Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 TEMNI/Z 2002 SALJ CUMHURİYET SAYFA
SAGLIK
Ülkemiz
tıbbicihaz
çoplugü
SAADErUSLU
Yalruzca Istanbul
Çapa'da, tüm
lngiltex'dekiflden daha
çok tıbbı cihaz
bulundufu, Tûridye'nin
bu anlaada "çöpluğe''
döndüğüae dikkat
çekildi Medica Tıp
Merkezi Direktörü E>r.
Murat Dinçer, çoğu
merkezm eski
görüntüleme aletleriyle
çalıştığını, bunun da
hatalı tandan
beraberinde
getirebileceğini
vurguladı.Dinçer, tüm
taıu yöntemlerini bir
arada bulunduran
Medica"nın aynı anda
hem açık hem de kapalı
MR'ı bünyesinde
bulunduran tek merkez
olduğunu ileri sürdü.
Çapa, Balorköy, Şişli
gibi semtlerde üzerine
para vermeden
satılamayacak cihazlarta
dolu merkezlerin
olduğunu belirten
Dinçer, bu şekildeki
merkezlerde ahnacak
sonuçlann hatalı
olabileceğini ya da var
olan bir hastalığın
gözden kaçabileceğini
de ifade etti.
ÜZDE 60
Türfdye
kalbinden
rahatsız
KONYA (AA) - Dünyada
yüzde 50 olan kalp
hastahğı görülme
oranının, Türkiye'de
yüzde 60 olduğu ve kalp
hastalığının Türkiye'de
sağlık açısından ciddi
bir tehdit oluşturduğu
belirtildi. Tûrk Kalp
Vakfi Yönetim Kurulu
Başkanı Çetin
Yıkhnmakm, Türkiye'de
kalp rahatsızhğından
ölüm oranının yüzde
43'le hastalıkJar içinde
ilk sırada yer aldığmı
ifade etti. Rahatsızhğın
en önemli belirtisinin,
göğsün orta kısmında
başlayan, ezici, sıkıştıncı
ve yanma şeklindeki bir
ağn olduğunu söyleyen
Yıldmmakın,
Hastalığın ilerlemesiyle
yeni belirtilerin ortaya
çıktığını anlatan Çetin
Yıldınmakın, "Nefese
doymama hali,
güçsüznık, baygmbk
hissL çabuk yonıhna,
bulanü,titreme,terieme,
araldarda pannak
basmayia çökme yapan
yunıuşak şişlikler,
bayılma, öksürük, ses
losıkhğL, dudaklarda ve
parmaklarda morarma
da hastahğuıın
habercikri arasındadır"
dedi.
AIDS hastalarının toplumdan itilmesini önlemek için kampanya düzenlenecek
DışlamaköldürürÖZLEMGÜVEMLİ
HIV ve AIDS'e bağlı dışlama ve
aynracılığa karşı küresel
kampanya temmuz ayında
Türkiye'de de başlayacak.
Kampanyanın hedefi, HTV*
vırüsünü taşıyan veya AIDS
hastası olanlann uygun bakım ve
destek görebilmesi, ilaçlara ulaşması ve
içinde bulunduklan toplumda tam ve
yararlı hayatlar yaşayabilmeleri.
Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay
Dernekleri Federasyonu'nun 8 Mayıs'ta
HIV virüsü ve AIDS hastahğı ile
mücadele etmek için başlattığı ve 3 yıl
sürecek olan kampanya 178 ülkede
yürütülüyor. Temmuz ayında Türkiye'de
de başlayacak olan küresel kampanya
kapsamında Avrupa standartlannda eğitim
ve bilinçlendirme çalışmalan yapılacak.
Cözünüzü açıni
Sivil toplum örgütlen arasında toplantılar
düzenlenecek: gençlerin birbirlerini
eğiteceği programlar hazırianacak;
yanşmalar, sergiler düzenlenecek;
kondom dağıtılacak. Kampanyada,
AIDS'in sadece cinsel yolla bulaşmadığı,
kan yoluyla da hastalığın kapılabileceği
anlatılacak. Sağlık ve sosyoekonomik
etkisiyle küresel bir kriz örneği sergileyen
HIV ve AIDS'e karşı yürütülen
kampanya. "Gözünüzü açın-Dışlama
ölüme görürür" sloganıyla hareket ediyor.
Küresel kampanya rutumlan, algılayışlan,
politika ve davranışlan değiştirmek
amacıyla yürütülüyor. Kampanya,
enfeksiyonun daha da yayılmasını
önlemek, bireylerin, kendilerini ve
sevdiklerini korumak amacıyla teste tabi
tutulma konusundaki isteklerini
arttırmayı da hedefliyor.
43 milyon AiDS'li
Son verilere göre dünyada 43 milyon kişi
HIV virüsüne enfekte durumda. Bu sayının
1.2 milyonunu 15 yaşın altındaki çocuklar
oluşturuyor. Bugüne dek 22 milyon kişi
AIDS nedeniyle yaşamını yitirdi, 15 milyon
çocuk da anne veya babasıru kaybetti.
Dakikada 1 kişi de AIDS yüzünden
yaşamını yıtiririyor. 12 kişi de virüsü
kapıyor. Dünyada her 400 kişiden biri ise
HTV virüsü taşıyor. AIDS'ten korunmada en
etkin yöntem olan prezervatif kullanımını
yayğınlaştırmak amacıyla da toplumun
ilgisini çekecek kampanyalar düzenleniyor.
TlPTA UZMANLIK TÜZÜĞÜ'NE TEPKÎ
Klinik mikrobiyoloji
ortadan kaldınldı
Istanbul Haber Servisi - Sağlık
Bakanlığı'nın geçen hafta yürürlüğe
koyduğu "Tıpta Uzmanhk
Tüzüğü"nün, sağlık mücadelesinde
"geri admı atmak" aniamına
geldiğine dikkat çekildi. Klinik
Mikrobiyoloji ve înfeksiyon
HastalıkJan Demeği (KLfMÎK)
üyeleri, kendi alanlannda yapılan
değişikliklerin salgın
hastaiıklan arttıracağına
dikkat çektiler. KLtMİK
tarafindan Sepetçiler
Kasn'nda düzenlenen
toplantıda, yeni tüzüğün
toplum sağlığına etkilen
anlatıldı. Dernek
Başkanı Prof. Haluk
Vahaboğlu. yeni tüzüğün
AB kriterlerine aykın
olduğuna dikkat çekti.
"Ben vaptam oldu"
manttğıyla değışıklık
yapıldığına dikkat çeken Vahaboğlu,
"Muhataplar, işin dışında bırakıldı.
Değişiklikle klinik mikrobiyoloji
kaldınldı. Şu anda tıbbi mikrobiyoloji
var ama AB bunu tanınııyor. Genç
insanlar kandınlıyor. Klinik
mikrobiyoloji ve enfeksiyon
hastalıklannın bir arada olmasının
hayati önenıi var" diye konuştu. Prof.
• KLİMÎK
üyeleri, tüzükle
kendi alanlannda
yapılan
değişikliklerin
salgın hastaiıklan
arttıracağına
dikkat çektiler.
Vahaboğlu, değişikliğin toplum
sağlığına etkisini ise şöyle anlattı:
"Salgın hastabklarla mücadeJeyi
olumsuzrtkileyecek.Antibiyotik
kullanıını kontrolden çıkacak,
Laborafuvar ve klinik arasındaki
bağlann koptuğu için kit ve malzeme
harcaması da artacak. Hastane
enfekshonlan kontrol ediJemeyecek.
Dalınnz, çıkar
çevrelerinin oyuncağı
haünegetirilecek.
Bioterorizm tehdidi var.
Bu alanda mücadele
güciimüz zayıflayacak.''
Dr. Recep Öztürk, 1200
uzman olduğunu ve
halen 400 öğrencinin
okuduğunu belirterek
"YûTardır bu işin
eğitimini alan insanlann
dallan ayınku. Şimdi 6
ay içinde nıüracaat edip
bir tarafi seçmemiz istenhor. Ben
öğrencime menenjiti anlatacağım ama
laboratuvar çahşmasını
göstenneyeceğhn. Benden beklenen
bu" dedi. Dr. Engin Seber de ülkemiz
için halen önemi olan tüberküloz,
kolera, sıtma gibi hastalıklarla
mücadelede ciddi sorunlar ortaya
çıkacağını söyledi.
T E D A V İ YÖNTEMİ KANSERİÇİN UMUT OLDU~
'Balon bebekler' gen
terapisiyle iyileşti
W\SHINGTON A
(AA) - Italya ve
Israil'deki
araştırmacılar,
bağışıklık sistemi
yetersizliği olan iki
çocuğun
tedavisinde, gen
terapisi yöntemi
kullanarak başanlı
olduklannı bildirdi.
Araştırmacılann,
yöntemlerinin bazı
kanser hastalannm
iyileştirilmesinde
kullanılabileceğine ve
organ nakillerini daha
kolaylaştırabileceğine
inandıklan kaydedildi.
"ADA" isimli enzimi
denetleyen hatalı bir genin neden
olduğu bağışıklık sistemi
yetersizliği, çok nadir görülen
hastalıklar arasında bulunuyor
ve bu hastalığa yakalanan V
çocuklara hastahkla mücadele
edemedikleri ve tecritte
tutulduklan için "balon bebekler"
deniliyor. Çok zor olduğu
kanıtlanan gen terapisi
vönteminde.
hatalı genler tespit edilerek
yerlerine sağlıklı olanlan
yerleştiriliyor. Science dergısinde
yayımlanan rapora göre bu
yöntemde, bazı kanserli hastalara
yapılan kemik iliği naklinde
olduğu gibi ilik tamamen yok
\j edilmiyor.
\ Yenllllğln
önü açılıyor
Uzmanlar, nakil edecekleri
yeni iliğin rahatça büyüyüp
gelişmesine yetecek büyüklüikte
ilikte yer açıyorlar. Bu
yöntemle, ADA
enzimini denetleyen
sağlıklı geni taşıyan
yeni iliğin önü açılmış
oluyor.
Bu yöntemde,
diğer kilit noktayı,
hastalara hiçbir
zaman ADA
enzimi verilmemesi
oluşturuyor. Çünkü
uzmanlar, bu
enzimin gen
terapisi tedavisini
önleyeceğine inanıyor.
DUZYA23
ORHAN BİRGİT
AB Sadece Idamla
Meşgul Değil ki...
Türkıye'yi dünya üçüncülüğüne taşıyan Futbol
Takımımızın gözde oyunculanndan llhan Mansız'ın
bir heykelini memleketi Eskişehir'e dikmek isteyen
Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Yılmaz Büyü-
kerşen, hemşerisinin anne ve babasının Hamidi-
ye köyünde oturduğunu söylüyor. Büyükerşen'den
Hamidiye'nin Padişah Abdülhamid'in Arap atları-
nı yetiştiren bir haraya sahip olduğunu öğreniyorum.
Ama asıl öğrendiğim, köyde bu hara nedeniyle o dö-
nemde kurulmuş bir de "Seyis Okulu"nun olduğu.
Bugün ülkemizde kaçımız, bir seyis okuluna ih-
tryaç duyulduğunu biliyor. iş kapılarını çalan ve ne
iş yapabileceğini soranlara "Ne isterseniz" biçimin-
de yanıt veren milyonlarca insanımızın boş gezen-
lerin kalfası gıbı dolaştığı bir ülkeyi şımdi bir başka
yakın tehlıke bekliyor.
AB'ye katılmamız gerçekleştiği zaman, öteki üye
ülkelerın yurttaşlan da elbette serbest dolaşım hak-
kını kazanacaklan için ellerinı kollannı sallayarak ge-
lecekler ve bizim için varlığı bilinmeyen kimi mes-
leklerin sertifikalan ıle iş bulup para kazanacaklar.
Atatürk. kurtuluştan sonra Eskişehir'e gelişinde,
kenrte var olan Nalbant Okulu'nun, Istıklal Savaşı-
mıza yaptığı katkıları öven bir konuşma yapmış. Bu-
gün Türkiye'de bir seyis okulu gibi, nalbant okulu
da yok.
Ama her ilçede, meslek okullan isteklerini karşı-
lamak isteyen sistem, klasık bir lısteye göre yıne mu-
hasebe dıyor; ticaret okulu diyor; iletişim lisesi, bil-
gisayar sıstemcisi diyor...
Tıp bilimi, giderek mühendislik degerferi ile yeni
boyutlar kazandığı halde, o mekanik gelişmeyi ku-
rup işletecek, onaracak orta duzeydeki bakım adam-
ları için yeterli okul açmayı bile düşünmüyor. Hay-
vancılığa önem vermeyi ciddi bir biçımde gündemin-
de tutuyor; fakat ahırda, ağılda hayvan ile birlikte ya-
tıp kalkmaktan yüksünmeyecek dıplomalı bakımcı,
yani seyisler için okul açmadığı için sektör, veteri-
ner ile hayvan sağlık memuru dışında yeni yüz\er\e
tanışamıyor.
Televizyonlardaki yarışma programlarında "Nal-
bant hangi ışı yapan adama denır" biçiminde bir so-
ru yöneltilse, o yarışmaya destek olması için konul-
muş üç joker hakkını da kullanmaya kalkışan çoğu
yarışmacının yıne doğru yanıtı vermekte zorlanaca-
ğı bir gerçek değil mıdir? Acı da olsa öyle.
Bu nedenledır kı birkaç hafta önce at yetiştirici-
lerimizin nitelıklı nalbantlara, 900.000.000 milyon li-
ra aylık vermeye hazır olduklannı gazetelerde oku-
duk. Tam sayısını bilmiyorum, ama AB ülkelerinde
diplomalı, ya da sertifikalı meslek türü 26O'ı geçi-
yormuş.
Türkiye'deki rakamlar, 100'ün çok altında.
Esnaf ve işçimizi bekleyen tehlike
Diyelim ki ülkemiz AB'nin kendisınden beklediği
o üst duzeydeki demokratikleşme ölçütlerini yerine
getirdi. Özetle ölüm cezasını yasalanndan çıkartan,
yurttaşlarına anadillerinde öğrenim olanağı, televiz-
yon kurma ve çalıştırma hakkı tanıyan bir konuma
geldi. öylelikle AB kapılan açıldı.
Bir Italyan ya da bir Belçikalının AB üyesi Türki-
ye'ye gelerek iş kurma ya da kurulmuş bir işte ça-
lışma hakkını kullanmak istediğini varsayınız. Ben-
zer bir olanak. elbette topluluğun başka üye ülke-
leri gibi bir Türk vatandaşı için de başka AB ülkele-
nnde de geçerli.
Ama küçük bir ayrıntı ile. Öteki ülkelerde, mese-
la "diplomalı şarap garsonu" bir Fransızın kurmak
istediği işyerine izin alamaz ise doğruca Insan Hak-
ları Mabkemesi'ne giderek tazminat istemesi kaçı-
nılmaz.
Peki, bız ne yapıyoruz?
Sorunun yanıtı, elbette bir şeyler yapılıyor. O bir
şeyler içinde. uyum komisyonlanmızın özverili ve sü-
rekli çalışmalan önemli yer tutuyor. Ama bu çalış-
malar yetiyor mu biçiminde bir soru yöneltirseniz,
ne yazık ki olumlu cevap almakta zorluk çekersiniz.
Çünku başlı başına bir eğitim devrimi gerekiyor.
Meslek okullarını daha genişletecek, öne çıkartacak
ve özellikle meslek yüksekokullan için alışılagelmiş
kalıplan kıracak bir devrim bu.
Çin, Maodönemindehalksağlığı konusundaçıp-
lak ayaklı köy hekimleri yetiştirmeye önem vermiş-
ti. Çöken Sovyetler Birliği hersanayi bölgesinde mut-
laka o bölgenin altyapısını yetiştırecek meslek lise-
leri oluşturuyordu.
AB ülkeleri, bu iki oluşumu da düzeyli meslek
okulu ve yüksekokullan ile gelişen teknolojinin tüm
isteklerini karşılayacak bıryelpazeye oturtmaktalar.
Tıpkı Türk Sılahlı Kuvvetlerı'nin, geleceğın astsu-
baylan için ikı yıllık meslek yüksekokullan açma pla-
nını önümüzdekı öğrenim yılında yürürlüğe koyuşu
gibi.
Faks: 0212- 677 07 62 ob\rg\t(g e-kolay.net
ENTERNET /MEHMETSUCU mehmet(g cumhuriyet.com.tr
e-kitaplar bir-
kaç sene önce
ilk kez piyasaya
çıktığında he-
men herkes ya-
yıncılıkta yeni bir
dönemın başla-
yacağını soylü-
yordu. Ancak geçen zaman bize, her ye-
niliğe çok fazla sevinip gereğinden çok
anlamlaryüklediğimizi ve aceleci davran-
dığımızı gösterdi. Nasıl e-ticaretin kısa bir
anda tüm dünyaya yayılacağı efsanesi bir
anda kulaktan kulağa dolaştıysa, e-kitap
da ilk kez kendinden bahsettırdiğınde ay-
nı şeyler konuşuldu.
Ancak geçen zaman içinde bırbırı ardı-
na pıtrak gibi biten e-ticaret kurumlan bir
süre sonra krize girdi. Peşinden de sektör-
de ciddi bir daralma yaşandı. Doğal ola-
rak bu süreçte de birçok kuruluş sanal ke-
penklerini indirmek zorunda kaldı.
Bu dönemden Türkiye de payına düşe-
ni aldı. Geleneksel ticaret yöntemlerini in-
ternete taşıyarak altın yumurtlayan
tavuktan yararlanmak isteyenler, kı-
sa zaman içinde hayal kınklığına uğ-
radı.
e-kitapların ilk kez sanal dünyada boy
göstermelennin ardından, herkes artık kı-
sa bir zaman sonra geleneksel kitapların
devrini tamamlayacağını söylemeye baş-
ladı. Ancak süreç bu kez hiç de beklen-
diği gibi gelişmedi. İlk olarak e-kitap ser-
visi veren internet siteleri e-ticaret sitelerı
e-kitaplapgibi birbiri ardı sıra piyasaya çıkamadı. Sa-
nal kitapları bulabileceğiniz sitelerin sayı-
sı çok azdı. Aynca buralarda bulabilece-
ğiniz sanal kitapların çeşitleri de çok azdı.
Bazı bestseller (çok satan) romanlar in-
ternette boy göstermedi değil. Kaç tane o(-
duklannı ise tartışmanın gereği yok.
Benim de aralannda olduğum pek çok
insan internetten indirdiği kitapla-
n bilgisayarının belleğinde tutuyor.
Belki pek çoğunu okumuyoruz bi-
le. Ama onların orada olduğunu bilmek
bile çok güzel. Yazarların telıf haklan ve
okurlann kitapları ellerinde tutarak kâğı-
dın dokusunu hissederek istedikleri yer-
de okuyabılme olanakları, e-kitapların
henüz ıstenen başarıyı yakalayamama
nedenlerinin başında. e-kıtapların henüz
belirli bir program standardının olmama-
sı ise bir başka handikap.
Şimdi e-kitap yayıncıları sabırla bilgisa-
yar üreticilerinin tablet bilgisayar adı veri-
len ürünü geliştirmesıni bekliyor. Yatakta,
sokakta, otobüste her yerde kullanılabile-
cek olan tablet bılgisayartar, şu aralar pi-
yasada çokça bulunan el bılgisayarlann-
dan biraz daha büyükçe ve pahalı. Bu ye-
ni ürünle birlikte belkı de e-kitaplar (eğer
ortak bir program bulabilirlerse) ikinci kez
doğacak.
Bir adres
Internetteki kütüphanelere topluca
erişebilmek için
http://www.library.itu.edu.tr/kutup-
haneler.html
Stephen King yeniden internette
Stephen King, bir süre önce elektronik
ortamdaki kitap yaymı denemesinden memnun
kalmadığı için bu tarz çalışmaya ara
verdiğini duyurmuştu. Stephen King
bu karannı değiştirdi. Barnes&Noble.com,
üyelerine gönderdiği bir duyuruda "e-Kitaplann
Kralı Geri Döndü" sloganınt kullandı ve
Stephen King'in "Dreamcatcher" adlı
değişik versiyonlarının sitelerinde
yer aldığını belirtti.
Kitabın konusu şöyfe tanıtılıyor.
"Yıllar önce dört çocuk bir araya geldiler ve
çok cesurca bir şey yaptılar.. onlan farklı
yönlerde değişikliğe uğratan, ama asla
anlayamayacakları bir şey. Şimdi, bu olaydan
25 yıl sonra bu çocukların hepsi büyümüşler
ve tamamen farklı bireryaşam
tarzına sahip olmuşlardı. Her sene, av
döneminde Maine ormanlarında tekrar bir
araya geliyorlardı. Fakat bu sene yolunu
şaşırmış ve gökyüzündeki ışıklar
hakkında bir şeyler geveleyen,
bir yabancı yollarına çıkmıştı. Bu gizemli
^yabanct kimdi ve ontann geçmişjeriile
neden ilgileniyordu? Stephen King'in
en son romanını indirin ve bunu
keşfedin!" Dreamcatcher'ın , L
Microsoft Reader,
Adobe Acrobat eBook Reader,
PCA REB 1100 için hazırlanmış formatlarda
indirilebilecegi belirtiliyor.
Akgül,fcETDBaşkanı
İNETD-lnternet
Teknolojileri Derneği 13.
Olağan Genel Kurulu
Yapıldı. İNETD Yönetim
Kurulu şu isimlerden
oluştu:
1 - Mustafa Akgül. Bilkent
—JJniversitesi,
2- Attila Özgit, ODTÜ
3- M. Ufuk Çağlayan,
Boğaziçi Üniversitesi,
4- Seyhun Altunbay, fşık
Üniversitesi,
5- Volkan Gazioğlu,
Vızyon Bilgi işlem,
6- Elif Oağdeviren,
7- Ahmet Derviş,
Tepe Inşaat,
8- Orhan Ergun. ESC, 9-
Zerrin Ayvaz Reis,
Istanbul Üniversitesi.
Dernek yönetim
-kurulu daha softra yapttğt
ilk toplantısında Mustafa
Akgül'ü Başkan,
Orhan Ergün'ü
Başkan Yardımcısı, Zerrin
Ayvaz Reis'i Sayman ve
Volkan Gazioğlu'nu da
Yazman olarak seçti.
Xboxf
un yeni
işlevi
Microsoft'un Xbox
konsolu belki
oyuncufar tarafindan
fazla ilgi görmedi,
ancak donanım
hackeriannın
dünyasında popüler
olmaya başladı.
Bilgisayar bilimcileri,
zeki amatör
mühendisler
Xbox'ı Microsoft'un
belki de hiç
düşünmedigi
şekilde geliştiriyor.
Cihaz üzerine eklenen
entegre devreler ve
yazılımlar ile
guç1endîriIenKBox,
bölge kodu
koruması olmaksızın
korsan oyunları
oynayabiliyor. Hatta
modifiye edilen Xbox
Divx, film bile
oynatabiliyor.