Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 NİSAN 2002 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Demirerin
•jeraatkararma
fcozma
• ANKARA
<Cumhuri\et) - Yargıtay
<5 Ceza Dairesi,
Tasarnıf Mevduatı
Sıgorta Fonu'na
C TMSF) de\Tedilen
Egebank'ın eski sahibi
"Yahya Murat
Demirerin şirketlerine
Halk Bankası'ndan
usulsüz kredi verildiği
gerekçesiyle
yargılandığı davada
verilen beraat karannı
bozdu. Daire. bozmaya
gerekçe olarak "eksik
soruşturmayı" gösterdi.
İstanbul 4. Agır Ceza
Mahkemesi'nce
Demirel. Şaban Ayhan
Tatlıgil. Gökalp
Baştürk, Emine Mehtap
Ceylan, Ender Altun,
Hüsnü Barbaros Olcay,
Muazzez Ela ve Mualla
Halistürk hakkında
verilen beraat karannı
davanın müdahıli olan
Halk Bankası temyiz
etmişti.
Üniversitede
kavga
• tstanbul Haber
Servisi - İstanbul
Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi önünde, karşıt
görüşlü iki öğrenci
grubu arasmda kavga
çıktı. Fakülte önüne bır
grup ögrenciyle gelen
İstanbul Clkü Ocaklan
Başkanı Levent Temiz
"fakültedeki sınavlara
girmek isteyen ülkücü
öğrencilerin, karşıt
görüşe sahip öğrenciler
tarafından
engellendiği"
gerekçesiyle basın
açıklaması yapmak
istedi. Bu sırada iki
grup arasında karşılıklı
slogan atmayla başlayan
gerginlik kavgaya
dönüştü. Yaralananm
olmadığı olayda polis
ülkücü grubu dışan
çıkardı.
Çörtük'e ihtiyatî
tedbir
• İstanbul Haber
Senisi - Tasarnıf
Mevduatı Sigorta
Fonu'na (TMSF)
devredılen
Bayındırbank'm 2
Denetım Kurulu
üyesirün başvurusu
üzerine, bankanın eski
sahibi Kamuran Çörtük
ile 17 eski yöneticisinin
malvarhklan üzenne
"ihtiyati tedbir"
konuldu.
Tanilli: Eğithn
iktidar sorunu
• ESKİŞEHİR
(Cumhuriyet) -
Eskişehir Tepebaşı
Belediyesi'nin Eğitim-
Sen ve Eğit-Der ile
birlikte Köy
Enstitüleri'nin
kuruluşunun 62.
Yıldönümü etkinlikleri
çerçevesinde
gerçekleştirdiği "Köy
Enstitüleri Gerçeği
Nedir?" konulu panelde
konuşan Prof. Server
Tanilli, "Çağdaş eğitimi
hayata geçirmek, bir
iktidar sorunudur. Bize
düşen de. o iktidann
yolunu açmaktır'" dedi.
Yunus Emre Kültür ve
Sanat Merkezi
Salonu'nda Tepebaşı
Belediye Başkanı
Ahmet Ataç'ın
yönettiği paneli çok
sayıda Köy Enstitüsü
mezunu emekli eğitimci
de izledi.
Düzeltme
• Haber Merkezi -
Gazetemizde 13 Nisan
2002 tarihinde
yayımlanan
"Darbecilerin okulu"
başlıkh haberde,
darbecilerin eğitildiği
okulun Panama'nın Fort
Benning bölgesinde
olduğu belirtilmişti.
Sözkonusu okul
ABD'nın Colombus
kentindeki Fort Benning
Piyade Okulu 'nda
bulunmaktadır.
Düzeltir, özür dileriz.
Devletin sorumluluğu daraltılıyor, yapılaşmaya göz yuman belediyelere ceza geliyor
Afet içinyenitasarıEBRU TOKTAR
ANKARA - Bayındırlık ve
Iskân Bakanlığı, başta dep-
remler olmak üzere doğal afet-
lere karşı alınacak önlemler-
de mevcut yasanın yetersiz
kaldığmı düşünerek, yeni bir
yasa taslağı hazırladı. Taslak-
ta; afetlerde devletin sorumlu-
luk alanı daraltılırken, sigor-
talamanın mümkün olmadığı
yerlerde devlet yardımının ya-
pılması öngörüldü. Afete ma-
ruz bölgelerde yapılaşmaya
izin veren belediye lerin ceza-
landınlarak kaçak yapılaşma-
nın önlenmesi planlanan tas-
lakta; bu bölgelerdeki tapula-
ra şerh konularak "yurttaşla-
• Mevcut yasanın yetersiz kaldığı gerekçesiyle Bayındırlık ve îskân
Bakanlığı'nca hazırlanan taslakta sigortalamanm mümkün olmadığı
yerlerde devlet yardımı yapılması öngörülüyor.
nn uyanlmasr, hasarlı bına-
lann fotoğraf ve fihn çekim-
leri ile belgelendirilmesi, afet
çalışmalanna katılmayanlara
asgari ücretin yansı kadar pa-
ra ceza verilmesi, afetzedele-
re inşaat malzemesi verilerek
kendi evlerini kendilerinin yap-
ması" gibı düzenlemeler ön-
görüldü.
Bayındırlık Bakanlığı "nca
hazırİanan taslak görüşleri ahn-
mak üzere ilgili bakanlıklar,
Başbakanlık ve üniversitelere
gönderildi. Çıkanldığı 1959
yılından 17 Ağustos 1999 dep-
remine kadar 7 kez değiştiri-
len "Umumi Hayata Müessir
Afetler Dolayısryla Alınacak
TedbirlcrieYapdacak Yardun-
laraDair Yasa"'nın değiştıril-
mesini öngören taslakta, afe-
te karşı alınacak önlemlerin
önemine işaret edildi.
Taslağvn, genel gerekçe bö-
lümünde, 1960 yıhndan 2001
yıhnın sonuna kadar 200 bin
431 evsiz afetzedeye konut ve
işyeri verildiği kaydedilirken,
yatınm programında 14 bin
219 konutun daha yer aldığı
vurgulandı. Türkiye'de sigor-
ta kapsamı dışında kalan 3-4
bin konutun doğal afet tehli-
kesi taşıyan bölgelerde bulun-
duğuna işaret edilen taslakta,
"Afeften zarar gören herkes
için devieti doğal sigorta duru-
muna geriren baa maddder-
de degişiklik vapılarak, uygu-
lamanın kapsamı sigortalanıa-
nın mümkün olmadığı koşul-
lar ile sınırlandınlarak kanıu-
nun sorumluluk alanı daral-
ülnuştır'' denildi.
Afete duyarlı imar planlan-
run yapılması içm afet harita-
lannın güncelleştirilmesini ve
bir afet stratejisinin oluşturul-
masını da öngören taslakta.
belediyelerin cezai yükümlü-
lükleri de arttınldı. Taslakta,
afetzedelere yapılacak yardı-
m konusu şöyle düzenlendi:
"Afet nedeniyle konutlan
oturulamayacak derecede ha-
sar gören afetzedelere geçici
bannma olanağı sağlanacak.
BununiçinBayındniık Bakan-
lığı, afetzedeye nakden ödeme-
nin yanı sıra kira yardımı da
yapabilecek ya da ana inşaat
malzemelerini vererek, evini
kendisinin yapmasını sağjaya-
cak."
ÇİZMEDEN YLKARI MUSA KART
BJKSnK Ç(KTIG{
MP&'ne*ıe
m.kart ı superonline.com
Ortaklann parlamentodaki sandalye sayısı üç yılda 351 'den 334'e düştü
Hükümet kan kaybediyor
ANKAR\ (CumhuriyetBüro-
su)-Hükümet, 18 Nısan 1999 se-
çimlerinin 3. yıldönümüne **uz-
laşma" görüntüsü zedelenmiş
ve seçime yönelik arayışlann
öne çıktığı bir ortamda girdi. 18
Nisan seçimlerinden sonra ku-
rulduğunda toplam sandalye sa-
yısı 351 olan hükümet ortakla-
nnın milletvekili sayısı 334'e
indı. Istifalar ve görevden alma-
larla kabine bir ölçüde yenilenir-
ken mayıs-haziran aylannda hü-
kümetin yeniden biçimlendirile-
bileceği söylentileri yaygınlaş-
tı. 18 Nisan seçimlennden son-
ra parlamentoda 5 olan parti sa-
yısı da 7'ye yükseldi.
18 Nisan seçimlerinden bu ya-
na gerek hükümetin. gerekse
parlamentonun yapısında önem-
li değişıklikler oldu. Seçimler-
den 136 milletv ekılliği kazana-
rak çıkan DSPnın sandalye sa-
yısı geçen sürede 128'e indı. Ay-
dın Milletvekili Sema Pişkinşüt
TDP'yi kurarken, Mehmet Öz-
can ile Nazire Karakuş da
TDP'ye geçti. Rıdvan Budak,
18 Nisan seçimlerinden 129
sandalye ile çıkan MHP'nın mil-
letvekili sayısı 127'ye indi. AK
Güngör ihraç edılirken, Kadir
Görmez ve Sıtla Türan yaşamı-
nı yitırdi. Kaysen Milletvekili Sa-
dık Yakut, AKP ye geçti.
• 18 Nisan 1999 seçimlerinden sonra kurulan
koalisyon hükümeti bugüne kadar mecliste 17
sandalye kaybetti. Nisan seçimlerinden sonra
parlamentoda 5 olan parti sayısı da 7'ye yükseldi.
Bülent Ersin Gök. Mustafa Düz
de DSP'den istifa ettı. DSP Kon-
ya Milletvekili Turan Bilge ıse
yaşamını yitırdi. Adana Millet-
vekili Arif Sezer de, Sadettin
Tantan önderlığindekı siyasi
arayışlar için partisinden istifa
ettı.
DYP'den istifa eden Kocaeli Mil-
letvekili Meral Akşener ve Or-
du Mılletvekili Yener Yüdınm
ise MHPye katıdı.
ANAP. 18 Nisan seçimlerin-
den bu yana 9 sandalye kaybet-
ti. Nizamettin SevgiH hacda ya-
şamını yitirirken, 7 millerv ekıli
DYP'ye, bır milletvekili de
AKP'ye geçti. ANAP, Malarya
bağımsız milletvekili Ahmet
Özal'ı transfer etti.
Kapatılan RP'nin devamı ola-
rak kurulan Fazilet Partısi, 18
Nisan'da yüzde 15.3 oy oranıy-
la 111 milletvekili çıkardı. Ya-
sama dönemini Istanbul'dan se-
çilen Merve Kavakçı'nın genel
kuruldaki türbanlı gösterisıyle
açan FP hakkında Anayasa Mah-
kemesi'ne kapatma davası açıl-
dığı sırada. partıde de "•yeniBk-
çfler" ve "gefenekçfler" olarak ay-
nşma başladı. FP, 22 Hazıran
2001 tanhinde "laikük karşıö
eylemlerin odağı olduğu" gerek-
çesiyle yüksek mahkeme tarafın-
dan kapatıldı ve Nazh Ihcak ile
Bekir Sobacı'nın da milletv ekıl-
liği düşürüldü.
Tepkiler
Hükümet
partizanhk
yapryor
Haber Merkezi - Afet
kararnamesi, kapsam dı-
şında kalan belediyelerin
eleştirilerine hedef oldu.
Kapsam dışında kalan be-
lediyelerin başkanlan,
"\fetle yüz yüze kalan be-
lediyeler, Afet Fonu'ndan
v ararlandınlmazken. ne-
den yardım aklığını anla-
yamadığımız beledryeler
bu fondan yararlandınla-
rak, ülke kaynaklan çar-
çur edümektedir" eleşti-
nsınde bulundular.
Geçtiğımiz aylarda
Mersin ve çevresinde ya-
şanan sel felaketi sonra-
sında hazırlanan afet ka-
rarnamesinde hükümetin
CHPveDYP'libelediye-
leri kapsam dışında bırak-
ması tepkiyle karşılandı.
Mersin genelinde 70 be-
ledıyeden 62 si kararname
kapsamına alınırken 4
CHP, 4 DYP olmak üze-
re 8 belediye kapsam dı-
s,ı bırakıldı. CHP Mersin
flçe Başkanı Adnan Gün-
doğdu, hükümetin afette
bile partizanca davTandı-
ğını belirterek "Hüküme-
ti ohışturanlar afette bile
parrjzanhk v-aparak zarar
gören belediyelere degil
kendi partililerine yardım
yapıyoriar" dedi.
Kararname dışı kalan
CHP'lı Arpaçsakarlar,
Fındıkpınan, Akdere ve
Göksu, DYPTi Karacail-
yas, Kocabasanlı, Büyü-
keceli ve Zeyne belediye
başkanlan Içel Valısi .\kif
Tığ'ı ziyaret ederek ka-
rarnameye alınan beledi-
yelerle aynı sorunu yaşa-
dıklan halde kendilerinin
afet kararnameye alınma-
yarak mağdur edildikleri-
ni söylediler. Arapaçsa-
karlar Belediye Başkanı
Saim Önal, dev letın ken-
dılerini görmediğini be-
lirtti.
IRMIKI AYDIN ENGİN aenginca doruk.net.tr
Eğer bölgeye gitmeden ön-
ce yaratılan hava ölçü alınırsa
ABD Dışişleri Bakanı Colin Po-
well, Israil-Filistin turu "nöan
eli boş döndü. Ne ateşkes sağ-
layabildi, ne Israil'in işgal etti-
ği Filistin topraklarından çekil-
mesini.
Şu anda çok kanlı haberler
gelmemesi, yogun çatışmalann
durulmuş gibi görünmesi, hat-
ta son birkaç gündür bir "canlı
bomba "nın patlamaması Po-
vvel'ın gezisinin sonuçları değil.
Tersine çatışmalar hafiflemiş
gibi.
Çünkü neredeyse "hacetkal-
madı".
Çünkü Israil gireceği yere
girdi, işgal edeceğiyeri işgal et-
ti; öldurecegi ya da tutuklaya-
cağı Filistinli Araplan büyük öl-
çüde "halletti". Hamas lider-
lerinin Yaser Arafat'tan daha
büyük agırlıktaşıdığı Cenin'de-
ki cankırımının ürkütücü bo-
yutlan bunun bir kanıtı ve gös-
tergesi.
• • •
Dönelim Povvell'a.
Irili ufaklı onlarca haber, bir
o kadar yorum arasında Po-
vvetl'ın gezisinin ana ekseni
Yumurtasız Omlet - Arafat'sız Filistin
gözden kaçtı gibi.
ABD Dışişleri Bakanı biryan-
dan kendi adı etraîında estiri-
len, Beyaz Saray'ın güvercin-
ler kanadından olduğu rüzgâ-
rına dayanarak Filistın'e barış
götüren adam olarak umutlar
saçtı ve sonuçta dağ fare do-
ğurdu. Harta onu bile doğur-
madı.
Ama bir yandan da Ortado-
ğu turunun her adımında, her
durağında "Arafat'sız bir Filis-
tin" formülü için nabız yokladı.
Ayrıntıları ve belirleyici et-
kenleri bilemeyiz. Ama Po-
well'ın bu arayışının boşa çık-
tığı, o Israil'e vanr varmaz bel-
li oldu.
ABD güdümündeki Arap ül-
keleri "Arafat'sız bir Israil" çö-
zümünü isteseler bile benim-
seyemiyorlar. Böyle bir çözü-
me yanaşmalannın halkta te-
tikleyeceği toplumsal ve siya-
sal hoşnutsuzluğun boyutla-
rından ürküyoriar. ABD'nin dü-
men suyunda gitmeyen Arap
ülkeleri içinse Arafat zaten hem
bir kahraman, hem Filistin'de
kalıcı bir çözümün kilidi.
Kaldı ki Arafat'sız bir Filistin
demek Hamas ya da Hizbul-
lah'ın yönetimine geçmiş bir
Filistin demek. Filistin kördü-
ğümünün çözümünü din sava-
şı temelinde ve Israil'in o top-
raklardan kovulduğu ya da yok
edildıği. 1948öncesinedönül-
düğü koşullar olarak kavnyor
ve savunuyorlar. Üstelik bunu
barışçıl çözüm olanak ve ola-
sılıklarını dışlayan bir "cihat"
çerçevesinde sürdürmeyi yeğ-
liyorlar.
Eğer bugün Israil toprakla-
rında patlayan canlı bombala-
nn sayısı üçe, beşe, ona katlan-
madıysa Israil ve dünya bunu.
karargâhında sıkıştınlmış. kuşa-
tılmış, karanlığa mahkûm edil-
miş. bağlantılan alabildiğine ke-
silmiş Yaser Arafat'a borçlu.
•••
Yine Powell'a donelim.
Povvell "Filistin-lsrail turu"dar\
eli boş döndü. Salt Arafat'sız
bir Filistin formülünü kabul et-
tıremediği için değil. Israil'in şa-
hini {"akbabası" diye de okuya-
bilirsiniz) Ariel Şaron'u işgal et-
tiği Filistin topraklarından çe-
kilmeye de ikna edemedi.
Burada "istiyormuydu" diye
sorulabilir. ABD'nin aslında "tav-
şana kaç, tazıya tut" oynadığı
ileri sürülebilır. Kameraların
önünde "Arafat, Filistin halkmın
yasal önderı ve Filistin devleti-
nin yasal başkanıdır. Israil iş-
gal ettiğı topraklardan çekilme-
lı ve ateşkes sağlanmalıdır" de-
yip, kapalı kapılar ardında Şa-
ron'a göz kırpıp "Sen bildiğini
oku. Operasyonu tamam/a. Fi-
listin'dekı terör yataklannı ve
kaynaklannı kunıt" dediği savu-
nulabilir.
Doğruluk payı elbette vardır.
Ama gerçek bu kadar da si-
yah-beyaz değil.
Afganistan'da Taleban ikti-
dannınalaşağıedilmesinin, "sa-
dık" bir lıderin hükümetin başı-
na getirilmesınin ve böylece Or-
ta Asya'da sıyasal güçlerin ye-
niden tanımlanmasının ve be-
lirlenmesinin ardından sıra Or-
tadoğu'nun yeniden tanımlan-
masındaydı. Bu operasyon Is-
rail eliyle gerçekleştirilmek isten-
di. istenen Filistin'in yok edilme-
sı ve böylece onlarca yıla yayı-
lacak yeni "11 Eylül dalgala-
n"n\n tohumlannın atılması de-
ğil, bölgenin ABD çıkarları doğ-
rultusunda bir istikrara kavuş-
masıydı.
Bunun Arafat'sız olmadığı gö-
rüldü. GörülüncedeArafat'lı bir
çözümden başkayol kalmadı-
ğı da belli oldu. Bu ise işgalın
sona ermesı, ateşkes ve ardın-
dan bağımsız bir Filistin devle-
ti demek.
Şimdi bu çözümün önünde-
ki engel sanıldığı ve gösterildi-
ği gibi Arafat değil: Şaron. Diz-
ginlenemeyen Israil militarizmi
biraz da "Povvell'a rağmen" yo-
lunda yürümekte ayak diriyor.
ABD başkentinde ise Israil-Fi-
listin eksenınde geciken çözü-
mün, Saddam'azaman kazan-
dırdığını söyleyip homurdanan-
lann sayısı artmaya. seslen yük-
selmeye başladı.
Kraldan fazla kralcı olup Fi-
listın/lsraıl topraklarında akan
kan ırmaklarının sorumlusu ola-
rak Arafat'ı gören ve gösteren-
ler bir de gerçeğin bu yüzüne
bakmayı deneseler...
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Dicle Köy Enstitüsü (*)
1940'ların başı...
Hoşat Ovası'nda bir kaynaşma var...
Hoşat Ovası, Zülküf Dağı'nın eteğinde Ger-
van Ovası'nın ayakucundadır. Güneyinden Hila de-
resi geçer. Kışlan Zülküf ve Çermik dağlarından
gelen kırmızı renkli sular bu derede birleşir...
Hoşat Ovası'nın dereye yakın yerinde, içinde
kelleşmiş birkaç dut ağacı vardır. Hoşatlı ibrahim
Ağa tarlanın sahibidir. Tek başına burada oturur.
Yıkıntı bir evdir burası...
Derenin suyu güz başına dek kesilmez. Dere-
nin akıntısı olmadığından yaz başında sinekler
çoğalır. Kara ve yeşil sivrisinekler...
Yılda iki ziyaretçisi vardır buraların...
Bingöl'e ve Bingöl'den güneye dönen çoban-
lar. Birer gece konaklarlar Hoşat'ta. Dut ağaçla-
rının dibinde ateş yakıp sabaha dek otururlar...
Yılın öteki ayları Hoşat sineklere, yılanlara ka-
hr...
Hoşat Ovası. kıpır kıpırdır o yıllar...
Çifteler. Gönen, Cilavuz, Kızılçullu, Akçadağ'ı
izlemiş ve şantiye kurulmuştur...
Artık binalar yükselmeye başlamıştır İbrahim
Ağa'nın tarlasında...
Bir eğitim kurumu, Köy Enstitüsü açılacaktır...
Altı ay sonra 350 Güneydoğulu çocuğun eği-
tildiği bir ortam oluşacaktır...
Çobanlar yaylaya çıkarlarken dut ağaçlannın
bulunduğu yerde ışıklı binaların bittiğini görünce
şaşınrlar...
• • •
Aradan birkaç yıl geçmiştir...
Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel ve Genel
Müdür Hakkı Tonguç Dicle'ye gelirler...
Yücel, Dicle Köy Enstitüsü Müdürü'ne sorar:
"Şu solunuzdaki tepenin üstünde görûnenler
nedir?"
Müdür:
"Orası Tılhuzur köyüdür efendim..."
Yücel:
"Okulu varmıdır?"
Müdür:
"Henüz yok ama bir kız öğrencimiz o köy-
den..."
Yücel:
"Ya şu dağın adı nedir?"
Müdür:
"Orası Zülküf dağıdır. Sağ ilerisi ise Memelan
köyüdür. Akçadağ'dan bir aday öğretmen yılın
sonunda oraya gelecek. Görülen karaltı okul bi-
nası olur."
Enstitü gezilir, derslere girilir. Işlikler, bahçegö-
rülür...
Hasan Âli Yücel, derste bir öğrenciye savaş du-
rumuna ilişkin bir soru yöneltir...
Fahri Başıbüyük adlı öğrenci hemen harita ba-
şına geçer ve anlatmaya başlar...
Topluluk içinde olan General Yümmü Üresin.
öğrenciyi kutlarken öğretmen Leman Evren'e
şöyie der:
"Bu sorunun cevabını Harp Okulu son sınıföğ-
rencisi zor verir..."
Günlerden cumartesidir...
Hasan Âli Yücel, bir köşede oturan, elinde
mandolin olan çocuğa sorar:
"Bu elindekı nedir?"
Çocuk:
"Mandolin..."
Yücel:
"Çalabiliyor musun?"
Çocuk:
"Çalıyorum ya! Akordunu yaptım, arkadaşla-
rımla konser vereceğiz!"
Çocuk arkadaşlarını çağırır...
Konser verilir!..
Yücel, Ankara'ya dönüşte çocuğa (Ergun Ev-
ren) bir takım mandolin teli, okul müdürüne de
teşekkür mektubu gönderir...
• • •
Köy Enstitüleri demokrasinin temelini atmak
için oluşturulmuştu...
1940'lara doğru Avrupa'nın Italyası'nda, Al-
manyasrnda faşist yönetimler sürerken Türkiye
Cumhuriyeti aydınlanma devrimini yaygınlaştırmak
ve pekiştirmek istiyordu...
Ne yazık ki aydınlanmanın eğitim ayağı kesil-
di...
Eğer Köy Enstitüleri kapatılmasaydı Türkiye
demokrasisi sağlam, çağdaş birtoplum olurdu!..
* Nazif Evren'in anılanndan (Poyraz köyünden
Köy Enstitülerine - GÜNDOĞAN YAYINLARI)
hikmet.cetinkayaCflcumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Hikmet ÇETİNKAYA
kadınlaryağmurvekuşlar
€ U 0 i Z i ı A Y ı n C • L • ı<
Tel: 0212-512 42 19 Faks: 512 II 72