17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 KAStM 2002 SALI 10 oAlJlirflxLxlii.il. [email protected] KAVŞAK OZGEN ACAR Oyuna Gelen Kalemşorlar! BM Genel Yazmanı Kofi Annan Kıbrıs'ta çözüm öngören, gerçekten ilk bakışta çok dengeli görünen, 156 sayfalık bir planı 11 Kasım Pazartesi gLnü Türkler ile Rumlara verdi. Ola- yın özünü irdelemeden önce, bıçim- sel gelışmelere göz atalım. Vatan gazetesinın Kıbns muhabiri Tu- ran Ruman. Rum basınından alıntı- lara 10 Kasım Pazar günkü "Dışan- da Belçika, içeride Isviçre modeli" başlıklı haberi ile Annan'ın "gizli" pla- nını araladı! Atina'da yandımcımız olarak gaze- teciliğe başlayıp yaklaşık dört yıl bir- likteçalıştığımız, bugün gerçekten ob- jektif, başanlı bir meslek çizgisi ile övündüğümüz Stelyo Berberakis. 11 Kasım Pazartesi günü Sabah ga- zetesinde "gizli" planın tüm ana hat- lannı, virgülü virgülüne yayımladı. "Giz- li" planın haberi önce 10 Kasım'da Yunan basınında yayımlanmıştı. De- mek ki "gizli" plan 9 Kasım Cumarte- si günü Yunan basınına sızdırıldı. Bir başka deyimle Annan'ın "gizli" planı Kıbnslı Türkler ile Rumlara "resmen" verilmeden önce en geç 8 Kasım'da Atina'ya bildirilmışti. Bu olgu "gizli" planın Atinanın öndenetiminden geç- tiğinin bir göstergesi olmuyor mu? Annan'ın "gizli" planı New York'ta Rauf Denktaş'a, Lefkoşa'da Glaf- kos Klerides e verildiğinde, BM yet- kililerı planın dokuz sayfalık bir özeti- ni de basına dağıttılar. Tarafların tep- ki gösterdikleri ya da Türkterin karşı çık- tıklan noktalardağrtılan metinde, yon- tulmuştu. Böylece, "çözüm için aşın iyimser" tepkiler yaratıldı. Türk kamu- oyu, planı önce Rum-Yunan basının- dan, sonra da dağıtılan bu çarpıtılmış basın metninden önyargıların etkisi altında öğrendi. Her iki aşamada da bazı "liboşlar" ya da sıkışınca soluğu yurtdışına kaçmakta bulan bazı va- tanseversosyalist köşe yazarlan, hol- dinglerin sözcüsü kalemşorlar Bülent Ecevit-Denktaş-Mümtaz Soysal- Şükrü Sinan Gürel i hemen "şahin" olarak ılan etmekte gecikmediler. Utan- masalar, TSK'ye dil uzatmaktan da geri durmayacaklardı. Kıbns sorununu 44 yıldır Ankara'da, Atina'da, Kuzey-Güney Kıbns'ta ve New York'ta yakından izleyen bir ga- zeteci olarak şunu gönül rahatlığı ile söy- leyebiliriz: Ne Güney Kıbns'ta ne de Yu- nanistan'da ülkesi, ulusunun çıkarian aleyhinde tek satır yazan bu türden meslektaşlar gördük. Acaba bu ka- lemler bize, Yunan ya da Rum bastnın- da tek bir çatlak ses örneği göstere- bilirler mi? Keşke bu saygın yazarlan- mız, Atina basınını düzenli izleyip Yu- nan meslektaşlannın ulusal çıkariannı nasıl savunduklarını algılayabilselerdi. Acaba bu yazarlar bugün suçladık- lan bu kişilerin Kıbns sorununu hangi noktadan alıp nereye getirdiklerini bi- liyorlar mı? Adını eski ABD Dışişleri Ba- kanı Dean Acheson'dan alan "Ache- son Planı'm hiç duymuşlar mı, içeri- ğini biliyoriarmı? Ufak biranımsatmak- ta yarar var. 40 yıl önce bu plana gö- re ada Yunanistan'a verilecek, sivri burun Karpaz Yarımadası 99 yıllığına Türklere üs olarak kiralanacak, ada- daki tüm Türkler dışlanacaktı. Denk- taş'ın akılcı, müzakere yöntemleri, 1974 Yunan cuntasının büyük hatası, Ecevit'in adaya yerinde müdahalesi, adada TSK'nin varlığı sonucunda bu- gün Annan planında Türkler ile Rum- lann "eşit, egemen devlet" olarak sah- neye çıkmaları sağlanmadı mı? Bu mudur çözümsüzlük? Bir başka sav da artık Kıbns'ın stra- tejik öneminden söz edilmeyeceği yo- lunda. Peki, öyle de Annan planında Ingiliz üsleri hâlâ neden aynen koru- nuyor? Ne biçim bağımsız bir Kıbns bu? Ingiltere'nin garantöriüğü neden kaldınlmıyor? Bu sözde sosyalist ya- zarlar neden bu üsler konusunda çıt çıkarmıyorlar? Bu yazarlann unuttuklan, daha doğ- rusu görmezden gekjikleri bir nokta da- ha var. Ortadoğu petrolünün, Süveyş Kanah'nın korunmasının yanı sıra yil- başından sonra olası bir Irak harekâ- tında Kıbrıs'taki Ingiliz üslerinin oyna- yacağı rolü gözardı edebiliriermi? Bu stratejik konuma birde Bakû- Ceyhan petrol, doğalgaz boru hatlannın eklen- diği neden unutuluyor? Annan planında ödünler dengesi Ünlü heykeltıraş Alexander Cal- der'in tavana asılı heykelleri mili- metrik hesaplara dayalı dengeler üzerine kuruludur. Hatta bazı hey- kellerinden bir parçanın üzerine bir sinek konması o heykelin dengest- ni alt üst edecek nrteliktedir. Kuşku- suz Annan planı da, Calder'in hey- kelleri gibi, önemli ödünler dengesi üzerine kurulmuş. Plan, özel Tem- silci Atvaro de Soto'nun uyguladı- ğı mekik diplomasisi ile aynı görevi yüklenmiş selefierinin deneyimleri üzerine düzenlenmiş dengelerden oluşuyor. Bugün Türk tarafı yıllardır özenle vurguladıgı "eşit iki egemen devlet" kavramını Annan pla- nına koydurabilmek- ten ne kadar hoşnut- sa, Rum tarafı da ken- dilerine Türklerin ve- receği "topraklardan" o kadar hoşnuttur. Dip- lomaside çözümün yolunun "sabır" ile kar- şılıklı verilecek denge- li "ödün"lerden geçti- ği bir gerçektir. Kah- vehane söyteşilerinde- ki gibi kalem oynatan- lar dışında, kimsenin bu gerçeklere itirazda bulunacağını sanmı- yoruz. Ancak çözüm mekteydi. Klerides, Annan'a ilk olum- lu yanıtı verirken "bazı bilgiler iste- neceğini, bazı noktalann değiştiril- mesini önereceğini" de açıkladı. Denktaş kaldınldığı hastanede gö- rüşmeye olumlu yaklaşırken "bazı noktalann kabuledilmezliğini" söy- leyerek okul arkadaşının benzeri bir tepkiyi ortaya koydu. Ancak Denktaş'ın rahatsızlığı ile Türkiye'de hükümetin kurulması gi- bi zamanlama açısından şanssız bir döneme rastladığı için müzakere sonucunun Annan'ın istediği gibi üç hafta içinde 12 Aralık'a yetişmeye- ceği anlaşılıyor. AKP Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da Atina'da Baş- Klerides-Annan-Denktaş. derken, adadaki Türklerin yaşamla- bakan Kostas Smitis ile görüşme- nnı yeniden güçleştirecek, Türki- ye'nin stratejik çıkartanna ters dü- şecek, güvensiz bir çözümün de çözüm olmayacağını kabul etmek zorundayız. Annan'ın planı, Kıbns sorununun çözümü için yeni bir müzakere sü- recinin başlayacağını ortaya koy- maktadır. Dün bu satıriar yazılırken Annan da bu süreci başlatıp başlat- mama konusunda Denktaş ile Kle- rides'ten yanıt bekliyordu. İlk tep- kiler taraflann görüşmelerin başla- masına olumiu baktıkiannı göster- sinden sonra "Planı göriışmeye ha- zınz. Ancak Kopenhag doruğuna yetişmez" yanıtını verdi. Aynca, Kıb- ns sorununa Annan'ın istediği gibi bir çözüm bulunsa dahi, AB'nin 12 Aralık'ta Türkiye'ye üyelik için tarih vermeyeceği de kesinleşmiş gibi- dir. CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal, sosyalist partilertoplantısından sonraki açıklamasında bu gerçegi di- le getirmiştir. Dolayısıyla yeni baş- layacak Kıbns görüşrneteri ile sonun başlangıcı yolunda ilk adım atılmış olacaktır. Maddeleri okunmadan imzalanan sigorta Siz hiç sigorta sözleşmesi imzaladı- nız mı? Çoğu 6 punto italik dizilmış, pı- re pisliği boyutunda harflerden oluşan yüzlerce maddeyi tek tek okumadan ımzaiadığınıza kuşkumuz yok. Genel- de söylenen "Canım herkes için aynı tek fip sözleşme. Herkes imzalıyor" sözle- n ile sözleşmeyi ister istemez anında im- zalamışsınızdır. Ancak birolaydan son- ra hak aramak için başvurduğunuz si- gorta şirketinden, o pire pisliği gibi harf- lerden bir madde gösterilerek isteğıniz püskürtülmüştür. Sonuçta, sigorta şir- ketinden kös kös aynlmışsınızdır. lleride doğacak sorunların hukuka sağlı çözümlenebilmesi için, Annan'ın ' 56 sayfadan oluşan planında içine sı- oştırılmış tuzakların bağlayıcılıklarının şımdiden iyıce saptanması gerekiyor. 3u olumsuzluklardan bazılarını şöyle aralayabiliriz: 1. Eskiden Türkiye'nin veto hakkı •nutlak iken, şimdi yüzde 50 oranında makaslanıyor. 2. Türklerin elindeki topraklann ora- nı yüzde 36'dan yüzde 28.5'a indirilir- ken, kaybın yüzde 7.5 olduğu söyle- niyor. Doğrudur. Ancak, bu oranın tüm Türk topraklannın yüzde 20'si, bir baş- ka deyimle her 5 metrekareden bir metrekaresi olduğu gözden kaçryor. 3. Rumlara verilmesi istenen top- raklardan en önemlisi adanın en sulak yeri olan Güzelyurt olup burası aynca bir kama gibi Türk topraklannın içine girerek, olası bir kuşatmaya da Rum- lar için stratejik fırsat yaratıyor. Aynca Geçitkale Havaalanı ile Lefkoşa'yı bir- birine bağlayan karayolu bile dört nok- tadan Rumlann denetimine geçiyor. 4. Aşamalı olarak 20 yıl içinde Türk topraklanna yerleştirilecek Rumlarla çıkacak taşınmaz mallann tazminatı davaları, adada yeni kanlann dökül- mesine yol açacak en önemli çıban başı olmaya adaydır. "% T" Ittifakm 21-22Kasım 'da Prag'dayapacağı donıkta Türkiye'yiSezer temsiledece JNATO'nunhedefî Doğu Elmek: [email protected] Fax:0312-442 79 90 SERKANDEMtKTAŞ ANKARA - NATO'nun Prag'da 21 -22 Kasım günle- rinde yapacağı zirve, ittifa- kın 21. yüzyıldaki yapılan- ması ve önceliklerinin belir- lenmesi açısından büyük önem taşıyor. Aralannda Romanya ve Bulgaristan'ın da bulundu- ğu 7 Orta ve Doğu Avrupa ülkesine genişleyerek hede- fıni "Doğu" olarak sapta- yan NATO, Kafkasya ve Or- ta Asya'ya ilgisini de yeni mekanizmalar geliştirerek göstermeyi planlıyor. Türkiye'yi Curnhurbaş- kanı Ahmet Necdet Sezer' in temsil edeceği Prag doru- ğuna damgasını vurması beklenen konu ise ittifakın 21 bin kişilik acil müdaha- le gücü projesi. Türkiye, gücün kuruİmasını destekliyor. NATO, tarihinde ilk kez eski bir Var- şova Paktı üyesinin başkentinde devlet ve hükümet başkanlan zir\ esi düzen- liyor. 1968'de Sovyet işgaline karşı baş- latılan ayaklanm^la sembolleşen Prag, şimdi 21-22 Kasım'da yapılacak zir- jttifaka katılmak isteyen ülkeler O r ündemde üç konu bulunuyor: ittifakın Doğu ve Orta Avrupa ülkelerine genişlemesi, Rusya-Ukrayna başta olmak üzere Kafkasya ve Orta Asya ile üişkilerin derinleştirilmesi ve uluslararası terör tehdidine karşı acil müdahale gücünün oluşturulması. /vomanya ve Bulgaristan'ın üyeliğe geçmesiyle savunma zincirinde önemli bir halka oluşturacak olan Türkiye, NATO'nun 21 bin kişilik acil müdahale gücüne de olumlu yaklaşıyor. Sezer Prag'da Bush ile de görüşecek. Irak konusunun da ağırlıkh olarak ele alınacağı kayde- diliyor. veye ev sahiplıği yapacak. Cumhur- başkanı Sezer başkanlığında yapılacak zirveye devir-teslim aşamasındaki hü- kümetten hiçbir temsilci katılamayacak. Zirve, NATO gündemiyle olduğu ka- dar Sezer'in yapacağı ikili temaslar açısından da önemli. Sezer'in ABD Başkanı George Bush, Fransa Cum- hurbaşkanı Jacques Cbirac ve AB dö- nem başkanı Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen ile bir araya gelmesi bekleniyor. Her üç görüşme- de de Kıbns ve AB konulannın ele alınması, Bush ile yapılacak temasta ise Italya'da Andreotti bombası • Bir gazetecinin öldürülmesine kanştığı iddiasıyla temyiz mahkemesinde 24 yıl hapis cezasına çarptınlan eski başbakana Berlusconi sahip çıktı. Dış Haberler Servisi - îtalya'da 7 dirdiler. Karann, îtalyan siyasi çev- Eski ttalya Başbakanı Andreotti 83 v^şında. (AP) kez başbakanlık yapan Ciulio Andre- otti'nin, 1979 yılında gazeteci Mino PecoreDi'nin öldürülmesine azmettir- mek suçundan 24 yıl hapse mahkûm edilmesi Italya'yı kanşnrdı. Perugia Ağır Ceza Üst Mahkemesi, 83 yaşın- daki Andreotti hakkında bir alt mah- kemenin üç yıl önce verdiği beraat ka- rannı bozdu. Karşı tarafin itirazı üzerine bir üst mahkemeye giden davada, ömür bo- yu senatörunvanını taşıyan Andreot- ti'ye ve mafya lideri olan ve vurma emrini vetmekle suçlanan Gaetano Ba- dalamenti'ye 24 yıl hapis cezası ve- rildi. Andreotti'nin kariyerini yıkacak belgeleri yayımlayacağı için öldürül- düğü öne sürülen Pecorelli, Roma'da 4 kurşunla vurulmuştu. Iddialan, tt si- yasi" olduğu gerekçesiyle reddeden Andreotti, "KatiH bfle bulunmayan acaip bir cinayetten beni cezalandır- düar. Beni herkes tamyor. Benim şaş- kmuğınu halk da yaşadı" dedi. Avu- katlarsa temyize başvuracaklannı bil- relerine "bomba" gibi düştüğü kay- dedilirken hakkında mafya ile işbir- liği ve rüşvet suçlamalanyla ilgili da- valar olan ttalya Başbakanı Sirvio Ber- lusconi, "Andreotti, akhnı yitiren bir adaletin kurbaru" dedi. Berlusconi, îtaryan savcılannı da siyasete alet ol- makla suçladı. Koalisyonda yer alan Hıristiyan Demokrat Merkez"in lide- ri Marco Follini de, "Bu karar, tepe- taklak ohnuş bir adaletin göstergesi- dir" dedi.Italyan gazeteleriyse, ada- let sisteminin çarpık olduğunu \-urgu- ladılar. Fiat grubuna bağlı La Stampa, ttal- yan adaletinin tt zikzak''larınıüzüntüy- le karşıladığını belirtirken, merkez sol La Repubblica karan "sürpriz" ola- rak niteledi. Itarya'da 75 yaş üzerin- deki suçlular cezaevine gitmek yeri- ne ev hapsine mahkûm ediliyor. Da- vanın, bir sonraki aşama olarak Yar- gıtay'a gitmesi de Andreotti'nin ce- zaevine gitmeyebileceğı şeklinde yo- rumlanıyor. Eski SSCB topraklan NATO Zirvesi'nin resmi gündeminde üç konu yer alıyor: Genişleme: 1999'daya- pılan Washington Zirve- si'nde kabul edilen Üyelik Eylem Planı kapsamında 9 ülke bulunuyor. Arnavutluk ve Makedonya dışındaki 7 ülkenin (Bulgaristan, Slo- vakya, Slovenya, Romanya, Litvanya, Letonya, Eston- ya) ıttifaka davet edibnesi bekleniyor. Böylece NATO ilk kez eski SSCB toprakla- nna genişlemiş olacak. Türkiye açısından Ro-; manya ve Bulgaristan'ıri alınması büyük önem taşı- yor. Savunma zincirindeki eksik halkalann da tamamlanmasıy- la Türkiye, Soğuk Savaş döneminde- ki "kopukkanat ülkesi" pozisyonun- dan çıkıyor. Genişlemenin toplam ma- liyetinin 1.5 milyar dolar civannda ol- ması bekleniyor. Yeni iüşkiler: 11 Eylül olaylan ve| uluslararası terorizmle müca- dele NATO'nun güvenlik ala- nının Avrupa ile sınırh kalama- yacağını gösterdi. 11 Eylül öncesinde de Rus- ya ve Ukrayna ile özel ilişki ge- liştiren NATO, şimdi de Kaf- kasya ve Orta Asya ülkeleriy-r le yeni ortaklıklar arayışında. Rusya ile geçen sene Roma'da yapılan zirveyle '^vetosuz*' da- nışma konseyi ilişkisini geliş- tiren ittifak, Orta Asya'ya iliş- kin mevcut mekanizmalan güç- lendirmeye çahşacak. Yeni yetenekler: NA- TO'nun Avrupa- Atlantik gü- venlik sisteminin merkezinde kalabilmesi için terorizm ve asimetrik tehditlere yanıt vere- bilecek duruma gelmesi gere- kiyor. Bu nedenle ittifakın. ge- rektiği yerde ve zamanda ha- rekete geçebilecek şekilde den- geli ve esnek bir güç yapılan- masına gitmesi bekleniyor. Bu kapsamda Prag'da NA- TO'nun Acil Müdahele Gü- cü'nün kurubnası da göruşü- lecek. 21 bin kişilik olması beklenen bu güce katıhm, müt- tefikler arasında dönüşümlü olacak. Bu oluşum, NATO'nun büyüyen tehditlere karşı anın- da yanıt vermesini sağlayacak bir güç havuzu kurulmasıru da sağlayacak. Üniversitemizin Mimarhk Bölümü ve Inşaat Mühendisliği rîölümü Kurucu Öğretim Üyelerinden Arkadaşımız, Hocamız, Mümtaz tnsan înş.Yük.Müh. (ITÜ, 1959) ve Yük.Müh. Mimar (ÎTÜ, 1967), Ressam Prof. Dr. NAFİZ ÇAMLIBEL 17 Kasım 2002 Pazar günü sonsuzluğa göçtü. Eserleri O'nu gelecek kuşaklara taşıyacak. Bizler O'nu gönlümüzde taşıyacağız. 19 Kasım 2002 Salı günü, Saat 12.00'de Üniversitemizde yapılacak törenle kendisini yürekten alkışlarla ebediyete uğurlayacağız. İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ AİLESİ BİR BÜYÜK YILDIZCVIIZ KAYDI Ülkemiz eşsiz bir insanını, Mimarlık Fakültemiz çok değerli bir öğretim üyesini, YTÜ Ailesi babacan bir emekli hocasını, Sayın Prof. Dr. NAFİZ ÇAMLIBEL'i yitirdi. Üzünrümüz sonsuzdur. Acılı ailesine, dostlanna ve tüm Yıldızlılara başsağlığı dileriz. Cenazesi bugün (19 Kasım 2002 Salı) saat 10.00'da Üniversitemiz Oditoryumu'nda yapılacak tören ve Pendik Merkez Camisi'nde kılınacak ıkındı namazından sonra toprağa verilecektir. Işık içinde uyusun. YILDIZ TEKNtK ÜNtVTRStTESİ REKTÖRLÜĞÜ YILDIZ TEKNtK ÜNtVERSÎTESt VAKFI TEMA TEMA VAKFI ÇELENK BAĞIŞ HATTI Vefat, nikâh, açılış gibi özel günlerde sevdikleriniz adına fidan diktirebilirsiniz. İstanbul Tel: 0 212 2848000 İzmir Tel: 0 232 464 58 68 Ankara Tel: 0312 41973 02 ANKARA 14. SULH HUKUK MAHKEMESt'NDEN Sayı. 2002 483 Davacı Celalettın Köse tarafından davalı Erkan Ergül aleyhine açılan taz- minat davasının yapılan açık duruşması sonunda verilen ara karan gereğin- ce; Davah Erkan Ergûl'ün 184. Çatı Koop. Sitesi D Bl. No: 196 Ostim/An- kara ve Hacılar Köyü Gölbaşi'Ankara adresınde ikamet ettıği bildirilen da- valı adına çıkanlan tebligatlar tebliğ edilememiş ve adresleri de zabıtaca tes- bit edilememiş olduğundan adı geçen şahıs adına (aleyhınej tazrrnnat davası açılmış olup davalı Erkan Ergûl'ün bir dahaki duruşma günü olan 24.12.2002 günü saat 09.30'da mahkememızde hazu- bulunması veya kendi- sini bir vekılle temsil ettırmesi. aksi takdirde duruşmanın gıyabında devam edeceği ve karar venlebileceği HUMK'nin 509. maddesi gereğince tebliğ ye- rine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 72344 ÎZMİR11. ASLtYE HUKUK MAHKEMESt HÂKtMLİĞİ'NDEN Dosya No: 2002 420 Davacı Işılay Saygın vekili tarafından davalı Ayhan Ergûn aleyhine açılan tazminat davasının devam eden yargılamasında; Davalı Ayhan Er- gün'ün adresı tespıt edilemedığinden kendisine dava dilekçesi tebliğ edi- lememiş olup; ilanen tebligat yapılmasına karar verilmişrir. Bu nedenle; adı geçen davalının duruşma günü olan 26,12 2002 günü saat 09.45'te mahkememızde bizzat hazır bulunması veya bir vekil göndermesı, belir- tılen gün ve saatte mahkemeye gelmediği veya bir vekil göndermedıği takdirde davanın yokluğunda >ürütülüp sonuçlandınlacağı; Bu ilan yolu ile teblıgatın ılan tarihınden itıbaren 7 gün sonra yapılmış sayılacağı, Tebligat Yasası'nın 28-31 maddelen uyannca ilan olunur. 14/11/2002 Basın: 72358 DUYURU FİNANS YAT1RIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. 65 ve 66 No lu Yönetim Kurulu Karanna ıstinaden aşağıdakı karariar alınmıştır Karartar 26.03.2002 tanhinde Tıcaret Stalı tarafından tescıl ve ılan olunmuştur. 1. Kızılay Mah., Necatıbey Cad. No: 9 Necatıbey - Sıhhıye / Ankara adresinde faalıyet gösteren Ankara - Necattbey şubemızın, Sakarya Cad- desı Ali Nazmı Han 1/1 C Kızılay - Ankara adresıne taşınmasına, 2 Rnans Yatınm Menkul Değerter A.Ş. Ankara Necatıbey Şubesı olan şube unvanının "Rnans Yatınm Menkul Değerier A.Ş Ankara Kızılay Şu- best" olarak değıştınlmesıne, 3. Gülveren Mahallesi Samsun Yolu Demırcıter Sıtesı No 106 Sıteler Altmdağ / Ankara adresınde faalıyet gösteren Fınans Yatınm Menkul De- ğerier A.Ş Ankara Sıteler Şubesı unvanlı şubemızın 15.09 2002 tarihtn- de kapatılmasına, bu şubemızde bulunan hesaplann Sakarya Caddesı Ali Nazmı Han 1/1 C Kızılay - Ankara adresınde bulunan Fınans Yatmm Men- kul Değerier A.Ş Ankara Kızılay Şubesı'ne aktanlmasına, Yatınmcılanmız, (0 212) 282 17 00 No'lu Genei Mudurlûk veya Anka- ra Kızılay Şubemızın (0 312) 430 00 51 No'lu telefonundan bilgı alabilir- ler. Saygılanmızla, Haber Spikeri Rüştü Erata TRT ve özel televizyonlardaki deneyimlerini öğrencileriyle paylaşıyor. www.geocities.com/rustuerata KARS1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESl'NDEN Dosya No: 2000'267 Davacı Birgül Tüzümoğlu, Eren Tü- zümoğlu ve Güven Tüzümoğlu vekili Av. Cengiz Daşdemir tarafindan dava- hlar Kars Belediye Başkanlıgı, SSK Genel Müdürlügü ve Zıya Temızel ile dahili davalı Salih Berber aleyhine aç- mış olduğu hizmet tespiti davasının yapılan dunışması sırasında verilen ara karan gereğince, Dahili davalı Sa- lih Berber'in tüm aramalara rağmen bulunamadığından dolayı dahili dava dilekçesi ve duruşma günü kendisine tebliğ edilemedığinden dolayı ilanen tebliğine karar verildığinden adı geçen dahili davalı Salıh Berber'in davaya karşı dıyeceklerini duruşmanın atılı bulunduğu 18.12.2002 günü saat 09.00'a kadar mahkememizin 2000/267 esas sayılı dava dosyasına gideceklenni bildirmeleri veya duruş- mada hazır bulunmalan ya da kendisi- ni vekılle temsil ettırmelen, aksi tak- dirde yargılamanın yokluğunda devam olunacağı ve karar venleceğı ılan yolu ile tebliğ olunur. Basın: 69466
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle