19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
&AYFA + CUMHURİYET 7 ARALIK 2002 CUMARTESİ EGITIM SHÇEK: Çocuklan biz koruruz. Nesin: Korunmaya değil, eğitime muhtaç çocuklar vakfıyız SHÇEKNesin Vakfi'na karşıCAN GAZALCI AJNKARA-Yoksul çocuklann üni- versiteyi bıtirinceye kadar eğitimini üst- lenerek topluma kazandınlmasmı sağ- layan Nesin Vakfi, hiçbir yardrm bek- lemediği devletten "yakasmı kurtara- mıyor". Onlarca yoksul çocuğa "eği- timvebffimyuvası''olarak hizmet ve- ren Nesin Vakfi, -korunmaya muhtaç çocuklarb" ilgıli yasayı gerekçe gös- tererek, vakfin işletmesini devralmak isteyen Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na (SHÇEK) kar- şı hukuk mücadelesi yûrûtüyor. Ne- sin Vakfi'run yönetimini üstlenen AB Nesin ise "konınmaya muhtaç değil, eğrame muhtaç çocuklar vakfi" ol- duklannı belirterek, kendilerine *ya- şama" izni veraıeyen SHÇEK'e kar- şı dava açmaya hazırlanıyor. Yasa ne diyor? Nesin Vakfi ıle SHÇEK'in karşı karşıya gelmesi, 2828 sayılı "korun- maya muhtaç çocuklar"ın durumunu düzenleyen yasaya dayanıyor. Yasa korunmaya muhtaç çocuklann eğiti- minin SHÇEK tarafindan yürütüle- ceğini öngörüyor. SHÇEK, bu yasa- ya dayanarak Nesin Vakfi'run işletme- sini devralmak istiyor. Ancak yasa yalmzca bununla sınırlı değil. Aynı yasada, "korunmaya muhtaç çocuk" şöyle tanımlaruyor: "Beden, ruh ve ahlak gelişmeleri tehlikede olup ana veya babasız; ana veya babası veya her ildsi de beUi oi- mayan; anne veya babası veya her Urî- si tarafindan terk edilen; anne veya babası tarafindan ihmal ediüp fiıhuş. • Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, onlarca yoksul çocuğa 'eğitim ve bilim yuvası' olarak hizmet veren Nesin Vakfi'nın işletmesini, 'Korunmaya Mmuhtaç Çocuklar Yasası'nı gerekçe göstererek devralmak istiyor. Vakıf bünyesindeki çocuklann bu yasamn kapsamı dışmda olduğunu belirten Ali Nesin ise SHÇEK'e karşı dava açma hazırlığında. Yöneticikr, vakfa kabul ettikleri çocuklann asd olarak eğirimJerinin tehlikede olduğunu söytüyor. dilencililcalkollüiçecekleriveyauyıış- yagörebutanımlamalarauyan çocuk- nan çocuklann bu tanımlamalann dı- laryalnızca SHÇEK tarafindan korun- ma altına ahnabıliyor. Cumhuriyet'in sorulanru yanıtla- yan Ali Nesin ise Nesin Vakfi'na alı- turucunıaddelerikuDannıagibihernır- lü sosyal tehlikelereve körü ahşkanhk- lara karşı savunmasız bırakılan ve ba- şıboşhığa sürüklenen çocuk™" Yasa- şında kaldığı görüşünde. Nesin, şu görûşleri kaydediyor: "Çocuklar bize geldiklerinde, 'be- den, ruh ve ahlak gelişimleri veya şah- si güvenlikleri tehlikede' değildi. Ya kendi aileJerinin yanında ya da yakın akrabalannda kahyorlardı, sokakta değüierdi; fuhuşa değil olsa olsa genç yaşta evfiBğe sürükleniyorlardı. Yok- suDanh. Okumayaeaklardı. Yani bizim çocuklannuzm 'beden ruh ve ahlak ge- lişimleri, şahsi güvenlikleri' değil, eği- timleri tehtikedeydi Demekki biz, ko- runmaya muhtaç çocuklar vakfi' de- ğil, 'eğitime muhtaç çocuklar vak- ffyız. Yasa kapsamına girmiyoruz."' İzinveterli SHÇEK yasasında, standartlara uyulması koşuluyla "Bu kanunla ku- rulan kuruma bağlı kuruhışlann dı- şmdald sosyal hizmet kuruluşlannın kurulmasınuı izne tabi olduğu" dü- zenleniyor. Nesin Vakfi'nm deneti- me bir itirazı yok. îzin için bakanlığa dilekçe yazdıklanm anlatan Ali Ne- sin, şunlan söylüyor: "Durumu açıklarnakicin sosyal hiz- metierden sorumlu bakanlarla görüş- meyegitum.Bakan Hasan Gemıci'ydi ilkzamanlar. Gemiciyailgilenmedi ya da yapamadı. Onun istifasryta boşalan bakanhğa Melda Bayer atandL Onunla dagörüşhik.Bayer, çokuğraşnizinala- bilmemiz için. Olmadı, o da yapama- dL Gücü yetmedi sanınm." Yeni bakan Başesgioğhı'nun bu ko- nudaki tavnnı bilmediğını belirten Nesin, "Dilekçeyi sunmamızdan bu yana iki ay geçti, yanıt gehnedi Bunun anlamı olumsuzdur, yani dilekçemizi kabul eOnediklerinigösterir. Demekki idari dava açma hakkı doğdu. Davayı kazanacağuıuz kesin. Henı vicdanen, hem de hukuken hakhyız" diyor. Trafikte saygı yarışması Eğitim Servisi - Milli Egirim Bakanhğı (MEB), Test Uygulama Değerlen- dirme ve Eğitim Merke- zi (TUDEM) işbirliği ile îlköğretim öğrencilerine yönelik olarak "Inifikte Saygı" konulu amblem ve slogan yanşması düzenli- yor. TUDEM Genel Müdü- rü tsa Aykanat. yanşma- nın amacını şöyle açıkladı: "Ülkemizde büyük so- run teşkil eden trafik so- nınlanna karşı ilköğre- tim öğrencilerinin de ka- ühmıyla duyarbhk sağla- mayı hedefliy oruz. Ayn- ca yanşmada seçilen slo- gan ve amblemleri, TV, radyo, yazüı basın, inter- net yayinlan yoluyla gün- cel hayata yansıtarak da- ha duyarh ve daha bih'nç- h* bir toplum olma yolun- da katkıda bulunmayı amaçlıyoruz." Yanşmaya katılmak is- teyen öğrencilerin 30 Ara- lık tarihine kadar amhlem Beyazıt îlköğretim Okulu 'ndakiyeni uygulamadan veliler de memnun 'Üstün'le 'normal' bir arada ya da sloganlannı "TUDEM Test Dergisi Cumhuriyet Burvan No: 302/501 AJsancak/tzmir" adresine iadeli taahhütlü posta, kargo ile gönderme- leri ya da elden teslim et- meleri gerekiyor. Sonuçlan 2 Mart'ta açıklanacak olan yarış- mada dereceye giren öğ- rencüere ve okullanna bil- gisayar verilecek. Internette eğitim Eğitim Servisi - Boğazi- çi Üniversitesi Yaşam Bo- yu Eğitim Merkezi (BÜ- YEM), uzaktan eğitim projesi ile "Mali Analiz ve Şirket Değeri Buhna" eğitimi verecek. Altyapı- smı eNova'mn hazu-ladı- ğı programa kayıt yaptıran katılımcılar, internet üze- rinden eğitim görecekler. BÜYEM'in uzaktan eği- tim çalışmalanna katıl- mak isteyen adaylann BÜ- YEM'e başvurmalan ge- rekiyor. Eğitimini başa- nyla bitiren katıluncılara Boğaziçi Üniversitesi ta- rafindan belge veriliyor. ESRAAÇKGÖZ Okuldaki iki birinci smıfta 15'i normal zekâh, 15'i üstün yetenekli obnak nzere 30 öğrenri eğitim görüyor. Milli Eğitim Bakanhğı ile Istanbul Üniversitesi Hasan Âli Yücel Egirim Fakültesi arasın- da yapılan protokolle, Beyazıt Ilköğretim Okulu'nda, üstün yetenekli çocuklann eğirimine yönelik olarak yeni bir uygula- ma başlatıldı. Okuldaki iki bi- rinci sınıfta 15'i normal, 15'i üs- tün yetenekli olan 30 öğrenci- lik sınıflar oluşturuldu. Istanbul Üniversitesi Hasan Âli Yücel Eğitim Fakültesi De- kan Yardımcısı, Özel Eğitim Bölümü ve Üstün Zekâlüann Eğitimi Ana Bilim Dalı Baş- kanı Prof. Dr. Ümit Davashgil, bu uygulamada, öğrencilerin bir bütün olarak gelişmelennın hedeflendiğini belirterek, şun- lan söyledi: "Böyle bir uygulama üstün zekâhöğrentikri normalolanya- şıtianndan ayırmadan gerçek- leştirilecektir. Sadece aritmetik ve fen bilgisi derslerinde. üstün öğrencilerin kendi hızlanna gö- reüeriemelerine,agiveyetenek- ıısunda zcngmleşti ribnişbirprogramizlemelerine firsat yaratmak için günün ia- sa bir bölümünde. normal ya- şıdanndan ayn bir sınıfta, des- tek eğitimi görmelerine imkân tanuıacaknr.Zekâca normalsı- nırlar arasmdakiöğrencüerede aynı çağdaş teknikve stratejiier uygulanacak, onlann da yara- dcı ve sistemli düşünme beceri- leri gefiştirilecekur.'* Beyazıt îlköğretim Okulu Müdürü Eşref Karagözoğlu, "Bu uygulama, üstün yetenek- li öğrencilerin topluma uyunv larmın sağlanması açısından çok önemti. Üstün yetenekli ço- cuklann eğitimi şimdiye kadar ihmal edilmiş. Ancak bu uygu- lama güzel bir başlangıç ola- cak"dedi. 'Doktorları önerdl' Oğlu Çağan SeHmin bu sı- nıfta okuduğunu belirten Tü- Kn Çoban. "Biz birtakun fark- hlıklannı görüytntluk, Anaoku- hınayarun dönem gitti. Orada- ki öğretmeni diğer çocuklarla arasmdaki farkhhklan gözlem- lemiş.Biz normalbir okula kay- dnuyapnrmışbk. Beyazıt İlköğ- retim Okulu'nda böyie bir uy- "gulaınaıuıı olduğunu öğıynince,—da çok sıkıldı. Çfinkfl o zaten buraya geldik" dedı. Çağanın üç yaşından bu yana okuyabil- diğini belirten Tülin Çoban, oğ- lunun bilgisayarkullanmayı çok sevdiğini, bilgisayann çahşma mekanizmasmı öğrenmeye ça- hştığuu söyledi. Selen Bulut'un anneannesi Sevgi Kakan ise, u Selen üç ya- şuıda okuma-yazmaya başjadı Hepöndeolmak istiyor, 'ben bi- liyorum' diyor, her soruya par- makkaldınyor. Diğerçocuklar- la bir arada oknalan da çokya- rarh" diye konuştu. FUiz Kekeci, kızı Seranay'ın üç yaşından beri okuma- yaz- ma bildığini belirterek, "Ken- disi öğrenmiş. Biz bu durumun farkına vannca birdoktora baş- vurduk. Kendisi bize bunu ge- uştirmememra. sorun olabile- ceğhü söyledL Daha sonra biz başka bir okula kaydını yiapûr- dık. Bu okulu öğrenince de Reh- beıiik Araşürma MerkezTne başvurduk " dedı. Filiz Kekeci, üniversite me- zunu olduğu halde Serenay'ın sorduğu sorulara cevap vere- mediği zamanlar olduğunu be- lirterek şunlan söyledi: "Böy- lezamanlarda kendisi araşünp cevabı bulurdu. İlk gittiği okul- okuma-yazma biüyordu. An- cakburası bizim için büyük bir şans. Kızun düzeyine göre eği- tim alabilecek" Öğrencinin umudu burslarda Burs başvurulan her geçen yıl artıyor. Yalnızca Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin eğitim yardımı ile ÇYDD bursuna 81 bin öğrenci başvurdu Eğitim Senisi- Burs için başvuran öğrenci sayısı her geçen yıl artış gösteriyor. Bu yıl yalnızca Çağdaş Ya- şamı Destekleme Derneği (ÇYDD) bur- su ile Istanbul Büyükşehir Belediye- si'nin eğitim yardımına yapılan başvu- ru sayısı, 81 bini buldu. ÇYDD bursla- nna baş\ıırularda yüzde 30 artış olur- ken, tstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin eğitim yardımına başvurular ise yüzde 15 oranında arttı. Özellıkle büyük şehirlerde öğrenim gören öğrenciler, maddi olanaksızhklar- la daha çok karşı karşıya kaldıklannı be- hrtiyor. Sinemaya. tiyatroyagidebilme- nin, kitap. dergi hatta gazete alabilme- nin kendileri için lüks sayılır hale gel- diğini belirten üniversite öğrencileri, part- time işlerde çalışarak harçhklan- nı çıkarmaya uğraşıyor. Gençlerin mas- raflannı karşılayabılmek için başvur- duklan diğer bir yol ise burslar. Geçen yıl 800 öğrencinin başvurdu- ğu ÇYDD bursuna, bu yıl bin kişi baş- vuruda bulundu. Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin eğitim yardımı için ise geçen yıl 70 bin olan başvurular, bu yıl 80 bine yükseldi. ÇYDD yetkilileri, ge- çen yıl başvuran bütün öğrencüere burs verirken, bu sene 650 öğrenciye burs ver- diklerini belirtti. Önceki yıl 40 bin öğ- renciye eğitim yardımı yapan Büyük- şehir Belediyesi ise bu yıl 50 bin öğren- ciye yardım yapacak. Belediye yetkili- leri, burs sonuçlannın bayramdan son- ra internette yayımlanacağım söyledi. Geçen yıl bini aşkın öğrencinin burs başvurusunda bulunduğu 21. Yüzyıl Eğitim ve Kültür Vakfi (YEKÜV) Baş- kanı Av. Gülbin Sözen, bu sene burs ta- leplerinde büyük bir patlama olduğunu söyledi. Henüz kesin baş\oıru sayısının belli olmadığını belirten Sözen, burs- lara olan yoğun ilginin nedenıni ise şöy- le açıkladı: "Ulkemizin içinde bulun- duğu ekonomik durum, işsizliLimkân- lan kısıth insanlanmızı her yönde etld- lemiş. eğitim gören öğrencüeri de bü- yük ölçüde destek arayışlanna itnüştir. Önceki MİlardaağırükJı olarak burs için yapılan başMirular, bu yıl burslarla bir- Kkte harç parası, yıırt ücreti. eğitim gj- derieri gibi konulara da yönehniştir. 1 ' Bir dokun bin ah isit! Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Elektrik Mühendisliği 3. sınıf öğrenci- si HamitDoğu Sankaş, bu yıl dört vak- fa burs başvurusunda bulunduğunu, an- cakhiçbirinin çıkmadığını söyledi. Sa- nkaş, " tkinti oğretim olduğum için ço- ğu yer burs vermiyor. Sanki ikinci öğre- tim öğrencileri zenginnüş gibi Oy sa ben harcımı yaürmakta zoriandığım için yazlan bulabildiğinı işlerde çah^yorunT dedi. Ekonomik zorluklann derslerini de etkilediğini belirten Sankaş, şöyle ko- nuştu: "Okula çoğu zaman aç gidip, aç dönüyorum. Okul yemeği bile 1 mÛy on 200 bin lira, üsteUk zamsız hali. Para- sız insan bu şartiar altmda. ne öğrene- bilir. derse ne kadar odaklanabilir kL" Öğrenci olduklan için zaten pek çok sorunla karşıya karşıya kaldıklannı be- lirten Marmara Üniversitesi Fransızca Ögretmenliği 2. sınıf öğrencisi Ayşe- gül Topaloğhı ise " Öğrenci olmak zor. Birgetirin ohnadığı halde harç, kitap.yol yemek gibi giderlerin oluyor. Hele de benim gibi okuyan kardeş sayısı fazla ohınca, işler daha da zortaşryor" dedi. Istanbul Üniversitesi Kamu Yöneti- mi 2. sınıföğrencisi Hakan Ahî ise "Pek çok vakıf, ünkânı kısıth çocuİdara yar- dım için değil de, tanıdıklanna yardım etnıek için kunümuş gibi. Burs için bi- le torpil gerekü " diye konuştu. CUMARTESİ YAZBLARI ATAOL BEHRAMOĞLU Ustanın Öliimii Çağdaş şiirimizin büyük ustalanndan Melih Cev- det Anday'ı kasım ayının son günlerinde yıtirdik. Yaşlılık sözcüğu onun ışık saçan zekâsına; yaşam dolu, canlı, atak ve denebilirse eğer "bıçkın" kişi- liğine pek yakışmasa da, bu kaçınılmaz yıpranma- ya bağlı rahatsızlıklan bir süredir biliniyordu. Me- lih Cevdet'in ölümüyle, çağdaş Türk şiirınin en önemli öncülerinden, kuruculanndan. bu şiirin ya- şayan son temsilcilerınden biri daha (gerıde yapıt- lannı bırakarak) yaşam sahnesınden aynlmış oldu. • • • ölümünün ertesinde sanırım başka şairlerimiz gibi ben de birtelefon bombardımanına uğradım... Usta'nın ölümüyle ilgıli duygularımı, şiirine ılişkin düşüncelerimi soruyorlardı. Bu gibi durumlarda ınsan can sıkıcı bir ıkilemde kalıyor. Bir ölümün he- men arkaandan, kalıplaşmış cümleler, yüzeysel söz- ler dışında ne söylenebilır? Ama "medya" da is- ter istemez görevini yapacak, ilgıli saydığı kimse- lerin görüşlerini kamuya bir an önce yansrtmak is- teyecektir... Bu arada, ya birtelefon konuşmasıya da birTVbağlantısında, genç bir muhabir benden "garip" sözcüğünün anlamını, Melih Cevdet An- day'a neden "Garip Şair" denildığini sordu... Bil- gısizliğin, kafa karışıklığının, kavramlann içleri bo- şaltılarak medyatikleştirılmesinin bu gerçekten "garip" bileşimine karşı, "Garip"şiırinin çağdaş şi- irimizdeki yerini ve anlamını dilim dondüğünce an- latmaya çalışbrn-•• Ama daha sonra gazetelerde "Ga- rip Şair öldü" vb. türünden garip başlıklarta kar- şılaştım... Şiirimizin gelmiş geçmiş en ciddi kişilik- lerinden biri olan Melih Cevdet Anday'da herhan- gi birgariplikyoktu... Tıpkı "Garip"üçlüsünün öte- ki iki öncüsü Orhan Veli ve Oktay Rifat'ta da ol- madığı gibi... Garabet bizim her tarafı dökülen medyamızdadır... • • • 1941'de (O. Veli, O. Rifat, M. Cevdet'in ortak ürünü olarak) yayımlanan ve çağdaş şiirimizde devrimci birdönüşümü oluşturan "Garip"\n O. Ve- li imzalı önsözündeki bazı cümlelerşöyledir "... teş- bihle istiareden (benzetme ve eğretilemeden) ka- çan, gördüğünü herkesin kullandığı kelimelerie anlatan adamı, bugünün münevveri (aydını) ga- rip telakkı etmektedır (saymaktadır)." (Kimi söz- cüklerin günümüz Türkçesindeki karşılığını ver- mek gereğini duydum. Çünkü günümüzün genç kuşaklanna bu sözcükler lngılizcelerinden daha ya- bancı gelecektir.) Orhan Veli ve arkadaşlan, konu- şulan Türkçeyle yeni bir şiir yazmak; şiiri, çağını tamamlamış birtakım biçim kalıplanndan, eskimiş söz sanatlanndan arındırarak yalınlaştırmak istiyor- lardı. Ve bunun "eski zevk"e koşullanmış kişilere "garip" geleceğini biliyorlardı... Yaptıkları ise ga- rip değil, Nâzım Hikmet'in başlattığı büyük dev- rimin birevresiydı... • • • Melih Cevdet Anday, "Garip "le başlayan şairlik serüveninı, bu anlayışın doğal uzantısı sayılabile- cek bir yönde, "akıl şiiri", "düşünce şiiri" yönün- de sürdürüp geliştirdi... Ben onu, tek başına de- ğil, fakat başta çağdaş şiirimizin bir başka ustası Fazıl Hüsnü Dağlarca olmak üzere, bazı başka şairienmizle biriikte, denebilır ki "matematiksel" bir "aM"la yazılan bir şiirin çağdaş şiirimizdeki öncü- sü sayıyorum... ölümünden sonra söylenenler için- de beni en çok etkileyen de Dağlarca'nın söyle- dikleri oldu. "Bugün yazmımızın en kara günüdür. Nice yıllann yetiştirdiği bir düşünürû, bir sanatçı- yı yitirdik. Her dakikasını sanatla dolduran bir de- ğeri hep yanımızda bileceğiz. Belki de ona danı- şacağız. (,..) Aydınhk Türkiye 'nin başı sağ olsun..." • • • 30 Kasım Cumartesı akşamı Büyükada'daki hü- zünlü veda töreninde, ona çok yakın olmuş dost- lannın, kuşaktaşlarının benden yapmamı istedik- leri konuşmada, bu keder verici, güç, aynı ölçüde de onurlu gorevi yerine getınrken söylediklerim; Dağ- larca'nın sözlerinin son cümlesinde özetlenendi... Melih Cevdet'in kişıliğınin ve yapıtının anısına say- gı, evrensel hümanist değerlerin ve Cumhuriyeti- mizin temel ilkelerinin ödünsüzce korunup savu- nulmasıdır... ataol [email protected]. Faks:(0212)513 85 95 Sevgili babamız Prof. Dr. CAVİT ORHAN TÜTENGİL'i alçakça katledilişinin 23. yılmda özlemle anıyoruz. KAYA - DENİZ TÜTENGİL Cumhuriyet ; fc ı t a p 1 a r ı [ Anıl Çeçen KEMALÎZM 4.BASKI Yeni dûnya düzenı tartışmalanyla ortaya çıi^an gûnünıûzün moda eğılimı, Kemalızm'e yüklenmek, eleştınnek, hatta daha da üen giderek, saldıımaktır Bu nedenle. Kemalızmin modasııun geçügını, gende lcaldıgını ılen sûrenler bile, bu mtumlan ıle Kemalızmı son derece guncelleştirmektedırler İTr C u m h u r i y r t Çağ Pazarlama A Ş Türkocagı Cad. No 39'41 ^ kitap kulübü(34334) Cagaloglu-lstanbulTel:(0212) 51401 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle