21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 EKİM 2002 CUMA CUMHURİYET SAYFA DIZI .^Macaristan Curnhurbaşkanı Madl, Türkler ile Macarlann günün birinde AB içinde eşit yurttaş olacaklarına inandığını söyledi Avrupa Birliği'neçoködünverdikOZGENACAR İZMİR- Macaristan Cumrrurbaşkanı Ferenc rVladL "Türkler ile Macartarm günün birinde A B içinde eşit\Tirttaşolacaklannainanı>orum'' dedi. Uluslararası alanda bir hukukçu olan, AB hayranı Macar Cumhurbaşkaru Madl ile görüş- memizin ikinci bölümü, AB ile ilişkileri, ulus- lararası sorunlan içeriyor. Sorular ile konuk cumhurbaşkanının Curnhuriyet'e yanıtlan şöy- le: - Türkiye ile Macaristan arasmdaki itişkOer- d e son on ydda önemK geüşmeler var. Macaris- tan yakm getecekteAB'ye üye olacak, Üyeik Tür- Idye'nin de hedefi tki ülke ilişkileri AB üyeHği 3e acaba daha iyi mi olacak, yoksa birbirleriy- le rekabet eden ülkeler mi olacaklar? MADL: Burada iki dönemden söz etmemiz gerekir. Şu anda ilk dönemin n e zamana kadar süreceğini, ikinci dönemin de ne zaman başla- yacağını da bilemeyiz. Türkiye'ye göre Maca- ristan'ın AB üyesi olması daha kısa süre için- de gerçekleşecektir. Daha sonra öyle bir dö- nem olacak ki ikili ilişkileri AB ile Türkiye arasında yapılmış olan anlaşmalar belirleye- cektir. Bu dönemin, ilişkilerin daha da gelişme- sine yardmıcı olacağını düşünüyorum. Hem Macaristan, hem Türkiye AB üyesi olun- ca işbirliği olanakları birleşme aracılığıyla da- ha geniş bir boyut kazanacak. Üye olduklann- da ticaret alanındaki iki yanlı engeller, kısıtla- malar sona erecek; başka bir deyişle ikili tica- ret üzerinde AB üyeliği iyi bir etki yaratabilir. AB içinde kimi ürünler ile ilgili olarak rekabet durumu da doğabilir. Ancak bu rekabetin de ge- lişmeye, rekabeti teşvik etmeye yönelik olan avantajlıyönünüvurgulamak isterim. Bu reka- bet, benim görüşüme göre her iki ülkenın tica- ri ürünleri alanında değil, aksine iki ülkenin yatınm yapılacak ülkeler durumuna gelmesi konusunda önem gösterecektir. Bu konularda her iki ülkenin de daha yapacaklan çok iş var. - Bir hukuk profesörü olarak uluslararası hu- kuk alanında büyük bir deneyime sahipsiniz. Ma- caristan, AB'ye girmesi için gerekli hukuksal uyum koşufiarmı tam olarakyerine geurmeyi ba- şarnıış mıdır? Ne gibi güçlüklerle karşüaşılmış- ur? Anayasaıuzda değişikükler yapmamz ge- rekli midir? Macar ana>asasmda ulusal azmhk- lann parlamentoda temsil edilmesi yer alması- na rağmen bu uygulannıanıaktadır. Nisandaki seçimlerden sonra da ulusal azmlıklar parla- mentoda temsil edümemektedir. Avnıpa Büü- ği üyelik şarti olarak bunu sizden istemhoriar mı? - Bundan birkaç gün önce Avrupa Komisyo- nu genişleme bildirgesi resmen yayımlandı. Buna göre iki yıl içinde birlige dahil olacak olan on aday ülke arasında Macaristan da yer alıyor. Bundan on iki yıl önce, adayhk için baş- vurduk. Bu süre içinde çok ödün verdik, çok öz- veride bulunduk. Bunlann sonucunda son de- rece önemli, umut dolu bir döneme geldik. Genç bir üniversite öğrencisi iken Strasbourg'da öğ- renim gönne firsatım olduğu için kendimi ta- lihli görüyorum. Konrad Adenauer ya da Ro- bert Schuman gibi siyasacılan da bizzat dinle- me şansına nail oldum. Strasbourg'da iken Schu- man düşüncesine, ortak Avrupa düşüncesine adeta tutuldum. Bu tutku bugün de sürmekte ben- de. Umutlanmızuı gerçeğe dönüşmeye başla- ması, kısa bir süre sonra birleşen bir Avrupa'nın yeniden üyesi olmamız umudu benim için son derece büyük bir sevinç kaynağıdır. O zamana kadar elbette yapılacak pek çok işimiz var. An- cak şu ana kadar yaptığımız işlerden dolayı gu- rur duyuyoruz, demem belki alçakgönüllü ol- mayacak. Bugüne değin yapılması gereken 30 görüşme bölümünden 26 buçuğunu tamamla- dık. Kısa bir süre sonra yayımlanacak olan AB ülke raporu da Macaristan'ın yaptıklannın olum- A. vrupa Birliği 'ne üyelik süreci için Macaristan 'ın çok özveride bulunduğunu söyleyen Curnhurbaşkanı Madl, kendilerinin iki yıl içinde birlige üye olacağını, Türkiye 'nin de üyeliğiyle birlikte işbirliği olanaklarının daha da gelişeceğini belirtti. Madl, Türkiye 'ye dini nedenlerle karşı çıkanların eleştirilerine de katılmadığım vurgulayarak "Huzurlu, refah içinde bir Avrupa'ya kavuşmak için, farklılıklarımızın bizi ayrıcalıkh yapmadığını kabul etmemiz gerekir " diye konuştu. Sezer: Türkiye'ye ayınmcı davranümamalı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kopenhag'ta AB'ye üyeliğe davet edilmesi beklenen Macaristan'ın Curnhurbaşkanı Ferenc MadL Curnhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in resmi konuğu olarak dün Ankara'da temaslarda bulundu. Sezer, Tüririye'nin AB'nin en eski ortağı olduğunu belirtirken, AB'den Türkiye'ye ayınmahkyapmamasını istedi. Madl da Türkiye'nin gerçekleştirdiği reformlann önemini bildiklerini be- lirtti. Resmi yemek sırasında bir konuşma yapan Se- zer, şunlan şöyledı: "AB'nin kuruluşunun hemen sonrasmdabaşlayanbuortaklığmözeUiği,tamü>¥fik ereğini içernıesidir. AB fle geçmişte yaşadığunız düş kınküklannı yenidenyaşamakt^emrWuz.Türk hal- kı,Kopenhag ölçüumniyerinegetiren Türkiye'ye kar- şı ayınmcı davTanıünamasmı ve bir an öncegöriişme- lere başlama tarihi verflmesini beklemektedir. Türki- ye, AB ile bütünleşmesini hızla gerçekkştirmeye ka- rarhdır. NATOiçinde müttefikolan ülkeJerimizin ara- lanndaki yoğun ve kapsamb işbüüğini gelecekte AB içinde sürdüreceklerinden kuşku duymuyorum." Madl da ülkesinin Türkiye ile benzer sıkınülan ya- şadığmı anımsatarak "Bu sonmlann üstesinden ge- lebDmek için kararta ve başanlı çaba gösterildiğini memnuniyetieizliyoruz'' dedi. tki cumhurbaşkanının başbaşa görüşmelerinin ardından Orman Bakanı Na- mi Çağan ile Macaristan Tarım ve Bölgesel Kalkın- ma Bakanı tmre Nemetfa, ormancılık alanında işbir- liğini öngören bir protokolü imzaladılar. Türkiye ile Macaristan'ın dış politika ereklerinin benzeştiğini belirten Sezer, iki ülke arasındaki tica- ret hacminin mevcut 420 milyon dolardan yukanla- ra çekilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. Türkiye ile özellikle AB'ye entegrasyon konusun- da işbirliği konusunu görüştüklerinı belirten Madl, Türkiye'ninyaptiğı reformlan takdirle izlediklerini kay- detti. Madl ile Türkiye'ye gelen Macaristan Genelkur- rnayBaşkamOrgeneralLajosFodorda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hürni Özkök'ü ziyaret etti. lu bulunduğunu belirtiyor. Bu ciddi çalışmalar için toplumun kararlılığı güç verdi ve veriyor. Macarlann büyük çoğunluğu ülkenin Avru- pa'yla bütünleşmesini destekliyor. Bunu da uy- gun bir zamanda halk oylaması ile doğrulaya- cağız. 'Azuıhklann temsiH, koşul değil' Ulusal azınhklar ile ilgili sorunuza gelince... Şimdi, Macaristan Anayasası onlar için kesin bir ifadeyle parlamentoda temsil hakkına değin- memektedir. Bu üyelik için de bir koşul değil- dir. Anayasamız elbette onlardan söz etmekte. her şeyden önce onlann büyük halk egemenli- ğinin bir parçası olduğunu belirtmekte, yani devleti oluşturan unsur olarak kabul edilmek- tedirler. Bundan başka anayasamızda, Macaris- tan Cumhuriyeti'nin ulusal etnik azınlıklan ko- ruması altına aldığı, toplumsal hayata kolektif bir biçimde katılunlannı garantilediği, kendi kültürlerini korumalannı. anadili kullanımlan- nı, anadilde eğitim haklannı, kendi dillerini kullanma haklannı verdiği ibaresi de yer al- maktadu-. Anayasamız aynca ulusal, etnik azın- lıklann yerel genel yönetimleri de oluşturabi- leceklerini yazmaktadır. Bu sistemin yerinde, doğru bir biçimde Avrupa'da sadece bir tek Ma- caristan'da bu biçimde uygulanmakta olduğu- nu da eklemek isterim. - Avrupa'da tutucu partüerin yanı sıra Hıris- tiyan demokrat partikrin kimi üyeleri de AB'yi bir "Hnistiyan kulübü" olarak kabul ermekte- dir. Türkiye'nin nüfusunun çoğunun Müslü- man olması nedeniyle "birKk" içinde yeri olma- dığmı söyleyenler de var. Bu konudaki düşün- ceniz nedir? - AB'nin üyeleri partiler değil, devletlerdir. O devletlerin içinde azınlık ya da çoğunluk ola- rak her türlü inanca mensup insanlar yaşamak- tadırlar. Birçok Batı Avrupa ülkesinde önemli sayıda Müslüman, Musevi, Budist, öteki inanç mensuplan yaşamaktadırlar. Böylece bu sav kendiliğinden yıkılıyor. 11 Eylül tarihini bir düşünün! Amerika'da din aynmcılığının arttı- ğına ilişkin belirtiler vardır. Ancak orada da buna karşı gerekli önlemler alınmıştır. Yalnız hükümet değil, aynı zamanda sivil toplum ör- gütleri de bunun fazla abartılmasını engellemek için gerekeni yaptılar. Avrupa'da ise önemli bo- yutta dini çatışmalar yaşanmamıştır. Bu arada sorunuzu geçiştirmek istemem; elbette Avru- pa'da da bu konuda insanlann çok farklı düşün- düklerini biliyonım. Avrupa ülkelerinin amacı ortaktır, ama hiç kuşkusuz hepimiz aynı deği- liz. Amaca, huzurlu, refah içinde bir Avrupa'ya kavuşmak için farklılıklanmızın bizi ayncalık- lı yapmadığını kabul etmemiz gerekir. Benim inancıma göre bizim gibi farkh olmak Avrupa'yı zenginleştirir. Kişisel görüşüme göre önyargı- lan ancak ve ancak hoşgörü, saygı yumuşata- bilir, ortadan kaldırabilir. Bunun için uzun za- mana, büyük bir sabıra gereksinim olduğunu bi- liyorum, ama buna değer. - 2 Ekim'de Romanya'yı ziyaret ettiniz. Tür- khe'den önce Bulgaristan'a gittiniz. Ardından da Yunanistan geziniz var. Bunlann her biri Bal- kan ülkelerL Balkanlar'dan Ban'ya doğru Ma- caristan, doğuda ise Türkiye yer ahyor. Bd böl- genin birbirine yaklaşması, işbirliği alanlarmuı daha sıkı ohnasmm koşulu hiç kuşkusuz Balkan- lar'daki geüşme, banş, istikrann sağlanması için çok büyük katla sağİayacaktır. Bu yönde ne gi- bi somut önerilerde bulunabinrsmiz? - Balkanlar, doğrudan bağlı olduğumuz kom- şu topraklar olduğundan ülkemiz için özel bir öneme sahiptir. Dış siyasamızm temel ilkesi iyi komşuluk ilişkileri, iyi bağlantılar, ilişkile- rin sürekli gözden geçirihnesi, korunmasıdır. ADANA 3. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 2002/149 Davacı Sümer Holdıng vekili Av. Demet Alkan tarafından davalı Cengiz Dinçer aleyhine tnakememıze açılan alacak davasının yapılan duruşmasında verilen ara kara- n gereğınce; Davalı Cengiz Dinçer adına çıkanlan davetiye tebliğ edilememiş ve adresi zabıta araştırmasına rağmen saptanamamış olduğundan bu davalıya dava dilekçesi ile duruş- ma günûnün ilanen yapılmasına karar verilmiş olduğundan davalıya duruşma günü olan 13.11.2002 günü saat 9.45'da mahkememizde hazır bulunması veya bir vekil göndermesi, gelmedıği ve vekıl de göndermediği takdirde duruşmalann gıyabında yapılıp karar verileceğınden işbu ılan davalı Cengiz Dinçer'e davetiye yerine kaim ol- mak üzere ilan olunur. 8.10.2002 Davalı Cengiz Dinçer: Rumelihisan mah. Torlak Fınn Sok. Deniz apt. B Blok No: 1 D: 2 Beşiktaş - Istanbul Basın: 63341 MALATYA 3. AŞLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 200043 Esas Davacı Millı Eğitim Bakanlığı tarafından davalılar Ramazan Terdi ve Neşet Polat aleyhlerine açılan taz- minat davası sonucu mahkememızce verilen 17.7.2001 tarihli karann Yargıtay 19. Hukuk Daıre- sı'nin 6.6.2002 tarihli karanyla "Davalılardan Neşet Polat'm ceza mahkemesince kusursuzluğu nedeniyle beraat ettığının nazara alınması gerektiği" sebebiyle bozulmuş olmasının adresı meçhul Ramazan Terdi'ye Yargıtay ilamı tebliği yerine kaım olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 63020 ŞANLIURFA SULH HUKUK MAHKEIVIESrNDEN Esas No: 2000/298 Davacı Hasan Tahsin Günümdoğdu tarafından Şanlıurfa Sulh Hukuk Mahkeme- si'nin 2000'298 Esas sayılı dava dosyasında Şanlıurfa Paşabağı Mh., ada: 939, parsel: 13 ve Karaköprü beldesı 2513 ada parsel: 1 sayılı taşınmazdala ortaklığın giderilme- si ile ilgili açılan dava dosyasında davalı Mehmet Kamil Günümdoğdu'nun tüm araş- tırmalara karşın adresi tespit olunamadığından davahnın 20.11.2002 tarihli oturuma bizzat ya da vekili aracılığı ile katılması aksı takdirde yargılamaya davahnın yoklu- ğunda devam olunacağı ilan olunur. 04.10.2002 Basın: 62686 İNEBOLU KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 2000/63 Davacı Orman Idaresi tarafından davalılar Fikri ve Lütfullah Codur mirasçılan aleyhine açılan itiraz davasının yapılan yargılamasında; Mahkememizce yapılan tüm araştırmalara rağmen bilinen adreslerine tebligat ya- pılamayan davalı Lütfullah eşi Mehmetalı kızı 1929 d.lu Firdevs Codur ile Lütfullah oğlu Yaşar Codur'un adlanna dava dilekçesi ile duruşma gününün 7201 sayılı tebligat kanununun 28. maddesı gereğınce ilanen tebliğine karar verilmiştır. Duruşmanın yapılacağı 14.11.2002 tarih saat 9.40'da Inebolu ılçesi kadastro mah- kemesının duruşma salonunda bizzat veya vekili marifetiyle hazır bulunmalan. varsa dava ile ilgili delıllerinı getirerek ibraz etmesi aksi takdirde yokluklannda yargılama- ya devam edileceği ve karar kılınacağı hususu işbu ilanın yayımı tarihinden itibaren 7 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen tebliğ olunur. Basın: 62401 GEYVE ASLİYE HLKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1999 88 Karar No: 2001 60 Da\'acı Türk Telekomünikasyon AŞ vekili tarafın- dan davalılar Fikret Acar vs. aleyhlenne mahkememı- ze açılan tazmınat davasının açık yargılaması sonun- da; Mahkememızce davanın reddine daır verilen karar %e temyiz dilekçesi davalılardan Ninehatun Mh. Bat- talgazi Cad. DancaGebze adresınde mukim Fikret Acar'a tüm adres araştırmasına rağmen tebliğ edile- mediğinden işbu karar ve temyiz dilekçesinin davalı Fikret Acar'a tebliği yerine kaım olmak üzere ılan olunur. Basın: 62699 ŞAMJURFA SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2000/145 Davacı Hasan Tahsin Günümdoğdu tarafından Şan- lıurfa Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2000İ45 Esas sa- yılı dava dosyasında Şanlıurfa Paşabağı Mh.. ada: 939, parsel: 13 ve Karaköprü beldesi 2513 ada parsel: 1 sayılı taşınmazdaki ortaklığın giderilmesı ile ilgili açılan dava dosyasında davalı Mehmet Kamil Gü- nümdoğdu'nun tüm araştırmalara karşın adresi tespit olunamadığından davahnın 20.11.2002 tarihli oturu- ma bizzat ya da vekili aracıhğı ile katılması aksi tak- dirde yargılamaya davahnın yokluğunda devam olu- nacağı ilan olunur. 04.10.2002 Basın: 62685 BİSMİL K\DASTRO MAHKEMESİ'NDEN Sayı: 1991 2 Bısmil ılçesi Kavuşak köyünde kaın davalı 85 nolu parselle ilgili davalı Hamo oğlu Hüseyin Ay ve mirasçı- lannın mahkememizce yapılan tüm araştırma ve arama- lara rağmen adreslen ve kimlıklen tespit edılemedığin- den adı geçen davalı ve mırasçılannın duruşmanın atılı bulunduğu 19 12.2002 tanhine kadar mahkememıze biz- zat başvurmalan veya kendilenni bir vekılle temsil ettir- melerı, aksı takdirde yokluklannda davaya devam oluna- cağı ve mevcut delıllere göre karar \ enleceğı hususu ila- nen tebhğ olunur. 0110 2002 Basın: 62690 BİSMÎL KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Sayı: 1979-245 Bismil ilçesi Kavuşak köyü 44 nolu parselle ilgili davacı hazinece davalılar aleyhine açılan tespite itiraz davasının yargılamasında: Belirtilen davalı parselin tespit maliki bulunan Nu- ri mirasçılan. A. Rahman. Hasime, Hayriye. Mihdiye Bulut, Zinet Karaer ile Hayriye Demir'in mahkeme- mizce yapılan tüm araştırmalara rağmen adreslerı tespit edilemediğinden ilgili şahıslann zıryet tanıkla- nnı ve davayla ilgili tüm delillerini bıldirmeleri ıçın mahkememizce 14.11.2002 tarihine kadar kesin süre verildiği aksi takdirde bu delillerden vazgeçmiş sayı- lacaklan ve mevcut delillere göre karar verileceği ih- taren ve ilanen tebliğ olunur. 4.10.2002 Basın: 62691 Komşu ülkelerin her birinde Macar azınlıklar yaşamaktadır. Onlarla ilgilenmemizi anayasa- mız da belirtmektedir. Eğer biz doğru bir dış si- yasa izlersek bu ülkelerin demokratikleşmesi, istikrara kavuşmasına yarduncı olacağımızı, bununla Macar azınhğın refahına, varlıklannı sürdürmelerine katkıda bulunacağımızı düşü- nüyoruz. Balkanlar'ın büyük bir bölümünün firtınalı tarihi, yakın geçmişteki, günümüzdeki altüst edilmiş durumu sürekli olarak özellikle man- tıklı, yönlendirici, yapıcı yaklaşımlan gerekli kılmaktadır. Elbette bizim arzumuz buradaki ta- rihi, etnik. dini çatışmalann sona ermesi, böl- genin huzur, banş içinde gelişmesidir. Girişim- lerimiz ile bunu harekete geçirmeye çahşıyo- ruz. Ortak hedeflerimize, çıkarlanmıza dayanarak bu konuda Türkiye ile tek yanlı, iki yanlı ola- rak birlikte çalışıyoruz. Istikrar antlaşması ge- reği Güneydoğu- Avrupa işbirliği sürecinin da- ha etkin bir rol alması gerektiği görüşündeyiz. Bu bölgenin birçok ülkesi SEECP'nin üyesi- dir. Böylelikle bu, bölgede işbirliğinin oluştu- rulması için uygun olabilir. Bölgenin belirsiz durumu, bilinen uluslara- rası gelişmeler nedeniyle de ekonomik, top- lumsal düzenı tehlikeye sokacak unsurlan ken- di içinde banndıran uluslararası suçlara karşı mücadelede büyük bir önem kazanmıştır. SE- Cl'de çok yönlü, çok çeşitli işbirliği ortaya çık- mıştır ki buna Macaristan ve Türkiye, dene- yimleri ile aktif bir biçimde katkıda bulunmuş- lardır. Türkiye, farklı bölgeleri, farklı kültürle- ri daha iyi tamtmak için yapmış olduğu girişim- leri ile örgütler ile bu konuda önemli rol oyna- maktadır. NATO'da da müttefik ülkeleriz, örgütün bu bölgede önemli bir istikrar etkeni olduğuna kar- şılıklı olarak inanıyoruz, bu bazı ülkelerin de- mokratikleşmesine katkıda bulunuyor. NA- TO'nun genışletilmesi Balkanlar'da yeni ufuk- lar açmakta, güvenlik çemberini de genişletmek- tedir. Macaristan; Romanya, Bulgaristan'uı it- tifaka alınmasını başından beri desteklemekte- dir ki çok yakm zamanda bunun da sırasının ge- leceğini umuyoruz. Genişletme kararlan ile Balkanlar daha büyük bir güvenliğe sahip ola- caktır. Ancak doğrudan müttefik ülke toprak- lan ile komşu olmak da ülkelerimizin olumlu yönde gelişmesini sağlayacak bir etkendir. IrakMa sa\ a§ son olasıhk ohnah - BiKndiği üzere 1991'de Körfez Savaşı sonu- cunda en büyük zaran Türkiye gördü. Türkiye ile komşu Irak'ta şimdi yeni bir savaş hazırhğı var. Size göre Irak'ta bir savaş kaçınıhnaz mı- dır? - Demokratik düzen anlayışı, uluslararası is- tikrann korunması, Birleşmiş Milletler Örgü- tü ile üye ülkelerin her birinin sorumluluğudur. Macaristan banşçıl çözümlere öncelik tanımak- tadır. Bunun için de uluslararası kuruluşlann al- dıklan kararlan uygularken ortaklan ile birlik- te hareket etmektedir. Terorizm tehlikesini büyük bir uluslararası so- . run olarak görmekteyiz. Buna karşı geniş bir ortak davranış tutumu gerekmektedir. Gerek BM'ye üye ülkeler, gerek NATO müttefik ül- keleri arasında ortak bir karar gereklidir. Askeri müdahale sorunun çözümü için en son olasıhk olmalıdır. Ama aynı zamanda öte taraftan böyle bir durumda kitlesel imha silah- lanna sahip olanlara karşı hiçbir şey yapmamak da kaçınılmaz bir tehlike göstermektedir. Irak yönetiminin uluslararası topluluklann ortak taleplerini yerine getirmek, kuşkulan ke- sin bir şekilde ortadan kaldırmak için gerekli denetimin sağlanması girişimlerini mantıklı bir değerlendirmeye tutacağına inanıyorum. BhTİ CEM RADYO DOSTANE 14.00Aynur Karabaş'la Güncet 10. KÖY 19.00Ekrem Ataer'le ılginç KontiarveMuzik SÖYLEŞİLER 20.30 Prof.Dr.İzzettm Ooğan'la Sohbet HAYAL SANDIĞI 22.00Ayşe Acar Taşptektaria Szteri Geçmişe Götürüyor TÜRKÜLER TÜM DÜNYADA www.cemradyacom ' ATV Ses Frekansı 7.38 Tel: 0 212 6397431 (pta) Faks: 0 212 6397435 Başka 1 urkıye Yok Haydi Fiaan Dikelim ORMAN BAKANLIĞI AGAÇLANDRMA VEEROZYON KONTROLÜ GENEL MÛÜÜRLÖGÜ Eski kitaplannız, dergileriniz evinizden alınır. RENCİN SAHAF Tel: (0216) 414 8410 TRABZON ASLİYE 2. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 2002'11 Davacı Zehra Canbakal vekili Av. Baki Akgûl tara- fından davalı Sadi Canbakal aleyhine açılan boşanma davasında davalı Sadı Canbakal'ın adresi meçhul ol- duğundan ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olup; davalı Sadi Canbakal'ın duruşmanın bırakıldığı 12.11. 2002 günü saat 9.00'da mahkememizde hazır bulunması duruşmaya gelmediği takdirde davanın yokluğunda yürütülüp sonuçlandınlacağı hususu dava dilekçesi tebliği yerine geçerli olmak üzere ilanen teb- liğ olunur. Basın: 31669
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle