Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
-J3MAYIS 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
15
IKİ neden yatırımlapmı durduruyop?
"jrkıye Maden-iş Sendikası
•'atağan Şube Başkanı Murat
3ekem, soruları alt alta dızmiş:
TKl'nin yıllık ortalama 40
nilyon ton olan linytt
•retiminin yüzde 50
lüşürülmesine karar
-erilmiştir. Bunun anlamı, 200
rilyon liralık açık demektir.
lu bedeli kimler ödeyecektir?
"Kl'nin yatırımlarının
lurdurulması kararı da
'erilmiştir. Bu kararlar kimler
çin alınmaktadır?
iran ve Rusya ile yapılan
inlaşmalarda verilen taahhütler
ledenıyle henüz enerjiye bile
conüşmeyen doğalgazı satın
clıyoruz. Santral ihaJelerinde
clduğu gıbi doğalgazda da alım
çarantısi veriyoruz. Tüketmeden
farasını ödediğimiz doğalgazın
dım fiyatı kıme yansıyacaktır?
- Yap-işlet-devret modeli ile
japılan doğalgaz
santrallarında dağıtım
şebekelerinin fiyatlan hariç
Mlovatsaati 9-12 sent arası
enerji alınmaktadır.
kilovatsaati Yeniköy'dJe 2
sente, Yatağan'da 2.5 sente
mal olan linyite dayalı termik
santrallar ise özelleştirilmeye
çalışılmaktadır. Bu mantık,
hangi iktisadi formülle
açıklanacaktır?
- Yerlı kaynaklardan vazgeçilip
dışa bağımlı olacağımız
doğalgaz ile üretilen enerji daha
ucuz mu olacaktır?
- ABD, Avustralya, Kartada
gibi kömür üreticisi ülkelerde
2000'li yıllar için kömüre
dayalı bir enerji polrtikası
benimseniyor. Biz ise oldukça
bol ve dengeli biçimde
dağılmış bulunan kömür
rezervlerimizi, temiz
teknolojiler geliştirip ABD'nin
dediğini değil yaptıgını
yaparak enerjide dışa bağımlı
olmaktan kurtulamaz mıyız?
Çok şey istemıyor Murat
Bekem. Yalnızca TKl'nin kömür
üretimini düşüren, yatırımlarını
durduran kararlara karşı sessiz
kalınmamasını diliyor. Tüm
sendıkalardan, ulusal ve yerel
demokratik kitle örgütlerinden,
duyarlı politikacılardan bu
soruların siyasi iktidara
yöneltilmesıni bekliyor.
Güvence
Türk-lş'in saptamalanna
güre, son bır yılda ücretli-
yevmiyeli 300 bin kışi işinden
omuş. Işsizlik oranı yüzde
8 5'e dayanmış. Eğitimlî
gsnçlerde işsizlik oranı yüzde
25'e fırlamış. ll il, ilçe ilçe
dolaşırken işçınin, berberın,
a/akkabı tamircisinin, köylünün
sorunlarını dınleyen Beledıye-lş
Sendikası
Başkanı Nihat Yurdakul'a göre.
dertler tek odakta toplanıyor:
"Ya dükkânımı kapatırsam, ya
işsiz kalırsam, ya pancar paramı
alamazsam."
Ümitsizlik, yann kaygısı...
Türk-lş, bu hafta
"Güvenpark"Xa iş güvencesi için
eylem başlatacak; insancıklar
kendilerinin, çocuklarının
geleceğine güvenebilsın dıye...
IŞIK KANSU
Sınır tanımayan medya sahipleriTürkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor. siyaset üzerinde baskı kurup
kamu bankalannı satın ahyoriar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor. bankalannın içıni boşaltıyor,
milyonlarca dolarlıkzararlarını siyaset-
çilerle kol kola halkın sırtına yüklüyor-
lar. Türkiye'de medya sahipleri sınırta-
nımıyor, bankacılıktan petrol dağıtımı-
na, yıyecek-içecek pazarlamasından te-
lekomünikasyona, sigortacılıktan sağ-
lık tesisı işletmeciliğine değin birçok
alanda iş yapıyorlar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, FÎTÜK Yasası'nı değiştirip baş-
ta enerji alanında olmak üzere kamu iha-
lelerine girebilmek için TBMM'yi kuşat-
ma altına alabiliyoriar. Türkiye'de med-
ya sahipleri sınır tanımıyor, elleri altın-
daki gazetelere, dergilere, televizyon-
lara, radyolara tek yanlı yayın yaptın-
yor, gerekirse sansür uygulatıyortar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, sırtlannı kimi siyasi lideriere
dayayıp gazete yöneticilerine iş takip-
çiliği yaptınyorlar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, Türkiye Gazeteciler Sendika-
sı verilerine göre 3 bin 900 gazeteci ve
basın emekçisini kapı dışan ediyorlar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, kendi holding çıkarlanna ay-
kın yazılar yazan gazetecileri işten çı-
karıyortar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, siyasi iktıdan etkileyerek ga-
zetecilerin iş güvencesi kapsamından
çıkarılması için kulis yürütüyortar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, işine gelmeyen politikacılara
şantaj yapabiliyorlar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, sınır tanımayan uluslararası
sermaye ile ortaklıklar kuruyoriar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, gerçekleri örtmek için sanal
gündemler belirliyoriar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, istediklerini göklere çıkanyor,
istediklerini çamura saplıyor, basın öz-
güriüğünü sınıriayan politikacılan des-
tekliyoriar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, ülke siyasetini belirlemeye kal-
kışıyoriar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, tekelleşiyorlar.
Türkiye'de medya sahipleri sınır ta-
nımıyor, halkın haber alma özgüriüğü-
nü baltalıyor, basın özgürlüğüne dar-
be vuruyoriar.
Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü
de kalkıyor, "basın özgürlüğünü ayak-
lar altına aldığı" savıyla Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvnkoğ-
lu'nun resmini Paris metrosunun ze-
minine yapıştınyor.
Her şeyin bir sının var. Sınır tanıma-
yanlariçin de...
Yaklaşık 5 bin üyesi olan
Birieşik Sağlık-lş Sendikası,
Kamu Görevlileri Sendikala-
n Yasası gereği işkolunda
çalışanlann en az yüzde 5'ini
kendi örgütüne kaydede-
mediği gerekçesiyle mayıs
ayı sonundan başlayarak
üyelik ödentilerini kaynağın-
dan kestiremeyecek, merkez
yönetım kurulu üyelerini pro-
fesyonel sendikacı olarak
çalıştıramayacak.
Memur sendikacriığında bunaiım
Birieşik Sağlık-lş Sendi-
kası Genel Sekreteri Akın
Mandak, toplu görüşme vb.
konuiarda gerekli yetkiyi ala-
cakları gözüken sağda ve
soldaki memur konfederas-
yonlannın çoğunluğunun si-
yasi partilerin güdümünde
olmasından yakınıyor. Sırf
bu nedenle geniş bir memur
kittesinin sendikalardan uzak
durduğuna inanıyor ve Ka-
mu Görevlileri Sendikaları
Yasası'nın örgütlenme öz-
gürtüğüne getirdiği engelle-
rin kaldınlmasını savunuyor
"Temmuz ayının ilk haf-
tasında yayımlanacak olan
yetkilendirme süreci memur
sendikacılığındakiyanlışya-
pılanmayı meşrulaştıracak-
tır. Bu süreç en az biryıl er-
telenerek, memursendika-
lan hareketinin doğnı birek-
sene oturması için sûre ta-
nınmalıdır. Siyasi yapılann
güdümünde; birbiriyle siya-
sal düzlemde de çekişen ve
çatışan, bu nedenle işyeri
çalışma banşını da tehlike-
ye sokan, güçsüz sendika-
lar memurun kaderi olma-
malıdır."
ÇALIŞANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞİPAL
Genel Müdürler,
Rektörler, Dekanlar,
Profesörler
2547 sayılı Yüksek Öğretim Yasası kapsamındaki,
"ünrvcrsite öğretim elemanlanmn. ayiık, ödenek ve sair
özfâkhaklan", 2917 sayılı Yüksek Öğretim Personel Ya-
sası ile düzenlenmektedir. Bu yasada yer alan "Ek Gös-
terge Cetveü"ne göre, birinci dereceye yükselmiş, rek-
tör, dekan ve profesörler, 2 (iki) gruba aynlmıştır. Bu ayı-
nma göre:
1) Profesörlerden Rektör, Rektör Yardımcısı, Dekan,
Dekan Yardımcısı, Yüksekokul Müdürü ile Profesörlük
kadrosunda dört yılını tamamlamış bulunan Profesörler
için belirlenen ek gösterge, 6.400 (altıbindörtyüz)dür.
2) Profesörlük kadrosunda 4 yılını tamamlamamış Pro-
fesörlere verilen ek gösterge ise 5.300 (beşbinüçyüz)dür.
a
Makam Tazminaû Cetveli''nde:
1) Rektör olanlar için belirlenen " makam tazminaû''
göstergesi 7.000 (yedibin)dir.
2) Ek gösterge cetvelinde Rektörlerle aynı grupta yer
alan Rektör Yardımcısı. Dekan, Dekan Yardımcısı, Yük-
sekokul Müdürüne Makam Tazminatı Cetvelinde yer
verilmemiş, bu konumda olanlar profesör olarak kabul
edilmiş ve profesörlük kadrosunda en az 3 yılını tamam-
lamış olanlann "makam tazminatT göstergesi, 6.000 (al-
tıbin), üç yılını tamamlamamış Profesörlerin ise 4.500
(dörtbinbeşyüz) olarak belirlenmiştir.
657 sayılı Devlet Memurlan Yasası kapsamında görev
yapanlann "makam tazminaû" göstergeleri, 657 sayılı
Yasa'ya ekli "IV Sayılı Makam Tazminatı Cetveü" ile be-
lirlenmiştir. Bu cetvelde (sıra no: 3), "Genel Müdürler
ile ek göstergeleri bu düzeyde veya daha yüksek tespit edi-
len kadrolara atanmış olanlar" için, "makam tazmina-
tı'' göstergesi, 7.000 (yedibin) olarak saptanmıştır. Ma-
kam tazminat göstergesi 7.000 olanlara, 17.000 (onye-
dibin) göstergeden "temsil tazminatı'' ödenmektedir.
657 sayılı Devlet Memurlan Yasası'na ekli "Hizmet
Sınıfları ttibariyle Unvan veya Aylık Derecelere Göre Ek
Göstergder" cetvelinin (d) bendinde, Genel Müdürlere,
6.400 (altıbindörtyüz) ek gösterge uygulanmaktadır.
Bu verilere göre, ek göstergesi 6.400 olan "GenelMü-
dürler ile ek göstergeleri bu düzeyde" olan Devlet M
emurlan ile Rektörlere verilen "makam tazminatı'' ile
"temsil tazminatı" göstergeleri ve tutarlan:
"Genel Müdürler >e Ek Göstergekn Ba Düzejde Olıılar' ile Rektörkr
Ek
Gösterge
6400
Makam Tazm.natı
Gösterge
"000
Tuıan(TLl
212 100 000
Temsil Taamnan
Gösterge
17000
TuOnlTLl
515 100 000
Toplam
TutarıTLı
727.200 000
Ek göstergeleri 6.400 olan, Profesör kadrosunda 4
yılını doldurmuş Rektör Yardımcısı, Dekan, Dekan
Yardımcısı, Yüksekokul Müdürü olanlar ile Profesör-
lük kadrosunda dört yılını tamamlamış bulunan Profe-
sörlerin, 2917 sayılı Yüksek Öğretim Personel Yasa-
sı'na göre aldığı "makam tazminatı" ile "görev tazmi-
nati":
Rektör Y arduncm, Dekıo ^t\ arduncm. ^ üksekoiul MödöriL Profesör
Profesörlük Ek
\adro Vılı , Gösterge
4 Yıl 6 40U
Makam Tazminatı
Gösıerge
6.000
Tutan(TLl
ısısoo.ooo
Göre\ Tazmınatı
Gösterge Tutan (TL)
15 000 454 500.000
Tazmıoaüar
Tutar(TL)
636 300 000
Bu konumda olanlar, "aylık, ödenek ve sair özlük
haklanm", 2917 sayılı yasaya göre değil de, 657 sayı-
lı Devlet Memurlan Yasası'na göre almış olsalardı,
alabilecekleri "makam tazminatı" ile "temsil tazmina-
ü":
Rektör Vardnncm, Dekaa \t\ ırdımctsı, V üksctokal Mâdürü, Profesör
"-ofesörlûk
udro Yılı
4 Yıi
Ek
Gösterge
64flfi
Makam Tazminatı
Gösterge
7000
Tutan (TLl
212 1OO0O0
Temsil Tazmınad
Gösterge
17000
Tulan(TLı
515 100 000
Tazmmatlar
Tutaj(Tİ)
T> 200 000
HAYVANLAR ISMAIL GÜLGEÇ gulgec2(a hottnail.com
KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicakuı turk.net
H A R B Î SEMİH POROY semihporoy(â yahoo.com
TARİHTE BUGÜN MVMTAZARIKAN 13 Mayıs
ALPHONSE ÛAUDETDOĞDU
184O'1X BUGÜN, ÜNUJ ynzAR ALPHONSE OAU-
DBT(_OODE OKUUUR) 6ÜN6Y FBAN£A'DA
DOĞPUFN BÜYÜK F&ANSIZ YAZAeLAR
UBUEH ARPINPAH AMlLACAK OLAN OHJDET,
YAPmAR/NpAKİ DO6ALLIK, POĞ&ULUK,
MİZAH VE İNSAN SEVGİSİYLE DJKKAri£-,'
Ri TCPUVACAttT//?- KOUUIAG/Mf GENEL-
LİKLE 7KŞRA YAŞAM/NOAN V£ DOSAD
ALAN YAZAJ?, ÇİZDiĞ/ TiPLEGLE DE SAŞA-
£1 KA2ANACAICr/f!. BUHLAfLIN SM ÜULÛSÜ, *TAKASKONLU
TA/ZTAR/N"(jai£mKİN DE TASASCOH) Pig. PAMveAC/,
GÜfiÜLTÜC£i,KA8A-SA8A,TEMBEL VE 8BHCİL B/R FBAN
SlZ OLAH TARTARİM, SeRUVEULERtYLE OIAĞANÜSTÜ gİR '
İLSİ TOPLiyACAKTIR, BUhlU, "JAOC" V£ "SAPHO"6İBİ RO-
MANLAR1 VE "l'AKLES/EAME'ADll OYUNU İZÜYECEKTİR.
ÇEŞME MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN İLAN
Dosya No: 2002 4 Satış
Memurluğumuzun 20024 satış sayılı dosyasında hıssedar Emın Çehk'e daha önce mahkeme karan-
nın ılanen teblığ yapıldığı. bu kez kıymet takdır zaptı \e bilırkışı raporunun da ilanen yapılmasına ka-
rar verilmış olup Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesi'nın kesınleşmış 20.06.2000 tarih 1999/291 Esas
2000/166 sayılı ılamı ile ortaklığın gıdenlmesı nedenıyle mahkemece satılmasına karar verilen ve Vle-
murluğumuzca satış işlemleri başlatılan Çeşme ilçesı. Alaçatı bucagı Dıkencık me\kıinde kâın tapu-
nun 3656 ada 4 parsel no'sunda kayıtlı taşınmazın üzerindeki 1 2 arsa paylı 1 no'lu bağımsız bölüm
no'lu taşınmaz 12.000.000.000.- TL. kıymetınde bulunduğu bılırkışiler Fen bilirkışısi Seyıt Alktınsoy
ve emlakçı bilirkışı ,\hmet Yalçınkaya ve Mımar bilırkışı tsmaıl Öz tarafindan bıldırilmiş olup ışbu
kıymet takdır zaptı ve bilırkışı raporu özetı yukanda ısmı yazılı hıssedar Emın Çelik'e gazetede ılan
tanhinden ıtibaren 15 gün ıçerisinde teblig edilmiş sayılacagı ılanen teblig olunur. 05.04.2002.
Basın: 27644
SATILIK
ARSA
Halkah'da 329 m
2
imarlı
tapu sahibinden
Tel: 0212 540 84 42
0532 739 5737-
0535 353 58 59
SAGNAK
NİLGÜN CERRAHOĞLU
Karadağ
f
AB Öğretiyop'!
"'Geri kalmışlıkla' özdeşleştırilen Balkanlar da
Avrupa'nın parçası... Gelecek AB'de... Bunu ne
denli erken görürsek AB üyeliği için gereken özve-
ri ve dönüşümleri o denli çabuk gerçekleştiririz.
Sorun AB'ye girip girmemek değil, üyeliği ne hız-
la gerçekleştıreceğimiz... Bu da bize, AB değehe-
riyle uyuma bağlı. Uyumun şartı, 'Balkan zihniye-
tinde' değişiklik... Üyelığin gerektirdiği ekonomik,
siyasi reformlar kâfi derecede zor. En zor olanı da
'zihniyet değişikliği'..."
Karadağ Cumhurbaşkanı Milo Djukanovic in
sozleri bunlar... Slovenya'nın başkenti Libluyana'da
dün sona eren IPI (Uluslararası Basın Enstitüsü) Ge-
nel Kurulu'nda konuşan Djukanovic, AB üyeliğinin
anlamını "40yıllıkaday"Türkıye'6en iyi kavramış gö-
rünüyor. 1991 'de "29"yaşındayken Avrupa'nın "en
genç başbakanı" olan Djukanovic, AB'nin henüz
aday olmayan Balkan ülkeleriyle yaptığı "istikrar
paktı ve ortaklık anlaşması" çerçevesinde şimdiden
ülkesıni üyeliğe hazırlamak peşınde.
Kopenhag'dan Kopenhag'a...'
1993 Kopenhag zırvesınde girdikleri "adaylıkya-
nşını" yıl sonunda "müzakereleri tamamlayarak"
bır başka Kopenhag zirvesinde noktalayacak olan
bazı ülkelerden gelen devlet. hükümet başkanları,
dışişleri temsilcileri ve diplomatlann katıldığı 51. IPI
Konferansı, "Balkanlar'ın geleceği"n\ tartıştı bu yıl.
Genel kurula ev sahıpliği yapan Slovenya'nın ya-
nı sıra Macanstan, Polonya, Çek Cumhuriyeti gibi
-kendilerini şimdiden AB ailesinde sayan- "sağlam
aday"\arta "adaylık" sırasını dört gözle bekleyen
"kolay lokma" Hırvatistan, Bosna-Hersek, Kara-
dağ, Makedonya gibi yöre ülkeleri, IPI üyesi dünya
basını karşısında "AB genişlemesinde Balkanlar'ın
geleceğinı" konuştular
Birkaç yıl öncesine dek kanlı bıçaklı olan bu ül-
kelerin bir masa etrafında "AB'yle ortak gelecekle-
ri" üzerinde yaptıklan tartışmayı izlemek etkileyiciy-
di. AB'yi yalnız "ekonomik eldorado" değil, etnik so-
runlarının panzehiri olarak gören ülkeler bunlar. Bu
nedenle bır an önce "AB trenine atlamak" istiyor-
lar. Kanlı savaşlar ve geri kalmışlıkla kaybettikleri ta-
rihi telafi adına -aday olsun olmasın hepsi- AB için
sırayadizilmiş. Geçmişten kaçmanın çaresini, "dö-
nüp dönüp hersefenndeyeniden geçmişe bakmak-
ta" değil, geleceğe atlamakta görüyorlar...
Büyük olasılıkla da bu arzulannı Türkiye'den ön-
ce gerçekleştirecekler. Sının Edime'den geçecek
yeni bır dünya kurulacak. On yıl öncesınin komü-
nistdiktarejimlerindeyaşayan "potansiyelABada-
yı" bu minik Balkan ülkelerinden de insan haklan der-
si alacağızgelecekte. "AB'yegirmekzihniyetişidiri"
diye nutuk atacaklar...
Şimdilik bizim gibi onlar da bu türden çok nutuk
dinliyor, belli. Bundan -şimdilik- şikâyetçiler. AB ara-
hğında bekleyen Hırvatistan Cumhurbaşkanı Stje-
pan Mesic veciz biçimde ifade etti bunu: "AB de-
mokrasilerinden alacağımız çok yardım var" dedi
ve ekledi: "Ama dikkat edin, 'yardım' sözcüğünü kul-
lanıyorum. Yardım istiyoruz biz. Küstahlık ve kibir
değil..."
Libluyana'daki IPI zirvesi Türkiye'nin Doğu Avru-
pa ve Balkan ülkeleriyle paylaştığı "arzular", "kuş-
kular", "ortakzihinparametrelerini" keşfetmekaçı-
sından ilginçti. En son sıralarda üyelik bekleyen Slo-
venya örneğin, birliğe gırdikten sonra "kimlik kay-
bına" uğramaktan korkuyor. Mevcut adaylar içinde
en önemli ülke Polonya bile hâlâ bin bir soru ve
kuşku ile cebelleşiyor.
Polonyalı "başmüzakereci" Jan Truszczynski
"Genişleme ertelenirse ne olur? Diğer adaylar ka-
tılır, biz katılamazsak ne olur? Genişleme dışında
kalan Polonya 'nın AB dışı alternatifi var mı? Bu se-
naryolann altematif maliyeti ne?" diye bir bir anlat-
tı bu kuşkuları...
Türkiye'den farklı olarak Polonyalı müzakereci
tehdit ve şantajlar savurmadı. "Rusya ile özel ilişki
geliştiririz. Yeni bir dünya kurulur. Biz de orda ye-
rimizialınz!" demedi. Aksine, ">4B"nin alternatifi ol-
madığını açık ve net belirtti. Üyeliğın öngörülen za-
manda gerçekleşmemesi halinde maliyetin sorum-
luluğu üstlenen tarafa yükleneceğini söyledi.
"Bizden kaynaklanan nedenlehe genişleme dışın-
da kalırsak" dedi Truszczynski: "Bir kimlik kriziya-
şanz. Ama AB'den kaynaklanan nedenlehe üye ol-
mazsak eğer, başansızlığın faturası Avrupa'ya çı-
kar. AB kurumlan ve Avrupa projesınin tutahılığı
sorgulanır!"
"Zihniyet değişikliği" denen şey bu... Truszczyns-
ki'nin soğukkanlı analizine bayıldım!
BULMACA SEDÂT YAŞAYAN
1 2 3 4 5 6 7 8 9
SOLDANSAĞA: 1 2 3 4
l/Genişveet- 1
li yapraklan
olan, kırdaya 2
da su kıyıla- 3
nnda yetişen 4
bırbitki.2/Sa-
nat, hüner...
içinde değerli 6
eşyasaklanan 7
çelik dolap. 3/ „
îri ve uzun ta-
neli bir üzüm °
cinsi... Yabancı. 4/Uar
yat arkadaş1... Iskam-
bildeki karo rengine
verilen bir başka ad.
5r"'A2me hâil mi olur-
m\ış bu çürük — ka-
fesi" (Namık Ke-
mal)... tyi, hoş, gü-
zel. 61 Denizcilikte,
yedek olarak kullanı-
lanincehalat.7/tlaç...
9
I
Özür dileme. 8/ Bir nota... Bir bağlaç. 9/ Koca-
eli 'nin Körfez ilçesine bağlı, hahsıyla tanınmış bel-
de... Tantal elementinin simgesi.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/Denize doğru uzanan taşlık burun. 2/Büyük kent
serserisi... Âşık, \qirgun, tutkun. 3/Ülkemiz sula-
nnda yaşayan ve "şip" de denilen mersinbahğı tü-
rü... Türkiye'nin plaka işareti... Yiğit. 4/Platon'un
kurduğu okul. 5/ Devinim olaylannı inceleyen bi-
lim dah. 6/ 'Gülten — " : Şairimiz... Dervişlerin
kırk gün süreyle kendilerine uyguladıklan zahmet-
li ve perhizli dönem. 7/Akım şiddeti birimi kilo-
amperin kısa yazılışı... Cılız, zayıf. 8/Çabuk, hız-
lı. 9/ Kabadayı Rum delikanlısı.