19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 -7 "EMMUZ 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA JV LJ LJ J. U JA kurtur(a cumhuriyet.com.tr 15 ALLEGRO EVtN İLYASOĞLU Müzik dünyamızdan notlarIfer yıl festivaller, konserler der- ken yoğun müzik mevsimi bitince elinuzdeki müzik kitaplannı ve kompakt diskleri değerlendirmeye, songünlerde sanatçılanmızın yurt- dışadaki etkinliklerine göz atmaya fırsat buluruz. Bu kez klasik müzik dün/amıza internet siteleri de girdi. Derşi, gazete, kitap, CD, vıdeo, D- VD derken, yeni bir boyutta onlan da öeğerlendirmek gerekiyor. îstanbul Festivali'ne bağh w~vw.istanbuldostlari. org adresin- dek site; www.muzikmagazin.net sitesi hem yurtiçinden hem de yurt- dışıadan haberler sunmakta. Gide- rek renklenen, boyutlanan siteler. Bunlann yanı sıra klasik müzikçile- rin arasında Serhan Balinin baş- lattıgı bir Yahoo haberleşme grubu kuruldu. Ilk iletilerden başlayarak kısacık bir sürede herkesin ilgisini derledi. Herkesin derken besteci, yorumcu, organizatör, müzik yaza- n, radyo programcısı ve müzik din- leyicileri gibi bugüne dek her biri kendi köşesinde çalıp söyleyen, ya- zıp çizen, dinleyip öfkelenen ya da beğenip sevinen kişiler aynı ortam- da birleştı. Tartışmalann konusu neler olmu- yor ki! Gazete ve dergilerdeki mü- zik yazıları, Brahms, Mahler gibi müzik tarihinden besteciler, dünya üstündeki yanşmalar, ülkemizdeki yozlaşan kültür, elmayla armutu ka- nştıranlara kınamalar, daha neler neler. Bir kamuoyu oluştu klasik müzik adına. Kutlarız başlatanlan. Klasik müzik ne kadar popüler ol- malıdır, ciddi sanatın boyutlan ne- reden başlamalı, nerelere taşmalı- dır! Neden daha popüler değil, na- sıl olabilir ki! Ben yine iyimser gözlerle bakıyo- nım. Orneğin Howard Griffiths yönetimindeki Zürich Oda Or- kestrası'nın yıllık programı gelmiş. Zürich'in Tonehalle'sinde 17 Ekim'de Burhan Öçal'ın, 10 O- cak'ta Pekineller'in, 1 Ocak'ta Fa- zıl Say'ın adını görmek kıvanç ve- 1 oprano Yelda Kodallı şu sıralarda Rigoletto'nun başkadın oyuncusu Gilda rolüyle operanın beşiği olan ttalya'nın dört bir yanında alkışlanıyor. Parma'da Rigolena'mn antik kalesinde, Verdi'nin doğduğu kent Busseto'nun tiyatrosunda, Papa'nın karşısmda, ünlü sanatçılarla sahneyi paylaşıyor. 10 Ekim'de Verdi'nin doğum günü kutlamalan konserinde yine Busseto'da ünlü tenor Bocelli ile peş peşe sahneye çıkacak. Bütün dünya televizyonlan canlı yayın yapacak. riyor. Halen A\Tupa'nın en saygın piyano yanşması NDR'ın finalleri- ne girmeye hak kazanmış gencecik bir piyanistimizin de birkaç yıl ön- ce aynı yanşmada en yüksek dere- ceyi alan Özgür Aydın gibi kazan- ması için umutlanıyorum. Futbol başanmızdan sonra, keşke sanatta da boylesi başanlanmız ol- sa diyenleri de kınamıyorum. Keş- ke olsa. Keşke Fazıl Say'ın aynı an- da Japonya'da verdiği konserde de salonu dolduran birçok Türk olsa. Televizyonlar canlı yayın yapsa. Futbol coşkusuyla hiçbir değer kı- yaslanamaz. Yedisinden yetmişine, en cahilinden en aydmına herkesin ilgi odağı. Ama klasik müzikte sa- natçılanmız yurtdışında futbolcu- lar gibi ses getirmiyor diye hayıf- lanmak da elmayla armudu kanş- tınnaktan öteye gitmez. Aynca ne kadanndan habenmiz oluyor ki! tşte bir örnek daha: Şu sıralarda Rigoletto'nun başkadın oyuncusu Gilda rolüyle operanın beşiği olan îtalya'nın dört bir yanında alkışla- nan soprano Yelda KodaUTdan ka- çrmızın haberi var? Parma'da Rigo- lena'mn antik kalesinde, Verdi'nin doğduğu kent Busseto'nun tiyatro- sunda, Papa'nın karşısında, ünlü sa- natçılarla sahneyi paylaşıyor. 10 Ekim'de Verdi'nin doğum günü kut- lamalan konserinde yine Busseto'da ünlü tenor Bocelli ile peş peşe sah- neye çıkacak. Bütün dünya televiz- yonlan canlı yayın yapacak. Ardın- dan Napoli'nin San Carlo Opera- sı'nda Rossini'nin Tancredi'sinde, sonra Verdi'nin II Puritani'sinde, sonra Aşk Iksiri'nde... Yelda Ko- dalh'yı önümüzdeki mevsim Türki- ye'de dinlemek isteyenlere birkaç ta- rih bildirelim. 31 Ekimde Ankara Cumhurbaşkanlığı Senfoni Or- kestrası'nın solisti olacak. Aynı toplulukla 1 -2 Kasım tarihlennde tş Sanat'ta konser verecek. Artık onu Türkiye'de de bir opera temsilinde izlesek! Amerika'da 1998'den beri öğre- nim gören Ozan Tunca (viyola) ve Burcu Tunca (vıyolonsel). Sevda- Cenap And ve Eczacıbaşı Vakıfla- n'nın burslanyla desteklenmişler. Burcu Tunca, halen doktora öğren- cisi olduğu Florida Eyalet Üniversi- tesi'nde dört yıldır okul orkestrası- nın grup şefliğini yapıyor, aynca Quartet alla Turca yaylı sazlar dörtlüsünde çalarak birçok resital ve oda müziği konserleri veriyor. Ozan Tunca da aynı üniversitede doktora eğitımıni tamamlamakta. 2000 yılında kurduğu "alla Turca" yaylı sazlar kuarteti ilk kez Eppes Vakfı tarafından ödüle layık görül- müş; 30 Mayıs 2002 tarihinde ıse Kanada'da Numus Pan-Am Oda Müziği Yarışmasf nda birinci ol- muş. Bu yanşmanın sonucunda Ka- nada Waterloo'da 2003 Ocak ayın- da iki konser ve bir master kurs ver- mek üzere davet almışlar. 5. Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi Prof. Filiz Ali'nin kurduğu ve yö- nettiği Ayvalık'taki uluslararası yaz kurslan beşinci yılına giriyor. Oğ- rencilere Cunda Adası'nda 10-20 Eylül tarihleri arasında dersler sunu- lacak. Son başvuru tarihi 25 Ağus- tos. Bu yılki kursun hocalan Lukas David (keman) Çiğdem Yonat-lyi- cil (keman), Tatyana Masurenko (viyola). Şirin Pancaroğlu (arp), Vieri Bottazzini (flüt), Peter Bruns (çello). Bu yıl hem çalgı çeşitliliği hem de öğretim kadrosu açısından zengin bir organizasyon yapılmış. Başvuru için: Tel. 212-260 15 54 ve- ya filizalilnetone(2 com. evini@ boun.edu.tr Festivalden son idenimler ÖNDER KÜTAHYALI "Beıiin Filarmoni Orkest- rası Kemanlan"nuı 16. Ulus- lararası Izmır Festivali çerçeve- sindeki dinletısini heyecanla beklemiştim; ama umduğumu bulamadım. On kemandan olu- şan topluluğu 1993'te Lauren- tius Dinca kurmuş. Amaç, ün- lü orkestranın güzel keman tını- sını ve virtüözlük öğesini sergi- lemek. Gelin görün ki virtüöz- lük şöyle dursun, aynı ezgiyi ça- lan kemanlar arasında ses te- mizliği bile yoktu. Topluluk için yapüan düzenlemeler de doyu- rucu değildi. Sadece G. Enes- co'nun "Romen Rapsodisi" il- gi çekebildi. Festivalin başka bir etkinliğin- de, Yunanistan'ın halk müziği bestecisi Yannis Markopoulos kendi yapıtlannı seslendirdi. Sa- natçı, Atina Konservatuvan'nı bitirmiş. Bestelediği şarkılar lflö^'de ülkerün başına geçen as- kersel yönetimin baskılanna karşı gençleri yüreklendirmiş; ancak halk çalgılannı da içeren orkestrayla, koroyla ve solocu- larla sunulan bu şarkılar, bizde sadece sıkıntı yarattı. flti daki- kida bitmesi gereken bir parça on dakika uzatıldı. Markopo- lîosun "Orpheus tlahile- ri"tde ise içenk ile müzik ara- snda çelişki vardı. Şiirlerin özü- ni yansıtması gereken eski Yu- nınmakamlan yerine günümü- zin halk müziği öğeleri kulla- nJnuştı ve tekdüzelik bunaltı- cya. Festival sürerken, "Türldye Tanüm Araştırma Demokra- s ve Laik Oluşum Vakfi"nın (TÎLOV), TC Kültür Bakanlı- t ik işbirliği yaparak düzenle- dğıve "Atina Senfoni Orkest- rısı" ile ÎZDOB Korosu'nun katLdığı "Ege'nin Iki Yaka- snıta Dostluk" dinletisi Efes fiüyük Tiyatro'da sunuldu. Ânna Belediyesi güzel bir snbni orkestrası kurmuş; an- ak Şef Eleftherios Kalka- msın yorumlan hiç de doyuru- a ceğildi. U. C. Erkin'in "Kö- çek*e" süitinden aldığı tempo- ar rnştan sona yanlıştı. Böyle- ce belirli bir çalma hızıyla uyumlu olarak orkestradan du- yuhnası düşünülen etkiler anla- mını yitirdi. Sanatçmın kendi süitinde ise yorum iyiydi; fakat bukezde 19'uncuyüzyılarmo- nisi ile Yunan halk müziği ara- sındaki çelişkiden tedirgin ol- duk. Dinletinin ikinci yansında L. Van Beethoven ın Op. 125 no. 9 re minör "Korolu Senfoni"si seslendirildi. Yapıtı Hans Jo- achim Gallas yönetimindeki İZDOB Korosu söyledi. Solo- cular: Yunanistan'dan soprano Marta Harabi. mezzosoprano Lydia Alguelopoulou, Türki- ye'den tenor Hakan Aysev ve bas Alparslan Mater'dı. Kalkanis, birinci bölümde son derece ağır ve temkinli bir tempo alarak, Beethoven mü- ziğiîün anlam derinliğini ve tı- nısını veremeyen sıkıcı bir yo- rum sergiledi. îkinci bölümden önce koro sahneye çıktı, dik- katler dağıldı. Güzel bir Scher- zo olan bu bölümde şefin yoru- mu doyurucuydu. Scherzo'nun ardmdan solocular sahneye gel- di. Dinleyiciler onlar için coş- kulu bir alkış yaptı. Üçüncü bö- lümde Beethoven'in kemanla- ra yazdığı güç partide çok sa- yıda pis ses vardı; fakat yorum sıkıcı değildi. Kalkanis, korolu bölüme ke- sintisiz geçti. Orkestranın çaldı- ğı kesimde, özellikle de basla- nn reçitatifinde soğuk ve coş- kusuz bir yorum vardı. Metnini Beethoven'in yazdığı ve dostla- n başka seslerle şarkı söyleme- ye çağıran reçitatifte bas Alpas- lan Mater'in sesinde pürüz oluştu; fakat Schiller'in ilk di- zelerini içeren ünlü tema doyu- rucuydu. Öbür solocular da ol- dukça başanlıydı. Opera koro- muz ise iyi tanıdığı bu yapıtı son derece güzel söyledi. Öte yandan, dinleti sırasın- da çalan cep telefonlanndan utandık. Dokuzuncu Senfoni gibi anıtsal bir yapıtın ardın- dan dinleyicilerden gelen kes- kin ıslıklar da başka bir garip- likti. Yapılan protokol tören- leri ise sabnmızı iyice zorladı. Cazseverler bugün üç farklı konserle coşacak Farklı ve özgün tınılarIST«NBIII 9. ULUSLARARASI £Z İSTANBUL . UAKFI CAZ FESTİVALİ Kültür Servisi - 9. Ulus- lararası Îstanbul Caz Festiva- li, bugün 19.00'da Lütfi Kır- dar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda Chick Co- rea & Gonzalo Rubalca- ba'nın konseri, 21.00'de The Marmara Esma Sultan Yalı- sı'nda Jose Alberto 'El Ca- nario'nun katılacağı 'Salsa Gecesi II' ve Babylon'da 23.00'te Sarah Jane Morris konseriyle sürüyor. Chick Corea & Gonzalo Rubalcaba ikilisi, konserle- rinde caz sahnesinde az rast- lanan türden bir proje suna- cak. Chick Corea, klasikleşen eserleri, liderliğini yürüttüğü onlarcaproje ve çağdaş akrrn- lara yatkınhğıyla tüm dünya- daki caz dinleyicisinin yakın- dan tanıdığı bir isim. Festivalde daha önce üçlü- süyle dinleyici karşısına çı- kan ve genç bir sanatçı olma- sma rağmen özgün yorumuy- la dünya cazının önde gelen Corea ve Rubalcaba bu akşam özel bir proje sunacaklar. isimleri arasındaki yerini alan Rubalcaba'yla birlikte sahne alacaklan bu özel yapımda, i- ki piyanist - besteci, düet ya- pacaklar. 'Salsa Gecesi Il'nin konu- ğu, özgün yorumu ve olağa- nüstü sesiyle Jose Alberto 'El Canario' Dominik Cumhu- riyeti'nde doğan ve Porto Ri- co'da yetişen sanatçı, müzik yaşamını New York"ta sür- dürüyor. Aynı zamanda bes- teci olan 'El Canario', sah- nedeki başansı, dansla bütün- leşen konserleriyle salsanm en yaratıcı temsilcilerinden bin. Celia Cruz'un aralann- da olduğu birçok dev isimle çahşan ve Altın - Platin plak satış düzeyine ulaşan albüm kayıtlanna imza atan sanatçı- ya, konserde, altı kişiden olu- şan orkestra eşlik edecek. Sa- rah Jane Morris, Babylon'da yer alacak olan konserde, sı- radışı bir performansla çıka- cak caz dinleyicisinin karşısı- na. îngiltere'nin soul, rock ve caz divası olarak anılan Mor- ris, rock, soul ve pop tarihinin klasikleşen eserlerini özgün sesi ve yorumuyla sunuyor müzikseverlere. Seri sonu Venüs: Marianne Faithfull MURAT BEŞER Festivalin merak konusu olan sanatçılannın başında yer alan Marianne Faithfull konseri ful çekti ve tam zamanmda başladı. Ne Venüs'lüğü kalmıştı Faithfull'un, ne de kürkü; yanm yay eğrisi çizen utangaç kamburu, bir hayli genişlemiş kalçalan, göbek ile göğüs arasındaki kısa mesafesi ile sahnede yaşını kabul etmeyen bir babaanne vardı karşımızda. Kulak tumalayan çatlak ve kank sesi ile, birkaç parçada cesaret ettiği vokal falsettolan ile yaşlı bir Cindy Lauper gibiydi adeta sahnede. Son dönem grubu, biri Dublinli diğerleri Glasgow'lu dört gençten oluşuyor; ne yazık ki, bu Irlandalılar ekibinin bir özelliği yok; ortalama bir rock grubu gibi çalıyorlar, ki bu da aslında Faithfull'un işini ziyadesiyle görüyor. Çünkü genel olarak John Cale karikatürü basit şarkı kalıplan ve riff'leri var Faithfull'un. Sahnede salondan gelen seslere karşı pür dikkat Faithfull; kalabahktan yükselen herhangi bir sesi, espri malzemesi olarak geri döndüren stand-up'çılan andınyor konuşurken. Atılan laflara pabuç bırakmıyor ve bir şekilde bu tuluat ile kendisine saygı ve sevgi gösterilmesini becererek puan topluyor. Zaten onun seyircisi özellikle buna teşne olsa da, o ağzı bozuk babaanneyi iyi oynuyor. Son albümündeki parçalardan 'Song For Nico'yu söylemeden biraz konuşma ihtiyacı hissediyor; ünlü Velvet miti Nico'nun talihsiz bir yaşantısı olduğunu, ama kendisinin Nico olmadığını, "alın size gerçek trajik yaşam" demek için bu şarkıyı yazdığım dile getiriyor. '\Vorking Class Hero' mu? Tabi ki onu da söyledi, ama eski heyecanından epey uzak. Peşi sıra yeni albümünden şarkılar geldi; Jarvis Cocker'la yazdığı 'Sliding Through Life on Charm' dahıl. — Seyircilerin en iyi bildikleri parçalanndan biriydi bu. Konserin bitiminin ardından bir kez bis yaptı ve onda da bir Tom VVaits klasiği olan 'Strange Weather'ı alabildiğince tatsız bir biçimde söyledi. Ertegün'e 'Yaşam Boyu Başan Ödüü1 • Kültür Servisi - îstanbul Kültür ve Sanat Vakfı 'nın Uluslararası Îstanbul Caz Festivali 'Yaşam Boyu Başan Ödülleri', Atlantic Records'un kurucusu ve başkanı Ahmet Ertegün'e verildi. Dünya çapında birçok müzik prodüksiyonuna imza atan ve Led Zeppelin, Bee Gees, Yes gibi önemli rock gnıplannın prodüktörlüğünü yapan Ertegün, Esma Sultan Yalısı'nda düzenlenen resepsiyon ve tören ile ödülünü aldı. Sakıp Sabancı, Rahmi Koç, Erol Aksoy, Ertuğrul Özkök, Cefi Kamhi, Doğan Hızlan, Leyla Umar, Duygu Asena, Güneri Cıvaoğlu ve Ferai Tınç gibi isimlerin katıldığı resepsiyonun sonunda Kerem Görsev konuklara küçük bir dinleti sundu. Altın Portakal Vitrin Yanşması • Kültür Servisi - Altın Portakal Kültür ve Sanat Vakfı, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası, Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odalan Birliği işbirliğiyle, 39. Antalya Altın Portakal Film Festivali tanıtım materyallerinin obje olarak kullanılacağı 'Vitrin Dizaynı Yanşması' düzenleniyor. Son başvuru tarihi 23 Ağustos olan yanşma, Antalya merkezde iş yeri bulunan ATSO ve AESOB üyelerinin katılımına açık olacak. Katıhmcılar yanşmaya diledikleri sayıda vitrin tasanmıyla başvurabılecekler. Vitrin Dizaynı Yanşması'na katılmak isteyen Antalyalılar, başvuru formlannı Altın Portakal Kültür ve Sanat Vakfı yanşma sekreterliğinden temin edebilecekler. 2 - 6 Eylül 2002 tarihleri arasında yapılacak değerlendirme gezileri sonucunda ilk üç dereceye giren vitrin dizaynerleri açıklanacak. Antalya Kültür Merkezi'nde düzenlenecek bir törenle ödüller sahiplerine verilecek. Şeker Ahmet Paşa Retrospektffi • Kültür Servisi - Eczacıbaşı Sanal Müzesi, ölümünün 95. yılında 'Şeker Ahmet Paşa Retrospektifi'ne evsahipliği yapıyor. www.sanalmuze.org adresinde bulunan sergide, Şeker Ahmet Paşa'nın tüm manzara ve natürmort resimleriyle ünlü otoportresi yer alıyor. 1841 Îstanbul doğumlu Şeker Ahmet Paşa, Tıbbiye Mektebi'nde okurken resme olan özel yeteneği dolayısıyla okulun resim öğretmenliği yardımcılığına atandı. Abdülaziz tarafından Paris'e gönderilen, yedi yıl süreyle Boulanger ve Gerome'un atölyelerinde çahşan Şeker Ahmet Paşa, Îstanbul'a döndüğünde piyade rütbesiyle Tıbbiye Mektebi'nde resim öğretmenliği yaptı. Şeker Ahmet Paşa'nın resimlerinin önemli bir bölümü, îstanbul, Ankara Resim-Heykel Müzeleri'nde ve Sakıp Sabancı Müzesi'nde sergileniyor. Koreograf Yevgeny Panfilov öldü • LONDRA (BBC) - 47 yaşındakı Rus koreograf Yevgeny Panfilov, Ural Dağlan'ndaki evinde ölü bulundu. Yerel polis, ünlü koreografın hırsızlık amacıyla eve giren kişi ya da kişilerce öldürüldüğü görüşünde. Panfilov, 1980'lerin başlannda Rusya'da ilk kez modern dans koreografisi yaptı ve bu çalışmasıyla tanındı. Caykovski'nin 'Fındıkkıran' adlı balesi için yaptığı koreografi çalışmasıyla da büyük başan kazanan Panfilov, Rusya'nın yanı sıra tüm dünyada Ravel, Rahmaninof ve Delibes gibi klasik bestecilerin eserleri için ve Queen, Enigma gibi modern müzik topluluklannın parçalan için koreografiler gerçekleştirdi. Kurduğu Yevgeny Panfilov Balesi'nde, klasik bale ve modern dansı buluşturan sanatçı, geçen yıl "Golden Mask National Theatre" ödülünü almıştı. Panfilov'un ölümünün bale adına büyük bir kayıp olduğunu belirten Rus Kraliyet Balesi yetkilileri, sanatçmın özgün tarzıyla en ilgi çekici koreograflardan biri olduğunu vurguladılar. BUGUN • KADIKÖY GENÇLtK MERKEZİ'nde Belgesel Sinemacılar Birliği tarafından düzenlenen 'Ayışığı Belgeselleri' kapsamında 21.00'de Enis Rızanın 'Halatı Bırakmak', 21.30'da Jean Claude Lubtchansy'nin 'Bir Zamanlar Mezopotamya Vardı', 22.30'da Gül Büyükbaş Muyanın 'Anadolu Düşleri: Muş' ve 23.00'te Didier Fassio'nun 'Angkor Tapınaklarının Sırları'. (0 216 349 77 68) • BAŞKA KÜLTÜREVt'nde 19.30'da VVbody Allen'm yönetmenliğini yaptığı 'Herkes Seni Seviyorum Der' adlı filmin gösterimi. (0 212 249 12 84) • tŞ SANAT'ta 12.00, 15.30 ve 19.00'da 'Sinema Şenliği' kapsamında Lars von Trier'in yönetmenliğini yaptığı 'Karanlıkta Dans'. (0 212 316 10 83) • BEYOĞLU StNEMASI'nda 'Yaz ŞenUği - Ferruh Doğan Anısına' kapsamında David Cronenberg'in yönetmenliğini yaptığı 'Çarpışma'. (0 212 251 32 40) İSTANBUL CAZ FESTİVAÜ'NDE BU60N • LÜTFİ KIRDAR'da 19.00'da Chick Corea & Gonzalo Rubalcaba Piyano İkilisi konseri. rBiletix 0 216 45415 55) ' • ESMA SULTAN YALISI'nda 21 .OO'de Jose Alberto 'El Canario'nun katılacağı 'Salsa Gecesi II'. (Biletix 0 216 454 15 55) • BABYLONda23.00'te Sarah Jane Morris konseri. (0 212 292 73 68)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle