11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 ŞUBAT 2002 CUMARTESİ HABERLER DUNYADA BUGÜN AIİ StRMEN Fogg Çekilsln mi? IV. Mehmetdöneminin ilginç kişilerinden biri, iki kez şeyhülislamlık yapmış olan Bahai Efendi'dir. Taner Timur'un Naima'dan naklettiğine göre, bu makama tayini devrin etkili kişilerinden Mü- neccimbaşı Hüseyin Efendi'nin tavsiyesi üzeri- ne olmuştur. Hüseyin Efendi, Sadrazam Murat Paşa'ya "Ba- haiEfendibirkeyitehli, kendi zevkine verahatına düşkün biradamdır, Onu müftü eyle" demiştir. Güç olsun diye değil, tam tersine, tamamen za- afı yüzünden ve istenilen fetvayı vermesi umuduy- la şeyhülislamlığa getirilen Bahai Efendi, kimsenin oyuncağı olmadığı gibi, Taner Timur'un deyimiyle "Yurtseveıiik kavramının daha oluşmadığı bir dö- nemde yutrseverce davranmıştır". Bahaj Efendi'yi bugün anmamıza neden olan oJay, Izmir'de Ingiliz tüccarlann taraf olduğu bir da- va ile başladı. Kaprtülasyon kurallanna göre, da- vanın konusu 200 bin akçeyi geçtiği için buna ka- dılar bakamıyordu. Ne var ki, Izmir'deki Ingiliz Kon- solosu'nun küstah davranışlan kadıyı kızdırmış ve davayı görmekte ısrar etmesine neden olmuştu ve kadı, Şeyhülislam Bahai Efendi'ye yazdığı mektup- ta, "uğursuz konsolosun padişah emrine aykın olarak, düşmana gemilerle buğdayalıverdiğini" bil- dirmişti. Mektubu alan Bahai Efendi, Galata'dan Ingiliz Ei- çisi Thomas Bendyshı çağırtarak, kendisinden Iz- mir Konsolosu'nu azletmesini ister, büyükelçi ka- ba birtavıria, konsolosu Kral'ın tayin ettiğini, ken- disinin azletme yetkisinin bulunmadığını söyler. Bunun üzerine Bahai Efendi küplere biner ve "Bre dinsiz mel'un sizne göna muahid geçinirsi- niz ki, daima din ve devlete hıyanetten geri kal- mazsınız. Venedik kâfirine niçin kalyonlar ve im- datlar verirsiniz? Sizin müfritlikleriniz bitmez mi sanırsınız?" diye kükrer. Büyükelçinin küstahlığını devam ettirmesi üzerine de, onu önce falakaya yatırtır, sonra da ahıra kapattınr. Olay, Bahai Efendi'nin azline ve Bergama'ya sü- rülmesine neden olursa da, bir süre sonra tekrar şeyhülislam tayin edilir. - - = - • • • Aradan 200 yıl geçecek, köprülerin altından çok sular akacak, Ikinci Mahmut'un son yılında, hem Hariciye Nazın hem de Ingiltere Sefiri unvanını ay- nı anda uhdesinde bulunduran Mustafa Reşit Pa- şa marifetiyle 1838 Ingiliz-Türk Ticaret Anlaşması imzalanacak, ardından da Mahmut'un ölümü üze- rine tahta geçen Abdüfmecit'in ilk yılı olan 1839'da, Tanzimat Fermanı olarak bilinen Gülhane Hattı Hü- mayunu kabul edilecektir. Artık Istanbul'un en güçlü adamı, Ingiliz Büyü- kelçisi -kimilerinin Abdül-Canning dedikleri- Stat- ford Canning'dir. Tarihçiler, Canning'in Babıâli'ye inişinde, azar işitmekten korkan nazıriann, kaçacak delik aradı- ğını yazarlar. "Ingiliz Partisi"nden olan Mustafa Reşit Paşa sadrazamlıktan azledildiğinde, Can- ning duruma el koyup derhal görevine iadesini sağlayacak kadar güçlüdür. 200 yıl içinde Osmanlı Batılılaştığını sanırken ba- tıcılaşmaktaydı. ••• AB'nin Türkiye nezdindeki temsilcisi Bayan Ka- ren Fogg'un e-mail yazışmalannın basında yer al- ması üzerine, kıyametler koptu. Kimileri temsilci- nin "persona non gratta" ilan edilip geri çekilme- sinin talep edilmesini isterierken, AB de hükümet- ten bu yayınlann durdurulması yönünde mahke- meden karar alınması için harekete geçmesini is- tedi. İki tarafın da tavırianna akıl erdirebilmek güç. AB, Türkiye'ye, mahkemeden karar çıkanlması ko- nusunda nasıl baskı yapabilir? Biz aynı yolda bir talepte bulunsak alacağımız yanıt hazır. - Bizim mahkemelerimiz bağımsızdır, onlara ka- nşamayız, derler adama. Aynı şekilde ABD, Türkiye'den, Uzanlar'a borç- lannı ödemesi için baskı yapmasını istiyor. Biz benzeri bir talepte bulunsak alacağımız ya- nıt bellidin - Bu sizin bir şirketinizle Türkiye'deki bir şirketin ticari anlaşmazlığıdır, biz kanşamayız, olayı yargı çözer. Ama biz bu baskılara, AB'nin ve ABD'nin garip taleplerine hiç de gereken tepkiyi gösterip gerek- li yanıtı vermiyoruz. Sonra da kimilerimiz Karen Fogg'a kızıyoriar. Sıkı mı, Türkiye'nin yöneticileri Karen Fogg'u "persona non gratta" ilan etsinler? Nitekim Başbakan da böyle bir şeyin söz konu- su olmadığını açıkladı. Bayan Fogg'a kızmayalım, biz önce kendi aklı- mızı başımıza toplayalım. Kim binilmeye amade münhal bir eşek bulsa bi- ner sırtına. Mesele münhal eşek durumuna düşmemektir. HEP'li Vedat Aydın anıldı Anma töreninde Kürtçe yasin DİYARBAKIR (Cumhoriyet Bürosu) - Faili meçhuJ cinaye- te kurban giden HEP Diyarbakır tl Başkanı Vedat Aydın'ın Kur- ban Bayramı nedeniy- le mezan başında dü- zenlenen anma töre- ninde Kürtçe yasin okundu. 10Temmuzl991'de Elazığ Karayolu üze- rindeki Maden ilçesi yakınlannda cesedi bu- lunan HEP Diyarbakır II Başkanı Vedat Ay- dın, dün Mardinkapı Mezarlığı'nda 50 ki- şinin katılımıyla anıl- dı. Törene Vedat Ay- dın'ın eşi Şükran Ay- dm,HADEP Diyarba- kır ll Başkanı Âfi Ür- küt, BüyükşehirBele- diye Başkan Vekili Mefadi Güfcr ve HA- DEP il ve ilçe yöneti- cileri katıldı. Imamların Kürtçe yasin okumasının ar- dından bir konuşma yapan Ali Ürküt, "Ve- dat Aydmlann yohın- da yürümeye devam edeceğiz'' dedi. Anayasanın *yargı bölümü'yle il^ili değişOdiktaslağu TBMM Uzlaşma Komisvonu gündeminde reformzamanıTUREYKOSE ANKARA - Yargı çe\Teleri tarafın- dan hazırlanan ve anayasanın "yargt bö- hımü"nde değişıklıkler öngören taslak, TBMM Partilerarası Uzlaşma Komis- yonu'na sunuldu. Komisyon Başkanı Yüksd Yalova, yargı reformunun öne- mine dikkat çekerken kendisinin de "YargıtayCuınhııriyetBaşsavcıiığı'nın 'Türkiye Cumhunyet Başsavcıhğı" ola- rak anayasal kurul haline getirflnıesT yönünde bir değişiklik önerisi hazırla- dığını söyledi. Yargı çevreleri tarafin- dan hazırlanan 22 maddelik taslakta; Anayasa Mahkemesi'nin gerekçelı ka- rarlannın en geç 5 ay içinde yayımlan- ması, sadece ana muhalefet partisine değil, TBMM'deki tüm parti gruplan- RTÜK 8yılda 17 bin 714 günlükceza • RTÜK'ün kuruldugundan bu yana verdiği yayın durdurrna cezalannın süresi 48 yılı aştı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Radyo ve Tele\izyon Üst Kurulu'nun (RTÜK), kurulduğundan bu yana verdiği yayın durdurma cezalannın toplam süresi 48 yılı aştı. Ost Kurul, 8 yılda toplam 17 bin 714 günlük yayın durdurma cezası verdi. Alınan bilgiye göre RTÜK, bölücü ve yıkıcı yayın yapan 41 yayın kuruluşunun yayınını toplam 10 bin gün durdurdu. Ûst Kurul, irticai yayın yapan 34 kuruluşa da 5 bin 903 gün yayın durdurma cezası uyguladı. RTÜK, geçen haftalarda da izleme raporlannın görüşülmesi için yoğun mesaı yaptı. Üye Güneş Müftüoğiu'nun dılekçesi üzerine uzun bir aradan sonra izleme raporlannı görüşmeye başlayan Üst Kurul 6, 7, 8 ve 13 Şubat tarihlerinde yaphğı toplantılarda toplam 254 raporu karara bağladı. Üst Kurul, 4 günde aralannda ulusal kanallann da bulundugu 18 televizyona 872 günlük yayın durdurma cezası verdi. 20 radyonun yayınının toplam 1293 gün süreyle durdurulmasnıı kararlaştıran RTÜK, aynca 44 radyo ve televizyona da uyan cezası uyguladı. "Bölücü" sözler içeren Kürtçe ve Ermenice müzik yayınladığı gerekçesiyle Diyarbakır Gün TV'ye 730 gün süreyle toplam 2 yıllık yayın durdurma cezası veren RTÜK, "Birlaikzihniyetvar, güffüğü mantık malunV Din serbestçe kendini tarif etmekten mahrunu. Allah için savaşınz^. Şarapnel alönda, kurşun altinda/Tekbir getirir. marşlar söyieriz anne.~ Önce öç almak için düştük toprağa/Akacak bütün kanlarm habercisiyiz-. Kanla çizilir şafaklar yüreğnı üstüne» Kıırulur yeni bir dünya güüstan üstüne- Savaşçılar gefir ufuktan cihat üstüne" sözlerini içeren şarkılan yayımlayan Dolunay FM'e ise yalnızca 3 günlük ceza verdi. RTÜK, Istanbul Dolunay FM'e "Ortünün üstüniüğü tslanun görgüsüdür... Müstiiman Türk kadımıun bayrağı örtüsüdûr/Zuhne karşı durmaya, zalimden hak sormayuT)evtetini kurmaya mücaliitler gefiyor'' ifadelerine yer verdiği program nedeniyle de 7 günlük ceza uygulanmasını kararlaştırdı. Tasİ3İCt3n: Anayasa Mahkemesi gerekçeh kararlan en geç 5 ay içinde yazılır ve yayıma gönderilir. Görüşülen dava hakkında TBMM'de görüşme açılamaz. Partilerin TBMM gruplanna ve bazı STK'lere iptal davası açma yetkisi tanınıyor. Adalet Bakanı ve müsteşan HSYK bünyesinden çıkanlıyor. na ve STK'lere de iptal davası açabil- me olanağı getirilmesi ve Adalet Ba- kanı ile müsteşannın Hâkımler ve Sa\- cılar Yüksek Kurulu (HSYKl bünye- sinden çıkanlması öngörülüyor. TBMM Partilerarası Uzlaşma Ko- misyonu, bayramdan sonra çahşmala- nnı hızlandıracak. Anayasanın 175. maddesi değişririlerek cumhurbaşka- nının referandum yetkisinin sınırlan- dınlmasına ilişkin değişikliğin tek ba- şınagetinlmesi düşüncesi şimdilikra- fa kaldınlmış gibi görünüyor. Uzlaş- ma Komisyonu Başkanı Yüksel Yalo- va, "Yargı reformu çok önemlL Yeni bir anayasa değişikligi paketi daha çı- kanlmalı"" dedi. Yargı çe\Telen tarafin- dan hazırlanarak komisyona iletilen ve anayasanın 138. maddesinden 160. maddesine dek süren "\argi böJümü''nü kapsayan önenlerle getirilen duzenle- meler şöyle: • Yasama ya da yürütmenin yargı- ya etki yapmasını önlemek için "Hiç- bir organ, makam, merci veya kişi, yar- gıyetkisinin kuUanıtmasında mahkeme- lere ve hâkimJere emirve talinıat vere- mez; geneige gönderemez; tavsiye ve teüdndebulunamaz" ifadesi anayasa- ya giriyor. Görülmekte olan bir dava hakkında TBMM'de yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaya- cağı, görüşme açılamayacaği ve her- hangi bir beyanda bulunulamayacağı da hükme bağlanıyor. • Hâkim ve savcılann yaş sınırı, ilk derece mahkemelerinde 2, yüksek mah- kemelerde 4 yıl ileriye çekilıyor. • Avukatlık meslegi yargı güvence- sine alınıyor. • Anayasa Mahkemesi üyeliğinde- kı asil-yedek aynmı kaldınlıyor. Tüm üyelerin bu mahkemede davacı ya da sanık olabilen cumhurbaşkanı tarafin- dan seçilmesi sakıncalı görüidüğün- Dargınlar cenazede bulııştu Kapaülan RP'nin sKasi >asakh Cenel Başkanı Necmettin Erbakan'uı ağabe>i Prof. Dr. Nizamettin Erbakan (87). Fa- tflı Camii'ndecuma namazuun ardından kılmancenaze na- mazmdansonra MerkezEfcndiMezarbğı'nda babası Mch- metSabriErbakan"ın kabri >anındatoprağa\erildi. Birsü- redir solunum yetmezliği nedeni\ le Ankara V üksek İhtisas Hastanesi"deteda\igören Erbakan,önceki gün vaşamını>> brmiştLProf.Nizamettin Erbakan'ın Fatih Camû'ndekice- nazetörenine,Necmettin Erbakan,oğlu Fatih Erbakan,da- madan Omer Faruk Alkoç, Mehmet Atanöz ile diğer kar- deşi Kemalettin Erbakan, SP Genel Başkanı Recai Kutan, AKP Genel Başkanı Recep Tavyip Erdoğan. Sağbk Bakanı Osman Durmuş. eski Adalet Bakanı Şevket Kazan, İstan- bulBüyükşehir Beledi\e Başkanı AB Vlüfit Gürtuna, tutuk- lu bulundugu Mze Kapab Cezae\i'nden Önceki gün tahü\ l e olan \eni Asya Gazetesi Sahibi Mehmet Kudular. baa SP'K ve AKP'li ilçe beiedhe başkanlan ile tarikat şevhleri katıl- dı. Erbakan, Kutan ve Erdoğan'ın van yana kıldığı cenaze namazuun ardından Nizamettin Erbakan, Merkez Efendi MezaıtğiDda toprağaverfldUPotograf: ALPERTURGUT) den, yüksek mahkemelerden gelen 10 üyenın doğrudan genel kurullannca seçilmesi, cumhurbaşkaru tarafindan se- çilecek 5 üyenın ise geleceği kaynak- lann kontenjanlannın ayn ayn belirlen- mesi esası benimseniyor. Yaş alt suıı- n 50'ye çekiliyor. • İptal davası açma yetkisi, iktidar ve ana muhalefet partisi Meclis grup- lannnı yanında diğer sıyasal partilerin Meclis gruplanna da tanınıyor. Kendi \arlık ve görevlerini ilgilendiren alan- larda yüksek mahkemeler, HSYK, Yük- sek Öğretım Kurulu, kamu kurumu ni- teliğindekı meslek kuruluşlan, sendi- ka ve kooperatifbirliklerinin üst organ- lan da iptal davası açabilecek. • Anayasa Mahkemesi'nin gerekçe- li kararlannın yazımı ve yayına gön- derilmesi için 5 ay sının getiriliyor. • Anayasa Mahkemesi 'nin "muhte- me)zararianngiderflmesi miûnküB oi- mavan hallerde. asıl kararla birükte dava konusu hükümlerin uygulanma- sının ya da kapanimasına karar veri- len siyasi partinin faalrvetinin durdu- rubnasuıa karar verebileceğT hükme bağlanıyor. • Yargıtay cumhuriyet başsavcısı ve vekilinin cumhurbaşkanınca değil, ge- nel kurulca doğrudan seçilmesi esası ge- tiriliyor. • Yüce Divan yeniden düzenleniyor. "CumhurbaşkanıtiL TBMM Başkan ve üyeterinL başbakanı. Bakanlar Ku- rulu üyelerini. .Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Daıuştay, Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek tdare Mahkemesi bas- kanlaruu, başsavcüannı ve üyelerini, HSYK ve Sayıştay başkan ve üyelerini, YSK başkan ve üyelerinigörevieriyleü- gfli suçlardan dolayı yargüamak üzere Yüce Divan ohışturuluyor. Y üce Dhan, 3'ü Yargıtay, bireri Danıştay, .4skeri Yargıtay, Askeri Yüksek tdare Mahke- mesiveSayıştaybaşkan ve iiyelerinden, genel kurullannca saltçoğunlukla seçi- lecek 7 üyeden kurulur" düzenlemesi getiriliyor. Uyuşmazlık Mahkemesi gö- re\i de bu yüksek mahmeye veriliyor. • Adalet Bakanı ve Adalet Bakanlı- ğı müsteşan HSYK bünyesinden çıka- nlıyor. Bakan ve müsteşan, kurulun yetkili olduğu konularda başvunıda bu- lunabilecek, toplantılara katılarak ya da katılmadan yazılı olarak görüş ve öne- rilerini bildirebilecek, ancak oy hakla- n olmayacak. YARGITAY'IN KARARI Şikâyetigeri almcıya engel ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay. çocuklar hakkında açılan davalann, şikâyetten vazgeçmeyle ortadan kaldınlmasını yasaya aykm buldu. Yüksek mahkeme, davaya devam edilerek beraata veya ceza tertibine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğini belirtti. Akhisar Sulh Ceza Mahkemesi, çocugAın yargılandığı bir davayı şikâyetçinin şikâyetinden vazgeçmesi üzerine ortadan kaldırdı. Yargıtay 10. Ceza Dairesi, davanm temyiz incelemesini yaparken yerel mahkemenin karannı, takibi şikâyete bağlı suçlann yapılan yargılamalannda müştekinin şikâyetinden vazgeçmesinin, • Yargıtay, çocuklar hakkında açılan davalann, şikâyetten vazgeçmeyle ortadan kaldınlmasını yasaya aykın bulda Çocuk Muhakemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulü Yasası'na aykın olacağı gerekçesiyle bozdu. 10. Ceza Dairesi, gerekçesinde, söz konusu kanunun amacımn, çocuk suçluluğunu önleme, suçlu çocuklann suçun işlenmesinden sonraki durumlannın izlenmesi suretiyle ıslaha yönelik tedbirlerin alınmasını sağlama ve onlan topluma kazandırma olduğuna dikkat çekildi. Duruşmaya devam edilmesi gerektiği belirtilen gerekçede, suçun sabit ohnaması durumunda beraata, sabit olması halinde ceza tertibine yer olmadığuıa ve gerektiğinde tedbir uygulamasma karar verilmesi gerektiği belirtildi. ÇAĞDAŞ YAŞAMIDESTEKLEME DERNEĞI: Dernekler Yososıyenilensin Istanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ile An Düşünce ve Toplumsal Gelişim Derneği, sivil toplum kuruluşlannın çağdaş standartlarda faaliyet olanağına ka%Toşması için ulusal „ _ _ gelişmenin önünü açacak bir "DernekJer Yasaa" hazırlanmasını istedi. ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, var olan Dernekler Yasası'nın hem eski hem de yasaklan ve cezalan ile ürküntü ve korku içeren, herkesi potansiyel suçlu gibi gösteren bir konumda olduğunu belirtti. Dernek görüntüsü altında devlet düzenini bozma amacuıa yönelik çalışan, yasadışı kumar, fuhuş gibi faaliyetler gösteren derneklerin her türlü yasal uygulamalarla engellenmesi gerektiğine dikkat çeken Saylan, çeşitli önyargılar, asılsız ihbarlarla yasal derneklerin önünün kesilmesinin de doğru olmadığını kaydetti. Saylan, derneklerin, Başbakanhk'a bağlı "Dernekter Dayantşma ve Denedeme BJrimi" ya da benzeri bir adla yeni ve bağımsız bir birime bağlanması gerektiğini belirtti. An Düşünce ve Toplumsal Gelişim Derneği Genel Sekreteri Emine Çağan da dernek • ÇYDD Genel Başkanı Türkan Saylan, Dernekler Yasası'nın herkesi potansiyel suçlu gibi gösteren bir konumda olduğunu belirtti. hakkının yurttaşlar için güvence altında olması gerektiğini vurguladı. Çağan, örgütlenme hakkının tasıtlanmaması, çahşma şekil ve yapılannın özgür olması, derneklerin tüzüklerinin saydam olması gerektiğini belirtti. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] "Rahatbir uykudan uyanmak veya- taktan fıriayıp kocanıza kahvaltı hazır- lamak zorundasınız. Belki de o, ace- leyle bu hareketinizi takdirie karşıla- mayı ihmal edecektir. Ve bunu bile bi- le, onu seven ve sadık birzevce ola- caksınız. Dahası var: 0nun sabahtan akşama kadar vazifesi başında sıkılıp, bunalmamasını temin etmek için ne- şeli görûnerek neşenizi ona da aşıla- manızicabeder... Birçokerkeklerisa- bah kahvaltılannda memnun etmek pekzordur... Akıllı kadın, kocasının iş- tahını arttıracak birsofra hazırlaması- nı bilir. Böylelikle erkek, sofrada pek müşkülpesent olmaz... Ve son olarak kocanız evden aynlmadan ona o şe- kilde davranın, ki, akşama tekrar eve dönmek istesin." Bu satıriar, 1950 lı yıllarda yazan bel- li olmayan bir yazıdan alındı. Sabah- lan bunları yapması gereken kadın, acaba akşama ne yapmalıydı? 1954 yılında Seksoloji Yıllığı'nda yayımlan- mış, "Akşamlan iyi birzevce olunuz" Sabahlan ve Akşamlan 'îyi Zevce' yazısında özetle şunlar yazıyordu: "...Sizin için, evin işini 24 saat müd- detince yürütmek ve kocanızı mesut etmek vazifesi, daima bütün hızıyla sürüpgider. Fakatneolursa olsun, ken- dinize düşeni yapın. Erkeğinizin gü- zel birgece geçirmesini temin edin de, adamcağızın her akşam evine geldi- ğine değsin. Sizzevkle, neşeyle çalı- şırsanız, bu, kocanızın da hoşuna gi- der. En iyisi belli başlı işleri, erkeğiniz eve dönünceye kadar bitirmek, ak- şama fazla iş bırakmamaktır. Çünkü, eve yorgun dönen bir erkek, kendisi gibi yorgun bir kadın tarafindan kar- şılanmaktan hoşlanmaz." Kadınlara nasihatlar sürüyor, sıra akşam yemeğine geliyor "Yemek vak- tiona hiçbirnahoş hadiseden bahset- meyin... Erkeğinize güzel birsofra ha- zırtayın, yemeği istekleyesin. Ve son- ra eğer bir yere gitmeye karar ver- mişseniz ve kocanız o gece evde kal- mak istiyorsa, bırakın istediği olsun. Programınızı başka bir güne tehir edin..." lletişim Yayınlan'nca basılan "Tarih ve Toplum" dergisinin Mart 2000 ta- rihli sayısında yer alıyor bu cümleler. Bunlann ilk yayımlanmasının üzerinden tam 48 yıl geçmiş. Bu satırfan okurken belli bir kesimin "Bu kadan da fazla" diyeceğini biliyorum. Kadın, erkeği memnun etmek, onun ihtiyaçlannı har- fiyen yerine getirmekle yükümlü sayı- lıyor. İyi bir zevce olmanın koşulu da bu. "Şimdi neler değişti" sorusunu sorabiliriz. Temel mantığın aynı kaldı- ğını kabul etmeliyiz. Çünkü erkek ege- men sistem, bütün ağırlığıyla sürüyor. ••• Erkekler, hayatın her alanında ege- menliklerini sürdürdükçe, kadının er- keğin hizmetkân olması gerçegi değiş- meyecek. Kadın, erkeğin hizmetkân ol- dukça bu ülkeye eşitlik de gelmez, demokrasi de gelmez. Daha da önem- lisi, kadın-erkek ilişkilerine mutluluk gelmez. Çünkü, toplumun bir cinsi, diğer cinsine egemen olursa ve onu sömürüp baskı altına alırsa, o toplu- mun bütün ilişkileri bozulur. Otoplum- da yetişen çocuklar, bu eşitsizliği gö- rerek ve içselleştirerek yaşarlar. Kız çocuklan anneleriyle babalan arasın- daki ilişkiye bakarak, baştan boyun eğmeyi kabullenirler. 54 yıl önce bazı erkek yazarların - belki de bunu yazanlar kadındı- söy- ledikleri bir çoğumuza abes geliyor. Bu kadan da olmaz diyoruz. Fakat unutmayın ki, bugünün Türkiyesi de er- kek egemen, maço bir ülke. Futbolda yapılan şikelerortalığasaçıldı. Şikenin arkasından Susuriuk çetesi çıktı. Pek sürprizsayılmaz. Silahlı külahlı Susur- lukçular, aldıklan küçük cezalara rağ- men toplum içinde iktidarı ve gücü temsil ediyorlar. Bu ülkede güç sahi- bi olmak, korkutucu olmak çok önem- li. Bütün kapıları bu özellikle açabilir- siniz. Ali Fevzi Bir, bir erkek oyunu olan futbola tam bir erkek gibi daidı. önce erkek antrenörieri ve yöneticileri ayar- ladı. TV ekranlanna çıkan yöneticile- rin hepsi AJİ Fevzi Bir'i tanıyorlar. Hep- si erkek ve hepsi Susurlukçuyu tanı- yorlar. Sonra devreye erkek hakemle- rimiz girdı. Subay olan hakemlerden birinin soyadı "B/tirim." Uygun. Bu er- kek hakemlerimizin, maçları istenildi- ği gibi bitirmesi için devreye yine ka- dınlar giriyorlar. Erkek dünyası kadın- larfa şenleniyor. ••• 54 yıl önce birdergide "İyizevce olu- nuz" diye yazıyordu. Şimdi gazete manşetlerinde erkek hakemlere yatak hizmeti veren kadınlan görüyoruz. As- lında değişen bir şey yok.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle