22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 4\ SAN 2002 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cüneyt Canver yaşamını yrtirdi • ADA-NA(AA)-Eski Adana Milletvekıli Cüneyt Camer. geçirdiğı kalp knzi sonucu vefat etti. Halkçı Partı'den 1983 yılında Adana Milletvekili seçilen ve daha sonra SHP'de genel başkan yardımcılığı yapan. 1987-1991 dönemındede ikinci kez milletvekili seçilen Cüneyt Canver (50) geçirdiği rahatsızlık sonucu kaldırıldığı Universal Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Bırsüre çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı da yapan Canver. evli \'e 2 çocuk babasıydı. KADBCte ilk tutuklama • DhARBAKIR (Cumhuriyet Biirosu) - PKK'nın son kongresinde adını "Kürdistan Özgürlük ve Demokrasi Kongresi- Kongra Azadi u Demokrasiye Kürdistan" (KADEK) şeklinde değiştirmesinin ardından yeni örgütün ilk üyeleri Van'da ortaya çıktı. Örgüt lideri Abdullah Öcalan lehıneVan'ınçeşıtlı mahallelerinde ateş yakarak slogan atan Fırat Coşkun. Sebahattın Aktü. Eyüp Yörük\e Reşit Seymanoğlu gözaltına alındılar. Sanıklar çıkanldıklan Van DGM'ce tutuklandıktan sonra Muş Cezaevi'ne gönderildiler. Bakanhğın rapor sorıifturması • ALANYA(AA)- Alanya'da bir süre önce 12 öğrenaye "Öğrenim görem;z" raporu verilm.'siyle ilgiü olarak SağlıkBakanhğfnın başlattğı soruşturma çerçev:sınde. bakanlık başmifettişi Alanya"ya gelerel ;alışmalarına başlad. Sağlık Bakanlığı Başmifettışi Rahmi Akpınır. Alanya Kayrrukamı Cengiz Gö'kçe} ı makamında ziyareederek olayla ilgili bilgi adı. Başmüfettiş Akpuur. daha sonra hastarcje giderek ilgili hekimerilediğer persore'm ifadelerini almayı Haşladı. Kalaşnikof opensyonu • ŞAsLllRFA(AA)- ŞanlıuiVda, 1280 adet Kala^iiıof mermısı ele geçiriii Bir ihban değerhJiren emniyet güçler. rlalil Y."nin Eyyüprbi Mahallesi'ndeki evindtuptığı aramada. 95 adet Rusnikof mermisi buldu Cözaltına alınan HalilT ım emniyetteki ifadesn ardından opera.<.:nu genişleten emniyt.'iiçleri, Salih Ç. ve Bişar ı nın evlennde de 1185 iı Kalaşnikof merm ;le geçirdi. Halil Y.'ninriından Salih Ç. ve Bişax ı nın da gözaltına alındn »ruşturmanın sürdîriıiûğü bildirildi. İPdaFılistin'e desiik ziyareti • AJHlRA (Cumhuriyet BûrosllP Genel Başkanı DoğnıVjıçek, Filistin'in AnLaıSüyükelçisi Fuad Yasin:;>aret etti. Perind. burada yaptığı konusuia. tüm dünyanın kalb»iır r ılistinlilerle birlLic :'duğunu belirterek ku\"vde dengesinin Filısîtı rhine bozulmaya baslaiğrj söyledi. Penıvi. Filistinlilerin uzun^uklı mücafterinde başan kazaıalan giinün yakLaıaı kaydetti. AKP Genel Başkanı Erdoğan, hükünıetin ülkeyi 10 yıl geriye götürdüğünü söyledi Başbakan'agerici suçlamasıELAZIĞ/ANKARA (Cum- huriyet Biirosu) - AKP Genel Başkanı RecepTayyipErdoğan. hakkında açılan davayla ilgili olarak "Burası bir hukuk dev- leti. Kanunlarçerçevesi içerisin- de konuşmalaruuzı yaparsınız. AKP'deki büyümebaa insanla- n rahatsız edijor" dıye konuş- tu. Hükümetın ülkeyi 10 yıl ge- riye götürdüğünü savunan Erdo- ğan, "Ecevitdörtdörtlükbirge- ricidirw dedi. Bingöl 'den Elaağ 'a geçerken Sivrice ilçesi yakınlarındaki • AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan, hakkında "anayasal düzeni bozmaya kalkışmak" suçlamasıyla soruşturma yürüten DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel hakkında, Adalet BakanJıgı'na suç duyurusunda bulundu. TURPOL Tesisleri'nde gazete- sanlan rahatsız ediyor. Olay ta- taşlara hizmet etmek yerine cilerin sorulannı yanıtlayan Er- doğan, "Sizinle,teşküatuuzlaU- giK açılan dava ve ortaya çıkan kasetleilgili nderdüşünüvorsu- nuz" sorusuna şu yanıtı verdi: "Buraa bir hukuk devJeti. Ka- nunlarçerçevesi içerisinde konuş- malarınızı yaparsmız. Ola>, AKFde ciddi manada bir büyü- me var. Bu büvüıne de baa in- mamen yargı aşamasındadır. Adli mercilerin de bu konulan sızdırmalanna şaşıyorum." Elazığ îstasyon Meydanı'nda yaklaşık 10 bin kişinın katıldı- ğı miringde ise Erdoğan, "Möf- Ms tüccartardurmadan eski def- terleri kanşünp duruyorlar. Var- suı kanşorsuüar. Bizişimize ba- kryoruz" dedi. Hükümetın yurt- AKP'yi karaîama kampanyası başlattığını ıleri süren Erdoğan, "Türkiye 10 yıl geriye götürüJ- dü. Ecevit dörtdörtiük bir geri- cidir" diye konuştu. YfikseTe suç duyurusu Erdoğan, hakionda "anaya- sal düzeni bozmaya kalkışmak" suçlamasıyla soruşturma yürü- ten DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel hakkında, Adalet Ba- kanlığı'na suç duyurusunda bu- lundu. Erdoğan'ın, avukatları kanalıyla yaptığı suç duyuru- sunda, Yüksel'in "yetkismi aş- nğı" iddia edildi. Rıze Cumhunyet Başsav cıh- ğı'nca yürütülmesi gereken so- ruşturmanın, yasa gereğince Yüksel tarafindan yapılamaya- cağı savunuldu. Soruşturmanın gizhiıği ilkesine de uyulmadı- ğı iddia edilerek, basınla birlik- te yürütüldüğü savlandı. CHP, politikaları eleştirdi Ulke ekonomisi tutsak edildi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP Eko- nomi Masası, yüksek re- el faizle iç borçlanma ve pahalı, gereksiz chş borç- lanmanın ülke ekonomı- sini tutsak aldığını, gele- ceğine ipotek koyduğu- nu bildirdi. Vergi gelir- lerinın faiz giderlerini dahi karşılayamadığını; devletin mali acz içine düşürüldüğünü vurgula- yan CHP, "Türldye'nin AB'ye girmesinin alter- narifi. girmemesidir. AB'yeginneyen bir Tür- kiye, gümrük birhği an- laşmasuu bugünkü ya- pısrvia taşryamaz" görü- Diyarbakır şünü dile getirdi. CHP Ekonomi Masa- sı Bülteni'nde, Türki- ye'nin 20 yıldır 'üeri sa- nayileşme, üretim eko- nomismi geJştirme ve is- tikraıt büyüme" iddi- asını kaybettiği belirtil- dı. Neo-liberal ekonomi politikalannın ülkeyi "rant ve vurgun" eko- nomısine taşıdığı vurgu- lanarak, "Son 3 yıldır hükiimetin sürdürdüğü vizyonsuz,IMFyeve ran- tiye kesimlerine tes- limiyetçi politikaları sonucu.2001 yrimda Tür- ki>e ekonomisi çökertil- miştir" denıldi. İHD yöneticüerine 'w'harfidavası MAH]V[UTORAL DtYARBAKIR - In- san HaJdan Derneği Di- yarbakır Şubesi'nin 7 yö- neticisi hakkında karar defteri ve Ne\Tuz 2002 Resepsiyonu'nda ashk- FERİDUNÇELİK: Önyargı bitmedi DtYARBAKIR (CumhumetBürosu) -HADEP'HDiyarba- kır Büyükşehir Bele- diye Başkanı Feridun Çeiik, göreve geldik- lerinden bu yana 3 yıl geçmesine karşın ha- len kendilerine karşı önyargı ve güvensiz- lik olduğunu, bu ne- denle projelerinin onaylanmayarak ken- tin cezalandınldığını belirtti. Çelik, bele- diyelerin yeterlı deste- ği göremediklerinden yakındı. lan afişte "v" harfı ye- rine "w" kullandıklan gerekçesiyle üd ayn da- va açıidı. ÎHD Diyarba- kır Şube Başkanı Osman Baydemir ile dernek yö- nericileri FTkret Saraçoğ- lu, Selahattin Demirtaş, Abdulkadir A\dın, Reş- hanYakmdağ,MeralDa- nış Beştaş ve Piruzhan Doğrul hakkında Diyar- bakır Cumhuriyet Sav- cısı Mustafa Çelenk ta- rafindan hazırlanan id- dıanamede, sanıklann 14 Mart günü, 20 Mart'ta Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Lokali'nde Nevruz kutlamalan dü- zenleyeceklerine ilişkin oybiriiğiyle aldıklan ka- rarda, "Newroz"ibaresi- ni kullandıklan belirtil- di. SamkJann 'Tiirkçe djşuidaki bir dille yazd- nuşbroşür.eülanubevan- name bastu*malan"yla ilgili olarak Dernekler Yasası 'nın 6. maddesine aykırı davrandıklan gerekçesiyle 4 aya kadar hapisle cezalandınl- malan istendi. D\T Genel Başkanı ÇiUen, dün yapılan Kızılay Genel Kunıhı'na kaölarak bir konuşma vapn. (Fotoğraf: AA) 'TSK'yi cellat, Hizbullah 'ı kurtancı gören anlayışa halkizin vermez' Çiller, Erdoğan'a yüklendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni (TSK) hedef alan sözleri basında yer alan AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ı sert şekilde eleş- tirdi. Ankara Genç Işadamlan Derneği'nce (ANGI- AD) dûzenlenen toplantıda konuşan Çiller, demok- ratik istikrann sağlanması için iki turlu seçim sis- temine geçilmesini istedi. Çiller, "Seçimden birin- a çıkarsanE AKP ile koafisyon yapar nusımz" so- rusu üzerine şöyle konuştu: "Eğer' Siyası tavnru koy' diyorsanız, ben, bugüne kadar hiç konuşmamtstnn bu konuda. Ancak siyasi tavTunı burada ilk kez ko- yuyorum. Diyorum ki, Türk Silahb KuvveUeri'ni cellat Hizbuİlah'ı kurtancı gösteren bir görüşün Türkiye'deki demokratik istikran sağlama imkânı yoktur.Çünkü,yüzde80'i bu görüşün karşısındaola- cakür. Ozaman ne yapmamız lanm? O zaman yap- manuz gereken şev, bir astem değişikliği} le istikra- n temin edecek iki turlu seçime gideccksin." Tansu Çiller, Cumhurbaşkanı Ahmet \ecdet Se- zer'den dönen Şartla Sahverme Yasa Tasansı için de "Dehşet ve demokratik bir krzgmhk içindeyim" değerlendirmesini yaptı. SHP'nin kuruluşu mayısa ertelendi. Sağlar'dan CHP'ye eleştiri: Deniz BaykaTın rakibi Asena AiNKARA (Cumhumet Büro- su)-Murat KaravaJçm ve FlkriSağ- lar önderliğinde kuruluş çalışma- lan sürdürülen Sosyaldemokrat Halk Partısi'nin (SHP) kuruluşu mayısbaşına ertelendi. SHP'nin 26 Nisan'da kurulacağının açıklan- masına karşm si\dl toplum kuru- luşlarmdan istenen kurucu üyele- rin bildirilmesi beklendiği için bu karann alındığı bildirildi. Fikn Sağlar, "d^lannuşçogunluğunpar- tisi olacaklannı" söyledi. Karayalçın ve SağJar, SHP'nin kuruluş çalışmalannı sürdüriirken Ankara ve îstanbul'da çeşitli sivil toplum kuruluşlan yöneticileriyle görüştüler. Bu görüşmeler sırasın- da sendikalar ve meslek odalann- dan partilerine kurucu üye bildiril- mesini istediler. Bazı sivil toplum kuruluşlannın bu konuda yönetim kurullannı top- lama gereksinimini dile getirmele- ri nedeniyle partinin kuruluşu ma- yıs ayına sarktı. Fikri Sağlar, "Ma- >îsa%TmnilkgünJerindeparümizku- rulacak" dedi. Sağlar "makul çoğunluğun par- tiâ" sloganıyla siyasal yaşama ka- tılan Mehmet AB Bayar'a yönelik destek kampanyasını eleştirirken u Yapa>, inandıncıhğı ounayan bir söylem. Biz,dışlannuşçoğunluktan yanayız. Dışlannuşçoğunluğun sos- yal denıokratpartisi olacağız. Tür- kiye'ninpartisiolacağızn dedi Sağ- lar, Başbakan Bülent Ecevit'in CHP'yı "bölücülerie işbirliği'' ile suçlaması konusunda ıse "Baykal bizimgündemimİ7de\ok.Ba\kal'uı rakibi Asena. Kendisi söylüyor ya, Asena bizden çok medv^-a çıkrvor, diyeşikâyetediyor. Baykal. türban- hlardan da o> istediğini söyledL La- ikliğe karşı olanlarla, Atatürk dev- rimini yok eden böhıcülerle işbirK- ği yapıyor" görüşünü dile getirdi. IRMIKIAYDIN ENGÎN aengin(« doruk.net.tr Geçenlerde sabıka kaydımı çıkarmam gerekti. Başvurdum. Bilmeyenler için (ki aranızdasa- yılan çok olsa gerek) açıklama- lıyım. Bağlı bulunduğunuz ilçe savcılığına başvuruyorsunuz. Orada elinize basılı bir form-di- tekçe venyorlar. Doldurup geri ve- riyorsunuz. Onlar da bılgisayar kayrtlanna bakıp, verdiğiniz fonn- dılekçenın arkasına sabıka kay- dınızla ilgili bilgileri işliyorlar. Günlük dilde buna "sabıka kaydı" denmiyor. "temiz kâğı- d/"deniyor. Benimki kirli, hem de çok kir- lı çıktı. Form-dilekçenın arka yüzün- deki koca beyaz alan yetmedi. Bir kâğıt daha ekleyip, onu da neredeyse silme sıvama dol- durup "sabıka kaydımı" elime tutuşturdular. Anlamadığım bir- takım rakamlar, harfler, kısaltma- lar sabıka kaydımda satır satır birbirini izliyor. Ben anlamadan bakınca kay- dı veren memur acı acı güldü: - Ağabey, sen yanmışın sön- dürenin yok, ölmüşün ağlaya- nm yok!.. Kötü niyetlı olmadığı yüzün- den anlaşılan adamın şakasın- dan cesaret alıp sordum: Ağzımdaki Baklayı Ne Yapayım? - Niye ki? Yanıt anında geldi: - Tabii ağabey. Baksana sa- bıka dökümüne... Senpartigu- ramaaaaan; milletvekili seçile- meeeeen; dernek guramaaa- an; demekbaşganı olamaaan... Ağabey sen mahalleye muh- tar bile olaman beee!.. Vay be!.. Sayısını unuttuğum kadar (On? On iki?) yatıp çıkmışlığım yetmemiş bir de yurttaşlık hak- larımın önemli bir bölümünü ömür boyu kullanamayacağım bir sabıka kaydım, günlük dil- dekı deyişle "kırii kâğıdım" ol- muş. Tümü de mesleğimi yapar- ken, yazı yazarken, haberyapar- ken işledığim suçlardan(?) do- layı... Adam haklı. Ben yanmışım söndürenım yok; ölmüşüm ağ- layanım yok. • • • Şimdi içınizdeki bazı kötü ni- yetliler çıkıp "Eee, n'olmuş. Iş- te dışandasın. Işte birgazete- de çalışıyorsun. Yazı yazıp dü- şündükleriniaçıklayabilıyorsun. Dernek kurmayıver, milletveki- li olmayıver, muhtarseçilmeyi- ver" dedi mi bilemiyorum. Evet, ne milletvekili seçilme- ye. ne bizim mahalleye muhtar olmaya niyetim var. Bizim muh- tardan memnunum. Milletve- killerinden ise... Neyse, geçelim! Evet de başka zaman olsa omuz silkip geçecegim şu be- nim "temizkâğıdı"maceramın denk geldiği günleri göz ardı edemezsiniz. Nitekim, elimde tek sayfaya sığmamış "sabıka kaydım"\a gazeteye geldiğimde, Haber Merkezi'nin ekranındaki birha- beri gözumün içine soktular: Ankara'da amatör takımlar arasında bir futbol turnuvası düzenlenmış. Maçın başlama vuruşunu Türkiye'de Adalet Ba- kanlığı koltuğuna bıle oturmuş, Elazığ'dan tek başına üç parti- nin aldığı oyların toplamından dahafazlasını toplayıp Meclis'e "milletin bağımsız vekili" olarak girmiş anlı şanlı Mehmet Ağar yapmış. turnuvanın adı da Korkut Eken Kupası ımiş. Şimdi bu haberi okurken eli- nizde de alabildiğine "kirli" bir "temizkâğıdı" tutuyor iseniz ne yaparsınız? Durun daha bitmedi. Elinizde yazı yazdığınız için ve sadece yazdığınız yazılar yü- zünden tek sayfaya sığmamış bir "sabıka kaydı" tutarken, TV'lerden akan, gazete sayfa- lannda okkalı yer kaplayan af ha- berlerini okumaktaysanız ne ya- parsınız? O afla yedi gencecik fidanın, Türkiye Işçi Partisi üyesi yerji delikanlının beyinlerine kurşun sı- kan, tel elbise askısı ile boğan bir katilin, Haluk Kırcı'nın da salıverileceğini bıliyorsanız ne dersinız? O afla salt Papa'ya kurşun sıkmaktan değıl, iki de gasp su- çundan (Gasp suçunun yasala- rımızdaki cezası 20-30 yıl kadar hapistir) hükümlü Mehmet Ali Ağca'nın da demir parmakhkla- rın dışına çıkıp aramıza katıfaca- ğını biliyorsanız ne dersiniz? • • • Bektaşi babasının müritlerin- den Dervış Mehmet pek küfür- bazmış. Baba erenler ne ettiy- se Dervış Mehmetin sövüp say- masını önleyememış. Bakmış çareyok, Derviş Mehmetin di- linın altına bir bakla tanesı yer- leştirmiş. Kendisi ızın verme- den de çıkarmamasını sıkı sıkı tembıh etmiş. Fukara dervış sövmeye kalksa. ağzından hı- nltılı sesler çıkıyor. söyledıği an- laşılmaz oluyormuş. Sağanak yağmurlu bırgünde başında kavuğu ile bektaşi ba- bası ve mürıdi Derviş Mehmet bır çatı altına kavuşmak için hız- layürürlerken, önlerinden geç- tikleri evin kapısında beliren bir kadın, "Saöa erenler bir daki- ka beklermisiniz"dem\ş. Çare- sız beklemışler. Birkaç dakika sonra kadın yine kapıda belir- miş: - Allah razı olsun. Tamamdır. Gidebilirsiniz. Tavuğu kuluçka- ya yatınyordum da, kapıda bır kavuklu durursa. cıvcivler ibık- lı çıkardedilerde... Baba erenler müridine dön- müş: - Derviş Mehmet, demiş. Çı- kar ulan ağzından baklayı!.. Peki, ben ağzımdaki baklayı ne yapayım? ÜĞÜPOLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Suyun Sınırlarında... Paris derın bir uykudan gülümseyerek uyanryor çocuklargibı... Bir pazar sabahı... Sen hâlâ uykudasın... "Hangi solgunluk vuruyorseni" diyor Yves Bon- nefoy, beyazlaşan bir günün ilk saatlerinde... Bir yeraltı ırmağı... Haydi soyle, hangi damar kopanyor ki sende, yan- kılanıyor düşüşün orada? Bilmem şaırın söylediği gibi mi tüm yaralı aşklar, yaralı şaşkın yapraklar içirtde mi ılkyaz umutlan?.. Bir şeyler fısıldıyor eski zaman saatleri, bir çocuk sabahın çığlığıyla uyanıyor, mevsımlergittikçeyokotu- yor! Bense bir savaşın sonunda kumla örtük gördüm seni; sessizliğın ve suyun sınırlarında bocaJarken; ve ağzın son yıldızlarla kirli; gecende beklenmenin kor- kusunu, bir çığlığı parçalarken... Hani 6O'lı yıllardaki o Vietnamlı çocuk vardı.. Iri, sı- yah gözleriyle bize sürekli gülümseyen: hani bir genç kız vardı Prag caddelerinde, Rus tanklannın geçişinde kendini paletlerin önüne atan... Tüm bunlar, belleklerımızden daha güçlü ruzgâr- dı; yanm kalmış sevişmelerden arta kalan... Taraçalarda koştuğunu, rüzgâıia savaştığını görü- yordum... Ayaz dudaklarında kanıyordu... Şaşkın bakışlar ıçindeydin... Yiten kanına yakalanmış gibiydin!.. Oysa sen, yaşamın suç ortağıydın... Yol üstünde zincir şıkırtılan Agostnho Neto'nun, ınsanlığın büyük güçlerini yansıtıyordu... Bense gözlerimı yumuyordum... O sırada sen, Octavio Paz'dan Vnutuş'u okuyor- dun: "Yum gözlerini yitir kendini karanlıkta gözkapaklann kırmızı yapraklar altında. Gömül vızıldayan sesin düşen sesin halkalanna ve uzaklarda yankılanan dilsiz bır çağlayan gibi, davullann çalındığı yerde." • • • Çocuksu bir gülüş seninkısi... Duyarlı vetutkulu... Üstelik yapmacıksız... Haydi, bırak kendini karanlığa, 'l/nufuş'taolduğu gibi; kendi etine gömül, kendı yüreğine... Sonra otur, bır mektup yaz tıpkı Octavio Paz gibi, 'Meksika Vadisi'nı anlat... De kı: "Dudaklar, öpüşler, aşk, her şeyyenıden doğar; o ölümsüz, o yalın unutuşta: gecenin kızlandıryıldız- lar." Bir içki kadehı dursun masada... Gramofonda eski bir şarkı! Haydi soyun biraz, Nâztm'ın dizelerinden çıkıp gel, 1940 sonbaharında olduğu gibi... Biraz Turgut Uyar oku. Edip Cansever'in şiırle- rinden tat al... Sen hiç gecelerı çıçek açan ıhlamur ağacı gördün mü?.. Bir Cemal Süreya ol, gülü al yüzüne süreyim... Şimdi bir güvercin uçuşunu bölüş; gökyüzünün o maviliğıni yakalamaya çalış... Istersen bır Akdenız kentinı düşün... Vazgeç; bak o sıvı karanlığında uykunun, yazı- lacak çok şey var: "Saydam gövdesini açıyorgün. Güneş taşına bağ- lanmışım; ışık, görünmeyen büyük çekiçleriyle dö- vüyor beni. Bir duraklamayım sadece, bir titreyişle birbaşkası arasında:yaşama noktasıyım, birbirinigör- mezlikten gelen, içimde buluşan iki bakışın kesişti- ğiyerde keskin, sessiz bırnokta. Antlaşma mıyapı- yorlar? Saf boşluğum ben, savaş alanı. Öteki göv- demi görüyorum gövdemin arkasında. Taş panldı- yor. Güneş gözlerimı oyuyor. Ikiyıldız, kırmızı tüyle- rinı sürüyor oyuklara. Görkem, kanatlann kıvnmı, yır- tıcı bir gaga. Bir türküye başlıyor gözlerim ansızın. Dal bu türküye, ateşe at kendini." • • • Unutulmuş bir pazar bugün... Artık uyan, saat on ikiyi vurdu... Mario Luzi'nin son gölgedeki denn yaz'ı geride kal- ür, açık ve aydınlık ülkelerde... Benim ülkemde ıse açlık, yoksulluk, alacakaranlık kol geziyor... Ve Paul Celan'ın 'bütün bır ftayaf'ıyla başlıyor gün: "Beyazdır ölümün güneşleri, çocuklanmızın saç- ları gibi: O, yükselen sulara gelmişti, sen kumlukta bir ça- dır kurduğunda Sönmüş gözleriyle, başımızın üzennde mutluluğun hançerini katdırmıştı." Güneş sulara vurdu, bulvarlar insan yumağı... Sen ise ortalarda yoksun!.. hikmet.cetinkayaCacumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet ÇETİNKAYA kadınlaryağmurvekuşlar c u n f 0 2 I 2 - 5 12 42 19 Faks: 512
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle