22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-J3MAYIS 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 15 IKİ neden yatırımlapmı durduruyop? "jrkıye Maden-iş Sendikası •'atağan Şube Başkanı Murat 3ekem, soruları alt alta dızmiş: TKl'nin yıllık ortalama 40 nilyon ton olan linytt •retiminin yüzde 50 lüşürülmesine karar -erilmiştir. Bunun anlamı, 200 rilyon liralık açık demektir. lu bedeli kimler ödeyecektir? "Kl'nin yatırımlarının lurdurulması kararı da 'erilmiştir. Bu kararlar kimler çin alınmaktadır? iran ve Rusya ile yapılan inlaşmalarda verilen taahhütler ledenıyle henüz enerjiye bile conüşmeyen doğalgazı satın clıyoruz. Santral ihaJelerinde clduğu gıbi doğalgazda da alım çarantısi veriyoruz. Tüketmeden farasını ödediğimiz doğalgazın dım fiyatı kıme yansıyacaktır? - Yap-işlet-devret modeli ile japılan doğalgaz santrallarında dağıtım şebekelerinin fiyatlan hariç Mlovatsaati 9-12 sent arası enerji alınmaktadır. kilovatsaati Yeniköy'dJe 2 sente, Yatağan'da 2.5 sente mal olan linyite dayalı termik santrallar ise özelleştirilmeye çalışılmaktadır. Bu mantık, hangi iktisadi formülle açıklanacaktır? - Yerlı kaynaklardan vazgeçilip dışa bağımlı olacağımız doğalgaz ile üretilen enerji daha ucuz mu olacaktır? - ABD, Avustralya, Kartada gibi kömür üreticisi ülkelerde 2000'li yıllar için kömüre dayalı bir enerji polrtikası benimseniyor. Biz ise oldukça bol ve dengeli biçimde dağılmış bulunan kömür rezervlerimizi, temiz teknolojiler geliştirip ABD'nin dediğini değil yaptıgını yaparak enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtulamaz mıyız? Çok şey istemıyor Murat Bekem. Yalnızca TKl'nin kömür üretimini düşüren, yatırımlarını durduran kararlara karşı sessiz kalınmamasını diliyor. Tüm sendıkalardan, ulusal ve yerel demokratik kitle örgütlerinden, duyarlı politikacılardan bu soruların siyasi iktidara yöneltilmesıni bekliyor. Güvence Türk-lş'in saptamalanna güre, son bır yılda ücretli- yevmiyeli 300 bin kışi işinden omuş. Işsizlik oranı yüzde 8 5'e dayanmış. Eğitimlî gsnçlerde işsizlik oranı yüzde 25'e fırlamış. ll il, ilçe ilçe dolaşırken işçınin, berberın, a/akkabı tamircisinin, köylünün sorunlarını dınleyen Beledıye-lş Sendikası Başkanı Nihat Yurdakul'a göre. dertler tek odakta toplanıyor: "Ya dükkânımı kapatırsam, ya işsiz kalırsam, ya pancar paramı alamazsam." Ümitsizlik, yann kaygısı... Türk-lş, bu hafta "Güvenpark"Xa iş güvencesi için eylem başlatacak; insancıklar kendilerinin, çocuklarının geleceğine güvenebilsın dıye... IŞIK KANSU Sınır tanımayan medya sahipleriTürkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor. siyaset üzerinde baskı kurup kamu bankalannı satın ahyoriar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor. bankalannın içıni boşaltıyor, milyonlarca dolarlıkzararlarını siyaset- çilerle kol kola halkın sırtına yüklüyor- lar. Türkiye'de medya sahipleri sınırta- nımıyor, bankacılıktan petrol dağıtımı- na, yıyecek-içecek pazarlamasından te- lekomünikasyona, sigortacılıktan sağ- lık tesisı işletmeciliğine değin birçok alanda iş yapıyorlar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, FÎTÜK Yasası'nı değiştirip baş- ta enerji alanında olmak üzere kamu iha- lelerine girebilmek için TBMM'yi kuşat- ma altına alabiliyoriar. Türkiye'de med- ya sahipleri sınır tanımıyor, elleri altın- daki gazetelere, dergilere, televizyon- lara, radyolara tek yanlı yayın yaptın- yor, gerekirse sansür uygulatıyortar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, sırtlannı kimi siyasi lideriere dayayıp gazete yöneticilerine iş takip- çiliği yaptınyorlar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, Türkiye Gazeteciler Sendika- sı verilerine göre 3 bin 900 gazeteci ve basın emekçisini kapı dışan ediyorlar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, kendi holding çıkarlanna ay- kın yazılar yazan gazetecileri işten çı- karıyortar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, siyasi iktıdan etkileyerek ga- zetecilerin iş güvencesi kapsamından çıkarılması için kulis yürütüyortar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, işine gelmeyen politikacılara şantaj yapabiliyorlar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, sınır tanımayan uluslararası sermaye ile ortaklıklar kuruyoriar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, gerçekleri örtmek için sanal gündemler belirliyoriar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, istediklerini göklere çıkanyor, istediklerini çamura saplıyor, basın öz- güriüğünü sınıriayan politikacılan des- tekliyoriar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, ülke siyasetini belirlemeye kal- kışıyoriar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, tekelleşiyorlar. Türkiye'de medya sahipleri sınır ta- nımıyor, halkın haber alma özgüriüğü- nü baltalıyor, basın özgürlüğüne dar- be vuruyoriar. Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü de kalkıyor, "basın özgürlüğünü ayak- lar altına aldığı" savıyla Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvnkoğ- lu'nun resmini Paris metrosunun ze- minine yapıştınyor. Her şeyin bir sının var. Sınır tanıma- yanlariçin de... Yaklaşık 5 bin üyesi olan Birieşik Sağlık-lş Sendikası, Kamu Görevlileri Sendikala- n Yasası gereği işkolunda çalışanlann en az yüzde 5'ini kendi örgütüne kaydede- mediği gerekçesiyle mayıs ayı sonundan başlayarak üyelik ödentilerini kaynağın- dan kestiremeyecek, merkez yönetım kurulu üyelerini pro- fesyonel sendikacı olarak çalıştıramayacak. Memur sendikacriığında bunaiım Birieşik Sağlık-lş Sendi- kası Genel Sekreteri Akın Mandak, toplu görüşme vb. konuiarda gerekli yetkiyi ala- cakları gözüken sağda ve soldaki memur konfederas- yonlannın çoğunluğunun si- yasi partilerin güdümünde olmasından yakınıyor. Sırf bu nedenle geniş bir memur kittesinin sendikalardan uzak durduğuna inanıyor ve Ka- mu Görevlileri Sendikaları Yasası'nın örgütlenme öz- gürtüğüne getirdiği engelle- rin kaldınlmasını savunuyor "Temmuz ayının ilk haf- tasında yayımlanacak olan yetkilendirme süreci memur sendikacılığındakiyanlışya- pılanmayı meşrulaştıracak- tır. Bu süreç en az biryıl er- telenerek, memursendika- lan hareketinin doğnı birek- sene oturması için sûre ta- nınmalıdır. Siyasi yapılann güdümünde; birbiriyle siya- sal düzlemde de çekişen ve çatışan, bu nedenle işyeri çalışma banşını da tehlike- ye sokan, güçsüz sendika- lar memurun kaderi olma- malıdır." ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL Genel Müdürler, Rektörler, Dekanlar, Profesörler 2547 sayılı Yüksek Öğretim Yasası kapsamındaki, "ünrvcrsite öğretim elemanlanmn. ayiık, ödenek ve sair özfâkhaklan", 2917 sayılı Yüksek Öğretim Personel Ya- sası ile düzenlenmektedir. Bu yasada yer alan "Ek Gös- terge Cetveü"ne göre, birinci dereceye yükselmiş, rek- tör, dekan ve profesörler, 2 (iki) gruba aynlmıştır. Bu ayı- nma göre: 1) Profesörlerden Rektör, Rektör Yardımcısı, Dekan, Dekan Yardımcısı, Yüksekokul Müdürü ile Profesörlük kadrosunda dört yılını tamamlamış bulunan Profesörler için belirlenen ek gösterge, 6.400 (altıbindörtyüz)dür. 2) Profesörlük kadrosunda 4 yılını tamamlamamış Pro- fesörlere verilen ek gösterge ise 5.300 (beşbinüçyüz)dür. a Makam Tazminaû Cetveli''nde: 1) Rektör olanlar için belirlenen " makam tazminaû'' göstergesi 7.000 (yedibin)dir. 2) Ek gösterge cetvelinde Rektörlerle aynı grupta yer alan Rektör Yardımcısı. Dekan, Dekan Yardımcısı, Yük- sekokul Müdürüne Makam Tazminatı Cetvelinde yer verilmemiş, bu konumda olanlar profesör olarak kabul edilmiş ve profesörlük kadrosunda en az 3 yılını tamam- lamış olanlann "makam tazminatT göstergesi, 6.000 (al- tıbin), üç yılını tamamlamamış Profesörlerin ise 4.500 (dörtbinbeşyüz) olarak belirlenmiştir. 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası kapsamında görev yapanlann "makam tazminaû" göstergeleri, 657 sayılı Yasa'ya ekli "IV Sayılı Makam Tazminatı Cetveü" ile be- lirlenmiştir. Bu cetvelde (sıra no: 3), "Genel Müdürler ile ek göstergeleri bu düzeyde veya daha yüksek tespit edi- len kadrolara atanmış olanlar" için, "makam tazmina- tı'' göstergesi, 7.000 (yedibin) olarak saptanmıştır. Ma- kam tazminat göstergesi 7.000 olanlara, 17.000 (onye- dibin) göstergeden "temsil tazminatı'' ödenmektedir. 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası'na ekli "Hizmet Sınıfları ttibariyle Unvan veya Aylık Derecelere Göre Ek Göstergder" cetvelinin (d) bendinde, Genel Müdürlere, 6.400 (altıbindörtyüz) ek gösterge uygulanmaktadır. Bu verilere göre, ek göstergesi 6.400 olan "GenelMü- dürler ile ek göstergeleri bu düzeyde" olan Devlet M emurlan ile Rektörlere verilen "makam tazminatı'' ile "temsil tazminatı" göstergeleri ve tutarlan: "Genel Müdürler >e Ek Göstergekn Ba Düzejde Olıılar' ile Rektörkr Ek Gösterge 6400 Makam Tazm.natı Gösterge "000 Tuıan(TLl 212 100 000 Temsil Taamnan Gösterge 17000 TuOnlTLl 515 100 000 Toplam TutarıTLı 727.200 000 Ek göstergeleri 6.400 olan, Profesör kadrosunda 4 yılını doldurmuş Rektör Yardımcısı, Dekan, Dekan Yardımcısı, Yüksekokul Müdürü olanlar ile Profesör- lük kadrosunda dört yılını tamamlamış bulunan Profe- sörlerin, 2917 sayılı Yüksek Öğretim Personel Yasa- sı'na göre aldığı "makam tazminatı" ile "görev tazmi- nati": Rektör Y arduncm, Dekıo ^t\ arduncm. ^ üksekoiul MödöriL Profesör Profesörlük Ek \adro Vılı , Gösterge 4 Yıl 6 40U Makam Tazminatı Gösıerge 6.000 Tutan(TLl ısısoo.ooo Göre\ Tazmınatı Gösterge Tutan (TL) 15 000 454 500.000 Tazmıoaüar Tutar(TL) 636 300 000 Bu konumda olanlar, "aylık, ödenek ve sair özlük haklanm", 2917 sayılı yasaya göre değil de, 657 sayı- lı Devlet Memurlan Yasası'na göre almış olsalardı, alabilecekleri "makam tazminatı" ile "temsil tazmina- ü": Rektör Vardnncm, Dekaa \t\ ırdımctsı, V üksctokal Mâdürü, Profesör "-ofesörlûk udro Yılı 4 Yıi Ek Gösterge 64flfi Makam Tazminatı Gösterge 7000 Tutan (TLl 212 1OO0O0 Temsil Tazmınad Gösterge 17000 Tulan(TLı 515 100 000 Tazmmatlar Tutaj(Tİ) T> 200 000 HAYVANLAR ISMAIL GÜLGEÇ gulgec2(a hottnail.com KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicakuı turk.net H A R B Î SEMİH POROY semihporoy(â yahoo.com TARİHTE BUGÜN MVMTAZARIKAN 13 Mayıs ALPHONSE ÛAUDETDOĞDU 184O'1X BUGÜN, ÜNUJ ynzAR ALPHONSE OAU- DBT(_OODE OKUUUR) 6ÜN6Y FBAN£A'DA DOĞPUFN BÜYÜK F&ANSIZ YAZAeLAR UBUEH ARPINPAH AMlLACAK OLAN OHJDET, YAPmAR/NpAKİ DO6ALLIK, POĞ&ULUK, MİZAH VE İNSAN SEVGİSİYLE DJKKAri£-,' Ri TCPUVACAttT//?- KOUUIAG/Mf GENEL- LİKLE 7KŞRA YAŞAM/NOAN V£ DOSAD ALAN YAZAJ?, ÇİZDiĞ/ TiPLEGLE DE SAŞA- £1 KA2ANACAICr/f!. BUHLAfLIN SM ÜULÛSÜ, *TAKASKONLU TA/ZTAR/N"(jai£mKİN DE TASASCOH) Pig. PAMveAC/, GÜfiÜLTÜC£i,KA8A-SA8A,TEMBEL VE 8BHCİL B/R FBAN SlZ OLAH TARTARİM, SeRUVEULERtYLE OIAĞANÜSTÜ gİR ' İLSİ TOPLiyACAKTIR, BUhlU, "JAOC" V£ "SAPHO"6İBİ RO- MANLAR1 VE "l'AKLES/EAME'ADll OYUNU İZÜYECEKTİR. ÇEŞME MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN İLAN Dosya No: 2002 4 Satış Memurluğumuzun 20024 satış sayılı dosyasında hıssedar Emın Çehk'e daha önce mahkeme karan- nın ılanen teblığ yapıldığı. bu kez kıymet takdır zaptı \e bilırkışı raporunun da ilanen yapılmasına ka- rar verilmış olup Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesi'nın kesınleşmış 20.06.2000 tarih 1999/291 Esas 2000/166 sayılı ılamı ile ortaklığın gıdenlmesı nedenıyle mahkemece satılmasına karar verilen ve Vle- murluğumuzca satış işlemleri başlatılan Çeşme ilçesı. Alaçatı bucagı Dıkencık me\kıinde kâın tapu- nun 3656 ada 4 parsel no'sunda kayıtlı taşınmazın üzerindeki 1 2 arsa paylı 1 no'lu bağımsız bölüm no'lu taşınmaz 12.000.000.000.- TL. kıymetınde bulunduğu bılırkışiler Fen bilirkışısi Seyıt Alktınsoy ve emlakçı bilirkışı ,\hmet Yalçınkaya ve Mımar bilırkışı tsmaıl Öz tarafindan bıldırilmiş olup ışbu kıymet takdır zaptı ve bilırkışı raporu özetı yukanda ısmı yazılı hıssedar Emın Çelik'e gazetede ılan tanhinden ıtibaren 15 gün ıçerisinde teblig edilmiş sayılacagı ılanen teblig olunur. 05.04.2002. Basın: 27644 SATILIK ARSA Halkah'da 329 m 2 imarlı tapu sahibinden Tel: 0212 540 84 42 0532 739 5737- 0535 353 58 59 SAGNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Karadağ f AB Öğretiyop'! "'Geri kalmışlıkla' özdeşleştırilen Balkanlar da Avrupa'nın parçası... Gelecek AB'de... Bunu ne denli erken görürsek AB üyeliği için gereken özve- ri ve dönüşümleri o denli çabuk gerçekleştiririz. Sorun AB'ye girip girmemek değil, üyeliği ne hız- la gerçekleştıreceğimiz... Bu da bize, AB değehe- riyle uyuma bağlı. Uyumun şartı, 'Balkan zihniye- tinde' değişiklik... Üyelığin gerektirdiği ekonomik, siyasi reformlar kâfi derecede zor. En zor olanı da 'zihniyet değişikliği'..." Karadağ Cumhurbaşkanı Milo Djukanovic in sozleri bunlar... Slovenya'nın başkenti Libluyana'da dün sona eren IPI (Uluslararası Basın Enstitüsü) Ge- nel Kurulu'nda konuşan Djukanovic, AB üyeliğinin anlamını "40yıllıkaday"Türkıye'6en iyi kavramış gö- rünüyor. 1991 'de "29"yaşındayken Avrupa'nın "en genç başbakanı" olan Djukanovic, AB'nin henüz aday olmayan Balkan ülkeleriyle yaptığı "istikrar paktı ve ortaklık anlaşması" çerçevesinde şimdiden ülkesıni üyeliğe hazırlamak peşınde. Kopenhag'dan Kopenhag'a...' 1993 Kopenhag zırvesınde girdikleri "adaylıkya- nşını" yıl sonunda "müzakereleri tamamlayarak" bır başka Kopenhag zirvesinde noktalayacak olan bazı ülkelerden gelen devlet. hükümet başkanları, dışişleri temsilcileri ve diplomatlann katıldığı 51. IPI Konferansı, "Balkanlar'ın geleceği"n\ tartıştı bu yıl. Genel kurula ev sahıpliği yapan Slovenya'nın ya- nı sıra Macanstan, Polonya, Çek Cumhuriyeti gibi -kendilerini şimdiden AB ailesinde sayan- "sağlam aday"\arta "adaylık" sırasını dört gözle bekleyen "kolay lokma" Hırvatistan, Bosna-Hersek, Kara- dağ, Makedonya gibi yöre ülkeleri, IPI üyesi dünya basını karşısında "AB genişlemesinde Balkanlar'ın geleceğinı" konuştular Birkaç yıl öncesine dek kanlı bıçaklı olan bu ül- kelerin bir masa etrafında "AB'yle ortak gelecekle- ri" üzerinde yaptıklan tartışmayı izlemek etkileyiciy- di. AB'yi yalnız "ekonomik eldorado" değil, etnik so- runlarının panzehiri olarak gören ülkeler bunlar. Bu nedenle bır an önce "AB trenine atlamak" istiyor- lar. Kanlı savaşlar ve geri kalmışlıkla kaybettikleri ta- rihi telafi adına -aday olsun olmasın hepsi- AB için sırayadizilmiş. Geçmişten kaçmanın çaresini, "dö- nüp dönüp hersefenndeyeniden geçmişe bakmak- ta" değil, geleceğe atlamakta görüyorlar... Büyük olasılıkla da bu arzulannı Türkiye'den ön- ce gerçekleştirecekler. Sının Edime'den geçecek yeni bır dünya kurulacak. On yıl öncesınin komü- nistdiktarejimlerindeyaşayan "potansiyelABada- yı" bu minik Balkan ülkelerinden de insan haklan der- si alacağızgelecekte. "AB'yegirmekzihniyetişidiri" diye nutuk atacaklar... Şimdilik bizim gibi onlar da bu türden çok nutuk dinliyor, belli. Bundan -şimdilik- şikâyetçiler. AB ara- hğında bekleyen Hırvatistan Cumhurbaşkanı Stje- pan Mesic veciz biçimde ifade etti bunu: "AB de- mokrasilerinden alacağımız çok yardım var" dedi ve ekledi: "Ama dikkat edin, 'yardım' sözcüğünü kul- lanıyorum. Yardım istiyoruz biz. Küstahlık ve kibir değil..." Libluyana'daki IPI zirvesi Türkiye'nin Doğu Avru- pa ve Balkan ülkeleriyle paylaştığı "arzular", "kuş- kular", "ortakzihinparametrelerini" keşfetmekaçı- sından ilginçti. En son sıralarda üyelik bekleyen Slo- venya örneğin, birliğe gırdikten sonra "kimlik kay- bına" uğramaktan korkuyor. Mevcut adaylar içinde en önemli ülke Polonya bile hâlâ bin bir soru ve kuşku ile cebelleşiyor. Polonyalı "başmüzakereci" Jan Truszczynski "Genişleme ertelenirse ne olur? Diğer adaylar ka- tılır, biz katılamazsak ne olur? Genişleme dışında kalan Polonya 'nın AB dışı alternatifi var mı? Bu se- naryolann altematif maliyeti ne?" diye bir bir anlat- tı bu kuşkuları... Türkiye'den farklı olarak Polonyalı müzakereci tehdit ve şantajlar savurmadı. "Rusya ile özel ilişki geliştiririz. Yeni bir dünya kurulur. Biz de orda ye- rimizialınz!" demedi. Aksine, ">4B"nin alternatifi ol- madığını açık ve net belirtti. Üyeliğın öngörülen za- manda gerçekleşmemesi halinde maliyetin sorum- luluğu üstlenen tarafa yükleneceğini söyledi. "Bizden kaynaklanan nedenlehe genişleme dışın- da kalırsak" dedi Truszczynski: "Bir kimlik kriziya- şanz. Ama AB'den kaynaklanan nedenlehe üye ol- mazsak eğer, başansızlığın faturası Avrupa'ya çı- kar. AB kurumlan ve Avrupa projesınin tutahılığı sorgulanır!" "Zihniyet değişikliği" denen şey bu... Truszczyns- ki'nin soğukkanlı analizine bayıldım! BULMACA SEDÂT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 l/Genişveet- 1 li yapraklan olan, kırdaya 2 da su kıyıla- 3 nnda yetişen 4 bırbitki.2/Sa- nat, hüner... içinde değerli 6 eşyasaklanan 7 çelik dolap. 3/ „ îri ve uzun ta- neli bir üzüm ° cinsi... Yabancı. 4/Uar yat arkadaş1... Iskam- bildeki karo rengine verilen bir başka ad. 5r"'A2me hâil mi olur- m\ış bu çürük — ka- fesi" (Namık Ke- mal)... tyi, hoş, gü- zel. 61 Denizcilikte, yedek olarak kullanı- lanincehalat.7/tlaç... 9 I Özür dileme. 8/ Bir nota... Bir bağlaç. 9/ Koca- eli 'nin Körfez ilçesine bağlı, hahsıyla tanınmış bel- de... Tantal elementinin simgesi. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/Denize doğru uzanan taşlık burun. 2/Büyük kent serserisi... Âşık, \qirgun, tutkun. 3/Ülkemiz sula- nnda yaşayan ve "şip" de denilen mersinbahğı tü- rü... Türkiye'nin plaka işareti... Yiğit. 4/Platon'un kurduğu okul. 5/ Devinim olaylannı inceleyen bi- lim dah. 6/ 'Gülten — " : Şairimiz... Dervişlerin kırk gün süreyle kendilerine uyguladıklan zahmet- li ve perhizli dönem. 7/Akım şiddeti birimi kilo- amperin kısa yazılışı... Cılız, zayıf. 8/Çabuk, hız- lı. 9/ Kabadayı Rum delikanlısı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle