12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
<B ŞUBAT 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA CJJVI_fil UIVJJ. / [email protected] 11 Hfcümetfnsala • ANKARA (Ounhuriyet Bürosu) - Kamu kurumlannda Lndirimli tarifelerin kimlere uygulanabileceği Bakanlar Kurulu karanyla belirlendi. Gaziler, şehit ve gazilerin dul ve yetimJeri, özürlüler, öğrenciler, yaşlılar, kimsesizler, kamu kurumlan ve kuruluşlannın indirimli ya da ücretsiz tarifelerinden yararlanabilecek. Daha önce indirimli tarifelerden yararlanabilen gazeteciler, öğretmenleT, kurumlann kendi çalışanlan ise Bakanlar Kurulu'nun yeni belirlemesi içine alınmadılar. Bankacılıkta zipve • ANKARA (AA)- Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) yetkilileri, mali sektöre olan borçlann yeniden yapılandınlması ve bazı kanunlarda değişiklik öngören yasanın uygulanmasına yönelik olarak bankacılar ile bir araya gelecek. îstanbul'da pazartesi günü gerçekleştirilecek görüşmede, BDDK bankacılara ve denetim kuruluşlanna yeni yasanın uygulanması anlatılacak ve sorular yanıtlanacak. Akbank'ın notu yükseldi • Ekonomi Servisi - Uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch, Akbank'ın uzun vadeli Türk Lirası notunu B+'ya yükseltti. Akbank'tan yapılan açıklamada, bu notun hem Türkiye'nin hem de diğer Türk bankalannın ûzerinde olduğu kaydedildi. Açıklamada, Akbank'ın Fitch'in yeni değerlendirmesiyle gelişen piyasalarda ülke notunun üzennde not alan tek banka olma unvanını koruduğu dile getirildi. Tırizmde ücret indrimi • ANKARA (AA)- Turizm sezonunun yaklaştığı ortamda, limanlarda uygulanan "ayakbastı ve liman hizmetleri" ücretlerinin yüksekliği sorun olmaya devam ederken, çözüm için Denizcilik Müsteşarlığı koordinasyonunda çalışma başlatıldı. Turizm sezonunun yaklaşmasıyla birlikte ilgili kuruluşlarca gûndeme getirilen ayakbastı ve liman ücretlerinin indirilmesi konusunda, ilgili kuruluşlar arasında geçen hafta içinde bir toplantı yapıldı. Destek 29 ile yetti • ANKARA (ANKA) - Çiftçiye, 2001 yılı doğrudan gelir desteği ödemeleri için, 2001 bütçesine konulan 500 trilyon liralık kaynak sadece 29 ildeki çiftçilere yapılan ödemelere yetti. Geriye kalan 52 ildeki çiftçilere yapılması gereken 720 trilyon ise bu yılın bütçesindeki 1.4 katrilyonluk ödenekten karşılanacak. Bu kapsamda Tanm Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığı arasında yapılan görüşmeler sonucunda 2002 yılı ödemeleri için aynlan 1.4 katrilyonluk ödenekten 720 trilyonun geriye kalan 52 ile dağıtılması konusunda anlaşmaya vanlırken destek ödemeleri 2002 yılınm nisan ayınrn ilk haftasında tamamlanacak. Bakanlar Kurulu'nda beklemesine karşın somut adım atılmaması gerginlik yarattı İş güvencesindebunalım• Işverenler, Iş ^^^^l^^MPW!RS?fWWPJfl^WWVWWWWJWB!^^M^^M natl ödendiğini anlatan Bay-Işverenler, Güvencesi tasansının, bugünkü haliyle yasalaşması halinde işsizliğin ikiye katlanacağı 'olasılığını' bir kez daha hatırlattı. OLCAYBCrVİJKTAŞ Çalışanlan keyfi olarak iş- ten çıkarmayı engellemeyi he- defleyen tş Güvencesi Yasa Ta- sansı hakkındaki tartışmalar bir türlü bitmiyor. tşçi temsil- cileri bir yılı aşkrn bir süredir Bakanlar Kurulu'nda bekleyen tasannın yasalaşması için her- hangı somut bir adım atılmadı- ğından şikâyet ederken işve- ren, söz konusu tasanrun Ba- kanlar Kurulu'ndaki haliyle yasalaşması halinde işsizliğin en az ilaye katlanacağını her firsarta dile getiriyor. Bir yan- dan Çalışma Bakanlığı yetkili- leri rüm imzalartoplandı, tasa- n her an MecBs gündenıine ge- lebüir açıkJaması yaparken di- ğer taraftan işverenler tasan- run yeniden düzenlenebilece- ğini ileri sürüyor. Ekonomiden sorumlu Dev- Tasan eksiklerle dolııYokluğu, keyfi ve sendikal nedenli işten çı- karmalara yol açan İş Güvencesi Yasa Tasa- nsı, yasalaşması halinde keyfi ve geçerli bir nedene dayanmayan işten çıkarmalan engel- leyecek Ancak, Uluslararası Çalışma Orgü- tü'nün (ILO) 158 sayılı sözleşmesinin bir ge- reği ve uyum yasası olarak çıkanlan yasa, bir dizi eksikliği de bünyesinde banndınyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın Meclis'e sunduğu tasannın eksiklikleri şöy- le: %/ Tasanda, iş güvencesinin uygulanabil- mesi için 10 ya da daha fazla işçi çalıştırma koşulu araruyor. Bu durumun, anayasaya ay- kın olduğu gibi, kötü kullanmaya açık oldu- ğu da ileri sürülüyor. v' Tasan, işten atmalarda haklı gerekçe gösterilmesini istemekle birlikte işe iadeyi güvence altına almıyor. Tasanya göre, işten çıkarmalarda gösterilen sebebin geçerli ol- madığı mahkemece saptanarak feshin geçer- sizliğine karar verilmesi durumunda, işçinin en az bir ay içinde işe yeniden başlaması ge- rekiyor. Ancak işveren, işçiyi işe yeniden baş- latmaz ise en az 6 aylık ve en çok bir yılhk ücret tutannda tazminat ödemekle yükümlü. ı/ Tasanda, iş güvencesinden yararlanmak için 6 ay kıdem koşulu aranıyor. Iş Yasası'nda deneme süresinin en çok 1 ay olarak düzen- lendiği göz önüne alınırsa iş güvencesinin 6 aylık kıdem koşuluna bağlanmasının uygula- mada kötüye kullamlabileceği belirtüiyor. ^ Tasan, iş güvencesini yalnızca 1475 sa- yılı yasaya tabi olanlarla sınırlıyor. Tasan, Basın ve Deniz tş Kanunu'na tabi çalışanla- n kapsamadığı gibi, orman ve tanm işkolla- let Bakam Kemal Derviş tara- fından Ulusal Program'ın kısa vadeli hedefleri arasına konu- lan ve Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanhğı tarafindan ha- zırlanan İş Güvencesi Yasa Ta- sansı, yapılan açıklamalann aksine bu hafta da Türkiye Bü- yük Millet Meclisi'nin günde- mine alınmadı. Verilen sözler açısından ta- sanrun mart ayma kadar yasa- laşması gerekırliğine karşuı iş- veren kesimi tasannın değişe- bileceğini ileri sürdü. Türkiye işveren Sendikalan Konfede- rasyonu Başkanı (TÎSK) Refik Baydur. bu konuda profesör- lerden oluşan bir kurulun çalış- maya devam ettiğini ve kendi- lerinin kıdem tazminah ve es- nek çalışmaya dair düzenleme- lerin yasada yer almasını iste- diklerini dile getirdi. Işyerieri kapanır AvTupa'nın pek çok ülkesin- de kıdem tazminatının olma- dığını ya da Türkiye'dekinin beşte bir kadar kıdem tazmi- dur, birçok Avrupa ülkesinde de esnek çalışmanın uygulan- dığını yeniledi. "Eğer hükümet üla biz bu ta- sanyı yasalaşoracağız derse o zaman işsiztik bugünkünün en az iki kaona çıkar ve birçok iş- yeri kapanır. Hem iş güvencesi hem kıdem tazminatının bir arada obnası mümkün değiL Çahşma hayaünın 1936'dan kalma yasalarla düzenlenmesi mümkün değü" diyen Baydur, işçi sendıkalanrun isteği üzeri- ne iş güvencesi ve kıdem taz- minatını ayn olarak ele aldık- lannı ve hocalann bu konuda- ki çalışmalannı sürdürdükleri- ni dile getirdi. Baydur hükü- met, işçi ve işvereni temsilen oluşan ve 9 profesörden oluşan Bilim Kurulu'nun 2821, 2822 ve 1475 sayılı yasalardaki de- ğişiklikler üzerine çalıştığım anlatü. Işverenler olarak ken- di aralannda herhangi bir itilaf konusu olmadığına da değinen Baydur, TÜSIAD Başkanı Tuncay Ozilhan'la bir yanlış anlamadan dolayı tatsızlık ya- şandığını, ancak çalışma haya- tı konusunda muhatabın ken- dileri olduğunun anlatıldığını ve onun da buna nezaket gös- terdiğini sözlerine ekledi. OTOMOTlV Hedef büyük sorun çok Ekonomi Servisi - tç piyasada büyüme beklenemeyeceğini belirten Otomotiv Sanayiı Derneği (OSD) Başkanı Ati İhsan tlkbahar. bu yıl sadece ihracatla üretımde yüzde 25- 30'luk bir artış hedeflendiğini belirtti. OSD'nin dün yapılan 28. Genel Kuru- lu'nda oybirliği ile 14. kez başkan seçilen Ilkbahar, "2000 yıhnda 2.4mfl- yar doiarhk ihracat, 2001 'de 3.4 miryar doJara çıkb. Sektörümüz, 2002'de5 mfl- yar dolarta ihracatta ikinci sıraya otur- mayı hedefliyor" dedi. tlkbahar, oto- motiv sektöründe içe dönük üretimi yüksek vergilerle baskı altmda tutma- mak gerektiğine işaret etti. Bu arada, OSD'ye göre ocak ayında, geçen yılın aynı dönemine göre sahşlar yüzde 93 oranında gerilerken ithal ürünlerin pazar payı yüzde 56 oldu. Öte yandan genel kurulda bir konuşma yapan Devlet Bakanı Tunca Toskay, otomotiv ve elektronık cıhazlar sek- töründeki ihracat artışlanrun, Türkiye ihracatındaki sektörel bagımlılığın aza- lacağının işaretini verdiğini söyledi. OSD ödüfleri OSD thracat Başan Ödülleri verildi. Tofaş. Oyak-Renault, Mercedes-Benz Türk, MAN, Ford Otosan ve Uzel alruı plaket alırken Brisa Bridgestone. 01- gun Çelik, Tırsan Kardan Sanayi de "OSD Yan Sana>ii Başan Ödülü" aldılar. : Sanayiüretiminde düşüş sürüyorar- J "rihi küçülmenin ar- dından sanayi üretimindeki azalış eğilimi yavaşlayarak sürdü. Aralık aymda yüzde 9.4 olarak gerçekleşen sana- yi üretimindeki azalış, 2001 yılınm tümünde ise yüzde 8.9 olarak hesaplandı. DtE, 2001 yılı sanayi üretim en- deksinin sonuçlannı açıkladı. Ekonomik krizin iç tale- bi büyük ölçüde azalttığı2001yılının tümünde ise sanayi üretiminde yüzde 8.9 oranmda azalış yaşandı. En dik- kat çekici azalış, otomotiv sektöründe oldu. Taşıt araç- lan üretimi bir önceki yıla göre yüzde 42.6 oranında azalırken, diğer ulaşım araçlan imalatındaki azalış yüz- de 20.3 düzeyinde oluştu. Tekstilde ise yüzde 2.7 oldu. .OMBİSİSTEMINE GEÇMEDENADtL PAYLAŞIM Pay ölçerleyakıt tasarrufiı Ekonomi Servisi - Merkezi sistemle ısınan konutlar, kombi sistemine geçmeden yüzde 30'a yakrn oranda tasarruf sağlayabilecek. Almanya başta olmak üzere Avrupa'da yıllardu" zorunlu olarak kullanılan "yakrt pay ölçer" adlı sistem Türkiye'de de ilgi görmeye başladı. Yakıt tasarrufu sağlanması amacıyla Almanya "da kullanımı zorunlu olan cihaz ile kullanıcılar evde olmadıklan zaman ———^ radyatörleri kısabiliyor ya da kapatabiliyor. Sitelerin ortak karanyla geçilen sistemde. konutta bulunan her radyatöre bir "ısı ölçer" takılıyor. Fiyatı ortalama 6 milyon lira olan cihazın daire başına maliyeti ise 50 milyon lirayı buluyor. Kombili sisteme —^—^<— geçmeden, "bireysel kullanım \« tasarruf olanağı sağlayan", bunun sonucunda da "eşit oranda para ödemek yerine kullanım oranında" para ödenmesinin yolunu açan sistemde, kullanıcı kombi bakım masrafı ve fatura takibinden de kurtuluyor. Türkiye "de sistemi pazarlayan şirketlerden Ekoterm Isı Ekonomisi Sistemleri Ticaret ve Danışmanlık yetkilisi Helmut • Merkezi sistemle ısınan konutlarda, kombiye geçilmeden tasarmf yapılabilecek. Pay ölçerin radyatör başına maliyeti 6 milyon lira. Karft, merkezi kazan ile dairelerin eşit oranda para ödediğini belirterek, oysa harcanan oranda ödeme yapıhnası durumunda daha tasarruflu kullanımın söz konusu olduğunu belirtti. Bu nedenle kullanıcılann kombili sisteme geçmek durumunda kaldıklannı anlatan Karft, oysa her radyatöre "pay ölçer" takılması ile bu sorunun çözüldüğünü dile getirdi. •^——— Karft, daire başma paylaşım sisteminde örneğin 50 milyon liralık ödeme yapan bir konutun söz konusu sisteme geçümesinin ardmdan çok daha düşük ödemeye başladığmı dile getirerek "Bu sistemi tercih eden sitelerde yüzde 30 orarunda tasarruf söz konusu oluyor" dedi.Karft, sattıklan "Ekoterm" adlı cihazın binalardaki radyatör tipine göre her bina için ayn bir projeyle takıldığım ifade ederek "Ekoterm pay ölçer ile kullanım dönemi sonunda her dairenin kullandığı ısı nıiktan beürknebiliyor. Böhece farklıhk dikkate ahnarak ısı kullanım öiçümü adil olarak yapıhyor" bilgisini verdi. EYANEDÎLENDE ÖDENMEDÎ Vergiborçlularının gözü kara ANKARA (AA) - Türkiye'de bazı mükellefler için vergi borcunu ödememe alışkanlığı, 2001 yılında da devam etti. Ekonomik krizin de bütün kesimleri etkiledigi geride bıraktığımız yılda, kaçınlanlar bir yana, beyan edildiği halde 4 katriryon 254 trilyon hralık vergi devlete ödenmedi. Kamu Hesaplan Bülteni verilerine göre 2001 yılında vergide toplam tahakkuk 44 katrilyon 22 trilyon lira olarak gerçekleşti. Mükelleflerin beyanlan sonucu ortaya çıkan bu vergiye karşılık, yıl içinde ödenen vergi miktan 39 katrilyon 768 trilyon lira oldu. Böylece ortaya çıkan her 100 lirahk verginin 9.7 lirası yatınlmadı. Devlete en fazla vergi borcu takan kesimi ise • Devlet kunnnlardan 466 trilyon, işletmelerden deKDV olarak 1.8 katriryon liralık vergiyi tahsil edemezken gelir vergisinde ise toplayamadığı miktar 1.4 katrilyon lira işadamlan ve serbest meslek erbabından oluşan beyannameli gelir vergisi mükellefleri oluşturdu. Söz konusu gruba. beyan ettikleri gelire karşılık 735 trilyon lira gelir vergisi çıkanldı, bunun ancak 484 trilyon liralık kısmı yıl içinde ödendi. 251 trilyon lirası ise bu kişilerin borç hanesine yazıldı. GeHr vergisinde toplam tahakkuk 13 katrilyon 12 trilyon lira, tahsil edilen vergi ise 11 katrilyon 579 trilyon lira oldu. Böylece gelir vergisinde toplanamayan vergi miktan 1 katrih/on 433 trilyon lira gibi bir düzeye ulaştı. Kurumlar vergisinde de 466 trilyon liralık vergi devlete ödenmedi. Taşıt sahipleri, 167 trilyon liralık motorlu taşıt vergisini, mirasçılar 34 trilyon liralık veraset ve intikal vergisini vermeme yoluna " ~ ~ ^ ^ ^ ~ giderken, işletmeler vatandaştan tahsil ettikleri 1 katrilyon 899 trilyon liralık KDV'yi bile yıl içinde Maliye'ye yahrmadı. Banka ve sigorta muamelelerinde tahsil edilemeyen vergi miktan 22 trilyon, damga vergisinde 93 trilyon, harçlarda 46 trilyon, özel işlem vergisinde de 28 trilyon lira olarak gerçekleşti. Bu arada devletin kestiği cezalann önemli bölümü de kâğıt üstünde kaldı. Geçen yıl 1 katrilyon 757 trilyon lira ceza kesildi. Bunun 117 trilyon lirasını para cezalan, 1 katrilyon 596 trilyon lirasını vergi zam ve cezalan oluşturdu. 2001 'de trafik kurallanna uymayan vatandaşlara da 44 trilyon liralık ceza yazıldı. İgÇİMNEVREINtNDEN ŞÜKRAN SONER Uyumsuzluğun Uyumu 57. hükümet döneminde ilk kez, ortaklann uzla- şamadığı bir tasannın MHP'nin dışlanarak çıkanl- ması, haberin göainen yüzü. Ortaklar anlaşmaya varamadan tartışmanın odağındaki 312. madde de- ğişiklıği gerçekleşince uyum bozulmuş gibi oldu. Oysagerçeğini ararsak, uyumsuzluğun uyumunda bir kez daha bütünleştiler. MHP ve Bahçeli, 312'ye ilişkın ıtirazlannda söz- lerinden dönmemiş oldular. Seçmenlerine selamla- nnı çaktılar. Üç munalefet partisinin desteği ile iste- nen yasa değişikliğinin gerçekleşmesi ile sorun çö- züldü, konu gündemden düştü. MHP ve Bahçe- li'den gelen "Bunun hükümet ortaklığı ile ne ilışki- si var" açıklaması ile de koalisyonda uyumun de- vam etmekte olduğu güvencesi verilmiş oldu. Uyumsuzluğun uyumunda yeni bir yöntemle, yeni bir dönemeç daha dönüldü. Ekonomik krizin sorumluluğunda ve yolsuzluk so- ruşturmalannda adı daha çok geçtiği için göreceli en fazla yıpranmış ANAP, koalisyon ortaklan içinde en AB yandaşlığına oynayarak puan toplamaya ça- lışıyor. AB'nin istemlerinin yerine getirilmesinde ateşli savunuculuk rolü, Yılmaz ve ANAP'ın ayak- ta kalabilmesinin son kozu. Medyanın çıkar ittifakın- da, AB'ye uyum çabalarında öncü ANAP görüntü- sü, kaybedilmiş oyların yerini ne kadar doldurabi- lir? Anketler umutsuz tablo çizse, sürekli oy kaybı- nı gösterse de ANAP bu yolda yürümek zorunda. DSP daha doğrusu Ecevit kimliğinde ise ortada ve hep dengede, güvenilir, vitrinin dışında bir seçe- nek yok. Zaten koalisyonun başından bugüne, o yolda oylar korunmaya, yıne de kaçınılmaz erime- ye devam ediyor. MHP oylan erıdikçe giderek sıkışıyor, kaçınılmaz hırçınlaşıp, Bahçeli'nin büyük bir başan ve serinkan- lılıkla sürdürdüğu "iktidarda uyum" imâjı sallanıyor. Aslını ararsak MHP iktidar uğruna gerçek kimliğini, yüzünü en fazla aşındırmış parti. Milliyetçilikten, özünde bal gibi ırkçılıktan yola çıkacaksınız, Cum- huriyet tarihinin istikraradına, iktidar uğruna, en çok ödün vermış hükümetinin ortağı olacaksınız. MHP, ABD, AB ilişkilerinde, hele de ekonomik modelde, Türkiye'yi IMF'den "tak", hükümetten "sa/f"noktasındatamteslimiyet, iflasnoktasınage- tiren her kararda gönüllü ortak olmanın suçluluğun- da, vrtrin için giderek hırçınlaşmak zorunda. Apo için durup dururken "ip" isteyen demeçler, 312'deki an- lamsız diretmeler, bize göre beşincı sınıf milliyetçi- lik, vitrin oyunları belki ama, tabanlanna yaptıklan konuşmalarda erkekliklerinden, değişmediklerin- den söz edebilmek için hâlâ işe yanyor olabılir. Yani önümüzdeki günlerde koalisyonun uyum- suzluk uyumunun vitrininde daha çok, daha keskin kavgalargündemde olabilir. Her konunun tartışma- sındaki hırçınlık dozunun artmasına bakarak bizler daha çok "Artık koalisyon bozulur" izlenimi de ala- biliriz. Yine de ufukta uyumsuzluğun uyumu, ko- alisyonun bozulması gibi bir son gözükmüyor. Ko- alisyon ortaklan iktidarda, iktidar uygulamaları aşa- masında uğradıklan büyük oy kayıplarını bir ölçüde onanmanın tek yolunu iktidar nımetlerinden pay al- maya devamda görüyoriar. Birbirlerine bugüne kadar söylediklerinden daha ağır eleştıriler getirerek, olumsuzluklann sorumlulu- ğunu bir diğerlerine daha ağır yıkmaya çalışarak, il- kesiz, her bir yana çekılen iktidar uygulamalannda büyük bir uyum içinde olmaya devam edecekler. Bakanlıklann, bakanlann, hatta parti başkanlan, üçlü koalisyonun uçlü gerçek kabınesinın uyelerı- nin, birbirinden habersiz icraatları, birbirleri ile ateş- li kavgalan bu iktidann tuzu bıberi. Hukuktekniği an- lamında en bozuk ama en çok sayıda yasa, birbi- rinden ve elbette her zaman milletvekillerinden ha- bersiz hazırianıp, nerede ise içeriğinden bihaber kalkan parmaklarla en hızlı süreçlerde yasalaşacak. Bu hükümet, bu parlamentonun pariamenterieri, bir anlamda en çok yasa çıkarmış, en çalışkan övün- meleri, böbürienmeleri ile de ortalıkta dolaşabile- cekler. Çıkan yasalann her biri bu ülkede yaşayan yüz binler, milyonlann yaşamlanndan çok fazla şeyi alıp götürüyormuş. Anayasaya, hukuka aykınymışlar. Ulke çıkan, kamu yaran katlediliyormuş. Ne gam! Yoksul halkın üstüne binen yeni katlanılmaz vergi- ler, AB'ye uyum yasalanndaki minıcik demokratik- leşme maddeleri ile uyutulur. Kimbilir gelecek kaç kuşağın sırtına bindirilen taze borçlardan, eski borç- lara mahsup edilip kalanlar da bankalara aktanlır- ken, milyonlariayeni işsiz, üretim için anlamlı hemen hemen hiçbir adım atılmamışken, ekonominin na- sıl düze çıkmakta olduğunu anlamak pek kolay de- ğilse de, medya desteğinde reklama, pembe düş- lere devam.. Medyayla, üçlü koalisyonun göbek bağları kop- madı, devam ediyor hâlâ.. [email protected] Yoksulluk sınırı 1 milyar Açlık sının 350 milyona yükseldi ANKARA (Cum- hurijet Bürosu) - Yok- sulluk sının l milyar lirayı aştı. Dört kişilik bir ailenin, zorunlu gı- da, konut, yakacak, gi- yecek, haberleşme, eğitim ve sağlık har- camalanndan oluşan harcama rutan, l mil- yar 3 milyon liraya ulaştı. Açlık sının ise 350 milyon liraya yük- seldi. Türkiye Kamu-Sen Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merke- zi'nce yapılan araştır- maya göre dört kişilik bir ailenin 2001 Ocak ayı sonunda 647 mil- yon 429 bin lira olan yoksulluk sının. 2002 Ocak ayı sonunda yüzde 55 oranında ar- tarak l milyar 3 mil- yon liraya yükseldi. 2001 Ocak ayı sonun- da 204 milyon 10 bin lira olan açlık sının ise Ocak 2002 sonunda yüzde 71.5 oranında artarak 349 milyon 984 bin liraya dayan- dı. Açıklamada, daha önce araştırma kapsa- mında bulunan ev eş- yası harcamalannın yaşanan kriz nedeniy- İe araştırma dışında tutulduğu belirtildi. Araştırmaya göre, yurttaşlar, ocak ayı içerisinde 2-2.5 mil- yon liraya yükselen pathcan, kabak gibi sera sebzelerinin yanı sıra fiyatı 2 milyon li- rayı bulan ıspanak, pı- rasa gibi mevsim seb- zelerinde de kısıtla- maya gitmek zorunda kaldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle