Katalog

2 6 MA'IS 2002 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Karayalçıı'dan seçımtalimatı • A\TCJRA(Cumhuriy« Bürosu) -SHP'nın Yıldız'daıi genel merkez binası düı törenle açıldı. SHP Gen;l Başkaru Murat Karayalçn. seçimlerin 2OO3'ün ıkbahannda vapılma oasılığına ışaret ederek patililere "Hazırlığnızı ona göre yapın' talmatını verdi. Kaptenîçingetyor • BERLK(AA)-Almanya îçişleri Batanı Otto Schily. erken tahlye talebinde bulunan İsami Cemiyet ve CemaatlerBırliği'nin yöneticisi *fetin Kaplan"ın iade edilm;sı içın temaslarda bulunmak amacıyla 1ürki\e"ye gideceğini söyledı. Schıly, Türkiye 'ye ne zaman gideceği k(nusunda bilgi vermedi. Okan Kttekçi toprağa verldi • tstanbulHaber Servisi - F tipi cezaevive tecrit uygulamasna karşı cezaevlerinle süren ölüm orucu eylerıinde yaşamıru yitiren 91. eylemci olan Okan Külelçi dün Sangazi Mezarlığf nia toprağa verildi. TİKP davasından Tekirdağ Cezaevı'nde tutukJu bulunan ICülekçi. ölüm orucunun 240. gününde 23 Mayıs günü yaşamını yitirmiştı. Pois Kotejfne kc ögrenciahnacak • ANKAR\ (Cumhumet Bürosu) - Pois Koleji'ne Giriş Yönetrıeliği'nde yapılan degişiklikle gelecek yıldan itibaren koleje ki2 öğrencilerde alınacak. Polis Koleji'ne kız öğrencilerin de alınmasını Başbakan Bülent Ecevit'in istediği öğrenildi. Bbistan'da operasyon • ELBtSTAN(AA)- Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde, PKK'ye yönelik operasyonda 23 kişi gözaltına aimdı. Gözaltına alınan 23 kişıden 8"inin ilk sorgulan sonrasında serbest bırakıldığı bildirildi. fcevrtöJürse DSP'yi gömün' • ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - AKP Genel Baskanı Recep Tayyip Erdoğan. partisinin teşkilat açtlışı nedeniyle Eskışehir'de düzenlenen mitıngde yaptığı konuşmada. Başbakan Ecevit'in "Çekilırsem kaos olur" sözünü anımsatarak "Sayın Eceviı öldüğü zaman DSP'yi aömün mezara" dedı.' MHP'de Peker' depnemi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Sedat Peker'in "u-ww.ozturkler.com" adresiyle kurduğu site nedeniyle düzenlediği toplantıya MHP Beykoz İlçe Örgütü yöneticilerinin katılması MHP'yi kanştırdı. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, dün yaptığı yazılı açıklamada, "Beykoz Ilçe Teşkilatı, Başkanlık Dhunı tarafindan feshedılmiştir" dedi. Defidere yakalandı • İstanbul Haber Servisi - Kırmızı bültenle 6 yıldır aranan uluslararası uyuşturucu kaçakçısı Selahattin Delıdere, îzmit'in Karşıyaka beldesinde deprem sonrası yaptınlan konutlarda saklanırken "Mehmet Ekelik" sahte kimlığıyle yakalandı. ANAP lideri Yılmaz, Türkiye'niıı etnik kimliklere farkh göde bakması gprektiğiııi söyledi Bakış açısıdeğişmeliANKARA (Cumhuri\«Bü- rosu) - Başbakan Yardımcısı Mesut Yıhnaz, Türkiye 'nin ar- nk etnik kimliklere farklı göz- le bakması gerektiğini belirte- rek "TûrkivE,budüny»a uyum sağlamak istivorsa bugüne ka- darki terörün gölgesindeki ba- kış açısını terk etmeb'dir" dedi. Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Türk Demokrasi Vak- fi ve Konrad Adenauer Vak- fı'nın düzenlediği "Avrupa Konvansiyonııve Türkiye'' ko- nulu kongreye katıldı. Konuş- masına konvansiyona ilişkin bilgi vererek başlayan Yıl- maz'ın çeşitli konulardaki gö- rüşleri özetle şöyle: Bölûnme tehfikesi: Kopen- • "Avrupa Konvansiyonu ve Türkiye" konulu kongreye katılan Yılmaz, "Avru- palılann takvimini değiştirip üyeliği daha erken bir tarihe çekebilir miyiz? Bu ta- mamen bizim performansımıza bağlı" dedi.. hag kriterlerini yerine getirir- sek Türkiye'nin bölüneceği ve aynlıkçı hedeflerpeşinde olan- lann bımu istismar edeceği en- dişesi vardır. Ama burada 2 noktayı dikkate almak gerekir. Birincisi, şu anda alıp alma- mayi tartıştığımız riskler zaten bizim şu anda taşıdığımız risk- lerdir. Türkçeden başka bir dil- de radyo ve televizyon yayını yapılıp yapılmaması tartışıl- maktadır ama yıllardan beri Türkiye'de terör örgütünün ya- yın organı aynlıkçı yayın yap- maktadır. Dolayısıyla flili ola- rak Türkiye zaten bu riski üst- lenmiştir. Etnik Idnüiklere farkh ba- kış: Türkiye, kendi ülkesinde- ki alt kültürlere, etnik kimlik- lere önümüzdeld dönemde ar- tık farkJı bir gözle bakmak zo- rundadır. Türkiye, eğer çağdaş dünya ile bütünleşmek ve bu dünyaya uyum sağlamak isti- yorsa bugüne kadarki terörün gölgesindeki bakış açısını terk etmelidir. 2OO8'de üyelik: Avrupalıla- nn takvimini değiştirip üyeli- ği daha erken bir tarihe çeke- bilir miyiz? Bu tamamen bizim performansımıza bağlı. Biz kendi içimizde artık tartışma- mamız gereken konulan bir ta- mamlayabilsek, bu konuya ki- litlenebilsek, ikinci genişleme dalgasını yakalayabilıriz. Yani 2010'u beklemeden AB tak- vimine aykın olarak 2007'de tam üyelik karannı alabilir, 2008 'de de Bulgaristan için ön- görülen takvünde üye olabili- riz. Kıbnsta kötü senaryo: Ne- lerden vazgeçebileceğimiz ve nelerden vazgeçemeyeceğimiz bellidir. Bunlann ışığında ola- bildiğimiz kadar uzlaşmacı, olabildiğimiz kadarçözüm yan- lısı olup Güney Kıbns'ın AB üyeliği konusunda telafruz edi- len kötü senaryoyu bozmamız lazun. Yoksa büyük bir krize doğru gidiyoruz. Bunu önle- mek için de başkalan gibi bi- zim de yapabileceğimiz şey- ler vardır. AB siyasi cüce: AB ekono- mik ve sosyal bütünleşmede son derece başarılı bir maziye sahip ama buna karşın ulusla- rarası politikada ve güvenlik politikalannda AB hâlâ yeter- siz bir birlikteliktir. Özeti eko- nomik bir dev, ama siyasi bir cüce. MHP'den Ecevit ve Yılmaz'a Nutuk'u birkez daha okusunlar • Anadilde eğitimin, cumhuriyetin temel ilkesine aykın olduğunu söyleyen MHP Grup Başkanvekili Köse, "AB'ye bölünerek değil. üniter yapımızı ve kimliğimizi koruyarak kabul ediyorlarsa selamünaleyküm, aksi takdirde taviz vermemiz mümkün değil" dedi. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Hükü- met ortaklan arasında idam, anadilde eğitim ve yayın konulanndaki anlaşmazlık giderek de- rinleşiyor. MHP Grup Başkanvekili İsmafl Kö- se, Başbakan Bülent Ecevit ve ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl- maz'a. "Nutuk'ubirkez daha okuyun, cumhu- riyetin kuruluşunu yeni- den mceJeyin" önerisin- de bulundu. Köse, ana- dilde eğitim ve yayının cumhuriyetin temel il- kesine aykın olduğunu söyledi. Başbakan Ecevit'in AB konusunda "Sayın Bahçeli'ye güveniyo- rum, cesur aduıılar ata- cağına inanıyorum". ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın da "Risk ahnadan başan- ya ulaşılamaz, tıkanık- hğı cesaretle aşalım" açıklamalan, MHP'de tepkiyle karşılandı. MHP Grup Başkanve- kili Köse, bu açıklama- lann muhatabının MHP olmadığını, MHP'nin Türkiye'yi federasyo- na çevirmek isteyen dü- şüncelere karşı olduğu- nu söyledi. AB ile ilgi- li kriterlerin AB Ulusal Programı"nda yer aldı- ğını anlatan Köse, ıdam, anadilde eğitim ve ya- yın ile Kıbns konula- nnda ödün vermeleri- nin söz konusu ounadı- ğını bildirdi. Bu konularda ortak bir yolun da bulunama- yacağını kaydeden Kö- se, dilin milletin birlik ve bütünlüğünü sağla- yan en önemli unsur- lardan bin olduğunu ve bunun göz ardı edile- meyeceğini söyledi. Kö- se, "BunungözardıediJ- mesi demek, bir azmb- ğı daha sonra da birtop- hıluğu ortaya çıkanr kt o da bugün PKK'nin hedefine koymuş oldu- ğu siyasaflaşnıa.demok- ratikleşme ve özerkleş- me dedigi noktaya gö- türür" diye konuştu. Anadilde eğitim ve yayının devletin kuruluş ilkesine aykın olduğu- nu savunan Köse şu gö- rüşleri dile getirdi: "Bu, Türkiye Cum- huriyeti'ni kuran bü- yük Atatürk 'ün düşün- cesidir. Açsınlar bir da- ha Nutuk'u okusunlar, cumhuriyetin kurulu- şunu bir daha incelesin- ler. Getirilen öneriler milletin büük ve bütün- lüğünü sıkınnya sokar. Bu 'devleti yık. bir da- ha yap' demekor. Ata- türk'ün bize emanet et- tiği bu cumhurryçti ko- rumak ve kollamak MHP'nin olduğu kadar Türk mflletinin de göre- vidir. AB'ye böiünerek değil birlik ve bütfinlü- ğü sağlamlaştırarak, üniter yapımızı ve kim- Bğirniakonrvarak kabul ediyoriarsa selamüna- leyküm, aksi takdirde taiviz vermemiz müm- kün değü." ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART ALIN JIZA TA.KIUN'. [email protected] Bakan Türk, konunun acilen ele alınması gerektiğini söyledi Siyasilerin gündemi idam Haber Merkea - Ada- let Bakanı Hikmet Sami Türk,ölüm cezasının kal- dınlması konusunun aci- len ele alınması gerekti- ğini belirtti. Türk, dün Adalet Ba- kanlığı Eğitim Dairesi Başkanhğı'nca Izmit'te düzenlenen "İnsan Hak- lan Semineri"nin açılı- şında, Türkiye'nin Ulusal Programdaki kısa vade- li taahhütlerini yerine ge- tirdiğıni ve sıranın orta vadeli taahhütlere geldi- ğini anımsaftı. Ölüm ce- zasının kaldınlmasının, bu süreçte acilen ele alın- ması gerektiğini belirten Türk, çağm şartlaruıı ve ülkenin yararlannı göz önünde bulundurarak ka- rar verme zamanının gel- diğini vurguladı. Devlet Bakanı Nejat Arseven de ölüm cezası- nın kaldınlması sorunu- nun diğer konularda oldu- ğu gibi anlayış çerçevesin- de çözüleceğine inandıgı- nı belirterek "Ufakşeyte- retakınpTürkiye'nin bü- viikgeteceğini heba eOne- memiz gerekir'' dedi. Ar- seven, Türk Sanayicileri ve Işadamlar Derneği (TÜSÎAD)YönetimKu- ruJu Başkanı Tunca^Ozil- han'ı dün makamında zi- yaret etti. Arseven, ko- alisyon hükümetinin bu- güne kadar önemli adım- lar aftığnı ifade ederek "Birkaç önemli mesele var. İdam konusunun da aynı anla>ışla çözüleceği- ne inanıyorum" dedi. Önümüzdeki günlerde başta ölüm cezasının kal- dınlması olmak üzere bir- kaç konunun tekrar Tür- kiye'nin gündemine ge- leceğini kaydeden Arse- ven, Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sesir'in AB ile ilgili yapacağı liderler zirvesinde tüm siyasi par- ti başkanlannın ortak bir noktada buluşacağını ümit ettiğini söyledi. TBMM Başkanı Ömer İzgi ise dün katıldığı res- toran açılışuıda gazeteci- lerin sorulannı yanıtladı. Idam konusuna da degi- nen Izgi, "Türki>« bu ko- nuda süaşmış bir iilke du- rumunda değiklir. Ancak idam, ilkel bir infaz şek- fidir diye düşündüğümüz ve bunu kakürahm diye proje şekfine dönüşrür- düğümüz için bir gün bu da kalkacaktır" diye konuştu. IRMIKIAYDIN ENGİN [email protected] Pazar yazısı hesabını filan tpir yana bırakacak, Murat Karayal- çın-Fikri Sağlar ikilısının kur- duğu, ülkemızin 45. partisini, Sos- yal Demokrat Halkç) Part'yı (SHP) yazacaktım. Programını -henüz- okuma- dık. 176 kişilik kuruculann tümü- nü -henüz- bilmiyoruz. Ama ye- ni SHP'ye, paramparça sosyal demokrasının, parçalanndan her- hangi biri olarak bakılamayaca- ğı besbelli. SHP, kuruluşunun ardından büyüyeceğine kan kaybetmeye başlayan Sema Pişkinsüt onder- liğındekı TDP'den, Tarhan Er- dem, Yiğrt Gülöksüz, llhan Te- keli triomvirasının bir türlu kuru- lamayan partilerinden, keza ne ya- pacaklanna bir türlü karar vere- meyen Ercan Karakaş ve SO- DEV ekıbinden farklı bir parti. Farkın adı: HADEP. Eğer Karayalçın'ın sezdirdiği ve sızdırdığı bilgiler gerçekleşir ve HADEP tüm kadrosu ve seçmen krtlesi ile SHP çatısı altında yü- rümeye karar venrse Türkiye'nin yakın siyasal kompozısyonuna ilişkin bütün hesaplar altüst ola- bılir. Hükümet koalisyonunu oluş- turan partılerin baraj korkusu için- Molla, Aptes de Gitti, Namaz da!.. de yaşadıklan, AK Partı'nin birin- cı partıliğe tırmandığı bir süreç- te, sosyal demokrasinin büyük oy potansıyelini emebilecek hiçbir sosyal demokrat oluşum ortada yokken ve paramparça sosyal demokrasinin barajı aşıp parla- mentoya girebilmesi uzak olası- hk ıken SHP-HADEP birliğı bek- lenmedik bir çekim merkezi oluş- turabilir. Olası birseçım sonucu- na ilişkin bütün öngörüler içın "sil baştan" yapmak gerekebilır. HADEP'in son seçimde doğu ve güneydoğudaki ezici üstünlü- ğüne, Kürt seçmen kitlelerinin büyük oranlara ulaştığı İstanbul, izmir, Ankara, Mersin, Adana gi- bi kentleri ekleyememesi SHP çatısı altında aşılabilir. Buna bir de sosyal demokrat seçmenler- den Karayalçın-Sağlar ikilisinin payına düşenleri de eklenirse... Evet, bunları ele alan okkalı bir yazı döktürecektim. Ankara ga- zetecilerine ınat, Ankara'dan der- lediğim fısıltılardan, bilgi, haber kınntılanndan sıkı bir Tırmık çı- karacaktım. Olmadı. Ayrıca önceki akşam, Anka- ra'da. Çağdaş Gazetecıler Der- neği'nın "yılın gazetecıleri" ödül- lerinden köşe yazısı dalında ve- rilen Mustafa Ekmekçi Ödülü'nü aldığımı anlatarak kendimı öve- cektim. Ağabeyimin, ustamın adı- nı taşıyan bir ödülle Istanbul'a döndüğümü anlatıp kasım ka- sım kasılacaktım. Hızımı alamaz- sam araya birkaç "Mustafa Ek- mekçiöyküsû' katpşu pazar gu- nü sizleri gülümsetmeye çalışa- caktım. Olmadı... Mollalar bütün yazı hesaplan- mı bozdu. ••• Olup biteni biliyorsunuz. Hem "demokratik" hem de "sol" olma iddiasındaki DSP'nin bir kadın milletvekili, Gönül Saray, cuma namazına gitti ve mollalar küp- lere bindi. Örneğin DYP'li rnolla Fetullah Gültepe erkekler arasında na- maza duran kadın milletvekili içın "Secdeye vardığında vücutya- pısının ortaya çıkması çirkin bir hadısedir" buyurdu. Buyur bakalım. Cuma namazı başlamış. Iba- det sırasında cemaat toplu ola- rak secdeye varmış. 0 sırada ötekilerle biriikte secdeye var- ması gereken molla, kadın millet- vekilini gözlemiş. Molla, secdeye varmadan diz- leri üstunde kazık gibi durup ka- dın "mümine"ye rni bakrnış, yok- sa secdeye vanr gibi yapıp, po- posunu göklere dikip, başını ha- fıf kaldırıp, gözucuyla, çaktırma- dan kadın milletvekiline mi bak- mış? l-ıh, bu ayrıntıyı haberlerden bulup çıkarmak mümkün değil. Ama kadın milletvekilinin vücut hatlarının ortaya çıktığını gördu- ğüne göre ve bunun 'çirkinbirha- dise" olduğunu saptayacak ka- dar da lyi gözlediğine göre mol- lanın namazına fesat kanştı, ap- tesi ıse çoktan bozuldu demek- tir. Bu konuda ulemaya başvur- madan fetvayı ben veriyorum: Molla kesınlikle birkaç yüz rekat "nafile namazı" kılmak zorunda. Yoksa namaz sırasında Allah'a yakın duracağına bir kadının vü- cut hatlannı dikizlediğinden ya- nn ahrette cayır cayır yanmaktan kurtulamaz. Gelelim AK Partili molla Meh- met Ali Şahin'e. 0 da kadın mil- letvekilini, ertcekler arasında na- maz "ey/em/'nden sonra şimdi de Meclıs'teki erkekler tuvaletı- ni kullanmaya çağınyor, Bunu anlamak ilk mollayı an- lamaktan da zor. Cuma namazına gıden kadın- lann erkekler kenefine de gitme- sı gerektiğine ilişkin birakıl yürüt- meyi nasıl açıklayabıliriz? Yani yürütülen "akıl" camiden kene- fe nasıl sıçramış olabilir? Hiçbir önyargı taşımadan, ken- dimı AK Partili mollanın yerine koydum ve bu akıl yürutmenin du- raklannı bulup çıkarmaya çaba- ladım. Nafile. Aklım bir türlü ca- mıden kenefe geçemedi. Ama o mollanın aklı bunu be- cermiş. Üstelik haberden anladı- ğıma göre bunlan namaz sıra- sında düşünmüş. Yani AK Partili mollanın da na- mazı berbat oldu, aptesi çoktan bozuldu demektir. 0 da nar-ı ce- hennemde cayır cayır yanmak- tan kurtulmak için kesinlikle bir- kaç yüz rekat nafile namazı kıl- mak zorunda. Fetva benden, uymak mollalar- dan... POLTIİKA GÜNLÜĞÜ HİKJV1ET ÇETİNKAYA Kapama Gözlerini... Ay denizin üzerinde dolaşıyor gibiydi... Genç kadın karşı kıyının ışıklarına bakarken, bir yansı boşalmış rakı kadehini yudumladı... Kaçıncı kadehti bu? Saymayı unutmuştu!.. Içindeki duygular al şafak esintileri gibiydi. Kuş- ların uçuşunu anımsatan bir hüzün bulutu için- deydi.. Balkonda tek başına içki sofrasında 'o adamı'üü- şünüyordu... Başındaki ağırlığı hissetti!.. 0 anda Metin Eloğlu'nun dizelerini mırıldandı: "Içtikçe içesim geliyor gayri ne bilgi ara ne hü- ner Beni bu rakıyla başbaşa bırakma Adam olayım çalışıp para kazanayım Beni böyle işsiz güçsüz bırakma Beni uslandır beni yüreklendir Beni deli edip bırakma Bilsen neleri var kalk gidelim Beni hep buralarda bırakma Beni aç bırak, evsiz bırak, urbasız bırak Beni sensız bırakma Beni ne yap biliyor musun? Beniyont beni ant beni ayıkla" Genç kadın sesi kısılanadek, kelimeler yabancı- laşıp anlamını yitirene dek tekrarladı bu dizele- ri... Sonra sevdiği ama çok uzaklarda olan erkeği dü- şündü... En çok sevdiği, en çok kızıp öfkelendiği, ödünç yataklarda seviştiği erkeği düşündü... Sesini duymak, saçlarına dokunmak, ayak par- maklanyla oynamak istedi... Telefon etmek istedi, vazgeçti... Sonra biriikte olduğu erkeği anımsadı... Kendi kendine şöyle dedi: "Ben sevdiğim erkeği terk ettim, bir başka erke- ğin kollanndayken, hâlâ onu neden düşünüyo- rum?" Yine kızdı o erkeğe!.. Ayağa kalktı ve bağırdı: "Eşek herif, niye seni terk ederken kolumdan tutup gitme demedin!" • • • Bir sigara yaktı, içkisini yudumladı... Ay bulutların arasına girmjş, karşı kıyının ışık- ları birden sönmüştü... içi ürperdi!.. Bir ilkyaz gecesinde üşüdüğünü fark etti!.. Yine kendi kendine sordu: "Şimdi içimi acıtan sevdiği erkeğin bakışlanndan yoksun olması mıydı?" Ne demışti Ahmed Arif: "Yokluğun cehennemin öbür adıdır/Üşüyorum kapama gözlerini" En çok gözlerini severdi terk ettiği erkek onun!.. GözJerinin içıne bakar, sanki yüreğini delip geçer- di!.. Dağılır, bin bir parçaya bölünürdü o anda!.. Gözlerini yumdu, mınldanmaya başladı: "Yoksa saçmalıyor muyum ben?" Saçmaladığına karar verdi... iki erkek vardı... Birisini hâlâ seviyor, ötekisiyle meyhanelerde do- laşıyor, sarhoş olup yatağa giriyordu.'.. Kendinden tiksindi, nefret etti!.. Başı dönüyor, içindeki boşluk giderek büyüyor- du... Bir ses duydu: "Her şeyi birden ıstiyorsun sen küçüğüm... Her şeyi birden alamazsın... Bütün dünyayı ıstiyorsun sen... Onun için mutsuz oluyorsun... Oysa ihtiya- cın olan sadece küçük, güzei bir kara parçası... Ih- tiyacın olan sadece sahici birdokunuş... Içten bir sevgi..." Kim fısıldamıştı bunlan kulağına? Anımsamıyordu!.. • • • Sarhoş olmuştu genç kadın... Gökyüzüne baktı, ay bulutlann arasından çık- mıştı. Karşı kıyının ışıkları da yanıyordu... Ozdemir Asaf'ın dizelerinde yolculuğa çıkmış gibiydi: "Gelmem dediğime bakma/Eğergeliyorsam/Eğer gideceksem/Bırakma" Yerinden kalktı. Al bir şafak sökmek üzereydi... Gözyaşlan boşaldı... Sessiz, sakin, huzurlu gözyaşlanydı bunlar... Dedı kı: "Şu anda o da beni düşünüyor, biliyorum..." Karannı verdi genç kadın: "Ben sevdiğim erkeğe geri döneceğim!" Aşk kazanmıştı!.. hikmet.cetinkayata cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Hikmet ÇETİNKAYA kadınlaryağmurvekuşlar ve eun i Tel: 021 A Y ı n C 512 42 19 Faks: 512 11