol alnnş durumda. Türkiye olarak marka pazarlamaya yönelmeleri gerektiğini ifade etti. Artok "Bu anlamda Sabancı Grubu'nun Türidye'ye hiçbir özeDiği olmayan, binlerce benzerinm Türkiye'de fazlasıyia bulunduğu bir marka getirip böyle bir ticari akthite içine girmesini ben hoş karşılamıyorura. Onun yerine Sabancı Gnıbu kendi finansal imkânlan içinde 2 tane bbisini imaj marka olarak kullanması lazun" dedi. Vizyon Leathenvear Saüş Müdürü Coşkun Kutbay da deri konfeksiyon ürünleri yaptıklanm bildirereic "Şu anda hem tekstil finnalannın deri konfeksiyonlarmı hem de kendi koleksiyonlannuzı yapıvoruz. Geçen yıl 7.5 mihon dolar ihracat yapük. Bunun 4 mihon dolan kendi markamızla gerçekleşti" 7 AYDA DOLAR YOZDE 16.7, BENZİN 26.6 ARTTI Akatyakıt zamları dolar ve enflasyonu solladı ANKARA / ÎSTANBUL (Cumhuri- yet) - Akaryakıt fıyatlannda yıhn ilk ye- di ayında daha çok vergi arttınmlanna baglı olarak yaşanan artışlar, bu dönem- deki enflasyon ve kur artışlannı ikiye katladı. Akaryakıttükeomvergisi (ATV) ve Akaryakıt Fiyat Istikrar Fonu (AFtF) ayarlamalan dolayısıyla pompa fiyatlannda gerçekle- şen yüksek artışlar, TÜP- RAŞ'uı kurdan kaynakla- nan maliyet artışlannın çok üzerinde oluştu. TÜPRAŞ'ın kasa- sına giren para fazla- ca değişmezken maliyenin ATV tahsila- tında adeta patlama yaşandı. Sürekli yükseltilen ATV tutarlanndan kaynak- lanan bu artış, ekonomik durgunluğun sürmesi nedeniyle akaryakıt tüketimi- nin azalmasına ragmen gerçekleşti. AN- KA'nin haberine göre yılın ilk dört ayın- da hızla geriledikten sonra, son üç ayda çıkışa geçen dolar kurunda yedi aylık aröş yüzde 16.7, toptan eşya fıyatlann- da (TEFE) bu dönemdeki aröş da yüz- de 15.5 düzeyinde gerçekleşti. Buna karşılık yılbaşmdan bu yana, araç sahiplerinin pompada kurşunsuz benzine ödediği fiyattaki kümülatif ar- tış yüzde 26.7, süper ben- zindeki artış yüzde 26.4, normal benzindeki artış da yüzde 26.6 düzeyin- de gerçekleşti. Dervlş engellne takıldı Öte yandan akaryakıt bayilerinin kâr marjlannı arttıran kararname, Devlet Bakanı Kemai Derviş engeline takıldı. Petrol Işverenleri Sendikası Genel Baş- kanı (PUİS)Ismafl Aytemiz, karamame- nin, IMF'ye söz veren Devlet Bakanı Derviş tarafindan imzalanmaması ne- deniyle yürürlüğe giremediğini belirtti. Aytemiz. "Bu durum, ülkeye ve rüketi- cilere yapılan bir haksjzhknr" dedi. DEPPLER: PROGRAM TEK KlŞtYE BAĞLI DEĞİL IMF 1.1 müyardolaıiık kredidüiminionayladı WASHEVGTON (AA) - Uluslararası Para Fonu (IMF) Icra Direktörleri Ku- rulu, Türkiye için öngörülen yaklaşık 1.1 milyar dolarlık yeni kredi dıliminin serbest bırakılmasını onayladı. Türkiye, 867.6 milyon SDR (özel çekme hakkı) düzeyindeki yaklaşık 1.1 milyar dolarlık kredi dilimini hemen çekebilecek.Türkiye, IMF'nin taahhütte bulunduğu 17 milyar dolar tutanndaki kredinin 12 miryar dolannı kullanmış bu- lunuyor. IMF'nin Avrupa Bölgesi Birinci Direktörü Mkhad Deppler, Türkiye'de 3 Kasım'da gerçekleştirilecek seçime karşın eko- nomik programın devam edeceğini ve bir sonraki kredi dilimine yönelik çalış- malar için ekim ayında IMF heyerinin Türkiye'de olacagını söyledi. Deppler, ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in hükümette kalıp kal- mamasının, programın devamı açısın- dan teşkil ettiği öneme yönelik bir soru üzerine ise "Derviş'inprogramdaçokrt- küi bir mimar olduğunu düşünüyonız. Kendisi, programın sözcülügünü yapü ve bunun için de güv«ni hak ediyor. An- cakbuprograrn,Derviş'İnkendisininde söviediği gibi pekçokinsanmişbirBgi ça- bâsrvla vürüvOT. Programın bir tekkişj- bağh olduğunu düşünmüyo- ruz" dedi.EMF'nin, seçim do- layısıyla Türk liderlerden ek bir garanti istemeye ihtiyaç 3 duyup duymadığı yolundaki soru üzerine Deppler ek ga- rantiye gerek görülmediğini söyledi. Başbakan Bülent Ecevit ile Başba- kan yardımcılan Mesut Yıhnaz ve Dev- let Bahçeti, IMF'ye niyet mektubuyla birlikte verdikleri iki paragraftan olu- şan mektupta, yenisi kuruluncaya kadar iş başında kalacak olan hükümetçe eko- nomikprogramrn tüm taahhütlerinin ye- rine getirileceği sözunü verdiler. İŞÇtNİNEVREMNDEN ŞÜKRAN SONER Avrupacılar(!) Kendilerini Türkiye'nin AB üyeliğıni gerçekleştirmeye adadıklannı söyeyenlerin, sermaye-siyasetteki (ttrfak cephesinin seferbertiği AB ıstemlerini içeren paketin ka- bul edılmesi ile s/nırlı. AB Kopenhag kriterterinin çalış- ma, sosyal, sendıkal, çağdaş insan haklannın uyumuna gelince tüyleri diken diken oluyor. Işçınin sadece sendıkaya üye olduğu için atılmasını engetemeye çalışan, işten çıkarmalarda ekonomik, hak- lı neden olmasını isteyen, AB ülkelerinin çok gerisinde bir iş güvencesi yasası çıkanlmaya kalkısıldı diye kıya- metler kopanlıyor. Sermaye örgütleri, büyük medya öf- ke içinde ayağa kalkmışlar, sıyasileri, toplumu, sendıka- lan, işçileri tehdrt ediyorlar. Işçılen atma, işyerierini ka- patma tehdidi yetmedi, dün de AB standartlanna göre çok güdük, sınırlı iş güvencesini ısteyenleri vatan hain- liği ile suçladılar Bu kafalarla mı çağdaş, Avaıpa Bırfiği üyesi olacak- lar? AB ülkelen çok aptaldı; 5 milyonu aşmış işsizi, bir krizde 1 milyon üzerinde çaJışanı işten atılmış, 5 miryo- nun üstünde kayrt dışı çalıştınlanı, 5 milyonun altında an- cak sigortaJısı ve anlı şan/ı özel sektörunün tümünde 200 bin civannda sendikalı işçısı olan bir ülkeyi AB'ye ortak alacaklar. Bu tablo ile Türkiye olsa olsa AB'nin ar- ka bahçesinde pazar ülkesi olarak tutulur. Büyük sermayemiz, buyük medyamız için ne gam? Arka bahçe ıhşkileri içinde de sınııiı azınlığın çıkarian tt- kırtıkır işleyebılir. Kitleler, emekçıler, halk yığınlan gide- rekdahaağıryoksullaşır, yoksunlaşır. Hokjıng çatılannın altında sayısız şırket, taşeron oluşumunda, çalıştınlan- lan oradan oraya aktararak, duruma göre canlan istedi- ği zaman canlan istediği sayılarda çıkararak önce sen- dikasız, sonra sigortasız, olabilecek en ağır koşullarda, en düşük ücretlerle çalıştırma lüksünden kim gönüllü vazgeçer ki? Türkiye'nin en yüksek tirajlı gazeteleri, en büyük tele- vizyon kanallannda sendıkaiıyı unutun, gazeteci kadro- sunda çalıştınlanlann 20'li, 30'lu sayılaria sayıldığı, bin- lercesinin adlan bilinmeyen şirketlerde, bılınmeyen sta- tülerde tümden hukuk, kural dışı çalıştınldıklan bir dü- zen varken, gazeteciler kitleler halinde tazminatsız işten çıkanlabilirken, çıkarmada haklı neden ilişkisinin kıyas, yargı yolu ile denetlenebilmesine bile katlanılır mı? En iyi konumdaki sendikalı ışçilerin işyerterini kapsa- yan TıSK'in tablosuna bakalım. 1963'lerden bu yana şözleşme yapılıyor, ücretler sözleşmelere göre artıyor. Ücret ortalamalan asgan ücretin ne kadar üstüne çıka- bildi ki? Işte kapatılmak istenen Paşabahçe örneğı. Ka- lifiye cam işçısınin bunca yıllık sözleşmelerden sonra ücret ortalaması 500 milyon lirada kalmış. Türkiye'de krizsiz her yıl ortalama yüz işçıden otuzu, sadece söz- leşmelerle kazanılmış haklann aşağı çekilmesı için işten çıkanlır. Krizde kapanan ya da küçülen işyerierinin ger- çekten ekonomik haklı nedenle çıkarmalan gereken iş- çinin 5-10 katı işçi, kriz bahane ücretlerin düşürülmesi için işten çıkanldı. 1.5 milyonu aşan knz işsizi gibi vahim bir sayıya böylece ulaşıldı. Sermayenin çağ dışı, keyfi düzenı için ayağa kalkma- sı tamam da, ya şu bizim AB havarisı siyasilenmize ne- ler oluyor? ANAP'lı Yaşar Okuyan, daha önce iş güvencesini getirmeye çalışan bütün çalışma bakanlan gibi işveren- lerin, büyük medyanın bir numaralı hedef tahtası oldu. Doğrusu düne kadar iyi dayandı. Dün kapı arkasında kimbilirhangi şantaj yöntemi ile yasanın çıkanlmasını teh- likeye sokarak görevinden istifa etti. Parti içi terfi ettiril- di. Mesut Yılmaz, bir numaralı AB'cı(!) partisinin birgru- bunun muhalefetine rağmen, AB uyum paketi içinde olan ve çıkması gereken yasa için imzasını verdi. Ama haftasonu işveren dostlan ile yaptığı göruşmelerin ardın- dan, hafta başı imzasını geri almamış olsa da çark etti. Şimdi imzasını taşıyan yasa tasansının görüşülüp yasa- laşmaması için elinden gelenı ardına koymuyor. YTP'nin lideri Ismail Cem'in Türk-lş Başkanı MeraJ'i ziyaret edeceği ve Başkanlar Kurulu'nun önünde bası- na açıklama yapacağını duyduğumuzda, iş güvencesi- nin yanında karannı açıklayacağını sanmıştık. Yanılmı- şız. İlk ziyaretini Türk-lş'e yaptığını ve bunun anlamlı ol- duğunu söyledikten sonra, ış güvencesinde hem ışçile- re hem de işverenlere hak verdiğinı, uzlaşmalannı iste- değıni vurgulayan bir şeyler söyledi. Zaten Türk-lşten Odalar Birliği'ne gıderek durumu dengeledi. Hem dava- cı hem de davalıya "AıaW/s/n"dıyen kadı rolündeydi. Iş- verenleri kızdırmayı göze alamayan, ışçilerin de öfkesi- ni üzerine çekmemeyi uman politikacılargibi ortalıktagö- rünmemeyi de seçememişti. MHP, AB uyum paketindeaçıkta kalan, hedefolan ko- numunu unutturmak için iyi bırfırsatyakalamıştı. AB'nin dayatmalanna karşı, ama kriterierine gönüllü rolü için çok iyi bir konu yakalamıştı. Fırsatı kaçırmadı. İşveren ve bü- yük medya tehditlerine karşı, seçım aşamas/nda ışçiie- re sempatik olmayı seçtı. DSP iş güvencesine karşı olan kadrolanndan annmış olarak, parti operasyonunun kar- şılığının da verilebileceği bir taşla birçok kuş yakalayan birşansı değertendirdi. DYP iki arada birderede. AK Par- ti, Saadet söylemde işçilerin yanında ama çekımser, bu- gün oytama var. Imzalara bakarsanız ış güvencesi çıkar. işveren, büyük medya tehditlerinin boyutuna bakılırsa çıkmaz. Meclis önemli bir sınavdan geçıyor. [email protected] Financial Times Deutchland: Beko ile Grundig işbirliği hazırlığmda BERIİN(AA)-Koç Grubu şirketlerinden Beko'nun bir süreden bu yana öz sermayesi azalan Alman televiz- yon üreticisi Grundig ile işbirliği yapmak is- tediği öne sürüldü. Fi- nancial Times Deutch- land adlı gazetenin ha- berinde, Vestel'den sonra Türkiye'nin en büyük tele- vizyon üreti- cisi olan Be- ko için Grundig şirkerinin satış ağının cazip olduğu ifa- de edıldı. Grundig'in belirii bir süreden bu yana duru- munu düzeltmek için bir yatınmcı aradığuıa işaret edilen haberde, her iki şirket temsilci- lerinin de işbirliği ko- nusunda görüşmeler yapıldığını doğruladık- lan belirtildi. Ancak yetkililerin bu konuda henüz bir açıklama yapmak istemedikleri belirtilen haberde, şu aralar Grundig'in baş- ka yatınmcılarla görüş- mediğine dikkat çekil- di. Haberde Grundig şirkerinin bugüne kadar yatınmcı bulma konu- sunda başansız kaldığı- na dikkat çe- kildi. Değer- lendirmelere yer verilen haberde, şirket yetkili- lerinin firmanın piyasa değerinin yaklaşık 500 miryon Euro olduğunu söyledikleri kaydedildi. Beko'nun, yabancı şirketler için de üretim yaptığı hanrlatılan ha- berde, şirketin bu yıl Grundig için 1 milyon televizyon üreteceği de kaydedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle