25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 H^ZİRAN 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 Bahçet: •eerekirseçeküiriz.' Viymânlerineıni? Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97EJektrorek posta: denizsom@cumhuriyetcom,tr - BM'nin açlık zirvesinde ıstakoz yenmiş... "Marie Antoinette'in haklı olduöu ortava cıktı!'' Aı/antaj Istanbul'dan mali müşavir Haldun Güler, Advantage kart hesap bildirimine bakınca, "Mesleğim mali müşavirlik olmasına karşın faiz hesabının nasıl yapıldığını anlayamadım" diyor. Güler, özel bankaların kredi kartlanna uyguladıklan aylık yiizde 7 ile 9 arasındaki faiz oranına karşılık Advantage kartın yüzde 13.95 gecikme faizi uyguladığını belirtiyor... Ancakfaiz bununla bitmiyor: "Gecikme faizinin üstüne, nasıl hesaplandığı belli olmayan yüzde 15.80'lik geç ödeme faizi alınıyor... Örneğin, tarafıma fakslanan hesap bildiriminde görüldüğü gibi 9 milyon 500 bin 590 liralık borcun bir aylık gecikmesi karşılığı toplam 4 milyon 744 bin 134 lira, faiz isteniyor ki faiz oransal olarak yüzde 49.93'ü buluyor." Liberalizm dedikleri bu olsa gerek! nkara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi ve Hukuk Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ibrahim Kaplan'ın ge- çen yıl gündeme gelen anayasa değişikliği tartışmalan sırasında hazırladığı rapondan "anadil" üze- rineyonjmu: "Avaıpa Insan Hakları Sözleşmesi'nin hiçbir mad- desinde 'dil hürriyeti'nden söz edilmemiş ve sözleş- me 'dil hürriyeti'ni güvence kapsamına almamıştır. Bu husus AİH Komisyonu ile AİH Divanı'nın Belçika ile il- gili 15.7.1965 tarih ve 233/64 numaralı kararı ile 17.5.1985 tarih ve 10650/83 DR42 numaralı karannın 42. sayfasında; Hollanda ile ilgili 12.1.1985 tarih ve 111000/84 DR45 numaralı kararının 240. sayfasında açıkça belirtilmiştir. Sözü geçen kararlarda, dil hürri- yetinin sözleşmenin kapsamı dışında kaldığı ve ayrıca sözleşmenin 10. maddesindeki düşünceyi açıklama hürriyetinin de dil hürriyetini içerir şekilde yorumlana- mayacağı açıkça belirtilmiştir." Ana dil "Isviçre Federal Mahkemesi, anayasanın dillerle il- gili hükmünü dikkate alarak milli diller Almanca, Fran- sızca, italyanca, Retoromanca ve resmi diller Alman- ca, Fransızca ve İtalyanca dışında vatandaşlann anadi- li hangisi olursa olsun. kantonda konuşulan dil dışın- da başka bir dille okul açılmasını, eğitim ve öğretim ta- lebinde bulunması haklarını, kantonların dil konusun- daegemenolduğunakararvererekreddetmiştir.""Kİ- şinin anadilini günlük yaşamında, aile hayatında ko- nuşma hürriyeti, tıpkı salt düşünce hürriyeti gibi, do- ğuştan kazanıldığından herhangi bir sınırlamaya tabi degildir. Kişinin anadili ile anayasada öngörülen milli veya resmi dil arasında farklılık yoksa, düşünceyi açık- lama ve yayma hürriyeti kapsamında milli dil de olan, anadilini kullanması, sadece düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin ve gerektiğinde basın hürriyetinin sınırlamalanna tabi olacağında bir tereddüt söz konu- su degildir. Kişinin ana dilinin, anayasada hükme bağ- lanan milli veya resmi dil veya dillerden farklı olması durumunda, kişinin anadilini kamu hizmetlerinde, okul- larda, sözlü, görüntülü veyayazılı basında kullanma is- teği ve talebi, başta ülkenin toprak bütünlüğü, kamu menfaatı ve kamu düzeni, toplum huzurunun korun- ması sınırlamalarıyla karşılaşması ve böylece sınırla- ma ve kısıtlamaya tabi tutulması mümkündür." "Uluslararası doktrin ve mahkeme içtihatlanna gö- re... Anayasalarda milli dili ve resmi dili belirleyen hü- kümler, şayet anadil, resmi veya milli dil ile aynı ise, bu anayasanın yürürlük alanının kapsamında anadilin mu- hafazasına temel teşkil etmektedir. Anadil ile milli dil farklı ise, anayasada milli dili düzenleyen hüküm, fark- lı olan dil hürriyetini güvence altına almamakta, onu bi- lakis şartlara, kamu menfaati gereği, belli sınııiamala- ra tabi tutmaktadır." SESSİZ SEDASIZ (!) v tl^ı ıııitMMKMı ' l"ıl NKÂ> .'1 K p EFENDTLEZ. /.. HpT AVZüPA S&ZLÂSfNE* K EFENtt CLAJ2AİŞ Yüksek Yerilim Hattı erdincutku ' yahoo.com Halk politikadan soğudu... Boşanma nedeni ŞtDDETLl SEÇlMSlZLlK! St. Pucherie'de veliler ölürse hesabı! Uzunca bir süredir özel okullar, okul taksitlerini anlaştıkları banka şubeleri kanalıyla tahsil ediyor... Veli, taksitini zamanında hesabaya- tırmazsa. banka kredi açıp okul taksi- tini ödüyor sonra dönüp faiziyle veli- den alıyor... Fransız okulu St. Pucherie de Ga- ranti Bankası Parmakkapı Şubesi ile anlaşmış... Ne var ki St. Pucheri'nin okul tak- sitini banka kanalıyayatırmak için Ga- ranti Bankası'nda hesap açmak o ka- dar kolay olmuyor... Banka, veliden yaklaşık 40 milyon lira prim karşılığı yaşam sigortası yap- tırmasını istiyor... Bu parayı ödemeyen velinin önüne bir dizi engel çıkartılıyor... Sorduğunuz zaman veli öldüğünde öğrencinin okul taksitinin sigorta hesa- bından ödenecegi söyleniyor... Okul yönetimine "Bu yıl kaç veliniz öldü?"diyesoruncayanıtalınamryor... Garanti Bankası Reklam ve Tanıtım Müdürü Naciye Güner, bu uygulama- nın öğrencilerin eğitimini garanti altı- na alan bir "hizmet" olduğunu söy- lüyor... Veliye sigorta önerisini götürdüğü- nüz zaman kabul etmezse ona zorluk çıkartmadan okul taksiti hesabını açar- sanız bunun adı hizmet olur... Sigorta yaptırmak istemeyen veliyi zorlamaya başladığınız zaman iş hiz- metten çıkar ticarete döner... Bu da eğitimin ticarileştirmesinin en çirkin örnegini oluşturur... Büyiik Metropollerde Gelecek Turizmine Nasıl Hazırlamyorlar? Dr. BEKİR KUMBUL Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Eğer ülkenizin tartışmasız en önemli turizm merkezinin belediyesinden sorumluysa- nız elbette dünyanın bu yeni meselesi ile çok yakından ilgi- lenmek zorundasınız. Antalya Büyükşehir Beledi- ye Başkanı olarak en ciddi so- ru bu oimalı diye düşünüyo- rum. Çünkü elimizdeki mev- cut Antalya zaten bu haliyle Türkiye'nin onur şehridir. Top- lumsal ekonomik krizin en ağır zamanlarında bile ülkesine aralıksız döviz armağan etmiş bir vefakâr bölgedir. O halde bugünün telaşı, as- hnda yarına geri kalmamış, önemini yitirmemiş, turizm servetini korumuş ve kendisi- ni dünya gündemine göre güncellemeyi başarmış bir Antalya adına olmalıdır. Yaptığımız izlemeler bize göstermekte ki, artık ülkeler dsğü şehirler kendi başlarına kimlik taşımakta ve ülkelerinin değil, kendilerinin profilini sat- maktadırlar. Yüzyılın sonlarına doğru başlayan turizmde uzmanlaş- rna ve turizm merkezlerini djnya kategorilerinde rakip- sz Mma anlayışı son sürat ge- lişmekedir. Antalya bu açıdan cünyanın en önemli merkezle- rı kar şsında bile rakipsiz gö- runmectedir. Çünkü turizmde satılacak her şeye doğuştan ShİDt'. Elımzi kolumuzu bağlayan nerkeıi hükümet ve yerel yö- retiın şbirliğindeki strateji ha- 2rlana kısıtlamalarını gör- nezden gelerek dünya şehir- Itrirden birkaç örnek sunmak irtiyorjm. Ayrıca eğer ülkemi- zn geteceğinde önemli bir 3ngiriksağlayacaksaayn bir yazı ile de merkezi hükümet- ere 1 yonetim strateji kısıtlayı- alıkarnı tartışabiliriz. Durva şehirleri artık turizm- ıe ıznanlaşmayı seçmişler- jr \e her birisi uzmanlaştıgı iarda rakipsiz olmak hedefi- j teHemiştir. Örneğin Los jngeles kesinlikle eğlence tu- zmnn şehridir ve kendisini u ılanda hem rakipsiz kıl- -ıal<tchem de sürekli dünya ürdenine göre güncelle- ıel<teJir. h Lfturya Alpleri gençlik se- rumları için kaynakyaratmıştır. lyi gelir sahiplerinin ziyaret et- tiği ve çok para harcadığı bu merkezlerde insan ölümsüzlü- ğü aramaya devam etmekte- dir. Elbette ölümsüzlük arayışı- nın maliyeti de Avusturya Alp- leri'ne büyük döviz olarak ge- ri dönmektedir. Venedik tarihini sergilerken Israil Kızıldeniz çamurlannı gü- zellik adına satmaktadır. Na- irobi artık meraklısı çok azal- mış safari turizmini ancak bir elli yıl daha taşıyabilecek gibi görünmektedir. Antalya, turizmin uzmanlaş- ma gelecegine nasıl hazırian- malıdır. Nasıl bir kimlikle ken- disini güncellemelidir. Daha üstünde epeyce tar- tışma yapılması gereken bu konuda birkaç ön düşünceyi alana taşımak için sunuyo- rum. Antalya cömert servetini, sıcak denizini, tarihini ve gü- neşini satmaya devam eder- ken öte yandan da çok ziya- ret edilmekten doğan (veya doğacak olan) yıpranmışlığını korumak zorundadır. llk stra- teji bu konuda çizilmelidir. Ikinci olarak gelir seviyesi çok üstte olan gruplar için ca- zip hale gelmelidir. Bu da an- cak bereketli Antalya ovaları- nın doğal ürünler mucizeleri- nin, insanoğlunun yeniden do- ğaya geri dönüp arayışlara başladığı bu yıllarda hatırlatıl- masıyla mümkündür. Bu yep- yeni ve kazanacağı tartışma- sız bir sektörü yaratmaya adaydır. Üçüncü olarak Antalya dün- ya politikalarının tartışıldığı, uluslararası think-thank'ların, vvork-shop'lann ilk hatırlanan ev sahibi olmayı hedeflemeli- dir. Bu, Antalya'ya entelektü- el bir merkez kimliği kazandı- racağı kadar tıpkı Cenevre gi- bi politik merkez kimliği de ka- zandıracaktır. Böylece Antalya doğuştan getirdiği tarih, gü- neş, deniz ve doğa servetleri- ne üst bir saygın kimlik daha eklemiş olacaktır. Antalya için bu hedefi be- ğenmiyorsak yeni önerilerle yeni hedefleri tartışabiliriz. Bu- naaçığız. Beğendiysek bunun stratejisini çizmek için bilgini- ze, düşünce rüzgârlannıza ve desteğinize ihtiyacımız var. Kuşkusuz her şey Antalya'nın yannı için... Kuşkusuz her şey bu topraklann geleceği için. KÎM KİME DUM DUMA BEMÇAK behicak(a turk.net ÇİZGlLÎK KÂMİL MASARACl HARBİ SEMİH POROY semihporoy(q yahoo.com TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 13 Haziran UCAN BOMBA V-f 8ÛTÜAJ ff'OÛ£-1944 'TE BUGÜN, !I- DÜNYA riyce sü/e£GK£M, AUAANt-A ye Ş OLAN Y-i SOMeALAKjNI LONOf&l'rA YOLiA- MAYA B<4Şt-AMfŞn. 6ÜPÜMLÜ 8OMSALARIN eA/EKL£S/A/P£AI OCAM I/-1 '>-£&, NAZl / ALT-fNDAKJ FBAfiJSA''O4Af ATEÇLBN- ALIP TEyP 1 ÜSTÜ- V-1 ML/Ş S&4UN ' eûyüK . İJA/İ.Ü oc^/v Bu Yoi. ÇEŞME MAHKEME SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANI SM: 2000/40 Satış Otakhğın aiderilmesi nedeniyle mahkemece satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsı. kıymeti ve evsafı: Iznir ili. Çeşme ilçesi. Ilıca Mahallesi, Ilıca civarı mevkiinde kain tapunun cilt 47. sayfa 4997. ada 5788. parsel 3 sayısında kayıtlı arsa vasfında 1001 m2 miktarında üzerindeki bınalar ile birlikte toplam 3)8^65.000.000.000.-TL muhammen kıymetindeki taşmmaz. (tapu kaydındaki şerhler baki kalmak şartı ile> "Tsınmazın hali hazır durumu: Taşınmaz üzerinde dosyaya ibraz edılen bilirkişi raporunun ekindeki krokide A harfı ile gösterilen zeminde 170 m2 toplam 340 m2'lik iki katlı yığma sistemle yapılmış çok küçük bölümü enUçı dükkânı olarak kullanılan diğer kısımlan boş durumda bina. B harfi ile gösterilen iki katlı zeminde 74 m2 toplam 148 m2 yığma sistemle yapılmış bina ile C, D. E. F, G. H harfi ile gösterilen yıkık viran ve kullanıl- ımiJurumdaki binalar ile 1 harfi ile gösterilen vvc bulunmaktadır. Tjiinmazm imardurumu: Taşınmaz imarpianında (B-2) ticaret alamnda kalmaktadır. 18.01.1995 gün ve 5694 sayılı Izmir I nolu K.T.V Koruma Kurulu karanna istinaden Ilıca merkez koruma alanı içerisinde kalmakta- dr. voruma kurulundan izin almak kaydıyla inşaat yapılabilir. Tescilli eserdir. Snş şarüan: Taşmmazın 1. açık arttırması 12.08.2002 günü saat 14.00 ila 14.15 arasında Çeşme Mahkeme Yazıişleri Müdürlüğü odasında açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada takdir edilen kıymetinin yüz- it "inı bulmaz veya alıcı ve talipli çıkmaz ise en çok arttıramn taahhüdü baki kalmak şartı ile aynı yer ve aynı saatlerde 22.08.2002 günü ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada dahi takdir edilen kıymetinin yüzde 4<*nı ve satış masraflannı geçmsi şartı ile en çok arttırana ihalesi yapılacaktır. Arttırmaya iştirak edenlerin tahmin edilen kıymetinin yiizde 20si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın temınat mek- tıfcsuu vermeleri lazımdır. Satış. peşin para iledir. Alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. thale damga pulu binde 15 tapu alım harcı yiizde 18 KDV ve teslim masraflan alıcıya aittir. Snş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmez ise Icra tflas Kanunu'nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. iki ihale arasındaki farktan ve yasal faizinden alıcı ve kefılleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hı<:; katmadan kendilerinden tahsil edilecektir. Bu fark var ise öncelikle teminat bedelinden tahsil olunur. Satışa iştirak edenlerin şartnameye görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başka bilgi almak isteyenle- n» nemurluğumuzun 2000/40 satış sayılı dosyasına müracaatlan şeklindeki işbu gayrimenkul açık arttırma ilanı daha önce kendisine mahkeme karan ve kıymet takdir zaptı ile bilirkişi raporu ilanen tebliğ olunan hissedar BcşGürcüoğlu'na gazetede yayımlandığı tarihten itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilan olunur. 04.06.2002 Basın: 35946 DÜZ ÇtZGİ UMİT ZtLELt Kupeselleşmenin Goz Kamaştıran BilançosuL. Kutluyorum!.. Küreselleşmenin tüm dünyadaki işbirlikçi silahşor- ları ne kadar övünseler, ne denli gurur duysalar, yeri- dir; azımsanmayacak destekleri sayesinde efendite- ri, dünyanın tüm zenginliklerini denetimleri altına al- dılar... Artık onların oluru olmaksızın dünyanın hiçbir yerinde yaprak bile kımıldayamıyor!.. Tüm madenler, bankalar, şirketler, hükümetler, parlamentolar, sivil toplum örgütleri, insanlar, toplumlar onların kontrolün- de... 10 yıllık kanlı küresel dayatma, yaratılan savaş- larda ölen beş milyon insan, 182 ülkede satın alınan işbirlikçiler sonunda büyük zaferi getirdi... Küreselleşmenin bu büyük zaferi tam 815 milyon aç insanın omuzları üzerinde tüm haşmetiyle yükse- liyor... TebriklerL • • • Işte Olimpos kadar yüksek, ihtişamlı küreselleşme zaferinin bilançosu: - Bugün itibanyla dünyada 815 milyon kişi açlıkla savaşıyor. Bunun 300 milyonu çocuk... Her 4 saniye- de bir insan açlıktan ölüyor... Yani günde 24 bin in- san açlık nedeniyle yaşamını yitiriyor... - Dünya üzerinde tam 3 milyar insan günde iki do- lann altında gelirie yaşamaya çabalıyor. Her yıl 12 mil- yon çocuk yetersiz beslenme ve buna bağlı hastalık- lar yüzünden ölüyor... - Birieşmiş Milletler verilerine göre 1990 yılında en yoksul ülkeler grubunda 36 ülke varken, bu sayı 2000 yılında 48'e yükseldi. - Dünyadaki en zengin 200 kişinin toplam serveti 2.5 milyar insanın toplam gelirini aşıyoıi.. Dünyanın en zengin üç Amerikalı patronunun eriş- tiği zenginlik, en yoksul 48 ülkenin toplam servetin- den fazla!.. - Dünya Bankası verilerine göre, dünya nüfusunun yansından fazlasını oluşturan yoksul ülkelerin milli ge- lirleri toplamı dünya toplamının yalnızca yüzde 6'sını oluşturuyor... Buna karşılık dünya nüfusunun yalnız- ca altıda birini oluşturan gelişmiş ülkeler dünya zen- ginliklerinin yüzde 80'inden fazlasını alıyor!.. - Savaşlardan etkilenen ülke sayısı 1980'lerde yıl- da ortalama 5 iken bu rakam 2000'de tam 22'ye çık- tı!.. Son 10 yılda tam 5 milyon insan savaşlarda can verdi... Alın size küreselleşme!!! • • • Hayır, daha bitmedi!.. Dünyadaki aç insan sayısını 2015 yılına dek en azın- dan yan yarıya azaJtabilmek için gerekli olan para ne kadar biliyor musunuz?.. 24 milyar dolar!.. IMF'nin Güney Kore'yi boyunduruğa geçirmek için verdiği kredininyansıLTürkiye'yi "hizayagetirmek" için har- cadığı paradan bile az!.. Bu parayla 400 milyon insa- nın, 150 milyon çocuğun yaşamı kurtulacak... - Amavermiyorlar!.. BM Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) Genel Direktörü Jacques Diouf, gelişmiş ülkelerin verdikleri sözleri tutmadıklannı daha geçen gün Dünya Gıda Zirve- si'nde açıkladı. BM Genel Sekreteri Kofi Annan ise daha açık konuştu; zengin ülkelerin FAO'ya bir eliyle verdiği bağışı diğer eliyle aldığını söyledi!.. Peki, küreselleşme sürecinde dünyadaki askeri har- camalann ulaştığı parasal boyutu biliyor musunuz?.. 800 milyar doların üstünde!.. Gelişmiş ülkelerin dün- ya silah satışındaki payı ise yüzde 90'ın üstünde!.. Ya- ni 400 milyon insanı açlıktan kurtaracak paranın tam 40 katı silahlanmaya harcanıyor ve bu paranın nere- deyse tamamı yine zengin ülkelerin cebine giriyori.. Açlıktan ölen yüz milyonlarca insana 24 milyar dola- n çok gören küreselleşmenin patronlan, yoksul ülke- lerin elindeki, avcundakini de silah satarak alıyor!.. Daha dört gün önce Iskoçya'da yayımlanan Sun- day Herald gazetesi, Ingiltere'nin uluslararası huku- ku hiçe sayarak 26 ülkeye kitle imha silahlannın ya- pımında kullanılan ve TCP olarak adlandınlan kimya- sal maddeleri sattığını yazdı. Bu ülkelerin içinde in- sanları, çocukları açlığın, yoksulluğun pençesinde olan ülkeler önde geliyor!.. Işte, satılık kalemlerin, benliğini pazara çıkarmış iş- birlikçilerin "dünyaya mutluluk getirecek, Türkiye'yi 21.yüzyıla kazandıracak" dediği küreselleşmenin ra- kamlarla, istatistiklerle ortaya konan gerçek yüzü bu... Tüm bu veriler zengin efendilerin nasıl bir dünya ya- ratmak istediğini tüm çıplaklığı ile ortaya koyuyor... Ama biliyorum; bütün bu gerçekler, işbiriikçi silah- şoriarın gözünde sıkıcı, tamamıyla demode, yani "out"!.. - Soysuzlaşmak, köleleşmek, en kârtı kapıya bağ- lanmak ise günün modası, yani "//»"!!! E-posta: umitzileli'ttnet.net.tr B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 I I -U- î U Im M nru M!•n JrirLLM_ II H 1 SOLDANSAĞA: 1/ "FhırcuıT da denilen bir kuş. 2/ Taş ya 2 da maden çı- kanlan yer... Osmanlı de\r - letinde iki alaydan olu- şan askeri bir- lik. 3/Denizci- likte, dört kö- şe yelkenleri boğarak yü- zeylerini küçültme işi. 4/ Kızıldeniz'in kuzeydoğu ucundaki körfezin adı... Her- hangi bir kuvvet ala- nından geçtiği varsa- yılan güç çizgileri. 5/ Adın durum eklerin- denbiri... Ya\Tu yap- maya alışkın kümes hay\r anlan için kulla- nılan sözcük. 6/ Kanşık renkli... Dayanaksız söz ya dakonuşma. 7/ldare lambası. 8/Yağmur suyununbi- riktiği çukur yer... Eylemleri olumsuz yapmakta kul- lanılan ek. 9/ Artvin yöresine özgü bir halk oyunu. \TJKARIDAN AŞAGIYA: IVHalkdilindepancara verilen ad. 2/Biray adı... Os- manlı devletinde il ile ilçe arasında yer alan yönetim birimi. 3/Çapraz düğmeli, ipek ya da strma işleme- li bir tür kısa yelek. 4/ Sarp geçit... Eli açık, cömert, yiğit. 5/ Türk resim sanatında önemli bir gnıbun ad olarak benimsediği harfin okunuşu... Gelişmiş, ser- pilmiş ağaç için kullanılan sözcük. 6/ Yapısına gir- diği sözcüğe "biçiminde, yolunda" anlamı katan ya- bancı önek... Nesnel. II "Yok" anlamında argo söz- cük. 8/Meyve kurusu... Kuzu sesi. 9/ "Öhnezotu" da denilen ve beyaz, mor ya da fırfiri renkte çiçekler açan otsu bitki.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle