Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18EKİM2002CUMA
OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorus@cumhuriyet.com.tr
ACI
MUMTAZ SOYSAL
Stratejik Ortaklık
SÖZLÜKLER, stratejiyi "hedefe ulaşmakiçin ge-
reken eşgüdümlü eylemteh bütünleştirip hedefe yö-
reltme Daşansı" ofarak tanımlar.
Ortakık ise, adtüstünde. ortaklann karşılıklı çıkar-
lannı birlikte çjerçekleştirrneyi amaçlayan bir biriik-
teliktir. . ..
TürWyejle Aperija arasındaki stratejik ortaklığa da
bu k^rErflarınSşiçında bakmak gerekir. Amerika bir
aürvyatteftetr; Türkıye ise, bugünkü boyutlarıyla, böl-
g^jnde^.çıkartarını kollarnak zorunda olan birülke.
G3eö VB etkisi ancak bölgesine yeter. Boyutlan fark-
'•lı bu iki devletin stratejik ortaklığı, birinin dünya po-
Irtikalan ile öbürünün bölge politikasını bağdaştır-
makla otur.
Başkatürlüsü, birinin öbürünü kullanması demek-
tir. öylesi de elbet yeryüzünde çok rastlanan bir du-
rumdur; ama adı "stratejik ortaklık" olamaz.
Amerika, dünya banşı adına Irak'ı tehlikeli silah-
lanndan anndırmak istiyor. Aynı zamanda, pet-
rol peşinde olduğu da söyienmekte. Her iki amaç pra-
tikte birleşince, sonuç Saddam rejimini devirmeye
çalışmak oluyor.
Türkiye'nin ise, daha önce Irak'a hükmeden bü-
tün rejimlerle olduğu gibi Saddam'la da bir derdi
yok. Tam tersine, iki ülkenin ekonomileri birbirini ta-
mamlayıcı nitelikteolduğu »çin, Güneydoğu komşu-
suyla arayı iyi tutmakta yarar görüyor. Aynca, ikisi-
nin de "Kürt sorunu" var. Geçmişte, araJanndaki iyi
ilişki, "Kürtleri kıskaca almak" diye özetlenebilecek
bir amaca hizmet etmiş olsa da, çağdaş dünyada bu-
nun böyle sürüp gidemeyeceği açıktır.
özellikleAGlTle kurulan dünya düzeni sınırlann de-
ğişmezliğini öngördüğüne ve etnik temele dayalı bö-
lünmeleri reddettiğine göre. çağdaş çözüm, iki yan-
daki Kürt nüfusu tarafların kendi devlet felsefelerine
uygun biçimde, amaayırım gözetmeden.eşitlikçive
özgürlükçü düzenler içinde yaşatmaktır. Türkiye ba-
kımından Kemalist cumhuriyetin bütünlükçü demok-
rasisiyle, Irak'ta da 1970'lertte öngörülen özerkliği ger-
çekleştirerek.
Sistemlerin başkalığı, geçmişten farklı olarak, Kürt
nüfusun iki yanda da "insanca"yaşaması için işbir-
liği yapmaya engel sayılmaz.
Bu açıdan bakınca, Türkiye ile ABD arasındaki
stratejik ortaklık, kuzeydeki Kürt nüfusu Irak'tan
kopartacak girişimleri teşvik yerine, Ankara-Bağdat
ilişkisinin daha iyi olmasını kolaylaştırmak ve hem Kürt-
lerin haklan, hem de Amerikalıların silahlar ve baş-
ka konulardaki hedefleri için bu iyileşmeden yarar-
lanmayı gerektirir. Komşu, iyi komşuyu dinler.
Stratejik ortak Türkiye'nin Amerika'ya yıllardır an-
latamadığı bu basitgerçeği ısrariaanlatmaktan vaz-
geçmesi yanlış olur. Amerika'nın da, gerçekten stra-
tejik ortak ise, bu ısrara kulak vermesi gerek. Fela-
ket için ortaklık edilmez.
Bilgi Çağında Üniversitelerin Sorunlan...
Bugün Türkiye'de üniversitelerin en ciddi sorunu,
geleceğe yönelik bilimsel program ve hedeflerinin
olmaması olarak görülmüş ve birçok sorun da bilimsel
bakış açısımn olmaması ile ilişkilendirilmiştir.
Prof. Dr. İbrahİm ORTAŞ Çukurova Üniversitesi
ÖZTÜRKÇESÖZLÜK
Ali Püsküllüoğlu'nun sürekli çalışarak
hazıriadığı bu sözlüğün 13. basısı
Arkadaş Yayınevi yayını olarak,
yeni sözcükler ve terimler eklenerek çıktı.
E
n üst eğitim ve araştır-
makurumu olarak üni-
versiteler, her türlü so-
runlann (maddi ve ma-
nevi) en üst düzeyde
incelenip irdelendıği, elde edilen
bulgulann yine öğretim ve yayın
yolu ile aktanldığı merkezler ola-
rak evrensel ölçekte insanlıga hiz-
met vermektedirler. Eğitimin tek
yetkili kurumu olan üniversitelerin
bilimsel ve teknik geliştinne mer-
kezleri olmanın ötesinde birer fel-
sefı tartışma ortamı olarak çevre-
lerini bilinçlendırme ve bu yönüy-
le bulunduğu bölgenin büinç ve
kültür düzeyini yükseltme sorum-
luluklan bulunmaktadır. Üniver-
sitelerin öncü gücü olan bilim in-
sanlannın görevi ise gözlemleyen,
düşünen, araştıran, sorgulayan ve
kuram gehştirerek bilinmeyeni bi-
linir duruma getirip bütün bunlar-
dan yararlanarak yaşamı kolaylaş-
tırmak için gerekli yöntem ve tek-
nikleri geliştirmektir. Üniversitele-
rin tarihsel özgörevine (misyonu-
na) bakıldığında; bulunduğu ça-
ğın önünü açması, sorunlan doğ-
ru tespit etmesi ve yaşamı kolay-
laşurrnası için uygun modeller oluş-
turması ile anılırlar. Bu yönüyle
üniversiteler en üst düzeyde teknik
olanaklarla donatılmış ve örgüt-
lenmiş, geleceğe yönelik planı ve
projesi olan, vizyonu açık, maddi
ve manevi sorunu olmayan kurum-
lar olmak zorundadırlar.
2002 yılmda yukanda tanımla-
nan üniversite gerçeği ile ülkemiz
üniversitelerinin gerçeğinin birbi-
rine pek de uymadığı görülmekte-
dir. Bugün üniversiteler kendısine
yakışır biçimde etltin, sorun çözen
ve saygın bir kurum olma yerine,
kendi kendisi ileuğraşan, maddi gü-
cü olmayan, öğretim üyelerinin bir
kısmı "gözterimi kapanm vazife-
miyapannT ya da "saHabaşuual
maaşıru" anlayışmda, kendi sine
biçilen alanın dışına çıkamayan,
felsefesi ve dünya görüşü daralnl-
mış bir konuma gelmişlerdir.
Üniversiteler, genç, fıkir sahibi
ve yüksek kapasiteli insanlann bu-
lunduğu ortamlarda değişik fikir-
lerin ve bakış açüanmn doğması ay-
kın bulunmuş ve bir tür sindirme
ile fikirlerin tartışıldığı yerler ol-
maktan çıkanlıp "doğru kabuledi-
len rjknierin'' öğretıldiği yerler ola-
rak toplum nezdinde küçültülerek
etkinliği düşürülmeye çalışümıştır.
Öğretim üyeleri ekonomik yönden
yoksulluk sınınna geurilmiş, zama-
nının büyük çoğunluğunu labora-
tuvar ve kütüphanede geçirmek
yerine, geçinmek için kısmen ek iş
yaomaya zorlanmışlardır.
Üniversitelerin bu duruma düş-
mesine neden olduğunu düşündü-
ğüm ve kendi izlenimlerimi yan-
sıtan belli başlı sorunlar özet ola-
rak aşağıda sıralanmışhr.
Amaç ve hedef otuştunnada kı-
srhk: Bugün Türkiye'de üniversi-
telerin en ciddı sorunu, geleceğe yö-
neük bilimsel program ve hedef-
lerinin olmaması olarak görülmüş
ve birçok sorun da bilimsel bakış
açısınm olmaması ile ilişküendiril-
rniştir. Birçok üniversiteler, ana bi-
lim dalı düzeyinden başlayarak üst
örgütü rektörlük makamına kadar
geleceğe yönelik hedeflerden, pro-
jelerden ve stratejilerden yoksun bu-
lunmaktadır. Toplumun en örgüt-
lü ve görüşü (vizyonu) olması ge-
reken kurumu, halen bulundukla-
n ortamda planı, projesi olmayan
ve hangi özgöreve hizmet ettiğinin
bilincinden yoksun okyanusta pu-
sulasız yüzen bir gemiyi andırmak-
tadır.
Gelişmiş üniversitelerde uzun
ve kısa vadeli projeksiyonlar çizi-
lir ve aralıklarla bunlann gerçek-
leşme durumlan tespit edilir. Ba-
şanlı olan birimler ve kişiler ödül-
lendirilir; başansızlar ise zamanla
işini kaybetmekle yüz yüze kalır-
lar. Üniversiteler en alt biriminden
en üst kuruluşuna kadar aralıklar-
la hedefler belirlemeli ve hedefle-
rin gerçekleşmesi ve öğretim üye-
lerinin yıllık faaliyetleri izlenme-
lidir.
Ntteük (kalite) sorunu: Son yıl-
larda üniversitelerin bilimsel yayın
sayısının arttığı bir gerçektir, fakat
bu artış tamamen ülkenin bilim
politikası ve altyapı iyileştirilme-
sinin bir sonucu olarak değil, da-
ha çok akademik aşamadaki zo-
runluluk, TÜBtTAK teşviki (az da
olsa maddi destek) ve yurtdışında
doktora ögrenimi görüp yurda dö-
nen genç araşnncılann geçmişten
getirdikleri birikim sonucudur. Tür-
kiye'nin bilimsel aktivitesini yük-
selten bu aruş istekli ve sürekliü-
ği olan bir durum arz etmemekte-
dır.
Statüko: Bugün üniversiteler ça-
ğın koşullanna göre hareket eden
dınamik unsurlar olmak yerine
mevcut statükoya bağlı yavaş ha-
reket eden hantal kurumlar haline
gelmiştir. Duruma göre yeni ens-
titü, merkez ve eğitim programla-
nnın açılması, araştuma gruplan-
nın kurulması ve gerektiğinde ken-
dilerini yenilemeleri son derece
zor ve zaman alıcı olup statükoya
uygun olarak üst makamlarca hal-
ledilmektedir.
Çeşüük: Üniversitelerin bir baş-
ka ciddi sorunu da beyin firtınası-
nın oluşmasuıa olanak tannıma-
masıdır. Farklı düşüncelerin oluş-
maması, evrenselükten adını alan
üniversitelerde gerek yöneticiler
gerekse yetkili ve etkili makamlar
taraftndan farklı düşünmeye hiç
tahammül gösterümemektedk. Üni-
versitelerin hemen hemen hiçbi-
rinde geleceğe yönelik fikirlerin
geliştirildiği, tartışıldığı düşünme
ve gelişme merkezlerinin oluşma-
dığı gözlenmektedir. Üniversite-
lerin en önemli özelliği yeni ve öz-
gün düşünceye değer verilmesıdir.
Aykın düşünmeyen hiçbir beynin
bilimsel anlamda buluş yapması
beklenmemektedir. Üniversitele-
rin vazgeçilmez besin kaynakla-
rından biri olan beyin firtınası an-
layışının yaygınlaştnlması ile üni-
versiteler gerçek bilim üretebilir
ve öğretebilir merkezler haline ge-
lebilirler. Bu şartlarda birçok kişi
beyin fırtınasına tahammül ede-
meyebüir, fakat olmazsa olmaz de-
yip herkes üniversitede düşündü-
ğünü ileri sürmeli ve bu düşünce-
lerden yaşamın felsefesine uygun,
hayatta destek görenler işlerlik ka-
zanmalıdrr. Her beyinde bir fırh-
na vardır.
Üniversitelerde hiyerarşi soru-
nu: Farklı düşüncenın gelişeme-
mesinin bir nedeni de yaygın olan
akademik hiyerarşınin kendisini
EYÜP BtRtNCt İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRİMENKULÜN AÇIK AKTTIRMA İLANI
Dosya No: 2001/2808 Talimat
Birinci derece ipotek borcundan dolayı, Bayrampaşa, Abdi lpekçi Caddesi ile kesi-
şen Demirkapı Caddesi ûzerinde ve bu cadde ile kesişen eski Mazharbey yeni Çarşı
Sokak ûzerinde No: l'de kain, 10 pafta. 1626 parsel sayılı gayrimenkulde, 60/6400
arsa paylı zemin kat No: 32 asma katlı dükkânın tamamı açık arrtırmayla satışa çıkar-
tılmıştır.
lmar durumu: Ba>Tampaşa Belediyesi lmar Müdürlügü'nün 02.10.2001 tarih ve
3713 sayıh yazısmda, 10 pafta. 1626 parselin 01.04.1998 tasdik tarihli 1/1000 ölçekli
Bayrampaşa Ticaret Bölgeleri Tadilat Planı'nda ticaret+hizmet sahasında kaldığı, biti-
şik inşaat nizamında, bina yüksekliği h: 12.50 m (4 kat) kayıtlan ile parselin imar du-
rumunun müsait olduğu bildirilmiştir.
Gayrimenkulün hali hazır durumu: Satışa konu gayrimenkul. Bayrampaşa, Abdi
tpekçi Caddesi ile kesişen Demirkapı Caddesi ûzerinde, Çarşı Sokağı ûzerinde No:
l'de kain, 10 pafta. 1626 parsel sayılı gayrimenkul ûzerinde inşa edilmiş toplam yedi
katlı iş merkezinde 60/6400 arsa paylı zemin kat 32 nolu asma katlı dükkânın tama-
mıdır. Dükkânın pasaj cephesi camekânlı doğramah olup duvarlan sıvalı ve badanalı,
zemin seramik kaplı, yaklaşık 20 m2 alanlıdır. Dükkânın asma katına ise merdivenle
pasaj içinden asma kata çıkılmak suretiyle giriş yapılmıştır. Bu bölümün de alt kat ile
aynı alanda ve özellikle olduğu tespit edilmiştir. Taşınmazda elektrik ve su tesisatı
mevcuttur.
Kıymeri: Asma katla dükkânın tamamına 36.000.000.000.-TL. kıymet takdir edil-
miştir.
SaOş şardan, >ert zamanı:
1. Birinci açık arttırması Eyüp 1. lcra MOdürlüğü'nde 09/12/2002 tarihinde saat
14.00'den 14.30'a kadardır. Bu arttırmada tahmin edilen kı>Tnetin yüzde 75'ini ve rüç-
hanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartıyla en
çok arttırana ihalesi yapılacaktır. Böyle bir bedelle aiıcı ve talipli çıkmadıgı takdirde
satış 10 gün uzatılarâk yine Eyüp 1. lcra Müdürlüğü'nde 19/122002 tarihinde saat
14.00'den 14.30'a kadar ikinci açık arttırması yapılacak. Bu arttırmada da muham-
men kıymetin yüzde 40'ını ve satış masraflanm, satış isteyenin alacağına rüçhanı olan
alacaklann toplamından fazla olması şartıyla en çok arttırana ihalesi yapılacaktır.
KDV alıcıya aittir.
2. Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetinde
pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanm teminat mektubunu vermeleri la-
zımdır. Satış, peşin para iledir, alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil veri-
lebilir. Ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ve tellaliye
resmi satış bedelinden ödenir.
3- tpotek sahibi alacaklılarla irrifak hakkı sahipleri, diğer ilgililerin bu gayrimenkul
üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeler
ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili
ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır.
4. thaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine
sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki
farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacak-
lardır. İhale farkı ve temerrüt faizi aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil
olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır.
5. Şartname, 15.10.2002 tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık
olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir.
6- Satışa iştirak edenlerin şartnamevi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayıla-
caklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2001/2808 Tal sayılı dosya numarasıyla mü-
dürlüğümüze baş\
r
urmalan ilan olunur. Basın: 64221
BERGAMA İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI
Sayı: 2001 1082
1- Bergama Barbaros Mah. (Pamukçu Pasajı olarak da bilinır.) 306 ada 5 parselde
kayıtlı 60 1900 arsa paylı zemin kat 37 nolu bağımsız bölüm dükkân olup 1/2'si borçlu-
ya ait olmakla aşağıda yazılı diğer parsellerle biıleşik olup 37 nolu bağımsız bölümün
1/2'si 4.000.000. 0O0.TL. muhammen bedelie satış günün satış yerinde saat 10.00-10.10
arası satılacaktır.
2- Bergama Barbaros Mah. (Pamukçu Pasajı olarak da bilinir.) 306 ada 5 parselde
kayıtlı 50/1900 arsa paylı zemin kat 38 nolu bağımsız bölüm dükkân olup 1/2'si borçtu-
ya ait olmakla 37-39- 40-41-42 nolu dükkânlarla birleşik olup borçlunun 1/2 hissesi
1/2'si 3.500.000.000. TL. muhammen bedelle satış günü satış yerinde saat 10.15-10.25
arası satılacaktır.
3- Bergama Barbaros Mah. (Pamukçu Pasajı olarak da bilinir.) 306 ada 50/1900 arsa
paylı zemin kat 39 nolu bağımsız bölüm 37-38-40- 41-42 nolu bağımsız bölümler ile
birleşik olup burasının 1/2'si borçluya ait olup borçlunun hissesi 3.000.000. 000.-TL.
muhammen bedelle satış günü saat 10.30-10.40 arasında satılacaktır.
4- Bergama Barbaros Mah. (Pamukçu Pasajı olarak da bilinir.) 306 ada 5 parselde
kayıtlı 50 1900 arsa paylı 37-38-39^11-42 nolu bağımsız bölümlerle birleşik olarak kul-
lanılan dükkân olan 4 n 40 nolu bağunsız 3.000. 000.000.-TL. muhammen bedelle satış
günün satış yerinde saat 10.45-10.55 arasında satılacaktır.
5- Bergama Barbaros Mah. (Pamukçu Pasajı olarak da bilinir.) 306 ada 5 parselde
kayıtlı 45 1900 arsa paylı zemin kat 41 nolu bağımsız bölüm 37-38-39^W)-42 nolu ba-
ğımsız bölümlerle birleşik olup 41 nolu bağımsız 2. 500.000.000.-TL. muhammen be-
delle satış günün satış yerinde saat 11.00-11.10 arası satılacaktır.
6- Bergama Barbaros Mah. (Pamukçu Pasajı olarak da bilinir.) 306 ada 5 parseldeki
45/1900 arsa paylı 42 nolu bağımsız bölüm 37-38-39- 40-11 nolu bağımsız bölümlerde
bırlikte kullanılmakla 42 nolu bağunsız bölüm 2. 500.000.000.-TL. muhammen bedelle
satış günün salış yerinde saat 11.15-11.25 arasında satılacaktır. Her dükkânın kullanım
alanı 20 m2 civanndadır.
Yukanda yazılı gayrimenkullerin tamamı birleştirilmiş, zemin kat dükkân olup dük-
kânlann tamamı zemin kat ve pasaj içinde olup halen mobilya dükkânı olarak işletil-
mekle buralann tamamı kentsel arkeolojik sit alanı olup yapılaşmayı durdurur.
Sadş şaıHan: I- Satış, 29.11.2002 günü saat 10.00'dân 11.25'e kadar Bergama Özel
Idare Işhanı önünde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen
kıymetin yüzde 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış mas-
raflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın
taahhüdü bakı kalmak şartıyla 09.12.2002 günü aynı yer ve saatte ikinci arttırmaya çı-
kartılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttıra-
na ihale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıyTnetının yüz-
de 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla
olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflannı gecmesi lazımdır.
Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Arttırmaya iştirak edecek-
lerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veva bu miktar kadar
milli bir bankanm teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış, peşin para iledir, alıcı
istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi. ihale pulu, tapu
harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3- ipotek sa-
hibi alacaklılarla diğer ilgililerin (* l bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz
ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeleri ile on beş gün içinde dairemize bil-
dirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan ha-
riç bırakılacaklardır. 4- thaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle
ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri. teklif ettikleri bedel ile son ihale
bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faizinden müteselsilen
mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerriit faizi aynca hükme hacet kalmaksızın daire-
mizce tahsil olunacak. bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şart-
name, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı veril-
diği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartna-
mevi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak isteyenle-
rin 200 M 082 sayılı dosya numarasıyla müdürlüâümüze başvurmaları ilan olunur.
26.09.2002 (*) îlgililer tab'ınne irtifak hakkı sahiplen de dahildır. Basın: 63426
üniversitenin her alanında hisset-
tirmesidir. Genelde idari ve ekono-
mik konularda akademik hiyerar-
şi bütün dünyada dikkate alınarak
yapüırken, bilimsel stratejilerin ve
politikalann geliştirilmesinde ve
projelerin değerlendirilmesinde ise
bilimsel hiyerarşi ön plana çık-
maktadır. Ülkemizde ise yabuzca
akademik hiyerarşi ön planda tu-
tulduğu için konum olarak düşük
düzeydeki araşnncılann görüşle-
ri çoğu zaman dikkate alınmamak-
tadır. Bugün katı ve sıkı bir hiye-
rarşik yapının egemen olduğu üni-
versitelerimizde hiyerarşilerin
mümkün olduğunca daha esnek
hale getirihnesi ve yönetimlerin
aşağıdan yukanya doğru demok-
ratik bir şekilde yeniden yapılan-
ması artık bir zorunluluk haline
gehruşrir.
Evrenseflik sorunu: Üniversite
personelinin (öğretim üyesi ve öğ-
rencisi) ve ortamının toplumsal so-
runlann kaynağı olarak görülme-
si ve üniversite özerkliğinin kıs-
men denetim altına ahnmasından
bu yana üniversiteler evrenseuik bo-
yutundan ulusal boyuta taşuımış-
lardır. Bunun sonucu öğretim üye-
leri de evrensel boyuttaki sorun
çözümü ve hipotez üretmek yen-
ne, başka ülkelerden yapılan çalış-
malan olanaklar ölçüsünde ülke-
mizde uyarlanabilirliği üzerine yö-
nehnişlerdir. Bugüne kadar çok az
sayıda öğretim üyesinin uluslara-
rası alanda başan göstermiş olma-
sı bu politikalann bir sonucu olsa
gerektir. Fakat yurtdışrnda faali-
yet gösteren Türkiye kökenb öğ-
retim üyelerinin ise uluslararası
alanda dahabaşanlı olduğu sık sık
duyuhnaktadır. Bu da olayın kişi-
den çok sistemin bir yansıması ol-
sa gerektir.
Üniversitelerin kayırmacıhk so-
runu: Başansı ve becerisi olama-
yan, eş dost ilişkisine dayalı per-
sonel politikası, bugün üniversite-
lerin kalitesini önemli ölçüde ze-
delemektedir. Bazı üniversiteler-
de başta araşnrma görevlisi ohnak
üzere öğretim görevlisi ve elema-
nı alımında yakınlann kollandığı
sık sık şikâyet konusu ohnaktadrr.
Boğaziçi Üniversitesi ikinci dere-
ceye kadarki yakrnların üniversi-
teye alınmaması konusunda örnek
bir tutum sergilemiştir. Sorunlar
ve çözümleri konusunu bir başka
yazımda sürdürecegim.
BANDIRMA2.İCRA
VEİFLAS
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
Sayı: 2002/232
Borçlu: Levent Alptekin
Sofuoglu Cd. Dostlar Sitesi
A Blok Kat: 4 Da: 8 - Bandır-
ma
Alacaklı: lbrahim Akdağ
vekili Av. Mahmut Mutlu
Borç miktarı:
8.271.875.000./ -TL. (Alaca-
ğın icra gideri yüzde 85 faizi
avukat ücreti ile ödenmesi)
Senet ve tarihi: 25/01/2001
vad. 4.500.000.000.-TL. mik.
bono
Borçlunun gösterilen adre-
sinde tebligat yapılamadığın-
dan ve Cumhuriyet Savcılığı
kanalı ile adresı tespit edile-
mediğinden ödeme emrinin
ilanen tebliğine karar veril-
miştir. Yukarıda yazılı borç
ve masraflannın işbu ödeme
emrinin tebliğinden itibaren
10 günlük kanuni süreye 20
gün ilave ile 30 gün içinde
ödemeniz. takibin dayanağı
senet kambiyo senedi niteliği-
ne haiz değilse 5 günlük ka-
nuni süreye 20 gün ilavesi ile
25 gün içinde aynca ve açık-
ça bir dilekçe ile icra tetkik
merciine bildirmeniz, aksi
takdirde icra takibindeki
kambiyo senedi altmdaki im-
zanın size ait sayılacağı, im-
zaruzı haksız yere inkar eder-
seniz takip konusu alacağın
yüzde onu oranında para
cezasına mahkûm
edileceğiniz, borçlu ol-
madığınız veya borcun itfa
veya ihmal edildiği veya
alacağın zaman aşımına uğ-
radığı hakkmda itirazmız var-
sa bunu sebepleriyle birlikte
25 gün içinde tetkik merciine
bildirerek merciden
itirazınızın kabulüne dair bir
karar getirmediğiniz takdirde
cebri icraya devam olunacağı
ihtar olunur. Basın: 47447
KUŞADASI İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI
Dosya No: 2002/9 Tal.
Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafi: Davutlar köyü, Köyalü mevidi. 50 cilt. 5748 sayfa, 263 ada, 10 parsel, 397.78 m2 arsa. Taşınmazın tamamı borçlu Mustafa Bülent Akkal adına kayıtlıdır. Taşın-
maz Kuşadası Da\'utlar beldesi, Köyala mevkiinde Yeni Mahalle Girişim Yapı Kooperatifı'nin karşısında sitelere giden asfalta 100 metre mesafede halihazırda boş arsa vasfında taşınmazdır. Taşınmaz ûzerinde herhangi bir bina ve te-
sis yoktur. Taşuımazın etrafinda kısmen yapılaşmalar mevcuttur. Taşınmaz elektrik, su ve telefon gibi altyapı hizmetlerinden faydalanmakta olup, kanalizasyon yoktur. Davutlar beldesinin merkezine takriben 1000 metre mesafededir.
Davutlar beldesi imar planı içerisinde olup. dört kat konuta imarlıdır. Taşınmazın değeri 10.000.000.000.-TL. (onmilyarj'dır.
Saûş şarttan: 1- Satış, 29' 11/2002 günü saat 16.20'den 16.35'e kadar Kuşadası Adliye Çay Bahçesi'nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 75'ini ve riiçhanlı alacaklılar varsa alacaklan
mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 09.12.2002 Pazartesi günü aynı yer ve saatte ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırma-
da da rüçhanlı alacaklılann alacağmı ve tahmin edilen kıymetin yüzde 40'ını ve satış masraflannı geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale olunur.
2- Artnrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu venneleri lazımdır. Satış, peşin para iledir, alıcı istediğinde 20 günü geçme-
mek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir.
3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeleri ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu
sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse lcra ve Iflas Kanunu'nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. iki ihale arasındaki farktan ve yüzde 10 fa-
izden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir.
6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2002 9 Tal. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmalan ilan olunur.
(*) Îlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildır Basın: 64124
PENCERE
Zarf ve Mazruf...
Istanbul Üniversitesi bana layık olmadığım birödül
verdi; "fahri doktora" cüppesini giydirdi; kürsüye
çağnldığımda dedim ki:
"Ünlü fıkrayı bilirsiniz, Nasrettin Hoca'nın eşi
mutfakta yemek yaparken birgürültü kopmuş, ka-
dın telaşla sormuş:
- Hoca ne oluyor?..
Hoca:
- Cüppem merdivenden düştü!..
Kadın şaşmış:
- Hoca hiç boş cüppe bu kadar gürültü çıkanr
mı?..
Nasrettin Hoca:
- Uzun etme Hanım, demiş, içinde ben vardım."
Sonra lafımı şöyle sürdürdüm:
"Kimi cüppe içindekine onur verir, kimi kişi de
giydiği cüppeye onur verir; bu karşılıklı alışveriş-
te kim kazanır, kim yitirir?.."
Üniversite Rektörü Kemal Alemdaroğlu'nun
bana giydirdiği cüppeyle onurlandığım kesin; ama,
bu yazının konusu cüppe değil...
•
Törende yaptığım konuşmada 'Aydınlanma Dev-
rimi'ni bu köşede de çok yinelediğim bir tanımla
anlattım: "Aklın inançtan, bilimin dinden bağım-
sızlaşması!.."
Ertesi sabah kimi dikkatli kişiler gazeteye tele-
fon ettiler, biraz gergin ve tepkili...
Dediler ki:
"- llhan Selçuk Aydınlanma Devrimi'ni 'aklın
inançtan, bilimin dinden uzaklaşması' diye tanım-
lamış; olur mu böyle şey..."
Sordum:
- Ben böyle bir şey demedim, siz bunu nere-
den çıkanyorsunuz?..
- Zaman gazetesinde okuduk...
Hımmm..
Zaman gazetesi bilindiği gibi Said-i Nursi'nin mü-
ridi Fethullah Gülen'in sayılır, ilginç bir satış yön-
temi vardır; Türkiye'nin her yanında örgütlü kimi-
leri, bu gazeteyi evlere ve işyerlerine bedava da-
ğıtırlar, satışın büyük bölümü böyle gerçekleşir...
Ah, biz de Cumhuriyet'i böyle dağıtabilsek diye
düşündük, ama, olmuyor; Fethullahçılar Atatürk-
çülerden çok daha hızlı ve etkili çalışıyorlar.
•
Son zamanlarda Zaman gazetesi yenilikler yap-
tı, mizanpajını değiştirdi.
Sayfa grafiği bakımından Türkiye'deki çok satış-
lı gazeteler çirkin mi çirkindirler, mavi ve kırmızı ze-
min içindeki dişi yazılar gözü tırmalar, birinci say-
falarda beyaz kâğıt görünmez, çıplak kadın teşhi-
ri, maganda edebiyatı ve sosyete dedikodusundan
geçilmez; "Zaman" son zamanlarda sayfalann gra-
fik düzeni bakımından bir atılım yaptı...
Gazeteyi açtım, bana ilişkin haberi okudum, al-
tını çizdiğim satırlan aktanyorum:
"Oğrencilerin ilgi göstermediği doktora töreni-
ne emekli ve halen görevdeki öğretim üyeleriyle
Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş katıldı. Başka kişiler-
den destek alarak yürûyebilen llhan Selçuk ko-
nuşmasındayaşlılığın hayatın bütününü oluşturan
bir parçası olduğunu idrak ettiğini söyledi. Aklın
inançtan, bilimin dinden uzaklaşmasını Aydınlan-
ma olarak tanımlayan llhan Selçuk..."
Eh, bu kadan yeter...
•
Zaman mizanpajını düzeltti, grafik düzeni güzel-
leşti; bu bir gerçek; ama, haberlerde yalan dolan-
labiryere vanlır mı?..
"Maznyf'unu iyileştirmeden "zarf'ını güzelleş-
tirmiş, neye yarar?..
www.ogzala.com
Tel: 0.212. 293 91 95
252 30 39DOGA YURUYUŞLERI 25Î
20 Ekim 2002
Yanıkdere / Sudüşen / Domuzderesi-Kurtköy
27 Ekim 2002
Sülüklügöl / Kartepe / Aytepe / Sultanpınar
KOOP-C'den
DUYURU
Kooperatifimizin her yıl düzenlediği gelenek-
sel dayanışma yemeği bu yıl "Cumhuriyet Yeme-
ği" adıyla 19 Ekim 2002 Cumartesi günü saat
19.30'da Ahırkapı'daki ARMADA HOTEL de
yapılacaktrr. Yemek Cumhuriyet ailesi ve okurla-
nna da açıktır.
İZLENCE
• 19.30 toplantının açılışı
• Açılış konuşması (îlhan SELÇUK)
• Gece müziği
• Popüler müzik, Ahırlcapı Romanlan ve Grup
Akdeniz)
• Ebru AYGÜN, Şengûl YAŞAR. Cenk ÇAKI-
CI, Feyrani ClHAN
(Halk türküleri)
Not: Davetiyeler 20 milyon lira karşılığında
KOOP-C merkezinden sağlanabilir.
Adres: Basın Saravi No: 1 Kat: 4
Cağaloğlu/İstanbul
Tel: (0212) 520 21 91-92 Fax: (0212) 520 50 23
VEFAT
Rami semtinin sevgili HALA'sr,—
Gülten ve Oktay Alkan'ın ablası, Bora Özyurt'un annesi,
Ayşegül Özyurt'un kayın validesi,
Ayten ve Mustafa Gümüş'ün dünürü
GÜLMEN ÖZYURT u
11.10.2002 Cuma akşamı
kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü içerisindeyiz.
Merhumeye Allah'tan rahmet, kederli
ailesine ve sevenlerine başsağlığı dileriz.