25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 ARALIK 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur(S cumhuriyet.com.tr 15 Ankara Devlet Opera ve Balesi, perdelerini Giuseppe VerdVrim 'La Traviata 'sı ile açarken Opera geleneğimiz...HAYATİ ASILYAZICI Ankara Devlet Opera ve Balesi, 2002-2003 dönemini yeni bir yapım olan Giuseppe Verdi"nın(1813-1901) 'La Traviata' operasıyla açtı. 'La Traviata'nın ve yine yeni yapım olan 'Harem' balesinin yanı sıra, geçen dönem ilgi gören yapıtlan da sürdü- rerek tam bir repertuvar anlayışıyla çalışan nitelildi bir kurum ADOB. Verdi operalannm ülkemizde önemli bir konumu ve yeri var. 19. yüzyıl Avrupası"nda iki büyük opera bestecisi vardı. Almanya'da Richard Wagner (1813-1883); ftalya'da Gi- useppe Verdi. Müziksel dramın iki büyük ustasıydı Wagner ve Verdi. îki- si de opera sanatında yenilikçiydiler. Wagner, operada orkestraya ağırlık venrdi: Verdi, sese. Donizetti Paşa ile gelen... OsmanJı tmparatorluğu'nda Verdi operalannın. Türkiye'de bir opera ge- leneğinin oluşmasına büyük katkısı olmuştur. Bilindiği gibi, opera sanatı bizde ikinci aşamasını Cumhuriyet döneminde yapmış ve bugünkü duru- muna gelmıştir. Tanzimat'tan sonra tstanbul'da oy- nanan Verdi operalannın Türkiye'de opera geleneğınin oluşmasındaki et- kisine bakmakta yarar vardır: Verece- ğimiz örneklerde, adı geçen operala- nn Italya kentlerinde ve Istanbul'da ilk sahneleniş tarihlerini de belirttik. Istanbul'a çoksesli müzik, II. Mah- mut'un (1784-1839) padişahlığı dö- neminde, devlerin ilk çoksesli müzik politikasının sonucu olarak gelmişti. Padişahm isteği üzerine, Giuseppe Donizetti (1788-1856) 17 Eylül 1828'de Sardunya Devleti tarafından 'Osmanlı İmparatorluğu Müzika- larmın Genel Eğitmeni' unvam ile Istanbul'a göndenlmişti. Giuseppe Donizetti ünlü opera bes- ürkiye'de çoksesli müzik ve opera, Giuseppe Donizetti 'nin Sardunya Devleti tarafından 1828'de 'Osmanlı tmparatorluğu Müzikalannm Genel Eğitmeni' unvanıyla Istanbul'a gönderilmesiyle başlamıştır. tecisi Gaetano Donizetti'nin (1797- 1848) kardeşiydi. Ölümüne dek Istan- bul'da çalışan Giuseppe Donizetti (Paşa) ilk bandoyu kurâıuş; ordu ban- dolannnı ve ilk Saray Orkestrası'nın kurulması için Italya'dan başka öğret- menler ve müzik aletleri getirilmiştir. Sarayda opera denemeleri de Giusep- pe Donizetti'nin yetiştirdiği müzikçi- lerle başlamıştır Bu arada, Istanbul'a gelen Italyan topluluklan, Beyoğ- lu'ndaki Bosko ve Naum Tiyatrolan ile Gedikpaşa Tiyatrosu'nda Verdi operalannı sahneliyorlardı. 'Ernani' operası 1844'te Venedik'te, 1846"da Istanbul'da; 'Nabucco', 1842'deMi- lano'da, 1846'da Istanbul'da; 'I Lom- badi' 1843'deMilano'da, 185O'de Is- tanbul'da; Macbeth 1847'de Floran- sa'da, 1848'de Istanbul'da; Rigoletto 1851'de Venedik'te, 1854'te Istan- bul'da; II Trovatore 1853'de Ro- ma'da, 1853'de Istanbul'da; La Travi- ata 1853'de Venedik'te, 1856'da Is- tanbulda; I Vespri Siciliani 1855de Pans'de, 1860'da Istanbul'da; Maske- li Balo 1858'de Roma'da, 1862'de Is- tanbul'da; La Forza del Destino 1862'de St. Petersburg'da, 1876'da Is- tanbul'da; Aida 1871'de Kahire'de, 1885'de Istanbul'da. Örnek olarak gösterdiğimiz operalar Donizetti Pa- şa'nın çabalanyla, II. Mahmut'tan sonra, 18 yıl Sultan Abdülmecit dö- neminde de oynanmış ve Paşa ölümü- ne dek çalışmalannı sürdürmüştür. Türkiye'de ilk opera ve operet Verdi operalannın Istanbul'da oy- nanmasıyla, Türkçe opera ve operet türünün ilk örnekleri de doğmuştur. Sözgelimi. Türkiye'de ilk Türkçe ope- ra bestecisi Ismail Zühtü olmuş ve 'Tezer' operasuıı yazmış. (1) Tanzi- mat döneminin ilk operetiyse 'Pem- be Kız'dır. Osman Nuri ve M. M. Muslihittin'ın sözlerini birlikte yaz- dıklan. Haydar Bey'in müzığini bes- telediği "Pembe Kız' operetinin ilk kez 'Mesire-i Efkar' Topluluğu tara- findan oynandığı bilinmektedir. (2) La Traviata'nın yorumu Aytaç Manizede, sahneye koyduğu 'La Traviata'yı, 'Manon Lescaut' ile 'La Dame aux Camelias' romanla- nnı yeniden değerlendirerek yorum- lamış ve bu yorumuyla rejisörlük ya- şamında kendini aşan bir sahneleme- yi gerçekleştirmiş. Prevost'un yapı- tındaki dolambaçlı anlatımı, karmaşık kurguyu öne çıkarmış; bu da, Verdi operasmın bu yapıtındaki müziksel anlatımı öne çıkararak başanya ulaş- mış. Dekor ve giysiler konuyla örtü- şürken; sanatçılann da bu yorumu so- lo parçalanyla, ses ve oyunlanyla ba- şanlı biçimde desteklediklerini görü- yoruz. Yapıtta Regence döneminin gerçekçi betimiyle bir arada kullanı- lan olağanüstü lirikliği duyumsattılar. Bu başanlı yorumu sesleriyle sağla- yanlan buraya yazmalıyım: Feryal Türkoğlu, Şenol Talınlı, Sedat Oz- toprak. Oya Karoğlan, Şule Baş- kaynak, Aykut Çınar, Aydın Buğra Güven, Levent Bakırcı, Sabri Kara- budak ve Banş Yanç. Tümü Batılı anlamda profesyonel bir gösteri ser- gilediler. Hoiniç'in orkestrayı, Mu- ratov'un koroyu yönetişleri de düzey- liydi. (1) Refık Ahmet Sevengil - Opera Sanatı ile ilk Temaslanmız - Maarif Basımevi, tstanbul 1959. (2) Metin And - Bir Tanzimat Ope- reti: 'Pembe Kız' - A.O. Basunevi - Ankara. 1972. Albümdeki tüm besteler Mozaique Quartet'e ait 29 m2'de caz yapmak OZLEM ALTUNOK Biraz buradan biraz kuzeyden ama bu- rasıyla bağlannı koparmamış dört caz mü- zisyeni... Mehmet Ikiz aracılığıyla Türki- ye'de konserler veren müzisyenlerden olu- şan bir gruplan var şimdi: Mozaique Qu- artet Henüz yolun başındalar, yine de mü- zikal geçmişleri belki de Isveç'te yaşıyor olmaktan dolayı oldukça dolu. Mehmet tkiz, Gustav Lundgren, Linus Lindblom ve Hampus Lundgren'den oluşan Mozaique Quartet geçen günlerde ilk albümleri '29 m2'yi tanıtmak için Tür- kiye'deydi. Davulda Mehmet îkiz, Türki- ye doğumlu, Isveç'te yaşayan bir müzis- yen. Tenor kontrbas, saksofon ve gitarda ise Mehmet tkiz'in gruba kazandırdığı Isveç- li müzisyenler Linus Lindblom. Hampus ve Gustav Lundgren var. Iskandinav ülke- lerinde yayunlanan albümleri yakında Tür- kiye'de de piyasaya çıkacak. Ikiz'in 29 m2'lik odasmda bestelediği ve albüm ça- hşmalannın çoğunu da orada yaptıklan parça olan 29 m2, albüme de adını veriyor. Daha fazla performans Birbirlerini iyi tanıyan ve bestelerinin tarzı birbirine yakm olan grubun bir bütü- nü oluşturduğunu düşünüyor Mozaigue elemanlan. Değişik ve kaliteli bir şeyler yapmak için bir araya geldiklerini söylüyorlar. Tenor saksofon, gitar, kontrbas ve davuldan olu- şan quartet, enstrümanlann bir araya geli- şi bakımından daha fazla performans ge- rektiren farklı bir yapıya sahip. Bu anlam- da genç olmanın avantajını yaşıyorlar, ama farklı zamanlarda, farklı müzisyenlere eş- lik ettikleri için de her duruma alışıklar. "Los Angeles'ta ve Isveç'te Justo Al- mario, Roberto Miranda, Phil Ranelin ve David Cherry gibi isimlerle çalma imkâ- ^•Mehmet Ikiz, Gustav Lundregen, Linus Lindblom ve Hampus Lundgren den oluşan Mozaigue Quartet geçen günlerde ilk albümleri '29 m2'yi tanıtmak için Türkiye 'deydi. Albüm yakında Türkiye de de piyasaya çıkacak. nı buldum. Onlar müzikal anlamda ba- na çok şey kattılar" diyor Ikiz. Benzer şeyler grubun diğer elemanlan için de ge- çerli. Türkiye'de Tuna Ötenel, Imer Demi- rer, Volkan Hürsever, Kerem Görsev gi- bi sanatçılarla çalışan davulcu Mehmet tkiz, Stockholm Müzik Akademisi'nden mezun olduktan sonra bir süre Los Ange- les'ta da müzik eğitimi almış. Grubun di- ğer elemanlan da farklı zamanlarda ve farklı gruplann içinde müzik yapmış isim- lerden oluşuyor. Kendi parçalanru üretmek ve kendi müziklerini yapmak için kurduk- lan grubun ilk albümü. 9 parçadan oluşu- yor ve bütün besteler kendilerine ait. Gelenemselle modern arasında Modern caza yakın dursalar da 60 ve 70'lerden temalara da yer veriyorlar. Ku- zey cazından çok akustik enstrümanlar kul- lanarak Amerikan cazına daha yakın duru- yor Mozaique. Amerikan cazını kuzey ca- zına kıyasla daha enerjik, hızlı ve agresif buluyorlar. Linus ve Gustav ise klasik caz eğitimi dı- şında Afro-Amerikan müzik eğitimi alan ve kuzey cazını bilen kişiler. Yaptıklan mü- ziği gelenekselle modern arasında yer alan bir müzik olarak tanımhyorlar daha çok. Konserlerde ise kendi kompozisyonlan dı- şında standartlara da yer veriyorlar. îkiz, "Burası zaten benim evim" di- yor. "Isveç'te yaşıyorum fakat Türki- ye'deki konser ve projeler nedeniyle bu- raya çok sık geliyorum. Emin Fındıkoğ- lu'nun Detant projesinde ve Kerem Gör- sev'in Trio'sunda çaldım ve bu da vak- timin çoğunu Türkiye'de geçirmemi sağ- ladı. Burada, çalmaktan büyük keyif al- dığım birçok müzisyen var" diyor. Ikiz ve grubu Türkiye'ye gehneye devam ede- cek, bu kez kendi parçalan ve albümleriy- le... Anadolu tarihinin derinlMerind£, Kültür Servisi - Hannony Sanat Galerisi'nde 14 Arahk'ta açılan Süleyman Saim Tekcan'ın gravür sergisi, 10 Ocak'a kadar devam edecek. Çalışmalannı 30 yılı aşkın bir süredir gravür üzerine yoğunlaştırmış olan Tekcan'ın yapıtlannda temel aldığı unsur, 'zamanın derinlikJerine gömülen Anadolu tarihinin farklı dönemlerine ait imgeler üzerinde yoğunlaşarak, kendi öz kültürümüze yaptı göndermeler'. Anadolu uygarlıklannın simgeleri^ Osmanlı kaligrafisi ve Türk tarihinin başlangıcından bu yana varlığı bılinen mezar taşlan, sanatçının yapıtlannm esin kaynağı. Tekcan, bu kaynağı, sentezci ve mükemmelliyetçi kimliği, geleneği modern kıiarak yeni tanım biçimlerine ulaştırma coşkusu ve anlatımıyla, gravür tekniğini kullanarak moderniteyle birleştiriyor ve evrensel bir boyuta taşıyor. (0 216 333 21 67) •,'. • - ; « - 'Camille Claudel-Bir Kadın' ve 'Kefaret' Everest'ten çıktı Otobiyografi ve siyaset Kültür Servisi - Everest Yayınlan iki yeni kitapla okurlannın karşısmda. Unutulmayan Kadınlar dizisinden çıkan Camille Claudel - Bir Kadın adlı 1 otobiyografık romanda (Anne Delbee), çok küçük yaşlarda tıeykeltıraş olmak isteyerek Tardc jt § : Claudel bu ııedenle 30 yıl akıl hastanesinde kalmak zorunda kalmış ve orada ölmüştü. Hastanede kaldığı süre Alı Kefaret ••İ'f £ • ünlü heykeltıraş flf^^H Auguste Rodin'in ^ ^ ^ B atölyesinde eğitim H ^ ^ H alan ve sonrasında ( H H H da 1883 ile 1890 K 2 J yıllan arasında ^gggm Rodin ile büyük bir aşk yaşayan Camille Claudel'in yaşamını konu ediyor. Rodin ile aşklannm sona ermesinin ardından paranoyanın pençesine düşen > i, J > - • 1 1 LanııiJp 1 •% â 1 % • • içinde tek bir heykel yapmasına izin verilmemişti. Everest'ten çıkan bir diğer kitap ise Tarık Ali'nin Kefaret adlı ilk romanı. Bu roman aynı zamanda yazann başlattığı "Komünizmin Çöküşü Üçlemesi' üst başlağıyla tamamlamayı düşündüğü serinin ilk çahşması. P ^ ^ ^ H B Serinin üçüncü | * ^ ^ ^ ^ B kitabı ise ,• ^^M 'Döneklik S" J ^ ^ ^ H Fenomeni' - ^ ^ B R olarak (""I j i düşünülüyor. • . C U / Mehmet i Harmancı 1 tarafından | dilimize çevrilen ğts r ı roman sosyalist sistemin çöktüğü, I ve Duvar'ın yıkıldığı koşullarda, eylemsizlik içinde dünyanın her tarafma dağılmış kulüplere dönüşen bir sol hareketin paradosini yapıyor. Melıh Kesikli Bora konseri • Kültür Servisi - Melih Kesikli Bora, bugün saat 19.30'da IÜ Devlet Konservatuvan Konser Salonu'nda bir konser verecek. Son yıllarda Alexander Borodin ve eserleri üzerine çalışmalar yapan Bora, konserde, Borodin'in, Oliver Hunt'ın, Scarlatt'ın, Andrevv Osborne'ün, I. Albeniz'üı eserlerinin yam sıra kendi yapıtlannı da seslendirecek. ^erçek Çeşrtlemeleri' ADT'de • AXKARA (AA) - Ankara Devlet Tiyatrosu'nun yeni oyunu 'Gerçek Çeşitlemeleri', bugün başhyor. Bozkurt Kuruç'un yönettiği, Alpay İzbırak ile Okan Şenozan'm rol aldığı eser, Eric Emmanuel Schmitd'in yapıtından sahneye uyarlandı. Oyun, gerçek ile insanın düşünceleri arasmdaki uçurumu ve aşkın kişiden kişiye nasıl yorumlandığını anlatan ilginç bir yapıt. Nobel ödüllü bir yazar ile onunla röportaj yapmak üzere evine konuk olan genç bir gazetecinin karşılıklı sohbeti üzerine loırulan oyun, bu iki kişinin konuşmalannm 'Helene' adlı meçhul bir kadın ve aşk üzerine odaklanmasıyla değişik bir dönemece giriyor. Aşkın kişiden kişiye yorumunun nasıl değiştiğini ortaya koyan ve neticesinde kişinin 'aşkı' mı, yoksa 'kendini' mi sevdiği sorusuna yanıt arayan eser, daha önce Kenterler Tiyatrosu tarafından oynanmıştı. Maya Sanafta atölye • Kültür Servisi - Maya Sanat, gösteri sanatlannda bir eğitim, araştırma ve uygulama alanı oluşturmak için yola çıkıyor. Bu çerçevede, katılımcılann etkin olacağı programlar gerçekleştirilecek. Amaç, çevre ve içinde var olduğu toplumda farklılıklarla oluşan zenginliğe katkıda bulunmak. Kuruluşta. 100 kişilik bir riyatro salonu, herkesin kullanımına açık gösteri sanatlan üzerine yayınlann ağırlıklı olduğu bir kitaplık, 'art nouveu piyanosu', oda müziği dinletilerine uygun 'fuaye cafe'si, atölye- gösteri programı katılımcılanna açık olacak. Programlara katılacak sanatçılar arasında Amerikah yönetmen Anne Bogart da yer alıyor. Ulvi Cemal Erkin anma konseri • ANKARA(ANKA) - Bilkent Senfoni Orkestrası, 'Ulvi Cemal Erkin'i Anma Konserleri'nin ikincisi bugün yapılacak. Bilkent Senfoni Orkestrası'nın düzenlediği 'Ulvi Cemal Erkin'i Anma Konserleri'nin ikincisinde Mozart'ın Sihirli Flüt Operası Uvertürü ve 5'inci Keman Konçertosu ile Ulvi Cemal Erkin'in 1 'inci Senfonisi seslendirilecek. Ünlü keman virtüözü Suna Kan'ın solist olarak katılacağı konseri Gürer Aykal yönetecek. VVarner Bros'tan Çince film • HONG KONG (AFP) - Warner Bros, yapımcı olarak Çince bir filme imza atıyor. Çekimleri Çin, Tayvan ve Hong Kong'da yapılacak olan 'Turn Left. Turn Right' adlı filmin konusu Tayvanlı yazar Jimmy Liao'nun romanmdan uyarlanmış. Yönetmenliğini Johnie To ve Wai Ka - fai'nin yaptığı film, yapımcılanna göre Çince yapımlann film piyasasına girişi için son derece uygun. BUGÜN • IŞ SANAT'ta 19.30'da Ayşen Zülfikar, Didem/Sinem Babk konseri. (Biletvc: 0 216 454 15 55) • CEMAL REŞİT REYde 19.30'da Rıza Başikoğlu Anısına' Ulvi Afşar - Bahadır Öztürk Gitar tkilisi'nin konseri. (0 212 232 98 30) • YAPI KREDİ KÜLTÜR MERKEZİ SERıMET ÇtFTER KÜTÜPHANESİ SALONU'nda 18.30'da 'tlahlar: Öğretmen' konulu söyleşi. (0 212 252 47 00) • AKBANK KÜLTÜR SANAT MERKEZİ'nde 19.30'da Can Dündar'ın katılacağı 'Sanat Güncesi'. (0 212 252 35 03) • NARDİS'te 21.30da Ricardo Moyano, Yaz Baltacıgil konseri. (0 212 244 63 27) • BEKSAV'da 14.00'te Federico FeUini'nin '8 1/2', 17. 00 de 'Orkestra Provası' filmlerinin gösterimi. (0 216 349 91 55) • BABYLON'da 22.00'de 'Serotonin Forever Noel Party'. (0 212 292 73 68) UZAKDOĞU FÎLM FESTtVALÎ • BtLGİ ÜNTVERSİTESt KUŞTEPE KAMPUSU'nda 19.30'da 'Dong - The Hole' adh filmin gösterimi. (0 212 293 50 10) • AKBANK KÜLTÜR SANAT MERKEZİ'nde 12.00'de Hao Jian'ın 'Aziz Dağı'ndaki Budha', 14.00'te Akira Kurosawa'nın 'Yüksek ve Alçak' filminin gösterimi. (0 212 252 35 03) TÜRK DÜNYASI StNEMA GÜNLERİ • MUAMMER KARACA TtYATROSU'nda 13.00'te 'Maymun', 15.30'da 'Acayip' ve 19.00'da 'Kazakistan Sineması Günü' kapsamında 'Astana Güzel Astana' adlı belgesel ve 'Tam Bir Kazak Öyküsü' adlı filmin gösterimi. (0 212 252 44 56) • MSÜ StNEMA - TV MERKEZİ'nde 15.30'da 'Dilhiroj' adlı filmin gösterimi. (0 212 252 16 00) M ATATÜRK KİTAPLlĞInda 18.00'de 'Batur Bayan' adlı filmin gösterimi. (0 212 249 09 45) • TARIK ZAFER TUNAYA KÜLTÜR MERKEZt'nde 14.00'te 'Anneciğim', 16.00'da 'Kazakistan Belgeseüeri', 16. 30'da 'Dede Korkut' ve 19. 30'da 'Küçük Akordeoncunun Hayatı' adlı filmlerın gösterimi. (0 212 293 12 70)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle