Katalog

24 KASIM 2002 PAZAR CUMHURİYET SAYFA • • • « OGRETMENLER GUNU İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK JDÜHüST ÎTA3İATLI İSÎANBüL EPENDÎ3İ A.2DÖLCAKEAZ1 EAHİKÜLADE MACZHALAHI KESIM TEKMİ1Î BİRDEN HAMÎIc KALAMA.VAN , DAMIZ İZb4îVAB,. HAİÂ &İ21Îİ-İK BilenbilmeyeneöğrettiOkumayazma seferberliği için kurulan MilletMektepleri'ne, öğretmenlerin özveriyle katılmaları veAtatürk'ün Başöğretmen oluşunun tarihi 24 Kasım, 1981 yılından buyana Türkiye 'de 'Öğretmenler Günü' olarak kutlanıyor. A. Necdet Sezer. Sezer: öğretmenler aydınlanmanın itici gücüdür ANKARA(CumhuriyetBürosu)- . . Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, öğretmenlerin her şeyın en ıyisini hak ettiğine inandıklannı belirterek, görcvlerini başanyla yerine getirebılmeleri için düzenlemeler yapılması ve gerekli desteğin verilmesi gerektiğini bildirdi. Cumhurbaşkanı Sezer, TBMM Başkanı Annç, Genelkurmay Başkanı Özkök, Cumhuriyetçi Demokrasi Partisi Genel Başkanı Yekta Güngör Özden ve CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, "24 Kasım Öğretmenler Günü" dolayısıyla birer mesaj yayımladılar. Cumhurbaşkanı Sezer 24 Kasım öğretmenler günü nedeniyle yayımladığı mesajında, akluı ve bilimin egemen olabilmesi için düşünen, düşüncesini özgürce açıklayabilen ve kararlannı sorumlulukla verebilen yetİtin bireylerin yetıştinlmesi gerektiğini ifade ederek dönüşümleri izleyen değil, değişimlere yön veren bir ülke konumuna gelmek için eğitim hızmetlerinin kalitesinin arttınlması gerektiğini bildirdi. Çağdaşhğı ve demokrasiyi yaşam biçimi olarak benimsemiş tüm ülkeler gibi, Türkiye Cumhuriyeti'nin de kunıluşundan bu yana en önemli konusunu eğitimin oluşturduğunu vurgulayan Sezer, şöyle devam etti: "Türk ulusunun eğitim düzeyindeki yükseliş, dünya ülkeieri arasmda yaşanan rekabet ortamında, üJkemizin ön smüarda yer abnasmı sağjayacakür. Öğretmenlerimiz. Cumhuriyet'in kuruluşuyla biıükte gerçekleştirflen atdımlarda ön sıralarda yer almış, Cumhuriyet'e ve değerlerine yürekten bağlı aydın kuşaklar yetiştirerek çağdaşlaşma sürecine katkıda buhınmuşturf TBMM Başkanı BüJent Annç, Türkiye'nin bugün her alanda yaşadığı sıkıntılann çoğunun kaynağı ve çözümünün eğitim alanında saklı olduğunu belirtti. Eğitimde bugün gelinen noktanın yeterli olmadığına da işaret eden Annç, eğitimin, her alanda kalkınmanın temel unsuru olduğunu bildirdi. Mumcu'va kutlama mesalı Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu'ya bir kutlama mesajı gönderdi. Orgeneral Özkök mesajında şunlan kaydettı: "ŞahsnnveTürkSüahh KuvveÜeri adma şahsunzda, gekceğimizin teminaü çocuklanmızı eğtten, onlan Atatürk ilke ve devrimlerinin yol göstericiliğinde, çağdaş değerieri özümsemiş olarak geJeceğe hanriayan ve bu uğnrdagerektiğinde Hilmi Özkök, şehider veren değerü öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kudanrn." Cumhunyetçı Demokrasi Partisi Genel Başkanı Yekta Güngör Ozden yayımladığı mesajda, öğretmenlik mesleğinin toplumsal saygınlığmın Atatürk döneminde olduğu gibi yüksehnesi için hiçbir çabadan kaçınmayacaklannı belirtti. Cumhuriyet ilkelerinin doğru tanımlanıp anlaşılması ve kötüye kullanılmasuun önlenmesinde öğretmenlere büyük görev düştüğünü vurgulayan Özden, süregelen zamanda "eğram ve öğretim birliği flkesi"nin çiğnenerek öğretmenlik mesleğinin toplumdaki saygınlığının azaltıldığını kaydetti. CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı da öğretmenlere ikinci bir iş yapma gereği duymadan, insan gibi yaşayacak ücret verilmesi gerektiğini bildirdi. ANKARA (AA) - Yeni Türk harflerinın tüm yurtta yaygın ola- rak öğretilmesini sağlamak ama- cıyla kurulan Millet Mekteple- n'nde her yaştan yurttaş, bir se- ferberlik anlayışı içınde coşkuy- la derslere devam etti. Türk aydın- lanmasının öncülerinden Hasan ÂH Yücel'in kızı Canan YüceL, "O günlerde herkesin birbirinin hem öğrencisi hem de öğreöneni" olduğunu belırtıyor. TBMM'de, 1 Kasun 1928'de, "Türk Haıflerinin Kabul ve Tat- biki Hakkında Kanun"un kabul edilmesinden sonra, yeni harfle- rin kısa sürede öğrenilmesinı sağ- lamak amacıyla yöntemler düşü- nülür. Bunların başında yurt dü- zeyınde "MflletMekteplerr açıl- ması gelmektedir. 24 Kasım 1928 günü "MiBetMektepleriTeşkua- uTaGmatnamesr yayımlanır. Bu- na göre, hiçbir okula devam etme- yen 14-45 yaş arasındakı her Türk vatandaşı Millet Mektebi'ne de- vamla yükümlü kılınır. Cenc yaslı herkes sınıfta Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal de Millet Mektepleri'nın "Başöğretmen" olması için ya- pılan teklifi kabul eder. Bu oku- ma yazma seferberiiğine öğret- menlerin özveriyle katılmaları ve Atatürk'ün Başöğretmen oluşu- nun tarihi 24 Kasım. 1981 yılın- dan bu yana "ÖğretmenlerGünü" olarak kutlanmaya başlanacaktır. Millet Mektepleri, 1 Ocak 1929'da açılır. Millet, kendi mek- tebine büyük ilgi gösterir. Yaş sı- nın 14-45 olarak belırlenmesine karşın çocuk, genç, yaşlı her yaş- tan yurttaş, sınıflara doluşur. Türk aydınlanmasınm öncüle- nnden Hasan Âli Yücel, Millet Mektepleri'nde okuma yazma se- ferberliğinın sürdüğü 1928 yılla- 1 Türk aydınlanmasının öncülerinden Hasan Âli Yücel'in kızı Canan Yücel, "O günlerde herkesin birbirinin hem öğrencisi hem de öğretmeni" olduğunu söylüyor. Yanda Ratip Tahir'in yaptığı 1923 tarihli bir okuma kitabı kapağı gözüküyor. (Fotoğraflar: AA) nnda, daha sonra bakan olarak görev alacağı (28.12.1938 - 5.8.1946) Milli Eğitim Bakanlı- ğı'nda müfettiştir. Kızı, Canan Yücel, o yıllarda herkesin birbi- rinin hem öğrencisi hem de öğ- retmeni olduğuna işaret ediyor. Babasının öğretmenliği sırasm- da öğrencilerini haftamn birkaç günü eve davet ettiğini de anlatan Canan Yücel, "Babam eğhimci- Hğinde, öğretirkenöğrenmeyi, öğ- renirken öğretmeyi; yani öğret- menliği ve öğrenciüği birbirine kaynaşormayı üke edinhw. Öğret- menliği ve öğrenciüği sevgi ikli- minde yaşıyor" diyor. Canan Yücel'den bir anı: "Babam, köyün birinde Millet Mektepleri'ni denetnyor. tleri yaş- takivatarıdaşlarda.vuzıöğrenryor. O devirde herkes birbirinin öğ- retmeni; bilen bilmeyene öğretiyor. Köydetahta>ı kurmuşlar. yaşh bir vatandaş, A, B, C yazacak; ama bir türlü tebeşiri tutamıyor ve adam bir yandanterhyor. Babam, 'Babacığim diyor, niye telaş edı- yorsun. nasıl olsa yazarsın...' Adam da,' Müfettış Bey, telaş et- tiğim yok: bız rençper adamız, ellerimiz nasırlı, bu yuvarlak te- beşir avcumuzda durmuyor, kın- hyor' diyor. Babam. hemen ce- binden köşeti bir tebeşir çıkan- yor, veriyor. Rahat rabât yazıyor yaşh adam ve çok muthı ohiyor.Yfe- rrvor tebeşiri babanıa ve "Şımdı Müfettiş Bey, sen Ankara'ya gı- dince Gazi Paşa'yı görürsün ya... Benden selam söyle, bize bolca- na köşeh tebeşir yollasm' diyor.'' Kazada elini kaybeden Erim Öncel, Öğretmenler Günü'nü hastanede kutladı Oğrencfleri yalnız bırakmadı HAVVAOKTAY ANTALYA - Geçirdiği kaza sonucu elini kaybeden Antalya Karatay Lisesi Müdür Yardımcısı ve tarih öğretmenlerinden Erim Oncel'i Öğretmenler Günü'nde oğrencileri yahıız bırakmadı. Senis aracmda öğrencilerine eşlik eden Erim Öncel, alkollü sürücünün servis aracına çarpmasıyla meydana gelen kazada sağ elini kaybetri. Şimdi en büyük tesellisi kendisini ziyaretlen ve mektuplanyla yahıız bırakmayan öğrencıleri. Öğrencilerin tek Erim Öncel, hastanede öğrencileriyle birlikte. bıle öğrencilerinin sesini özlediğini anlatan Öncel, "Şu anki en büyük sıkmüm da öğrencilerimin sesini duyamamak. Gerçi yahıız bırakmrvorlar ama ziyaretJer kısa rutuluyor. Bir de kazaya neden olan alkoDü genç de keşke beni zharet etseydi'' diye konuşuyor. Erim Oncel'e gelen mektuplar, kendisini duygulandınyor. Bir mektuptaki "Siz yoksunuz diye herkesin gömlekleri dışarda. Böyle ranat ama sizin u>< anlanmz olmadığı için dışarda bıraküan gömleklerin de keyfi yok. Okula döndüğünüzgün konser vereceğiz, sesinizi duvmavı dileğiyse Erim öğretmenlerini en kısa sürede okulda görebihnek. Kazada tek bir öğrencinin burnu bıle kanamazken Erim öğretmenin sağ elini kaybetmesinin şoku halen atlahlamıyor. •'Eğmmde durmak yok" diyen Öncel, bir süre sonra okula döneceğınin müjdesını öğrencilerine veriyor. Okullar tatilken çok özledik" cümleleri için Erim öğretmen, "Bu mektuplar bana ilaç okhı" diyor. Solak olmasını şans olarak değerlendiren Enm öğretmen, "Sargıyı çözseler, sanki elim yerinde olacak gibi gefiyor, sanki sağ eüinin nmaklannı hissediyorum ama gerçek olan bunlar değfl" diye konuşuyor. Öğretmenin maası 4.5 Cumhuriyet Altını ANKARA (AA) - Türk Eğitım-Sen'in araştırmasuıa göre öğretmen maaşlan, 1920'den bu yana Cumhuriyet Altını karşısında yaîdaşık 5 kat azaldı. 1920 yılmda 24 Cumhuriyet Altını karşıhğı maaş alan öğretmenlerin bugün aylık geliri 4.5 CumhuriyetAltını düzeyinde kalıyor. 1965'te 28.6 Cumhuriyet Altını'yla "altm çağmı" yaşayan öğretmenlerin 1980'deki maaş karşılıklan ise yalnızca 1.5 Cumhuriyet Altını. Öğretmenlerin, bazı yıllara göre maaşlannın Cumhuriyet Altını karşıhğı değeri şöyle: 1920'de 24,1946'da 12.1, 1960'da 18.5,1965"te 28.6, 1975'te 9.2, 1980'de 1.5,199O'da4.4, 1993'te5.9, 1996'da 5.1, l_999'da 6.7, 2OOO'de 6.5, 2001 'de 3.5. Öğretmen maaşlan dolar bazmda değerlendirildiğinde de başlangıç kabul edilen 1993'te bir öğretmen maaşının 570 dolara denk geldiği, 2002 yıhnda ise bu rakamın 336.7 dolara gerilediği görülüyor. tsviçre'de göreve yeni başlayan bir öğretmene yılhk 32 bin dolar verilirken Türkiye'de en üst kademe öğretmenin yıllık maaşı 4 bin 500 dolar. £ Ğ 1 T İ M C İ AYDIN CEZAEVtNDE Ailesi zor günler geçiriyor GÜL SÜLÜN • 75yaşındaki'" eğitimci-yazar Hasan Basri Aydın toplam 40 ay ağır hapis cezasına çarptınldı. Hiçbir geliri olmayan Aydın'ın ailesi ise maddi sıkıntı içinde. Eşi Nakiye Aydın maddi durumlannrn çok kötü olduğunu belirterek duyarh olan herkesi yardıma çağınyor. "Cumhumetin, TBMM'nin ve hükümetin manevi şahsiyetini alenen tahkir ve tezyif ettiğj" gerekçesiyle tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevine konulan 75 yaşındaki eğitimci-yazar Hasan Basri Aydın'm ailesi zor günler geçiriyor. Felçli eşinin haksız yere cezaevinde olduğunu öne süren Nakiye Aydm, Cumhurbaşkam'na konunun çözümü için baş\oırduğunu söyledi. Istanbul 6. Ağu- Ceza Mahkemesi'nde yargılanarak cezaevine gönderilen Aydın, "F tipi cezaev lerine, haksız tutuklamalara ve demokrasideki çarpıklıklara" ilişkin yazılar kaleme alarak Temmuz 2001 'de Cumhurbaşkanlığı'na göndermışti. Aydın, Murat Dfl ve Sevgi tnce adlı tutuklulann tahliye edilip tedavilerinin yapılması için Istanbul Başsa\cılığrna gönderdiği dılekçede. "TJe>1et güçleri, başlannı kumdan çıkanp gerçekleri görsünler. Burası hukuk devletiyse böyle uygulamalarm olmaması laam. Hukuk devleti değUse bikUm, ona göre davranalım*' demışti. Olayla ilgili soruşturma başlatan savcılığm "Bu sözleri kbne ithaf edjyorsun" sorusuna da "Tüm bakanlara, cumhurbaşkanı ve başbakana" diye karşılık veren Aydın hakkında dava açıhnıştı. 10 ay Cumhurbaşkanı'na hakaretten, 10 ay TBMM'nin manevi şahsiyetini tahkirden ve 2 kez 10'ar ay da hükümetin manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif etmekten 22 Ocak 2002 'de toplam 40 ay hapis cezasına çarptınlan Aydm, cezanın Yargıtay tarafuıdan onaylanması üzenne 6 Kasım Carşamba günü tutuklanarak cezaevine konuldu. Hasan Basri Aydın'ın 57 yaşındaki eşi Nakiye Aydın, maddi durumlannın çok kötü olduğunu belirterek yanndan korktuklannı anlattı. Eşiyle 13 yıllık evli olduklannı ifade eden Nakiye Aydm, "Biz birbirimizin hayat kavnağıyız. 75 yaşında bir insanı nasıl gözalüna alarak rutuklayabilirler? Başunızda bizim huzurumuz için çahşüklannı sö>1eyenler, yuvamızı yıktılar. Tek başına bir evde kaldım. Çok sıkmüh bir dönem geçiriyorum. Beninı 3 çocuğum \ar. En küçüğü de askerde. Bu yaştan sonra kimin yanına sığuunm? Duyarh olan herkesi yardıma çağınyorum. Eğer eşim cezaev inden çıkamazsa sonumuz içler acısı olacak" dedı. Eslmln safllık durumu kötü' Eşının, yazdığı yazılar nedeniyle savcılık tarafuıdan Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'ne gönderildiğini dile getiren Nakiye Aydın, F tipi cezaevine karşı olduğu için 75 yaşındaki bir insana eziyet edildiğini savundu. Aydm, davaya bakan heyetin değiştirildiğini, yeni heyetin ise dosyayı yetennce incelemeden karar verdiğini söyledi. Eşinin sağlık durumunun da oldukça kötü olduğunu anlatan Aydın, "tld sefer felç geçirdL Yıüar önce Edirne'de siyasi yazılan nedeniyle ölüm hücrelerine" aübnış. tlk felci de orada ohnuş. Bunlar eşimin sağhğmı yıDar öncesinden bozmuşlar zaten. Şu anda da kan pıhtılaşması rahatsızhğından tedavi görüyor. Aynca damar sertiiği ve kalp rahatsızhklan da var. Eğer ilaçlannı düzenB olarak kullanamazsa eşim içim kötü olacak" diye konuştu. Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeği Genel Merkezi ve tüm şubelerinden duyuru Sevgili Cumhuriyet Öğretmenlerimiz Ülkemızin çağdaş dünyada Atatürk'ün duşlediği yerı alabilmesı için sızin yetiştireceğiniz, evrensel değerieri benimsemiş. özgür, eşit, onurlu, yaratıcı yurttaşlara buyuk gereksinımimiz var. 24 Kasım'da bunu sizlere bir kez daha anımsatıyor, "M Kl VARSINIZ" dıyoruz! Genel Başkan Prof. Dr. TÜRKAN SAYLAN