25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 EKİM 2002 ÇARŞAMBA HABERLER Vakit gazetesi, Öztürk'ün ifadelerini çarpıtarak, ezanı 'taciz' olarak nitelediğini savundu Şeriatçıbasının hedefî oldutstanbul Haber Servisi - CHP'den îstanbul 3. bölge 1. sıradan milletvekili adayı olan Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk'ün, "Türkçe ibadet" ve "ezan" konusundaki göriişlerine karşı, şeriatçı basının saldınlan artarak süriiyor. Şeriatçı kesimin en keskin gazetesi olarak bilinen Aoadolu'da Vakit, konuyu birinci sayfadan işlemeyi sürdürürken, Oztürk için "Göbek şişmiş, yüzde nur kahnamış" ifadelerini kullandı. Haberlennde "Yine Yaşar Nuri, yine din ticareti", "finldakNurr gibi ifadelere yer verdi. "Ezan CHP'yi kanşürdı" manşetini atan Anadolu'da Vakit, Öztürk'ün Türkçe ibadet ve ezanla ilgili görüşlerinin, CHP'de de bunalım yarattığını öne sürdü. Gazete, Öztürk'ün "Ezan bir ibadet değil, bir duyurudur" şeklindeki ifadelerini de çarpıtarak Öztürk'ün ezanı "tadz" olarak • Abdurrahman Dilipak ise "Yaşar Nuri mantığına göre, aslında kıbleye gerek yok, camilerin bu durumda ille de kıbleye göre değil de, şehir imar planına göre yola paralel yapılması önerilebilir" diye yazdı. Türkiye'de Yeniçağ adlı gazete ise Öztürk'ün partisi tarafından görevden alındığını belirterek "Ezan çarptı" manşetini attı. nitelediğini savundu. Gazetenin köşe yazarlanndan Asım Yenihaber, CHP'nin manevi değerlerle mücadele partisi olduğunu yazdı. Abdurrahman Dilipak ise "Yaşar Nuri mantiğma göre, ashnda kıbleye gerek yok, camilerin bu durumda iOe de kıbleye göre değil de, şehir imar planına göre yola paralel yapuması önerilebilir'' diye yazdı. Türkiye'de Yeniçağ adlı gazete ise Öztürk'ün partisi tarafından görevden alındığını belirterek "Ezan çarpü" manşetini attı. Milli Gazete"de ise köşe yazan Zeld Ceyhan, "Ezanla uğraşan iflah olmuyor" başlıklı yazısında, Oztürk'ü açık bir dille tehdit ederek "Sizi bOrnem ama ben ezanla uğraşanm iflah olmayacağı gibi bir kanaate sahibim" dedi. Ceyhan, yazısınm son bölümünde ise "CHP yönetimi vatandaşla banşmak isteğinde samimiyse Yaşar Nuri Öztürk'ün dikkatini bir şekilde çekmehdir. Mahun, keskin sirke küpüne zarar verir" göriişlerine yer verdi. Dinci Yeni Şafak gazetesi de sekiz sütuna manşet yaptığı haberinde "CHP'de Oztürk 1013" başhğını kullandı. Gazetenin köşe yazan Ahmet Taşgetiren ise üstü kapalı biçimde yine Prof. Öztürk'ü hedef gösterdi. Taşgetiren, "Nusret Demiral, 1995 seçimleri öncesinde ezana dokunmuş ve MHP'den dışlanmışjb. Şimdi benzeri bir akıbeti Yaşar Nuri Oztürk yaşıyor. Türkçe ezan tarüşmasında Baykal'm bile gerisine düştü ve adayhktan çekflme noktasma geldi. Bu ezanlar kL." Yine aynı dinci gazetenin bir başka köşe yazan Mehmet Şeker ise yaptığı yorumunda "Dünkü Valdt'te Arif Çevikel 'in güzel bir yazısı vanh. 'Ezanla oynamaya gelmez' Bugün ezanla oynayan yann şarkryla namaz kılmaya da kalkabilir. Kanşürmamak lazun" görüşlerinı dile getirdi. Baykal, partisinin yükselişini engellemeye çalışanlann yapay sorun yarattığını söyledi CHP, Oztürk sorunımu çözdü• CHP adayı Yaşar Nuri Oztürk ile parti arasında yaşanan "Türkçe ibadet" krizi aşıldı. Öztürk'ün kitabını okumadığı için iddialar karşısında açık bir tavır takınamadığını söyleyen Baykal, "Ancak tartışmalann ve iddialann hiçbir temeli olmadığı ortaya çıkmıştır" diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -CHP Genel Başkanı DenizBaykaL Îstanbul 3. bölge 1. sıra adayı Prof. Dr. Yaşar Nuri Oztürk ile çalışma- lannı sürdürdüklerini, ortada bir so- run olmadığını söyledi. Baykal, CHP Genel Merkezi'ne gelişinde gazetecilerin Yaşar Nuri Oztürk ile ilgili sorunun çözümlenip çözümlenmediğini sormalan üzeri- ne, "Türkiye'nin, CHP'nin Türkçe ezan diye bir sorunu yok. Sayın Ya- şar Nuri Öztürk'ün de böyle bir ta- lebi, iddiası yok. Yayınlannın hiçbi- rinde böyle bir şey söylemediği açık- ça ortaya çıknuştn*" dedi. CHP'nin yükselişi karşısında bu- nu önlemeye yönelik çabalann söz konusu olduğunu belirten Baykal, "Yapay sorun yaratma gayretleri var. Bu tarbşmalann veiddialann hiçbir temeli olmadığı ortaya çıkrruşür" di- ye konuştu. Öztürk'ün adaylığının de- Yaşar Nuri Öztürk'ün adayhğııun devam ettiğini söyleyen Deniz Baykal, "Birükte çahşmalanmız sürecek" dedi vam ettiğini anlatan Baykal, ortada bir sorun olmadığını, Oztürk ile ça- lışmalannı birlikte sürdürdüklerini söyledi. Baykal, "Yaşar Nuri Öz- türk'ün, tarbşmalar sırasında CHP tarafindanyabuzbırakıkhğıiçin aday- hktan çekilmek istediğj" iddialan- nın anımsatılması üzenne, şöyle ko- nuştu: "Doğru degjL Sayın Öztürk'ün ki- tabını ben okunıadım. Kitabryia il- gili iddialar karşısında onun ne söy- lediğuıi bihne imkânım olsaydı, elbet- te daha açık bir şekilde tavır taknur- dım. Ama kitapta böyle bir iddia ol- madığı ortaya çıkmışOr. Boş bir ko- nu. Hiçbir ciddi taran yok." Yaşar Nun Oztürk, "Ânadikle tba- det" adlı Idtabında savunduğu görüş- lere CHP'nin sahip çıkmaması üze- rine önceki gün sabah CHP'den ay- nlacağını bildinniş ancak daha son- ra CHP kurmaylannın devreye gir- mesiyle "Henüz resmi bir şey yok" açıklamasını yapmıştı. CHP kur- maylannın bir süre önce Öztürk'e "Dini meseleleri siyasete çekmeye- Km. Siyasetçi siyaset yapar" telkini yaptığı, Öztürk'ün bu nedenle de ra- hatsız olduğu iddia edildi. Öztürk'ün birkaç gün içinde ba- sın toplantısı düzenleyerek kitabıy- la ilgili eleştirilere yanıt vermesi bekleniyor. Partiyi eleştirmişti Oztürk, daha önce Îstanbul'da yap- tığı bazı konuşmalarda da, parti teş- kilatlannın boşvermişlik içinde ol- duğunu savunmuştu. Istanbul'daki yerel Manşet gazetesinde 16 Eylül günü yayımlanan habere göre, Öz- türk, Büyükçekmece ılçe teşkilatı- nın seçim bürosunun açılışında şun- lan söyledi: "tktidara yürüyonız demekle ik- tidar olunmaz. CHP, parlamento dı- şında olması, genel başkanın ldrlen- memesi ve halkın ügisi nedenrvie tek- rar iktidara aday obnuştur. fkfidar bir herva gibidir. Tüm bunlan bir araya getirdiğinizde iktidar olursu- nuz. Böyle yan geh'p yatıp bir rüzgâr var, biz de bu rüzgâra kapıhp iktidar oluruz demekle bu işler ohnuyor. Bu rüzgâr cehaletinden kurtulun. Herkes birbirine hayal kurdurmasm. Türkiye bugün Allah ile milleti alda- tanlar yüzünden inim ininı inlryor. Ke- yifçatarak, rehavede bunu aşamayız-" Olası Irak operasyonu Başbakanhk'ta kriz toplantısı • ABD'nin Irak'a girmesi durumunda yaşama geçirilecek 'eylem planı' cuma günü masaya yatınlacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakanlık, Irak'a yapılacak operasyonbaş- ta ohnak üzere, kriz ve afet anlannda alı- nacak önlemlere ve yapılacak çalışmala- ra ilişkin "eylem planı" hazırlamak üzere birtoplantı düzenliyor. Üstdüzeykaölım- h toplanhda; MGK, Genelkurrnay Baş- kanlığı, Kriz Yönetim Merkezi, Başba- . kanlık Bilgi Işlem Dairesi, Emniyet Ge- nel Müdürlüğü ve tüm bakanlık temsilci- leri yer alacak. Başbakanlık, cuma günü saat 14.00'te çok geniş kapsamlı bir toplantı düzenleyecek. ABD'nin Irak'a yönelik olası harekâtının sıcak gündem maddesi haline geldiği bir döneme denk düşen toplantıda, kriz sıra- srnda alınabilecek önlemler tartışılacak. Başbakanhk Müsteşan Füsun Koroğlu im- zasıyla devletin ilgili birimlerine "acffl" uyansı ile gönderilen yazıda, toplantının amacı şöyle aktanldı: "Olası bir kriz durumunda krizin daha kolay, çabuk ve daha az hasaıia atiaülabfl- mesini temin amacıyla hangi kurumlarm ne tip gÖrevleri, hangi şartlarda üstelene- cekleriniiçeren bir Afet Eylem Planı hazjr- bnmasıiçin 4 EkimCuma günü saat 14.00'te BakanlarKuruhısalonunda birtoplantıdü- zenlenecekrir. Üst düzey kaohmın sağlan- ması için gereğinin yapıhnasmı arz ede- rim." Yazı. H GeneuaurmayBaşkanIığı,MGK, Başbakanhk, KrizYönetim Merkezi, Baş- bakanhk Bilgi tşlem Dairesi, devtet ve icra bakanhklan, Emniyet Genel Müdürlüğü, Afet tşteri Genel Müdürlüğü, DSİ" ku- rumlanna gönderildi Kapsamın 'Yahudi, Rum ve Ermeni' azınlıklan ile sınırlı tutulması isteniyor VakıfyönetmeliğineMGK rötuşu• Yönetmelikteki azınlık kapsamının genişlemesinden çekinen MGK, "cemaat vakfı statüsünde vakıf" yerine "azınlık statüsüne sahip cemaat vakıflan" tanımına yer verilmesini ve Lozan Antlaşması'nın 45. maddesi çerçevesinde mütekabiliyet ilkesinin gözetilmesini istiyor. EBRU TOKTAR ANKARA - Azınlık vakıflan- nın mal edinmelerine olanak ta- nıyacak yönetmelik, MGK Ge- nel Sekreterliği'nin hassasiyet- leri çerçevesinde yeniden düzen- lenecek. MGK, yönetmelikteki kapsamın sadece "Yahudi, Rum ve Ermeni" azınlıklan ile sınırlı turubnasını ve Lozan Antlaşma- sı'nın 45. maddesinin mevzuata taşınarak karşılıklıhk ilkesinin gözetilmesini istiyor. Azınlık va- kıflannın gayrimenkul edinmele- rine ve sahip olduklan mallar üzerinde tasarrufta bulunmala- nna olanak tamyan "CemaatVa- laflannın Taşınmaz Mal Edin- meleri ve Bunlar Üzerinde Ta- sarrufta Buhınmalan Hakknıda Yönetmelik". MHP'nın ve MGK'nin hassasiyetleri nede- niyle Başbakanlık "ta beklemeye ahndı. Yönetmelik. ANAP'lı Devlet Bakanı AB Doğan tara- fından imzalanmasına karşın, ya- yımlanmak üzere Resmi Gaze- te'ye gönderilmedi. MGK Genel Sekreterliği, yönetmeliğe ilişkin tereddütlerini şu iki ana başlıkta toplayarak Başbakanlık'a iletti: - Yönetmeliğin kapsamı sade- ce Lozan Antlaşması'nda kesin olarak tanımı yapılan Yahudi, Rum ve Ermeni azınlıklan ile sı- nırlı tutulsun. Yoksa ipin ucu ka- çar. Gelecekte Türkiye Cumhu- riyeti'ni güç durumda bmıkabi- lecek düzenlemelere yer verme- yelim. Yann başka cemaatler, din değiştirdiğini beürtip, "gayrimüs- Hm" adıyla vakıf kurup farklı amaçlara yönelebilirler. Keldani, Arap Ortodoks, Sür- yani, Bulgar ve Gürcü cemaatle- ri yönetmelik kapsamı dışında tutulsun. Bu nedenle yönetme- likte yer alan "Cemaat valaf sta- tüsünde valaflar" tanımı yerine "Azmhk statüsüne sahip cemaat vakıflan'' tanımına yer verilsin. - Lozan Antlaşması'nın Yuna- nistan ile mütekabiliyet (karşı- lıklıhk) ilkesinin gözetilmesini öngören45. maddesi yönetmeli- ğe aynen almsm. Bizim soydaş- lanmızın gayrimenkul alımlan- na sınırlama getiren ülkelerin soy- daşlanna sınırlama getireüm. Va- kıflar Genel Müdürlüğü, Vakıf- lar Yasası'nda mütekabiliyet il- kesi oLmadığı için yönetmeliğe bunun alınamayacağım savunu- yor. Ancak Lozan Antlaşması, yasanuı da üzerinde olduğu için yönetmeliğe alınabilif*Yunanis- tan, Türk azuılığa gayrimenkul alımuıda hangi koşullan anyor- sa biz de Rum azmhk için aynı koşullan arayahm. Öğrendiğimi- ze göre, Yunanistan, bu konuda oldukça zorlu bürokratik süreci gerektiren izin belgeleri istiyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü, MGK Genel Sekreterliği'nin bu tereddütleri çerçevesinde yönet- melikte bazı rötuşlar yapmaya hazırlanıyor. Hk aşamada Arap Ortodoks, Süryani, Gürcü, Bul- gar ve Keldanileri de kapsaması öngörülen yönetmeliğin Muse- vi, Rum ve Ermeni azınlığı ile sı- nırlanacağı ve mütekabiliyet il- kesinin yönetmeliğe alınacağı öğrenildi. Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu, îstanbul Barosu için adayını belirledi Kolcuoğhı: Yol haritamız Âtatürk Kâzun Kokuoğlu. tstanbul Haber Servisi - Îstanbul Barosu'nun 19-20 Ekim tarihlerin- de vapılacak genel kurulunda "Ön- ce hke Çağdaş Avukatlar Grubu" adına başkanhğa aday olan avukat Kâzım Kokuoğlu, Atatürk'ün dü- şüncelerini "yol haritası'' olarak alan çalışma sergileyeceklerini söyledi. Îstanbul Adalet Sarayı Baro Oda- sı'nda basm toplantısı düzenleyen Kolcuoğlu. îstanbul Barosu'nun, son dönemlerde özlenen ve beklenen çiz- gisinden uzaklaştığmı savundu. ts- tanbul Barosu'nun, sosyal, laik ve hu- kuk devletinin yılmaz savunucusu görevini yeniden üstlenmesini sağ- layacaklannı ifade eden Kolcuoğlu, baronun son dönem yönetimlerinde görev alanlan, u ülkenin bağımsızh- ğı için uğraş vermek yerine dışarrya jurnallemeyi, düşünce özgürhlğunü savunmak yerine her tüıiü marünal göriişlerie ülke yararlan ile ters dü- şen yabana vakıflarla isbirfiğiyapma- yı yeğjemekle" suçladı. Kolcuoğlu, "Bu nedenle grubu- muz, önce ülkenin bagımsızhğmı sa- vunan, Atatürk'ün düşüncelerini yol haritası olarak alan bir çalışma ser- gfleyecektir" dedi. AVRUPADAN GURAY OZ 'Heilige 1 Escriva Yerler mart başından itibaren ayırtılmaya başlan- dı. Roma Turizm Bürosu'nun Der Spiegel e ver- diği bilgıleregöre, önümüzdeki pazargunü yüz bin- ier şehre akın edecek. Çünkü Saint Peter Mey- danı'nda Peder Julian Mariano Escriva de Ba- laguer y Albas, Papa II. Johannes Paul tarafın- dan "heilige", yanı kutsal, yani ermiş ilan edile- cek. Kısa adıyla söyiersek, Josemarıa Escriva, 1902 doğumlu. Gizli Katoliktarıkatlarından Opus Dei'nin; "Tannnın Eseri"nin kurucusu. Josemaria Escrıva'nın ermiş ilan edilmesi Kato- liklerin pek çoğu tarafından bir skandal olarak ni- teleniyor. • • • Opus Dei tıpkı Fethullah Gülen cemaati gibi sız- ma usulüyle çalışan, faaliyetleri gizli, ama kendisi artık açık birtarikartır. Merkezi New York'tadır. 243 Lexıngton Av'deki devasa binasından yönetilen bu köktendincı tarikatın 85 bıne yakın üyesi 90 do- layında ülkeye dağılmıştır. 479 üniversıte, 604 ga- zete ve dergi, 52 radyo-TV kanalı, 38 reklarn ve ha- ber ajansı Opus Dei'nin denetimındedir. Üniversi- telerde özellikle halkla ılışkiler uzmanı, iletişim, ba- sın yayın alanında çahşacak elemanlar yetiştirme- ye özel bir önem verilmektedir. Almanya'da adı bi- linen 600, bilinmeyen bınlerce üyesı vardır. Opus Dei'yi hatıriadınız. Şu adı bırtakım karan- lık işlere kanşan, mafya ile kanşmış ünlü P2 Ma- son locasıyla ortak eylemleri nedenıyle de bilecek- sinız. 1982 yılında ortaya çıkan Banco Ambrosi- ano olayından da tanıdık gelecek Opus Dei size. Opus Dei'nin en örgütlü olduğu yer Ispanya'dır. Üye- lerinin neredeyse üçte biri Ispanya'dadır. Franco döneminden sonra da aktıvitesinden hiçbir şey yitirmemiştir. Opus Dei çağımıza uygun, dünyanın dört buca- ğında etkin, kolu uzun, tam anlamıyla küresel bir örgüttür. New York'tan yönetilmesinden belli değil mi? • • • Bu örgütle arası açılan kimi eski yöneticilerin verdiği bilgiler, örgütün nitelığı hakkında daha net bilgilere ulaşmamızı sağlıyor. Bunlardan birisi 23 yıl boyunca Opus Deı'de yönetici pozisyonlarda bulunmuş Çek rahip VVIadimir Felzmann'dır. Felz- mann, Escriva'nın, "Hitler hiç de kötü birisi de- ğildi, üç-dört milyondan fazla Yahudi öldürmedi" dediğini iddia ediyor. Almanya'da Hitler, Ispan- ya'da Franco dönemi, Opus Dei'nin zirveye çıktı- ğı dönemdi. Opus Dei'nin silah ticaretıne karıştı- ğı, Şili'de Salvador Allene ye karşı ayaklanmada ölüm komandolarını finanse ettiğı yolunda iddialar da vardır. Almanya'nın tanınmış yayınevierinden Ro- RoRo Yayınevi bu türden iddialara yer verdiği "1986 Yıllığı" nedeniyle Opus Dei'nin hışmına uğ- ramıştır. Alman birinci kanalı ARD'nın Monıtor ad- lı programında konuşan silah tüccan Prinzen Mi- guel de Bourban, 13 Kasım 1984 tarihınde Opus Dei'nin tum Avrupa'ya egemen olmasından yana olduğunu söylemekten kendini alamamış, Opus Dei'nin Başkan Reagan'ı izlemesi gerektiğini sa- vunmuştur. Opus Dei yine harekete geçmiş, Mo- nıtor programının yayıncılarını mahkemeye ver- mekte gecıkmemiştir. Ama Papalık bu türden bilgileri pek fazla önem- semiyor. 1992'de Josemana Escnva'yı "selig" ya- ni "cennetmekân" ilan etmesınden, şimdi de "er- miş" ilan etmeye hazırlanmasından da bellı zaten tutumu. Opus Dei, bu "hoşgörü"den hep cesa- ret almış olmalı; 1966 yılında yasak kitaplar liste- sıni gözden geçiren ve büyük bir kısmı üzerinden yasağı kaldıran Vatikan Konseyi'nin tersine, yasak- ları daha da ağırlaştırmaktan geri kalmıyor çünkü. Luther ve Lessing, Kant ve Hegel, Brecht ve Ka- tolik teolog Hans Küng hâlâ yasaklılar listesinde. • • • Opus Dei'nin yıldızı asıl bundan sonra parlaya- caktır. "Uygarlıklar kapışması" türünden tezler, tam da ûpus Dei gibi kuruluşlara gereksinim duyar. Ya- kın geçmışte gizli örgütlenmeye, sızmaya, perde arkasından yön vermeye ve kadro yetiştirmeye önem veren Opus Dei ve benzerleri artık Bush, Rumsfeld, Cheney gibi şahinlerle neler yapmaz- lar ki! Yenı Dünya Düzeni barışçı kihselerden, laik bir ülkede yaşamanın tadını almış Müslümanlar- dan hoşlanmıyor. Ona her yerde şahin kılığında kar- galargerekli. Opus Dei gibi tarıkatlar küresel dün- yamızın yeni düzenine pek uygundur. Opus Dei kurucusunu kutsal, ermiş ilan eden Pa- pa II. Johannes Paul, diz dize konuştuğu, el ele tu- tuştuğu Fethullah Gülen'i de "cennetmekân" ilan edemez mi acaba? 6 Ekim Ankara Abdi ipekçi Parkı TKP ilk mitingine hazırlanıyor ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Seçim kampanyasmı "Para- nın saltanaüvarsa hal- lanTKP'sivar" sloga- myla yürüten Türkiye Komünist Partisi (TKP), ilk seçim mitin- gini 6 Ekim Pazar gü- nü Ankara Abdi Ipek- çi Parkı'nda gerçekleş- tirecek. TKP'nin milletveki- li adayları arasında özellikle işçiler ve ka- dınlar ağu-lık taşıyor. TKP'nin seçim bil- dirgesinde bugünkü düzenin değiştirilme- si, ülkenin IMF'den kurtanlması, son yıl- larda özelleştirilenler dahil olmak üzere tüm işletmelerin ve banka- lann devletleştirihne- si, herkese parasız ve eşit eğitim ve sağlık hizmeti gibi vaatler yer alıvor. Partinin milletvekili adaylarının yüzde 47'sini işçiler, yüzde 14'ünübilimsel-teknik eleman, yüzde 10'unu emekli, yüzde 8.5'ini eğitimci, yüzde 2.5'ini sağlık emekçisi, yüzde 2.5'ini sanatçı, yüzde 2 'sini hukukçu. yüzde 3.5" ini serbest meslek ve yüzde 10'unu diğer meslek gruplan oluş- turuyor. Kadın milletvekili adaylarının sayısı 168'eulaşanTKP, 18 seçim çevresinde ka- dınlan 1. sıradan aday gösterdi. Partinin yük- seköğrenim görmüş milletvekili adayları- nın oranı da yüzde 27.8 olarak belirlendi. TKP ilk mitingim 6 Ekim Pazar günü saat 13.00'teSıhhiyeAbdi İpekçi Parkı'nda ger- çekleştirecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle