10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2AĞJSTOS2002CUMA + CUMHURİYET SAYFA EGITTM Bilinçli seçim yapümalı Senisi - Vehb Koç Vakfı. Koç Özel -isesi Yurtiçi tİnivtrsite Danışmanı ıVurçıı Çagjar, ünive-site tercihi yapacak gençlere sesleıerek •'Tercih listesnin başı ile sonu arasnda en az 20 puan ık fark olması yaraılıdır" dedi. Çağlar öğrencilerin tercih öncesinde karşıkşacaklan sorunlar konusunda açıklanalar yaptı. Çağlar gençlerin hedefledikleri sonuçlara ulaşamamalan durumunda, hayal ettikleri geleceği yaratma olanağmın ellerinden kaçırdıklan sonucuna varmamalan gerektiğini önemle belirtti. Çağlar yapılacak tercihler konusunda şunlan söyledi: "Tercih listesinin başına ünhersite taban puanlannın her yd değişmesini göz öniinde buhındurarak öğrencinin girmeyi en çok istediği bölümiin alınması gerekir. Ginne olasıhğırun yüksek olduğu bölümlerin tercih sıralamasında aşağıya düşmesi bu böhımlere girme şansmı azalttnaz. Bundan sonra alınan puanın biraz yukansıyla. biraz aşağısı arasında kalan istenilen bölümlerin yaalmasuu, en son aşamada da gecen yıhn puanlanna göre öğrencinin aküğı puandan en az on puan düşük olan, ama yinede okunması düşünülen böiûnüerden birkaç tanesinin sıralanması doğru olacakür." Danısman vardımı Bilinçli tercihin, mesleğe duyulan ilgi ve mesleğin gerektirdiği özelliklere sahip olma, üniversitenin nitelikleri, mesleğin iş hayatındaki yeri gibi temel faktörler arasında denge kurularak yapılabileceğini vurgulayan Çağlar, bu konuda genci yakından tanıyan bir danışmanın yardımının alınabileceğini, ancak son karan yine de gencin kendisinin vermesi gerektiğini belirtti. Çocukluk gelişimi projesi tstanbul Haber Servisi- Istanbul Valilıği tl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nce yapılan yazılı açıklamada, "Erken Çocukhık Getişimini Destekkme Projea"nden bin çocuğun ve ailelerinin yararlandığı belirtildi. Açıklamada, dezavantajlı çocuklann ilköğretime daha adil bir şekilde başlamalanna yardım edildiği belirtilerek, yoksul ve eğitimi düşük ailelerin eğitimden yararlanma haklannın verilmeye çalışıldıgı kaydedildi. Il sosyal hizmetler müdürlüğüne bağh, Toplum merkezlerince len projenın amacı okula başlayacak çocuklann uyum sürecini hızlandırmak olduğu ifade edilen açıklamada, ekonomik güçlük yaşayan ailelere de yardımlarla desteklendiği kaydedildi. YÖK, 'Öğretmen ihtiyacı yok' ve 'MEB, öğretmen atamıyor' açıklamasını yapıyor 25binöğrenci mağdurALPERTURGUT Fen-edebiyat fakültelerine 1998 yüında giren öğrencile- rin, tt öğretmenikhaldann , Mar- mara Universıtesi (M.Ü.) Se- natosu, M.Ü. Fen-Edebiyat Fa- kültesi komisyon raporu ve Is- tanbul Bölge tdare Mahkeme- si'nin leyhlenne karanna kar- şın, Yüksek Öğretim Kuru- lu'nun (YÖK) "öğretmen ihti- yacı yok" ve "MflH Eğitim Ba- kanhğıöğretmenatamıyor"' şek- lindeki itırazlan nedeniyle en- gelleniyor. "Öğretmenlik Formasyon ProgramTnı kaldıran ancak "Yeni düzenkmeden mevcut programda kayittaöğrencüer et- kflenmeyecek* şeklinde açık- lama yapan YÖK, karanndan vazgeçince branşlarda 8 bin, sı- nıf öğretmenliğinde 17 bin ol- mak üzere toplam 25 bin öğren- ci mağdur oldu. Öğretmenlik Formasyon Programı'nın 1998 Martı'nda YÖK taranndan kaldınlmasıy- la hem özel okul ve dershane- lerde hem de milli eğitim ku- rumlannda öğretmenlik hakla- n engellenen tstanbul, Ege ve Marmaraüniversi- telerinden 1250, Türkiye genelinde de 8 bin öğrenci YÖKverektörlük- ler aleyhine dava açtı. Bu arada M.Ü. Fen Edebi- yat Fakültesi öğre- tim üyeleri Prof. Dr. Ahmet Dernek, Prof Dr Orhan Bflgm ve Prof. Dr. MüctebaÜgürelden oluşturulan komisyon ise. fakül- te dekanhğına görüşlerini şöy- le aç_ıkladı: "Oğrencilerimizin mağduri- yeüerinin gideriknea içn mezun- ianmızdan isteyenlerin doğru- dan öğretmenlik formasyon programma kaohnalan sağlan- mandır." M.Ü. Senatosu da, dekanlı- ğın talebi üzerine öğrencilerin formasyon derslerine girmesi- ni onayladı. YÖK ise senatonun • 'Oğretmenlik Formasyon Programı'nı kaldıran ancak 'Yeni düzenlemeden mevcut programda kayıtlı öğrenciler etkilenmeyecek' şeklinde açıklama yapan YÖK, karanndan vazgeçince öğrenciler açıkta kaldı. karanna karşı çıktı. Bunun üze- rine senato karannı iptal etti ve öğrencilerin formasyon eğiti- mi yanm kaldı. Şu ana dek açılan davalardan sadece biri sonuçlandı. Mar- maraÜniversitesi'nden 121 ki- şi adına açılan davayı kazanan öğrencilerin, eylül ayında İs- tanbul Bölge Idare Mahkeme- si'ninkaranyla formasyon prog- ramına gireceği belirtiliyor. t.Ü. Edebiyat Fakültesi öğren- ci temsilcisi Adem Kaya, fen- edebiyat fakültelerine İ998'de giren binlerce kişinin, "Tercih m^____ yaparkenkdavuz- lardaböykbiruy- gulama" olmadığı için kazanılmış haklan bulundu- ğunu belirtiyor. Kaya, fen-ede- biyat fakülteleri mezunlannın 22 yıldır öğretmenlik yaptığını be- lirterek, "Türkiye'de fen-ede- biyatfakültesi kumhnadan üni- versete dahi açüamıyor. Fen- edebiyat fakültelerinin yıJhk 158 bin öğrenci kontenjanı var. Va- srfb bir şekilde bu fakültefcrden mezun olanlann, öğretmenlik MESLEK SAHtBt OLUYORLAR - Ağaçh Çocuk ve GençBk MerkezTndeki çocuklara,hayvan bakunındanmum süskmesine dekpekçokmeslek eğfömiveriiyon Sokaklardan ıııeslek kursuna ESRAAÇTKGÖZ 18 yaşmdaki Murat Kocatabak yedi yı- bnı sokaktayaşam savaşımı vererek geçir- miş. îki yıldır Ağaçh Çocuk ve GençKk Merkezi"nde bulunan Murat, şimdi ise kendine ait olan bahçede domates, biber yetiştiriyor, tavuk bakıp yumurta toplu- yor. Dört-beş ay süren gümüş işleme kur- suna da giderek bir meslek öğrenen Mu- rat, artık kendi parasını kazanarak geleceğini kurmaya çalışıyor. Üstelik Murat, bu merkezdeki tek örnek değil, o sokaktan kurta- nlmış 35 çocuktan sadece biri. Ağaçh Çocuk ve Gençlik Mer- kezi, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun (SHÇEK), "Sokakta Yaşayan ve Çahşünlan ~~~~ Çocuklann Korunması Projesi" kapsa- mında oluşturduğu 10 merkezden en bü- yükolanı. 6-18 yaş grubundaki sokak çocuklannı banndıran merkezde, çocuklara okuma- yazma eğitiminin yanı sıra meslek eğiti- mi de veriliyor. Merkezlerde sokak çocuklanna, psiko- sosyal desteğın yanı sıra meslek atölyele- rindeki rehabilitasyon hizmetleri çerçeve- sinde, mesleğe yönlendirme amaçh çeşit- li meslek eğitimleri de veriliyor. SHÇEK II Müdürü Kahraman Eroğhı, burada her çocuğun bir bahçesinin oldu- ğunu belirterek, "Çocuklar bu bahçeterin bakınıını tamamen kendileri yapryoıiar. Toprağın işlenmesinden ekinüne. ekilenk- rin toplanmasına kadar her şey onlann so- yı evden aynkhm. Bu zamandan sonra ai- lemlebirdahahiç görüşmedim. Buradabu- nınduğum zaman içerisinde bakır işleme kursuna gittim. Şu anda bu işi yaparak, kendi harçhğımı çıkanyorum" dedi. 16 yaşındakı Ah'can Soydemir, koruma karan olmasına karşm yurtlardan sürekli kaçarak sokak alışkanlığı kazanmış. Bir yıl- dır bu merkezde kalan Alıcan, burada kö- pek bakımıyla uğraşıyor. Alican, "Bir yü- _ ^ dırbumerkezdeyhn. Burada ban- fc. A - i /- i /~. i-i »* ı • o i naklardan ben sorumhıvum. Dört • Ağaçlı Çocuk ve Gençhk Merkezı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun 'Sokakta Yaşayan ve Çalıştınlan Çocuklann Korunması Projesi' kapsamında oluşturduğu 10 merkezden en büyük olanı. rumluluğunda. Böylecehem sorumhıhıkka- zanmayı öğreni\or hem de ektikkri doma- tes, biber, karpuz gibi ürünleri satarak harçhklannı çıkanyoriar" dedi. Bakır atölyesi şefi, 17 yaşındaki Meta- met Beşir Moğhı ise bir yıldır bu merkez- de kalıyor. Mehmet, "Beş \il önce anne-ba- bamlayaşadığım biranlaşmazhktan doia- köpekbüyüttüm.Aynca bir de bab- çem var. Orada yetiştirdiklerimi sa- tarak kendi paramı kendim kaza- nıyorum" diye konuştu. Merkezde, sokakta çalıştınlan wmm_ çocuklara yönelikçalışmalardaya- pılıyor. Çocuklar tespit edilerek merkeze götürülüyor ve aileleri çağınla- rak merkezin sosyal servis elemanlannca, sokakta çalışan çocuklann karşı karşıyakal- dığı tehlikeler anlatıhyor. Müdür Eroğlukonuyla ilgili şunlan söy- ledi: "Eğer aynı çocuklan wniden sokak- ta çahşırken bulursak, aikİere dan^ı açryo- ruz. Şimdrye kadar 300 aileye uava açak." yapması formasyon programı- nm kakhrürnasıvîa engefflenmek Btenhor. Özel ünhersitelerde- ld arkadaşlarımız dışında he- men hemen herkes dava açb. Dava acmayan öğrenciler zaten programaahnmayacaklar" di- ye konuşuyor. Bir yıldır çahşrığı dershane- den formasyonu olmadığı için çıkartıldığını ifade eden Kaya şunlan söylüyor: "tşsizkr ordusuna dahil ol- mak zorunda kalacağız, Artık siz öğretmenlik değil akade- mikkariyer yapacaksınız' diyor- lar. Ancak fakültemizin Türk dih* edebiyatı bölümünden me- zun olan İ70 kişiden sadece 28'i tezsiz yüksek üsans programı- na ahndL Böyieakle mezunlar mağdur edilmiş oldu." Adem Kaya, Milli Eğitim Bakanı NecdetTekin'e ulaşma- ya çalıştıklannı vurguluyor. DEMOKRATÎK LİSE BtRLtĞt ÖSS'de yine eşitskJikkazandı tstanbul Haber Servisi- tstanbul Demokratik Lise Birliği'nden yapılan açıklamada 2002 ÖSS sonuçlannın, üniversite kapılannın gene bir avuç ayncalıklı kesimin çocuklanna açıldığınm kanıtı olduğu belirtildi. Fen liseleri, kolejler ve Anadolu Iiselerinin sınavda birinci sırada yer alırken, eğitimi adeta yapılmadığı Meslek Iiselerinin devlet okullan başan sıralamasında sonuncu olduğu belirtilen açıklamada, eşıtsizliğin bir diğer göstergesi olarak da Aydın, Ankara, Izmir ve Antalya'nın en başanlı iller olarak birinci sıralarda yer alırken Doğu illerinin sınavda başanlı olamaması gösterildi. Benzeri olmayan bir ihale MtYASEtLKNUR tstanbul Belediyesi'nde bugüne kadar benzeri görülmemiş bir ihale gerçekleştirildi. Belediyenin Bakırköy-Kartaltepe Mahallesi'nde 22 pafta, 869 ada ve 148 parselde bulunan 2 bin 20 metrekarelik arsası üzerindeki 7 katlı kaçak bina ile birlikte satıldı. Arsanın üzerinde Süleymancılar tarikatına ait Kartaltepe özel Ortaöğrenim Kız Yurdu bulunuyor. Gecekondu Mesken Müdürlüğü taranndan yapılan ihalede 323 milyar lira muammen bedelle ihale yoluyla satışa çıkanlan arsada daha önce 7 katlı kaçak yurt binası için de 760 milyar lira enkaz bedeli alındı. Bugüne kadar kaçak binanın yıküması konusunda bir güişimde bulunmayan Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 1999'da çektirdıği havadan fotoğraflarla da kaçak bina tescil edildi. 7 katlı kaçak binanın sahibi olan Süleymancılann arsa satışından zarar görmemesi için ihalede arsayı alacak kişi bu kaçak bina için de 760 milyar lira enkaz bedeli ödeyecek. Yasaya göre belediye kanunsuz yapılan bir kaçak binayı yıkmadan arsayı satışa çıkaramaz. Ama tstanbul Büyükşehir Belediyesi daha önce de buna benzer ihaleler gerçekleştirdi. Cumhurlyet muhabirlerlne saldırı ;; tstanbul Büyükşehir Belediyesi Mesken Gecekondu Müdürlüğü tarafmdan Süleymancüara peşkeş çekilen arsanın ihaleye çıkacağı gün, arsa üzerindeki 7 katlı kaçak yurt binasuu görünrülemek için Kartaltepe Mahallesi'ne giden arkadaşlarımız Vliyase Üknur ile foto muhabiri Kaan Sağanak'a kız yurdunun görevtileri saldîrdı. Filmi abnak isteyen yöneticiler, arkadaşlanmıza yumruk ve tekmeter savurdu. IŞIK ÜNİVERSÎTESİ'NDEN ÇİFT ANADAL Ikinci bir diploma Afşar Kancıoğlu, ünhersitenin ola- naklanyla İngihere'de okudu. tstanbul Haber Servisi - Işık Üniversitesi, Işletme Bölümü ile Endüstri, Bügisayar ve Elektronik Mühendisliği Bölümleri'nde çift anadal yapma olanağı sağhyor. Bu yıl mezun olan 194 öğrenciden 5 tanesi kendi bölümlerinin yanı sua Çift Anadal yaparak ikinci bir bölümün diplomasını da almaya hak kazandı. Bügisayar mühendisliğinde okuyan Mehmet Hadi Gfineş bölümünü birincilikle bitüirken aynı zamanda Elektronik Mühendisliği Bölümü'nden de diploma almaya hak kazandı. Üniversite, çift anadalı Türkiye dışında yapmak isteyenlere de olanak sağhyor. Akademik işbirliği anlaşması yaptığı South Bank University of London'da öğrencilerine burslu olarak bir yıl okuma şansı sunuyor. îngiltere'ye giden Işık Üniversitesi Enformasyon Teknolojileri Bölümü 2. sınıf öğrencisi Afşar Kancıoğlu, staj sonunda fırmada bölüm yöneticisi olarak çalışmaya başladı. GÖRÜŞ Dr. VAKUR KAYADOR Millenium Kime Meydan Okuyor? ABD Savunma Bakanı Yardımcısı Wolphowitz'in Ankara gezisinde üst diizey yöneticilerle yaptığı gö- rüşmelerin ardından -deyim yerindeyse- Türkiye allak bullak oldu. ABD'nin 2002 kışında ya da 2003 başlarında gerçekleştireceği Irak operasyonu sı- rasında ülkemizden çok önemli taleplerde bulun- duğu anlaşılıyor. önceleri hem iç hem dış basın- da ABD'nin harekâta Kuveyt'ten başlayacağı ya- zılırken, haziran ayında Irak a Ürdün'den girerek, doğrudan Bağdat'a yönelebileceği dile getirilme- ye başlandı. Sonra yeniden operasyonun başlan- gıç üssünün Kuveyt olacağı telaffuz edildi. Bunlar kararsızlığın ve arayışlann göstergeleri olabilece- ği gibi, bilinçli biryanıltmataktiği olarak da deger- lendirilebilir. ABD'nin, savaşı neneden başlatrsa baş- latsın, kuzeyde Türkiye'den çok ciddi bir destek beklediği açıkça belli oluyor. Bu arada Türkmen haklannın savunulması, Musul petrolleri gibi siya- sal rüşvet argümanları fazlasıyla kullanılıyor. Bar- zani ve Talabani kuvvetlerinin her zamanki kay- pak, riyakâr politikaları ABD tarafmdan kuşkuyla karşılanırken, bölgeye yerleşen 4500-5000 kişilik PKK militanı (yoksa bunlara artık KADEK elemanı mı demek gerekecek?..) ABD'ye yeniden yarana- bilmek ve kendilerini kabul ettirebilmek için veri- lebilecek her görevi üstlenecek gibi görünüyoriar, ancak güçleri hayli sınırlı olduğundan ABD, Türki- ye kartını oynamakta çok ısrarlı davranıyor. Bu ne- denle operasyon sırasında kendi yanında savaşa- cak bir şahin hükümeti oluşturmak için siyasal arenayı yeniden düzenlemeye çalışıyor. Burada çok önemli saptamayapmayı, öngörüde bulunma- yı gerekü görüyorum. ABD'nin Türkiye'de yeni bir hükümet oluşturma projesinin A yüzünde Kemal Derviş'li bir yapay sol planı varsa, B yüzünde ise Recep Tayyip Erdoğan'lı ya da Erdogan'sız bir ılımlı Islami hukümet modeli bulunmaktadır, bun- dan kimsenin kuşkusu olmasjn. ABD'nin, Türkiye'nin iç dinamiklerini, ulusal güçlerini aşıp, tsteklerini ne ölçüde gerçekleştirebileceğini göreceğiz. Türki- ye'nin ve Türk ordusunun Kuzey Irak konusunda tavn -aslında- çok net; hiçbir biçımde bu Kürt dev- letinin kurulmasını, bir de facto durumunu kabul- lenmiyor, Kürt gruplarının Musul'a, petrol bölge- sine inmelerini kesinlikle reddediyor. Türkiye bun- ları savaş nedeni saydığını -iki yıldan bu yana- açıkça ifade ediyor. Bu çok kritik günlerin öncesinde, şu anda ABD'de Californiya'da Nevada Çölü'nde çok ilginç şeyler oluyor ve hem yazılı basınımız hem de televizyon kanallanmız bu olağanüstü önemli gelişmeye ye- terince eğilmiyorlar, -adeta- bu haberi es geçiyor- lar. Işçi Partisi'nin 25 Temmuz 2002 tarihli basın bildirisi bu ABD askeri tatbikatını en ince aynntı- lanna kadar açıklıyor, bu tatbikatın çok ilginç ve tehlikeli senaryosunu net biçimde sergiliyor. 24 Temmuz 2002 tarihinde başlayan bu tatbi- kata 13.500 asker katılıyor ve operasyon 23 gün sürüyor. Senaryo ise akıllara durgunluk verecek ka- dar "garip". AP (Asociated Press) Ajansı'nın ha- berine göre Nevada Çölü'nde sürdürülen ABD ta- rihinin en büyük tatbikatında hedef; çok önemli su yollan üzerinde bulunan, deprem kuşağında yer alan ve buyük bir deprem bekleyen ülke. Aynca bu ül- kenin sınır komşulanyla çok ciddi anlaşmazlıklan mevcut. Senaryo gereği bu ülkede -beklendiği üzere- bu büyük deprem oiuyor, bu arada sınır anlaşmazlıklan ileri boyutlara ulaştığı için ordu yö- netime el koyuyor. Bu nedenle Birieşmiş Milletler bu ülkeye askeri müdahale karan alıyor, ABD der- hal devreye giriyor, 96 saatte bu ülkenin en önem- li şehirlerini ele geçirmek ve bu ülkeyi teslim almak amacıyla harekete geçiyor. Şimdi senaryo sürecini tek tek inceleyelim. Çok önemli su yollan, yani Istanbul ve Çanakkale bo- ğazları -elbette- Türkiye'de bulunuyor... Türki- ye'deki fay hattı ile Califomiya'daki fay hattı dep- rembilimcileri tarafmdan ikiz hatlar olarak tanım- lanıyor. Dolayısıyla prova çok gerçekçi bircoğraf- yada yürütülüyor... Sınır sorunları dendiğinde do- ğaldır ki, Kuzey Irak ile Kıbns akla geliyor... Bu ül- kenin 96 saat içinde işgal edilmeye çalışılması da hiç raslantı değil, çünkü ülkemizde yedeklerin si- lah altına ahnma süresi, yani seferberlik 96 saatte gerçekleştiriliyor. Aynca tatbikatın 24 Temmuz 2002'ye, Lozan Barış Antlaşması'nın yıldönümüne denk gelmesi anlamlı değil mi?.. Bu tatbikatın adı da hayli ilginç: "Millenium Chalange 2002 / Binyılın (Milleniumun) Meydan Okuması 2002". Uluslararası ilişkileri dikkatle inceleyenler, stra- tejik durumu, konjonktürü titizlikle değeriendiren- ler; Türkiye'yi işgal operasyonunun bir III. Dünya Savaşı ile eşdeğer olduğunu, böyle bir şeye hiç- bir gücün girişemeyeceğini gayet iyi bilirler... Pe- ki büyük dostumuz ve müttefikimiz ABD (!); neyi amaçlıyor, kime gözdağı vermeye çalışıyor?... Öğretim yılı 9 Eylül'de başlıyor Okullara kayıtlar 19Ağustos'ta ANKARA (AA) - tl- köğretim okullan ile ge- nel lıselere 2002-2003 eğitim öğretim yılı için kayıtlar, 19 Ağustos Pa- zartesi günü başlıyor. Anadolu ve fen lise- leri, yabancı dil ağırlık- lı liseler (süper liseler) ile Anadolu Güzel Sa- natlar liselerine kayıtlar da bu ay içinde farklı ta- rihlerde yapılacak. Milh Eğitim Bakanlı- ğı'nca okul türlerine gö- re tespit edilen kayıt tak- vimi şöyle: llköğretim okullan: 19 Ağustos'tan itibaren okullann açılış tarihine kadar yapılacak. Genel liseler: 19 Ağustos-6 Eylül günle- ri arasmda yapılacak. Fen ve Anadolu liseleri: Kesin kayıtlar, 19-23 Ağustos tarihleri süresince yapılacak. Okul müdürlükleri, ke- sin kayıtlann bitiminde kayıt yaphran öğrenci sayısı ile varsa açık ka- lan kontenjam bir tuta- nakla tespit edecekler. Tutanağın bir örneği okulda herkes tarafın- dan görülebilecek şekil- de 23 Ağustos 2002 Çu- ma günü saat 17.30'da ilan edilecek. 2002-2003 eğitim öğ- retim yılı, 9 Eylül Pa- zartesi günü başlayacak. Birinci yanyıl 31 Ocak 2003 "te sona erecek ve 3-14 Şubat günleri ara- sında tatil yapılacak. İkinci yanyıl dönemi de 17 Şubat 2003'te baş- layacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle